Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN 2003 CUMA
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edırne
Kocaeli
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
B
B
B
B
A
A
A
A
30
35
30
31
35
36
36
34
Zongulûak B 23 Antalya
Sinop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
B
B
B
B
B
B
B
B
25
26
25
24
30
30
29
28
Adana B 34
B 35 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkâri
Van
B
B
B
B
B
B
B
31
35
36
34
34
27
22
Y 23
Yurdun doğu kesım-
lerı parçalı bulutlu,
Doğu Karadeniz'ın
doğusuıleDoğuAna-
dolu'nun kuzeydoğu-
su sağanak ve gökgü-
rültülüsağanakyağış-
lı. diğer yerler az bu-
lutlu ve açık geçecek,
Hava sıcaklığında
önemli bır degişıklik
olmayacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
B
B
B
B
B
22
18
18
22
22
25
26
23
Münih Y 24 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
B
Y
B
B
B
B
2b
37
35
30
36
30
32
33
Y 28 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahıre
Y
B
Y
B
Y
B
Y
B
19
26
20
29
26
26
16
35
B 33
Taşkefit
Tahran
! Sısiı BulutJu > Çok bulutıu . Yağmoru Cİ_3Karîı > Siılu kar > Gok gürultulü
G U N C E L CÜ1VEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Papandreu. uluslararası toplantılarda bizimki-
lerin sırtını okşuyor. Türkiye'nin AB üyeliğini sa-
vunanların başında geldiği izienimini veriyor. Sir-
taki oynuyor, rakı içiyor, Istanbul'u ziyaret ediyor.
Cem Ipekçi'ye Ismail, Gül'e Abdullah diye hi-
tap ediyor.
Bu candan, gönülden izlenimi veren gösteriler
sürüp giderken; Atina basını birdenbire bir yılda
Türk savaş uçaklarının Ege'deki "ihlallerin" yüz-
de 220 arttığını, geçen yıl mayıs ayında sayısı 11
olan "it dalaşının " bu yılırı mayıs ayında 146'ye u-
laştığını öne süren yayınlara girişti.
Her zaman olduğu gibi, çamurlaşmanın ölçü-
sünü yine kaçırdılar. îki Türk F-16'sının Yunan
Olimpic Hava Yollan'na ait yolcu uçağına tehlike-
li biçimde yaklaştığını yazdılar.
Atina'nın önde giden gazetelerinden Eleftero-
pia "Generallerin emriyle Ege'de kabadayılık"
başlığını kullanıyor.
TSK'ye Brüksel'den Atina'ya (son zamanlarda
ABD'ye) kadar uzanan "vurun" dalgasını Yuna-
nistan Türkiye'ye karşı bir koz olarak kullanıyor.
Yunan medyasındaki kampanyanın gerçek kay-
nağı ortaya çıkıyor. Savunma Bakanları Papan-
doniu, Türkiye'de iktidarın "askeıierde olduğunu"
öne sürüyor. Dışişleri Bakanları Papandreu'dan
asıl amacı belli son irdelemesinde:
"Türk-Yunan ilişkilerinde sorunlaryaratmayı ar-
zu edenler var" diyor. Küstahça bir nota veriyor.
Yunan hükümeti bir süredir resmi açıklamalar-
da Türk hükümetine yönelik en ufak eleştiriye
yer vermezken gerek Ege'deki uçuşlar gerekse
Türk-AB ilişkilerinde TSK'ye karşı açık tavır ser-
giliyor.
Simitis hükümeti hava sahası ihlallerini AB plat-
formuna taşıyor.
Papandreu, Yunan yolcu uçağına sözde tacizi,
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üye-
si Günther Verheugen'e götürüyor.
Yunanistan, uzun vadeli planın ilk hamlesini
sanki ilk kez oluyormuş gibi it dalaşını bahane
ederek AB'de gündeme getiriyor.
AB'nin Yunan savlarına ilerleme raporunda
yer vermesi uzak bir olasıhk değil.
Bizimkiler ne yapıyor?
• • •
Genelkurmay Başkanlığı, Yunan savlarının tah-
rik politikasının eseri olduğunu açıklarken; Yuna-
nistan'ın planlı programlı siyasetine hemen karşı
çıkması, askerlerden önce daha sert biçimde ya-
nıt vermesi beklenen, beklenen de değil gereken
Türk hükümeti...
AKP emrinde geleneksel Türk dış politikasın-
dan uzaklaşan Dışişleri Bakanhğı... Su-su-yor...
Hükümetin konunun önümüzdeki günlerde AB
Komisyonu sınırlarını aşarak üye 15 devlete ya-
yılmasından kaygılandığını gösteren haberleralı-
nıyor.
AB düşüyle yatağa girip, üyelik düşüyle uyanan
bu hükümet, bugün yarın uyanır mı, bilmek zor,
kestirmek zor.
Ertesi günü söylediklerini kıvırdıkları için inan-
mak da zor.
• • •
ilk bakışta Atina, Ege'deki olayları AB'ye götü-
recek mi? Atina'nın birden başlattığı kampanya
asıl amacın bir öncüsü değil mi acaba?
Gerçekçi olalım. Atina, 2004'e hazırlanıyor. Hel-
sinki'de üyeliğimize yeşil ışık yakan metinde Tür-
kiye'nin komşularıyla arasındaki sorunları, (Kıb-
rıs'ın dışında) özellikle Yunanistan ile ilgili sorun-
ları iki ülkenin aralarmda sonuçlandırmalarına işa-
ret edilmişti.
2004 sonuna dek sonuç alınamazsa -Yunanis-
tan'ın baştan beri isteği doğrultusunda- Ege so-
rununun Lahey Adalet Divanı'nda ele alınması
öngörülüyordu.
Atina'nın Ege olaylarının ilerleme raporuna gir-
mesine yönelik çabalarını bu açıdan değerlendir-
mek gerekmiyor mu?
PlLOT YAŞAMINI YİTİRDİ
Yangın söndürme
uçağı düştü
ÎZMİR (AA) - îz-
mir'in Aliağa ilçesine
bağlı Güzelhisar ve Sa-
murlu köyleri arasında-
ki ormanlık alanda çı-
kan yangını söndürme
çahşmalanna katılan
Türk Hava Kurumu'na
ait M-18 Dromader tipi
uçak su bıraktığı sırada
düştü. Kazada pilot Se-
lim Yıldız hayatını kay-
bederken, uçağın Türk
Hava Kurumu-Türkku-
şu'na ait olduğu ve Or-
man Genel Müdürlü-
ğü"nce yangın söndür-
me çalışmalannda kul-
lanıldığı belirtildi.
Yangının Ayşe Çakır
adlı yurttaşın ekmek
yapmak amacıyla yak-
tığı ateş sonucu çıktığı
belirlendi. Çakır
gözaltına alındı. 20
hektarlık alanda etkili
olan ve rüzgânn şidde-
tini arttırması nedeniy-
le büyüyen yangın
kontrol altına alındı.
'Örümcek gören bana dönüyor'
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hayali ih-
racata ilişkin 180 sanıklı 'Örümcek Ağı' operas-
yonu davasındaki tek tutuklu sanık Erol Maks
Kohen, 'cezaevinde çürüyüp gittiğini' belirterek
tahliyesini istedi. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkeme-
si'ndekı duruşmada, Kohen, "Televizyonda
Örümcek Adam filmi çıksa ya da örümcekle ilgi-
li bir şey olsa. cezaevındekiler dönüp bana bakı-
yorlar" dedı. Mahkeme heyeti, Kohen'in tahliye
talebini redderken duruşmayı erteledi.
Rüzgârla dönen ev yaptı
• GÜNEYSU (AA) - Rıze'mn Güneysu ilçe-
sinde yaşayan Bilal Atasoy. rüzgânn etkısiyle dö-
nebilen bir ev inşa etti. 8 İcöşeli ve 6 metrekarelik
evi yaparken otomobilin diferansiyelınden yarar-
landığını belirten Bilal Atasoy. "Rüzgâr estikçe ev
dönüyor. Televizyon yayınlan bozulduğu zaman ise
anteni çevirmek yerine evi çevıriyorum" dedi.
Ege'de hükümet sancısıI Baştarafı 1. Sayfada
lanna karşın birplan oluşturulma-
sı ve uygulanması benimsenirken
AKP hükümetinin bu yönde bir
karar almadığı kaydedildi. Ge-
nelkurmay Başkanı Orgeneral
Hilmi Özkök, gazetelerin Anka-
ra temsilcilerine yaptığı açıkla-
malarda, Yunanistan'ın "tahrik
politikası" izledığini belirterek
ulusal çıkarlannı geliştirmeye ça-
lıştığını kaydetmişti. Genelkur-
may Başkanlığı da Yunanistan'ın
ıhlal iddialannı arttırması, hükü-
metin de bu yönde bir açıkJama
yapmaması üzerine yazılı bir
açıkJama yapmış ve Türkiye'nin
uluslararası hukuktan kaynakla-
nan haklanm uyguladığını bildir-
mişti. Yunanistan'ın üst düzey si-
yasi yönetiminin hemen her gün
konuyu gündeme getirip Türki-
ye'yi suçlayarak uluslararası bir
kamuoyu oluşturmasına karşın
ne Başbakan ne de Dışişleri Ba-
kanı bir açıklama yaptı. Dışişleri
Bakanlığı'nda yapılan basını bil-
gilendirme toplantılannda da ga-
zetecilerin ısrarlı sorulanna hiç-
bir yanıt verilmedi.
Gül: Duymadım
BaşbakanYardımcısı Gül, dün
akşam gazetecilerin, askerin hü-
kümeti Ege konusunda eleştirdi-
ği haberlerinı anımsatmalan üze-
rine, "Duymadım. Gelmedi bi-
ze. Türkiye'de asker ayrıdır,
Genelkurmay ayrıdır, hükümet
ayrıdır diye bir şey söz konusu
değildir. Bu tip eleştirilere doğ-
ru şeyleri söyleyecek olan hü-
kümet tarafidır" cevabını verdi.
Başbakan Erdoğan dün Ma-
lezya'ya gitmeden önce yaptığı
açıklamada, Ege'de bu tür spe-
külasyonlann sürekli yapıldığım
söyledi. Erdoğan, "Burada bi-
zim hassas davranmamız şart.
İnanıvorum ki Yunanistan da
aynı hassasiyeti gösterecektir"
dedi.
'Bizi takip etmiyorlar*
Erdoğan, gazetecilerin. "CHP
bu konuda hükümetin erkekçe
davranmadığı yönünde açıkla-
malarda bulundu, ne diyorsu-
nuz" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Hükümet olarak nerede
nasıl hareket edeceğimizi mu-
halefet partisinden öğrenme-
yeceğiz. Yeri, zamanı geldiğin-
de biz gereken yanıtları şu ana
kadar verdik. ama onlar de-
mek ki iktidarın neler yaptığı-
nı iyi takip edemiyorlar."
CHP Genel Başkan Yardımcı-
sı Batu ise Yunan hükümeti ve
medyasının Brüksel, Ankara ve
Atina'da konuyu tırmandınrken,
Türkiye hükümetinin suskun kal-
masını ha>Tet ve üzüntüyle karşı-
ladıklannı bildirdi. Batu, "Ge-
nelkurmay'ı Yunanistan'ın
karşısında yalnız bırakıyorlar.
Hükümetin suskunluğunu bo-
zarak görüşlerimizi tüm dün-
yaya ve Atina'ya anlatmasını
beklivoruz"dedi.
Denizkurdu 2003 Tatbikatı sürüyor
Hilmi Özkök
bu kez 'daldı'SERTAÇ EŞ
MARMARİS - Türk
Silahlı Kuvvetleri'nin
(TSK) planlı tatbikatlann-
dan olan Denizkurdu
2003, Genelkurmay Baş-
kanı Orgeneral Hilmi Öz-
kök'ün katılımıyla sürü-
yor. Özkök'ün Ege'de ha-
va ihlallerinin gündemde
olduğu bir dönemde tatbi-
kata fiilen katılması, Yu-
nanistan'a mesaj olarak
yorumlandı. TSK'nin tek
varlık nedeninin banş ol-
duğunu belirten Özkök,
"Ama bu demek değildir
ki, herhangi bir görev
düştüğü zaman silahlar
başka türlü kullanılma-
yacaktır" dedi.
Donanma Komutanı
Oramiral Özden Ör-
nek'in komutasında 5 Ha-
ziran'da başlayan Deniz-
kurdu 2003 Tatbikatı
Ege'de sürüyor. Tatbıkatın
dünkü bölümüne Orgene-
ral Özkök de katıldı. Da-
ha önce savaş uçağıyla ha-
valanarak bir ilki gerçek-
leştiren Genelkurmay
Başkanı Özkök, denizal-
tıyla dalarak bu alanda da
bir ilki gerçekleştirdi.
TCG 18 Mart denizaltı-
sıyla yaklaşık 2 saat deniz
altında kalan Özkök'ün
tatbikata katılma zaman-
laması da Yunanistan'a
mesaj olarak yorumlandı.
Orgeneral Özkök, dalı-
şın ardından ayak bastığı
Aksaz Deniz Üssü'nde
açıkJamalarda bulundu.
Silahlı Kuvvetler'in varlı-
ğının tek nedeninin banş
oldugunu belirten Özkök,
"Bu bize Yüce Ata-
türk'ün bir öğretisidir.
Yurtta sulh, dünyada
sulh. Ama bu demek de-
ğildir ki, herhangi bir
görev düştüğü zaman si-
lahlar başka türlü kulla-
nılmayacaktır. Dileriz ki
buna ihtiyaç kalmaz. A-
ma en büyük caydırıcılı-
ğı sağlayan güçlerimiz-
den bir tanesi de Deniz
Kuvvetlerimiz, Hava
Kuvvetlerimiz ve Kara
Kuv-vetlerimizdir. Bir-
likte yapacakları ope-
rasyonlar büyük bir
uyum içinde olacaktır"
şeklinde konuştu.
Özkök'ün tatbikata katılma zamanlamasıAtina'ya mesaj olarak yorumlandı. (AA)
TSK İLE İLGİLİ 5 YASA DEÖİŞTİ
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
TSK ile ilgili 5 ayn yasa tasansı TB-
MM Genel Kurulu'ndan dün geçti.
Askeri Hâkimler Yasası değişıkliğı-
ne göre, hukuk fakültesini bitirenlerin
TSK'de hâkimliğe sınavsız kabul edil-
meleriyle ilgili hüküm değiştirildi. Or-
duya girmek isteyen hukuk fakültesi
mezunlan, fakülteyi bitirme derecele-
rine bakılmaksızın sınava alınacak.
Uzman Jandarma Yasası'nda yapılan
değişiklikJe uzman jandarmalann gö-
re^' yerlerinde kalmalan gereken asga-
ri görev süresi 4 yıldan 2 yıla indinl-
di. Askeri MahkemelerYasası değişik-
liğine göre de yedek subay adaylann-
dan yoklama kaçağı, saklı ve bakaya
durumunda olan personelin yargılan-
ması için kıt'a komutanı tarafindan ad-
li müşavirlere yetki verilebilecek. TSK
Personel Yasası değişikliği uyannca,
deviet aleyhine suç işleyenler ile yüz
kızartıcı suçlardan mahkûm olanlann
madalya ve nişanlan alınacak. Dısip-
lin Mahkemeleri Y'asası da değiştirile-
rek aynı gamizonda birden fazla disip-
lin mahkemesi bulunması halinde bir-
leştirilmeleri öngörüldü.
Çııkıırova ve Kepez'e el konuldu
• Baştarafı 1. Sayfada
nan. görev verilmesine ilişkin
imtiyaz sözleşmelerinin, bu şir-
ketlerin mevzuat ve sözleşme
hükümlerini sürekli ihlal etme-
len nedeniyle feshedildiği bil-
dırildi. Açıklamada, "Şirketle-
rin elektrik üretimi, iletimi,
dağıtımı ve ticareti hizmetleri-
ni yürütmesi yasal olarak
nıünıkün değildir. Mülkiyeti
kanıuya ait olan elektrik üre-
tim, iletim ve dağıtım tesisleri-
ne, ilgili sözleşmelerin iptali ile
bakanlığımızca el konulmuş-
tur" denildi. Resmi karann
açıkJanmasından bir gece önce
Kepez Elektrik' in tüm e%Takına
TEDAŞ tarafindan el konuldu.
Gelişmeler üzerine Genç Partı
Genel Başkanı da olan Cem
Uzan, Eskişehir programını ip-
tal etti.
Haziran ayı başında TBMM
Yolsuzluklan Araştırma Komis-
yonu'na gelerek enerjideki yol-
suzluklar hakkında bilgi veren
Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka-
nı Güler, bu konunun şu andaki
en temel konulanndan birisi ol-
duğunu söyledi. Güler, komis-
yonda Çukurova ve Kepez "in
devletten aldığı elektriği tüketi-
cilere sattığını anımsatarak şun-
lan aktardı:"Ama hukuken
yapması gereken çoğu şeyi
yapmıyor, hep zanıana oynu-
yor, hep uzatmalarla, bep hu-
kukun incelikleriyle sürdürü-
yor.Yeni yasa gereği iletim hat-
lannı devredin dedik, iki mah-
kemeden birer gün arayla yü-
rütmeyi durdurma kararı al-
dılar. 'Böyle kanun bizi bağla-
maz" diyorlar. Çok önemli bir
konu, fakat olayın başka bo-
yutlara çekilmesini de istemi-
yoruz. Görüşmeler sürüyor."
ÇEAŞ Cenel Müdürü Savrun, CPnin önünün kesilmek istendiğini söyledi
Bakanlığın karan siyasi
Edinilen bilgiye göre, bakan-
lığın şirketlere el koymasında
şirketlerin iletim tesislerini dev-
retmemesi etkili oldu. Elektrik
Piyasası Yasası gereği elektrik
iletim hizmeti, piyasada yalnız-
caTElAŞ (Türkiye Elektrik ile-
tim AŞ) tarafindan yapılabiliyor.
Kepez ve ÇEAŞ, Elektrik Piya-
sası Yasası'nda yer alan üretim
ve dağıtım işinin aynı şirket ta-
rafindan yapılamayacağı mad-
desini de ihlal ederek dağıtımı
başka bir şirkete aktarması yö-
nünde yapılan uyanlan dikkate
almadı. Tüm bu işlemlerin ar-
dından, Uzanlann elekt-
| rik piyasasında faaliyet
! gösterebilmek için baş-
vurması gereken EPDK,
her iki şirketle ilgili ola-
rak, sözleşmelerin iptali-
ni istedi. Bakanlık da,
EPDK'nin karannı yaşa-
SA\AŞ KÜRKLÜ
ADANA - Enerji ve Tabii Kay-
naklar Bakanlığı'nın, Uzanlann
elinde bulunan Kepez ve Çukuro-
va Elektrik şirketlerinin imtiyaz
sözleşmelerini iptal edip şirketle-
re el koymasınm, yasalara uygun
olmadığını belirten ÇEAŞ Genel
Müdürü Zafer Savrun ve şirket
avukatı Ahmet Çolak. olayı siya-
si bir karar olarak değerlendirir-
ken, Mali Şube ve Jandarma ekip-
lerinin kendilerini zor kullanarak
ÇEAŞ'ın kapısı önüne çıkarmala-
nnı da "yasadışı bir davranış"
olarak tanımladı.
Yaptığı açıkJamada, "Bu siyasi
bir karardır. Uzanlar ve Genç
Parri'nin büyümesini engelle-
mek isteyen hükümetin yanlış
tutum ve polirikalarından biri-
dir" diyen Çolak, hazırladıklan
bir dilekçeyle cumhuriyet savcılı-
ğına başvurarak "Zorla dışarı çı-
karıldıklarının tespitini isteye-
ceklerini, zor kullanan Mali Şu-
be ve Jandarma ekipleri hakkın-
da suç duyurusunda bulunacak-
larını" söyledi. Bakanlık Enerji
İşleri Daire Başkanı Mustafa Çe-
tin, Bakanlık Temsilcisi Kemal
Uslu ile iki a\-ukatın dün erken sa-
atlerde Çukurova Elektrik AŞ'ye
ait Seyhan Barajı içindeki ÇEAŞ
Genel Müdürlüğü'ne Mali Şube
ekipleri ve Jandarma ile gelmesi-
nin ardından, polis ve jandarma
zoruyla dışan çıkanldıklannı be-
lirten Genel Müdür Savrun, yaptı-
ğı açıklamada, bakanhğı suçlar-
ken şöyle devam etti:
"Bakanlık yetkililerinin getir-
diği yazıda. sadece üretim, ile-
tim hatları ve trafolarla Ugili 19.
maddenin yerine getirilmediği
ve bu nedenle sözleşmenin iptal
edildiği belirtiliyor. Olacak şey
değil. Üretim mi durmuş? Dağı-
tım mı aksamış? Ama biz bu ül-
kede hukuk ve yargı olduğuna
inanıyoruz. Çok kısa sürede işi-
mizin başında olacağız."
Olayı, "siyasi bir karar" olarak
değerlendiren şirket avııkatlann-
dan Ahmet Çolak şöyle konuştu:
"Bir zorbalığın, bir baskının ta-
nığı olduk. PETKİM ihalesinden
ürktüler. Ancak bu ülkede hu-
kuk ve yargı vardır. Tamamen si-
yasi olan bu oiayın takipçisijiz."
Türkiye Elektrik Su ve Gaz fş-
çileri Sendikası (Tes-İş) Adana 1
No'lu Şube Başkanı Mustafa
Öğüt, Çukurova Elektrik'e el ko-
nulmasının, bekJedikleri bir geliş-
me olduğunu ve bunu isabetli bul-
duklannı söyledi. Öğüt, Çukuro-
va Elektrik'te 1200 olan sendika
üye sayısının Uzanlar'ın yönetime
gelmesiyle baskılar sonucu 33'e
düştüğüne dikkat çekti.
ma geçirdi. Bu aşamadan
sonra bakanlık ile şirket-
ler arasındaki imtiyaz an-
laşmasında "tahkim
kaydı" yer almadığı için
tahkime görürülemeye-
ceği, Danıştay'da görüşü-
leceği bildirildi.
Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan da Kepez
ve ÇEAŞ'ın imtiyaz
haklannın iptaliyle ilgi-
li soruya. "EPDK'nin
oybirliği ile almış oldu-
ğu bir karardır ve bu
kararı Enerji Bakanh-
ğı uygulamaya koy-
muştur, olay budur.
Eğer Enerji Bakanlığı-
mız EPDK'nin almış
olduğu kararı uygula-
masa ayrıca bir suç iş-
lemiş oİur. Kamu çıka-
rına yönelik bir adım-
dır" yanıtını verdi.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
sızlıklar yaşanır!
AKP iktidarının ikinci yüz günü dolarken, her i-
ki şıkkın da ne yazık ki gündemde olduğunu gö-
rüyoruz.
Yüzde 35 oyla Meclis'in yüzde 65'ine sahip olan
AKP, bu gücü iktidar için yetersiz buluyor. Elinin
kolunun bağlı olduğunu, istediklerini gerçekleşti-
remediğini düşünüyor!
önce şunu vurgulayalım:
Demokrasinin rayına oturduğu her ülkede, de-
ğil yüzde 65, Meclis'in yüzde 100'üne sahip ol-
sanız da yapamayacaklarınız vardır. Bir başka de-
yimle, bir genel seçimle ülke meclisinde ezici ço-
ğunluk elde etmek, o hükümete istediği her şeyi
yapma hakkı tanımaz.
Ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan böy-
le düşünmüyor. Zaman zaman yaptığı değerlen-
dirmeleri adım adım geliştiren Erdoğan, salı gün-
kü grup toplantısında şöyle dedi:
"Bürokratik oligarşi devlete çöreklenmiş. İkti-
dar olmamıza fırsat verilmiyor. Kapalı kanalları aç-
mak için gece gündüz çalışıyoruz. Devlete çörek-
lenmiş, her türlü değişime takoz koyan biranlayış
var."
Erdoğan'ın bu değerlendirmelerinde yer yer
haklılık payı olabilir. Ancak, iktidarın görevi so-
runlardan yakınmak değil, sorunları çözmektir. Er-
doğan'ın bu sözleriyle kimi, hangi kurumları he-
def aldığını da açıklaması gerekir. Aksi halde or-
taya başlıkta vurguladığımız tanım çıkıyor!
Yüzde 35'in yüzde 100'den daha büyük oldu-
ğuna inanan Erdoğan, iktidar olmayı devletin her
kurumuna hükmetmek olarak algılıyor.
Bu yol Türkiye'yi ne ölçüde düzlüğe çıkarır, AKP
içindeki aklıselim kişiler dahil olmak üzere herke-
sin bunu sağlıklı tartması gerekir.
Değişim derken...
Erdoğan'ın, kimi hedefi belirsiz değerlendirme-
leri de yukarıda aktardığımız tabloyu tamamlıyor.
örneğin şu tümceler:
"An kovanına çomak soktuk. Devletten nema-
lan kesilenler bağırıyoriar."
An kovanı neresi?
Devletten kim, ne kadar, nasıl nemalanmıştı da
kesildi?
Sadece başkentten değil, Anadolu'dan gelen
kimi haberler de AKP hükümetinin deviet kadro-
lanna adeta parti kadroları gözüyle baktığını or-
taya koyuyor. Birkaç ilçede AKP'nin yerel örgüt-
leri aracılığıyla yapılan kadrolaşma ortaya çıkın-
ca, Erdoğan şu tepkiyi vermişti:
"Bu türhaberleri duyduğumda çılgına dönüyo-
rum..."
Erdoğan'ın çılgına dönmesine gerek yok, aklın
yolunun bu çılgınlığa son vermek olduğunu gör-
sün yeter!
AKP liderinin ideal bürokratı tanımlarken kullan-
dığı "Vücut dilimden anlayacak" vecizesini de
anımsatıp sorulara geçelim. Erdoğan, 364 millet-
vekiliyle istediklerini yapamadıklarını söylüyor.
Türkiye'nin temel konuları ortada... Birkaçını so-
ralım:
1 - Gizli-açık rakamlar birleştirildiğinde nüfusun
dörtte birine varan işsizlik sorununu çözmek için
plan yaptılar da kabul görmedi mi?
2- Türkiye'nin ulusal kaynakları yıllardır tartış-
ma konusu. Bunların iyi işletilmesi için yasa ge-
tirdiler de hayır diyen mi çıktı?
3- Her ülke ulusal sorunlarının çözümü için ulu-
sal kurumlarıyla ortak planlar üretiyor. Gündem-
de Irak'tan Ege'ye kadar onlarca sorun var. Bun-
lardan hangisinde hükümet, deviet kurumlarıyla
ortak politika üretmeye çalıştı da hayır yanıtı al-
dı?
Soruları burada keselim... AKP, deviet kurum-
larını kendine benzetmeyi "değişim" olarak su-
nup, buna karşı çıkanları da "tutucu" ilan etme-
yi sürdürürse, deviet katında tutunacak dal bul-
makta zorlanacak!
ankcum@ttnet.net.tr
Emniyet'te 4 daireye atama
'Köstebek'sanığı
Avcı KOMBaşkanı
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Po-
lis-mafya-siyaset üçle-
mindeki karanhk iliş-
kileri gün ışığına çıka-
ran Susurluk skanda-
lında adı sıkça günde-
me gelen dönemin Em-
niyet Genel Müdürlü-
ğü Istihbarat Daire
Başkanı Hanefi Avcı.
Kaçakçılık \ e Organi-
ze Suçlarla Mücadele
Daire BaşkanJığı'na
atandı. Avcı, Genelkur-
may'da ortaya çıkan
"Köstebek" skandalı-
nın ardından pasif gö-
rev e atanmıştı.
Emniyet Genel Mü-
dürlüğü Asayiş Daire
Başkanhğı'na Hüse-
yin Özalp. tstihbarat
Daire Başkanhğı'na
Sabri Uzun, APK Da-
ire BaşkanJığı'na Mus-
tafa Gülcü atanırken,
Hanefi Avcı'nın Ka-
çakçılık ve Organize
Suçlarla Mücadele Da-
ire Başkanlığı'na atan-
ması dikkat çekti.
Kamuoyu, Hanefi
Avcı adını, Susurluk
başta olmak üzere bir-
çok olayda duydu. Su-
surluk Komisyonu'na
aynntıh bilgi \ eren Av-
cı'nın ifadeleri uzun
süre tartışmalara neden
olmuştur.
Avcı, MehmetAğar,
eski özel harekâtçı tb-
rahim Şahin ve Kor-
kut Eken'in çete oluş-
turduklannı savladı.
Emekli Tuğgeneral Ve-
li Küçük'ün de bu çe-
teleyle bağlantılı oldu-
ğunu iddia eden Avcı,
hedef haline geldi. Av-
cı, Veli Küçük'ü Susur-
luk un askeri ayağı ol-
makla suçladı.
Cezaevinde yattı
Mafya lideri Alaat-
tin Çakıcı ile işadamı
Erol Evcil'in ilışkisini
ilk kez anlatan da Avcı
olmuştu. MİT'in kul-
landığı bazı numarala-
n açıkladığı için de
hakkında dava açılan
A\ cı, Beypazan Ceza-
evi'nde kaldı. Avcı.
yargılama sonunda be-
raat etti.