Catalog

2 5 MART 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA J l i J v U i l U İ V J J . [email protected] 13 Berlusconi'nin gözii Türk medyasında •I Ekonomi Servisi - ttalya Başbakanı Silvio Berlusconi'nın sahibi olduğu medya şirketi Pvledıaset CEOsu Maıco Cîiordanı. Türkıye, Polonya, Rusya ve Ukrayna'nın da aralannda bulunduğu Doğu AvTupa pazarlanna girmek ve şirket satın almak için imkân aradıklannı söyledi. Giordani aynca Telecınco'nun halka arzının yaza kadar yapılabıleceğini belirtti. Olumlu hava yatıpıma yansımadı • İST\NBUL(AA)- Lstanbıü Sanayi Odası (1S0) Yönetirn Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, ekonomideki bahar havasımn devam ettığını belırterek, "Ancak, göstergelerdekı olumlu gidış ve bu bahar havası. ne yazık ki yatırımlan harekete geçirmeye yetmemjştir" dedı. Küçük, 2004'ün ılk iki ayında teşvik kapsamına alınan yatınm tutarının geçen yıla göre üçte bir oranında azaldığını belirtti. Türk işadamları iddialı • BERLİN(AA)- Bünyesinde 125 ülkeden 15 bin ışletmeci banndıran Berlin Sanayi ve Tıcaret Odası'nın(IHK)en Önemli kurulu olan Temsilciler Meclisi için bu yıl mektupla yapılan seçim dönemmde 5 bin ila 6 bin Türk ışverenden 6'sı, yaklaşıkl50bınIHK seçmenin karşısına aday ohrak çıkjyor. Vestel'den DVD kayıt cihaa • Ekonomi Servisi - Vestel, Ar-Ge ve teknoloji rrerkezı Vestel Cıty'de geliştirdiğı DVD kayıt üıününü pazara sundu. Türkiye "de gelıştınlen ve üretılen ılk DVD kayıt cüazı, entegre TV alıcısı, 4 rarklı görüntü kalitesinde kayıt seçeneği, ertegre DTS ve Dolby D gıtal dekoder gibi özellıkler taşıyor. Kalrteli kameralı cepler yolda • ATLANTA(AA)- I\!egapixel özelliklere saıip yüksek kaliteli kaneralı cep telefonlan yikında piyasaya çıkacak. P.v asadakı kameralı cep teefonlanndan üç kat diıa fazla net fotoğraf ve vJeo çekerek scnderebılen yeni nesil co telefonlanmn, yüksek lditeyi sağlayan 1.28 regapixel kapasitesinde oicağı kaydedildi. Karayolunda zmunlu sigorta • ANKARA (AA)- Joayolu Yolcu Tsımacılığı Zorunlu RltukFerdi Kaza Sprtası'nda. koltuk fc^ına 40 milyar liralık te:avi gideri, 40 milyar lrı da sakatlanma ve ölüm taınan verilecek. 1 gulama 25 Marfta yrürlüğe girecek. tak'tapiskde Ür da yüksek •Ekonomi Servisi - fr istakil Sanayıci ve İ .damlan Derneği'nin 1"Â Raporu'nda, Irak jszannı kaptırmamak için «o:dı ve çabuk hareket ıdlmesı gerektığıne «cıkat çekildı. Raporda, Iis'ta yüksek risk kadar Inn da yüksek olduğuna ccskat çekildı. TMSF el koyduğu 6 bankanm hâkim gruplanyla imzaladığı protokolleri açıkladı: Ancak yüzde 12 'si tahsil edildi• TMSF Medya, Yaşar, Bayındır, Ceylan, Sürmeli gruplan ve İktisat Bankası şirketleriyle yaptığı protokol ve sözleşmeleri açıkladı. Toplam 1 milyar 260 milyon dolarlık alacaktan henüz sadece 162 milyon dolan tahsil edildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), bun- yesindeki 6 bankanın hâkim gruplan ile imzaladığı "pro- tokol ve finansal yeniden ya- püandırma sözleşmelerini" açıkladı. TMSF'den yapılan yazılı açıklamada, Fon ile Sürme- li, Bayındır, Medya. Yaşar, Ceylan gruplan ve iktisat Bankası şirketleri arasında imzalanan ödeme protokol- lerine ilişkin özet bilgiler ve- rildi. Buna göre, Yaşar Gru- bu ile 144.4 milyon dolarlık, Medya Grubu iîe 899.8 mil- yon dolarlık, Sürmeli Gru- bu ile 8.4 milyon dolarlık, Bayındır Grubu ile 153.5 milyon dolarlık. tktisat Ban- kası ile 53.5 milyon dolarlık protokol imzalandı. Ceylan Grubu'nun borcuna mahsu- ben devralınacak 155.9 mil- yon dolarlık gayrimenkul, Tahsilat 162 milyon dolarda kaldı ~ ETiBANK BAYINDIRBANK YAŞAR TOPLULUĞU IKT1SATI Medya Grubu: 17 Kasım 2003'te 15 yıl süreli, 899.9 milyon dolarlık protokol imzalandı. 2003 sonuna kadar 32.8 milyon dolarlık tahsilat yapıldı. Sürmeli Grubu: 21 Kasım 20O3'te 10 yıl süreli, 8 milyon 447 bin dolarlık protokol imzalandı. 2003 sonu itibanyla 1 milyon 117 bin dolar tahsilat yapıldı. Baymdır Grubu: 25 Ekim 2003'te 9 yıl süreli protokole göre TMSF'nin toplam 153.5 milyon dolarlık alacağı bulunuyor. 2003 sonu itibanyla 14.2 mılyon dolar tahsil edildi. Yaşar Grubu: 9 Agustos 2002'de 7 yıt süreli, toplam 144.4 milyon dolarlık bir protokol imzaiandı. toplam 23.8 milyon dolar tahsil edildi. Ceylan Grubu: 30 nisan 2003te 11 yıl süreli protokolle borca mahsuben devir alınacak 155.9 milyon dolarlık protokol imzalandı. 2003 sonuna kadar toplam 71.8 milyon dolar tahsilat sağlandı. iktisat Bankası: Banka nedeniyle devralınan Kablonet lletişim Sistemleri A.Ş. ile 28 Haziran 2O02'de 5.5 yıl, Interaktif Telekomünikasyon A.Ş. ile ise 30 Aralık 2002'de 5 yıl sürelı.toplam 53.5 milyon dolarlık protokol imzalandı. 2003 sonuna kadar 4.7 milyon dolarlık tahsilat yapıldı. üst hakkı ve şirket hissesûı- den 150.9 milyon dolarhk kısmının devir işlemlen de tamamlandı. TMSF'nin toplam alacağı 1 milyar 260 milyon dolan bulurken 6 grup ile imzala- nan protokoller sonucunda, 2003 sonu itibanyla 161.6 milyon dolarlık tahsilat ger- çekleştirildi. TMSF'den ya- pılan açıklamaya göre, şım- diye kadar Bank Kapıtal. Etibank, Yaşar Bank, Bayın- drr Bank. Kentbank, İktisat Bankası'nın hâkim ortakla- nyla süreleri 5 yıldan 15 yı- la kadar uzanan protokoller imzalandı. Öte yandan TMSF. Pa- mukbank'ın hâkim ortağı Çukurova Grubu ile 31 Ocak 2003 tarihinde imza- lanan protokolün tüm aynn- tılan BDDK'nın internet si- tesinde yayımlandığı için bu protokolle ilgili detaylı bilgi açıklamadı. Söz konu- su protokol kapsamında grubun Pamukbank ve TMSF'ye olan borçlannın 15 yılda tahsil edilmesi ön- görülüyordu. 'Paramı tek seferde verin' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - îmar Bankası'na el konulmadan önce döviz hesabı açtıran bir kışi, bankadaki 109 milyar 650 milyon lirasının ödenmesi talebiyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) aleyhine dava açtı. Istanbul "da yaşayan AK IS'azif Ertuncay, Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açtığı davanın dilekçesinde İmar Bankası'na el konmadan önce 68 bin 600 Euro'luk hesap açtırdığını belirterek "d konulan bankalarda bulunan sigorta kapsamındaki mevduaün tamamınm ve el konulan tarihe kadarki yasal faizlerinin 5 büyük banka tarafindan ilan edilen faiz oranlan dahilinde hak sahiplerine ödeneceğmin açıklandığuıT kaydetti. Dilekçede, TMSF'nin bu duruma rağmen alacağuu ödemediğinı ıfade eden Ertuncay, el konulan tarihte 109 milyar 650 milyon liraya karşılık gelen parasının TMSF taranndan, bir seferde, "işleyecek yasal faizhie birlikte" ödenmesini istedi. MIMMUIMMIM "•••••" ••llllllllllllllll 8ANCIH0LDINGİI V E S T E L ••••••••••••••• ACNielsen'ın 1994'ten itibaren yaptığı 'Markalar' araştırması 10 yılı doldurdu Arçelik lider, IJIker yükselen marka Ekonomi Servisi - ACNielsen'ın alan hatırlatılmaksızın, ilk akla gelen marka sorgulamasının yapıldığı araştırma, zirvede Arçelik'in yer aldığını. Ülker'in de bilinirliğini en hızlı arttıran marka olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya göre en istikrarlı firma ise Beko. ACNielsen'm 1994 yılından itibaren başlattığı ve rüketicilerin firma ve marka bilinirliğinin sorgulandığı "Markalar" araştırması 10. yıltnı doldurdu. Markalar araştırmasına damgasını vuran ve hep zirvede yer alan Arçelik oldu. Arçelik, 1999'da araştırmaya dahil edilen firma sıralamasuıda ilk yıl 2'nci sırada yer aldıktan sonra 2000'de aldığı liderliği markalarda olduğu gibi giderek artan bir trendle sürdürdü. Araştırma kapsamında kişilere, hatırladıklan ilk markanın ne olduğu soruluyor. Araştırmaya göre, geçen yılın en çok hatırlanan markalan sırasıyla Arçelik, Ülker. Beko. Nike ve Bosch oldu. En büyük atağı 1997"de 9. sırada olan Ülker yaptı. "Ük haürlanan firma" sorusu ise 1999'dan bu yana sorgularuyor \ r e yine herhangi bir sektör ya da alan hatırlatması yapılmıyor. Bu sıralamada geçen yıl sırasıyla Arçelik, Koç, Sabancı, Beko, Vestel ve Ülker en çok hatırlanan şırketler oldu. Ürün gruplanna göre bılinirlik düzeylerinin 2002, 2003 oranlan farkına bakıldığında bilınırlik düzeyini en fazla arttıran, yani en fazla "parlayan markalar" sıralamasında konserve balık ürün grubunda Dardanel markası geldi. Ardından makarnada Pıyale ve bulaşık süngerinde Scotch-Brite bilinirlik düzeyleri en fazla artan markalar olarak en yüksek değişim oranıyla ikinci ve üçüncü sırada yer aldılar. Kategorilere göre lıder markalara bakıldığında belirtilme oranı en yüksek olan marka, cep telefonu servis sağlayıcısı kategorisinde yüzde 69.3 ile Turkcell. Kolalı. gazlı meşrubat kategonsinde Coca Cola'nın yüzde 69.1, Efes Pilsen'in de bira kategorisinde yüzde 68.5 belirtilme oranı ile lider marka konumunda olduğu görüldü. Alkollü Içkiler AŞ kârını 123 trilyon lira arttırdı İçkiye zam, kasaya para Bayrakçılara doping Ekvator uzunluğunda imalatyapıldı İSTANBLX (AA) - Partilenn ye- rel seçimler için yaptıklan reklam harcamalan, özellikle bayrak piya- sası ve ilişkili olduğu sektörlere do- ping etkisi yaptı. Seçimler nedeniyle Türkiye ge- nelinde 60-70 trilyon liralık bay- rak satışı olduğunu gördüklerüıi söyleyen Günay Bayrak'ın sahibi Önder Gûnay, bayrak, flama, bez afiş gibi reklam harcamalannda ilk sırayı AKP'nin aldığını ve ardın- dan sırasıyla CFIP ile DYP'nin gel- diğini belirtti. Devletten yardım almayan diğer partilerin ise kendi imkânlanyla çok az miktarda bayrak yaptırdık- lannı belirten Günay, bayrak satış- larının, tekstil piyasasının astar, boyahaneler ve konfeksiyonlarla ilgili olan kısmına büyük bir hare- ket gedrdiğini ve genel olarak 35- 40 milyon metrenin üstünde bir imalat yapıldığmı kaydetti. MURATKIŞLALI ANKARA-Tekel Al- kollü Içkiler AŞ'nin, ÖTV artışını gerekçe göstererek yaptığı son zamlann, yıllık kânnı 123.2 trilyon lira arttıra- cağı ortaya çıktı. Ozelleştirme Idaresi Başkanhğı (ÖİB) tara- fından, şubat ayı sonun- da N'uroİ-Lünak- Özaltın-TÜT- SAB ortaklığın- daki Mey AŞ'ye satılan Alkollü Içkiler AŞ. 13 milyon 750 bin liraya satılan 70 cl.'lik bir büyük Yeni Rakı'nın fi- yatını satıştan hemen sonra 15 milyon liraya, geçen hafta arttı- rinden alınan yüzde 18"lik KDV de 724 bin 500 lira yükseldi. Satış fıyatının yüzde 10u olarak hesaplanan pera- kende ve yüzde 5'i ola- rak hesaplanan toptancı paylan ise satış fıyatı arttığı için toplamda 712 bin 500 lira yükseldi. Buna göre toplam 3 milyon 237 bin lira ola- • ÖTV'nin arttınlması gerekçesiyle yapılan Tekel Alkollü tçkiler zamlannın, ÖTV ve diğer giderleri fazlasıyla karşılayarak yeni özelleştirüen şirkete şişe başına 1.5 milyon lira kâr getirdiği ortaya çıktı. nlan ÖTV neticesinde de 18 milyon 500 bin li- raya yükseltti. Buna göre bir ayda 70 cl.'lik bir şişe Yeni Ra- kı'nın fiyatı 4 milyon 750 bin lira arttınlmış oldu. Buna karşın yapı- lan son zamla ÖTV 1 milyon 800 bin lira ar- tarken fiyat artışına bağ- lı olarak, satış fiyatı üze- rak hesaplanan gider ar- tışı, 4 milyon 750 bin li- ralık satış fiyatı artışm- dan çıkarıldığında. or- taklığın şişe başına 1 milyon 513 bin lira kâr ettiği saptandı. Tekel Alkollü Içkiler 2002 yılında 57 milyon lirre, yani 81 milyon 70 cl.'lik şişe satışı yaptı. Buna göre satışlann ay- m sevıyede kaknası ha- lüıde, şirkeıin bir yılda toplam 123.2 trilyon li- ra kâr edeceği ortaya çı- kıyor. Şirketin 15 mil- yon liralık ara fiyat üze- nnden kân ise 52.2 tril- yon lira olarak hesapla- nıyor. Öte yandan, Türki- ye'ye Almanya'da imal ettiği rakılan ithal etme- ye başlayan ve son ÖTV artışla- nyla zarar eden TET, yerli alkol- lü içkilerden da- ha az vergi alm- dığını, bunun so- nucunda yerli iç- kılerin 972 tril- yon 158 milyar lira "destekten- diğini'' ileri sür- dü. TET fırması tarafuıdan Mali- ye Bakanı Kemal Unakı- tan'a gönderilen şikâyet mektubunda KDV'deki kayıp ile birlikte "Mev- cut vergi uygulama şek- üjle, Türkiye Haânesi bir \ilda 1 katrihon 147 trilyon vergi sübvansiyo- nu ile rakı, votka, cin, konyak ve likör saüşlan- nı destekleyecektir" de- nildi. Karar örnek olacak Avrupa Microsoft'u cezalandırdı Ekonomi Servisi - AB Komisyonu, A\Tupa pazannda bilgisayar işletim sıstemlerindekı hâkımiyetıni kötüye kullandığı, "Wîndows" ve "Media Player" gibi programlarla tekel oluş- rurduğu gerekçesıyle dünyanın en bü- yük yazılım şirketi Mıcrosoft'a 497 milyon Euro ceza verdiğini açıkladı. AB Komisyonu'nun rekabetten so- rumlu üyesı Mario Monti tarafuıdan verilen ceza teklifinin bugün onay- lanması beklenirken. cezanın onay- lanması halinde Microsott'un ödeye- ceği para cezası 2001 'de "Hoflman- La Rocbe"a vitamın kartelı kurduğu için verilen 462 milyon Euro'luk ce- zayı aşacak. Mano Monti. geçen hafta düzenle- diği basın toplantısında, Mıcrosott ile müzakerelerin başansızlıkla sonuç- landığını bıldirmış, Mıcrosoft'a kar- şı "örnek teşküedecek bir karar" alı- nacağını duyurmuştu. İŞÇİMNEVRENİİNDE1V ŞÜKRAN SONER CUMOK'ların Oyları Birebir sizin eğiliminizi, oyunuzu yansıtabilmem ola- naksız. Ne de olsa eğitim düzeyi Türkiye ortalaması- nın çok üstünde, aydın insanlann, bilinç süzgecinden geçmiş, kaçınılmaz kişiye özel, özgün kararlanndan söz ediyoruz. Sol yelpazede dağılmış Cumhuriyet okurlanndan parti militanı olanını unutun, üyesinin bi- le blok oy kullanma eğiliminde olmadığı bir seçim or- tamındayız. Cumhuriyet okur kimliği, yerel seçimler- de olması gereken aday kimliği gözetilerek, il-ilçe be- lediye başkanları, üyeleri, meclisüyelerindefarklıpar- tilerden seçerek oy kullananlarda çoğunluk anlamına da gelebilir. CUMOK'lar sadece kendi aralannda buluşuyor, gö- rüş alışverişinde bulunuyor değiller. Kitle örgütleri ile iletişim içinde, Cumhuriyet okur kimliğine uygun bul- duklan tüm etkinliklere, eylemlere örgütlenmiş olarak katılıyorlar. Yerel seçimlere yönelik olarak da yörele- rindekj parti, aday toplantılannda, soru yönetterek et- kin olmaya çalışma çabalan var. Elbette bir araya geldikleri buluşmalarda güncel di- ğer konularla birlikte, seçimlerde kullanacaklan oyla- nnı tartıştılar. Bilgi alışverişi, etkileşim içinde oldular. Çeşitli toplantı, söyleşi, CUMOK buluşmaları kapsa- mında, Cumhuriyet okurlannın seçimlere yönelik gö- rüşlerini, tartışmalannı dinlemiş olarak, öncelik ve ağır- lıklanna göre kırmızı çizgilerini özetlemeye çalışaca- ğım... Içlerine sindirecekleri kimlikte parti ve aday yok- sunluğundan yakınma, sürpriz olmayan bir saptama. Ancak örgütlü CUMOK'lar, küskünlükle, içine sindire- meme adına oy kullanmamadan yana değiller. önce- likle Cumhuriyet okur kimliğindeki insanlar için bu ye- rel seçimde böyiesine bir lüksün olmadığı yargısının altını çiziyorlar. Çünkü örgütlü Cumhuriyet okurian, AKP iktidannı rejim, Cumhuriyet, laiklık için çok ciddi bir tehdit, yerel seçimlerde AKP oylanndaki patlama- nın ise bu yolda iktidar uygulamalannın azgınlaşması olarak algılıyorlar. CUMOK'lar, hele de sadece Cumhuriyet okuru ol- mayıp CUMOK örgütlülüğünde, etkinliğinde yer alan- lann, kendilerini solcu olarak tanımlayanlann kimileri ile önemli bir yol aynmı içine girmekte olduklannın al- tını çizmeliyim. Yol aynmı ne yazık ki rejim, insan hak- lan, demokrasi, laiklik, Cumhuriyet değerleri, devrim- leri gibi yaşamsal kavramlann algılamalan üzerine. Ka- çınılmaz AKP iktidanna bakış, tehdit olarak algılamak ya da algılamamak olarak da anlaşılıyor. Bu yazıya sığmayacağı, ana başlığa uymayacağı için çok güncel bir tartışmadan bu yol aynmını vurgu- lamaklayetineceğim: Laiklik devletin, dinlerin kimliğin- den annması, olmazsa olmaz ilkesi de şeriat ilkeleri dahil, hertür dinsel kimliğin kamu alanına, devlet yö- netimine taşırtmaması iken Başbakan Erdoğan, AKP iktidan her uygulamalan ile aksıni yapmanın peşinde- ler. Erdoğan son tartışmalarda, seçim kampanyalann- da üniversiteleri medrese yapma, türban, imam hatip projeleri ile seçmen karşısına çıkmakla yetinmiyor. Bi- reylerin dinlerini, inançlannı sınırsız olarak yaşamala- n, yani kamu alanına da taşıyabılmeleri gibi, insan haklanna, demokrasiye, laikliğe tümden ters bir laik- lik tanımlamasını dayatıyor. Büyük medya, sermaye cephesi, numaralı cumhuriyetçilerin, kendilerini solda sayan kimi görüş ve örgütlerin görmezlikten geldikle- ri bu laiklik tanımındaki çarpıtma, siyasal Islamdan yana tehdit, Cumhuriyetçileri gerçekten çok kaygı- landınyor. CUMOK'lara göre sadece AKP oylannı düşürmek değil, olabildiğince çok belediye başkan ve meclis üyeliğinde başka partilerin adaylannı ve iş yapabile- cek insanlan seçtirebilmek için çalışmak önemli. Bu nedenle bu seçim için "Solda en iyi partiye, adaya, kendipartime oy vereceğim" sloganından vazgeçil- mesinı, "AKP karşısında kazanma şansı en çok, kö- tünün en iyisi adayda buluşalım" çizgisinde oylann to- paıianmasını istiyorlar. ömeğin en son Istanbul'daki kahvaltıda buluşan CUMOK'lann, 100'ün üzerinde katılımcıdan onay al- dıklan önerilerinden örneklerie bu kırmızı çizgileri aç- makta yarar da olabilir... "Ben yıllardır CHP'ye oy ver- medim. AKP iktidan karşısında etkin muhalefet ya- pamadıklannı düşünüyor, duygusal olarak aynca ce- zalandırmak istiyor, ders vennek gereğini de duyu- yorvm. Ancak oylanmızı birieştirirsek AKP adayının karşısında CHP'nin adayı Sefa SirmenV seçtirebili- riz. Ben bunu içime sindirerek de yapacağım. Hak- kındakisuçlamalara karşın milletvekilliği dokunulmaz- lığı yerine, AKP'nin iktidannda hesap vermeye hazır olması anlamlı. Depremde, sorumluluğunda yapıl- mış binalann ayakta durması da önemli. İçine sindi- remeyen arkadaşlann, meclis üyeliklerinde gönülle- rindeki partilere oy venveleri çok doğru. llçe beledi- ye başkanlan için de seçilme şansı en yüksek, kötü- nün en iyisi adayda buluşmak koşulu ile..." [email protected] TÜRKİYE ETİK DEĞERLER MERKEZÎ Düriistlük masaya yaürıldı tstanbulHaber Servi- si - Türkiye Etik Değer- ler Merkezi Vakfı'nın (TEDMER) Dünya Bankası ve merkezi ABD'de bulunan Etik Değerler Merkezi'nin (ERC) katkılanyla dü- zenlediği konferansta dürüstlük konusu ele alındı. Yolsuzluğun ya- tınmcı çekmede büyük bir engel olduğu konu- sunda hemfikir olan ko- nuşmacılardan bazılan- nın görüşleri şöyle: Uluslararası Insani Değerler Derneği kuru- cusu Sri Ravi Shankar: Hindistan"da yolsuzluk çok yaygın, ama orada sivil toplum çok aktif. Birkere yolsuzluk orta- ya çıkınca kimse kol- tuklan daha fazla işgal edemiyor. Alarko Holdıng Baş- kanı IshakAlaton: Türk ış dünyasında bazı işa- damlan fren tutmayan tankerler gibi tüm hızla gidiyor ve çok zengin oluyorlar. milyar dolar- lan dolduruyorlar, insan karşısına çıkamıyorlar. TÜSLAD Başkan Yardımcısı Pekin Ba- ran: Kamuoyu. yolsuz- luğu öncelikle bir top- lumsal kirlenme, daha sonra ise kamu görevli- leri ve kamu yönetimi- nin kirlenmesi olarak değerlendiriyor. Shell Türkiye Müdü- rü Canan Ediboğlu: Yolsuzluklar nedeniyle Rusya, her yıl 10 milyar dolarlık doğrudan ya- bancı yahnmdan mah- rum kalıyor. Sigma Danışmanlık Grubu Başuzmanı Ho- w^ırd Whitton: 10 yıl önce Dünya Bankası bi- le yolsuzluğu bir sorun olarak yeni yeni ele al- maya başlamıştı.