Catalog

27 EYLÜL 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sanat dünyasından yıldız kaydı KerimAfşar yaşamınıyitirdi SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk AıNKARA (Gımhurm* Bürosu) - Devlet Tıyatro- lan sanatçısı-rejısör Ke- rân Alşar arkasında birçok ölümsüz eserbırakarak 73 yaşında yaşama veda ettı. Bugüne kadar 1 OO'ün üze- rinde oyun ve sınema fil- mınde rol alan ve yönet- menJikyapan Afşar 'ın ve- faO, sanat dünya- sını yasa boğdu. Avşar, 29 Eylül pazartesi günü Devlet Tiyatrola- n 'nda düzenlene- cek törenin ardın- dan Kocatepe Ca- mii'ndekılınacak cenaze namazından son- ra Cebeci Asri Mezarlı- ğı 'nda topraga verilecek. 1930 yılında îstanbul'da doğan Afşar. 1948 yılında Devlet Konservatuvan Ti- yatro Yüksek Bölü- mü'ndenmezunoldu. 1953 yılında DT aılesine katıl- di. 1980yılındaçağnlıola- rak gıttiği Peter Stam yö- nerimindekı BerJin Scha- ubühne Tiyatrosu"nda Türk Projesi olarak gerçekleş- tirilen "Giden Tez Geri Dönmez", "Keşanlı .41i Destanı" ve u Kurban" oyunlanna katıJdı. Yurda 1983'te döndü- ğünde Ankara Sanat Ti- yatrosu'nda "YazMisafir- leri". "BirCeza Avukatmın Am- lan" ve "Gali- le'nin Yaşamı" oyunlannda k o nuk sanatçı ola- rak yeraldı. Rol aldığı oyunlardan bazı- lan şöyle: "Hamlet, On tkinci Gece, Kaktiis Çîçe- ğLKühe\1an,Tarla Kuşuv- du Jiiüet,İnsandanKaçan, Yaşasın Edebiyat, Andor- ra, Kahvede Şenfik Var." Afşar'ın yönertıği oyun- lardan bazıîan şöyle: "Ya- şasmEdebiyat,BenMimar Sinaru Gergedan, Kuvayı Milnve." "AL GULUM, VER GULUM.. Karaciğerrahatsızlığıtedavi edilemeyen ve aylarca Yeşil Kart alamayan küçük E. hastane yolunda öldü Parasızlıkbebeğiöldüıdü Demjpkent ödülleri verfldi •Istanbul Haber Servisi - Türk basuıının duayenlerinden Nezih Demirkent anısına verüen basın ödüllen sahiplenni buldu. The Marmara Oteli'ndeki törende ABD'nin Kuzey Irak'taki gizli faliyetlerinı anlattığı •'Pasifik Sığınağı" adh çalışması ile gazeteci Saygı Öztürk'e ulusal basın dalında, tarihi değerlerin ortaya çıkanlmasındaki plansızhğı anlattıgı "Ayıpla Ovünç Karşılanmamalı" adh çalışmasıyla da Bandırma'da yayımlanan "Gerçek" gazetesi Yazıişleri Müdürü Önder Bafıkçı'yayerel basın dalında ödülleri verildi. Hotap edebiyat yarışması •Kültür Senisi - Bilgı Yayınevi'nin düzenledi|i e-kitap edebiyat yanşmasının üçüncüsü, bu yıl şiir dalında düzenlenecek. Yanşmarun bu yılki seçici kurulu Ahmet Özer, Attilâ Ilhan, Biray Üstûner. Cevat Çapan, Hidayet Karakuş, Hüseyin Yurttaş ve Sunay Akın'dan oluşturuldu. Yanşmaya son kaülma tarihi 1 Aralık 2003. Kaölmak isteyenler "www.kitap. gen.tr" sitesinden bilgi alabilir. BİSflT uydusuna erteleme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TÜBrTAK BÎLTEN tarafindan teknoloji transferi yöntemiyle üretilen Türkiye'nin Uk mini gözlem uydusu BÎLSAT'ın firlatma işlemi, Rusya'daki firlatraa rampası ve yakıt doldurma sistemindeki anza nedeniyle ertelendi. TÜBfTAK BlLTEN Müdürü Prof. Dr. Erol Kocaoğlan'dan alınan bilgiye göre, BÎLSAT'ın bugün saat 09.09'da herhangi bir olumsuzluk çıkmaması halinde uzaya gönderileceği bildirildi. GizemH hastaJık belirlendi • ERZURUM (AA) - Erzurum'un Şenkaya ilçesinde 'gizemli hastalık' olarak adlandınlan ve 2 kişinin öldüğü, 30 kışide de belirtisi görülen hastalığın, •Kunm-Kongo Hemorojik Humması' olduğu belirlendi. Erzurum Sağlık Müdürlüğü'nde görevli Dr. AJcifEryiğit, "Bu hastalık, büyükbas ve küçükbaş hayvanlarda bulunan kenelerin ısırmasıyla insanlara bulaşmaktadır. Teşhisin erken konulmaması ve tedavıye başlanmaması halinde hastalık ölümle sonuçlanmaktadır" diye konuştu. Dr. Eryiğit hastalığın kan yoluyla geçtiğine de dikkat çekti. İLHAN UYGUN SAKARY4 - Yoksulluk nedeniyle karaciğer rahatsızlığı tedavi edileme- yen Mfinevver-Metiıı Selvi çiftinin 3 yaşındaki çocuklan E., önceki gece hastaneye yetiştinlmeye çahşırken yolda öldü. Sinir krizleri geçiren an- ne Selvi Metin "Eşim ve yetkililer işi ağırdan alınca ayiardırYeşilKart çık- madT dedı. Adapazan'nın Hanlı beldesinde otu- ran Selvi ailesi, paralan olmadığı içın çocuklannı tedavi ettıremedi. Yeşil Kart içın hazırlıklan da tamamlaya- mayan ailenin üç yaşındaki çocukJa- n, önceki gece karaciğer rahatsızlığ] nedeniyle fenalaştı. Talihsiz çocuk, babası Metin Sehi'ye ait kamyonetle • Hurdacılık yaparak geçinmeye çalışan baba Metin Selvi bebeği rahatsızlanınca hastaneye yetiştirmeye çalışt). Anne Müne\'ver Selvi "Parami2 olmadığı için çocuğumuza bakamadık. Yeşil Kart için başvurduk. Ama eşim ve yetkililer işi ağırdan alınca ayiardır kart çıkmadı" dedi. Sakarya Doğum ve Çocuk Bakıme- vi'ne doğru yola çıkanldı. E., Bosna Caddesi'ne gelindiğinde yaşamını yi- cirince Münevver Selvi sinir knzleri geçirdi. Yoldan geçen bir doktorun çocu- ğun öldüğünü söylemesine karşın ai- le bir umutla ambulansla hastaneye götürüldü. Burada yapılan kontrolde de çocuğun öldüğü anlaşıldı. Sakarya Doğum ve Çocuk Bakıme- vı Hastanesi Başhekimi Uz. Dr. Ay- dınSan."AiJeteda\isiniyapûramavTn- ca karaciğer hastaiığı ilerle- miş" dedi. Münevver Selvi ise ağlaya- rak şunlan anlattı: "Paramız olmadığı için ço- ^ cuğumuza bakamadık. Geli- şinı bozukluguyla beraber ço cuğumda karaciğer bozukiuğu çıkü. Yeşil Kart için başvurduk. Ama eşim ve yetkililer işi ağır- dan alınca ayiardırkart çıkma- dı. Sonuçta küçük yavrunı ku- cağımda can verdL" II Müdürü, Y.O.'nun okuJunda eğitim almasından yana. Aydoğan: Artık kararvelilerin Aileye IDV ve AIDS bılgisi I Îstanbul Haber Servia - Öldürülen sendikacı Süleyman Yeter'in eşi Ayşe Yeter Yumli tahiiye edildi. Sendika kurmak için emniyete verihnek üzere hazırladığı özgeçmiş nedeniyle tutuklanan Yumli'nin îstanbul DGM'ye yaptığı itiraz kabul edildi. Yumli bugün tahliye edildi. Yeter, Tekstil- Sen sendikasının kuruluş işlemleri içın gittiği Îstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltına alırunış ve DGM tarafindan rutuklanmıştı. Dev-Sol davası • Îstanbul HaberServisi - îstanbul eski DGM Cumhuriyet Başsavcısı Yasar Günaydın ile emekli Orgeneral Adnan Ersöz'ün de aralannda bulunduğu 12 kişinin öldürülmesi eylemlerine Jişkin 3 kişinin Dev-Sol örgütüne üye olduklan gerekçesiyle "Anayasal düzeni zorla değiştirmeye alkışmak" suçundan yargılandığı davada, 3 sanık aüebbet ağır hapis cezasına çarprınJdı. Japonlara Anadolu'yu anlattılar Dans topluluğu "Anadolu Ateşj*"nin Japon>-a'da 2003 Türkiye Yıh nedeniyle sunduğu muhteşem gösteri izJeyicileri büyiiledi. Anadolu Ateşi, önceki akşam van resmi yayın kuruluşu NHK ve Türk Dışişleri Bakanlığı'run sponsoriuğunda, Ybyogi'deki.\HK SaJonu'nda Tokyo Büyükelçisi Sobnaz Ünaydm'm da iziedigi bir gösteri sundu. Gösteride Orta Asya Şaman ve Günesdoğu Anadolu bölgesi danslanndan esintiler sunuldu. (Totoğraf: AA) SIRNAKTA KACAK SILAH YAKALANDI Dh'ARBAKIR(CumhuriyetBürosu)-Şır- nak'm Uludere ilçesinde bir araçta yapılan aramada, Hizbullah'ın kanlı eylemlerinde kullandığı 4'ü altın kaplama 89 Makarof marka tabanca ile 1 Bbci uzun namlulu sılah bulundu. Kaçak sılahlann Uludere ilçesine gelece- ğini haber alan Şırnak Emniyet Müdürlüğü Kaçakçıhk ve Organize Suçlar Müdürlü- ğü'ne bağlı ekipler, ilçe girişinde 46 HD 579plakah biraraçta arama yaptı. Araçta ve sürücü Sebahattin Ediş'in evinde yapılan aramalarda 89 tabanca, 1 otomatik uzun namlulu silah, 6 RPG roketatar mermisi ve 1 RPG roketatar sevk fişeği ele geçirildi. Si- lahlarörgüt bağlantısını gündeme getirdi. Po- lis, öncelikle birçok kanlı eylemde Makarof marka silah kullanan Hizbullah'ın üzerinde duruyor. Gözaltına alınan iki amca çocuğu Ferhat Ediş ve Sebahattin Ediş'in söz konusu örgüt ile ilişkisi olup olmadığı araştınlıyor. İZMÎR (Cumhuriyet Ege Biirosu)- HI\ r \ırüsü taşıyan 7 yaşındaki Y.O.ile çocuklannın aynı sınıfta okumasını ıs- temeyen 29 veliye, il sağlık müdürlüğü ve üniversıte uzmanlannca bilgi verildi. tzmırU Millı Eğırim Müdürü Kamfl Ay- doğan,Y.O.'nun okulunda eğirimini sür- dürmesınden yana olduklannı belırttı. Şerif Remzi flköğretim Okulunda, Y.O.'nun sınıfı 1-B'de dün sabah 9 öğ- renci derse girdı. Diğer \elilerin bir kıs- mı çocuklannj okula göndermezken ba- zılan da çocuklanyla bahçede bekledi. Daha sonra U Sağlık Müdürü Dr. Le- \^ntKıdak. 11 Milli Eğitim Müdürü Ka- mil Aydoğan, Ege Üniversıtesı Bulaşı- cı Hastalıklar Enfeksiyon ve Bakteriyo- lojı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. OenizGökenginve Dokuz Eylül Üni- versitesi Çocuk Psikolojisı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süha !VD- ral, okula geldi. Toplantının ardından açıklama yapan Aydoğan, velilerle bilgi ve duygulan paylaştıklannı bildirdi. Y.O.'nun oku- lunda eğitimini sürdürmesinden yana olduklannı söyleyen Aydoğan bundan sonra çocuklannj okula gönderip gön- dermeme karannın velilere ait olduğu- nu belirtti. Okula doktor Pazartesi günü sınıfta doktor ve hem- şirelerin görevlendirileceğini bildıren Aydoğan şunlan söyledi: "Biz Y.O.'nun akranlarnla eğitim gör- mesi, smıfindaki diğer öğrencilerin de zarargörmemesiiçingerekfiher türiü ön- Jemi aldık ve abnayı süjndüreceğiz.*' Velilerden Kibar Işıldak ise YO'nun okulda kalmasını isteyerek bununla il- gili bir dilekçeyı okul yönetimine v erdi. Işıldak, "Doktor hatası yüzünden diğer çocuğumu amelrvatmasasuıdabırakmış birbabayim. Eğer Y.O. bu okulaahnmaz- sa ben de çocuğumun kaydnu başka bir okula ahnm" dedi. Öğrenci velilerinin birkısmı da önce- ki gece televizyonlarda Y O. ve ailesi tle uzmanlann katıldığı programlardan et- kilenerek fikir değiştirdiklerini belirtti. bir kısmı da karşı çıkm»'i sürdürdü. Anne Münevver Sehi perişan dunımda. ARAYIŞ TQKTA3flŞ ATEŞ Mustafa Kemal ve Atatürk Kavramların bilinçli ya da bilinçsiz olarak altüst edildiği günümüz Türkiyesi'nde, özellikle, toplum- sal konu/arda çözüm bulmakta çok zorlanıyoruz. Zira sürekli yak/ndığım üzere kimı zaman, aynı kavramla farklı şeyler dile getiriyoruz, kimi zaman da farklı kavramlarla aynı şeyi ifade ediyoruz. Ve sonunda tartışmalanmız ve hatta sohbetlerimiz "sağıriard/yaloğu"na dönüşüyor. Bundan en çok nasibini alan kavramlann başın- da, Atatürkçülük ya da KemaJızm geliyor Kimi za- man, öylesine "uçuk" açıklamalar ve tanımlamaJar yapılıyor kı insan, aklından kuşku duyuyor. Aslında Kemalizm ve Atatürkçülük, hıç kuşkusuz aynı şey- dir. Fakat kimi arkadaşlanmız Atatürk un Mustafa Kemal adını taşıdığı dönemlerdeki tutum ve uygu- lamalarıyla Atatürk adını aldığı daha sonraki dö- nem/erdeki uygulamaları arasında ciddi farklılıklar olduğundan bahisle, bu iki dönemi birbirinden ayıımaya çabalıyorlar. Hatta kimilerine göre Mus- tafa Kemal radikal bir devrimci, Atatürk daba /lımlı bir reformist imiş. Yanlış şeyler bunlar... Kimileri de Kemalizmin bir "ideoloji" olduğunu; Atatürkçülüğün ise bir ideo/oji olmadığını ileri sü- rerler. Önce, şu ideoloji sorununu çözmeye çabalaya- lım. • • • İdeoloji sözcüğünden genellikle ürküntü duyulur. Çok aklı başında görunen ve çok kültürlü olması beklenen kışıler arasında bıle, "Bu meseleye ide- olojik yaklaşıyorsunuz..." gibisınden, ideolojiyi olumsuzlayan ifadeler duyabilirsiniz. Bunun nedeni uzun çabalarla halkımızda bu konuda korku yarat- mayı beceren egemen sınıftır. Aynı şey, gündelik yaşamımızın en ciddi kurumu "siyaset" için de söz konusudur. Sendika, dernek vb. gibi kurumların toplantılannda üyelerin birbirlerini "siyaset yapıyor- sun..." diye suçlamalan tam bir komedidir. İdeoloji kavramı, bizatihi kötü bir şey degildir. Ki- şiye göre ideolojinin; "iyisi" ya da "kötûsü" olabilir. Fakat "ideolojik olmak" kötü bir şey degildir. İdeolojiyi şöyle tanımlanz: "İdeoloji, insanların kafalanndaki sistemleşmiş düşünceler bütünü- dür". Ve bu tartıma baktığımız zaman, Kemalizm ya da Atatürkçülük, tartışmasız bir ıdeolojidir. (Ki- mileri pek beğenmese de...) • * • Bu arada bir de zaman zaman ideoloji ile karıştı- nlan ve çoğu kez yanlış anlaşılan ve tanımlanan, "doktrin" kavramı var. Doktrin, ideolojinin "eyleme dönük ya da eylem ağııiıkh" türüdür. Yanı bir ide- oloji salt kuramsal bir düzeyde kaJabilecekken, bu ideolojinin eyleme dönüşmesi, doktrin haline dö- nüşmesine neden olur. Konuyu bu açıdan ele alırsak; Kemalizm ya da Atatürkçülüğün, hem bir ideoloji hem de bir dokt- rin olduğunu görürüz. Ve bana öyle geliyor ki, ötesi boş laftır... • • • Ş/mdi diğer konuya geçelım ve Kemalizmle Ata- türkçülüğün, farklı şeyler olup olmadığına bakalım. Mustafa Kemal, genç yaşlannda parlamaya baş- layan, çok yetenekli bir subaydı. Libya Savaşı, Bai- kan Savaşfarı ve özellikle 1. Dünya Savaşı'nda Anafartalar'da gösterdiği çok büyük başanlar son- rasında, imparatorluk çöktüğü zaman, yeni bir "atılım" ona kısmet oldu. Zaten bu işi başarabile- cek başka bir isim de yoktu. Ulusal Kurtuluş Savaşımızın önce siyasal altya- pısının oluşturulması ve daha sonra kazanılan as- keri başarı, Mustafa Kemal'in dehasının ürünüdür. Ve aynı dehayı, Cumhuriyetimizin kurulması ve ilk yıllanndaki modernleşme ve devrim sürecinde de görebiliriz. Mustafa Kemal'e, Soyadı Yasası'yla biriikte Türk halkının "afa"sı anlamında, "Atatürk" adının veril- diği dönemde, Atatürk zaten ulaşabileceği nokta- lann çoğuna ulaşmış ve sağlığı ciddi alarmlar ver- meye başlamıştı. Mustafa Kemal'le Atatürk'ü farklı kefelere koyma düşüncesi nereden çıkıyor? Bu ay- rım, hangi gereksınmenin ürünüdür? Kaldı ki; 1920'lerin Türkiyesi'nin koşullarıyla 1936 sonrasının Türkiyesi'nin koşullan elbette bir- birinden çok farklrydı. Bir yanda, yorgun ve perişan çıktığı 1. Dünya Savaşı sonras/nda, bir mucize ger- çekleştirme ve laik ve modern bir devlet oluştur- manın çabası ve sıkıntıları içinde bir Türkiye; öte yanda kendini dünyaya kabul ettirmiş ve dünya dengesi içinde büyük önem taşıyan bir Türkiye. Elbette kimi farklılıklar olacak. Ancak bunları abartmamak ve doğru değerlendirmek gerekir. Radyo Banş'tan yeni dönem atağı Îstanbul Haber Servisi - Marmara Bölgesi' nin rürkü radyosu olan Radyo Banş. bir yandan 10. yılını çeşitli etkinliklerle kutlarken bir yandan da yeni yayın dönemi için medya sanat dünyasından bünyesine kattığı ünlü isimlere program yaptıracak. Yayında olduğu 10 yıl boyunca laik, Atatürkçü ve çağdaş kimliğıyle öne çıkan Radyo Banş'ta gün saat 08.00'de gazeteci-yazar Hahi Nebiler'in gazete başiıklannı okuduğu Radyo Gazetesf yle başlıyor. Ana haberlerini deneyımli spiker Mesut Mertcan'ın sunduğu Radyo , .„ Banş 'ta yeni yayın döneminde, "Bir • *i Yudum fnsan"programıyla tarunan 3 ^ I birçok ismi ekrâna taşıyan \ebfl L_.-.Özgentürk, "Bir Yvdum însan'a " - ^ * Yolculuk" programmı perşembe akşamlan, Ardan Zentürk ise "Strateji" adh programıyla pazartesi akşamlan dinleyicilerin karşısına çıkacak. Haşim Şahin ve Özcan Bihr ise "Spor Ötesi" programıyla perşembe akşamlan, gazeteci Mij'ase İlİoıur, "MK'ase'nin Günlüğü"yie çarşamba günleri mikrofonu dinleyıcilerle paylaşacak. Gazeteci Adnan Akgünel, Arilia KÖaltan, Mustafa Dolu. İsmaii Pehli\an, Nazır Şentürk ve AbduJlah Şen. halk müzıği sanatçısı Aynur Güneş ve İlknur KapJan, tiyatro oyuncusu \Iurat Tavgur ve Birsen Kıraöı gibi çok sayıda programcının görev yaptığı Radyo Banş, yeni dönem için ünlü ses sanatçısı Leman Sam ve gazeteci Mesat Yar ile de görüşme |<apıyor. »