Catalog

SAYFA CUMHURİYET 13EYLÛL 2003 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istarbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Den ızlı Y Y Y Y PB PB B B 23 23 26 15 29 29 31 30 Zonguldak Y 23 Antalya Sinop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas V Y Y Y PB PB B PB 26 24 24 25 26 26 29 26 B 30 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıirt Hakkâri Van PB PB A A A A B B 29 29 34 34 31 34 28 23 PB 21 Do<J(j Akdenız ıle yurdun kuzey kesımlerı Darçalı bulutlu. Marma- ra ıle Karadenız kıyılan saöanak yağışlı dığer , erler a2 bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklı- ğında onemlı bır değı- şıkiık olmayacak Ruz- gâr guney ve batı yon- lenden hafrf ara sıra or- ta kuvvette yağış anın- da kuvvetlı olarak ese- cek DIŞ MERKEZLER Oslo PB 17 Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B B Y . B B Y Y 16 18 23 17 19 19 18 Münih Y 19 Zürıh Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belsrad Sofya Roma Atına Y B B Y Y Y Y Y 18 21 31 18 16 15 27 27 Y 19 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahire PB A Y Y Y Y Y PB 18 23 11 29 21 12 8 30 PB 32 ^ ÇOK buluflu . Yağmuriıj Suiu Kar > Go< gurultulu G U N C E L CÜTVEYT ARCAYTREK • Baştarafi 1. SayftKda heyet döndü. Vereceği "mufassal raporvn" öze- tini ilgililere sundu. Sonuç: Irak'ı yönetenler Türk askerini istemiyor! önceleri bu yargılarını açıktan söytediler, fakat ABD'nin bastırmasıyla istiyoruz ama ABD askeriy- le gelmesin, Türk askerı kurulması olası uluslara- rası gücün içınde görev alsın, demeye başladılar. Türk heyeti de "haJkın Türkaskerine sıcakbak- tığı, ancakABD ile birtikte gelmesini istemediği" sonucuna vardı. ABD için Irak'taki odak noktalarının yargılan, kanılan fazla önern taşımıyor. Iki gün önce Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleez- za Rice; "Eğer Türk hükümeti, Irak'a asker gön- dermeye karar verirse, eminim ki bunun yolu bu- lunur" dedi. Bizimkiler ise ABD koşutunda hareket etmeye kararlı görünüyor. "Inak'ta halk Türkaskerinekar- şı değil, öyleyse ABD'yle görüşmeleri asker gön- dermeye karar vermtşiz gibi sürdürmeye devam etmeliyiz" demeye gelen birtutum sergiliyor. Irak halkı istiyor diye asker göndermeye hazır- lanan AKP iktidarı, Türk halkının eğilimlerini he- saba katıyor mu acaba? AKP her ay halkın nabzını tutan anketler yaptı- nyor. NTV'nin açıkladığına göre, ağustos ayı an- keti, temmuz ayı anketinden farklı değil, şöyle: "Halkımızın yüzde 65'i hâlâ Irak'a asker gönde- rilmemesini istiyor. Türkiye 'ntn Irak operasyonu- nun dışında kalmasını isteyenlerin içinde AKP'ye oy verenlerin oranı da yüzde 49". • • • Halkın isteklerine koşut icraat yapacaklannı he- men her vesile söyleyen bu hükümet, bu ıktidar, her ay yaptırdığı anketlerin gösterdiği doğrultu- da mı hareket edecek, yoksa yetki bende, beş yıl horoz benim diye halkın eğilimine karşı ABD buy- ruğunda hareket etmeyi sürdürecek mi, eylül so- nu göreceğız. Demirel gibi ABD korkusu salanların ifadesıne göre, asker gönderme ya da göndermemeyi dü- şünecek zaman değıil. Işin amasına gelince; P- KK/KADEK sorununda Amerika hâlâ harekete geçmiyor. Türkiye ile pazarlık etmeyi sürdürüyor. Hatta iktidarağzı ile yazanlara göre, "Askergön- derirsek PKK sorununu çözecekmiş gibi bir tavır takımyor". Gidecek askerin bölgesi "sektörü" belli mi de- ğil mi? Belli değil. Tek bilinen, askerin görev ala- cağı bölgede Türklerin komutasında olacağı. Ka- zın ayağı acaba açıklandığı gibi mi? • *•• Ordu komutanlığı yapmış, birinci Körfez Sava- şı'ndadeneyimleryaşamış, emekli Orgeneral Ke- mal Yavuz'un Akşam'da "Türk askerine, Türk komutan' masalı" başlığıyla yayımladığı yazı; ko- mutanlık konusundaki resmi açıklamalara koşut çizgiler içermiyor. Yavuz, önce "Bu biriiği komuta eden komutan ve karargâh... muhte/if durumlara nasıl tepkigös- tereceğini ve görevini ifa ile ilgili bütün hususlan hangi 'üstü komutan ve karargâhın' emir ve di- rektiflerine göre yürûtecek? Türk Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan veya Genelkurmay Başkanlı- ğı'ndan mı, yoksa Irak Işgal Kuvvetleri Komutanı olan Amerikan Karargâhı ve onun Amerikalı ko- mutanından mı alacak?" diye soruyor ve soruyu bir soru ile yanıtlıyor: "Gayet tabii ki, Amerikalı komutandan alacak. Peki o zaman nerede kaldı 'Türk askerini Türk ko- mutan komuta edecek' lafının anlamı?" örnek bir soruyla gerçeğe parmak basıyor: Amerikalı komutan Türk sektörü komutanına "bölgende filancanın evinde Baas Partisı ilerige- lenlerinin saklandığını haberaldık, yakala vegön- der" diye emir verirse, Türk komutan "ben bu emri Genelkurmayıma sormadan yerine getire- mem" diye karşı mı çıkacak? Hükümet, "Irak'ın her bakımdan yeniden yapı- lanması için asker göndeririz" deyip duruyor. Oysa; Türkiye, bilinmeyenlerin giderek çoğal- dığı bir süreçten geçiyor. Erdoğan'dan Persson'a başsağlığı isveçlüerLindh içinyürüdü GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM Stockholm'de NK adlı ahşveriş merkezinde çarşamba günü bıçakla- narak öldürülen Dışişle- ri Bakanı Anna Lindh için binlerce Isveçli dün de sokaklarda yürüyüş yaparken Lindh'i öldü- ren kişinin, 32 yaşmdaki sabıkalı bir İsveçli oldu- ğu haberi basına sızdı. Uyuşturucu kullanan ve sürekli olarak bıçak taşı- yan kişinin. daria önce çeşitlı şiddet suçlan işle- miş olduğu ve bir süredir evsiz yaşadığı öğrenildi. Stockholm polisi, evsiz- lerin bulunduğu bazı yerlere baskın düzenle- dı, ancak sanığı bulama- dı. Buna karşılık, olayda kullanılan bıçak, katilin ceketi ve kepi bulundu. Anna Lındh'in düpe- düz ve onlarca kişinin önünde öldürülmesi dünyada şok etkisi ya- rattı. Halk, NK'nin önünde toplanarak kal- dınma çiçek demetleri koymaya başladı. Aynı zamanda, çeşitli yerler- deki taziye defterlerinin önünde uzun kuyruklar oluştu. Isveç Güvenlik Polisi (SAPO), Anna Lindh'in, ona yönelik bir tehdit olmadığı için korunmadığını belirte- rek suçlamalan gen çe- virdi. Ancak, tsveçli po- litikacılar ve köşe yazar- lan. polis yetkılilerini ağır bir dille eleştiriyor. Cinayetin duyulma- sından sonra hemen îs- veç'in VVashington Bü- yükelçiliği'ne gelen ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve taziye defterini imzala- dı. Başbakan Tayyip Er- doğan. Anna Lindh'in uğradığı bıçakJı saldın sonucu yaşamını yitir- mesinden duyduğu üzüntüyü iletmek üzere Isveç Başbakanı Göran Persson'u aradı. Pers- son'a başsağlığı dileyen Erdoğan, tsveç halkının acılannı paylaştığını ıfa- deetti. Türkiye ve ABD terör örgütüyle mücadele konusunda uzlaştı KADEK için eylemplanıSERKAN DEMtRTAŞ ANKARA - Türkiye ve ABD, terör örgütünün Kuzey Irak'tan temizlenmesı için ortak bir ey- lem planı üzerinde uzlaştılar, KADEK ile mücadelede ilk aşa- ma olarak istihbarat paylaşımını etkinleştirme karan alan taraflar, eylem planına ilişkin aynntılı plan üzennde görüşmelerini sür- dürecekler. ABD yönetiminin verdiği sö- zü tutmaması durumunda "inan- dırıcılığını" yıtireceği uyansm- da bulunan fürkiye, "KADEK ile mücadelede Kuzey Irak'ta bulunan Türk Silahlı Knvvet- leri unsurlarının önünün kesil- memesini" de ıstedı. Türk-Amerikan heyetleri KA- DEK konusunu görüşmek üzere ilk temaslannı dün Ankara'da Devlet Konukevı'nde gerçekJeş- tırdiler. Asker \ e istihbarat yetki- lilennden oluşan ABD heyetine, Dışişleri Bakanlığı'ndan Ljnn Pascoe, Türk heyetine ise Dışiş- leri Bakanlığı'ndan Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi IVabi Şen- soy başkanlık etti. Basına kapalı yapılan görüşmeler sırasında Ge- nelkurmay 2. Başkanı Orgeneral llker Başbuğ, MlT Müsteşan Şenkal Atasagun ve Dışişleri BakanJığı Müsteşan Büyükelçi Uğur Ziyal'in de Devlet Konu- kevi'ne gelmesi dikkat çekti. Diplomatik kaynaklar, bu görüş- menin ABD heyeriyle yapılan te- masla bir ilgısinin bulunmadığı- nı iddia etti. 7 saatllk görüşme Yaklaşık 7 saat süren görüşme- lerin ardından bir açıkJama ya- pan Pascoe, izlenecek yol konu- sunda net adımlar belirlendiğini belirterek "Nereye gittiğimiz hakkında iki tarafın da net bir fikri var. Ortak görüşlerimiz var, bu yönde ilerlemeye devam edeceğîz. Iki tarafın da birlik- te çalışıp takip edeceği bir ey- lem planı var ve bu plan üze- rinde birlikte çalışacağız" diye konuştu. ABD'lı yetkili, KÂ- DEK ile iletişıme geçmek gibi bir durumun söz konusu olama- yacağını da söyledi. Türkiye ile ABD arasında ya- pılan görüşmede Kuzey Irak'ta PKK-KADEK terör örgütünü or- taklaşa bertaraf etmede uygula- nacak eylem planının ana hatla- n şöyle belirlendi: • Örgütün bölgedeki hareket- liliği ile ilgili taraflar arasında sü- rekli bilgi akışı olacak. • Bölgede örgüte karşı yapı- lacak mücadelede Türkiye'nin belirlediği çizgiler özellikJe dik- kate alınacak. v^ Taraflar bugünkü görüşme- de, örgütün elebaşılan ve hare- ketliliği ile ilgili bırbirlerine isim listesi ve bilgi sundu. Isim liste- siyle ilgili sunuşlar bundan son- ra da devam edecek. • PKK'yi bertarafetmede asıl eylem. bundan sonra yapılacak teknik detaylan belirleme top- lantılarında daha net hale gele- cek. Bu toplantılara. bölgedeki örgütün iç işleyişinı ve hareket- liliğini yakından bilen ve örgüt- le ilgili önemli tecrübelere sahip istihbarat yetkililen katılacak. Ankara'nın mesajları net Edinilen bilgilere göre. Türk heyeti ABD yönetiminin başta Başkan George Bush olmak üzere Irak'ta terör örgütlennin banndınlmayacağına ilişkin söz verdiklerini anımsartı. Terör ör- gütünün 1 Eylül'den itibaren ateşkesi sona erdirdiğini, bu ta- rihten itibaren Türkiye'de can kaybına da neden olan birçok ey- lemde bulunduğunu anlatan Türk heyeti. ABD yönetimının verdi- ği sözü yerine getirmesi gerekti- ğini iletti. Türk heyeti, terör ör- gütünün Türkiye'deki eylemleri için emirleri ve lojistik desteği Kuzey Irak'tan aldığım ve Türb- ye'nin buna uzun süre tahammül etmesinin olanaklı olmadığını da Amerikan heyetine iletti. KADEK yanıltıyor Heyet, Kuzey Irak'taki Türk bırlıklerinin de tek amacının KADEK terör örgütünün yakın- dan ızlenmesi ve istihbarat top- lanması olduğunu belirterek böl- gedeki Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının önünün kesilmeme- si gerektigi mesajını ABD heye- tine verdi. Yetkilıler, özellikle Kürt gruplarının TSK'nin bölge- deki faaliyetlerine ilişkin yanıl- tıcı bir propaganda içinde oldu- ğuna dikkat çekildi.Görüşmeler sırasında Türk heyeti, hüküme- tin geçen aylarda çıkardığı Top- luma Kazandırma Yasası'na iliş- kin bilai de sundu. Darbenin 23.yüdönümü 12 Eylül darbesinden en çok etkilenen kuşağın kurduğu 78'liler Dayanışma ve Araştırma Derneği, "Tükenmez" adlı dergiyle siyasi, kültürel ve ekonomik açıdan darbenin kaybettirdikJerini kamuoyuna aktarmaya çalışıyor. Darbenin 23. yıldönümü nedeniyle Galatasaray Postanesi önünde toplanan dernek üyeleri adına açıklama yapan Dernek Başkanı Celalettin Can, "Anarşi ve terörü engelleme adı altında darbeciler, topluma karşı Türkiye tarihinin gördüğü en biiyük terör kampanyalannı yürüttüler" dedi. (Fotograf: ALPER IZBUL) Edelman TOBETyi ziyaret etti Aı\KAR\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - ABD Büyükelçisi Eric Edelman, TOBB'ye yönelik zi- yaretinde çevırinin azizhğine uğ- radı. Büyükelçinin. 8.5 milyar dolarlık İcrediye yönelik sözleri. "Kredi, IMF'nin 6. gözden ge- çirme çalışmalarının sonuçlan- masına bağb" olarak çevnldı. Ancak, bü>"ükelçinin konuşma- smda böyle bir bölüm ohnadığı anlaşıldı. ABD'nin yeni Ankara Büyü- kelçisi Eric Edelman, dün TOB- B'yi ziyaret etti. Ziyaret sonrası ilk açıklama>q yapan TOBB Baş- kanı Rifat HisarcıkJıoğlu, Tür- kiye'nin Irak'a yapacağı katkı- lar üzerinde durduklannı kaydet- ti. Hisarcıklıoğlu, Türk iş âlemi- nin Irak'ta çalışmak istediklerini de vnrgulayarak "Sayın Büyü- kelçi, Irak'ta iş alan Bechtel ve K\Tl şirketierinden bir tanesi- nİD şu anda bir Türk taşeron- la çalışmaya başlamış olduğu- nu ifade etti. Türk iş âlemi bu bölgeyi en iyi tanıyan işadam- landır ve bu bölgede başarüı çalışma isteniyorsa Türk iş âle- mine ihtiyaç vardır" dedi. Edelman da Türk-Amerikan işbirlığinin derinleştirilmesi ve ekonomik ilişkilerin ileriye götü- riilmesi konulannı tartıştıklannı vTirguladı. Edelman, 8.5 milyar dolarlık ABD kredisine yönelik soruya da şu yanıtı \erdi: "8.5 milyar dolar nıtanndaki para ve bu paranın verilmesi her şeyden önce Türkiye'nin IMF programının kapsamındaki gözden geçirmeyi, ekonomik programı ve onun şartlannı verine getirmesine bağlıdır. lldnci şart da Irak'ta işbirliği- dir. Bu da zaten devam ediyor. Oraya asker gönderilmesi ise tamamen Türk hükümetinin vereceği bir karardır, Bu çerçe- vede bununla ilgisi yoktur." Ancak Edelman'ın sözleri Türk- çeye çevrilirken 8.5 milyar dolar- lık kredinin koşullan arasında "6. gözden geçirmenin de bu- lunduğunu" söylendi. Selçuk: Hesap sormazsakuygarolamayızİstanbul Haber Servisi - Prof. Dr. Erdal İnönü, Kopen- hag kriterlerimn önemli bir bö- lümünün Lozan Antlaşma- sı'nda olduğunu belirterek "Lozan Antlaşnıası'nı tam olarak uygulasaydık, Kopen- hag kriterlerine gerek kal- mazdı" dedi. Cumhuriyet Ga- zetesi Imtiyaz Sahıbı tlhan Sel- çuk, "1923 Devrimi olnıasay- dı, Kopenhag kriterleri nede- niyle yapılan değişiklikler Türkiye'nin AB'ye girmesini sağlayanıazdı" diye konuştu. Kopenhag kriterleri Lozan'da var istanbul Ticaret Oniversitesi ve Türkiye - A\Tupa Vakfı tara- fından "Lozan Antlaşma- sı'ndan Ankara Antlaşma- sı'na, Ankara Antlaşma- sı'ndan Günümüze Türkiye - Avrupa İlişkileri" konulu bir panel düzenledi. Panelin otu- rum başkanlığmı yapan Prof. Dr. Inönü, Ankara Antlaşma- sı'ru 12 Eylül 1963'tedönemin başbakanı xe babası İsmet İnö- nü'nün imzaladığını anımsartı. Kopenhag kriterlerinin önemli bir bölümünün Lozan Antlaş- ması'nda olduğunu vurgulayan Inönü, şöyle devam etti: "Biz Lozan Antlaşması'nı isteye- rek tam manasıyla uygula- saydık hiç bunlar olmazdı. İs- teyerek bugünkü reformları uygulamaya koyarsak bu du- rumu değiştirecektir. Umut- la, korkmadan bu reformları uygulayalım diyorum." KemaHzml anlamadılar Cumhuriyet Gazetesi tmtiyaz Sahibi Ilhan Selçuk da Türki- ye'de hemen herkesin AB'den yana olduğunu, ancak bir tedir- ginlik de yaşadığını dile getire- rek "Türkiye'nin çıkarlanna mı bakacağız, yoksa 'AB'ye girelim' diye Türkiye'nin çı- karlarını göz ardı mı edece- ğiz? Eleştirel aklımızla onla- ra hesap soramazsak uygar, Avrupalı, Batılı olamayız" di- ye konuştu. Avrupalılann Ke- malizmi anlamadıklannı belır- ten Selçuk, Türkiye'nin Avrupa emperyalizmine karşı geldikten sonra Avrupa'nın aydınlanma- sını alan tek Müslüman ülke ol- duğunu anımsartı. Selçuk "1923 Devrimi ol- masaydı.Atatürk ve İnönü bu yasaları almasaydı, Kopen- hag kriterleri nedeniyle yapı- lan değişiklikler Türkiye'nin AB'ye girmesini sağlayamaz- dı" dedi. Bağımsız düşünceyi ve eleş- tirel aklı saMinarak ÂB ile ko- nuşmarun, tartışmanm inceliğı- ni bilmek gerektiğini ifade e- den Selçuk, şöyle devam etti: "Bu incelik olmazsa ne Avru- palı olabiliriz ne de AB'ye gi- rebiliriz. AB'ye girmesek de uygar dünyada Türkiye Cum- huriyeti olarak yaşam ola- naklanna sahibiz." Eski Iktisadi Kallanma Vak- fı Başkanı Meral Gezgin Eriş, Avrupa'da son zamanlarda Tür- kiye'nin AB üyeliğıyle ilgili olumsuz ıfadelerin Türkiye'nin üyeliğe yaldaştığını gösterdiği- nı anlattı. YÖK üyesi Prof. Dr. Burhan Şenatalar. Türkiye'ye nesnel verilerle bakıldığında AB için cazip bır ülke olmadı- ğını ifade ederek nüfusunun çok yüksek olduğunu, ekono- mik ve politik yapısında da is- tikrarsızlık bulunduğunu dile getirdi. Ödül töreni Panelin ardından üniversite ve ^'akıf tarafından düzenlenen, "Ankara Antlaşması'nın 40. yılının anılması ve Lozan Ant- laşması'ndan Ankara Anlaş- ması'na. Ankara Anlaşma- sı'ndan Günümüze Türkiye- Avrupa İlişkileri" konulu araştırma yanşmasında derece- ye girenlere ödülleri veriJdı. Bırincilık ödülünü alan Meh- met Cevat Yıldırım ve Ahmet Cemil Yıldırım'ın ödülü Prof. Dr. Erdal Inönü tarafından ve- rilırken ikincılik ödülünü Doç. Dr. Osman Özsoy. üçüncülük ödülünü ise Yrd. Doç. Dr. İrfan Kava Ülker aldı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada falarcavurguladı. 11 Eylül'ünyıldönümündedaha da ileri gidip "daha çok öldürme" yetkisi istedi. Terörü terörle yok etmenin olanaksızlığını yerı geldikçe vurguluyoruz. Irak'taki gelişmeler de bu tezi doğruluyor. Peki, terör diplomatik görüşmeler yoluyla yok edilebilir mi? Türkiye ile ABD, Ankara'da bunu deniyor! Irak'ın ortasında ve güneyinde düzeni sağlaya- mayan ABD, Türkiye'nin güçlü desteğini istiyor. Buna karşılık da Türkiye, Irak'ın yapılanmasında söz sahibi olmak ve Irak'ın PKK dahil tüm terö- rist gruplardan anndırılmasını sağlamak istiyor. Amerikalılar her görüşmede aynı şeyi vurgulu- yorlar: "O işi bize bırakın. Biz Irak'tan Türkiye'ye hiçbir şekilde terörist saldın gelmemesinisağlayacağız." Bunun nasıl olacağı sorusuna ise tatmin edici yanıt veremiyorlar. Işte dün, ilk kez Türk ve Ame- rikalı yetkıliler bir araya geldiler ve konunun ay- rıntılannı konuştular. Görüşmenin gündemi baş- lıkta vurguladığımız gibiydi: Irak'ın kuzeyinin teröristlerden arındırılması! Konu terör olunca, seçilen sözcüklerin de ayrı bir önemi var. Acaba bu anndırma nasıl olacak? Son teknolojik gelişmeleri bölgeye taşıyıp bir arıtma tesisi mi kuracaklar? Tesiste özel arıtma yönternleriyle temizlenen te- röristler kurumaya bırakılıp başka işlevlere mi bü- ründürülecek? Teröristlerin iyı antılıp arıtılmadığını kontrol et- tikten sonra tam arıtılmamış olanlar yeniden işle- me mi tabi olacak? Arıtma işleminden geçen teröristlerin bir kısmı Irak'ın başkentine geçip yeni bir kimlikle siyasi ha- yata mı başlayacak? Tam arıtılmış olanlara ISO-9001 standardı uy- gulanıp AB katında da yer mi verilecek? Arıtılan teröristlerin bir kısmı naftalinlenip, ileri- de kullanmak üzere sandığa mı konacak? Terörist çeşitleri Kara mizahı burada keselim... Türkiye'nin sap- tamalanna göre Irak'ın kuzeyindeki PKK/KADEK kamplarında 5 bine yakın 4 grup terörist var: - Türkiye'de pek çok eyleme bulaştıktan sonra buraya gidenler. - Türkiye'de hiçbir eyleme bulaşmayıp terörün sındirilmesınden sonra gidenler. - Avrupa'da terör örgütünü değişik düzeylerde temsil ettikten sonra Irak'a geçenler. - Türkiye kökenli olmayan teröristler. Yine Ankara'nın değerlendirmelerine göre ay- da ortalama 20-25 kişi terör örgütü kamplarına katılıyor. Bu kamplara "tek tip" muamelesi yapıp herke- si hedef alan bir müdahale aklın yolu değil. An- cak. ABD'nin sürdürdüğü gibi işi tamamen diplo- matik temaslara bırakmak da çözüm değil. Son gelişmeler artık bardağın taşmak üzere olduğu- nu gösteriyor. ABD'nin tutumundan cesaret alan terör örgütü elemanlan sadece Türkiye'yi değil, başta Iran ve Suriye olmak üzere öteki ülkeleri de kullanmak için her türlü girişimi yapıyorlar. Sınırımızın ötesindeki bizi etkileyen terörist ha- reketler konusunda muhatabımız artık ABD. İlk bakışta, bu yöntemle sorunlann daha kolay çö- zülebileceği düşünülebilir, ancak görünüm bunu doğrulam/yor. Ankara'da bulunan Ahmet Çelebi başkanlığın- daki geçici yönetim heyeti de Türkiye'nin sınırdı- şı operasyonlarının kabul edilemeyeceği görüşü- nü bildirdi. Yanılmayı yürekten diliyoruz ama, ABD Türki- ye'yi tehdit eden terörün tümüyle bitirilmesini bi- rinci öncelik olarak görmüyor, görmeyecek. İş bu- nunla kalsa iyi... Ister misiniz ABD zamanla terör örgütünü nasıl temizlerim sorusuna yanıt aramak yerine, "bu gücü nasıl kullanınm" diye düşünme- ye başlasın! ankcum@ttnet.net.tr Mumcu Ankara DCM'ye başvurdu 'EveDönüş'ün iptoliistendi İLHANTAŞCI ANKARA - Bombah saldın sonucu yaşamını yitıren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun kar- deşi avukat Ceyhan Mumcu, müdahil sıfa- tıyla Ankara 2 No'lu DGM Mahkemesi'ne baş\ r urarak Topluma Ka- zandırma Yasası'mn ba- zı maddelerinin iptali için Anayasa Mahkeme- si'ne götürülmesini iste- di. Çok sayıda siyasi ci- nayetin faıllerinin yargı- landığı UMUT davası sanıklannın da Topluma Kazandırma Yasası'ndan yararlanmak istediğini anımsatan Mumcu, ya- sadan yararlanmak iste- yenlerin, şeriat devleti kurmak amacıyla örgüt- lendilderini ve cumhuri- yete karşı eylemlerinden dolayı mahkûm oldukla- nna işaret etti. Avukat Ceyhan Mum- cu. Ankara 2 No'lu DG- M'ye verdiği dilekçede, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muam- mer Aksov ve Bahrive Üçok cinayetı faillerin- den Fatih Aydın, Meh- met Şahin, Mehmet Ali Tekin, Yusuf Karakuş ve Muzaffer Dağdevi- ren'in yasadan yararlan- mak istediklerini dunış- mada dile getirdiklerini anımsam. Dilekçede, ya- sanın "Cumhuriyetin nitelikleri, kanun önünde eşitlik, anaya- sanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü, temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılması, mahke- melerin bağımsızlığı" hükümlerine aykın oldu- ğu •vurgulandı. Dilekçede, aynca ya- sadan yararlananlann tü- münün şeriatçı ve bölü- cü akımlar aduıa Türkiye Cumhuriyeti'nin bağım- sızlığma ve bölünmez bütünlüğüne karşı olan kişiler olduğu, "şeriata inandıkları için ya da ayrı devlet kurmak amacıyla örgütlendik- lerinden, Cumhuriyet ve demokrasiye de kar- şı eylemleri jıizünden" mahkûm oldiıklan anım- satıldı.