23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 EYLÜL 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER BİR UZUN RÜYA TURHAN SELÇUK DÜRÜST IABÎA1LI ÎSTANBUL EFENDİSİ ABDÜ1CANBAZ* IN HARİKULADE MACERALAEI KISIM TEKMİLİ BÎRDEN . BoyAL! E T V E |<CEM'İKT7 M uypu ?/.. e-î Pe R E H=~ TABIOKU M MAK, AyA^-A KALK. - Romanya'nın eski başbakanlanndan, Senato Başkanı Nicolae Vacaroiu Cumhuriyet'e konuştu: TürkiyeAvrupa ailesineaitLEYLA TAVŞANOĞLU Romanya'nın eski başbakanlann- dan Senato Başkanı Nicolae Vacaro- iu geçen günlerde Ankara v e Istanbul 'a geldi. Kendisiyle Sıraselviler'in başın- daki tarihi Romanya Başkonsoloslu- ğu binasının görkemJi kabul salonun- da bir araya geldik. Sadece Cumhuriyet gazetesiyle ko- nuşmayı yeğleyen Romanya Senato Başkanı Vacaroiu'yla görüşmemizde ilginç konular açıldı. Iki ülke arasm- daki ticari ilişkinin parasal boyutu- nun 1.2 milyar dolann üzerine çtktı- ğını söyleyen Vacaroiu AB üyeliği bağlamında Türkiye'yle birlikte hare- ket ettiklerini söylerken NATO'ya üyelik konusunda da Türkiye'nin tam desteğini aldıklannın altını kalın hat- larla çizdi. AB genişleme süreci bağjamında ve fldK ifişkOerçerçevesindeTürkiyeve Ro- nıanya nasıl bir gelecek pav laşabiKr- ler? Küresel dünvada nasıl yerierini alabihrler? VACAROIU - Romanya ve Türki- ye'nin AB'ye katılımıyla birlikte AB büyük bir aile haline gelecektir. Bu ko- nuyla ılgili olarak biriikte hareket edi- yoruz. Bir kere ikili ilişkilerimiz çok önemli ölçüde gelişti. Cumhurbaş- kanlanmızın, pariamenterlerimizin buluşmalan ilişkilerimizin iyice sağ- lamlaşmasını sağladı. Bu buluşmalar yılda birkaç kez gerçekleşiyor. Böy- lece de Romanya ve Türkiye arasın- daki ilişkilerin temeli iyice sağlamlaş- tı. Bir kere iki ülke arasındaki ticare- tin parasal değeri yıilık 1.2 milyar do- lann üzerine çıktı. Aynca kültür, eği- tim, bilim, savunma alanlannda işbir- liğimiz gelişti. Bildiğıniz gibi iki ül- kenin Balkanlar'da ortak bir geçmişi var. Diplomatik ilişkilerimizi tanım- lamak gerekirse bunun için "getenek- sel" sözcüğünü kullanabiliriz. Bildi- ğiniz gibi Romanya'da büyük bir Türk azınlık topiumu yaşıyor. Kültür çeşttllllğl AB u\ cüği konusunda Romanya ve Türkiye arasında bir dayanışma oldu- ğunu söylediniz. Ne gibi çahşmalar ya- pınyor? VACAROİU - Parlamentolararası temaslar çok gelişiyor ve reform ya- salan konusunda karşılıklı olarak bir- birimize daruşıyoruz. Üstelik biz ulus- lararası kuruluşlarda hep birbirimize destek olduk. Bu destekle Türk ve Ru- men ekonomilerinin AB içinde reka- bet güçleri artma şansına sahiptir. Romanva vakında IVATO üvesi ola- • Avrupa Birliği üyeliği bağlamında Türkiye'yle birlikte hareket ettiklerini söyleyen Vacaroiu, "Hem Romanya, hem Türkiye büyük Avrupa ailesine ait. AB'ye girmek için kültür zenginliği önemli bir hedef olmalıdır. Din konusunda sınır koymak tehlikeli bir yaklaşımdır" dedi. Vacaroiu, Türkiye'nin NATO üyeliği konusunda ülkesini desteklemesinden çok memnun olduklanm, NATO konusunda Türkiye'nin deneyimlerinden ve bilgi birikimlerinden yararlandıklannı söyledi. cak. NATO çerçevesinde Türkiye-Ro- manya iBşkileri nasıl gelişebiür? VACAROİU- Romanya'nın NATO üyeliğiyle ilgili Türkiye'den büyük destek gördük. Üstelik Türkiye çok uzun yıllardır NATO üyesi olduğu için bu konuda çok deneyimli bir ülke. Biz de Türkiye'nin bu deneyimlerinden ve bilgi birikimlerinden yararlanıyo- ruz. NATO üyeliği Romanya için önemli bir adımdır. Türkiye gibi pek çok ülke de Romanya'ya NATO üye- liğinde yardımcı olmaktadır. Roman- ya'nın NATO'ya tam üyeliğinin önü- müzdeki mart ya da nisan ayında ger- çekleşmesini bekliyoruz. Romam a da Türkiye de birer uhıs deıiet Bu kültür çeşitiitiği uhıs devlet yapısuıazenginük mi katar,yoksa ona tehdit mi oluşturur? VACAROrU - Balkan yanmadası kültür çeşitliliği bakımından gerçekten çokzenginbirbölge. Aynca kültür çe- şitliliği ulus devlet için çok önemli bir zenginliktir. Bizim bölgemize güzellik verir. Bu kültür zenginliği halklanmı- zı bırbinne yakrnlaştırmakta çok önem- li bir rol oynayabilir. Bizimkiler gibi ül- kelere "caap" sıfatı verilebilir. Büyük ve basarılı Isblrllği Burada size başka bir şeyi haürtat- mak istiyorum. İki hafta kadar önce bizim Başbakan Tayyıp Erdoğan AJ- manya'dayken Alnıan Birtik Partüeri bir açıklama yaparak Türkiye'nin Müslüman bir ülke olması nedeniyle hjçbirzaman AB'ye üve olamayacağı- nı. bunu kendi seçim kampanyalannın sloganı olarak kuOanacakianm du- yurdular. Siz bu yaklaşımı nasıl değer- lendiriyorsunuz? VACAROİU- Bunu duymak beni şa- şırttı. Tabii ki bu yaklaşıma katılmı- yorum. Bunu anlamam mümkün de- ğil. O zaman şunu söyleyeyim: Roman- ya'nın, Ortodoks bir ülke olarak AB'de işi ne? Bakın, hem Romanya, hem Türkiye büyük Avrupa ailesine aittir. Romanya ve Türkiye pariamenterleri ile cumhurbaşkanlan nınsıksık buluşmalan, nerede\se •gelenekstl" hale geldi. Karadeniz Ekonomik tşbirtiği'nin kurucusu olan ild ülke, Güncvdoğu Avrupa Bölgesel Konferansı ile KEİ arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için de birhkte çahşmalar yapnor. Coğrafyaya baktığunız zaman da biz de, siz de Avrupalıyız. AB'ye gümek için kültür zenginliği ve önemli bir hedef olmalıdır. Din konusunda suıır koymak gerçekten tehlikeli bir yakla- şımdır. Türk isadamlannın Romanya'daki performanslannı nasıl değerlendiri- yorsunuz? VACARORM - Şu andakı ış ilişkılen çok iyi. Demin de söylediğün gibi iki- li ticaretin parasal değeri 1.2 milyar dolan aştı. Iki ülkede de ortak girişim çerçevesinde faaliyet gösteren pek çok şirket var. Bunlar ağırlıkla turizm ala- rıında faaliyet gösteriyorlar. Bu arada yakında Köstence-Samsun arasında tarifeli feribot seferleri hayata geçe- cek. Şimdilik bu seferler henüz dene- me niteliğinde. Bir de petrol ve doğal- gaz boru hattı söz konusu. Şu anda fı- zibilite çalışmalan yapılıyor. Kimya- sal maddeler alanında da işbirliğine gidilecek. Büyük ve başanlı bir işbir- liği alanımız olduğunu söyleyebilirim. Ekonomik işbırlıgı gelişiyor Türkiye ve Romanya, Karadeniz Ekonomik tşbirtiği'nin (KEt) kunıcu üyeierinden. KEİ içindeki işbüüği nasıl gelişhor? VAC-VROIU - KEİ ve KEtPA'nın merkezi burası. Çünkü KEl Istanbul'da kuruldu. Dolayısıyla da KEl'nin başkenti Istanbul'dur. KEl Işadamlan Konseyi de îstanbul'da faaliyet gösteriyor. Zaten biraz önce yaptığımız toplantıda KEÎ'nin 10. yıldönümünü kutladık. Sonuç olarak KEl'de büyük ilerleme kaydedildi. Enerji konusunda yeni bir projemiz var. Büfün yerel enerji nakil sistemlerini merkezi bir sisteme bağlamayı düşünüyoruz. Petrol, doğalgaz, ulaştırma, telekomünikasyon alanlannda sıkı işbirliğiyle birbirimize destek vermeyi hedefliyoruz. Şu anda Romanya KEl'nin dönem başkanı. Bu dönemde de KEl'nin pek çok projesı var. Bir proje de Güneydoğu Avrupa bölgesi ülkelerinin Avrupa Parlamentosu'yla ilişkilerinin geliştırilmesi ve genişletilmesi. Bu amaçla Güneydoğu Avrupa Bölgesel Konferansı ya da başka bir deyişle tstikrar Paktı ile KEl arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için de çahşmalar yapılıyor.8-10 Aralık arasında Bükreş'te bir toplanh olacak. Bu oluşuma yeni üyeler almacak. Güne> doğu A>Tupa tstikrar Pakn üyesi ülkeler kimler? VÂC\ROIU-Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Arna'vutluk... Bu oluşumun bir parlamenter asamblesi var. Bölgemiz fazlasıyla dinamik olduğu için burasının güvenlik ve istikran da çok önemli. Bu oluşumun üyesi ülkelerin cumhurbaşkanlan ya da başbakanlan yılda bir kez buluşuyorlar. Sektörlere göre çalışma gruplan da bulunuyor. AB de, NATO da, AGÎT de bu oluşumu çok destekliyor. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Karar Çoktan Verilmiş Bile•• Irak'a asker gönderme konusunda, hükümetin izlediği strateji, mart ayındaki ile taban tabana zıt bir görünüm çiziyor. AKP iktidarı, tezkereyi geri çevirmekten pişmanlık duyduğunu ortaya koyan ve daha şimdiden elindeki kartları masanın üstü- ne açan bir oyuncu gibi. Ekim ayına bir hafta kala, Türkiye'nin Irak'a as- ker göndereceğini bilmeyen yok. İsliçin, "ekim ayı- na bir hafta kala" dediğimi açıklamalıyım: ÇalışmalarınaaravermişolanTBMM, 1 Ekim'de toplanacak. Anayasa uyarınca yurtdışına asker gönderme yetkisi ise sadece Meclis'te. Ama öyle görülüyor ki bu kez iktidar ya kendi grubunun üye- leri ile teke tek görüşüp işi çoktan çözmüş. Ya da CHP'yi de kafakola almış. Bu ikinci olasılığın yürürlüğe sokulması, hemen hemen mümkün görünmüyor. Birçok alana kuzu- ların sessizliğini temsil eden ana muhalefet parti- si, özellikle her gün ortalama 2 ABD askerinin öl- dürüldüğü bir dönemde, Mehmetçiklerin Coniler- le nöbet değiştirmesi karşısında, vebal omuzlamak niyetinde olmayacağını her fırsatta açıkhyor. Ama hükümetin, bu konuda Silahlı Kuvvetler'le tam bir dirsek temasında olduğunu da biliyoruz. Dahadün, başındabirtuğgeneralin bulunduğu ve iki subay ile iki astsubaydan oluşan bir "irtibat ti- mi"r\in Bağdat'ta göreve başladığının Genelkurmay Başkanlığı'nca açıklanması da o temasın bir gös- tergesidir. Hükümetin, Bağdat seferi için kendisine duydu- ğu özgüven, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Ba- kanı Abdullah Gül'ün, dün BM Genel Kurulu'na katılmak için New York'a giderken yaptığı açıkla- mada da "flash" bir başlık gibiydi: "Meclis açtltr açılmaz asker konusunu günde- me getiririz. Bu iş ekim sonuna kalmaz." AKP iktidarının 2 numaralı adamı, bu konudaki kararlığın gerekçesi olarak "Israil ve Iran bile bir- takım yollarla Irak'ta etkiyapmaya çalışırken, Tür- kiye'nin bu işte yokuz demesinin mümkün olma- dığını" savundu dün New York yolunda. Bunalıma girmiş askerlerden nöbet almak.. Iki bölge ülkesinin, yani Iran ve Israil'in etkili ol- mak istedikleri Irak üstünde izlediği "birtakımyo/"un sonu bölgeye bir an önce evine dönmek isteye- cek kadar bunalıma girdiği, Bağdat Hayvanat Bah- çesi'nın kapılannı silah gücü ile açtınp âlem yapar- ken kafes içindeki kaplanı öldürecek kadar kendi- sinden geçmesi ile kanıtlanan ABD askerinden nö- beti devraimaya açılmıyor kı. Her hükümet, elbet- te Irak sorunu ile çeşitli açılardan ilgisini ortaya ko- yup, hem insancıl bir görev yapmak istiyor, hem de yarınki gelişmelere sırt çevirmemek. Ama, Bağdat'ın batısından Suriye, Ürdün ve Su- udi Arabistan sınırına kadar uzanan geniş ve so- runlu bir bölgede 10 bin'e yakın Mehmetçiği sipe- re sokmanın açıklaması, hiç de akılcı gelmiyor. O açıklamalann bencetek yanıtı, ABD'nin, üze- rimizde yürüttüğü başanlı lobi olmalıdır. IMF top- lantısını bile kullanan ABD, Dubai'de Erdoğan ile Clinton arasındaki buluşmayı tam zamanında sağ- lıyor. Türk Başbakanı'nın Bush yönetimi üzerinde en fazla etkisi olacak dünya lideri olduğunun eski ABD Başkanı tarafından bu buluşma sırasında Er- doğan'a söylenildiği, ikili görüşmeyi "nasılsa ka- muoyuna sızdınvermiş olan" malum danışmanlar- ca açıklanıyor. Tayyip Erdoğan'a ve kamuoyumuza aynı anda verilen gaz bu kadarla da bitmiyor ve daha iki ay önce Süleymaniye'de askerterimizin başına çuval geçirme komutunu vermiş olan ABD'Iİ Albay, müt- tefik meslektaşlannı yere göğe sığdıramayan açık- lamalanyla diplomatlara taş çıkartabiliyor. öyiece, ünlü Lafonten hikâyesindeki tilkinin mis- yonunu üstlenen Amerika, Türkiye'yi ağzında pey- nir tutan bir karga olarak düşlediğini ortaya koyu- yor. Ne yapalım? Bu kadar hızlı ve kararlı bir emriva- kiler oluşumu karşısında kararı verecek olan Sa- yın milletvekillerimiz, elbette bir hafta sonra bugün- lerde sorunu, sözüm ona, görüşmeleri için çağn- lacakları özel toplantıda, belki akıl eder de Başba- kan'a sorurlar: "Bizi adam yerine koymayarak Dubai'de eski ABD Başkanı 'ndan Irak'ta görevyapacak özel böl- ge isteyen siz değil misiniz? Bu iş, ekim ayının or- tasına kalmadan olup biter yargısını veren de Ab- dullah Bey. Şimdi, hangi nedenlehe üstelik bir de tüm dün- yaya ilan ettiğiniz gerekçeleh birgizli birleşimin tu- tanaklan içine hapsederek TBMM'yi karar meka- nizmasıymış gibi gösteriyorsunuz?" Parlamentosunu, istim arkadan gelsin diye kul- lanmaya kalkışan bir hükümet, demokrasinin d'si- ni bile içine sindirmek istemediğini dostuna düş- manına ilan etmiş demektir. Faks: 0212- 677 07 62 obirgrt(5e-kolay.net ENTERNET /MEHMETSUCU mehmet(2 cumhuriyet.com.tr Birieşmiş Milletler'in, Intemational Telecommunication Union'a(ITU- Uluslararası Telekomünikasyon Birliği) hazırlatılan rapor dünyada- ki ülkelerin internet teknolojilerin- de nerede olduğunun çok güzel bir fotoğrafını çekiyor. Çekilen bu fo- toğrafta Türkiye ise hiç yer almı- yor. Araştırma sonuçlanna göre, hız- lı internet teknolojilerinin en fazla kullanıldığı ülke Güney Kore, in- ternetin bu ülkede günlük yaşamın bir parçası haline geldiği vurgula- nan rapora göre nüfusun yüzde 70'inin 'broadband' bağlantısı bu- lunuyor. Günlük dilde çoğu zaman 'DSU (digidal subscriber line) olarak da geçen "broadband" teknolojisin- de kullanıcı, her seferinde inter- nete girmek, telefon hattı çevir- mek zorunda kalmadan bilgisaya- rını sürekli olarak internette tuta- biliyor. ITU'nun "Broadband'in Doğu- Türkiye yine yok şu" başlıklı raporuna göre dünya- da 63 milyon DSL kullanıcısına karşılık 1.13 milyar telefon hatlı bağlantı ve 1.16 milyar mobil te- lefon kullanıcısı bulunuyor. 63 mil- yon DSL kullanıcısının yüzde 21.3'üne denk düşen 10 milyon- dan fazlası Koreliler. Bunu yüzde 14.9 ile Hong Kong takip ederken Kanada 7 milyon DSL bağlantısı ile üçüncü sırada yer alıyor. ABD yüz- de 6.9 ile 11 'inci sırada olmasına Online Publishers Asso- ciation (OPA-Çevrimiçi Ya- yımcılar Birliği) ve Connec- ticut Üniversite Izleme ve Araştırma Merkezi tara- fından birlikte yapılan araştırmaya göre Amerikan seçmenlerinin üçte ikisi adaylarrıakkında internet yoluyla bilgi edinmeye çok sıcak yaklaşıyortar.f) OPA tarafından yapılan anket, ABD'de seç- menlerin "araştırma amacıyla adaylann web si- telerine girmeye nasıl yaklaştığını" inceledi. So- nuçlara göre Cumhuriyetçilerin yüzde 68'i poli- tikacılann web sitesine girmeye olumlu bakarken bu rakam demokrat seçmenler için yüzde 59, ba- ğımsız eğilimli seçmenler için ise yüzde 57 ora- nında. Bütün seçmenlerin yüzde 29'u online politik İnternette politika reklamlann kendilerini az ya da çok belli bir ölçüde il- gilendirdiğini belirtiyoriar. Ancak televizyondaki politik reklamlara karşı ya- pılan yoğun yakınmalara rağmen katılımcıların yüzde 73'ü, bu tür reklamlann TV yerine internet- te yer bulmasından hoşlanmıyor. Fakat buna rağmen araştırma internette politik reklam konusunda pek çok yönden umut vaat ediyor. Katılanlann yüzde 6O'ı bir adayı online gör- mekten memnun olacaklannı belirtirken yüzde 39'u ise bu sitelere gireceklerini söylüyor. Seçmenlerin yüzde 17'si kampanyalara internet üzerinden katılabileceklerini söyferken yüzde 14'ü online baöışta bulunabileceklerini belirtiyor. (*) Turk.lnternet.com karşın 20 milyon ile en fazla kulla- nıcı sayısınasahip. Japonya 7.1 mil- yon DSL ile 10'uncu sırada bulun- masına karşın dünyanın en hızlı internetine sahip; Tokyo'da DSL bağlantılı bir kullanıcı bir web si- tesini telefon bağlantılı bir kullanı- cıya göre tam 520 kez daha hızlı indiriyor.O Japonya'da internetten dosya indirme hızının saniyede 260 bin ki- lobit (standart modemde 5 kilobit) olduğuna dikkati çeken rapora gö- re, Japonya teknolojik dönüşümü tamamlamış gözüküyor. Japon bir kullanıcı birfilmi 20 dakikadan ön- ce tamamen indirebiliyor, Güney Kore'de ise bu süre 26 dakika; kı- saca filmi indirmek izlemekten, hatta filmi mağazaya giderek kira- lamaktan daha kısa sürüyor. Tür- kiye'de 56K modemlerde 1 hafta- ya kadar uzayan film indirme sü- resi, Kablonet'te ancak 1 günde inebiliyor. (*) www.ntvmsnbc.com Akademisyenin otomobil arkası yazılanı"Arattırma görevlim" "Göstergebilimin ustastyım gözlerinin hastasıyım" "Yüksek lisanslım" "Entelim ama para bende" "Tek rakibim James Joyce" "Entelsem günahım ne" "Varoluşcum" "Irdeteme beni, irdelerim se- ni" "Çenemdeki piercing kadar yakınsın bana Boğaziçili" "ömür biter, Nietzsche bit- mez" "Rampalann ustasıyım Rembrandt'ın hastasıyım" "Bilgi birikimimin getirisi olan aydın sıfatının bana sağladıkla- nsağolsun" "Yapma demagoji alınm ak- lını, girmepolemiğeyıkanm de- ğer yargılannı" "Algıda seçiciysem günahım ne" "Tek rakibim kanıt" "Yine mi sen Rönesanslı" "Freud da sollardı" "Entelsin dedilerkız verme- diler" "Diyalektik bakar gözlerin" "0 şimdi dadaist" "Sen sus, birikimin konuş- sun" "Imgelemim yeter" "Babaparası değil, 4yıllisans, 2 yıl master ve doktora teri" "Beatnikisen vursaza, nihi- list isen bas gaza" "Huzur Balzac'ta" "Bohemia ovası entelyuva- sı" "Pozitif alanlarda imge ol- maktansa negatifalanlarda bir leke olurum"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear