Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 EYLÜL 2003 SALI CUMHURİYITT SAYFA
17
u
3
E
«0
vartm?.
btM
posta: denssom@cumhuriyetcom.tr www.denizsom.com Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 9?
- Avrupa'nın en zengin
vekilleri Türkiye'deymiş...
"Halkın neden fakir kaldıöı
anlaşıldı!"
Akif Kökçe:
"Yeni
düzenlemeye
L göre turistler
de vergi iadesi
alabilecekmiş. lyi de,
kendimize bile
açıklayamadığımız şu
soruları bir turist bize
sorarsa nasıl açıklanz:
Fişleri tarih sırasına
göre mi, fiş sırasına
göre mi yazacağım,
dağınık yazsam olur
mu? Gömlek fişi
geçiyor ama kumaş
fişi niye geçmiyor? Fiş
almazsak bu kaça
olur? Otobüs, tren,
uçak bileti niye
geçmiyor? Tek zarfa
sığmadı, ikinci bir
zarfa devam edebilir
miyim? Kitabın vergisi,
viskinin vergisinden
niye daha çok? Fatura
istediğim zaman vergi
numaramı istiyoriar,
vergi dairesine kayrt
olmak zorunda mıyım?
Bütün bunlar; Midnight
Express'ten daha
korkunç, ÖSYM'den
daha zor ve aynca AB
uyum yasalanna da
ters. Gelin vazgeçelim
bu sevdadan.
Vatandaşı gözden
çıkarmışız ama
ülkemize es kaza
gelmiş birkaç turisti de
telef etmeyelim!"
nkara'daki dostlardan Mustafa Yıldınm,
Kerkük'ten gelen bir haberi bizimle payla-
şıyor... Haber şöyle: "ABD askeri birlikleri
ile Kürdistan Peşmergeleri, Kürt ulusu ile
Amerika halkının arasındaki dostluğun bir göster-
gesi olarak, resmi bir törenle ABD bayrağı ile Kür-
distan bayrağını, Kürdistan'ın güneyinin en yüksek
dağı olan Helgurd dağının zirvesinde göndere çek-
tiler. Amerikalılar bu sembolik ifadeyle, Kürtlere
dostlarınız sadece dağlarınız değil aynı zamanda
Amerikan halkı da dostunuzdur mesajını verdi."
Ne demek bu?
Sözü Mustafa Yıldınm'a bırakalım:
"Türkiye'den Amerikanın verdiği 'sector'e asker
yollayacağız diye tutturanlara 'Ya Kürdistan?' de-
yince, 'Amerikalılar Kuzey Irak'ta güvenlik korido-
ru oluşturacak' diyorlar. Nedir anlamı? Biz Güney
Kürdistan'dan geçerken, Peşmerge kuvvetleriyle
hır çıkmasını (siz 'bize saldırmasınlar' diye de oku-
Kuzey-Guneyyabilirsiniz) önlemek üzere, Amerikalılar bizim gü-
venliğimizi (siz, 'bizim korunmamızı' diye de oku-
yun) sağlayacak.
Amerikalı, 'Güney Kürdistan'a bayrağı çektirmiş,
kendisininkini de yanına sokmuş. Türkiye'dekiler,
halkı enayi yerine koyarak hâlâ 'Kuzey Irak' diyor-
lar. Bayrak çekilen yere 'güney' diyorlar.
Kürt kaynağından alıntının arkasını okuyalım:
'Helgurd, Kürdistan güneyinin en yüksek dağıdır
(3 bin 607 metre); Çoman ve Haci Omran'ın arasın-
da bulunuyor. Helgurd, Kürt ulusal kurtuluş sava-
şında, Kürdistan Peşmergelerinin savunma kale-
siydi.'
Şimdi sormaz mısınız, 'Orası Kürdistan'ın güney
ise kuzeyi neresi?' diye!
Çıkın adam gibi söyleyin:
'Biz ABD ile işin başından beri anlaştık. Irak'tafe-
derasyon içinde Kürt devleti kurulmasını kabul et-
tik. Halktan bunu gizledik. Çuval geçirilmesini bu
nedenleyalayıpyuttuk! Halk uyanmasın diye...' Pa-
zargünü Hürriyetgazetesindebirfotoğraf vardı. Iki
subay, iktsinin de saçlan yandan, eski deyişle 'alab-
ros' tıraşlı. Pür neşe ellerini kaldırmışlar, Amerikan
usulü 'Çak! Çak!' yapıyorlar.
Nerde mi?
Çuval geçirilen yerterde!
Kim bu subaylar?
Birisi Amerikalı, öteki... Susuyorum!
PKK-KADEK'i temizleyeceklermiş! Temizlesen ne
olurtemizlemesen ne olmaz! Sen uyum paketleriy-
le Lozan'ı delik deşik etmişsin! Sen 'uyum' yasala-
nyla Türkiye'de gizli federasyon kurulduğunu gör-
mezden gelmektesin... Sonra da 'Atatürk ilke ve in-
kılaplan!' Yok yahu!
SESSÎZ SEDASIZ (!)
Yüksek Yerilim Hatb
erdincutkuı v yahoo.com
Ben güzele güzel demem,
guzel "'arka sayfa güzeli" olmayınca!
Fenerbaltçe Stadı ve Kadıköy'ün traliği
Fenerbahçe Stadı'nın seyirci ka-
pasitesinin genişletilmesine kim
izin verdiyse kente ihanetten yar-
gılanmalı ve kim maç günleri stadın
önündeki yolun trafiğe kapatılması-
nı buyurduysa görevinden alınmalı-
dır!
Bir kent bu denli sahipsiz ve bir ül-
ke bu denli başıboş olabilir...
Stadın önündeki yol, anlamsız bir
şekilde kapatıldığı için stadın yakla-
şık 3 kilometre yançapındaki bir alan-
da trafik kilitlenip kalıyor... Kadıköy
iskelesinden Bağdat Caddesi'ne ka-
dar trafik felçoluyor... 1 saatteancak
500 metre yol gidilebiliyor...
Stadın önündeki yolun trafiğe ka-
patılması anlamsız çünkü eğer bunun
bir anlamı varsa stadın öteki cephe-
sindeki yol da trafiğe kapatılmaJı...
Ama üst yol, stadın şeref tribünü-
nü işgaJ eden cici beylerin kullandı-
ğı yol! O cici beyler, macın baslama-
sına birkaç dakika kala teşrif ettikleri
stada, trafiğe açık bırakılan tek yolda
da kendileri için trafığin kesilmesi ile
hiç sıkılmadan geçerek gelebiliyor-
lar...
O cici beylerin, sanki yangına gi-
den itfaiyeci gibi trafikte geçiş üstün-
lükleri var... Oysa onlar zevklerinin pe-
şinde... Maç seyretmeye gidiyoriar!
Istanbul'un valisi, Istanbul'un em-
niyet müdürü, trafik şube müdürü,
Fenerbahçe Stadı'nda maç olduğu
gün Kadıköy'de halkın arasına kanşın
da yolların ne hale getirildiği bir gö-
rün... Görün de oturup düşünün!
Prof. Dr. Anıl Cecen:
YenibirKuvayı Milliye
hareketine ihtiyaç var
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Prof. Dr. Anıl Çeçen,
Türkıye'nin bulunduğu bölge-
de savaşın hiçbir zaman eksik
olmadığını belirterek "Bugün
de yam başınuzda bir savaş var
ve Türkiye bu savaşın içerisinde
bocalamaktadır. Getinen nok-
tadaTürkiye'nin ye-
ni bir Kuvayı MilBye
hareketi ve emperya-
list deviederin baskı-
sından kurtulma
mücadelesi vermesi
kaçınılmaz olmuş-
tur" dedi. Çeçen.
son zamanlarda
AB'ye üyelik ve de-
mokratıkleşme adı-
nayapılan çalışmalann arkasın-
da da cumhuriyet fikrini devre
dışı bırakma düşüncesınin yat-
tığını savundu.
Türkiye Gazıler Kültür ve
Yardımlaşma Derneği tarafin-
dan Şehitler ve Gaziler Haftası
nedeniyle 4t
Cumhuriyetin 80.
Yıh" paneli düzenlendı. Anka-
ra Üniversitesı Dil Tarih Coğ-
• Araştumacı
Merdanoğlu,
Türkiye'nin bugün
içinde bulunduğu
durumun, Osmanlı
Devleti'nin son
dönemine çok
benzediğini
vurguladı.
rafya Fakültesi Farabi Salo-
nu'ndaki panelde konuşan Çe-
çen, 1. Dünya Savaşı sonrasın-
da kurulan güçlü devletlerden
Sovyetler Birliği ve Yugoslav-
ya'nın 1990 sonrasında çöktü-
ğünü anımsatarak sıranın Tür-
kiye'de olduğunu ve başta ABD
olmak üzere birçok
A\Tupa ülkesinin
bu amaçla çalıştığı-
nı dile getirdi.
AraşnrmacıHüs-
nü Merdanoğlu da,
Türkiye'nin bugün
içinde bulunduğu
durumun, Osmanlı
Devleti'nin son dö-
nemine çok benze-
diğini söyledi. Tanzimat düşün-
cesiyle ÂB üyelik çalışmalan
arasında büyük bir paralellik ol-
duğunu anlatan Merdanoğlu,
"Tanzimat, dünyanın en büyük
devtetini yıkü, dışanya hağimh
yönetim anlayışı ise Sülevmani-
ye'de Türk askerinin başuıa çu-
val geçirilme olayının yaşanma-
sına neden oldu" dedi.
ÇÎZGtLtK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci >' mynet.com
H A R B I SEMİH POROY
mm
L
m1
o—
o
o
semihporoy(n yahoo.com
m
BULUT BEBEK MRAYÇİFTÇI bulutbebekuı hotmail.com
Türk Hava Yolları'ndan indirim
Uçaklan vergiler ve
harçlar uçuruyor
ANKARA (ANKA) - Türk
Hava Yollan'nın, üst-orta gelir
düzeyinde bulunan bir Türk
yurttaşın bile uçakla seyahat
etmesini olanaksız kılan uçak
bilet, fiyatlannı;
vergi, pay ve harç-
1
'
lar uçuruyor.
THYtten, Anka-
ra 'dan Istanbul' a gitmek üze-
re alınan her biletten, Maliye
Bakanhğı'na 2 milyon 500 bin
üra eğitime katkı payı ile 7 mil-
yon lira Özel îşlem Vergisi;
Devlet Hava Meydanlan Işlet-
mesi'ne de 6 milyon lira yolcu
servis ücreti aktarılıyor. Her bi-
letten de 4 milyon lira alınıyor.
Öte yandan THY, New York,
Şikago ve Londra'ya yönelik
uçuşlarda indirim uygulaya-
cak. THY'den yapılan açıkla-
mada. 1 -31 Ekim arasında Tür-
kiye'den New York ve
Şikago'ya yönelik
seyahatlerde indirim
uygulanacağı belır-
ildi. Buna göre, Istanbul,
Ankara, Izmir ve Adana'dan
New York"a yapılacak uçuşlar-
da gidiş-dönüş 559 dolar, Şika-
go'ya yapılacak uçuşlarda da
599 dolar indirimli ücret uygu-
lanacak.
HAYAT EPİK TÎYATROSU MUSTAFA BİLGIN
FEDAKARJJGIMIN
TAKDIRÎNİ
SİZLERE BIRAtOYORUM !..
4 KARI İLE EVLENMEK
VARKEN... BASBAKAN OLDUK.
OTOBLSTEKİLER KEMAL IRGENÇ k_urgenc <yahoo.com
ATSO eğitim merkezi araştırma yaptı
Yabancı turistler
Antatya'dan giyiniyor
ANTALYA (Cumhuriyet
Bürosu) - Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası Eğitim ve Araş-
tırma Merkezi Müdürlüğü'nün
yaptığı bir araştırma turistlerin
alışverişte ilk sırayı giysiye
ayırdığını ortaya koydu. Antal-
ya'ya gelen yabancı turistlerin
yalnızca giyim. deri, mücevher
ve diğer hediyelik eşyalara
yaptığı harcama kışi başına or-
talama 200 dolan buluyor.
Turistler harcamalannın yüz-
de 76'sını giyime ayınyorlar ve
yıllık 1.4 milyar dolarlık alışve-
riş yapıyorlar. Mücevher ahm
oranı ise yüzde 9.27 ve karşılı-
ğmda bıraktığı toplam para ise
175 milyon dolar. Yüzde
3.8'lik deri ve yüzde 4.23'lük
halı ve hediyelik eşya ise diğer
kalemleri oluşturuyor.
TABİHTE BUGÜN wr \mz ARIKA\ lÖEylül wmtc.mumtaz-arikan.com
£/?WĞRUL F/RKATEYMBATHf
1683'M 8U6İİM, £J?7Ij£#iJİ- Fl&ATEYNl,JAPON-
Y4 TAKIMLARINM BATTI. PADİ$AHIZiyAE£TET-
M/f OL4NJAPON İMPAItATDRuNUN AMÇASl.Bl-
CAK&İK DOSTLUKHAMGl WlArıUfŞT/.ZIYA/Z£TE
KARÇIUK VEKMEK tÇ/M,££TUĞRUL FİOiATEYMİ
PCNYA'YA YCU-LAMU. İMPARATOR U£Tİ'y£,SUL-
TAN Z.AS&ÜLHAJU/r'rEN ARMACAULAKSUNUL -
PU.6İR SURE OBAOA KALAMGEA4lDS,BİRSAL-
HASrAUK BAŞLAMtÇr/ HEUEM OÖ^Ü$K4
gAR) VERİU>İ. FAMT, DAHA Y0LCUIM6UM BA-
ŞtNDA FlRTIfi/A ÇIKmuŞ,EŞKl OİAN ĞEMİY/'
KAYALARA POS&U SÜRÛKLEUİÇri- fKİrEAY-
RILAHAK &AT/M SeMİDEN (>3KıŞİ KllfSTUlA:
BİLMİŞ, KAPrAÜLA S/RLİ*TT£SSOKİp ÖLMÜÇni.
GÖRÜŞ
MURTAZA DEMtR*
Tanı Doğru, Tedavi Yok!..
Devletin tepesindeki sivil ve askeri yetkililer, her fır-
satta "laik, demokratik rejimin siyasal Islamın teh-
didi altında olduğunu" yineleyip duruyoriar. Üstelik,
sadece lafta kalan bu türden "laikçi" lakırdılann tepki
topladığını ve şeriatçı çevrelerin işine yaradığını bile bi-
le... Antilaık çabalann beslendiği kaynaklara işaret et-
meden, karşı önlemleri almadan demokrasi ve laiklik-
le ilgili çokça laf etmek, bu kavramlann dejenere olma-
lanna, gereksiz ve olumsuz sözcükler olarak algılanma-
larına neden olmaktadır. Tıpkı "Atatürkçülük" örneğin-
de olduğu gibi.
Irtica bataklığını besleyen unsurlan görmek, tedavı-
yi konuşmak ve uygulamayı tüm çıplaklığıyla teşhir et-
mek artık bir zooınluluktur. Bu anlamda yetkililerin utan-
gaç yuvaıiak sözierle geçıştirdikleri; bırakın teşhiri, adı-
nı bile söyleyemedikleri "tabulardan" birinin adı Diya-
net'tir. 5O'lı yıllardan bugüne değin hiçbir ıktidar Diya-
net'in taleplerine "hayır" diyememiştir. Bu yüzden kad-
rosu ve butçesiyle kazancımızın her yüz lirasından bir
lirasını kullanan, "Helal ediyor musunuz?" demek ge-
reği bile duymadan akıl almaz büyüklüktekı bir bütçe-
yi dilediği ve istediği gibi harcayan ayncalıklı bir güç
odağı olmuştur. Laiklik ilkesi gereğincevehaksıztasar-
ruflan nedeniyle derhal tasfiye edilmesi gereken birin-
ci kurum Dıyanet'tir.
Diğer tabular ise ımam okullan, zorunlu din dersleri
ve Kuran kurslan adı altında sistematik olarak sürdürü-
len ırtica eğitimidir Gülünç ve aynı zamanda trajik olan
ise bu kurumlann masraflannın tamamının TC Hazine-
si'nden karşılanmasıdır. Yani, "laik rejimimiz" tam bir
"harakiri" durumundadır. Doğaldır ki askeri eğitim alan
asker, mühendislik eğitimi alan mühendis, dın eğıtimi
alan ise dinci olacak; dinin devlete egemen olması için
vargücüyle uğraş verecektir. Sorunun çözümü olduk-
ça karmaşık hale gelmiştir, ancak adı ve kaynağı bu
denli sade ve yalındır.
Olan brteni bilmediğimizi ve farkında olmadığımızı
sanıyorlar. 12 Eylül yönetimi ve ihtilalcilerin güdümün-
deki iktidarlann Diyanet, ımam okullan, zorunlu din
dersleri uygulamalan ve eğitim sistemiyle toplumumu-
zu dinci-kaderci bir yapıya dönüştürmek için nasıl çır-
pmdıklannı, devlet hazinesinin üç beş üçkâğıtçıya na-
sıl peşkeşçekildiğıni, "fukaralığın Allah'ın takdiri" ol-
duğuna halkın nasıl inandınldığını görmemek için kör
olmak gerekir.
Son seçim sonuçlannın artcasındakı "başartyı"
AKP'nın yönetim ve politikalannda aramak büyük bir
yanılgıdır. Hiç kımsenin sıhirli değneğı olmadığına gö-
re, kuruluşundan üç ay sonra iktidar olan AKP yönetı-
mine; "Bu değirmenin suyu nereden gelryor" diye
sormak gerekmez mı? Gerekir elbette ama sorulmaz.
Kimse boşu boşuna yırtınmasın: Yılda bir milyon insa-
na dincilik eğitimi veren bu sistemdedincinin iktidan ka-
çınılmaz, şeriatın gelmesi ise kesindir.
Olgunun kendisine değil sonuçlanna itiraz etmenin
hiçbir anlamı yoktur. Çağdaş kuşaklar yetiştirmenin bi-
rinci koşulu sayılan felsefe derslerinin müfredattan çı-
kanlarak, zorunlu din dersleri gibi bir bölücülük, gerici-
lik ve ihanet yasasının uygulamaya konulması, kimle-
rin ve hangi dönemin eseridir? Sonuçlan ortada oldu-
ğu halde milli güvenliğımizden, biriik ve bütünlüğümüz-
den sorumlu olanlar neden bu uygulamaya itiraz eden
bir tasviye karan almıyor? Diyanet'e ek kadro verilme-
sine, bütçesinin 12 bakanlığın bütçesine eşit hale ge-
tirilmesıne neden itiraz etmiyor? Alevi köylerine cami-
ler yapılarak Sünni imamlar atanmasına, kentlenn en
gözde merkezlerinde kamu arsalan üzerine kaçak ya-
pılan camilerde siyaset ve ticaret yapılmasına, vaazlar-
da Alevilere hakaret edilmesine neden karşı çıkmıyor?
Adeta dincilik seferberliğı ilan edilmiş gibi yılda bir mil-
yon yurttaşı din eğitiminden geçirenlere dönüp "Su işin
sonu nereye varacak; amacına nedir" diye neden sor-
muyor?
Laisizm ve demokrasi, birbirinin aynlmaz ve değiş-
mez parçalandır. Burada temel ilke dinciliğin devlet yö-
netiminden tasfiye edilerek dinin-imanın kişilerin birey-
sel sorumluluklanna, yani vicdanlanna terk edilmesidir.
Demokrasimızın gelıştinlmesi, laisizmin tam ve eksik-
siz olarak uygulanabiliriiği bakımından tercih noktası
budur. Dinciliğin devlet bütçesinden finanse edilmesi-
ne karşın yatıp-kalkıp"demokrasi, laiklik" nutuklan at-
manın kaç paralık değeri olabilir ki?
Diyanet, imam okulu, zorunlu din dersleri gibi kurum
ve uygulamalan sistemden tasfiye etmeden laikliğin
kurumlaşacağını sanmak, toplumu aldatmak değilse
bir büyük ahmaklıktır. Devlet dinciliği (şeri devlet özlem-
cilerini) finanse etmesin. 28 Şubat'lar hiç olmasın.
0 Pir Sultan Abdal Vakfi Başkanı
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Trakya'da
geleneksel ko-
nutlarda sofa-
nın avlu ya da
bahçeye bakan
açık tarafına 4
kışın soğuktan
korumak için
asılan özel per-
de.. tlenme.
beddua. II
Açık alanlar-
dan ve kalaba-
lık yerlerden du>-ulan
aşın korku. 3/ Teniste
topu rakibin arkasına
düşürmeyi amaçlayan
vuruş.. Kurşun boru-
lann ağzını açmakta
kullanılan ucu sivri ta-
koz. 4/ Düşünülenin
tersini söyleyerek ya-
pılan ince alay... " O "
adıhnın yonelme du-
rumu. 5/ Ölümsüz. 61
Notada durak işareti... Borulan döndürmeden ekleme-
yi sağlayanbağlantıparçası. 7/îlkelbirsilah... Birmü-
zik parçasınm, dinleyicilerin istegi üzerine bir kez da-
ha çalınması. 8/ Cemaate namaz kıldıran kimse...
"Meyhaneye gel ki ne — var ne mürai" (Şeyhülislam
Yahya). 9/ Markne Dietrich'i üne kavuşturan ilk söz-
lü Alman fılmi.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Kurutulmuş meyvesi halk hekimliğinde kullanılan
bır ağaç .. Parola. 2/Ruslann ünlü destanı... İlk damı-
tılan ve içinde anason bulunmayan rakı. 3/Bilgisayar
programlama dillerinden biri... Şarap mahzeni. 4/U-
tanç duyma... "Bakır lengerlerde kızarmış kuzular —
idi" (Nâzım Hikmet)... Bir soru eki. 5/Kie\' yakınla-
nnda, yüz binlerce insanın öldürüldüğü ünlü Nazi top-
lamakampı. 6/Bir işı yerine getirme... tlave... Birno-
ta. 7/"Garip Istanbul'un türküsü/Hersabahotramvay,
— gürültüsü" (Ziya Osman Saba). 8/Eski dilde su...
Diyarbakır yöresine özgü, sütle yapılan bir hamur tat-
lısı. 9/ Padişahlann, ödüllendirmek içi^birine giydiiv
dikleri değerli kaftan... Uyanık. gözü açık.