Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 MART 2003 SALI
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul B 11 Sinop B 8 Adana B 14
Edirne B 10 Samsun B 14 Mersin B 15
Kocaelı B 12 Trabzon
Çanakkale Y 11 Giresun
Izmir Y T5 Ankara
B 8 Diyarbakır B 6
_B 8 Şanlıurfa B 10
B 8 Mardın
Manisa 9 Eskişehır 7 Siirt
Aydın _Y 12 Konya K 5 Hakkâri K -3
Denizli Y 10 Sıvas B 2 Van
Zonguldak B 10 Antalya Y 14 Kars
Yurdun batı ve doğu
kesımlerı parçalı yer yer
çok bulutlu, Marma-
ra'nın dogusu yağışlı. dı-
ğer yerler az bulutlu ge-
çecek Yağışlar Guney
Ege ıle Batı Akdenız'de
yer yer etkılı olmak uze-
re, Doğu ve Guneydoğu
Anadolu'nun doğusun-
da kar, Iç Ege'de karia
kanşık yağmur, yağış
alan dığer yerterde yağ-
mur şeklınde olacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Münih
K
B
B
Y
B
B
B
B
B
-3
-6
-1
14
11
11
11
10
9
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
B
B
B
B
B
B
Y
7
7
18
7
8
7
15
14
Moskova B -3
Zünh B 9 Şam
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bjşkek
Tiflis
Kahire
B
B
B
B
B
K
B
9
-7
5
10
0
5
23
B 15
Açık Parçalı bulutlu B u l u t l u ^ Çc* bulutlu ı Yağmurtu Qok gürultulü
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Ağırlığını gerektiği biçimde koymamış AKP gru-
buna, RTE daha "müessir davranmış". RTE'ye
başbakanlığın ucu göründü ya; yalakalık da hız-
landı. Gül'ü harcayıp RTE'yi allayıp pullamaya
başladılar.
Bülent Ecevit, RTE'yi tanımlarken, örneğin
"devletin hassasiyetlerini bilmediğini" söylüyor.
"Her şeyi bildiğini sanıyor" diyor.
Başbakan Gül kadar genel başkan RTE de so-
aımlu.
VVashington; giden ağam gelen paşamdır ilke-
sinden hareket edeceğini bir kez daha kanıtladı.
RTE'yi, Başbakan'a oranla daha etkili gösteren
yorumlar yapıyor.
AKP iktidara geldiğinden beri dikkatli adımlar-
la "başa oynadığını kanıtlayan" TBMM Başkanı
Annç'ın yıldızı parlıyor.
Annç'ın verdiği mesajlar ilginçti. Uluslararası
meşruiyeti sık sık anımsatması, asker gönderme
ile bulundurmanın iki ayn tezkereye bağlanmasın-
da yarar gördüğünü söylemesi ve 'savaşa hayır'a
katılımı simgeleyen bir dakikalık ışık söndürme
eylemini özenle ve dikkatle her gece sürdürme-
si... Nedense gerektiği kadar dikkate alınmadı.
Arınç'ın söylemleriyle eylemleri, sadece kişisel
yargılarını yansıtmıyor.
AKP grubuna egemen olan havayı duyurdu; o-
la ki, ikili görüşmelerde Başbakan Gül'e de, yö-
netici kadrolara da partiyi karizmasıyla elinde tut-
tuğu savında bulunan RTE'ye de aktardı.
Tezkerenin reddinden sonra TBMM'nin hayırlı
bir görev yaptığını ve yapmaya devam edeceği-
ni söyleyen tarafsız ilk Meclis Başkanı Annç!
• • •
ABD "ekonomi alanında desteğin süreceğini"
bildirirken tezkerenin reddindeki nedeni soran Dı-
şişleri Bakanı Povvell'a; Başbakan Gül'ün söyle-
diği "Elimizi güçlendirmediniz" cümlesi kimi ger-
çekleri yansıtmıyor mu?
Gül, Powell'la telefon konuşmasında ABD'yi
suçluyor. Başbakan, ABD'nin Türkmenler ve
Kürtler sorununda ikiyüzlü oyunlarını, ABD med-
yasında Türkiye'nin para karşılığı olanaklar sağ-
layacağını alayaalan karikatürlerin, hattayorum-
lann olumsuz etkilerini sıralıyor.
Povvell'ın Gül'ün yakınılanna hak vereceği yer-
de; "Şimdi ne olacak" diye sorması; ABD'nin so-
nucu etkileyen öğelerle meşgul olmadığını, ol-
mayacağını gösteriyor.
• • •
Dağınık, şaşkın ve ne yapacağını henüz bileme-
yen AKP iktidarı, tezkerenin tekrar Meclis'e gön-
derileceğine ilişkin yorumlara verdiği yanıtta, "u-
cu açık ertelemeden" söz ediyor.
Gerçek böyle mi acaba? Tezkereyle ilgili çeşit-
li olasılıklar gündemde:
1. Hükümet, savaş senaryolarından hangisinin
gerçekleşecegini beklemek ve görmek istiyor?
2. Bu haftayı ıskalayarak tezkereyle ilgili dav-
ranışı gelecek haftaya devretmek, çok aceleci
olan ABD'nin bugüne kadarki tutumuyla, ilan et-
tiği askersel olasılıkiaıia ters düşmüyor mu?
3. Ankara, ABD'nin kuzey cephesini başka ola-
naklarla açmayı öngören planlarından birine ka-
rar vermesini mi bekliyor?
4. Her şeyi bilmediğini bir türiü algılama erde-
mini göstermeyen RTE'ye başbakanlığı devret-
meyi mi öngörüyor?
5. Yoksaaa?.. Başbakan'ın "piyasayı rahatlat-
maya yönelik", ama sağlıktan konuta kadar ya-
şamın her alanını etkileyecek olan 1 milyar dolar
karşılığındaki 15.7 katrilyonluk "ekonomik önlem-
leri" tezkerenin reddinden sonra hemen dün açık-
lanması:
6 milyar dolarlık savaş yardımından umudun
kesildiğine ve yani...
Yeni bir tezkerenin TBMM'ye gönderilmeyece-
ğine işaret mi?
Gösteriye binlerce kişi katıldı
Erbil'de Türk
bayrağı yakıldı
Dış Haberler Senisi
- Irak Kürdistan De-
mokratik Partisi lideri
Mesud Barzani, Türk
ordusunun Kuzey Irak'a
girmesi durumunda,
Kürtlerin ayaklanabile-
ceği tehdidinde bulu-
nurken Kuzey Irak'ın
Erbil kf ntinde de dün
binlerce kişi Türkiye
karşıtı gösteri düzenle-
di. Gösteride Türk bay-
raklan yakıldı.
Ingiltere'nin başkenti
Londra'da yayımlanan
El Hayat gazetesinin ha-
berine göre, Kürt lider
Barzani, Iraklı muhalif
gruplann toplantısının
ardından yaptığı değer-
lendirmede, Türk ordu-
sunun "ABD komutası
altında bile Kuzey I-
rak'a girmesinin ken-
dileri açısından kabul
edilemez olduğunu"
söyledi.
Kuzey Irak'taki Tür-
kiye karşıtı gösteriler
için "ABD'Iiler bu ko-
nudaki tavrımızı çok
iyi biliyorlar" diyen
Barzani, Kürt halkuıın
böyle bir olaya izin ver-
meyeceğini ve ayakla-
nacağını söyledi.
Kuzey Irak'ın Erbil
kentinde binlerce kişi,
Türkiye aleyhtan göste-
ri düzenledi.
Barzani posterlerinin
taşındığı gösterilerde
Türkiye'nin bölgeye yö-
nelik askeri müdahale-
sini protesto eden slo-
ganlar atıldı. Gösteride
Türk bayraklan yakılır-
ken, bunu engellemek
isteyenlerle göstericiler
arasında arbede yaşan-
dığı kaydedildi.
Eylemin ardından,
Türkmenlere ait işyerle-
rine ve konutlara karşı
saldın düzenlenebilece-
ği endişesiyle yoğun gü-
venlik önlemleri alındı.
Bir trafik polisi Re-
cep Ali Kakel, "Bölge-
deki Türk karşıtlığı
çok fazla. Bu kadar ge-
niş katılımlı bir yürii-
yüş hiç düzenlenme-
mişti" dedi. Özgürlük
için çok fazla acı çektik-
lerini ileri süren sanatçı
Aram Halid ise
"Türkler, bize müda-
hale edecek ve biz bu-
nu istemiyoruz" şek-
linde konuştu.
ABD DışişleriBakan Yardımcısı Marc Grossmany
dan JLIrak uyartsı:
Tek yanlı harekâta girişmeyinVVASHINGTON (AA) - Yabancı asker
bulundurma ve göndermeyi içeren Başba-
kanlık tezkeresinin Meclis'te kabul edil-
memesinin ardından Washington'dan An-
kara'ya; "Kuzey Irak'a yönelik uyarı
mesajlan" dillendirilmeye başlandı. ABD
Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Gross-
man, karardan sonra iki ülke arasındakı
yakın ilişkilerin süreceğini ancak Türki-
ye'nin, "yeni bir Irak'ın ortaya çıkması
sürecine daha önemli şekilde katılma
fırsatını kaybedebileceğini" açıkladı.
Grossman, Washington'da verdiği de-
meçte, ABD'nin, Türkiye'nin Kuzey I-
rak'a tek yanlı bir kararla asker gönderme-
sine karşı olduğunu söyledi. Türkiye ile
Iraklı Kürtler arasındaki gerginlikten kay-
gı duyduklarını ifade eden Grossman,
ABD Başkanı George W. Bush'un özel
temsilcisi Zalmay Halilzad'ınbölgede il-
gili taraflan, karşıt saflarda yer almama-
ya ikna etmeye çalıştığını söyledi.
Grossman, "Irak'taki bazı gruplar ile
Türkiye çatişma içinde olurlarsa, bu ye-
ni Irak için kötü olur" dedi. Grossman,
TBMM'nin son karanyla Irak lideri Sad-
dam Hüseyin'e karşı yeni bir caydıncılık
imkâmnın ortadan kalktığını belirtirken
"Saddam'a daha fazla uluslararası bas-
kı gerekiyordu. TBMM'nin karanyla,
bu fırsat kaçtı" dedi.
Marc Grossman, Türkiye'nin bu karar-
la "neler kaybedebileceği" sorusuna,
"Eğer askeri güç kullanılırsa, demokra-
tik, kitle imha silahları olmayan, kom-
şulanyla iyi geçinecek yeni bir Irak or-
taya çıkacak. Işte Türkiye, bu sürece da-
ha önemli bir şekilde katılma şansını
kaybediyor" yanıtım verdi.
Özkök: Türkiye bölgede bir Kürt devleti oluşumuna kesinlikle göz yummayacak
Ankara'da K.Irak rahatsızhğı
EBRU TOKTAR
ANKARA - Yabancı asker
bulundurma ve göndermeyi içe-
ren tezkerenin TBMM'de kabul
edilmemesi, Türkiye'nin Kuzey
Irak'ta inisiyatif dışı kalma so-
rununu gündeme getirdi. Bu ko-
nuyu görüşmek üzere önceki
gün Başbakanlık'a gelen Ge-
nelkurmay Başkam Orgeneral
Hilmi Özkök, son dönemde
Kürt liderlerinin yaptığı çüaşla-
ra da dikkat çekerken Türki-
ye'nin önlem alması gerektiği-
nin altım çizdi.
Tezkerenin kabul edilmemesi
üzerine hükümet üst düzey isti-
şarelere başladı. Bu çerçevede
ilk görüşme önceki gün Genel-
kurmay Başkanı Orgeneral Hil-
mi Özkök ile Başbakan Abdul-
lah Gül arasmda gerçekleşti.
Yeni formül üretilmeli
Kuzey Irak'a asker gönderil-
mesini de öngören tezkerenin
kabul edilmemesinin Türki-
ye'nin Kuzey Irak'ta istemediği
gelişmelere uğrayabileceği so-
rununa dikkat çeken Özkök, bu
sorun için bir formül üretilmesi
gerektiğini ifade etti. Özkök,
Türkiye'nin Kuzey Irak'ta bir
Kürt devleti oluşumuna kesin-
likle göz yumamayacağını ifade
ederken bunun altyapısını oluş-
turmaya dönük çabalann da
önünü kesmesi gerektiğini vur-
guladı.
Başbakan Gül dün de Cum-
hurbaşkam Ahmet Necdet Se-
zer ile bir araya geldi. Sabah sa-
atlerinde Çankaya Köşkü'nü
arayarak randevu talebinde bu-
lunan Gül, Sezer ile yaptığı gö-
rüşmede tezkerenin kabul edil-
memesinin ardından yaşanan
gelişmeleri aktardı.
Dışişleri Bakanlığı'nın üst dü-
Minik Aleyna'nın 'umut' ameliyatı
ISTANBUL (AA> - Sevgi Dağ
tarafından evlat edinilen ve görme
sorunu bulunan 1.5 yaşındaki
Aleyna, Dünya Göz Hastanesi'nde
ameliyat oldu. Ameliyatı
gerçeİdeştiren Prof. Dr. Murat
Oncel, 3 saat süren operasyondan
sonra gazetecilere yaptığı
açıklamada, "Aleyna'nın ne kadar
göreceği birkaç ay içerisinde belli
olacak" dedi. Aleyna'ya, "gözde
uygulanan en zor ameliyatı"
yaptıklannı belirten Prof. Dr. Öncel,
hastanın gözündeki kataraktı
aldıklannı, retina üzerindeki zarlan
soyduklanm, lazer uyguladıklannı ve
göze silikon yağı koyduklannıanlattı.
Prof. Dr. Öncel, "Normal göz gibi
hiçbir zaman göremeyecek.
Henüz birşey söylemek için
erken. Takip ve tedavisi uzun
süre devam edecek" dedi.
Oözü yaşlı bekleylş
Evlat edindiği kızına, ameliyat
öncesinde uğur getirsin diye kolyesini
takan Sevgi Dağ da operasyon
sırasında bekleyişi boyunca gözyaşı
döktü. Ameliyathanenin çılaşında
kızını görmesiyle birlikte
hıçkınklara boğulan Dağ, bir süre
Aleyna'yı kucağına alarak onunla
konuştu. Sevgi Dağ, gazetecilere
yaptığı açıklamada, çok mutlu
olduğunu ve kızı için görme umudu
taşıdığını söyledi. Dağ, ameliyatın iyi
sonuç vermemesi durumunda
Aleyna'nın özel eğitim alacağım
belirterek, "Her şekilde o benim
kızım. Onsuz bir hayat
düşünemiyorum" diye konuştu.
zey bir yetkilisi, Kürt gruplann
uzun süredir Türkiye'den destek
aldıklannı, BM'nin gıda için
petrol ve keşif harekâtı gibi ope-
rasyonlannda Türkiye'nin yar-
dunını gördüklerini belirten yet-
kili, şunlan ifade etti: "ABD ile
yaptığımız pazarbklarda
Amerikan ku\>etlerinin savaş
için, Türk ku\"vetlerinin ise in-
sani yardını amacıyla Kuzey
Irak'a girmesinde uzlaşıldı.
Türk askerinin kurşun atma-
yacağını söyledik. Neden Türk
askerinin girnıesine karşı çıkı-
yorlar. Demek ki Kürt devleti
gibi bir niyetleri var."
KUZEY IRAK
Barzani üe
TaldbanVden
ortak liderlik
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - IKDP'nin internet
sitesinde IKDP ile IKYB'nin
"ortak liderlik" oluşturduklan
öne sürüldü. IKYB ve IKDP
imzalı ortak bildiride, "DCDP
lideri Mesud Barzani ile IKYP
lideri Celal Talabani'nin
eşbaşkanlığını üstleneceği bu
ortak liderliğe. her iki tarafın
siyasi büro üyelerinin de
kâtılacağı" belirtildı. "Irak
Kürdistanı'ndaki tüm
partiler ve gruplarla yakın
işbirliği ve koordinasyon
içinde çahşılacağı" kaydedilen
açıklamada, "Ortak Yüksek
Liderlik adı alrındaki Irak
Kürdistan Güçleri. Irak'ta
diktatörlüğü sona erdirmeyi
ve demokratik, çoğulcu
federal sistemi kurmayı
isteyen Irak muhalif
güçlerinin birliğini
güçlendirecek ve
peİdştirecektir" denildi. Ortak
liderliğin; siyasi, askeri, idari,
yerel ve uluslararası ilişkilerle
ilgili olaylan izleyeceği
belirtilen açıklamada, "kıritik
bir zamanda böyle bir
liderliğin oluşturulması
karanyla, herkesin Irak'ta
beklenen değişikh'klerde
birliğin önemini anlaması
gerektiği" savunuldu.
Molla Barzani'yle hayali röportaj
Dış Haberler Servisi - ABD yönetimine
yakınlığıyla ve savaş yanlısı görüşleriyle ta-
nınan gazeteci yazar WUUam Safire, Molla
Mustafa Barzani ile "öteki dünyadan" ger-
çekleştirdiği söyleşide, ABD'nin Türkiye ile
ilgili gerçekleri tam zamanında gördüğünü
ve savaşta kuzey cephesinin Kuzey Irak'taki
Kürt kontrolü altındaki bölgeden açılabilece-
ğini yazdı. ABD'nin önde gelen gazetelerin-
den The NewYorkTimes'ta "Kürt Hayalet"
başlığıyla yer alan yazısında Safire, "dünya-
da ülkesi olmayan en bü>ük millet olan 20
milyon Kürt'ün eski lideri" olarak tanımla-
dığı Molla Mustafa Barzani'nin, 1970'lerde
ABD ve Iran Şahı tarafından ihanete uğradı-
ğını yazdı.
10 yıllık özgürlüğe mlnnettarız
Hayali görüşmeyi soru yanıt şeklinde kale-
me alan Safire'in, "Kürtler artık ABD'ye
güveniyor mu" sorusuna Molla Mustafa
Barzani, "Binlerce yıldır söylüyoruz: Kürt-
lerin dostu yoktur" yanıtım veriyor. M. M.
Barzani, ABD'nin Kürtlere ancak I99l'de-
ki Körfez Sa\ aşı sonrasında, "yanm milyon
Kürt nıültecinin Saddam Hüseyin'den ka-
çışmı televizyondan görünce utancından"
hava koruması sağladığını, ama yine de "on
yıllık özgürlükleri" için minneftar oldukla-
nnı söylüyor. "Öyleyse Kürtler neden I-
rak'ın geri kalanının kurtuluşundan kay-
gılılar" sorusuna ise M. M. Barzani şu ya-
mtı veriyor: "Çünkü sizin, bizi tekrar sat-
mak için Türklerle anlaşma yaptığınızı
düşünüyoruz. Türkiye'nin kuzey cephe-
sinde üs olarak kullanılmasını sağlamak
için oğlum Mesud'un Irak'taki güçlerini
silahlandırmama isteğini kabul ettiniz.
Celal Talabani'nin Kürtleri ile birlikte 70
bin savaşçı Saddam'ı devirmek için yanı-
nuda olabilirdi."
Safire'in, bunun nedeninin, "Kürtlerin
bağunsız bir Kürdistan kurması karşısın-
daki Türk endişesi" olup olamayacağı yö-
nündeki sorusuna ise M. M. Barzani'nin "va-
nırı" şu oluyor: "Bu hayal ürünü. Irak'ta
biraz istikrar ve güvenük sağladıktan son-
ra bütün bir Türk ordusuyla çatışmayı is-
teyeceğimizi mi sanıyorsunuz? Saddam
sonrası Irak'ın toprak bürünlüğü için gü-
vence veren Amerikaularla da savaşacağı-
mızı mı düşünüyorsunuz? Türkiye'deki
Kürt kültürünü ezmek istedikleri için
Türkler "aynlık" çığhklan atıyoriar, bö-
lünme bir tehdit olduğu için değil. Siz
Türklere güveniyor musunuz?"
Türkiye hayal kırıklığı yaşattı
Safire'in bu yanıta karşılığı da şu oluyor:
"Eh, NATO'nun savunma teçhizatı gön-
dermesini sağladıktan ve 15 milyar dolar-
lık kira taleplerini kabul ettikten sonra,
son günlerde bizi de düş kınklığına uğrat-
tılar. Ancak bu bir demokratik tercihse,
Türkiye'nin Fransa ve Almanya ile Sad-
dam'ı koruma konusunda aynı tarafta yer
almasım nasıl eleştirebiliriz?"
G U N D E M IVIUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Durduğumuz noktanın özeti şu:
Bağımsız hareket etme olanağının verdiği sevinç
ve ürküntü!
Bu durum 1998'deki Orta Asya gezim sırasında ba-
ğımsızlığını yeni kazanmış Türk cumhuriyetlerinde
tanık olduğum iklimi anımsattı.
Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te sohbet ediyoruz.
Sordum:
-1991 'de Sovyetler Biriiği'nin dağılmasından son-
ra Kırgızistan'da ne oldu, o günlerde neler hissetti-
niz?
Kırgız genç, içinde pek çok şeyi barındıran yalın bir
yanıt verdi:
- Sovyetler dağıldı, bizi bağımsız bıraktılar. Bir an-
da ne yapacağımızı şaşırdık!
Amacımız Orta Asya'da bağımsızlıklannın 2. on yı-
lına giren devletleri küçük düşürmek değil... 80 yıllık
Türkiye Cumhuriyeti'ni yaralamak da değil ama, ba-
ğımsızlığın ciddi bir sorumluluk olduğunu gösteren
bir anı olarak Kırgız gençle aramızdaki bu konuşma-
yı çok sık anımsarım.
Kamuoyu oluşturma güçlerinin yaymaya çalıştık-
lan hava şu:
- Eyvah, şimdi IMF de bize sırtını döner, hibe de
gelmiyor. Borsa tepetaklak gider, toparlayamayız...
"Amerika bize artık güvenmez, uluslararası alanda
yalnızkalınz. Bizi bin birtürfü bela bekliyor..."
- Şimdi K. Irak'ta bir şey olursa, müdahale etme
gücümüz kalmadı. ABD ile girseydik, daha anlatıla-
bilirolurdu...
örnekler uzayıp gidiyor. Kısa bir zıtlama yapalım:
K. Irak'taki terörü besleyen oluşuma kim öncülük
etti?
ABD...
Kiminle hareket edersek bunu önleriz?
ABD ile...
Başka yorum yok!
Kötü banş yoktur
Gelişmelerin odağında hükümet var. Zira direksi-
yon orada ve her adımdan sorumlular... AKP hükü-
metinin daha iktidara gelirken hissettirdiği hava şim-
di daha net ortaya çıkıyor:
Uluslararası alanda kendini kabul ettirmek. Bunun
için kimi önemli devletlere iyi görünmek, onların is-
tediklerini yapmak. Bu güçle içeride de erozyona uğ-
ramayacak güçlü bir zemin elde etmek.
Olmadı... Hükümetin bu konudaki bütün hesapla-
n ters tepti. Bunun pek çok nedeni var. Birincisi, An-
kara'da hükümet etmekle, Iskender Paşa Dergâ-
hı'nda devlet organlannı nasıl ele geçiririm diye tar-
tışmak aynı şey değil.
Ikincisi, ülke içinde devlet kurumlanndan kamu-
oyuna kadar yeri geldikçe uygulanan, ne yazık ki so-
nuç da alınabilen "takıyye" mantığını uluslararası iliş-
kilerde de denediler...
ABD'ye git, kırmızı halıların üzerinden başkana u-
laş, otel odalannda uzun uzun planlan dinle, "Senin-
leyiz" de... AB'ye git, "Bizim tek temel rotamız var, o
da size katılmak" de... Islam ülkelerine git, "Bizim
köklerimiz, variık nedenimiz buralarda. Ne yaparsak
sizinle ve sizin için" de...
Meclis'e gel, tosla...
Başta da vurguladık, temel sorumlu hükümettir.
Ancak son günlerde çok sık anımsadığımız gibi siya-
set, sadece politikacılara bırakılamayacak kadar cid-
di bir konu. Zira ülkenin kaderini elinde tutuyor. Artık
devletin öteki organlarının da kuvvetler aynmını gö-
zeterek, yetki ve sorumluluklannı kamuoyunun bilgi-
si içinde daha etkin kullanması gerekiyor.
Tüm toplum olarak Anadolu'nun gücüne, başan-
ya inanmalıyız. En büyük güç, budur. Kuruluş nede-
nimiz buna dayalı. Dış destekle belki ayakta durulur
ama, yürünemez, koşulamaz... Şöylebirrotaçizemez
miyiz; en kötü barış bile savaştan iyidir. Bir başka de-
yimle, kötü banş yoktur!
Rotamızı belirleyemezsek...
Yönünü bilmeyen gemiye, hiçbir rüzgârın faydası
olmaz!
an kcum@ttnet.net.tr
10 yıl hapsi isteniyor
Gülen davası
karara kaldıANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - ABD'de
yaşayan Fethullah Gü-
len'in, "anayasal siste-
mi değiştirerek yerine
Islami esaslara dayalı
devlet kurmak ama-
cıyla yasadışı örgüt
kurup bu amaç doğ-
rultusunda faaliyetler-
de bulunduğu" gerek-
çesiyle 10 yıla kadar ha-
pis istemiyle yargılandı-
ğı dava karara kaldı.
Ankara 2 No'lu DG-
M'de görülen davanın
dünkü duruşmasına Gü-
len'in 3 avukatı katıldı.
Gülen'in a\aıkatlan,
DGM Savcısı Hamza
Keleş'in esas hakkında-
ki mütalaasına karşı sa-
vunmalannı yaptılar.
Sanık avukatı Abdül-
kadirAksoy, müvekki-
linin faaliyetlerinin hoş-
görüye dayandığım,
toplumdaki gerginlikle-
ri ortadan kaldırmaya
yönelik olduğunu ileri
sürdü. Aksoy, müvekki-
linin yararlı faaliyetler-
de bulunduğuna ilişkin
9. Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel, eski
Başbakan Mesut Yıl-
maz, eski Genelkumay
Başkam tsmail Hakkı
Karadayı'mn da ırala-
nnda bulunduğu cevlet
yönetiminde yer ılmış
40'tan fazla leşinin
açıklamalan olduğunu
kaydederek bunları bir
CD'de topladılcannj
söyledi. Aksoy. ouna
ilişkin CD'yi mJıke-
meye sundu. Müv;kki-
linin bir din görvlisi
olarak yasal çeçeve
içinde toplumu ilaın
dini hakkında aydbılat—
tığını, eserlerinin çeri—
ğinde herhangi bi suç
unsuru bulunmaağınjı
ileri süren Aksoy. Gü—
len'in de\lete olanbağ—
hlığı ile takdir topladığı—
nı savundu.
Gülen hakkındatli ha—
zırlık soruşturaasınH
yürüten eski A»cara
DGM CumhuriyeiSav—
cısı Nuh Mete ~ük—
sel'in, "olumsuzka—
muoyu oluştur*ju—
nu" iddia eden A_soy^
Yüksel'in ÇEV yâeti- -
cilerinin etkisındekal—
dığını savundu.