25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 3 MAY1S 2003 CUMAFVTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER iPovvelbaşsağlıgı M ANKARA (Cumhuri>*et »örosu - ABD Dışişleri" Bakanı Collin Povvell. Başbakan Yardımcısı ve Dısışleri Bakanı Abdullalı Grül'ü telefonla arayarak Bingöl depremi için bsşsağhğı diledı. Gröruşmede Gül'iin, Suriye gezisi hakkında Powell'a bilgı verdığı ve '"Suriye, AJBD ile iyi ilişkiler geliştirme arzusunda" dediği bıldırildı. Gül, düm aynca AB Genel Sekreterlığı'nı ziyaret etti. Kayseri4.1 r lik deprem • İSTANBUL(AA)- Kayseri'de4.1 büyüklüğünde deprem rneydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nderm alınan bilgiye göre, dün saat 21.47'de merkez üssü Kayseri'nin Bünyan ilçesi olan 4.1 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Erken uyarı sistemi önerisi • LONDRA(AA)- Science dergisi, depremi kısa süre önce haber veren erken uyan sistemlerinin hayat kurtardığını belirtti. Erken uyan sisteminin 155 adet sismik detektörden oluştuğu anlatılan yazıda. sistemin, büyük bir deprem öncesi, güçlü ve tahribata yol açan S dalgalanndan önce oluşan düşük enerjili P dalgalannı algıladığı ve depremden ortalama 40 saniye önce uyan verdiği belirtildi. 730artçı sarsıntı • İSTANBUL(AA)- Boğaziçi Üniversitesi (BİJ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Sismoloji Laboratuvan'ndan alınan bilgiye göre, 6.4'lük depremin ardından çok hafıf, hafıf ve orta şiddette yaklaşık 730 artçı sarsmtı kaydedildi. Bu sarsuıtılann 130'unun büyüklüğü 3.0 ile 4.5 arasında oldu. Bostancnglu: MB'in suçu yok • ANKARA (ANKA)- Eski Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, Bingöl'deki Çeltiksuyu Yatıh tlköğretim Bölge Okulu'nun yıkılmasınm, yapının müteahhit aracıhğıyla yaptınlmasından kaynaklandığım belirtti. Bostancıoğlu, yıkılan okulun programının valilik tarafından 1994tarihinde gerçekleştirildiğini, 1995yılındadaihale edildiğini belirtti. Bostancıoğlu, müteahhitlik yönteminin kullanıldığı bu okulda Milli Eğitim Bakanlığı'nın herhangi bir sorumluluğu olmadığını söyledi. TSK radyo kurdu • BtNGÖL(AA)-Türk Silahlı Kuvvetleri, deprem bölgesindeki vatandaşlan bilgilendirmek amacıyla "TSK Afet Bilgilendirme Radyosu" kurdu. Afet Bilgilendirme Radyosu'nun, 1 Mayıs saat 20 30 iribanyla FM bandının 101.3frekansındanyayına başladığı bildirildi. Radyoda, depremle ve kurtarma çalışmalanyla ilgili bilgi verileceği belirtildi. Depremzede için kan bağışı • ESKİŞEHİR(AA)- Eskişehir Trafik Polis Eğitim Merkezi personeli ve polislerin üniversite öğrencısı çocuklan, Bingöl depreminde yaralanan vatandaşlar için kan verdi. Trafık Polis Eğitim Merkezi Müdürü Ömer Kıhç. depremde yaralananlann kana ihtiyacı olacağı için böyle bir organizasyonu düzenlemeyi düşündüklerini söyledi. Bingöl İl Milli Eğitim Müdürü Caf hakkında açılan dava Rahşan Ecevit affiyla ertelendi Denetleyen de sabıkalıEBRUTOKTAR ANKARA - SHP-DYP hükümeti dö- neminde 1994"de ihalesi yapılan eski Milli Eğitim Bakanı NevzatAyaz tarafin- dan yatırım prograrruna alnıan Bingöl Çeltiksuyu yatılı ilköğretim bölge oku- lunu (YIBO) denetleyen şube müdürü Kazım Caf ta "sabıkah" çıko. Okulun ihalesi 1995 yılında Bingöl Valiliği tarafindan yapıldı. TBMM plan ve Bütçe Komisyonu üyesi olan millet- vekillerüıe bölgelerine yatınm yapmak üzere bütçe payı verildi. 1994'de bu ko- misyonda görev yapan DYP Bingöl Mil- letvekili HaydarBaylaz'a verilen pay ile okulun temeli atıldı. Okul, 5 Aralık 1994'de Nevzat Ayaz döneminde bakan- • Bingöl'de yıkılan Çeltiksuyu Yatılı flköğretim Bölge Okulu'nu denetleyen Kazım Caf hakkında, alınan malzemeleri kontrol etmediği, hakediş raporlannı yeterince incelemediği, ihalelerde fazla ödeme yapılmasına neden olduğu için Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerince suç duyurusunda bulunulduğu öğrenildi. lık programına alındı. Üıaleyi alan Şeref veMuttalip Bozkuş'un sahip olduğu Boz- kuş Inşaat Lımited tarafından yapılan okul, 1999-2000 öğretim yılında hizme- te açıldı. Ancak bu şirket, ihalede fazla para aldığı gerekçesiyle Milli Eğitim Ba- kanlığı tarafından 2000 yılında yasaklı- lar listesine alındı. Ancak ihaleyle ilgi- li usulsüzlükler, müteahhit firma ile sı- nırlı kalmadı. Yatılı okullan denetlemek- le görevli dönemin Bingöl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Kazım Caf ın abisi Emin Caf ın yatılı okuJların ihale- sine katılan Erel Inşaat'ın ortaklanndan olduğu ortaya çıkn. Caf hakkındaki id- dialann artması üzerine müfettişler 1999 yılında kapsamlı bir soruşturma başlat- tı. Bakanlıkmüfettişleri Nail Hacıosma- noğhı ve Recep Metin, hazırladıklan fez- lekede Kazım Caf'ı görevini kötüye kul- lanmakla suçladı. Fezlekede, Caf'a "ya- ülı okul ibalelerinde fazla ödemeleryapü- masına neden olmak, ahnan malzemele- ri kontrol etmemek. hakediş raporlannı inceiememek* suçlan yöneltildı. Bu ge- lişmeler üzerine hakkında dava açılan Caf, emekliliğini istedi. Hakkındaki da- va da Rahşan Ecevitdöneminde çıkan af- la ertelendi. AKP'II vekllln binasında hasar AKP Bingöl Milletvekılı Fevzi Berdi- bek' e ait AF-Ber Inşaat tarafından yapı- mına 1998 yılında başlanan ve 2000 yı- lında teslim edilen 21 derslikli Bingöl Li- sesi 'nde de hasar meydana geldiği belir- lendi. 1200 öğrencinin eğitim gördüğü lise binasının duvarlannın büyük bölü- mü çatlarken, çatısı da kaydı. bir yandan kurtarma çahşmalanna kabhyor, bir yandan ailelerini tehlikelerden uzak turma cndişesi yaşryoriar. (Fotoğrafîar: Curnhuriyet, AÂ, REUTERS) Ölümün kıyısındafutbolu düşündüGURKANATA BÎNGÖL - Depremde yaşamını yitirenler hüznün, kurtulanlar ise umudun simgesi oldu. Fanatik Galatasaraylı Cumaalp Çoktan 9 saat kaldığı enkaz altında Cim Bom'u düşündüğünü ve "kurtulursam Cim Bom da şampryon ohır* diye umudunu canlı tutmaya çalıştığim dile gerirdi. Çarşamba gecesi G.Saray formasıyla YÎBO'daki yatağına yatan Cumaalp Çoktan, saat 03.27'de büyük bir gürültüyle uyandı. Bir anda her yerin toz duman içerisinde olduğunu gören Cumaalp, 9 saat boyunca enkaz altında kurtanlmayı bekledi. Bu sırada G.Saray'ı düşünmeye devam eden Cumaalp, enkaz altında hissettikJerini şöyle anlattı: "Enkaz alündayken çok korkmuştum. Yardun beklerken kendi kendime dedimki,'Ben arkadaşlanyla 3. katta yatan kız kardeşi Ebnı'nun da öldüğünü öğrenen Enes, yandaki ranzanın üzerine düşmesiyle canının çok yandığını söyledi. Enes, "Ranzayı kaldırmak için çok çahşüm ama ohnadL Daha sonra yoruldum ve uykum geldi, uyudum. Bu sabah canun acıdığı için uyandım ve yine bağırmaya başladını. Sesimi duydular ve beni gelip kurtardüar" dedi. Elazığ'da tedavı altına alınan Enes'in enkaz altında kalan annesi Bingöl, babası da Elazığ'da hastanede bulunuyor.. Depremde üzüntülü olaylann yanı sıra mutlu olaylar da yaşandı.Depreme Saray Mahallesi'ndeki e\ r inde yakalanan SakineAtalay(35)da üzüntüsünü yeni doğan bebeğiyle hafifletti. Bir bankada memur olarak görev yapan eşi Yiısuf Atalay ve 3 çocuğuyla birlikte ÖLEN ÖĞRENCİLERİNE AĞLADILAR Oğretmenlerin gözyaşı Cumaalp Çoktan enkaz altında hasar gören buradan Cim Bom'u düşündüğünü söyledi evlerinden yara kurtulursam Galatas.Su hafta zorlu Trabzonspor deplasmanı vardı. Bu maçı alabitirler mi dhe düşünüyordum. Aradan geçen 9 saat sonra beni bulunduğum yerden çıkanhlar. Hem kurtulduğuma hem dilegimin gerçekleşecek olmasına inandığımdan çok sevindim." Kurtanldıktan sonra etrafına gülücükler dağıtan ve zafer işareti yapan Cumaalp, en büyük dileğinin ise G.Saraylı Hasan Şaş'ı görmek ve ondan formasım istemek olduğunu söyledi. Çeltiksuyu YÎBO 8. sınıf öğrencisi 13 yaşındaki Enes Günce ise 30 saat sonra enkaz altından çıkanldı. Yanında yatan almadan kurtulan Sakine Atalay'ın önceki gün akşam saatlerinde doğum sancısı tuttu. Eşi tarafindan Bingöl Devlet Hastanesi'ne kaldınlan anne Atalay, yer olmadığı için Muş'a sevk edildi. Muş Devlet Hastanesi'nde doğum yapan Atalay. 2 kilo 80 gram ağırlığında kız çocuğu dünyaya gerirdi. Çocuğunun adını *Süa" koyan anne Sakine Atalay. depremin üzüntüsünü, dünyaya getırdıği bebeğiyle sevince dönüştürdüğünü ifade etti. Depremde yeğenleri Serhat, Veysel ve Ayten Atalay' ı kaybeden Yusuf Atalay ise hüzün ve sevinci bir arada yaşadı. Tiyatrocular kurtartcı oldu Kurduklan "Orta direk" adh amatör tiyatro grubuyla turneye çıkan ekip Bin- göl'de yardımsevertiğiyle büyük aOaş al- dL Marmara depremini tstanbul Avo- lar'dayaşayanoynnculardanNesrinBek- taş ise kurtarma çabşmalanndaki mü- cadelesiy le takdir topladL Nesrin Bektaş, deprem olduğunun farkına vanr var- maz sotuğu "Konışular" adh oyunu gös- terime sunacaldanÇeltiksmn Yaöh Böl- ge fJköğretim Okuhı'nda aidı. 23 yaşm- dakigenç loz, hemen enkaz yığmmadal- dı. Arama kurtarma çalışması yapan ek^leriyöntendirmesi veyardnmyla dflc- kat çeken Nesrin Bektaş, zaman zaman enkazm üstüne çıkan \e çabşmalan en- gelfcyen kişileri sert diDe uy anü. Haber Merkezi- Çeltiksuyu YÎBO'daki arama-kurtarma çahşmalanna katılan ögretmenler gözyaşlanna hâkim olamadılar. Çeltiksuyu YÎBO'da arama kurtarma çalışmalanna katılan ögretmenler öğrencilerin cesetleriyle karşılaşınca gözyaşlanna boğuluyorlar. Öğretmen Gonca Ural, dün bütün gün kurtarma ekipleriyle birlikte enkazm üzerine çıkıp, büyük umutla ögrencilerini aradı. Ancak kendi öğrencisinin cesediyle karşılaşan Ural, duygusal anlar yaşadı. Yine YtBO'nun öğretmenlerinden Saim Aslan ve Erdal Yümaz da aynı şekilde enkazda arama kurtarma çahşmalanna katıldılar. Öğrencilerinin cesetlerinin karşısmda şok geçiren ögretmenler, güçlükle teselli edilebildi. Enkaza yaklaşacak gücünün olmadığını söyleyen öğretmen Bahar Yümaz ise yaralı olarak kurtanlan ögrencileri Yusuf Boluk ve Zülküf Ercan ile konuşarak bir yandan onlann acısını dindirmeye çalışıyor, diğer yandan da çalışmalardan gelecek sevindirici haberleri umutla bekliyor. Müteahhitleri afkurtarmayacak Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 'binamn yıkıldığı tarihte suçun oluşacağına' ilişkin kararı uyannca müteahhitler ne aftan ne de zamanaşımmdan yararlanabilecekler İLHANT4ŞCI ANKARA - Bingöl depreminde Çel- tiksuyu Yatılı Bölge îlköğretim Oku- lu'nda onlarca çocuğun öhnesi, onlar- casının da enkaz altında kalması, kusur- lu müteahhitlere verilen ve kamuoyunu taönin etmekten uzak kalan cezalan ye- mden gündeme getirdi. Kusurlu müteahhitlere, Türk Ceza Ya- sası'nın "tedbirsizliknedeniyieölümese- bebiyet" suçundan en fazla 5 yıl hapis ce- zası verilebiliyor. TCY'nin bu maddesi, geçen hükümet döneminde çıkanlan af kapsamına alındı. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun "binanın yıkıldığı ta- rihte suçun ohışacağuıa" ilişkin karan uyannca, bu kez müteahhitler ne aftan ne de zamanaşımmdan yararlanabilecekler. Kusurlu müteahhitler hakkında, ağır- lıklı olarak. TCY'nin "tedbirsizliksonu- cu ölüme sebebiyet" suçunu düzenleyen 383. maddesi uyannca 5 yıldan fazla ol- mamak üzere ağır hapis cezası istemiy- le dava açılabiliyor. Bu suçtan mahkûm müteahhitler, İn- faz Yasası uyannca ancak 2 yıl cezaevin- de yatıyor. Cezanın düşüklüğü "caj-dmcı" özelh- ği ortadan kaldınrken, Bülent Ecevit hü- kümeti döneminde, bu madde de af kap- samına alındı. Ancak Yargıtay, kusurlu müteahhitlerin hiçbir ceza almadan af- fedilmesini aldığı bir kararla engelledi. Yargıtay, depremde yıkılan binalarla il- gili sorumlulann suç tarihini "binanmya- pıldığı değil yıküdığı tarih" olarak kabul etti. Bu kararla. yıkılan binalar affin sı- nın olan 23 Nisan 1999'dan önce yapıl- mış olsa bile müteahhit kurtulamayacak. Zamanaşımı da kurtarmaz Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun ka- ranyla, açılacak davalarda, zamanaşımı olasılığı da ortadan kalkıyor. Binanın ya- pıldığı tarih esas alınmış olsaydı bugün iribanyla davanın zamanaşımı süresi iş- liyor olacaktı. Ancak binanın yıkıldığı ya- ni "ölüme sebebij'efin ortaya çıktığı 30 Nisan 2003 tarihi zamanaşımı süresinin başlangıç noktası olacak. Kusurlu bulu- nan müteahhitler hakkında TCY'nin 383. maddesinden açılacak davanın zamana- şunı süresi de 30 Nisan 2008'de sona erecek. Söz konusu madde afkapsamına alın- mamış olsa ve suç tarihi de binanın ya- pıldığı tarih kabul edüseydi, kusurlu mü- teahhitleri zamanaşımı kurtaracaktı. Yar- gıtay'ın suç tarihine ilişkin içtihat kara- n, müteahhitlerin ceza almadan aftan ya- rarlanmalannı, hem de zamanaşımmdan kurtulmalannın önüne geçmiş oldu. GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Yerler Değişik Ama Acılar Aynı Ülkemizde oluşan depremler sonrasında yaşa- nanlann, yerieşim alanlarının adları dışında ben- zer cümleler ve görüntülerle yansıtılması üzüntü- lerimizi daha da katmerleştiriyor. Büyük çoğunluk, bunun bir yazgı olmadığının bi- lincinde olsa da hiçbir şey değişmiyor. Bingöl depremi, yukarıda özetlemeye çalıştığim yargının ne yazık ki somut ve sondan bir önceki ömeğini oluşturdu. "Son" sözcüğü yerine "sondan bir önceki" de- mek zorunluğunu duymam, bu kezki acılann da ak- lımızı başımıza getirmeye yetmeyeceğine olan inançtan kaynaklanıyor. 1972 yılında aynı yörede meydana gelen dep- remdekinden daha az can kaybıyla karşılaşmamız, züğürt tesellisine benzeyen biryaklaşımı haklı gös- termeye yetmiyor. Halkın ve devlet katlanndaki sorumlulann 30 kü- sur yılda bilinçlendiğini söylemek olası değil. Çünkü hâlâ, doğal afetlerie ilgili sorunlara "na- sıl önleriz" sorusuna yanıt aramak yerine "olduk- tan sonra enkaz altında kalanlan nasıl kurtannz" sorusunun yanrtını bulma çabalarına öncelik ver- meyi yeğliyoruz. AJınan yerel önlemlerin pek bir işe yaramadığı da, afetin ortaya çıkmasıyla anlaşılıyor. • • • Bingöl depremi, onca eleştirilere ve bu eleştiri- lere yanıt olarak yöneticilerin verdikleri sözlere kar- şın kamu yapılannın, abartılı olsa da "çerden çöp- ten" tanımına uygun biçimde yapılmakta olduğu- nu bir kez daha belgeledi. özellikle, çevredeki çoğu kuş uçmaz, kervan geçmez beldelerdeki çocuklanmızın öğrenim gör- meleri için yapılmış olan yatılı bölge okulu ile pan- siyonunun yerle bir olmasının yarattığı tartfsiz acı- lar da, korkanm ki bizi uyarmaya yetmeyecek. "Okuyup adam olsunlar" diye ailelerinin dev- letin korumasına bıraktıklan çocukların çoğu artık yaşamıyor. Bir kuşağı yitirmiş olmaktan da eminim ki utanmıyoruz. Annelerine, babalanna, dedelerine, ninelerine, kar- deşlerine ve biz yurttaşlarına, "Başınız sağolsun. Yaralan en kısa sürede saracağız" benzeri açıkla- malan duyup okumak, içine düştüğümüz karam- saıiığı silip atmamızı sağlamıyor. Çünkü yalnız depremlerde değil, sel baskını, toprak kayması gibi doğal afetlerde de karşılaştı- ğımız benzer resmi yaklaşımlar, "Eyvah. Yine hiç- bir şey değişmeyecek" kanısını güçlendirmekten öteye bir anlam taşımıyor. • • • Her önüne gelenin "müteahhit" sıfatını alabildi- ği bir ülke daha var mı bilmiyorum. Televizyon kanallanndan birinde, kulak misafiri olduğum uzman, Türkiye'deki müteahhitlerin sa- yısının, Avrupa Birliği ülkelerindeki toplam müte- ahhitlerin toplamından kat kat fazla olduğunu sa- yılarla söylerken, kural fukarası oluşumuzun da al- tını çiziyordu. 12 Eylül mantığının yanlışlanndan birinin daha düzeltilmesi gerektiği yolundaki önerileri de kulak ardı etmemek gerek. örgütsüzleştirme uygulaması kapsamına Türki- ye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği de alınmış ve kamu kurumlannda çalışan her daldan mühen- dis ve mimann örgüte üye olmalan zorunluluğu kal- dınlmıştı. Bu durum sonuçta, örgüt denetimini de sona er- dirdi. Yıkılan binalann projelerini çizen, statik he- saplarını yapan, inşaatlan kontrol eden, geçici ya da kesin kabullerine imza atanlann hiçbir mesle- ki sorumlulukla karşı karşıya kalmamasına da ne- den oldu. Çünkü üye olmadıklan için ilgili meslek odalan mesleki aykınlıklara el koyup irdeleyemiyor. Irde- leme olanağını bulsa bile elinden bir şey gelmiyor. Çünkü yetkisi yok. • • • Yanlışlıklar ve adam sendeciliğimiz yüzünden yazgıyadönüşen doğal afet kayıplannın yaşanma- sını önleyecek sorumluluk anlayışına ulaşmak zo- rundayız. Hem devlet hem de yurttaş olarak. oerincS cumhuriyet.com.tr. CHP'den araştırma önergesi Sistemin içindeki siyasfler çöktü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Başkam Deniz Baykal deprem bölge- esinde incele- melerde bulu- nurken CHP, Bingöl depre- miyle ilgili araştırma öner- gesi vermeye hazırla- nıyor. Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mum- cu'nun "Yıkmtdarm al- tmda sistem kakü" söz- lerini anımsatan CHP Grup Başkanvekili MuslafaÖzyürek, "Bu sorgulamayı sistemin parçası olanlar yapa- maz" dedi. Özyürek, "Türki- ye'nin bu konularda hiç ders amıayan. sanki çok sağJam zeminde oturu- yormuş gibi gamsız dav- ranan bir ülke konumun- da olduğunu" söyledi. Özyürek, bu konuda bir Meclis araştırması öner- DenizBavkal gesiverecekleri- ni vurgularken "Kamu binala- nnasidahasağ- lam olabiür, bu yıkunın sorum- hılankimfcrdir, bunlararaşbnl- mah. Bütün yet- kfler merkezde toplandığı için bunlar oluyor, yonımlan yapıfayor. Yı- kılan okulun ihalesi merkezi yönetim değil, vahük tarafindan yapü- nuş" dedi. Oğuz Oyan da, "Bu sistemin içindeki siyaset- çiler de çöktü. ArûkKo- ray Aydm dönemindeki gibi Marmara depre- minden firsat sağlayıp kendicıkmını doidurma iddialannm soruşturu- lanıadığı bir Meclis iste- nüyoruz" açıklamasını yaph. Oyan, "insanlan galeyana getiren neden- lerin ortadan kalduıl- mamasmı üzücü bukhık- lannı" söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear