Catalog

SAYFA CUMHURİYET 12 MAYIS 2003 PAZARTESİ 8 lstanwjl HABERLERIN DEVAMI TÜ RKİYE B 23 Sınop PB 20 Adana A 36 B 30 Samsun PB 24 Kocaelı A 27 Trabzon PB 18 Çaiakkale A 27 Gıresun PB 18 Iznir A 31 Ankara PB 30 Marısa A 32 Eskigehir PB 29 Aydır _A 35 Konya PB 28 Denızıi A 33 Sıvas PB 27 Zongjldak PB 20 Antalya A 34 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A PB PB 30 29 34 28 28 20 18 PB 18 ^£. Yurdun doğu ke- sımlerı parçalı bulut- lu, Doğu Karadenız'ın iç kesımlen ıle Doğu Anadolu'nun kuzeyı sağanak ve gokgü- rultülü sağanak ya- ğışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığın- daönemlıbırdeğışık- lik olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 11 16 16 17 16 16 17 19 Münih Y 17 Zürıh Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y PB Y PB A PB A 20 27 26 22 30 28 25 28 Y 20 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre PB A PB Y PB Y PB A 21 25 27 21 23 21 22 34 A 33 Taşkent 'Tahran lı bulutlu Sıs. > Çok bulutlu > Yağmuriu ıKartı > Gok gurultulü Yitirdikleri çocukları için ağladılar BingöFdebir Anneler Günü BİNGÖL (Cumhuriyet) - Bingöl'de artçı dep- remJe sağlam raporu verilen 3 bina yıkılırken depremde en ağır hasan gören Çeltiksuyu Yatıh Bölge Ilkögretim Okulu 'nun (YÎBO) enkazında 12 öğrencısini kaybeden Gözeler köyünde, dün a en acılı" Anneler Günü yaşandı. Bingöl'ün Sancaklı beldesine bağlı Sudüğünü köyünde, Bayındırlık Müdürlüğü'nce "sağlam" raporu verilen 3 ev, önceki akşam meydana gelen Rich- ter ölçeğiyle 4.5 büyüklüğündeki artçı sarsıntıda yıkıldı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasatha- nesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden alınan bilgiye göre, önceki gün saat 18.44'te büyüklü- ğü 4.5 olan orta şiddette bir artçı sarsıntı meyda- na geldi. Daha sonra da merkez üsleri Bingöl olan hafıf şiddette 3 artçı deprem daha kaydedil- di. Sarsıntılar 1 Mayıs'taki depremde hasar gö- ren Sancaklı beldesine bağlı 259 haneli, 1100 nüfuslu Sudüğünü köyünde etkili oldu. Bayın- dırlık Bakanlığı'nca 130 konut için ağır hasarlı raporu verilen köyde "Sağlam" raporu düzenle- nen Mehmet Bayar, Himmet Bayar ve Salim Banılay'ın evleri yıkıldı. Deprem korkusu yaşa- dıklan için geceyi dışanda geçiren ev sakinle- rinden ölen ya da yaralanan olmadı. Depremzedeler yüın annesini seçti Bu arada, dün Çeltiksuyu YÎBO'nun enkazında 12 öğrencinin öldüğü Gözeler Köyü'nde acılar bir kez daha tazelendi. Elindeki çiçeği Çeltiksu- yu YÎBO'nun enkazında kaybettiği 7. sınıf öğ- rencisi Geylani Över'in mezarının başına bıra- kan anne Hatun Över ise burada ağıtlar yaka- rak gözyaşı döktü. Anne Över, oğlu Geylani'nin daha önceki Anneler Günü'nde kendisine çiçek- ler hediye ederek şiir yazdığını belirtti. Ancak bu yıl, oğlundan ne çiçek alabildiğini ne de ken- disine yazılan şiirleri okuyabildiğini ifade eden Över şöyle devam etti: "Oğlum artık yok. Onun bana verebileceği ne bir çiçek ne de ya- zıp okuvacağı şiir var. Oğlum, her Anneler Günü'nde bana çiçek getirir, şiir yazardı. Ama şimdi ben onun mezanna çiçek bırakı- yorum. Tek isteğim onun enkaz altında kalan ve bana yazdığı şiirlerinin yer aldığı defteri bulmak." Depremin ardından Mehmetçik 2 ça- dır kentine yerleştirilen 105 depremzede aile, Anneler Günü dolayısıyla yılın annesini seçti. 1971 Bingöl depremini de yaşayan, 1 Mayıs'taki depremde evi yıkılan ve pek çok yakınını kaybe- den 83 yaşındaki Gül Orak, depremzede aileler tarafindan yılm annesi seçildi. Torunuyla birlik- te çadırkentte kalan yılın annesi Gül Orak'a, II Sosyal Hizmetler Müdürü Gülten Uzuner tara- findan hediyesi verildi. Çadırkentte yaşayan an- nelerin alkışlan arasında hediyesini alan Orak, kendisine yılın annesi sıfatının verilmesinden dolayı büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Bingöl 'istisna' kapsamına alınıyor Deprem sigorta yasası delik deşik EBRUTOKTAR ANKARA - 17 Ağustos ve 12 Kasım depremle- rinin ardından yaşama geçirilen zorunlu deprem sigortası sistemi, uygulamada karşılaşılan so- runlar nedeniyle delik deşik oldu. Hükümet, Zo- runlu Deprem Sigortası'na ilişkin Kanun Hük- münde Kararname'nin (KHK) devletin deprem- zedelere konut yapmasını engellemesi nedeniyle sadece 388 evin sigortah olduğu Bingöl ile daha önce deprem yaşayan Pülümür'ün istisna kapsa- mına abnması için yeni yasal düzenleme yap- maya hazırlanıyor. Buna ilişkin karar, Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Yaşanan deprem fe- laketlerinin ardından devletin deprem maliyeti- nin düşürülmesini, yurttaşlann "zorunlu dep- rem sigortası" yoluyla zararlannın karşılanma- sım öngören sistem, aradan geçen 2.5 yılda sı- nrfta kaldı. Yaşanan her deprem, sistemin eksik- liklerini ortaya koydu. Deprem sigortasımn köy- lerdeki binalan kapsam dışı tutması nedeniyle geçen yıl yaşanan Afyon depreminde pek çok sı- kıntı yaşandı. Deprem sigortasına dayanan sı- kıntılar, Pülümür depremi ve Bingöl depreminde de tekrarlandı. Özellikle de deprem kuşağmda bulunan halkın deprem sigortasına rağbet gös- termediği ortaya çıktı. Konutları yine devlet yapacak Bingöl'deki 22 bin 458 konuttan deprem sigor- tası yaptıranlann oranının sadece yüzde 1.73 olduğu görüldü.Bingöl'de verilen toplam temi- nat oranı 7 trilyon 818 milyar 765 milyon lira olarak hesaplandı. Deprem sigortası oranının bu kadar düşük çıkması nedeniyle deprem ko- nutlannı yapma işini yine devlet üstlenecek. Deprem gören Bingöl ve Pülümür'ün istisna kapsamına alınması için Başbakanlık'ta hazırla- nan KHK, bakanlann imzasma açıldı. Bu ne- denle mevcut KHK, her deprem sonrası çıkan- lan istisnai hükümlerle delüc deşik oldu. Yıkılan binalann yerine yapılacak 2 bin 566 konuttan 500'ünün inşasını TOBB üstlendi. Hükümet, geriye kalan 2 bin 66 konutu da TOKJ'nin yap- masını kararlaştırdı. Konutlar, 20 yıl vadeyle depremzedelere satılacak. Denktaş'tan yeni atak• Baştarafı 1. Sayfada va açsınlar. Biz de onlann mah- kemelerinde dava açabilelim. Bunun hazırlığım yapıyoruz. Erdoğan bize moral verdi: Başbakan Erdoğan'ın ziyareti bize milli davamız için moral verdi. Ziyaretle ilgili ba- sında yanlış haberler çıktı. Sa- yın Erdoğan ile Annan planrnı konuşmadık. Kendisine bir ga- zeteci sordu, kendisi de buna i- ki halkm karar vermesi gerekti- ğini söyledi. Plandan istifade edilebileceğini söyledi. Bizim için çözümün parametreleri bel- lidir, iki devlettir, iki bölgedir, Türkiye'nin garantisinin sürme- sidir. Annan planını görüşe- cek durum yok: Rumiar, neden Lahey öncesinde Annan planmı kabul etmediler de şim- di Annan planına sanlıyorlar? Çünkü dünyaya bakın biz meş- ru hükümetiz, bu azmlıklarla görüşüyoruz, bakın onlarneler istiyorlar, siz olsanız verirmiy- diniz, mesajı verecekler. Şim- di biz bu planı konuşup ne ya- pacağız; iki devlet, iki toplum, iki kesimlilik, global mal-mülk değişimi, Türkiye'nin garanti- si, bunlann hiçbiri yok. Çözüm ne olabilir? İki eski eşit ortağın yeni bir ortaklık kurması olabi- lir. Ama şimdi birileri çıkıp Rumlara diyor ki gerek yok, çünkü tek ortaksın. De Soto'ya güvenimiz kalmadl: De Soto, BM Ge- nel Sekreteri'nin temsilcisi ola- rak devam etmek istiyor. Bu yüzden şimdi Denktaş'ı övücü sözler sarf etmeye başladı. Bi- ze göre ise inanılırlığını ve gü- venilirliğini yitirmiştir. Bize çok fena vurmuşrur. Lahey'de Rum tarafi Annan planını ka- bul etmezken tüm yükü Den- taş'a yüklemek istemiştir. Şim- di ABD'den benzer mesaj lar ge- liyor. Kendi başmıa bir Kıbns siyaseti yürütüyonım zannedi- yorlar. Bu yanlıştır. Kıbns mil- li bir davadır, Türkiye ile yürü- tülen bir siyasettir. Çözümsüzlüğün asıl nedenl Rumiar: Yunanıstan ve Rumlann amacı çözüm de- ğil, "enosis"i gerçekleştirmek. AB'ye girerek dolayh enosisi gerçekleştirmiş olacaklanna inanıyorlar. Ya buna razı olaca- ğız ya da 1960 anlaşmalannın Türkiye'ye verdiği en temel hakkı sonuna kadar kullanarak garantör bir ülke olarak Türki- ye'nin üye olmadığı bir birliğe Kıbns'm üye olamayacağım sa- vunacağız. Slmltisten 'megalo Idea' hediyesi: Yunanıstan bu enosis aklmdan vazgeçmez- se sorunu nasıl çözeceğiz? Si- mitis, Rum yönetiminin AB üyeliği konusunda adada "Eno- sisi başardık" dedi. Bunu me- tinden okudu. Sonra birileri çı- kıp "Öyle demek istemedi" di- yerek a\r ukathğma soyundu. Si- mitis bununla yetüımedi, Papa- dopulos'a "megalo idea"nın haritasmı verdi. Elimde bunun fotoğraflan var. 511 zlrve önerlslne destek: Bundan daha doğal bir şey var mı? 5 tarafin imza- sıyla meydana gelen bir ortak- lık cumhuriyeti yıkılmış. Ortak mantık bunlann bir araya gele- rek bunun nedenlerinin konu- şulmasını gerektiriyor. Ama Si- mitis ve Papadopulos bunu red- detti. Amaçlan BM çerçevesin- de göruşmelerin sürmesi. Kıb- ns Cumhuriyeti olarak tanınma- lanmn avantajuıı kullanmalan. Sanki böyle bir cumhuriyet var- mış gibi. Sırblstan-Karadağ çö- züme model olabilir: Sır- bistan-Karadağ modeli güzel bir modeldir. Düşünülebilecek bir modeldir. Aslında biz bun- dan bir adım öndeyiz, hâlâ ayn devletlerimiz var. Ancak yine de bu modelden istifade edebiliriz. Annan planını isteyenler hayal kınklığına uğradı Açıklamalannın ardından Antalya'ya geçerek bir konfe- ransa katılan Denktaş, Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan'm KKTG'ye yaptığı resmi ziya- retle ilgili olarak "Erdoğan, Denktaş'ın kulağını çeksin diyenler,Annan planı umudu- nu yaşayanlar hayal kırıklığı- na uğradı. Hayal kırıklığı, an- cak olmayacak bir şeye dua edildiğinde yaşanır" dedi. Türkiye'nin AB nezdinde ken- di haklannı dinamik bir dış po- litikayla araması gerektiğini de ifade eden Denktaş, "AB üze- rimize üzerimize gelmeye de- vam ederse iki neticeden biri- si olacaktır: Ya mahkûm ola- cağız, diz çökeceğiz, mubalif- lerimizin dediği gibi 'Başka çare yoktur' diyeceğiz. Veya- hut da dirileceğiz, dikileceğiz, direneceğiz" diye konuşru. Osman Durmuş'a mücevher gibi stent I Baştarafı 1. Sayfada kalbe giden damann- da tespit edilen tıka- nıklık nedeniyle Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Ger- rahisi Eğitim ve Araş- tırma Hastanesi'nde ameliyat olmuşru. Müdahalede, dama- nn açılması amacıyla önce balonlu uygula- ma yapıldı ve içine "stent" denilen çelik birkafestakıldı. Sağ- lık Bakanı olduğu dö- nemde tasarruf ama- cıyla stent fiyatlannı sınırlayan Durmuş'a takıldığı öne süriilen stentin fiyatuıın 4 bin 200 dolar artı KDV olduğu belirtildi. "Cypher" (ilaç salı- nımlı koroner stent) adlı stentin özelliği rı- kanmayı geciktirici bir madde olan "ro- pamisin'Me kaplı oluşu. Durmuş ise kendisinin stent seç- me gibi bir durumu- nun olmadığını belir- terek "Bana takılan stent hakkında bir bilgim yok. Doktor- lanm karar verir. Fiyatı ne kadardır bilmiyorum" dedi. Durmuş döneminde Emekli Sandığı Ge- nel Müdürlüğü'nün sözleşmeli firmalara gönderdiği yazıda, fi- yatlar çok daha düşük tutulmuştu. 24 Ekim 2002 tarihinden itiba- ren uygulanacak fi- yatlar şöyle belirtil- mişri: - Balonlu koroner stent, fiyatı 346.56 Euro. - Palmaz schatz ba- lonlu koroner stent, fiyatı 254.23 dolar. Sevgi Bayrağıyolunadevam ediyor Ankara"dakj 19 Mayıs törenleri sırasında Cumhurbaşkanı'na sunulmak üzere Samsun'dan yola çıkarılan "Sevgi Bayrağı", Tokatü atletler tarafindan dün Sıvaslı atletlere teslim edildi. Tokat-Sıvas il sının Çamlıbel mevkiinde düzenlenen törende konnşan Tokat ValisiAyhan Nasuhbeyoğlu, Türk milletinin Ulu Önder Atatürk'ün önderliğinde tek vücut halinde kenetlenerek Knrtnluş Savaşı'nı başlatnğını belirterek "19 Mayıs 1919 günü, genç bir cumhuriyetin kuruluşunun kararlaştnıldığı,Türk'ün kurruluş mücadelesinin başlatıldığı bir gündür" dedi. Sıvas Valisi Hasan Canpolat ise "Büyük Atatürk, kurduğu cumhuriyeti sizlere emanet ederek gençliğe verdiği önemi ifade etmiştir. Bu başka hiçbir ülkenin gençliğine nasip olmayan bir ayncalık ve sorumhüuktîır. Onun için cumhuriyetimize sahip çıkmanyız" diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Başbakan, Kurtalan'da SSK primi muafiyeti ve arazi tahsisi sözü verdi Erdoğan'dan vaat yağmuru ALİ BİLGtLt KURTALAN - Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan, kişi başına milli geliri 1500 dolann altında olan illerde vergi, SSK primi mu- afiyeti ve arazi tahsisi yapacakla- nnı söyledi. Erdoğan. helikopterle geldiği Siirt'in Kurtalan ilçesindeki Çok Programlı Lise'de, 31 yıl önce ya- pımı tamamlanan afet konutlan- nın tapulannın hak sahiplerine dağıtım törenine katıldı. Erdo- ğan'ın konuşma yapacağı kürsü- nün iç tarafına 2 adet çelik yelek yerleştirildi. Türkiye'de, doğunun da batı- daki gibi kalkınmışlık seviyesine ulaşması gerektiğini belirten Er- doğan şunlan söyledi: "Güney- doğu'yu da aynı seviyelere ge- tirmemiz iazım. İnsanlanmız arasında herhangi bir ayrım yapan yönetim anlayışlarını ayaklarımızın altına almamız İazım. Bunu başarmamız İa- zım. Bunlann adımlaruu atıyo- ruz. Kişi başına milli geliri şu anda 1500 dolann altında olan illerimizde vergi, SSK primi muafiyeti ve arazi tahsisi yapa- cağız." Kurtalan'da dubleyolça- lışmalannın başlatıbnası dolayı- sıyla düzenlenen törende de ko- nuşan Erdoğan, Siirt'in kendisi- nin kişisel kader çizgisinde fark- lı bir yeri olan şehir olduğunu be- lirterek "Bunu bildiğiniz gibi sadece Türkiye değil, hamdol- sun dünya da öğrendi. Millet iradesivle demokrasi mücade- lesine vurduğu damgayla Siirt, siyasi tarihimizde bir dönüm noktası olmuştur" dedi. İşçilerin protestosu engellendi Erdoğan'ın konuşması sırasın- da Batman'daki petrol tesisleri ve Kurtalan Çimento Fabrika- sı'ndan çıkanlan 120 kadar işçi, "Yaşasın onurlu direnişimiz. Başbakan duy sesimizi" diye slogan attı. Işçiler güvenlik güç- lerince bölgeden uzaklaşrınldı. Jayson Blair'in, dört yıldır çalıştığı gazetede çok sayıda yalan haber yaptığı ortaya çıktı Sahtekâr muhabir New YorkTimes'ı sarstı Dış Haberler Servisi - ABD'de yayımla- nan The NewYork Times gazetesinin muha- birlerinden Jayson Blair'in çok sayıda ya- lan haber yaptığının, okurlan ve gazeteyi kandrrdığımn ortaya çıkması, 152 yıllık ga- zeteyi sarstı. Sahtekârlığınrn ortaya çıkmasıyla 4 yıldır çalıştığı gazeteden istifa eden 27 yaşındaki muhabirin yaptığı önemli haberlerin çoğu sahteydi. Blair, ABD'nin pek çok eyaletin- deki olaylarla ilgili "oturduğu yerden" ha- berler yaptı. Blair, diğergazetelerinveajans- lann haberlerinden aşırmalar yaptı, üzerin- de oynadığı fotoğraflara kendi görüntüsünü yerleştirerek bir yerdeymiş ya da birisinin yanmdaymış izlenimi yarattı. Muhabir, bu hile yöntemlerine başvurarak geçen yıl Was- hington'da yaşanan keskin nişancı olayı ve I- rak savaşında ölen askerlerin aileleriyle ilgi- li yalan haberler yaptı. Yûzlerce haberde uydurma öğeler Haberlen düzeltmek ve böylesuıe büyük çaplı bir gazetecilik sahtekârlığının nasıl olup da gazete içinde fark edihnediğini an- lamak için araştırma başlatan gazete çalışan- lan, Blair'in geçen ekimden bu yana, iç ha- berler muhabiri olarak yaptığı 73 haberden 36'sının sorunlu olduğunu ortaya çıkardı. Çok "üretken" olduğu belirtilen muhabirin, ekimden önce yaptığı 600'den fazla haberin çoğunda da uydurma öğelere rastlandı. Bu büyük sahtekârlık olayı karşısında gazete, okurlanndan muhabirin kuşkulandıklan ha- berlerini bildirmelerini istedi. Araştrrma sonucunda, pek çok editör ve muhabirin 5 yıl önce stajyer olarak işe baş- layıp iç haberler muhabirliğine yükselen Bla- ir'in habercilik becerilerinden ve davTamş biçiminden uzun zamandır rahatsızlık duy- duğu ortaya çıktı. Blair'in yanlışlan rutin bir hale gelip profesyonellikten uzak davTanış- lar sergilemeye başladığında, editörlerden biri derhal iştençıkanlmasını bile istedi. Sert biçimde uyanlan Blair, işinde büyük ilerle- me gösterdi. Ancak bu kez de Blair'in edi- törlerine yalan söylediği ve yalan haberler yaptığı ortaya çıktı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Meclis'te görüşülmekte olan tasarıyı savunurken sıklıklaşunu söyledi: "Ben de bu yasanın en idealini yapmayı bilirim ama, şu anda yapılabilecekler bundan ileri değil..." Ne varki, savunmasını Başesgioğlu'nun üstlen- diği tasarı Meclis'ten de kuşa dönüştürüldükten sonra geçiyor. CHP, tasarıda çalışanlar ve çalışma barışt lehi- ne maddeler olması için özel çaba harcadı. Baş- ta Izzet Çetin olmak üzere CHP milletvekilleri "Gerçek, ayrıntıda gizlidir" kuralının da hakkını ve- rerek muhalefet ettiler. örneğin, tatil günü için de çerçeve çizilmemesinin getireceği sonuçlar... Başka bir parti iktidarda olsa elbette bunun altın- da başka bir şey aranmaz. Ancak, AKP'nin önce- ki yasalarda da kamunun çok yaranna görünen maddelerin içine özenle kendi tabanına selam maddelerini eklediği bilindiği için akla her şey ge- liyor. önümüzdeki günlerde kimi şirketler tatil günle- rini cumaya alırsa... Hükümet çaktırmadan onla- rı biraz daha kollama havasına girerse... Hoş gel- din yeni kriz... Peşrevi kesip, tasarının ayrıntılarına girelim... Çalışanların lehine olan maddelerin özeti şu: - Çalışma sürelerinin sınırları daha net çiziliyor. - Işverenin ödeme güçlüğü içine girdiği durum- larda, işçinin son 3 aylık ücretinin güvenceye alın- ması için garanti fonu kurulacak. Ödünç işçi! Çalışanların lehine olan pek çok madde sulan- dınlmış görünüyor. Bunların başında iş güvence- si geliyor. llk taslakta en az 10 işçi çalıştıran yer- lerde, işverenin keyfî olarak işçi çıkaramayacağı öngörülüyordu. Bu 30'a çıkanldı. Türkiye'deki iş- yerierinin çok büyük bölümü "küçükişletme" sta- tüsünde. Büyük işyerteri de 29'arlı gruplar halin- de ayn şirket kurup yasanın dışına çıkmak ister- se şaşmamak gerekir. Getirilmesi öngörülen "esnek çalışma" uygula- ması ise şunlan öngörüyor: - Çalışanlarla "kısmi süreli" iş sözleşmeleri de yapılabilecek... Çalışanın da onayının alınması ko- şuluyla, işçi ödünç olarak başka birişletmeye ve- rilebilecek. Yine çalışanın da onayının alınması koşuluyla, iş sözleşmesi başka bir yere devredi- lebilecek. Bu maddeler korkarım şöyle bir tanımı da be- raberinde getirecek: İşçi ticareti! Artık gazetelere ilan da verilir: - Elimizde kelepir, her ücretle çalışmaya, her işi yapmaya uygun 20 işçi bulunmaktadır. - İki ay süreyle çalıştınp sonra hiçbir sorumlu- luk almadan kapı önüne koyabileceğim 15 işçi arıyorum. Bulanlara dolgun komisyon verilecek- tir! öyle sanıyorum ki, yukarıdaki değerlendirme- mizi okuyan pek çok kişi şu eki yapacaktır: "Kardeşim, biz nasıl olursa olsun iş anyoruz iş.. bırak esnek çalışmayı, ödünç çalışmayı..." Zaten, yasanın böylesine çalışanlar aleyhine Meclis'ten geçmekte oluşunun başlıca nedeni de bu durum. Toplumda iş yasasından önce iş tasa- sı var. öyle bir tasa ki, işsizlik rekora gidiyor. Res- mi rakamlar 2.5 milyonu aşıyor. İş güvencesinin adı bile 30 bin kişiyi işinden et- ti. Kimi işyerleri, "Aman işçi atmakzortaşıyormuş. Şimdiden iyice azaltayım da gereksinmem olursa, o zaman bakarım" dedi. Geçen hafta 9 Mayıs AB Bayramı'nı hükümeti- miz de coşkuyla kutladı. Hükümet AB'ye nelerle girilmeyeceğini tek tek saptayıp, icabına bakma- ya hazırlanıyor. Soruyoruz: Bu çalışma düzeniyle AB'ye girilir mi?.. ankcum@ttnet.net.tr TYS Bakırköy Temsilciliği seçimi İstanbul Haber Servisi - TürkiyeYazarlar Sendikası Ba- kırköy Temsilciliği seçimi dün temsilcilik merkezinde üyelerinkatılımıylayapıldı. Seçim sonundaMine Ergen TYS Bakırköy Temsilciliği başkanlığına Turhan Feyi- zoğlu, Hüseyin Kıvanç, Mehmet Dağ, Mustafa Aslan ve Günel Altıntaş yönetim kurulu üyelılderine getirildi. SÖYLEŞİ /ATTİLMLHAN '... Avrasya'da, İki 'Savunma' Hattı!..' • BaştarafıArka Sayfada diye konuştu.." (Aydın- lık, 13Nisan2003). Hepsi bu kadar mı? Hayır! Ya o 'çağn'nın mana ve ehemmiyeti? Emperyalizm in gü- neyden başlattığı 'yayıl- macılığa' karşı, 'ikinci sa- vunma hattı'nı, Avrasya Platformu oluşturuyor; üstelik, ABD'den iyice ra- hatsız olan, Almanya ve Fransa'nın desteğini de yanınaalıp, Hindistan'ın katkısını da sağlayarak! Bir kere, Irak'ın kaderini ABD'nin değil, BMTeşki- latı'nın tayin etmesinde, ısrarlı ve kararlı görünü- yorlar. Dahası, Umman Denizi'nde Rus Donan- ması'nın, Hindistan'ın da katılmasıyla kalkıştığı manevranın, ifade ertiği mana! Rus Deniz Kuvvet- leri Kumandanı, Amiral Yevgeniy Orlofun yaptı- ğı açıklama, bu mananın 'içeriği' konusunda, te- reddüde mahal bırakmı- yor; zira 'tatbikatın, böl- gede meydana gelebi- lecek her tûıiü istikran bozma operasyonuna karşı gerçekleştirilece- ğini' belirtmiş! Daha ne desin? Sizce tam bu dağdağa arasında, 'Avrasya'daki kardeşlerimizin', 'Türki- ye'deki kardeşlerine', 'Atlantikçi Yayılmacılığa' karşı, iş ve gönül birliği çağrısında bulunması', çağnnın 'mana ve ehem- miyetini', çok daha ço- ğaltmıyor mu? e-mail:tilahan " jsnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88 03358 No'lu San Basın Kartunı kaybettim. Hükümsüzdür. MİYASEİLKNUR