Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 24 EYLÜL 2003 ÇARŞAMBA
HABERLER
Kamu Yönetitni Taslağı, müsteşar ve genel müdürlerin hükümetlerle göreve gelip gitmesini öngörüyor
Bürokrasiye siyasalgölgeBULENT SARIOGLU
ANKARA - Hükümetin hızla Mec-
lis'e göndermeye hazırlandığı Kamu
Yönetimi Reformu Taslağı, bürok-
raside siyasaüaşmaya dönük kaygı-
lar ve kamu çalışanlanna dönük hü-
kümleriyle tartışmah yönler içeri-
yor.
Taslağa göre müsteşar, genel mü-
dür ve başkan düzeyindeki bürokrat-
lar her hükümet döneminde değiş-
tirilerek müşavir kadrolarına atana-
cak. Bürokratlar "siyasi olduklan"
ön kabulüyle atanıp görevden alı-
nacak. Kamuda sözleşmelı perso-
nel statüsü yaygın olarak uygulana-
cak ve "maaş-ödül" değerlendirme-
si "performansa göre" yapılacak.
BakanJar Kurulu üyeleri, Milli Pi-
yango îdaresi'nin Gölbaşı'daki tesis-
İerinde yaklaşık 7 saat süren toplan-
tıda kamu yönetiminde köklü deği-
şiklik içeren taslağı görüştü. Tasla-
Hizbullah davası
• AKP hükümetinin Meclis'e göndermeye hazırlandığı kamu yönetimini kökten
değiştiren düzenleme, riskli yönler de içeriyor. Bürokratlann 'siyasi olduğu' ön kabulüyle
hazırlanan düzenleme, 'sözleşmeli personel, performansa göre maaş-ödül' gibi kamu
çalışanlan açısından tartışmah değişiklikler getiriyor.
ğın henüz 2 bölümünü sonuçlandı-
ran hükümet, pazartesi günü Bakan-
lar Kurulu toplantısının ardından
uzun bir değerlendirtne daha yapa-
rak taslağı Meclis'e göndermeyi he-
defliyor.
Kamu Yönetimi Temel Yasa Tas-
lağı ile getirilmek istenen bazı dü-
zenlemeler şöyle:
• Sınavla göreve alınan kamu ça-
lışanlan dışındaki kamu görevlileri
ve işçiler kadro koşuluna bağlı oi-
maksızın sözleşmeyle istihdam edi-
lecek. Sözleşmede "performans öl-
çütü" yer alacak. Sözleşmeli perso-
nel, hakkındaki performans değer-
lendirmesine göre fazla maaş ve ödül
alabilecek.
• Müsteşarlar ile başkanlık ve
genel müdürlük statüsündeki bağlı
ve ilgili kuruluşlann genel müdür-
leri ile başkanlannın görevleri, hü-
kümetin görevi sona erdiğinde bite-
cek. Bu bürokratlar, özlük haklan
saklı kalmak koşuluyla bakanlık mü-
şaviri olarak görevlendirilecek. Mer-
kezi idarede memurlann atamalan
da bakan tarafından yapılacak,
Din poütikası merkezde,
atama yerelde
• Adalet. savunma. istihbarat, gü-
venlik. dış politika, maliye, Hazine,
gümrük, milli eğitim müfredatını
belirleme ve öğretim birliği, din hiz-
metleri, sosyal güvenlik hizmetleri,
tapu-kadastro, nüfus-vatandaşlık hiz-
metleri ile sivil savunma hizmetle-
ri dışında tüm hizmetler yerel ida-
relere devredilecek.
•" Doktor, imam, öğretmen atama-
lan, hükümet politikalan doğrultu-
sunda yerel yönetimlerce yapılacak.
Din alanındaki üst politika merkez-
de belirlenecek ancak il müftüleri
valilere bağlı olacak. Valiler imam,
doktor ve öğretmen atayabilecek.
Karayollan Trafik Yasası ile Emni-
yet Genel Müdürlüğü'ne verilen tra-
fik hizmetlerinin denetimi, yöneti-
mi ve düzenlenmesi görevlerinin ta-
mamı veya bir bölümü Içişleri Ba-
kanı'nın onayı ile belediyelere dev-
redilebilecek.
t^Başbakanlık Yüksek Denetle-
me Kurulu özel ihtisas dairesi ola-
rak Sayıştay'a bağlanacak. TtKA ile
Dışişleri Bakanlığı dışında tüm ba-
kanlık ve kuruluşlann yurtdışı kad-
rolan kaldınlacak.
*/ Sosyal Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu ile Milli Eğitim,
Sağlık, Kültür ve Turizm, Çevre ve
Orman, Tanm ve Köyişleri, Sanayi
ve Ticaret bakanlıklannın görev yet-
kileri, kadrolanyla birlikte il özel
idarelerine devredilecek. Hükümet
son çalışmasında bu bölümle ilgili
taslak üzerinde olası değişiklikleri gö-
rüşmedi.
• Adalet, Milli Savunma, îçişle-
ri, Maliye ve Çalışma bakanlıklan-
nın taşra teşkilatlannda değişikJiğe
gidilmiyor. Mevcut bakanlıklarda
yapılacak değişiklikler de dikkate
alınarak 4 yeni bakanlık kurulması
tasarlanıyor. Ekonomi bakanlığı, ha-
berleşme bakanlığı, bilim ve tekno-
loji bakanlığı, şehirleşme, yerleşme
ve çevre bakanlığı kurulması hedef-
leniyor.
Tetikçîye
müebbethapis
MAHMUTORAL
DtYARBAKIR-Ganar
Okkanın öldürülmeden
önce kamuoyuna açıkla-
dığı Hizbullah tetikçileri
listesinde adı bulunan Şa-
hin Çeribaşı, dün yargı-
landığı Diyarbakır
DGM 'de ömür boyu hapis
cezasına çarptınldı.
Çenbaşı hakkındaki da-
va, Diyarbakır DGM'de
Şuayip Polat adlı bir kişi-
nin tabancayla öldürülme-
si, iki kişinin de yaralan-
ması eylemlerine katıldı-
ğı gerekçesiyle açılmıştı.
DGM Savcılığı tarafından
hazırlanan iddianamede,
Şaldr ve Abbas kod adla-
nnı kullanan 1974 Diyar-
bakır-Hazro doğumlu Çe-
ribaşı'nın, Gaffar Okkan
tarafından açıklanan liste-
de adırun yer alması üze-
rine Diyarbakır'dan kaça-
rak önce Antarya Kemer'de
sonra da Gebze'de Mah-
mırtÖzmezadlı bir kişinin
evinde sakJandığı. bu sü-
re içinde de kınk olan aya-
ğını tedavi ettirdiği belir-
rildi. Çeribaşı 'nın bir süre
sonra eşini ve çocuklannı
îstanbul'a çağırdığı arda-
tılan iddianamede, onlan
karşılamak üzere geldiği
Harem terminalinde ya-
kalandığı ifade edildi.
iddianamede sanık Çe-
ribaşı hakkında TCY'nin
146. maddesi uyannca
idam, Mahmut Özmeze
ise yardım yataklık suçla-
masıyla 3 yıl 9 aya kadar
hapis cezası veriİmesi is-
tendi.
Diyarbalar DGM'de dün
görülen karar oturumuna
tutuklu sanık Çeribaşı ka-
ülırken daha önce tahliye
edilen Mahmut Özmez
gelmedi. Duruşmada sav-
cı, Çeribaşı hakİanda ömür
boyu hapis cezası verilme-
sinı talep etti. Çeribaşı ise
suçlamalan kabul etmedi.
Daha sonra karannı açık-
layan hâkim Muammer
Akyûz başkanlığındaki
mahkeme heyeti, Çeriba-
şı'yı Uyum Yasalan gere-
ğince idamdan dünüştü-
rülmüş ömür boyu hapis
cezasına çarptırdı.
IĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇİN PKK/KADEK
Tokat'ta
operasyon:
3ölü
TOKAT (Cumhuriyet) -
Yoeunluklu olarak
DHKP-C ve
TÎKKO'nun eylem
yaptığı Tokat kırsalında
dün PKK-KADEK
üyelerine yönelik olarak
gerçekleştirilen
operasyonda 3 terörist
öldürüldü. Tokat
kırsalında son iki ay
içerisinde düzenlenen
operasyonlarda çok
sayıda TTKKO militanı
etkisiz hale getirildi. Bu
örgüte yönelik
operasyonlar sürerken,
bölgeye bir grup
KADEK militamnın da
sızdığı belirlendi.
Tokat'ın Almus ilçesi
kırsalındaki Çe\Teli ve
Ormandibi köyleri
arasında operasyon
yapan güvenlik güçleri,
PKK-KADEK üyesi bir
grup teröristle
karşılaştı. Jandarma
timlerinin teslim ol
çağnsına ateşle karşılık
veriİmesi üzerine çıkan
çahşmada 3 terörist
öldürüldü.
•«
DEHAP ve OTP liderleri yedek hâkimlik, Haluk Levent ile 2 gitaristi ise savcılıkça serbest bırakıldı
Kürt Festh aB gözaltılaıı sona eıtliİLHANTAŞCI
ANKARA-Almanya'daki "ll.Kûrt
FestivaH"ne ilişkin soruşturma çer-
çevesinde, gözalnna alınan sanatçı
Haluk Levent ile 2 gitaristi savcılık
sorgusunun ardından; DEHAP Ge-
nel Başkanı Tuncer Bakırhan ile
Özgür Toplum Partisi (ÖTP) Genel
Başkanı Ahmet Turan Demir de ye-
dek hâkimlikten serbest bırakıldı.
Haluk Levent'i gözalnna aldıran
DGM Savcısı Cengiz Köksal'ın, sa-
natçıya "Sizi severek dintiyoruz. An-
cak, neden böyle bir olaya kansünız?
Üzüldük" dedıği öğrenildi. Levent 'in
gözaltına atıfta bulunarak "Keşke
bunlar olmasaydı" sözleri üzerine,
savcının, sanatçı olmasının durumu
değiştirmeyeceğini, sonuçta terörör-
• Sanatçı Haluk Levent, savcı Cengiz Köksal'a verdiği ifadede konser sözleşmesinde herhangi
bir parti ve ideolojik grubun pankartı ve ambleminin platformda yer verilmeyeceğine ilişkin
hüküm bulunduğuna dikkat çekti. Levent, sözleşme gereği 35 parça seslendirmesi gerekiyorken
15-20 dakikada birkaç parçayı hızlıca okuduktan sonra konser alamnı terk ettiğini söyledi.
gütü bayrağı altında konser verdiği-
ni söylediği belirtildi. Geçen cuma
günü Köksal ile görüşerek ifade ve-
rebileceğini aktaran Levent'e savcı-
nın. "Biz kendi prosedürümüze göre
ifade ahnz" diyerek istemi reddetti-
ğı bildirildi.
Soruşturma kapsamında, savcı Kök-
sal'ın talimahyla gözaltına alınan Ha-
luk Levent ve iki gitaristi, DEHAP Ge-
nel Başkanı Tuncer Bakırhan ve ÖTP
Genel Başkanı Ahmet Turan Demir.
emniyetteki sorgulannın ardından
DGM'ye sevk edildi. Haluk Levent'in,
pazar günü Ankara'da verdiği ve gö-
zaltına alındığı konserdeki kıyafet-
leriyle DGM"ye gelmesi dikkat çek-
ti. Savcı Köksal, Bakırhan ve Demir'i
tutuklanmalan istemiyle Ankara 1
Nolu DGM Yedek Hâkımliği'ne sevk
ederken sanatçı Haluk Levent ile gi-
taristler GöktuğŞenkal ve Demir Ka-
racehennem'i serbest brraktı. Yedek
hâkimliğe tutuklanmalan istemiyle
sevk edilen Demir ile Bakırhan da
buradan serbest bırakıldılar.
Haluk Levent, savcıya, konser or-
ganizasyonunun nasıl yapıldığuıı ana
hatlanyla anlattı. Yaklaşak 1 saat sü-
reyle ifade veren Levent, konser söz-
leşmelerinde herhangi bir parti ve
ideolojik grubun pankartı, amblem
ve afişlerine platformda yer verilme-
yeceğine ilişkin hüküm bulunduğu-
nun altını çizdi. Konser sözleşmesi-
nin bir örneğini savcıya sunan Le-
vent, konseri, Almanya'da yaşayan
Axa Yûzflgüzerin organize ettiğini
söyledi. Sözleşme gereği 35 parça
seslendirmesi ve sahnede 2 saat kal-
ması gerektiğini kaydeden Le\
f
ent,
15-20 dakika içerisinde birkaç parça-
yı hızlıca okuduktan sonra konser
alanından aynldığını aktardı.
Olayın hemen ardından kendisini
konser alanına götüren araç yerine
arkadaşına ait bir araçla konser yerin-
den uzaklaşnğını kaydeden Levent, ilk
uçakla da Türkiye'ye döndüğünü söy-
ledi. Levent, daha öncekı konserlerin-
de Atatürk'ün Gençliğe Hitabe'sini,
10. Yıl Marşı'nı okuduğunu ve bu
konser görüntülerini savcılığa ulaştı-
rabileceğini söyledi.
Haluk Levent, bu görüntüleri bil-
gisayar ortamında CD'ye aktararak
savcılığa ulaştıracak. Levent, savcı-
ya, Atatürkçü Düşünce Deraeği ve
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği
üyesi olduğunu söyleyerek bunlann
dışuıda hiçbir derneğe üye olmadığı-
na işaret etti.
Anadolu aydınlanmasının öncülerinden, eğitimci, gazeteci-yazar Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi
Akçam karanfillerle uğurlandı
Akçam, ailesi, arkadaşlan, okurlan ve Köy Enstitülükr tarafından uğurlandı.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Cumhuriyet dönemi roman ve öy-
kü yazarlanndan, Köy Enstitüsü me-
zunu, eğitimci Dursun Akçam dün
ailesi, arkadaşlan, okurlan ve Köy
Enstitülüler tarafından son yolculu-
ğuna uğurlandı.
Geçen cuma günü ölen Akçam'ın
cenazesi, dün Maltepe Camisi'ne
getirildi. Öğle namazının ardından
kılınan cenaze namazından sonra
cenaze, karanfil yağmuru ve alkış-
lareşüğinde Karşıyaka Mezarlığı 'na
görürüldü. Maltepe Camisi'ndeki
törene Akçam'ın yakmlan, TBMM
Başkanvekili YıtanazAteş, CHP Grup
Başkanvekılı Haluk Koç. CHP PM
üyesi ve eski genel sekreteri Adnan
Keskin, ÇDP Genel Başkanı Yekta
Güngör Özden, Esenyurt Belediye
Başkanı Gürbûz Çapan, TMMOB
Başkaru Kaya Gûvenç, CHP Anka-
ra Millervekili Yakup Kepenek, es-
ki bakanlardan AhmetTan,Fîkre*Cn-
lû ve Zekeriya Temizel, Cumhuriyet
Kadınlan Derneği Genel Başkanı
Şenal Sanhan. HaBt Çelenk, yazar
Muzaffer Ühan Erdost. SES Genel
Başkanı İsmaü Haklo Tombul, Köy
Enstitüsü mezunlan ile çok sayıda
Akçam dostu karıldı. Akçam'ın ce-
nazesi daha sonra Karşıya Mezarlı-
ğı'nda toprağa verildi.
Yazar Vfecihi Timuro^u, Akçam 'ın
Türkiye'nin en usta kalemleri arasın-
da bulunduğunu söyledi. Timuroğ-
lu, "Akçam keskin çizgilemie Ata-
türkçü bir yurtseverdi. Bu uğurda
önemli savaşlar verdi, hiçbir baslo-
ya bojnn eğmedi" diye komıştu. Ti-
muroğlu, Akçam'ın salt devrimci
kişiliğiyle değil, sanatçı ldşiliğiyle
halka mal olduğunu vurgularken,
"Türk aydını çok değerh' bir >x)lda-
şnu yitirmiştir" diye konuştu.
Yayıncı-yazar Muzaffer tlhan Er-
dost ise, Akçam'a hitaben yazdığı
mesajında şunlan kaydettı:
"Biz her gün öleöie' leş'e döndük,
hiç olmazsa senin, dinsel gericüığm
büimseDiği b>-pass değO,paspas yap-
öğı şu günlerde, >üzünden eksilme-
yen' gülüş' ünle ghmek gibi bir şan-
sın da oldu." J
GLOBALPOLÎTÎKÜLTÜR
ERGtN YILDIZOĞLU
Uzlaşma ve İnce Ayar'
Hem ABD ile Fransa - Almanya (ve Rusya) ek-
seni arasında Irak konusunda bir uzlaşma hem de
Bush yönetimi içinde bir "ince ayar" süreci niha-
yet başladı. Bu gelişmeler, "Tek başıma yapa-
rım "dan kolektif sömürgeciliğe geçişin doğum
sancılan olarak da görülebilir.
Evdeki hesap çarşrya uymayınca
Ne Bush yönetiminin, ne de akıl hocalan "Neo-
con"lann "evdeki hesabı çarşıya uymadı". Irak
halkı ABD askerlerini çiçekle karşılamadı, aksine
bir silahlı direniş başlattı. Üstelik, hâlâ ne kitle im-
ha silahlan, ne de Saddam'ı 11 Eylül saldınsına ve
El Kaide'ye bağlayacak bir kanıt bulunamadı. Ge-
çen hafta Bush, Saddam'la 11 Eylül arasında bir
ilişki bulamadıklannı itiraf etti. Tüm bunlar olur-
ken, Irak savaşının maliyeti (dolar ve insan yaşa-
mı) hızla arttı, Bush yönetiminin "reytingi" de
ABD'de kamuoyu yoklamalannda geriledi. News-
week editörlerinden Fareed Zakaria da, bu orta-
mı yansıtan yazısında "tekyanlı" politikanın dün-
yada, herkesin herkesle yanştığı bir kaos yaratma-
ya, VVashington'ın da denetimi elinden kaçırmaya
başladığını vurgulayarak, Bush yönetimini özellik-
le de "neo-con"lan suçladı, Cancun'daki "başa-
nsızlığının" sorumluluğunu bile getirip Beyaz Sa-
ray'ın kapısına bıraktı (29/09).
Şimdı iki süreç birden işliyor: Birincisi, yaklaş-
makta olan başkanlık seçiminin adaylan arasına
emekli general VVesJey Clark gibi, "vatanseverti-
ği" kuşku götürmez bırinin gırmesiyle, Bush yöne-
timi "hasar denetimi" için yön değiştirmeye çalı-
şıyor. Ikincisi, yönetime egemen "neo-con" kon-
sensüs çatlıyor. Neo-con'lann "guru"su lrwing
Kristol'un dergisi The VVeekly Standard, Rums-
feJd'e yüklenmeye başlarken (15/09), Kristol, Fi-
nancial Times'ta "gerçeklere uyum sağlamaktan"
(22/09) söz açıyor.
Bu basınçlar altında "neo-con "lar ile "liberaldö-
nüşümcüler" (Powel, Armitage ve Rice- E.Y) ara-
sında ortak bir zemin oluşurken (F.T.), Bush hem
BM'ye geri dönmeye hem de "neo-con"lann te-
mel argümanlanyla arasına mesafe koymaya baş-
hyor(Miami Herald, 21/09). Wall Street Journal'da
da bu yeni yönelimi destekleyen bir yorum yayım-
lanıyor. Kongre'de muhafazakârüyelerarasında bi-
le savasın gidişatı konusunda hükümete yönelik
bir güvensizliğin oluşmaya başlaması (Wall Stre-
et Joumal, 19/09) bu yeni yönelimin ebeliğini ya-
pıyor.
Bir ittifakın ufuklan
Aslında Fransa ve Almanya, Irak operasyonuna
karşı çıkarken, Irak'ın değil "öah"nın küresel ege-
menliğinin geleceğini düşünüyorlardı. Şimdi de
salt petrolün geleceği açısından değil, Batı'nın ta-
rihsel çıkarlan açısından da ABD'nin Irak'ta birye-
nilgiye uğramasına izin verilemeyeceğini düşünü-
yoriar, hem de Asya'da yeni ekonomik ve siyasi güç
odaklannın oluşmaya başladığı bir dönemde. Bu
yüzden, Bush'un yön değiştirmesi, Avrupa'nın
Bush'a yaklaşması, bö'ylece bir uzlaşma sürecinin
başlaması eninde sonunda kaçınılmazdı.
Dün (Salı) Bush ve Chirac BM'de konuştular. Chi-
rac, pazar günü New York Tımes'la konuşurken,
BM tasarısının bir "provokasyon" olmadığı (kapa-
lı kapılar arkasındaki anlaşmalara sadık kalındığı-
E.Y) takdirde veto etmeyi düşünmediklerini söy-
ledikten sonra, Afganistan/Karzai türü bir formü-
lü kabul edebileceğini ima etti. Pazartesi günü
Bush, Fox Nevvs'de, BM'ye yönetim ABD'de kal-
mak koşuluyla işbirliği ve dönüşüm sürecinde de
etkin bir rol almasını teklif edeceğini, Irak Konse-
yi'nden de en kısa sürede genel seçimlerin tarihi-
ni saptamasını isteyeceğini belirtmişti (WSJ, The
Guardian 23/09). Dün gazeteler Irak'ta, petrol ha-
riç "herşeyin" hızla, çok uygun koşullarda yaban-
cılarasatılacağını yazdılar(Financial Times, 22/09).
The Independent baş yazısında, "Bu Irak'ın ikinci
yağması olarak" nrtelediği gelişme belki de ABD
ile Avrupa arasındaki anlaşma sürecinin, Afganis-
tan modeli (kukla hükümet, ABD liderliğinde Ba-
tı'nın denetimi) bir kolektif sömürgecilik üzerinden
hızla ileriemekte olduğunun bir başka göstergesiy-
di. Irak Işadamlan Birliği Başkanı Vadi Surab'a
göreyse satış, Irak'ın ulusal sanayıci sınıfını tümüy-
le yok edecektı (BBC).
Onümüzdeki (kısa) dönemde, 11 Eylül türü bir
başka şok yaşanmadığı takdirde, Bush yönetimi-
nin yön değiştirmeye, "neo-conlar"\n güç kaybet-
meye, ABD-Avrupa pazarlıklarının yoğunlaşmaya
devam edeceği anlaşılıyor. ABD ve Avrupa enin-
de sonunda uzlaşarak sermayenin küresel impa-
ratorluğunu birlikte yönetmeyi deneyecekler.
Güner sorun DCM'ler
'Uyıım' kâğıt
üzerinde kaldı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Ankara
Barosu Başkanı Semih
Güner, "KürtFestrvTali"
sorusturması kapsamın-
da gerçekleşen gözaltı
olaylanyla ilgili olarak,
DGM'ler durduğu süre-
ce "bu tür sürprizlere
herkesin hazffhkh ohna-
a" gerektiğini belirte-
rek "DGM'ler Türki-
ye'ye zarar verecek ha-
İegekö"dedı.
Türkiye'nin Devlet
GüvenJik Mahkemele-
ri'nden bir an önce kur-
tulması gerektiğini kay-
deden Güner, "Ne ka-
dar yasa çıkanrsak ÇH
karabm, o yasalaıia çe-
Bşen bu yarguama yön-
temJerini içeren uygula-
mayı daha farkh nokta-
ya getiren DGM orta-
dan kalkmadıkça bu SH
kıntılan >aşayacağız."
diye konuştu.
Prof. Dr. UğurAlaca-
kaptan, insanlann gö-
zaltına alınmadan sor-
gusunun yapılmasınm
mümkün olduğuna işa-
ret ederek "PoKs gözal-
üna alarak daha iyi bir
polis olduğunu göster-
mek isthor, onu da ken-
di başına japmnor. sav-
cı taümatrvla yapıyor.
Bunlarbana,işgüzarhk
gibi geByor" diye ko-
nuştu.
DEHAP Genel Baş-
kanvekili Osman Ozçe-
Kk. DGM önünde yap-
üğı basın açıklamasında,
AB'ye katılımın gerek-
çeleri olarak peş peşe
uyum paketleri çıkanl-
masına rağmen, yasa-
lann kâğıt üzerinde kal-
dığını söyledi.
Özçelik, "Starükocu,
tutucu zihnfyette ısrar
edilerekyasalannözgür-
hikçü ve insan >aşamını
kolaylaşuncı etkilerinin
ortavaçıkmasmaolanak
tanınmamaktadır" diye
konuştu.