Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 HAZİRAN 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
OTOMOBİL DUNYASI
Cenevre Otomobil Fuan'nda tanıtılan Fiat Punto sonbahardan itibaren Türkiye'de satışa sunulacak
A\nıpa'ıım gözbebeği ofchı
V.O
Fıat'ın yenılediğı küçük sınıftaki ba-
şanlı modeli Punto, Tofaş tarafından
Türkiye'ye de ıthal edilecek. Avrupa"da
bu ay pıyasaya çıkacak olan maİcyaj-
h Punto'nun bu yıl sonbaharda satı-
şa sunulması bekleruyor.
Ilk kez 1993 yılında yollara çı-
kan, 1999 yazında da ıİancı nesli
tanıtılan Punto 5 mılyonu aşan satış
rakamlanyla üretecisı Fiat'ın en başa-
nlı modelleri arasında yer aldı. Geçti-
ğımız Mart ayında Cene\Te Otomobil
Fuan'nda tanıtılan makyaj h Punto kap-
samlı değışıklikleriyle raİdplerine kar-
şı çok güçlendı.
Burulma dırencı arttınlan karoser,
ön ve arka kısmında yapılan değişik-
liklerle Fıat'ın yenı çızgısine uyarlan-
mış. Şeffaf camın arkasındaki iri far-
lar, yenı tip ızgara ve tampon, burun-
dakı değişıklıkler, otomobilin arka ya-
pısındaki stoplar yenı değışıklikler ola-
rak göze çarpıyor.
Fiat Punto ıç mekânda da genel çiz-
gisinı korumuş. Köşelen yumuşatılmış
ve iki renklı olan kokpit yenı kaplama
malzemeleri ve yenılenen kumandalar-
lamodernize edilmiş. Stilo'dakullanı-
lan iki bölgelı otomatık klıma Punto "da
kullanılmayabaşlanmış. Eskıdenoldu-
ğu gıbi üç ve beş kapılı iki karoser se-
çeneğı bulunan Punto'da A\xupa paza-
nnda sekız motor seçeneği sunuluyor.
1.2 lıtre 60 HP, 1.2 lıtre 80 HP, 1.4 lit-
re 95 HP, 1.8 litre 130 HP'lık benzınlı
motorlann yanı sıra 1.3 litre 70 HP'lık
Multıjet, 1.9 lıtre 100 HP'lık Multıjet,
1.9 lıtre 85 HP'lık JTD'den oluşan mo-
tor aılesıyle satışa sunuluyor. Türkiye'ye
hangi motor seçenekleriyle satışa sunu-
lacağı henüz kesınlık kazanmamakla
bırlıkte 1.3 lıtre 70 HP'lık Multıjet tur-
bo dızel motorlu versiyonunun kesin
olarak geleceğı açıklandı.
Türk sürücü Avrupa birincisi
~T% P Uluslararası Yılın Sürü-
r £ CÜSÜ Yanşması çerçevesin-
JLJ de 2 Avrupa adayının belir-
lendiği "2003 BP Avrupa Yılın Sü-
rücüsü Yanşması" gerçekleştinl-
di. Yanşmada, BP Türkıye Akarya-
kıt Dağıtım Projesı kapsamında tan-
ker sürücüsü olarak görev yapan Öz-
can Hocaoglu, "Treyler Tanker" da-
lında Avrupa Birincisi olma başan-
sını gösterdi. tngiltere'den Graham
VVanvick ikinci olurken, Türkiye'den
Yüksel Öztürk üçüncü oldu. Sürü-
cüler, Avrupa Fınali'nde teorik sına-
vın yanı sıra, ılkyardım, araç hata-
larını bulma, yangınla mücadele,
hız kontrol etme, manevra kabiliye-
tı gibı alanlarda uygulamalı sınav-
lara da tabı tutuldular. Yanşmaya,
Almanya, Avusturya, Çek Cumhu-
riyeti, Fransa, Hollanda, Ingiltere, Is-
panya, Isvıçre, Polonya, Portekiz,
Rusya, Türkiye ve Yunanistan'dan
toplam 30 sürücü katıldı.
Dunlop ve Fulda'ya taksit
unlop ve Fulda yetkili
bayileri, Iş Bankası Ma-
ximum Card sahipleri-
ne taksitli alışveriş olanağı sunu-
yor. Maximum Card sahipleri,
Dunlop ve Fulda markalı lastik-
lerde, 12 taksitte ödeme avanta-
jına ve %1 bonus puanına sahip
olacaklar. Konuyla ilgili olarak
bir açıklama yapan Dunlop ve
Fulda Pazarlama Müdürü Ali Ni-
hat Tirkeş "Nihai tüketici bek-
lentileri doğruitusunda \laxi-
mum Card'la yaptığımız işbir-
liği ile sürücülere yüksek tekno-
loji üriinü lastiklerimizi uygun
ödeme koşullarıyla sunacağız"
dedi.
DÜRTÜ KONTROLÜ PROBLEMt OLAN ÎNSANLAR DAHA SİNÎRLİ
Sol şeridin hastasıyız
ALPERTURGUT
tstanbul gibi "altyapı yoksulu"
dev bır kentin en önemlı sorunla-
nndan biri trafik...Hız tutkunluğu
ile körüklenen sol şerit hastalığı ise
hem tehlike saçıyor hem de trafiği
felç ediyor. Bilım adamlan ınsan-
lardaki hız tutkusunun nedenini be-
yindeki kımyasallara bağlıyor. Dür-
tü kontrolünde problem olan insan-
lann hızı kesmeyip, sol şeritten ay-
nlamadığım vurgulayan uzmanlar,
kontrol için ilaç dahi kullanılması
gerektiğini savunuyorlar.
Sağ şeritleri, dönüşler ve durak-
lar nedeniyle kullanmak istemeyen
sürücüler sol şeritlere yönelince
trafik arap saçma dönüşüyor. Gün-
düzleri sağ şentten daha yoğun olan
ve trafiğin yükünü çeken sol şent-
ler eecelen ise hız denemelerinin
yapıldığı parkurlara dönüşüyor. Sol
şeridin amaç dışı kullanıldığını vur-
gulayan yurttaşlar, "Trafiğin rahat-
laması ve akması için için kullanıl-
ması gereken sol şerit minibüslerin,
otobüslerin ve kamyonlann teke-
linde bulunuyor. Güvenlik açısın-
dan hız yapmalan sakıncalı olan
küçük araçJann sol şeritten aynbnak
istememeleri ise kazalara davet çı-
kanyor. Taksicilerve bazı kadın sü-
rücüler ise aynaya bakmadan sol
şeride geçmek konusunda inanü-
maz bir yeteneğe sahipler." dıye ko-
nuşuyorlar.
Psikiyatrist, psikoterapist Doç.
Dr. Armağan SamancL ınsanlarda.
beyindeki kimyasal dengelerle dür-
tü kontrolünün sağlandığını belir-
terek, dürtü kontrolünde problem
olan insanlann trafikte hız yapma-
nın vanı sıra daha sinirli araba kul-
landıklanna dıkkat çektı. İnsanlar-
daki güç, önde olma, göze çarpan
olma gibi duyguların, trafikte hız
yapmaya da neden olduğunu ifade
eden Samancı, "Bazıinsanlardabi-
Knçli ya da bilinçaltında kendine za-
rarverme dürtüsü \ar. Bir takım in-
tiharlar da, kendine zarar verme
dürtüsü ile harekete geçen insanla-
nn hız nedeniyle yapnklan kaza-
larla gerçekleşiyor. AlkoL uyuştu-
rucu gibi maddeler ise beyindeki
dürtü kontrolünü engeller" diye
konuştu.
Psikiyatrist Doç. Dr. Şeref Özer
de, trafikte hızın, saldırganlığın
farklı bir biçimı olduğuna ışaret
ederek. "İnsanlardadoğuştan gelen
sakhrganhk dürtüsü vardır. Saldır-
ganlık zaman zaman başanlı olma
yönünde açığa çıkar bazen bu şekil-
de" dedi.
ForcPını İOO ydbk serüveni
Çeviri Senisi - Otomotıv sektörünün devı
Ford bu yıl 100'üncü yılını kutluyor. Şirketm
Deaborn, Mıchıgan'dakı merkezinde 12 Ha-
zıran'da, Yönetim Kurulu Başkanı YVilliam
Ford Jr." ın evsahıplığuıdeki dört günlük kut-
lama programı bugün sona enyor. Kutlama-
lar kapsamında. otomobil meraklılan Henn
Ford'un kurduğu. bır aıle şırketı olarak gün
geçtıkçe güçlenen ve dünya markası haline ge-
len Ford'un 100 yıllık serüvenınin kilomerreta-
şı nıtelığınde olan eskı modelleri sergilenıyor.
Hıç kuşkusuz şirketm ürettığı ılk otomobil olan
"Model T"nın özel bır yen var bu sergide.
Üretildığı 1914'tenüretımınsonaerdinldı-
ğı 1927'ye kadar 15 mılyon satılan bu mo-
dele sahıp olan ve 100'üncü yıl etkınlıkle-
n ıçın Los Angeles'tan Deaborn'a 19 gün
FordT
dıreksıyon sallayarak gelen ve 1910'lu yıllara uygun
kıyafetler giymeyi de ıhmal etmeyen bir aıle ise ay-
n bır renk kattı kutlamalara. Pıyasaya ılk sürüldüğü
tarıhtekı fiyatı 550 dolar olan Model T'nın sadece
siyah renkte olmasının nedenı ise bu renk boyanın
çabuk kuruması ve bu nedenle üretimin de hız ka-
zanması.
Bugün modern çağ ve teknolojinm norm-
lanna uygun otomobiller üreten ve son ola-
rak Norfolk'takı üretim merkezinde, Başkan
Yardımcısı Roman Krygier'ın tanıttığı yenı
modeli F 150'yı pıyasaya süren şırketın ser-
gısinde yer alan bır dığer nostaljık model ise
"Thunderbird". Bu üstü açık, Chevrolet'nin
"Corvette"ine rakıp olarak pıyasaya sürülen
modelin üretim tarihı 1955, orijinal fiyatı ise
2 bm 944 dolar. Şirketm 100 yıllık yolculu-
gunda, dünden bugüne ulaşırken ürettiği "Ed-
seT serısine dahil. üretim tarihi 1957 olan "EdselRan-
ger"in fiyatı da 2 bın484 dolar. Edsel sensı fırma-
nnı pek de ıyı günlennı anımsatmıyor. ABD'de eko-
nomık açıdan durgunluk yaşandığı 195O'lı yıllarda
pıyasaya sürülen bu sen dönemınde şırket toplam 350
mılyon dolar kaybettı. 1970lere damgasını vuran
"Ford Pinto" ise benzin depolarının neden olduğu
yangınlar sonucu 27 kişının ölmesıyle mahkemelik
oldu. Ölüme sebebıyet vermekle suçlanan şirket yö-
netımı Indıana'da görülen davada beraat etti.
Kımı zaman zor günler geçirse de 2000'lı yıllara
bir dünya markası olarak ulaşan Ford'un son model
consept otomobılı F 150 önümüzdekı beş yıl ıçin-
de Kuzey Amerika'da pıyasaya sürmeyı planladığı
65 araçtan sadece bm. Uzun lafın kısası Ford \ öne-
tımi adım attığı ıkıncı yüz>ılmda da başan grafiği-
nı sürdürmeye ve otomotıv devlermın arasmda var-
lığını sürdürmeye niyetlı gıbı görünüyor.
V Formula 1
Sigara ile Fl'in savaşı. VVilliams'ın siga-
rayı bırakmayı kolaylaştıran bır ürünle spon-
sorluk anlaşması yapmasıyla farklı bir bo-
yut kazandı. Artık Formula l. bizim de pek
çok kez yinelediğimız gibi, "Fl'i seviyonım
ve sigara içmhorum" diyebilecek. Bakalım
bu, sigara karşıtlanyla Fl'in banşmasına
yardımcı olabilecek mı?
Formula l dünyasını yakmdan takip eden-
ler hatırlayacaklardır, sigara karşıtlanmn bü-
yük çoğunluğu, Formula l 'de örtülü sigara
reklamıyapıldığırusavunarakFormula l'in
de karşısında yer alıyorlar.
Öncelikle şunu söylemekte fayda var: Ha-
ta bizde... Tabıı kı öyle: eğer 2003 yılında
msanlar Formula l 'le sigarayı birbinyle öz-
deşleştirebiliyorsa. Fl'in sigarayla "artık"
uzaktan yakından ilgisi olmadığını ve 2006
yılının sonunda resmi olarak da hıçbir ilgi-
si kalmayacağını anlatamayan Formula l se-
verler hatalıdır. Demek kı Formula l "in, nak-
len yayın yaptırabihnek için üzerine para
verildıği, aUcol ve sigara kokusundan geçil-
meyen 1980'li yıllardaki ımajından çok çok
ötede olduğunu iyi ifade edememişiz.
F l'in farklı bir dünya olduğunu anlatabil-
Fl 'i seviyonım ve sigara içmiyorum
seydik eğer sigara karşıtlan, sigara ile hak-
lı sa\aşımlannda Fl 'i bir engel olarak gör-
mek yerine, F l "den destek ahnaya çalışırlar,
örneğin Mkhael Schumacher'in Türkiye zi-
yaretı sırasında söyledıklennı. verdıklen
mücadelede göğüslerini gererek kullanırlar-
dı. "Fl'i seviyonım ve sigara içmiyorum"
der, Michael Schumacher'in "Ben sigara iç-
nıiyorum. herkes kendi iradesini kullanmak-
ta özgürdür" lafını her fırsatta hatırlatırlar-
dı.
İğneyi değil, çuvaldızı kendine batır...
Ama sigara karşıtlan. Fl hedeflerinden
%azgeçmemeyi tercih ediyor. Tamam, hata-
nın çoğu kendilerinı iyı ifade edemeyen F l
severlerde olabilir; ama 2006 yılında pistler-
de rutün firması sponsorluğu kalmayacağı-
nı, Türkiye'nm olası bir şans yakalarsa, tak-
vime girmesinın de zaten bu döneme rast-
layacağmı anlamak istemeyen sigara karşıt-
lanrun da en az bizler kadar hatalı olduğu-
nu düşünüyorum.
Ve nasıl böylesine büyük bir ıletışimsiz-
lik içinde olduğumuzu da anlayamıyorum.
Aslında arada fikir bazmda fazla da fark
yok... Her iki tarafın da büyük çoğunluğu si-
gara karşıtı. Bir türlü anlaşma sağlanamayan
tek konu Fl'in. varlığıyla sigara ıçılmesmı
arttınp arttırmadığı...
Sigara karşıtlan Fl'in sigara kullanımını
körükledığını, insanlann, kahramanlaştrr-
dıklan pilotlann üzerlerindeki sigara ısim-
leri nedeniyle küçük yaşta sigaraya başladık-
lannı söylüyorlar; benonlaraFİ'e karşı ol-
mak yerine F l 'den yararlanmalannı öneri-
yorum.
Schumacher" i ya da Montoya'yı ya da Ra-
ikkonen'i örnek alan kışılere bu pilotlann si-
gara içmediklerini anlatmak ve Fl'in gü-
cünden yararlanmak daha ıyı bır fıkır gıbı
geliyor.
"Fİ'e hayır" demek yerine, "Fl'i seviyo-
nım ve sigara içmiyorum" sloganı, sigara
karşıtı savaşta daha yararlı olacaktır.
Formula l'de 5 takımın (McLarea'West,
Ferrariy Marlboro, BAR/Lucky Strike, Re-
e.murat yığcı
naultMild Seven ve Jordan Benson & Hed-
ges) sponsorluğunu yapan sigara üretıcile-
ri, pek çok A\Tupa ülkesinde yasak olması-
na karşm, motor sporlanna yaptıklan spon-
sorluklarla görsel ve yazılı medyada yer al-
mayı başanyorlar.
FL<\'nm araştırmalanna göre sigara sektö-
rünün F l ve rallı takımlanna yıllık sponsor-
luk katkısı 350 milyon dolann üstünde. Ya-
pılan yeni düzenlemeler, sigara şirketlerinin
Formula l sayesinde yasağı delmesini engel-
lemeye yönelik.
Yine de merak ertiğimiz bir nokta var: For-
mula l yanşmalannda. sürücü giysilerinde.
yanş otomobillennin üzerinde. pistin kenar-
lannda yer alan sigara reklamlarmı (4207 sa-
yılı yasanın 3'ncü maddesine aykın olarak)
örtülü sigara reklamı olarak yorumlayan ve
Formula l yanşlannı "kamu sağhğuıı boz-
maya yönelik reklam içeren program" ola-
rak yorumlayan kurul, gişe hasılatı kıran
fihnlenn sigara içilen bölümlerini ne zaman
kesmeye başlayıp yerli dızı genel başlığı al-
tında milyonlara ulaşan yayınlardakı sigara
içen "karakterlerin''. sigara içmemesini nasıl
sağlayacak?
Renault 'nıın prensibi
Satişla
bitmeyen
dostluk
AYKUT KÜÇÜKKAY4
"Renaulfya uzun yıllar hizmet veren Rena-
ult Yetkili Satıcısı. Kemal Tepretoğullan AŞ Ge-
nel Müdürü Tamer Atsan'la "otomoth sektö-
rü" üzerine söyleştik. Hükümet otomobilden
alınan vergileri belli bir miktar düşürerek satış
rakamlannın artmasıyla toplamda daha çok
vergi toplayabilir diyen Atsan, "Bu hem tüke-
ticinin ürüne daha ucuz birfi>atlave daha ko-
la\ sahip olmasuıa sebep olur hem de devlet da-
ha fazla vergi geliri elde eder" dedi. Atsan, For-
mula l 'in 2005'te Türkiye'de yapılacak olma-
sını "Türkiye için inanılmaz firsat" olarak de-
ğerlendirirken "Milvonlarca dolar harcayarak
gerçekleştireceğinıiz reklamı bu sayede üstclik
para kazanarak gerçekleştirmiş olacağız. Bura-
da en önemli konu 2005'e kadar gerekli hazır-
Udarm titiziikle yapdmaa vç hiçbir aksakhğa me\-
dan vermeyecek şekilde organizasyonun \apıl-
masıdır" diye konuştu.
Atsan, sektörün içindeki bir uzman olarak
Cumhuriyet'in sorularmı yanıtladı. "Otomotiv
sektörü Türk ekonomisinde çok önemli bir yer
futsa da bana göre henüz layık olduğu büyük-
lüğe ulaşamamışür" diyen Atsan bunun neden-
lerini hemen şöyle sıralıyor: "Bunun temel se-
bepleri ekonomide yaşanan beürsizUkler, vük-
sek faiz oranlan ve taşıt vergilerinin çok yüksek
olmasL"
1 amer Atsan, ikinci el otomobil
ticaretinin, özellikle ÖTV'nin
devreye girmesiyle kriz
döneminden sonra giderek önem
kazandığını vurguladı.
2000 yılının sektör için altm bir yıl olduğu-
nu anımsatan Atsan, "Zaten ne zaman otomo-
th de altın bir >ıl yaşansa mutlaka peşinden kriz
dönemi başhyor. Tıpkı 1993 \ ılında olduğu gi-
bi" diyerek hayıflanıyor.
Ancak krizin olumlu bir yanını da şöyle dile
getiriyor: "Krizsektördekifirmalannküçülme-
sine sebep oldu fakat bunun yamnda verimli bir
yapıya geçUmesini de sağlamıştır. Kriz dönemi
özeffikle yetkili saücıhk sisteminde para kazan-
ma yolunun sadece smr ldlometre otomobil sat-
mak olmadığını göstermiş, bunun yanı sıra ikin-
ciel tkareti. satış sonrası hiznıetler ve sigorta ko-
nulannm çok önemM birer kâr merkezi olduğu-
nu gösterdi"
Atsan, Renault'un "saüşla bitmeyen dostluk"
sloganı kapsammda Tepretoğullan'nın öncülü-
ğünü yaptığı yeni uygulamayı ise şöyle anlat-
tı: "Şu an Türkiye'de 2 adet olan bir servis uy-
gulaması mevcut. Renault Dakik' olarak ad-
landırdığunız randevusuz çahşan bu hızh me-
kanik servislerde müşterikrin talepleri çok sü-
ratk ve en önemlisi müşterinin gözü önünde
karşılanrvor. Bu senisin başka bir özelliği pa-
zar günkri de hizmet vermesL"
îkinci el otomobil ticaretinin, özellikle
ÖTV'nin devreye girmesiyle kriz döneminden
sonra giderek önem kazandığını vurgulayan
Atsan, bu ticaretle gelen başanyı da şöyle dile
getirdi:
"YıDardır galerilerce yönetilen bu tkaret ye-
ni yeni kurumsal hak gehnekte ve Türkiye'de
rüm firmalar bu konuda atıhm ve yatınm yap-
nıakta. Özellikle yetkili satıcılık sisteminde 2. el
ticaretine önem veren ve geüştirmeye çahşanla-
nn yeni otomobil tkaretinde daha da başanh ol-
duklan görülmekte. Bunun sebebi ikinci el sa-
hibi olmak üzere yetkili saücüan zh aret eden tü-
ketiche uygun iletişim ile kampanyalar ve fivat
avantajlan aktanlabilir ise yeni otomobil saüşı
gerçekleştirilebüir. Bunun yanı sıra Renault'un
geüştirdiği '2. el otomobilde güvence' sistemi
ile otomobillere 1 yıl garanti verilmekte a> nca
arzu edenlere kredi imkânı sağlanmakta."
Satış rakamlanna göre CBo Sj-mbol'ün Tür-
kiye'de en çok satılan otomobil olduğunu anım-
satan Atsan, özellikle güven konusunda Lagu-
na II ve Megane ü'nin 'Avrupa Bağmısız Çar-
pışmaTestkri' kuruluşu Euro NCAP'in gerçek-
îeştirdiği testlerden beş üzerinden beş yıldız
alan en güvenli araç ödüllerine layık görüldü-
ğünü anımsatarak iddıalı konuşuyor: "2003 >>
lının ekonomide canlanmarun başlangıç nokta-
sı olacağına inannıyorum. Renault da çok cid-
di yeniliklerle ön plana çıkacak. Bana göre Re-
nault, 2003 yılında bu çetin rekabet ortanunda
binek otomobil pazaruun yüzde 20'nin üzerin-
de pazar pajı ile lideri olacaktır."