29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 6 OCAK 2004 SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE l-tcitul EJı-ıe •ocaelı Ca^ckale Iznrr Maisa f-fcr\ Cerzi K B K B B B B Y 3 -2 4 3 8 6 8 6 Sınop Y 11 Adana Y 14 -2 Samsun Y 14 Mersın Y 14 Trabzon Y 13 Dıyarbakır Y 6 Giresun Y 12 Şanlıurfa Y 9 8 Ankara K 3 Mardin Eskışehir K 2 Siırt Y 6 8^ Konya 3 Hakkâri K -1 Sıvas K 4 Van Zarguldak Y 6 Antalya Y 14 Kars K -5 Y 7 >£Tz- Butjn bolgelenmız parçalı çoK bulutlu. Mar- mara'nın batısı ıle kıyı Ege dışmda turp yun ya- ğışlı geçecek Yagışlar Marmara'nın doğusu, Batı Karadenız ıle Iç Anadolu'da yer yer etkı- lı olmak uze're, Marna- ra'nın dogusu, Iç Ege, Batı Ka r adenız, Iç Ana- dolu'nun kuzeyı ıle Do- ğu Anadolu'da kar şek- lınde olacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K K K Y K K Y K -3 -6 -3 13 10 9 7 6 Münih K 6 Zürıh Berlin Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına K B B K B B B Y 0 -3 12 -6 -2 -5 10 9 Moskova B -13 B 2 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre B B B B B B B 15 -9 10 11 7 -1 18 Y 11 Taşkedt Tahran Parçalı bulutlu ^ Çok bulutlu ı Yağnurtu Karı , Sulukar > GOK gunjltuiu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I îcştarafı 1. Sayfada kjkrna. N»A Talat, "Denktaş fobı ve kompleksinden" birtür- II kjrulamıyor. Bu anzasının yanı sıra: Kbns sorununu çözmeye soyunduğundan berı ve hâli Daştan sona KKTC aleyhine tuzaklarla dolu An- narRanı'nda öne çıkan sakıncalarla ılgiii düşüncele- mi jir türlü açıklığa kavuşturmuyor. Oa ki, olasıdır ki bugüne değin sergilediği teslimi- yetçi çizgıyı saklı tutuyor. Ikra parti konumundaki Ulusal Bııiik Partısi (eski BaşDakan Eroğlu'nun partisi) ile koalisyon yapmaya gönü razı değil, aklı da. FVA Talat ıkı devletin variığını reddeden Annan Pla- nı'na karşı çıkan UBP ile koalisyona karşı. Talat, UBP'nin kımi konulan öne çıkarmasına fena halce bozuk. Anacı: Denktaş'ı sılmek, Eroğlu'nun partısını söz sa- hıbı olmaktan çıkarmak. KKTC, böyle kafa yapısının egemen olduğu bir hü- kürret bekliyor. ••• Eroğlu ıle görüşmesi, seçim sonuçlannın önüne koy- duğj birzorunluluk. Baştan beri UBP'den kurtulmanın çarelerini araştırdı. Bu nedenle Eroğlu'na koalisyon önensınde bulunurken iki soruya yanıt aradı. UBP, An- nan Planı çerçevesinde 1 Mayıs 2004'e kadar çözü- müne var mıydı? Denktaş'ın görüşmecilikten çekilme- sı konusunda ne düşünüyordu? MA Talat, kendını KKTC'nın mutlakegemeni sanıyor. CTP'nin 19 milletvekilıne karşı 18 mılletvekilı ıle paria- mentoda temsil edilen UBP'den evet ya da hayır yanı- tı bekledı. Eroğlu, soruyu soruyla yanrtladı. Talat'tan yaşamsal değerdekı egemenlik, garantı anlaşmalan, toprak ha- rıtalan, Türk-Yunan dengesi üzerindeki düşüncelerini açıklamasını istedi. Elbette Eroğlu haklıydı. Bu sorulann yanıtlan alınma- dıkça, MA Talat gibi kafasının arkasında neler gizli ol- duğu bilinmeyen bir ınsanla hükümet olunabilir mi? Sorular MATalat'ı çıldırttı. Sorulan yanıtlayacağı, çö- züme esas olacak temel sorunlarda görüşlerini açık se- çık açıklayacağı yerde; kahvesi orta şekerli hazırianma- mışsa sorumluluğu Rauf Denktaş'a yüklemeye çalı- şan, psıkolojık teste, belkı de tedavıye tabı tutulması gereken kafa yapısıyla, KKTC Cumhurbaşkanı'na ha- karete varan suçlamalarda bulundu. Suskunluğunun ardındakı saplantılan neler olabılir? Hükümeti kuracak. Denktaş gidecek. Görüşmelen tek başına yürütecek. Hatta kimi zaman Ankara'ya kafa tu- tarak, ızlenmesı ıstenen polıtıkaya karşı çıkacak ve çö- züme AB, ABD, Rum ve Atına koşutunda ulaşacak! • • • Çakılmayacağını sandığı manevralara girişıyor. Ona göre 1 Mayıs 2004'e kadar çözüme ulaşılabilir. Annan Planı'na kimi noktalarda karşı çıkılıyormuş ızlenimi ve- rilır. Rumlann kabul edeceğı veya Batı'nın Rumlara ka- bul ettireceği birkaç değışıkükyapılır. öncelik ve ıvedi- likle çözümün temelinde yer alan KKTC'yı yok edecek planın ana felsefesıne dokunmak gereksızdır. Aklınca; plandaki temel felsefeye karşı çıkanları ter- se düşürmeye hazırlanıyor. İki toplumun, Ingiltere'nın, Yunanistan'ın ve Türkıye'nin planı ımzalamalarını, re- feranduma götürmelerinı zorunlu görüyor. KKTC'nın (belki Türkiye'nin) öne süreceği kımı temel koşullann kabul edilmesinden önce planı onaylamak veya referanduma götürmek demek; esasa girmeyen ufak tefek düzenlemelerle kabullenmek demek. Böylece, MAT, verdi kurtuldu suçlamalarına karşı al- dığı dırektiflere göre hareket ettiğıni, sonuçtan Ankara hükümetinın sorumlu olduğunu söylemeye hazırtanıyor. Yaşamöyküsünü -Hürriyet Pazar ekinde- ızledıyse- niz gördüğünüz gibı; Barış Harekâtı'na kadar Kıbns Türktoplumunun ıstırabını değıl, kışısel sıkıntılarını an- latıyor. Her Kıbrıslı genç gıbı askerlıkyapmasını ön pla- na çıkanyor. 0 zamanlara aıt büyük derdı ıneğının te- lef olması. Bir kez olsun anavatan diyemiyor. TC'yı ku- caklamıyor. O, bugünden bir Rum gibı, Kıbns Rum Cumhuriye- ti'ni sindiren geçıci bir KKTC vatandaşı. Çicek: Yeni bir inisiyatif başlatıyoruz Hükümet Annan Planı'nda ısrarlı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Bakan- lar Kurulu, dünkü top- lantısında Dışışlen Ba- kanlığrnın Kıbns soru- nunun çözümüne yöne- lik planını değerlendır- di. Genelkurmay Baş- kanhğı ve KKTC Cum- hurbaşkaru RaufDenk- taş'ın itirazlanna karşm çözüm ıçin Annan Pla- nı'nda ısrar eden hükü- met. yeni bir inisiyatif başlatma karan aldı. Erdoğan başkanlığın- da toplanan Bakanlar KÖŞKTEZktVE ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer. Kıbns'ta "devlet po- lıtikasının' oluşturul- ması için Köşk'te zirve toplayacak. Se- zer, dün Dışışlen Ba- kanlığı dıplomatla- nndan Kıbns tutum belgesı hakkında bri- fmgaldı. MGKtop- lantısından önce Başbakan. Genelkur- may Başkanı ve Dı- şişleri Bakanı'nın katılacağı zirvenin toplanmasının plan- landığı öğrenildı. Kurulu'nda Kıbns ko- nusu ele alındı. 4.5 saat süren toplantıda, Dışiş- leri Bakanlığı'nın hazır- ladığı plan çerçevesin- de, Kıbns sorununun çözümünde Annan Pla- nı'nın temel alınması karara bağlanırken za- manın daralması nede- niyle çözüm için yeni bir inisiyatifin başlatıl- ması görüşü ortaya ko- nuldu. Hükümet Sözcü- sü Cemil Çiçek, "Mü- zakere zemini olarak Annan Planını ka- bul ediyoruz. Mûza- kereleri de Denk- taş'la sürdürmekte kararhyız" dedi. KKTC liderleri davet edilecek Çiçek, Türkiye'nin Kıbns sorununun çözü- mü noktasında eskısin- den daha fazla çaba içinde olduğunu savu- narak "Sorun çözüle- mezse sorumluluk biz- de olmayacaktır" de- di. Kurumlar arasında ihtilaf olmadığını savu- nan Çiçek. "uzak ol- mayan bir tarihte ön- ce Denktaş'ın sonra da KKTC'li diğer si- yasi parti liderlerinin Türkiye'ye davet edi- leceğini'' belırtti. Ankara'da uyıını arayışıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Dışişleri ve Genelkurmay, Cumhuriyet'in ortaya çıkardığı "Kıbns tutum belgesi" üzenn- de kurumlar arasındaki "görüş aynlığını" doğruladı. Genelkur- may, Kıbns'a ilişkin olarak "ilgi- li kurumlar arasında görüşle- rin uyumlaştırılması ve somut- laştınlması amacıyla" çalışma- lann devam ettirildiğini bildirdi. Dışışlen de Kıbns tutum belgesı- nin Genelkurmay ile "ortak ça- lışma" yapılmadan hazırlandığı- nı kabul ederek "gerekli istişare- lerin" sürdürüldüğünü kaydetti. Cumhuriyet'ın dün yayımladı- ğı. Genelkurmay Başkanlığı'nın Dışişleri tarafından hazırlanan Kıbns tutum belgesine itirazlan Ankara'dagenişyankıbuldu. Dı- şişleri ve Genelkurmay'dan yapı- lan açıklamalarda, kurumlar ara- sında görüş uyuşmazlığı yaşandı- ğı kabul edıldı. llk olarak Dışişle- ri Bakanlığf ndan yapılan açıkla- mada, Kıbns tutum belgesinin ha- zırlanması sürecinde Genelkur- may ile yalnızca "gerekli istişa- relerin" yapıldığına işaret edildi. Açıklamada, sürdürülen çalış- malann "ortak bir tutum" belir- lemeye dönük olduğu da ifade edilerek halen ortak bir görüşün oluşturulamadığı kabul edilmiş oldu. Oysa Başbakan RecepTay- yip Erdoğan. 29 Arahk'ta Genel- kurmay Başkanı Orgeneral Hil- mi Özkök ıle yaptığı görüşme- den sonra "Milli mutabakat sağ- landı" açıklamasını yapmıştı. Dı- şışleri'nin açıklamasında, Genel- EROĞLU: ORDUNUN HASSASİYETİ ÇOK ÖNEMLİ REŞATAKAR LEFKOŞA - KKTC Başbakanı ve Ulusal Bir- lik Partisi (UBP) Genel Başkanı Derviş Eroğlu, Türk ordusunun Kıbns'la ilgili hassasiyetinin memnuniyet verici olduğunu söyledi. Gazetemi- ze özel demeç veren Eroğlu "Cumhuriyet'ın ha- berinden öğrendiğimiz kadanyla, Türk silah- b kuvvetlerimizin, Annan Planı'nda yer alan toprak, garantöriük, iki kesimlilik, mal-mülk ve Türk vatandaşlannın geleceği konusunda göstermiş olduğu hassasiyet son derece önem- li ve memnuniyet vericidir" dedi. Aynı hassasi- yeti kendilerinin de gösterdiğini ve bu yüzden ba- zı çevrelerce "uzlaşmazlıkla" suçlandıklannı belirten Eroğlu, Kıbns'ta bir anlaşmayavanlabü- mesi için 2 devletli, 2 toplumlu bir oluşumun ka- çınılmaz olduğunu ve Türkiye'nin etkin garanti- sinin göz ardı edilemeyeceğıni ifade etti. Başbakan Demş Eroğlu şöyle dedi: "BM Ge- nel Sekreteri'nin Kıbns temsilcisi De Soto'nun tngiüz ve Rumlarla işbirliği içinde hazırladığı planın bu haliyle kabul edilmesinin tabiatıyla mümkün olmadığını söylediğimiz zaman, bu- nun tarihi bir fırsat olduğunu iddia edenlerle karşı karşıya geldik. Halbuki biz bu kadar yıl- lık bir mücadeleden sonra iki halkın yan ya- na, banş içerisinde yaşayabileceği bir anlaşma- nın aravışı içerisindeyiz. Zaman içinde Türk- lüğü eritecek bir anlaşmayı kabul etmiyoruz." kurmay'ın Kıbns planı değerlen- dirmeleri için "Bu ifadeler hiç- bir şeldlde gerçekleri yansıtma- maktadır" yorumunun yapılma- sı da dıkkat çektı. Dışişleri açıklamasında şu gö- rüşlere yer verildi: "Kıbns soru- nuna adil ve kalıcı bir çözüm bu- lunması Türkiye ve KKTC'nin müşterek arzu ve hedefîdir. Bu çerçevede bakanbğımız tarafın- dan muhtemel bir görüşme sü- recinde Türk tarafının posizyo- nunun belirlenmesine yardımcı olacak hazııiıklar başından iti- baren, Genelkurmay Başkanlı- ğımızla gerekli istişareler ve de- ğerlendirmeler düzenli olarak yapılagelerek sürdürülmüştür. Çalışmalar ortak bir tutumun belirlenmesine yöneliktir. Bu- günkü Cumhuriyet gazetesinde vavımlanan habeıier bu bakım- dan gerçeği yansıtmadığı gibi, hem müzakereler yoluyla Kıbns sorununa adil ve kalıcı bir çö- züm bulunması çabalarına ve Türkiye'nin milli çıkarlarına. hem de bu önemli aşamada Kıb- ns Türk halkının birlik ve bü- tünlüğüne zarar verici nitelik- tedir. Bakanhğımız, milli dava olarak Kıbns konusunda Türki- ye'nin ve Kıbns Türk halkının hak ve çıkarianmn takipçisidir. Söz konusu yayında yer alan id- dia ve ifadeler gerçekleri yansıt- mamaktadır ve Bakanlığımızca üzüntüyle karşılanmıştır." Dışişleri'nin açıklamasırun ar- dından Genelkurmay'dan da açık- lama geldi. Genelkurmay açıkla- masında şu görüşlere yer verildi: "TSK, Kıbns sorununa görüş- meler yoluyla adil ve kalıcı bir çözümün bulunmasının önemi- ne ve gerekliliğine inanmakta- dır. Bu kapsamda ilgili kurum- lar arasında, görüşlerin uyum- laştırılması ve somutlaştırilma- sı maksadıyla, çahşma ve görüş- meler, demokratik ve modern bir ülkede olması gereken şekil- de, bir süreç içerisinde devam ettirilmektedir. Bir gazetenin bugünkü nüshasında 'Askerden çekınce", 'Genelkurmay'ın hükü- mete de ilettiğı Annan Planı'na yönelik itirazlannı açıklıyoruz' başlıklı haber yer almıştır. Söz konusu haber gerçekleri yansıt- mamaktadır. Milli bir dava olan Kıbns konusunda, görüşmeci- lerin gücünü olumsuz etkileye- cek bu gibi haberlerden kaçınıl- masının ve halkımızın sadece resmi açıklamalara itibar etme- sinin uygun olacağı değeriendi- rilmektedir." 'Teslimiyete itiraz' yankı buldu Öymen: Hükümet emrivaki yapıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur- may Başkanlığı'nın Annan Planı'na yönelik ıtırazlan ıle Dışışlen Bakanlığı'nın hazırladığı "Türk tarafının tutumu" belgesinin Türki- ye'yi teslimiyete götüreceğine ilişkin değer- lendirmesi geniş yankı buldu. CHP Genel Baş- kan Yardımcısı Onur Öymen, hükümetin Kıb- ns konusunda kurumlarla gerekli temaslan yapmadan birtakım görüşleri emrivaki gibi ha- zırladığını belırterek "Işi ele ahş yönteminde sakathk var" dedi. Annan Plam'nın sakınca- lanna işaret eden Öymen. Kıbns konusunda bugüne dek hiçbir iktidann "Ben böyle yapa- nm" demediğinı kaydetti. AKP'nin Meclis'i yok saydığını anlatan Oymen, şöyle dedi: "As- kerlerle, muhalefetle, Denktaş'İa görüşül- memiş. kendi başlarına birtakım öneriler hazırlıyorlar. Annan Planını müzakere ze- mini oİarak kabul ediyorlar. Hiç kimse. 'Kıbns sorunu çözülürse üyeliğinizin önünde engel kalmaz' demiyor. Israrla bunu kamu- oyundan saklamaya çalışıyorlar." AKP'li Fatsa: Görûş aynhğı yok AKP Grup Başkanvekıli Eyüp Fatsa ise Türkiye'de devlet kurumlan arasında görüş ay- nhğı bulunmadığıru savunarak "Askerle hü- kümet, hükümetle Cumhurbaşkanı arasın- da farklı düşünce söz konusu değil. Hepsi görüşmeleri beraber yapıyor zaten" dedi. Tüm yurtta kar yağışı hayaü olumsuz etkiliyor. Birçok kentte okullar tatil edildL (AA) 800 köy yolıı kardan kapandı Yurt Haberieri Servisi - Kar yağışı ve sağanak yağış etkisini sürdürürken yurt ge- nelinde yüzlerce köyle ulaşım sağlanamı- yor. Kar nedeniyle Konya'nın Derebucak ilçesinde okullar 1 gün tatil edilirken Kars'ın Sankamış ilçesinde grip salgını ne- deniyle egitime 3 gün ara verildi. Gündüz hava sıcaklığının eksi 9'a indiği Doğu Ana- dohı Bölgesi 'nde kar yağışı nedeniyle yak- laşık 800 köy yolu ulaşuna kapandı. Bugü- ne kadar 2 bin 963 köyde karla mücadele çalışması yapıldığrnı belirten yetkililer. ça- lışmalar için 8 trilyon 166 miryar harcan- dığını söylediler. Kars'ın Sankamış ilçe- sinde grip vakalannın artması üzerine okul- lar 8 Ocak gününe kadar tatil edildi. Talat ile Eroğlu anlaşamadı• Baştarafı 1. Sayfada hükümet kurma çahşmalan ba- şansızlıkla sonuçlandı. Hüküme- ti kurmakla görevlendinlen CTP lideri MehmetAhTalat'ın, UBP Genel Başkanı Derviş Eroğlu'na yönelttiği yazılı sorulara dün de yanıt verilmedi. Kıbns sorunu- nun Annan Planı temelinde çö- zümlenmesi, 1 Mayıs'taABüye- liğinin gerçekleşmesi, aynca Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'ın görüşmecilik görevinden alınması konulannda Talat'ın so- rularrnı yanıtlamayan Eroğlu, Annan Planı'nm içeriğıyle ilgili 17 karşı soru yönelterek diyalo- ğu koparmış oldu. Derviş Eroğlu dün yaptığı açıklamada, CTP'ye yöneltilen Annan Planı'na ilişkin 17 soru- nun, demagoji yoluyla gündem- den kaçınlamayacağını belirtir- ken. bu sorularla ilgili yanıtın ka- muoyuna verilmesi gerektiğini söyledi. "CTP lideri neredeyse bizi halka ve anavatana ihanet- le suçluyor" dıyen Eroğlu, şun- lan söyledi: "Sayın Talat'tan anavatan sevgisini öğrenecek ne yaştayız, ne de o durumda- yız. Biz Anavatansız bir KKTC olamayacağını her vesileyle söyledik. Anavatanın menfaat- lannı bizden fazla düşünür gi- bi bir pozisyonuna girmesi ve ANNAN PLANI MCK CÜNDEMİNDE • Baştarafı 1. Sayfada lik Kurulu'nda ele alınacak. Özellikle TSK ko- muta heyetinin Kıbns'ın Türkiye'nin güvenliği açısından arz ettiği öneme ilişkin görüşlerini ay- nntılı bir şekilde anlatması bekleniyor. Anado- lu'nun güneyden ve Türkiye dışından korunma- sının KKTC sayesinde olanaklı olduğuna dikkat çekmesi beklenen komuta heyeti, bu avantajın el- den çıkanlmaması gerektiğini vurgulayacak. Kıbns sorununun çözümü amacıyla Türki- ye'nin hazırlıklan, 23 Ocak'ta yapılacak MGK'de de ele alınacak. Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora- miral Özden Örnek'in, KKTC'nin Türkiye'nin güvenliği açısından önemine değineceği kayde- dildi. Komuta heyetinin, özetle şu görüşü dile ge- tirmesi bekleniyor: "KKTC ileAnadolu arasın- da kalan bölge bir iç deniz özelliği taşıyor.Ana- dolu'nun güney kıyılarının korunması ve gü- venlik konsepti Kıbns da dahil edilerek uzak- tan koruma prensibine göre oluşturuluyor. KKTC'de bu güvenük önceliklerine dikkat edilmemesi Türkiye'nin tskenderun Körfe- zi'nden başlayarak Antalya Körfezi'ne kadar güney kıyılarını daha güçlü tehditlere açık ha- le getirir." TSK komuta heyetinin, Kıbns'taki Türk varlığının eritilmesini engellemek amacıy- la da kuzeye Rumlann dönmesi yönündeki eğili- me sıcak bakmadığı, mülkiyet sorununun bu kap- samda çözümlenmesinden yana olduğu dile geti- rildi. Anadolu'dan adaya göçerek yerleşenlerin kesinlikle KKTC'de kalmasını isteyen komuta he- yeti, bu dengelerin bozulmamasım istiyor. bizi suçlaması kabul edilemez." Talat ise hükümet oluşumu ko- nusunda UBP'ye yöneltilen 3 so- ruya yanıt alamadıklannı söyle- yerek "UBP le görüşme kapısı- nı kapattık" dedi. UBP'nin hiç- bir şekilde Kıbns sorununun çö- zümüne ilgı duymadığını iddia e- den Talat. sözlerini şöyle sürdür- dü: "UBP 15 günlük süremizi tüketmeye çahşıyor ve böylece krize oynuyor. Hedefi mayıs sü- recinin geçirilmesidir. Hem Kıbns'ı, hemTürkiye'yi felake- te sürüklemeye çahşıyor. Biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Başka al- ternatifler peşinde olacağız." 3'lü koalisyon çalışması Talat, UBP ile anlaşmaya vara- mayrnca 3'lü koalisyon çalışma- lannı başlattı. Talat, dün önce BDH lideri Mustafa Akıncı ar- dından da DP Genel Başkanı Ser- dar Denktaş ile görüştü. Talat gö- rüşmenin olumlu geçtiğini açık- larken, Serdar Denktaş. muhale- fette kalma kararlannı gözden ge- çireceklerini kaydetti. Denktaş. böyle bir hükümette yer alıp al- mayacaklannı en geç iki gün için- de belirleyeceklerini ifade etti. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ğildir, arna alışveriş de azdır. Işte yöre halkı buna gönderme yapıp, bir deyim üretmiş: Yalıkavak üstü Geriş, ne ahş ne verış! Son dönemdekı ekonomide büyük lyıleşme diye sunulan haberieri okudukça bu deyim aklımageliyor. Ekonominin lyiye gitmesi, bundan herkesin payını alması ne güzel... Ama gerçek göriintü bu kadar pembe değil! Enflasyonun 28 yılın en düşük rakamına inmesı el- bette sevindirici. Ancak pek çok kişi de sormadan edemiyor: Bu enflasyon nerede düştü? Bilelim de biz de ora- ya gidelim! Zira, sadece dargelirli yurttaşlan değil, yatınmcı ke- sımleri de temsil eden kurumların verdiğı rakamlar, mutfak enflasyonunun yüzde 50'yi bulduğunu gös- teriyor! Ücretlerin gerçek alım gücünde artmadan çok azalmanın olması, talebı daraltıyor, fiyatların da art- masını engelliyor. Tabii ki ciddı bir başan bu kadar ba- sitanlatılamaz. Asıl önemli başan, IMF programını mi- lim sapmaksızın uygulamak. Oncekı hükümet döne- minde Kemal Derviş'in öncülüğünde hazırlanıp kul- lanıma sunulan IMF programı, sadece kemer değıl, deyim yerindeyse semer sıkmayı da zorunlu kılıyor- du. Herkesin üzerine binen yükü ciddi oranda arttı- rıyordu. Hükümetin enflasyondaki temel başarısı, o prog- ramı aynen uygulaması. Eh, bu da bir şeydir! Demeç yoğun yatırımlar Ankara Büro'dan arkadaşlarımız, Anadolu'dakı ki- mi ticaret ve sanayi odalannın temsılcileriyle görüş- tüler. Işte bazıları: Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kenan Malatyalı: "3-5 yıl öncesine göre alım gücü düştü, canlılık yok. Işsizlik, çalışanlann gelirini de düşürdü. Bir işçi- ninyevmiyesi 19dolarakadarçıkmıştı. Şimdi9-10do- lar..." Konya Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Üzülmez: "Henüz 2000 yılını yakalayamadık!" Giresun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ibrahim Yamak: "Yatmm yok. Mahalleye, bakkala yansıyan bir iyi- leşme yok." Enflasyondaki tablo böyle, ıhracata geçelim... 2002 ıhracatı 36.2 milyardolardı. 2003 ihracatı ise 47.9 milyar dolar oldu. 2001 krizinin şaşkınlığının ar- dından yükselen bir çizgı. Ancak bu artışın yüzde 10'u dolarla Euro arasındaki makasın açılmasından kaynaklanıyor. özellikle tekstilciler Euro üzerinden ihracat yaptılar, bunu değeri düşen dolara çevırince kâğıt üzerinde rakamı arttırmış oldular... Buradaki yükselmenin hakkını elbette vermek ge- rek. Ama bunu her şey iyileşti, ihracat da patladı di- ye sunmak, ekonomiye bir şey kazandırmaz. Gelelim asıl konuya, işsizliğe, yatırıma... Sonunda Başbakan da kabul etti ki, en büyük sorun ışsizlik. Bunu da ınşaat sektörünü güçlendırerek aşacakları- nı söyledi. Herkesı inşaat işçısi, sıvacı, badanacı ya- pamayacaklarına göre, bu da gerçekçı bir yaklaşım değıl. OECD ülkeleri arasındaki son ıstatistikte Tür- kiye işsizlikte dördüncü sırada. Verilere giren işsizler kadar, gizli işsizlerin de olduğu dıkkate alınırsa, ora- nın daha da büyüyeceğı yalın gerçek... 2004 yılı bütçesinin yatınm değil borç bütçesi ol- duğunu kabul eden Başbakan, ekonomıyi anlatırken ıç-dış borç konusuna hiç girmiyor. Biliyor ki, gırse çı- kamayacak... 2003 yılında toplam borcumuz 39.1 milyar dolar arrtı. Yani borç ödedikçe borcu artan bir ülkeyiz! Ekonomi uzun bir zincirin halkalan gibidir. Halka- ların çoğu sağlam olsa bile, zayıf halkalar ilk darbe- de açılır ve zincir parçalanır. Şimdi herkes zincirin sağlam halkalarına övgüleryağdırıyor, zayıf halkala- rın üzeri örtülüyor. Kimi kandırıyoruz? Ekonomide emek yoğun yatırımlar artmıyor ama, artan bir şey var: Demeç yoğun yatırımlar! ankcumc ktv.ttnet.net.tr Belçikalı senatörler de harekete geçti Fransa'da türbanlı kız okuldan atıldı Dış Haberler Servisi - Fransa Cumhurbaşka- nı Jacques Chirac'ın devlet okullannda dini simgelerin kullanılma- ması yönündeki açıkla- masının ardından dün Strasbourg kentinde 12 yaşındaki bir Türk kızı türban taktığı için okul- dan atıldı. Belçika'da da iki senatör, okullarda di- ni sembollerin kullanıl- masının yasaklanması için Senato'da komisyon kurulmasını istedi. Avrupa'da bir süredir devam eden laiklik tar- tışmalannda dün iki önemli gelişme yaşandı. Fransa'da Strasbourg îl Eğirim Müdürlüğü, Al- sace bölgesindeki Charles VV'elsch orta- okulunda bir kızın, ders- lere türbansız girmeyi reddettiği için okulla ilişkisinin kesildiğini açıkladı. Belçika'da ise Sosyalist Parti 'den An- ne-Marie Lizin ve libe- ral Cumhunyet Hareke- ti'nden Alain Destexhe okullarda dım sembol- lenn kullanılmasının yasaklanması için Sena- to'da komisyon kurul- masını istedi. "Türban, kişiye din adına baskı yapümasıdır" ifadesi- ni kullanan Lizin, kadın- erkek eşitlıği için bu ko- nuda yasa çıkanlması gerektiğini belirtti. MNETEGEYASAK Dış Haberler Servi- si - Malezya'nın tu- tucu eyaletlerinden olan Terengganu'da kadınlara yönelik baskıcı düzenlemeler sıkılaştrnlıyor. Yetki- liler. ahlaki bozuhna- ya karşı işyerlerinde Müslüman olmayan kadınlann mini etek ve vücut hatlannı belli eden giysiler gıymelennı yasakla- mayı planladıkJannı açıkladılar. Düzenle- meye göre. Müslü- man kadınlar da tür- ban ve bol giysi giy- mek zorunda olacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear