23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23 EYLUL 2003 SALI 14 kultur(§ cumhuriyet.com.tr SAHNEDEN AYŞEGÜLYÜKSEL DT döneme hızlıgiriyor...• DTyeni tiyatro dönemine 'iddialı' giriyor, 12 ilde sahnelenecek olan 32 yeni yapımla. Eski oyunlarla birlikte yapım sayısı 100'e yaklaşıyor olmalı. Buyıl edebiyat dünyamızın ünlü isimlerinin yapıtları ön sıralarda yer alıyor. Ünlü yönetmenlerin çalışmaları da dikkat çekiyor. Tiyatrosuz geçen yaz boyunca birkaç yıldır kaçırdığım filmlen vi- deodan izlemeye çalıştım. 'Piya- nist'ten 'Harry Potter Il'ye. '6. His'ten 'New York Çeteleri'ne, 'AmeBe'den 'Kolaysa Yakala Beni' ve 'Akhn OvunıTna dek çoğunlu- ğu baba yönetmenlerin elinden çık- ma, çoğu Hollysvood imzalı, türlü çeşitli sınema ürünleri... Izleme koşullannın rahathğı ne- denıyle iyı vakıt geçırdiğimi söy- leyebilirim. Yine de gördüklerim arasında, Di Caprio'lu 'Romeo ve Juüet'inden bu yana hayranı oldu- ğum BazLuhrmann'ın. o çokpost- modern 'Mouün Rouge'unda kul- landığı sinemasal anlatım dışında, çok da etkileyeni olmadı. Sonra. bu yazıya başlamışken gö- züm televızyonda ünlü Atıf Yümaz klasigi 'Sefvi Boylum AI Yazma- hm'a takıldı. Kim bilirkaçıncı kez, yine işı gücü bırakıp baştan sona ız- Iedim. O çok yalın, çok temiz sine- ma dili yanında. tiyatronun üısan sı- caklığını da duyurduğu için mi? 'Al Yazmahm'ın 'göz göze' oyunculu- ğu tiyatroyu anımsattığından mı? 'Ankara Buluşması' Tiyatro dönemı üç aylık bir ara- dan sonra yeniden başlıyor. Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü LemiBfl- gin'in 18 Eylül tarihli Cumhuri- yet'te de yer alan açıklaması çarpı- cı. Tiyatro sezonunu 1 Ekim'de son kez açacaklarını söyleyen Bilgin, Soldan sağa 1) Vüs'at O. Bener 2) Yakup Kadri Karaosmanoğlu 3) Abbas Sayar 4) Güngör Dilmen 5) Samim Kocagöz 6) Ayla Kutiu 7) Tuncer Cücenoğlu bundan böyle oyunlann turne ve özel gösterimler yoluyla, özellıkle de açık hava uzamlan kullanılarak yaz boyunca da süreceğini muştu- luyor. Doğrusu da bu... Devlet Tiyatrolan'nın bır başka yeni girişimı de yıllardır yapılma- yan 'Ankara Buluşması'nı yeniden yaşama geçirmek. Bu etkinlik Ankara'da dönem 'aç> hş'ı niteliğinde olacak. BozkurtKu- ruç"un genel müdürlüğü zamanın- da başlahlan 'buhışma', başka kent- lerde sahnelenmiş Devlet Tiyatro- su oyunlarının aynı anda Ankara'da sergilenmesi anlamına geliyor. Bi- letleri birkaç gün önce satışa çıkan oyunlar hep bildiklerimizden seçil- miş. Moliere'ın 'Scapin'in DolaplarT oyununu Erzurum DT'den, 'Cim- ri'yi ise Adana DT'den izleyece- ğiz. GeorgeOrweü"in ünlü 'Hayvan ÇiftliğT romanının uyarlamasını Trabzon DT sunacak. Bir başka klasik yapıt da Hüse- yin Rahmi Gürpmar'ın, Diyarba- kır DT'de sahnelenen 'Gulyaba- ni'sı. Ülkemızde sıkça sahnelenen yabancı yapıtlardan olan Emma- nuel Robles'nin 'Monserrat' ('Bir Ümitİçin') başlıklı oyunu Sıvas DT tarafından sunulacak. Şenligin ço- cuk oyunu da halk klasiği olan 'Ke- loğlan'; Konya DT yapımı... Ankara Devlet Tiyatrosu ise 1 Ekim"de dünya prömiyerini yapa- cağı' Yirmibironbeş Treni' başlık- lı, 'varoluşçu' olarak nitelendırile- bilecek oyunla 'buluşma'ya katılı- yor. Oyunun yazan Gazi Universi- tesi Nöroşirurjı Bölümü öğretim üyelerinden Dr ToygunOrbay. Ya- zann 'Mat' başlıklı bir başka oyu- nu geçen yıllarda tstanbul Devlet Ti- yatrosu tarafından sahnelenmişti. Edebiyat devleri DT'nin bu dönem prömiyerini yapacağı oyunlara bakıldığında ise göze ilk çarpan, yazın dünyamızın öne çıkmış kişilennin roman ya da öykülerinden uyarlanan ve bildi- ğim kadanyla sahneye ilk kez çıkan oyunlara ağırlık verilmiş olması. Ankara DT'de Ayla Kutlu'nun ün- lü SendeGitınetmandafıBsMSer- hat Nalbantoğlu rejisiyle. Abbas Sayar' ın' Yılla Akı' da Hüseyin Av- niDanyal rejisiyle sahneleniyor. îz- mir DT'de ise Samim Kocagöz'ün 'Kalpaklüar'ı TamerLevent'in sah- ne düzenıyle sunuluyor. Istanbul Devlet Tiyatrosu'nda Ya- kupKadri Karaosmanoğlu'nun 'Ya- ban'ını Mehmet Ergen yönetirken demir leblebi metinlerin yazarı Vüs'at O. Bener'in ödüllü oyunu 'tpin Ucu' sahneye ilk kez Müşfîk Kenter-Zekai Müftüoğlu rejisiyle çıkıyor. Bu yapıtlann bir bölümü Cumhu- riyet'in 80. Yılı nedeniyle seçilmış olmalı. MehmetEge'nin yazıp An- kara DT'de sahnelediği 'kurtuhış- tan Kurutuşa' başlıklı oyun da ay- nı amaçla gündeme gelen oyunlar- dan. Mehmet Ege gibi yazar-tiyatro- cu kimliğini taşıyan başka sanatçı- lann yapıtlan da bu yıl gündemde. Münir Canar. 'Öyle Bir Akıl ki'yi hem yazmış hem de Trabzon DT'de yönetiyor; tstanbul DT'de tiyatro- cu Canova ailesinden Civan Cano- va'nın "Ful Yapraklan' oyunu Uğur Pölat tarafından sahneleniyor. Yıllann oyuncusu FikretErgin'in 'Kısn-'ı da Sıvas DT'de Tolga Çift- çi rejisiyle sunulurken NurhanKa- radağ Van DT'de kendi yazdığı 'Dû- ğün Evi Oyun Evi'ni, Cemal Ünlü ise Konya DT'de kendi yapıtı 'Kaç- sanıBırakıp'ı sahneliyor. Sürprizbir yazar da 'Çocuklar Duymasın' di- zisinin yönetmeni Raşit Çeükezer; sanatçının 'Bir Kuşluk Vakti" adlı oyununu Ankara DT'de Ali tpin sahneliyor. 32 yeni yapıt Sayageldiğimiz oyunlar DT'nin. bu yıl alışılagelmiş oyun dağan an- layışının dışına çıktığını gösteriyor. Tiyatro yazarlığına baş koymuş ün- lülerimizden yalnızca ikisinin oyu- nuna yer verilmiş; Güngör Dil- men'in 'Osmanh Dram Kumpan- yası* tstanbul DT'de Sönmez Ata- soyrejisiyle,TuncerCücenoğhı'nun 'Çığ' oyunu da Bursa Devlet Tiyat- rosu'nda Ayşe Emel Mesci rejisiy- le sunuluyor. DT'nin ülke düzeyindeki 12 yer- leşik tiyatrosunun sahnelerinde ser- gilenecek olan 32 yeni yapım ara- sında yer alan öteki oyunlann bir bö- lümünün adını ilk kez duyuyorum. Sözgelimı Ahmet Mümtaz'ın An- kara DT'de sahnelediği tskerleç'in 'Pabuççu Ahmed'in Garip Macera- lan' En çok merak ettiklerim ise Işıl Kasapoğhı'nun Adana DT'de yönet- tiği Shakespeare'in 'Kuru GürüJ- tü'sü, Cünevt Çahşkur'un Ankara DT'de sahnelediği PeterShaffer'ın 'Gorgon'un Armağanı' oyunu ve MehmetUlusoy'un Antalya Devlet Tiyatrosu ile çalıştığı Roland To- por'un 'Toporparti'si... Kâğıt üstünde her şey 'iddiab' gö- rünüyor. DT döneme 'tuzh' başlıyor. tş oyunlann sahneye nasıl çıktığın- da. tzleyeceğiz. Haydi tiyatroya! Art İstanbul 2003 Uluslararası Çağdaş Sanat Buluşması, 28 Eylül'e dek Lütfü Kırdar'da Sınırların ötesinde sanatÖZLEM ALTUNOK 19.00'da Lütfü Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonu'nda yapılacak açı- lış törenıyle başlayacak. Açıhşta 'Art tstanbul 2003 Sanat Ödülü' tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı adına Şaldr Eczacıbaşı'na sunulacak. Genç sanatçılara destek Bu yıl ilişkilere ve bireyin kışisel sürecinde yaşadığı ikilemlere dikkat çekmeyi amaçlayan fuann ana teması 'Sınır Otesi'. Fuar etkinlikle- rinden bır diğeri ise temayla aynı konuya sahip olan ve genç sanatçılara destek olmak ve onla- n özendirmek amacıyla düzenlenen 'Genç Sa- tkon Fuarcıhk Hizmetlen Ltd. Şti ile Sanat Ga- lericileri Derneği 'nin bu yıl ikincisini düzenle- diğı 'Art tstanbul 2003 Uluslararası Çağdaş Sa- nat Buhışması* 'Sınır Otesi' ana teması altında bugün başlıyor. Bienalin getirdiği hareketle sa- nat etkinlıklerinin yoğunlaştığı eylül ayı, fiıar- la birlikte bıraz daha hız kazanacak. tkon Fuar- cıhk adına Ali Güreli ve Sanat Galericilen Der- neği adına Doğan Paksoy'un katıldığı basın top- lanhsıyla açıklanan fuar programı, bu yıl yeni etkinliklere ve ilklere de ev sahipliği yapıyor. Irak sa\aşı nedeniyle fü- arda hedeflenen katılımın sağlanamadığını belirten Güreli, dıkkatleri Japon- Türk yılı etkinlikleri kapsa- mında resimleri sergılenecek Japon ressam Mizu'ya, bu yıl ilk kez düzenlenecek olan 'grafitti' etkinliğine ve kü- ı ^ j ratöriüğünüKıymetGira\ T 'ın ^ ;^, yaptığı fuann temasıyla ay- ^v JşLiı nıbaşlığı taşıyan'Smır Öte- 'İV si' sergisine çekerken önü- müzdekı yıl dış mekânlara da taşacak etkinliklerin müj- desini verdi. Buyıl fuarda sergilenme- sini istedikleri ancak Ban- kacılık Düzenleme ve De- netleme Kurulu'nun elinde bulunan ve uzun zamandır depolarda tutulan önemli sanat eserleri için kendile- rine olumsuz yanıt geldiğı- ni belirten Güreli. 'bu tav- bireysel katılımın yer aldığı fuar, aynı zamanda ÎKSY İstanbul Modern nn,devietinsanatabakışını ç a n a t M n 7 ™ VaVf, Pmie 4T Bayburt Müzesi Araştırma Uygulama Ar t • Bu yıl yurtdışından ve Türkiye'den 80 sanat galerisinin katıldığı Art istanbul 2003'e, 4 ayn ülkeden 5 galeri katılıyor: 44 M e r k e z i (BAKSI), İstanbul Kültür AŞ ve îş Sanat olmak üzere toplam 6 Güreli. geçen yıl diğersa- a v n ^^ toplum örgütünün eserlerine ve tanıtımına da ev sahipliği yapacak. nat fuanndan aynlarak 'Art t î natçüar Resim Yanşmasr Ö gin İnan. Şahin Paksoy, MehmetGülenüz, Gün- gör Taner gibi isımlerin bulunduğu 44 bireysel katılımın da yer aldığı fuar, aynı zamanda ÎK.SV, tstanbul Modern Sanat Müzesi Vakfı, Proje 4L, Bayburt Müzesi Araştırma Uygulama Merkezi (BAKSI), tstanbul Kültür AŞ ve tş Sanat olmak üzere toplam 6 ayn si\il toplum örgütünün eser- lerine ve tanıtımına da ev sahipliği yapacak. 2003 yılının Türk - Japon yılı olarak belir- lenmesi kapsamında ünlü Japon ressam Tet- suoMizu'nun eserleri Art tstanbul 2003 'te ser- gilenecek. Mizu'nun denizci alfabesi ile yap- tığı ve 7 değişik dilden 'Deniz' isimli eserleri sergilenecek. Art tstanbul 2003 içinde düzenlenen sergilerden bi- ri de fuann ana konseptini oluşturan 'Smır Otesi Re- sim Sergisi'. Bu sergiye ka- tılan sanatçılar arasında Mustafa Ata. Sabri BerkeL Mübin Orhon, ,\ltan Gür- man. Doğan Paksoy, Meh- met Uygun, Komet, Nejat DevTim, Alp Tamer Ululo- hç da bulunuyor. 27 Eylül'de Maçka De- mokrasi Parkı'nda DJ'ler- ce yapılacak canlı müzik ile 4 ayn graffiti sanatçısı tarafından boyanacak oto- mobiller ve panolarla ilgi- li etkinlik de fuann farklı etkinlikleri arasında. Çocuklara yönelik etkin- liklere de yer verilecek fu- arda, profesyonel gözetmen- ler eşliğinde \ e başta ressam Mizu olmak üzere farklı res- samlann katılımı ile çocuk- larla birlikte interaktif bir çalışma yapılacak ve ço- cuklarca hazırlanan ürün- tstanbufu îstanbul'un merkezinde sanatsever- lerle buluşturmak ıstemelerine yönelik yapılan eleştiriler için 'sürekH böyle eddnükler düzen- lemek ve çoğalmak gerektiğini, her ild fuann da düzenknmesindeyarargördüğünü' belirttı. Do- ğan Paksoy ise 'bu konuyu sürekH gündeme ge- tirmenin bir faydasi ounadığnu ve iki farklı et- Idniiği sanatseverierin değerlendirmesi gerekti- ğini' söyledi. Açılış töreni öncesinde koleksiyonerlerin eser- leri görebilmeleri ve değerlendirebilmeleri için bir resepsiyon verileceği fuar, bu akşam saat Ödüllen yann saat 19.00'da sahiplerine veri- lecek olan tören sonrasuıda ödül alan sanatçı- lara fuar süresince kendi eserlerinden oluşacak bir sergi düzenlenecek ve bu üç sanatçıya gele- cek yıl üç sanat galerisinde kişisel sergi açma hakkı tanınacak. Bu yıl yurtdışından ve Türki- ye'den 80 sanat galerisinin katıldığı fuara, 4 ay- n ülkeden 5 galeri katılıyor: Fransa'dan Mac 2000, La Petite ve Chnstian Meyer, Alman- ya'dan Orangerie ve Belçika'dan Hyper Space. Aralannda Fikret MuaJla. Burhan Uygur, Er- ler Art istanbul ziyaretçilerince izlenebilecek. Fuar boyunca çeşitli konferanslara da ev sa- hipliği yapacak olan 'Art tstanbul 2003'e sanat eleştirmeni Robert C. Morgan 24 Eylül "de, Al- man galerici J.P. Schneider 25 Eylül'de verecek- leri konferansla katılacak. Bu yıl katılımcılara yönelik yapılacak 'en iyi stand düzenlemesi' ise iyi sunumu özendirme amacını taşıyor. Fuar sü- resinde seçilecek olan stand sahibi ise gelecek yıl fuara bedelsiz katılma hakkma sahip olacak. (Tam 6 milvon TL, öğrenci ve sanatçı 3 milyon TL, üç günlük kombine giriş 15 milyon TL.) 'Hücrede Carnıen' ve 'Lunapark'm yeni bashları Can Yayınları 'ndan çıktı Oktay Akbal'la yeniden Kültür Servisi - Gazetemiz yazarlanndan Oktay Akbal'ın 'Hücrede Kannen' ve 'Lunapark' kitaplannın yeni baskılan Can Yayınlan tarafından yayımlandı. 'Hücrede Kannen' adlı öykü kitabında usta yazar etkisinde kaldığı bir filmin karelerinden çocukluk günlerine, hastane odalanndan bir Boğaz gazinosunda sevgüiyle içilen şaraba, 1930'lu, 4O'lı yıllann tstanbul'una. Şehzadebaşı sokaklanna, 'MflH', 'HflaT, 'Ferah', 'Turan' sinemalanna, yağmurlu sabahlara uzanıyor. Anılarla bezenmiş bu öykü kitabında Akbal, sevgi dolu dünyasını canlı film kareleri gibi okurlara sunuyor. Hep yaşamdan yana Canlanan eski anılarda ortaya dökülen yaşam parçacıklannı öykülere dönüştüren, arada. anılann yorgunluğıınu hissettirse de, zaman zaman ölümden söz etse de, yaşamaktan, hep yaşamdan yanadır yazar. Bir deneme kitabı olan 'Lunapark'ta Akbal, okuru gene farklı, bir o kadar da bılinen dünyalara götürüyor. YAZIODASI SELtM tLERİ Hahrladığım Parklar (2) Büyükada'daki parkta yaz kış yeşertı yağmur- lan yağdıran çamlan anımsıyorum. Boğaziçi'ndey- se, yalnızca haziranda erguvani demetler saçan er- guvanlan. Daha otuz, otuz beş yıl öncesinde semt kahve- leri sokağa taşar ve asırlık tek ağacın gölge yelpa- zesi altında, hasır, arkalıksız tabureler, yine hasır alçak sehpalar sıralanırdı. Öyle bir kahve, gençliğimde, Beyazıt'ta, Sahaf- lar'ın kapısından çıkar çıkmaz, camiin yanı başın- daydı. Çınaraltı denirdi oraya. Çok sevdiğim "Kı- lıç Artıklan" öykümde -insan kendi yazdıklannı en- der olarak sevebiliyor- Çınaraltı'ndan söz açmış- tım. Şimdi Çınaraltı yok. öyküdeki Çınaraltı'nın çağ- nşımları git git solacak, bir gün kimseye bir şey ifa- de etmeyecek. Ama Cemal Süreya'nın şu dizeleri her zaman yürek titretecek: "Bahçelerden geç parklardan köprülerden geç 9it Aşklar da bakım istiyor öğrenemedin gitti" Sırada bu kentin en hülyalı ağacı: Manolya! Eski Boğaziçi'ni yaşamış Iffet Evin anlatıyon "Yıllar önce bir yaz gecesi, Murat Bey'in nhtı- mına sandalla yanaşmıştık. Kalın burmalı dökme parmaklığına asılı kalmış ve heraçıltşında paslan- mış birparçası kopup düşen nhtm kapısından bah- çeye girdik. Çamlann, manolya ve süs ağaçlannın gölgele- diği dolambaçlı yoldan yalının arka tarafına geç- tik. Ayışığının parça parça aydınlattığı parteıier- den gelişigüzel büyümüş çiçekler, küme küme karanfiller yollara taşıyordu. Artık bahçıvanlann çoktan çekilip gittiği bahçe, şimdi kendi şiirine özgür, alabildiğine boy atmış yasemenler, her yana sanlmış hanımelleri ve tür- lü yaz çiçekleriyle dolup taşıyordu." İstanbul bahçeleri, geçmiş zamanda, hep doğa- nın görünümlerine özenilerek var edılmiştir. Evet, bir "ge//s/güze/"lik hissolunur. Ama parklarda gelişigüzelliğe geometrik çizgi uzaktan uzağa eşlik eder. Doğayla özdeşliğe san- ki insan elı kanşmıştır. O parklardan biri de hiç şüphesiz, Taksim Gezi Parkı'ydı. Oraya bazan da Taksim Gezisi derdik. Doğumumdan sekız dokuz yıl önce kurulmuş. Is- met Paşa'nın da at üstünde bir heykeli dikilecek- miş. Heykel ortaya çıkıncaya kadar iktidar değiş- rniş, heykelin dikilmesinden vazgeçilmiş. Bir öykü gibi sürekli anlatılırdı... Taksim Gezisi'nin asıl adı da zaten Inönü Gezi- si'ymiş... Harbiye yönünde yol alınca, bu kez, Taksim Be- lediyeParkı'nagelinirdi. Taksim BelediyeParkı'nın ulu ağaçları vardı. Bununla birlikte parkın özelliğini Taksim Gazino- su oluştururdu. O da çocukluğumun rüyalanndan- dı. Bir iki kez okul çayına gittik. Gazinoda düğün- ler, nişanlar, kutlamalar, hep bir hareketlilik. Bu okul çaylannı zaman zaman yazdım, roman- larda, anı yazılannda. Benden bırer küçük andaç... Parklarda, tıpkı bahçelergibi, benim için güzel- liklerdi. Doyamazdım. Sonra o parklann havası esip geçti, söndü. Istanbul'a Dalan zamanında birtakım yeni park- lar yapıldı, özellikle Sahil Yolu'nda. O parklan, ne yalan söyleyeyim, peksevemedim. Gözümediken gibi batan tuhaf, cırtlak renkli banklar, şemsiyeler, çocuk kuleleri. Seven, elbette seviyor... Parktan söz açınca, Behçet Necatigil'i unutmak olmaz. Necatigil şiirinde ve radyo oyununda par- kı unutmamıştır. Park, onda, hem yalnızlık, hem gi- zemdir. Necati Cumalı'nın harikulade hikâyesi "Yalnız Kadın" da bir parkta geçer. Anadolu'nun küçük bir şehrinde. Belki öyle: Parklar yalnız, insanlar yalnız, aşklar yalnız... Takvimde /; Bırakan: "Ayak sesteri. Yerde, ağaçlarda yaprak hışırtıla- n." Behçet Necatigil, Üç Turunçlar {"Yol"), Varlık Ya- yınları, 1970. Zeki Müren ve Sonku anılıyor Haber Merkezi - "Uluslararası Beyoğlu Buluşmasrnın ıkinci haftasında, yaşamlannın önemhbirbölümünüBe- yoğlu'nda geçiren Zeki Mürenve CahideSonku anılacak. Galatasaray'da, "Ka- nş Sanat Galerisi''nde bugün "Zeki Müren ve Beyoğlu" konulubir söy- leşi yapılacak OrhanÂl- kaya'nınyöneteceği söy- leşiye konuşmacı olarak tsmet Ay, Gönül Yazar, Ergun Hiçyümaz ve Se- fa Onak katılacak. Nâam Kültüre\i'nde ise 26 Eylül Cumagünü, "Cahide" fılminin gös- terimınin ardından, "Ca- hide SonkıTnun Anısı- na" konulu toplantı ya- pılacak. Toplanüya, Rut- ka\ Aziz,Mücap Ofluoğ- hı, Bülent Oran, Ağah Ozgüç, yönetmen Ziya Oztan ve Hale Soygazi katılacak. Anadolu Ateşi Amsterdam'da Kültür Servisi - 4 - 5 Ekim tarihleri arasın- da 'Anadolu Ateşi' ad- lı gösteri Amsterdam'da seyirci ile buluşacak. Gösteri, Amsterdam' ın en büyük salonlanndan biri olan RAI'de yapı- lacak. Gösterinin yaratıcısı Mustafa Erdoğan, "Şimdilerde biz kavna- ğına akan bir ırmak gi- bi, ateşin ilk yaraüldığı topraklarda, tekerleğin ilk döndüğü coğrafya- da, Nemrut'un krah Antiakos'un baloş açı- sıDeMezopotaıma'nm, Anadolu'nun ve Akde- niz'in çağnsma uyarak bir tutkunun, hırsın, coşkunun ve banşın dansmıyaratmakistiyo- ruz. Rehberimiz .\na- dolu" diyor. "Işık u-- maklangibiakblar yer- yiizüne, çoğaldılar, ha- yatoklular. 5000yıldan süzülen, 3000 farklı dans figürünün sente- zinden oluşan 'Anado- lu Ateşi'; insana ait her şe\i -savaşı, banşı,aşkı, nefreti- içinde baruıdı- ran bir Türkiye dansı, ..." diye sözlerini sür- dürüyor Erdoğan.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear