Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 16 EYLÜL 2003 SALI
14 J V LJ l_j M. U 1A. kulturO cumhuriyet.com.tr
Oda Tiyatrosu Göztepe'deki mekânmda çeşitli mesleklerden insanlan tiyatro çatısı altında buluşturuyor
Yeni sahnede farklı yüzler• îçinde oyunculuk
yapma isteği olan
herkese kapılannı
aralayan tiyatro,
perdelerini Marmara
Üniversitesi 'ndeki yeni
salonlannda
Jean-Bemard Luc'ün
'Karımla Evleniyorum"1
adlı komedi oyunuyla
açacak.
ECE BAKTIAYA
Oda Tiyatrosu'nun "Herkes ti-
yatrocu olabilir" çağnsıyla. dok-
tor, muhasebeci, vitrin tasanmcısı,
danışman gibi değişik meslekten in-
sanlar tiyatro çatısı altında bir araya
geldi. Ekonomık şartlar nedeniyle
ya da aile baskısıyla oyuncu olmak
isteyip de olamayan, içinde oyuncu-
luk yapma isteği olan herkese kapı-
lannı aralayan tiyatro, bu sezon per-
delerini Göztepe'de Marmara Uni-
versitesi'ndeki yeni salonlannda Je-
an-Bernard Luc'ün 'Karımla Ev-
leniyorum' adh komedi oyunuyla
açacak.
Herkes oyuncu olabilir
Yıllar önce Gazanfer Özcan'ın
sahnelediği oyunu değişik bir uyar-
lamayla müzikal olarak sahneleye-
cek olan Oda Tiyatrosu, katılımı art-
tırabilmek adına bilet fiyatlannı çok
düşük tutuyor.
Kaan Erkam, N'ilay Erkam, Eb-
ru Yaşar Seçen, Sultan Çelik, Zi-
ya Gündoğdu ve Derya Gemici'nin
rol alacağı oyunda yeni oyuncular da
tiyatroya 'merhaba' dıyecek.
"Herkes oyuncu olabilir düşün-
cesiyle yola çıktık" dıyor Kaan Er-
kam. Önemli olan herkesin sahip ol-
duğu özelliği doğru kavramak...
"Kimisinin ses tonu, kinıisinin 'r'
harfini söyleyememesi bir avanta-
ja dönüştürülebilir. Doğru rolle
örtüştiirüldüğü sürece, herkes
olabildiği kadar tiyatrocudur."
Topluluğun geçen yıllar da sahne-
lediği 'Operadaki Hayalet Üzerine
Bir Fantezi' ve 'The Yerli Malı
Aşk' adlı oyunlan da bu sezon ara-
lıklı olarak devam edecek.
Bakış açılan diğer tiyatrolardan
tepki alsa da tiyatrocu olmanın var
olan kurslardan değıl, tiyatro sahne-
sinden geçtiğini anlatırken aldığı ris-
kin de farkında Erkam. "Gelenler
her ne kadar oyuncu olmasalar da
ya Müjdat Gezen Sanat Merke-
zi'ne gitmişler ya da amatörce ti-
yatroyla uğraşmışlar.
Esas ağır rolleri kendi oyuncu-
lanmıza verdik. Onlara verdikle-
rimizse hata yapma olasıhklarının
çok az olduğu, ara roller. Bu rol-
lerle tiyatroya adım atmış olacak-
lar. Bir yandan da bu oyun sırasın-
da çalışnıa fırsatı bulacaklar. Sa-
dece oyunculuk değil, dekorun ku-
rulmasına kadar her şeyi öğrene-
cekler. Bir sezon sonra bir başka
oyunda kim bilir belki onları da-
ha iyi rollerde görebileceksiniz.
Turneye giderken bu ekibi başka
bir oyunla baş başa bırakabildiği-
mizde başarmış olacağız."
Daha eğlenceli bir yorumla bu yıl
müzikal olarak sahneye koymaya ha-
zırlandıklan oyuna, birkaç tip daha
dahil olmuş. Olaylar da Fransa ya da
fngiltere'de geçmiyor. tamamen bi-
ze uyarlanmış. Tiyatronun ana kad-
rosu hem çalışacak hem de yeni
oyunculan 'adam adama' eğıtecek.
Tüm bu çahşmalar sonunda ekımde
oyun çıkmış olacak.
Tiyatroya yeni mekân
Oda Tiyatrosu bu yıl yeni oyuncu-
lar dışındâ bir de sahne kazandırdı ti-
yatroya. Avrupa yakasında olmasına
alıştığımız tiyatro etkinlikleri bu sa-
yede Anadolu yakasında da mekân
kazanacak.
"Marmara Üniversitesi Rektö-
rü Prof. Dr. Tunç Erem burayı kül-
tür merkezi haline getirmemizi is-
tedi. Anadolu yakasında kültürün
kalbi olacak bu yıl sahnemiz. Ti-
yatro sanatçıları sohbete gelecek,
değişik oyunlar sahnelenecek. Be-
yoğlu'nun alternatif eğlenceleri
arasında ikinci plana düşen tiyat-
ro burada hayat bulacak."
(www. odativatrosu. com\
Ozeltiyatrolann 'rnaya'sı tııttıt
Kültür Servisi - Sahnesini Ekim
2001 'de açan ve geçen iki sezon toplam
24 tiyatro topluluğunu ağırlayan Maya
Sahnesi, sezonu 'gece tiyatrosu' ile açı-
yor. 27 Eylül'de saat 23.30'da Altıdan
Sonra Tiyatro Grubu'nun 'Bekleme
Salonu' adlı yeni oyunuyla sezonu açan
sahne, farklı bir başlangıç yapıyor.
Bir bekleme salonunda, kapının üze-
rilerine kapanması sonucu beklemekten
vazgeçen üç kişinin, içine sürüklendik-
len şifrelerle dolu oyunun kuralla-
nnı yerine getirirken kazanmak
ugruna, birbırlerini yok etmeyı gö-
ze almalannı anlatan oyunu Gül-
han Kadim yönetiyor.
Altıdan Sonra Tiyatro Gru-
bu'nun Maya Sahnesi'nde sahne-
leyeceği diğer yeni oyunu Yiğit Sertde-
mir'in yönettıği 'Ben Mert, Sebebini
Bilmiyorum' da pazar günleri Maya
Sahnesi"nde olacak.
Bu sezon oyunlannı Maya Sahne-
si'nde sahneleyecek bir başka tiyatro ise
Açık Tiyatro. Topluluk, Kubilay Tun-
çer'in yazdığı 'Muhittin'le Geçen Şen
Günlerim" adlı oyunla ekim ayından
itibaren Maya Sahnesi'nde olacak. Söy-
lediği yalanlan gerçek saruna hastalığı-
na tutulmuş. sevimli bir karakter olan
Muhittin'in trajikomik hikâyesini anla-
tan tek kişilik oyunu Mehmet Ergen yö-
netiyor, Kubilay Tunçer oynuyor.
Ekim ayında Tiyatro Diyez de Etto-
reScola'nın yazdığı 'Özel Bir Gün' ad-
lı oyunla Maya Sahnesi'nde olacak.
1938 ttalyasf nda Hitler'in Roma'yı zi-
yareti sırasında altı çocuklu bir kadınla,
Oezonu Altıdan Sonra Tiyatro Grubu'nun
'Bekleme Salonu' adlı oyunuyla açan sahne.
geçen yılki topluluklann yanı sıra, Açık Tiyatro,
Tiyatro Diyez. Tiyatrotem gibi topluluklann da
yeni mekânı olacak.
Roma'da son gününü geçiren radyo su-
nucusu bir adamın ilk icarşılaşmalan,
yalnızlıklan ve bastınlmış kişilikleriyle
yüzleştikleri bir günün hikâyesini anla-
tan oyunu Nihal Geyran Koldaş yöne-
tiyor, oyunda Hale Soygazi ve Hakkı
Ergök rol alıyor.
Geçen sezon da aynı sahneyi kullanan
Stüdyo Drama, sezona 3 yeni oyunla
giriyor. Topluluk bu yıl, Onur Bayrak-
tar'ın yazıp yönettiği iki yeni oyunu
'Terk' ve 'Suret-Kent ve Beden' ve
Hermann Broch'un 'Kader Ağıtlan'
oyununu sahneleyecek.
Tiyatrotem ın ıkınci gölge-kukla
oyunu olan, Şehsuvar Aktaş, Bilge Gül-
türk ve Ayşe Selen'in hazırlayıp sun-
duklan 'Böyle Devam Edemeyiz..' ma-
sal ve rüya tekerlemelennden yola çıkı-
larak oluşturulmuş 'tekerleme', kasım
ayında Maya'da olacak.
Tiyatro Boğaziçi. 'Pilav-
dan Dönenin Kaşığı Kırıl-
sın' ve 'Yeni Bir Hayat
tçin' adlı oyunlanyla; Alc-
hera Oyunculan, Kerem
Deren'inyazıp yönettiği '6.
Gün' adlı oyunla, BtLSAK Tiyatro
Atölyesi, Nihal Geyran Koldaş, Göze
Saner ve Aylin Deveci 'nin hazırladıkla-
n yeni projeyle, geçen sezon 'Op'la
Zo'nu Dramı'nı oynayan Krek Tiyat-
ro Topluluğu yeni projesiyle yine Ma-
ya Sahnesi'nde olacak topluluklar ara-
sında.
(Bilgi için Tel: 252 74 52)
YAZI ODASI
SELİM İLERİ
Türk Bahçesi (Z)
Celal Esat Arseven Türk bahçesınde havu-
zun seçkin yerine işaret etmiştır. Havuzun çevre-
sinde çiçek yastıkları bulunmaktadır. Şöyle diyor
yazar:
"Çiçekter, yastıkları süslemek için değil, yastık-
lar çiçeklere zemin olmak için yapılmıştır. Heryas-
tıkta küme küme aynı cins ve aynı renk çiçekler
görülür. Bunlar adeta aynı motiflerin tekrarından
ibaret halılar ve işlemeler gibi tezyinî bir bütün vü-
cuda getirirter."
Bahçe, Doğu sanatında, Doğu yaşama kültü-
ründe, dinginliğin simgesi, ruh için bir eğitim oca-
ğı sayılmıştır.
Koru ya da orman, sezdirisiyle, duygusuyla,
Batı sanatında, mimarisinde egemenlık kurmuş;
Doğu, görkem arayışına o kadar yüz vermemiş,
içteki zenginliği simgelemek istemiştir.
Bahçelerin elbette refahla ilintisi var. Halide
Edib Adıvar Sinekli Bakkal romanında. Abdülha-
mid dönemindekı istanbul'un arka sokakiarını
betimlerken pencere kenarlarına, cumbalara iliş-
tirilmiş kırmızı toprak saksılardan söz açar artık.
istanbul'un refah düzeyi sarsılmaya koyulmuştur.
Saksılar ve kararmış gaz sandıkları. Her birin-
de al, beyaz, koyu kırmızı sardunyalar, küpeçi-
çekleri, karanfiller. Öbek öbek yeşıl fesleğenler
her okşanışta iç açıcı kokular saçar...
Gelgelelim eski Türk bahçesinin yerinde yeller
esmektedir şımdî.
On beş yirmi yıl sonra Şişli apartmanları devri
başlayacak; önce İstanbul'un alafranga semtle-
rinde, sonra dört bir yanda, git git bütün yurtta
bahçeler azaldıkça azalacaktır.
Derken bahçe ancak varlıklı kişilerin tekelinde
kalır. Daha benim çocukluğumda, "bahçeli ev"
gıpta edilecek bir lüks sayılırdı kırk, kırk beş yıl
önce.
Şimdilerde, "w7/a"nın bahçesi kimin zevkine
teslim edilmişse, o. elinin altındaki "jardin" der-
gilerinden yararlanarak, bildiğini okumaktadır İs-
tanbul'un moda semtlerinde böylesi villa bahçe-
leri pıtrak gibi bugün.
Oturduğu bahçe katına iki buçuk milyar lira ki-
ra ödeyen bir tanışım, evıni övünçle gezdıriyor.
Pencereler, balkonlar yere kadar cam: Tepeleri
apartman yığması Boğaziçi görünüyor. Bahçede
çim, çim ortasında azman kaktüs.
Gözü okşamıyor mu? Burada değil, belki Tek-
sas'ta.
Bana öyle geliyor ki, gördüğüm son Istanbul
bahçesi, Teşvikiye'dekı evimızin arka balkonun-
dan her akşam seyrertiğim bahçeydi.
Istanbul bahçesi diye özel bir bahçe düzenle-
mesinden konuşulabilir mi? Unutulmuş Nezihe
Muhittin, şimdi adını benim de unuttuğum bir ro-
manında bir bahçeyi sevgiyle tasvir ediyordu.
Sonra galiba şöyle bir söz: Istanbul bahçesi!..
Teşvikiye'deki bahçe, yoksul bir apartmanın alt
katından çıkılan avuç içi kadar bir yerdeydı. Yaş-
lı kiracı bahçeyi saksılarla, mıni mini bir havuzla,
bir iki ağaçla bezemişti, elbette ufarak ağaçlar.
Ama begonyalar, sarmaşıklar, horozibikleri,
sardunyalar, o mor ve eflatun boruçiçekleri, mev-
simlerin gelıp geçişini bir dermeçatmalık içinde
hissettirir, sanki umutlar kuşandırırdı.
Havuza kuşlar gelirdı; güvercinler, serçeler, bir
iki de alımlı beyaz güvercin çıkagelmişti. Yaşlı
adamla karısı, havuzun kenanna ilişip akşam çay-
larını içerlerdi.
Komşumun bahçesinde alçakgönüllülük, ge-
ometrik çizgili modern bahçelerin katılığından
çok başka bir anlam yaratıyordu.
Hele dizi dizi saksılardaki fesleğenler! Yaşlı ka-
dın gidip gidip okşardı fesleğenleri.
Kiracı hastalanmış; öyle işittik; kansı da ona ba-
kıyormuş. Yaşlı adam ölüm döşeğindeyken, bah-
çe kendiliğinden harap oldu ve bu harabe bah-
çeyi ben handiyse tanrısal bir işaret saydım...
Takvimde lz Bırakan
"HeleZiya Osman, hele o!.. Hep mütevazı, hep
bir adım gerimizden gelmeyi huy edinmiş, en kü-
çüğümüzZiya Osman", Yaşar Nabi Nayır, Dost
Mektuplar, Varlık Yayınları, 1972.
'Uluslararası Ödüllü Selmi Andak Şarkılan' adlı albümün tanıtımı muhteşem bir geceyle yapıldı
Müziğinyorulmayan zahmetkoşanu..
GAMZE AKDEMİR
Birarşiv, birbelgeselniteliğinde,Türkiye'ye
evrensel çoksesli popüler müzik alanında dış
ülkelerde ödüller ve başanlarkazandırmış unu-
tulmaz yapıtlardan oluşan bir ilk albüm, 'Ulus-
lararası Odüllü Selmi Andak Şarkılan
1
.
Sakman Prodüksiyon'ca müzikseverlere su-
nulan ve basm tanıtımı 14 Eylül Pazar gecesi
Emirgân'daki Neruda Restaurant'ta düzenle-
nen muhteşem bir geceyle yapılan albüm, ar-
tık müzik marketlerin raflannda ve hızla tü-
kenmekte...
Selmi Andak'ın en mutlu gecesi...
Yüreği müzik coşkusuyla atan her daim genç
bir usta Selmi Andak. Başansının, bugünlere
gelebilmesinin ardında, tartışılmaz yeteneği-
nin yanı sıra ailesinin desteği. kendisini müzik
eğitiminde ve çahşmalannda yetiştiren müzik
otoritelerinin güvenJe bileşik katkılan, sanatçı
dostlan ve elbette onu dinlemekten \ azgeçme-
yen Türk halkı yatan bir büyük sanatçı.
En mutlu gecelerinden birini yaşıyordu Sel-
mi Andak, deyim yerindeyse çocuklar gibi şen-
di. Bestelerinin raflarda değil gönüllerde oldu-
ğunu, topluma yansıdığını, müziğin paylaşıl-
dıkça, insanlara ulaştıkça asıl anlamını buldu-
ğunu bir kez daha derinden duyumsamıştı.
"Demek ki bir şeyler verebilmişinı. ne mut-
lu bana" diyordu tevazuyla. Ve şöyle ekliyor-
du: "Hayat güzeldir ama müzikle ve dostlar-
la güzeldir."
Albümde her biri klasikleşmiş 12 yapıtı ün-
Iü sanatçılarca özel olarak seslendirdi, tzzet
Öz, Ali Kocatepe, Erkan Yolaç, Selçuk Yön-
tem, Metin l'ca. Yıldız Kenter, Müşfik Ken-
ter, Duygu Aiena, Bülend Özveren, Ali Kır-
• Albümde klasikleşmiş 12 yapıt, ünlü sanatçılarca özel olarak seslendirildi.
İzzet Öz, Ali Kocatepe, Erkan Yolaç, Selçuk Yöntem, Metin Uca, Yıldız
Kenter, Müşfik Kenter, Duygu Asena, Bülend Özveren, Ali Kırca, Mehmet Ali
Birand, Müjdat Gezen sunumlanyla destekledi. (Fotoğraf: ALPER ÎZBUL)
ca. Mehmet Ali Birand, Müjdat Gezen su-
numlanyla destekledi.
Tüm dostlannı tek tek karşıladı Andak, hep-
siyle yakından ilgilendi. Gece boyunca espri-
leriyle herkesı gühnekten kırdı geçirdi. tşte ge-
ceden bir iki anektod:"Ben cilalı taş devrin-
den kalmayım", "Birisi şu mikrofonu elim-
den alsın artık, yoksa sabaha kadar konuşa-
cağım"...
Dostlanna duygulannı sorduğumuzda, Ah-
met Güvenç Andak'ı mesleğin en yaşlı ve en
faal kişisi olarak tanımlarken albümü "tşte
müzik bu. Tüm yapıtlar başka bir karakter
taşıyor, müzik bu" sözleriyle değerlendirdi.
Vedat Sakman onu popülıst akımlara asla ka-
pılmamış, nitelikten ödün vermemiş bir usta,
gerçek bir Cumhuriyetçi olarak niteledi.
Asya, kariyerinde ustanın büyük desteğini
gördüğünü söylerken. Coşkun Demir, Andak
için "Popüler müziğimizin belkemiği"dedi.
Çocuk ruhlu sanatçı
Ali Kocatepe 'çocuk ruhlu bir büyük
adam, müstesna bir sanatçı' olarak seslendı
ustaya bir anısını paylaşarak: "Selmi Abi'nin
stüdyo çalışmasını yaptığı evindeyiz. Piyano-
sunun başında, biz de Aysun'la dinliyoruz.
Birdenbire durdu, başınt-kaldırdı ve 'Anne-
ee süüt' diye bağırdı. Kapı açıldı. rahnıetli
annesi elinde sütle girdi. 10 yıl önceydi."
Kimi dostlan da albüm kapağındaki
yazılanyla ustayı selamladılar.
tLHAN SELÇUK: ''Selmi Andak çok bo-
yutlu bir yaşam yolcıduğunun yorulmayan
zahmet koşanıdır. Besteci, yazar, gazeteci,
yorumcu, dost, arkadaş, meslektaş kimlik-
lerinde nüfus kâğıdını bu ülkenin kütüğüne
yazmış Selmi, Batı'mn Aydınlanma felsefe-
sinin Anadolu'ya Cumhuriyet devrimiyle
yansımış külrüründe bir yararıcı işlevini üst-
İendi, kişiliğinde müzisyenliği ağır basar a-
ma maratonculuğu da parmak ısırtır. Onun
dostu olmakla övünüyorum."
tBR\HtM YILDIZ: "Besteciliği ve sanat
yazarlığının yanı sıra dost canlısı bir ağabey-
dir. Birikimi ve sohbeti ile insanı başka ufuk-
lara taşıyan, her yaştaki insanın arkadaşı-
dır."
ORHAN ERİ!VÇ: "Bir arada kaynaştıra-
rak yaptığı besteler ile kulaklarımızda yan-
kılanmayı sürdürmektedir."
EGEMEN BERKÖZ: "Müzik konusun-
daki derin bilgisine karşın son derece alçak-
gönüllü ve kibar bir insandır."
HALtT KIVANÇ: "Bir ömürlük arka-
daşım benim. Ama Selmi'nin yarattığı o
güzel besteler, benim Selmi'den de yakın
arkadaşlarım. Sadece benim mi? Onun
şarkılanm dinleyen herkesin."
DOĞAN ŞENER: "O besteleriyle, müzik
bilgisiyle, efendiliğiyle ve insanlığıyla bir
'maestrodurV
Biliyoruz ki bu geceden sonra çok besteler
çıkacak. Selmi Andak yine durmayacak, yine
üretecek, yine yeni ödüller kazandıracak ülke-
sıne, o hiç yitirmediği çocuk ruhu, tartışılmaz
müzik bilgisi ve sezisiyle... Bekliyoruz...
David Bowie internette
• Kültür Servisi - Davıd Bowıe'nin binlerce
hayranından sadece on tanesı, efsanevi
şarkıcıyı Londra'da özel bir konserde izleme
şansı yakalayacak. Bu özel şov, Bowie'nin yeni
albümü Reality'ye özel olarak
gerçekleştıriliyor ve bu konserde Bowie, alınan
haberlere göre Changes ve Jean Genıe gibi
klasiklerini de seslendirecek. Bunun yanı sıra
Bowie. sinemaseverlerle 90 dakikalık özel bir
internet sohbetı de yapacak. Uzun zamandır
hayranlanyla bir araya gelmemiş olan Bowie,
Tokyo ve Rio'ya da uğrayacak.
Sinema kursları başlıyor
• Kültür Servisi - Sinematek Istanbul ve
Ankara Film Atölyesi'nin ortaklaşa
düzenledikleri sinema kurslan Istanbul'da 10
Ekim'de, Ankara'da ise 12 Ekim'de
başlayacak.Fılm çekunleri hakkında geniş
bilgiler vermenin yanı sıra temel sinema
bilgilerinin teorik olarak anlatıiması, senaryo
yazımı, sinema tekniği bilgisi, kamera,
çekim, kurgu. müzik yerleştirilmesi
bilgileri uygulamalı olarak gerçekleştirilecek.
Atölye sonunda tüm katılımcılar bir film
çalışması süreci içinde olacak ve
ortak bir kısa film çekecekler. Çalışmanın
bitiminde tüm öğrencilere, içinde kendi filmJeri
olan bir VCD ve katılım sertifikası verilecek.
'Operadaki Hayalet film oluyor
• Kültür Servisi - Yönetmen Joel Schmacher,
ünlü 'Operadaki Hayalet' operasını
beyazperdeye aktaracak. "Phantom of the
Opera' adını taşıyacak olan fılmde Jennifer
Ellison ve Minnie Driver rol alacak. Elison'u
Emmy Rossum"un canlandıracağı Christıne
karakterinin arkadaşı olan Meg Giry rolünde
izleyeceğiz. 'Phantom of the Opera'da
Phantom rolünü "Tomb Raider 2'nin Iskoç
yıldızı Gerard Butler canlandıracak. Filmde
aynca ünlü oyuncular Miranda Rıchardson ve
Simon Callow da rol alacak.