Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAY~-A CUMHURİYET 2 MART 2004 SAL
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanfcul
EĞrm
Kocadi
Çanalfcale
Izmr
Manıs
Aydın
Denızl
PB
Y
PB
Y
Y
Y
Y
Y
1b
15
17
14
19
18
18
16
Sınop PB 12
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
PB
Y
Y
S
S
S
S
17
22
20
12
14
15
11
Zongudak PB 17 Antalya PB 18 Kars
Adana
Mersın
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siırt
Hakkâri
Van
B
B
PB
PB
PB
PB
S
S
20
20
20
20
17
18
6
7
Yuröun kuzey ve ba-
tı kesımlen parçalı yery-
er çok buıutlu Mama-
ra'nın ba-ısı K,yı Ege ıle
DoğL Ka'adenrz yağ-
murlu, dığer yerler az
bulutİL! geçecek. Yurdun
<ç ve dogu kesımlennde
sabaf
1
saatlennde yer
yer s s gorulecek Hava
sıcakiığı yurdun kuzey-
doğ J kesımlennde bıraz
artacak dığer yerierde
azalacak
DIS MERKEZLER
Oslo
He/sinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
PB
K
PB
B
Y
Y
B
K
5
-4
4
8
7
8
8
5
Berlın K 6 Moskova K 0
Budapeşte K 2 Aşkabat Y 21
Madnd B 7 Astana B 0
Viyana
Belgrad
K 1 Taşkent B 18
Y 6 Bakû Y 15
Sofya
Roma
K 4 Bişkek PB 10
Y 11 Tfflis K 3
Atına PB 16 Kahıre PB 29
Munih K 5 Zürih K 1 Şam PB 26
Sıslı > Çok bufutİL ı Yağmu'iü r/"
1
"- Sulu kar »Gok gürurtulu
GÜNCKL CUNEYT ARCAYUREK
• Bu;tarafı 1.
sılsa- ele geçirrraiş, açıkladı.
RTE duraksarnasında meğer haklıymış. Son an-
kete göre AKP' nin Türkiye düzeyinde oyu yüzde
38.4!
Tabi AKP'yi p>arti olarak sütten çıkmış ak kaşık
gibi gczlerden t-jzak tutan medyamızda, RTE'nin
öncek savlarıyls son anket arasındakı en az yüz-
de 12'Sk farkı ırdeteyen ne bir haber ne bır yoaım.
AKPdeolan biten, kol kınlıryen içinde kalırhe-
sabı belkı yüzeye çıkmıyor ama; medya da bu
partideki kaynaşmaları yansıtmamaya özen gös-
teriyor.
Buna karşın şöyle veya böyle geçti mi CHP adı,
haberler sayfalatrı dolduruyor.
Bir parti (AKP.) şeffaflığı sözde kullanıyor, öteki
parti (CHP) şeffaflığm cezasını çekiyor.
örneğin AKP'de Ankara anakent belediye baş-
kanlığı /anşında. daldan dala konarak siyaset ya-
pan Meiih Gökçek le arasındaki adaylık yanşını
yitiren Keçıören Belediye Başkanı Turgut Altınok
buruktu, ezikti, ama olayın üzerine gidılmedı.
AKP'de -birçok yerde olduğu gibı- tabanda bu
olayın tetiklediği gelişmeler araştırılmadı.
• • •
Demokratik GStiçbirliği'ne DEHAP'ı aldığı için
"a//e çevresind&tı tepki gördüğünü itiraf eden"
(Zaman - 29.2.CM) Murat Karayalçın himayeye
mazharsiyasetçf veAnkara belediye başkan ada-
yı olmakta direni yor.
Karayalçın haMılığını kabul ettirmek, oylanna
muhtaç olduğu DEHAP'la fiili işbırliğini sindire-
meyenleri ikna ecJebilmek ıçin CHP'nin de bu par-
ti ile görüşmeler yaptığına ilişkin rivayetleri kulla-
nıyor.
Demokratik Güçbirliği'nin ne biçim bir şey ol-
duğuna dair tek sözcükle olsun görüş bildireme-
yen, iktidan övenlersıralamasındaöndegiden, ör-
neğin laıkliğin temelden dinamitlenmesi karşısın-
da tek bır kez olsun sesini çıkarmayan TÜSİAD'ın
son başkanı Sabancılardan Ömer Bey, ama CHP
deyince bülbül. Meclis'teki performansını "dina-
mik bulmuyor".
Oysa TÜSİAD Başkanı'nın dinamik bulmadığı
CHP muhalefeti; örneğin devletin üniter yapısını
değiştirmeyi öngören Kamu Yönetımi Temel Ya-
saTasansı'nı Meclis'te öylesine engelledi ki, kud-
retli iktidar, yasa görüşmelerini 28 Mart yerel se-
çimlerinden sonraya ertelemek zorunda kaldı.
Başkan Sabancı, CHP'nin ve Kıbns konusun-
daki tutumunun sadece kendilerini değil, Türki-
ye'deki büyük çoğunluğu hayrete düşürdüğünü
söylüyor.
Şimdi sormak Iszım beyefendiye: Etkin birsivil
toplum kuruluşu olarak TÜSİAD, Kıbns politika-
larında; ABD'nin tutsağı politikalar izleyen iktidar
partisini alkışlamaktan öteye ne yaptı? Sorunun
çözümü için yeni formüller öne süren veya Kıb-
ns'ın değerini tartışan yeni görüşler hazırladı mı -
paralan da maşallah bol- kimilerine hazırlattı mı?
Hayır!
Bol kepçe yalaka görüşleri yinelemeyı yeterlı
gördüğü açık: ABD'ye, Annan Planı'na ve bu iki-
linin dedıği yönde politikalar ızleyerek dışarıya
teslirn olan iktidara şak şak da şak şak!
TÜSİAD, genelde halkın Kıbns üzerindeki du-
yarlılığının da farkında değil. CHP'nin Kıbns ko-
nusundaki eleştirilerinden tamamen habersiz.
Madem ki Sabancılar'dan ömer Bey, CHP'nin
Kıbns'la ilgili tutumunu beğenmiyor, öyleyse efen-
dim; (27 Şubat 04'te) Deniz Baykal'ın NTV'deki
şu irdemelenni de lütfedip eleştırsınler de TÜSİ-
AD'a göre gerçek neymiş anlayalım: "Kıbns işi
bittı. Ne zaman bitti? 22 Mart'ta falan bitecek di-
ye düşünmenin bir anlamı yok. Davos'ta Başba-
kan BM Genel Sekreteri'yle buluşup senin (planı)
yazmanı kabul ediyorum dediği anda biz uzlaşa-
masak da uzlaşamadığımız noktalan sen yazabi-
lirsin, biz bunu kabul ediyoruz dediği anda bitti".
* • •
New York mutabakatı açıklandığı günden beri
RTE'nin Kıbrıs'ı verip kurtulacağını savunan Gün-
cel'ı doğrulayan Baykal'ın söyledıkleri gerçeğı
yansıtmıyorsa Sabancılar'ın ömer Bey'i: Emriniz-
de kocamaaan bir medya ordusu, buyurun aç/k-
layın da -size göre- gerçek neymiş, görelim.
Açıklayamaz; Kıbrıs'ı verip kurtulacak olan
ABD, AB, RTE ortak polit/kalarına tam bir uyum
içindedir TÜSİAD.
Teslimiyetçiliği simgeleyen bu üçgenin ortağı-
dır. Ettırnaktan aynlır mı?
w «
Ozefleştirme tam gaz, ama tahsüat sıfir• Baştarafı I. Sayfada
göre. AKP. özelleştirme uygula-
malan sonucunda çoğunJuğu Sü-
mer ve SEKA'ya ait olmak üzere
33 iştirak işletme ve şirket sattı.
Özelleştirme kapsamında, kuru-
luslara verilen yetki çerçe\ esinde
yapılan ıhalelersonucunda da 429
adet gayrimenkulün satışı gerçek-
leştirildi. Bu çerçevede 2003 yilı
başmdan itibaren 2.2 milyardolar
düzeyinde uygulama yapıldı. an-
cak toplam 248 milyon dolar dü-
zeyinde nakit girişi sağlandı.
PETKIM. TÜPRAŞ ve TEKEL
başta olmak üzere. ülke kaynak-
lannın nası) harcanacağı hesap
edilmeden yapılan özeUeştirme-
lerin büvöik kısmı davalık oldu.
TÜPRAŞ: Petrol-tş Sendıkası
tarafından hazırlanan raporlarda,
yıllık cirosunun 13. devlete öde-
deği verginin 7 ve son iki yılda
yapılan yatınm miktannın 2 mil-
yar ve yeniden kuruluş bedelinin
4 milyar dolar olduğu belirtilen
TÜPRAŞ'a, en yüksek teklif 1.3
milyar dolar verildi. Üstelik şart-
name gereği açık arttırma yapıl-
ması gerekirken diğer şirkete fi-
_vat yükseltme izm \erifmeyen sa-
tış, da\a konusu oldu.
TEKEL: Ihaleye çıkılmadan
özel birtekel yaratacağı gerekçe-
sıyle blok satışa karşı çıkılan TE-
KEL'de de durum değişmedi. Ba-
balar gibi satmak iste_ven AKP,
başta içkı ve sıgara markalannın
nAKP iktidara geldikten sonra
yapılan özelleştirmeler
TDİ Kuşadası Limanı
TDİ Trabzon Limanı
TDİ Çeşme Limanı
SEKA Çaycuma Işletmesi
SEKA Kastamonu Işletmesi
SEKA Balıkesir Işletmesi
TAKSAN
Gerkonsan A.Ş.
Eti Gümüş A.Ş.
ESGAZ
Gemlik Gübre Fabrikası
İGSAŞ
BURSAGAZ
TEKEL Alkollü Içkiler
TÜPRAŞ
24.3
20.2
11.2
13.6
8.2
I
10.0
3.0
, 40.0
43.0
83.1
100.5
120.0
292.0
1.302
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Milyon
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
Dolar
ayrı ayn satılması olmak üzere
bır dızı yöntemi göz ardı ederek
yalnız ıçkj ve sigaranın satışını
ayırdı. TEKEL'den çok pazara sa-
hıp olmak arzusuyia daha çok ya-
bancılann başvurduğu sigara bö-
lümüne bıryıllık cirosunun aJttn-
da teklif bulan TEKEUin sigara
bölümü satışı iptal edılirken, iç-
kı bölümü 292 milyon dolara sa-
tıldı. Özelleştirme îdaresi tarafin-
dan onay veriien bu satış da Tek
Gıda-îş Sendikası tarafından da-
vaedildi.
TÜPRAŞ ve TEKEL, Türki-
ye'de bir yıllık ödenen vergi ve
fonlann yüzde 42'sini karşılıyor.
PETKİM: Kuruluş maliyeti 2,
değeri 3,5-4 milyar dolarolan ku-
ruluşa en yüksek teklif 600 rml-
yon dolar verildi. Uzanlar'ın ver-
diğı teklif önce kabul gördü, Imar-
ürkiye'ye
gelen ilkAvrupa
Parlamentosu
Başkanı olan
Cox,TBBM
Başkanı Annç
ile yapfığı
görüşmenin
ardından ortak
basın
toplantısmda
konuştu. Cox,
bugün
TBMM'de
milletvekillerine
seslenecek.
'Cesur ve akıllı davranın'
Avrupa Parlamentosu Başkanı Pat Cox, Kıbnslı liderlere
New York'ta verdikleri sözü tutmalan çağrısında bulundu
ANKARA (Cumhurivet Bii-
rosu) - Avrupa Parlamentosu
(AP) Başkanı Pat Cox, Kıbns'ta-
ki görüşmelerde iki tarafin lideri-
ne "cesur ve akıllı" davranmala-
n çağnsında bulundu. Cox, Kıb-
ns'taki görüşmelerde olumlu bir
sonucun ortaya çıkması duru-
munda kendilerinin de kampan-
yaya katıJmak için yardımda bu-
lunabilecekJerini söyledi.
Cox, dün temaslarda bulunmak
üzere Türkiye'ye geldi. Cox, ilk
olarak TBMM Başkanı Bülent
Annç'ı ziyaret etti. Görüşmenin
ardından düzenJenen basın top-
lantısında konuşan Co.x "Re-
formlar Törkiye'nin AB'de ye-
rini alması için önemli. Mesa-
jım, parlamenterleri bu yolda
çalışmak için cesaredendirmek
olacak" dedi. Kıbns'la ilgili so-
rulan yanıtlayan Cox, "Tarafla-
ra güçlü bir mesaj vermek iste-
rim: Şu anda fevkalade önemli
bir fırsat ile karşı karşıyasınız.
İki tarafin liderlerinin bu fırsa-
ti kaçırmamaları gerekir. Li-
derler cesur davranmalılar.
Türkive ve Vunanistan da avnı
şekilde hareket etmeli. Adada-
ki iki tarafin lideri, başarmak
için yeterince cesur ve akıllı
davrannıalı" dedi.
Cox, kendileri için önemli ola-
nın, •'birleşmiş, uzlaşmış bir
Kıbns 'ın uziaşma arayan
AB'ye biirün olarak girmesi"
olduğunu dilegetirdi. Kıbns'taki
her iki tarafin New York'taki gö-
rüşmeler sırasında taahhütte bu-
lunduklannı anJatan Cox, "Bu
taanhüdü onlar verdi. Yerine
getirsinler diye sesleniyorum''
diye konuştu.
bank'a el konulmasının ardından
geri alındı. Petrokimya sektörüne
1 milyar dolaryatınm yapacağını
açıklayan Sarîko ve Zorlu"nun
teklifi 450 milyon dolarda kaldı.
fkinci ihaleye teklif vermediler.
SEKA: Balıkesir işletmesi ye-
niden kuruluş maliyeti 30 miJyon
dolar olan kuruluş Albayraklar'a
1.1 milyon dolara satıldı. Üstelik
atıiacak işçilerin tazminatlannı
devlet karşıladı.
SÜMER HOLDlNG: 1998
>ılında 11 milyon dolar az bulu-
narak satışı iptal edilenkurum. bu
yıl 6.4 milyon dolara 4 yıl vadeli
olarak satıldı. Bu satış da davalık
oldu. Difer yandan satılan pek
çok kurumda olduğu gıbı çıkan-
lan işçilerin tazminatı da devlet
tarafından ödendi. Böylece her
zaman olduğu gibi özelleştirme-
lerin faturası vine çalışana çıkanl-
dı. Unakıtan, satılan şirket ve iş-
letmelerde iş akdi feshedilen per-
sonel sayısının 15 bin 828 olduğu-
nu açıkladı.CHP Sinop Milletve-
kili Engin Aitay'm soru önerge-
sini yanıtlayan Unakıtan, 1986 yı-
lında bugüne kadar özelleşn'rme
kapsamındaki 150 kuruluşta ka-
mu payının. hisse senedi satışı yo-
luyla özelleştirildiğini, aynca 30
kuruluşa ait 3 bin 134 işletme, te-
sis, iştirak payı, gayrimenkuJ var-
lığının satış ve de\ir işleminin ta-
mamlandığım belirtti.
Türban tazminatı
Hayrünnisa
Güldavasını
geriçekiyor
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Dışişleri
Bakanı Abdullah Gül'ün
eşi Hayrünnisa Gül,
AİHM'de Türkiye aleyhi-
ne açhğı türban davasını
geri çekeceğini açıkladı.
Türkiye'den 100 bin Euro
tazminat isteyen Gül,
"Davamdan vazgeç-
mem. Davayı geri çeker-
sem, beni destekleyenle-
re ne derim?" demişti.
Gül dün yaptığı yazılı
açıklamada. karannın te-
mel nedeninin, yargı ka-
rarlannm tartışılmasına
fırsat vermemek oldugu-
nu belirtirken davayı açar-
kenkı haklılığına olan
inancını halen koruduğu-
nu vurguladı. Gül, şu gö-
rüşleri bıldırdi: "Ancak,
eşimden dolayı bu dava-
da çift taraflı. yani hem
davacı hem davalı konu-
ma gelmiş bulunuyo-
rum. Tarihsel bir süreç-
te, bu durumu öngöre-
memiştik. Ben mtiraca-
at ettiğimde durum böy-
le değildi, o dönemde
eşim ne başbakan, ne
başbakan yardımcısı ne
de dışişleri bakanıydı."
GÜNDEM Ml'STAFA BALBAY
H Baştarafı 1. Sayfada
toplum kendini tümüyle boş bırakmayı yeğledi,
demeye içimiz elvermiyor.
Zaten öyle olmamalı...
İktidardünyanın her ülkesinde vardır. lyi ya da
kötü, o ülkeyi yöneten bir kesim bulunur. Ama
her ülkede muhalefet yoktur. Muhalefet, iktida-
rı denetler, yanlışlarını yüzüne vurur, düzeltilme-
si için çaba harcar. Demokrasisi rayına oturmuş
ülkelerde, toplumsal muhalefet de ayrıca önem-
li bir işleve sahiptir. Iktidarlar toplumdan gele-
cek kitlesel bir tepkiyi göz ardı edemezler...
Ederlerse toplum da onlan ilk seçimde göz ar-
dı eder...
AKP iktidarında degişik bir dönem yaşıyoruz.
Toplumun büyük bir kesiminin kendisini nada-
sa bırakmış olmas/ndan yararlanan hükümet,
yerel seçimleri de her yöntemi uygulayarak ik-
tidarını pekiştirmenin bir aracı olarak görüyor.
Başbakan Erdoğan ın seçim meydanlarında
yaptığı konuşmaların 'vaatler' bölümüne baktı-
ğımızda, çoğunun, belediye başkanlarının değil
hükümetlerin yapacağı işler olduğunu görüyo-
ruz. örneğin son vaat, imam hatip mezunlarının
üniversiteye girişiyle ilgili düzenleme... Sanki
bugün iktidarda başka bir parti varmış da yerel
seçimlerle hükümete geleceklermiş gibi söz ve-
riyorlar:
"28 Mart'tan sonra YÖK Yasası'ndaki değişik-
lik tamam!"
Bunun ne anlama geldiğini şubat ayında yeri
geldikçe vurguladık:
AKP, yerel seçimlerden genel sonuçlar çıkar-
maya hazırlanıyor!
Hükümetin bugünkü icraat anlayışına baktığı-
mızda şunlan görüyoruz:
- Seçim yasakları göz göre göre deliniyor; hü-
kümet, devlet olanaklarını istediği gibi kullanı-
yor, tepkilere aldırmıyor.
- Meclis gündemine getirilen tasanlar adeta
toplumdan kaçırılarak yasalaştırılmaya çalışılı-
yor.
- Kadrolaşma öylesine üst boyutlara ulaştı ki
artık gizleme ya da gerekçe açıklama gereği bi-
le duymuyorlar.
- Dış politikada Türkiye'yi nereye sokacakları
belli değil. Kim önlerine plan koyarsa, "taşeron-
luk bizden " diyorlar.
- özelleştirme, özel üleştirmeye dönüşmüş.
Hortumun üzerine gideceklerdi, yönünü değiş-
tirmekten başka bir şey yapmadılar...
Çıkış yolu arayışları
Biz topluma dönelim...
Bugün toplumda değişik bir hava görüyoruz.
Tek tek kişiler, kurumlar gidişin farkında. Ancak
ortak bir toplumsal muhalefet oluşturmada sı-
kıntılar var.
Bunu aşmak üzere toplumda bir hareketlen-
me dikkati çekiyor. önceki gün Bandırma'da,
Atatürkçü Düşünce Derneği, Petrol-lş Sendika-
sı ve Liman-lş Sendikası öncülüğünde düzen-
lenen "Ulusal Uyanış Mitingi"ne katılan bır kitle
örgütü temsilcisi, önceki arayışlanndan çok da-
ha heyecanlıydı. "Çok güzel bir birliktelik oldu.
Sendikalardan, kitle örgütlerinden, meslekkuru-
luşlanndan insanlargeldiler. İktidara karşı sesle-
rini duyurmaya çalıştılar. Ulusal basın mitinge
hak ettiğiyeh vermese de sanki birkıvılcım baş-
lamış gibiydi" dedi.
Benzer etkinliklerin mart ayı boyunca devam
edeceği haberleri var. Yarın Ankara Ticaret Oda-
sı'nda düzenlenecek, halifeliğin kaldınlışı ve eği-
timin birliği yasasının yürürlüğe girişine ilişkin,
üniversite yönetimlerinin de destek vereceği
toplantı... 4 Mart günü KKTC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş'ın ulusal bir dayanışma ile Anka-
ra'da ağırlanacak olması... 6 Mart Cumartesi
günü düzenlenecek, hükümetin kamu yönetimi
deformu ve genel icraatına ilişkin miting...
Gidişe karşı uyanış hareketinin başlangıcı ola-
bilir... Türkiye'nin bugününü ve geleceğini düşü-
nen bütün ulusal güçlerin birleşmesi, topluma
umut vermesi gerekiyor. Ne demiş atalanmız:
Umutsuzluk yalnızlıktan doğar!
ankcum "< cumhuriyet.com.tr
AL GÖZÜJVI SEYRETLE /IŞILÖZGENTCRK
Yeniden utandığım zamanlar
I BaştarafıArka Sayfada
lan o muhteşem rüyanın peşinden gıt-
tiler, onlan yücelttiler. onlan u|urlann-
da ölünebilir kıldılar'
O gece, ölüm orucunun son günle-
rinde gördüğüm Sevgı, ben onunla
konuştuktan aJtı gün sonra ölmüştü.
Sogi'nin küçülmüş bedeni. canlıfı-
ğından hiç kaybetmemiş parlak si-
yafa gözleri ve kara saçları bir türlü
oeni bırakmıvordu. Teknede kadın-
lar ve erkekler 'Aldırma Gönül Aldır-
ma şarkısıyla adeta bir Sodotn ve
Gomore yaşarlarken Sevgi kara göz-
leriyle •Halkımız için ölüyorum Işıl'
diyorda. 'Lanet olsun! Hangi halk!"
divordom ben de "Seçimlerde, alan-
larda.raahpushanelerdeve ölüm oru-
cundasızi yalnız bırakan halk için mi?'
Sonra aklıma o iki kız kardeş Zeh-
ra ile Canan geliyordu. kıpırfısız ya-
tan bedenleri, durgun ve umutlu
yûzleriyle babalanna bakıyorlardı.
TimnWe karşıydım bu duruma, a-
ma elimden biçbir şey gelmivordu.
Sadece yazıp çizebiliyordum ve ba-
balınn», 'Hiç olmazsa bıri ölmesın'
diye ıdeta yalvarıyordum. Ama on-
lar öliivorlardı. ĞöbekJeri açıkta,
saçlan mutlaka sarı boyalı ve mar-
kalı blucinler givmek için yaşayan
halkımız için!
Gece bitmiyordu. Utanç ve öfke
beni ele geçirmişti. Ölüm orucu sıra-
sında hastalandıkları için, çünkü ço-
ğunda beyin fonksiyoniarı bozul-
nıuştu ve hemen hepsinde kas erinıe-
si vardı. bırakılan gencecik çocukla-
nn bir arada yaşadıkları evdeki ha-
yat akJıma geliyordu. Ancak birbir-
îerine tutunarak yaşıyorlardı ve in-
sanı ağlatacak kadar bu balka giive-
niyorlardı. Birine, Bundan böyle na-
sıl yaşayacaksın?' diye sorduğumda,
"Halkımız nasıl olsa gerçeği görecek,
şimdi de bizim arkamızda, biz yaşa-
nz,' demişti. Şimdi ne yapıyor bile-
miyorum, gözlerini yitirmek üzerey-
di.'
Gece sürüyordu ve teknedekiler
çığbklar içinde kendilerini denize a(-
tılar ve ben birden yeniden genç ol-
sam, diye düşündüm, ne yapardım?
Düşündüğüm şeyden korktum ve
teknenin başına gidip kendimi deni-
zin sessiz tarafına bıraktım. Vüzer-
ken hiç durmadan içimdeki öfkeden
ve insan adına duyduğum utançtan
kurtulmaya çalışıyordum.
Aynı utancı bu hafta içinde bir ha-
beri okurken duydum. F tipi cezaev-
lerine karşı başlatılan ölüm orucu
e}lemlerinin sürdürüldüğü Küçü-
karmutlu'da evlere düzenlenen ope-
rasyonlarla ilgili davada yargılanan
Eylem Göktaş'ın avukatları, sanığın
ölüm orucu eylemini bırakması ne-
deniyle onun vekilliğinden çekilmiş-
lerdi.Ve Halkın Hukuk Bürosu'ndan
bir avııkat, BehiçAşçı şöyle diyordu:
'Ölüm orucu eylemini bıraktığı için
Göktaş'ı savunmaktan vazgeçtik." Bu
satırları okurken Eylem'in fotoğra-
fına baktım.Yuvarlak yüzlü, sıcacık,
gözlerinin içi gülen, gencecik bir kız-
dı. Tek suçu ölümü sevmemekti. O
»aşaınavı ve hayatın zorluklannı seç-
mişti ve şimdi örgüt mii desem. avu-
katları mı desem onu dışlıyorlardı.
Tanrım bu ne zor bir bilmece. Oy-
sa o çok muhterem halkımız eğlen-
meye devam ediyor. Göbek açık, baş
teseftürlü."
isilozgenturk Û superonline.com
Kilei: Tekel en güzel özelleştirme
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Özelleştirme Idaresı
Başkanı Metin Kilci, Tekel Alkollü Iç-
kiler'in satışında, stoklann şirkette bı-
rakıldığı ve kıdem tazminatı da devlet
tarafından karşılandığı için, uygulama-
da şirketin alıcıya 128 milyon dolara
mal olduğunu kabul etti. Kilci, 128
milyon dolarlık değeri "Bu, fabrika-
lar ve marka için belirlenmiş değer-
dir. Tekel özelleştirmesi yapılmış en
güzel özelleştirmedir" diye savundu.
Kilci 'nın 128 milyon dolan yeterli bul-
masına karşın, Özelleştirme İdaresi
Başkanlığı'nın (ÖfB) Tekel sunumun-
da şirketin "sadece fabrikaları için
son 5 yılda 150 milyon dolar civarın-
da yatınm yapıldığı" ifade edildi. Bu-
na göre Alkollü Içkiler'in fabrikalan
"22 milyon dolar ucuza" gitmiş oldu
ve şirketin "marka değeri bedavaya"
verildi.
ÖIB Başkanı Kilci,Alkollü Içkiler'in
satışına yönelik sorulanmızı yanıtladı.
Kilci, kurumun stoklanyla ve kıdem
tazminatı yükünden anndırılmış ola-
rak verileceğinin satış öncesinden bel-
lı olduğunu söyleyerek 27 Şubat Cuma
günü yapılan satışla birlikte Nurol-Li-
mak-Özaltın-TÜTSAB ortak girişim
grubuna devredilen stok miktannın
180 trilyon lira olduğunu belirtti. Alım
tarihleri itibanyla bu rakam 126 milyon
dolara denk geliyor.
Tekel Alkollü Içkiler AŞ Nurol-Li-
mak-Özaltın-TÜTSAB ortaklığına
292 milyon dolara, stoklanyla ve kı-
dem tazminatmdan arındınlmış olarak
satılmıştı. Tekel 'in 126 milyon dolarlık
stoğu ile 38 milyon dolarlık kıdem taz-
minatı satış fiyatından düşüldüğünde,
kurum alıcrya 128 milyon dolara mal
olmuş oluyor. Tekel'in, geçenyıl sade-
ce rakı ve votkadan 44 milyon dolar
kâr ettiği belirtiliyor. Kurum 2001 'de
71, 2000'de 39 milyon dolar kâr etti.
ÖIB Başkanı Kilci, Tekel Alkollü Içki-
ler için stoklar ve kıdem tazminatın-
dan sonra geriye 128 milyon dolar kal-
dığını kabul ederek şöyle konuştu.
"Geriye kalan değer nedir? Fabrika-
lar ve marka değeri. Bu değer yeter-
li midir? O hesaplan yaparsanız, siz
dersiniz ki 'Ben olsaydım o fabrikala-
n 30 milyona satardım siz 15 milyon
dolara satmışsınız'. Bütün tartışma
böyle bir tartışma. Bize göre Tekel
Alkollü İçkiler'in özelleştirilmesi,
yapılmış en güzel özelleştirmedir. Ta-
bii, özelleştirme muhalifleri açısın-
dan başka şekilde değerlendirilebi-
lir. 19 fabrika devrettik. Değeri Özel-
leştirme Yüksek Kurulu tarafından
da onaylanmış bir değer."
ÖIB Başkanı'nın bu açıklamasına
karşın, ÖtB Tekel Proje Grup Başkam
ve Tekel Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan
Sarısu, Tekel Sigara ve Pazarlama Da-
ğıtım Genel Müdün ekili Tekin Kay-
makoğlu ile Tekel Alkollü Içkiler Ge-
nel Müdürii Esen Atay tarafından yapı-
lan Eylül 2003 tarihlî "Tekel Alkollü
fçkiler Yönetim Sunumu" nda Alkol-
lü Içkiler'in sadece fabrikalan ıçin "son
5 yılda 150 milyon dolarlık yatınm
yapıldığı" belirtildi. Tek Gıdalş Sen-
dıkası'nın Tekel Alkollü Içkiler'in satı-
şınm durdurulması amacıyla açtığı da-
vaya ek dilekçeyle verdiği bilgi notuna
göreyse. Alkollü îçkiler'de satış kapsa-
mında bulunan 14 fabrikadan 11 fabri-
kaya son 5 yılda 258 milyon dolar yatı-
nm yapıldı. Bilgi nofunda, toplam 14
fabrikanın inşaat, makıne ve teçhizat
bedeli 329 dolar, toplam değerleri ise
356 milyon dolar olarak tespit edildi.