25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 MART 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA J V U L l U J \ kurtur@cumhuriyet.com.tr 15 Tank Dursun K., O Şehir Senin Bu Şehir Benim'de geçmişin anılanyla günümüze ışık tutuyor Mizah gücünüyitirdi... J7.lkemizin ve toplumumuzun dakika başı mizah yarattığını, üretmediğini düşünen Tank Dursun K. bugün, eskinin CHP'si, DP'si, bir emniyet müdürü ve mizah kumkuması Ahmet Demir'in, bir Cumhuriyet Savcısı Hicabi Dinç'in olmadığı için bir Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Sabahattin Ali ve bir Mim Uykusuz gibilerin de çıkmadığını söylüyor. GAMZE AKDEMİR Otuz-kırk yıla yakın bır geçmiş- ten ve her şeye karşın şimdi bile ge- çerliliklerini koruyan anı-söyleşiler- le çıkagelen bir haykınş... Yozluğa, ucuz şöhrete, sinema ko- nusunda hâlâ 'seyirci' olmaya, 20O0'li yıllara varmış ve dünya sah- nesinde çok uzun tanh geçmışıne sa- hip bir toplumun hâlâ çağdaş yapı- lanmadan uzak duruşunun 'yorum- suz'luğuna, dünya değişirken ülke ve toplum olarak hâlâ yerimizde say- dmlmamızın bedellerine gerçekçi bir bakış, tanıklık Tank Dursun K'nınLiteratürYayuılan'ndançıkan 'O Şehir Senin Bu Şehir Benim' adlı kitabı. Durmayahm bakahm Güllü Agop, Ahmet Fehim Efendi, Adil Güldürücü, Dümbüllü İsmail, Vasfi Rıza Zobu, Ertuğrul Muh- sin, Ulvi Uraz, Ahmet Tank Tek- çe, Münir Özkul, Altan Erbulak, Suphi Kaner, Selahaddin Yazgan, Çolpan tlhan, Sadri Alışık neler söylemiş yaşamın yüzüne yûzüne. Ve hayıflanalım, az da olsa ders alalım geçmiş günden. Değişem, de- ğişmeyeni, nedeniyle sonucuyla tar- talım ve artık 'işimize bakmaya- lımV Kaçınılmazlıklar... - Sanatın bir toplumda gelişmiş- liğin en önenıli göstergesi olduğu söylenir. Görünüşe baküırsa kim- seden aşağı kalır yanımız yoktur. Ama kafa vine avnı kafadır. Zih- Ddmbüllü İsmail niyette devrimin yolu yordamı ne, var mı? TARIK DURSUN K. - Bir toplu- mun gelışip gelışmediğinin en önemli göstergesi o toplumun sanat- la ne denlı haşır neşir olduğuna bağ- lıdır, doğru. Biz, bu noktada oldum bittim yerınde saymayı ya da iyım- ser bir yaklaşımla mehteran bu 1 gidi- şi sevıyonız. Dünyaya karşı pencerelerinizi ka- palı tutarsanız, bunun doğuracağı il- gısizlik sonucu sanattan da, kültür- den de nasibinizi alamazsuıız. O za- man şu olur; toplum kendınden ko- parak yozlaşır, toplumsal dengeler sarsılır, değerler skalası da tepesı üs- te gelir. Aşağı kalıp kalmama konusuna gelince; kafayı ha deyince bir saka- tatçıdan almış gehniş gıbi bir anda eskısiyle değiştiremezsiniz. Bunun arkasında gelenek ve görenekler, dinsel tavırlar, yanlış inanışlar ve bil- gisizlik pusuya yatmıştır. Menemen olayı, Sıvas kıyımı kasıtsız mıdır sa- nıyorsunuz? Eğitim devrimi kaçınıl- mazdır; kitap okuma devrimi de, ar- tık dünyamızın öyle sanıldığı kadar büyük olmadığının yeni baştan ka- mtlanması da, sinema ve tiyatro ara- cılığında insanımıza insanımızm ta- mtılması da kaçınılmazdır. Bunlaruı olmadığı yam yapılmadığı bir ülke- de hiçbir şey olmaz. - Kendimizi mi kandırıyoruz yoksa? DURSUN K. - Kuşkunuz olma- sın. Bu hep yapılır ama her toplum, yönetenlerce birçok alanda kandırı- lır. - Bu kültürel. sosyolojik, tarihsel yapı ya da çatı bu kadanna mı izin veriyor? DURSUN K. - Evet, toplum ne kadar kültürlendirihnişse o kadany- la o sizin saydığınız olgulara katıl- mada kendine izin verir. Üstelik, göstermelik olarak. Bır başka ürkünç yanımız, geçmişin yerel ve evrensel kültürüne sahip çıkmamamızdır. Çünkü eğitılmemiş, kültür edinme- miş, hayata karşı bilınçlendırilme- mişizdir. Gerçek bilinç, hayatı yaşa- nrr duruma getırmek amacıyla insa- na arka çıkar. - Neden? Millet çocuk gibi eğitü- meye mi muhtaç? DURSUN K. - Eğitildiğinde bu ülke ve bu ülke insanının yeni yaz- gısıyla nereden nereye vardığını gö- rür, şaşakalırsınız. Tabii, eğitilirse, kültürlendirilirse, bilinci uyandınlır- sa. - Peki, toplum hayat gailesinden mi tiyatroyu ya da diğer dalları sa- hipslz bırakıyor ya da yeterince sa- hip çıkmıyor?. DURSUN K. - Evet, genelde yüz- lerce yıl sanat ve kültür dışı bırakıl- dığından buna aracı olan türleri hâlâ yadırgıyor, benımseyip özümseye- miyor. Büyülenmiş sanki ve büyü bir türlü bozulamıyor. - Sanatta mizah adma boy veren spastik salınımlardan kurtulma- nın, insanlan da kurtarmanm 'en gerçekçi yol'u nedir sizce? DURSUN K. - Hiçbir şey yapma- mak! Bu ülke ve bu toplum dakika başı mizahyaratıyor, üretmiyor. Top- lumun kendi kendine yaptığı sanal baskı önemli değil. Eskinin CHP'si, DP'si, bir emni- yet müdürü ve mizah kumkuması Ahmet Demir'i, bir Cumhuriyet Savcısı Hicabi Dinç'i yok. Onlann olmadığı bır ortamda da birAziz Ne- sin, Rıfat Ilgaz. Sabahattin Ali ve bir Mim Uykusuz. 0 yüzden mizah giderek sulandı, gücünü yitirdi, çiz- giden lafla şişirilmiş balonlara kay- dınldı. Toplumsal bir ayna - 'O Şehir Senin Bu Şehir Be- nim' rüm bu sorulara en çok altı- nı çizdiği sosyolojik açüardan bir kanıt niteliğinde diyebilir miyiz? DURSUN K. - Kitaptakı röportaj- lar ilk kez Vatan gazetesmde yayım- landığında, tiyatronun yeni yem ti- yatro olmayabaşladığı sıralarda epe- yi bir ayıplanmışh. Şimdi de benzer bağnaz tutumun içindeyiz. Şu geride bıraktığımız 'Vajina Monologlan' olayınabakı- nız; toplumun yönetici kadrosunun hangi bilince sahip olduğunun, in- sanlan nasıl bir kafayla yönetim al- tına aldıklannın açık seçik gösterge- si değil mi, toplumsal bir ayna ger- çekliğinde bizı bize göstermiyor mu? Kırk yıl kadar sonra 'O Şehir Senin Bu Şehir Benim'de bana an- latılanlann bu ülke ve bu toplumda sil baştan canlanacağını düşümde görsem inanırdım. Konser bu akşam saat 20.00'de Yapı Kredi Plaza'da The Committeeyeniden Kültür Servisi - Sanat yönetmenlığini Meh- met Demirtaş'ın yaptı- ğı The Committee, îs- tanbul'daki ikinci konse- rini bu akşam saat 20.00'de Yapı Kredi Kültür Sanat Etkinlik- leri kapsamında Yapı Kredi Plaza Konser Sa- lonu'nda veri- yor. Mehmet De- mirtaş'ın beste- lerinin seslendi- rileceği konser- de, müzik, mü- zısyen ve beste- ci ilişkisi hakkında soru- lar soran performanslar da yer alacak. 'Çağdaş Müziğe Ba- kış' temasından hareket eden The Commit- tee'nin îstanbul'da vere- ceği bu ikinci konserin en önemli özelliği ise, çalınacak bürün eserle- rin gruba aıt çalışmalar olması. Türkiye'deki ça- lışmalanna yaz aylann- da Bodrum Gümüşlük Akademisi'nde verdiği konserle başlayan ve Is- tanbul'da etkinliklerini sürdüren topluluk, her konserinde yeni bir re- pertuvar ve farklı bır Çeşıtlı performanslar- la 'müzik-tiyatro' tanı- mını sorgulayan The Committee'nin tıyatro alanmdan gösterilerine tiyatro alanmdan katılan Evren Erbatur tasarlı- yor. 'The Committee En- semble'ın Mehmet De- mirtaş'aeşlike- • The Committee 'nin amacı, çağdaş d e n d i İ e r m u " müziği sorgulamak, sorgularken müzisyen ve dinleyici arasındaki ilişkiyi, disiplinler arasındaki bağı yeniden keşfetmek... konseptle seyirci karşı- sına çıkmayı hedefliyor. Topluluğun diğer bir amacı ıse, çağdaş müzi- ği sorgulamak, sorgular- ken müzisyen ve dinle- yici arasındaki ilişkiyi, disiplinler arasındaki bağı yeniden keşfet- mek... zisyenleri ıse şöyle sıralanı- yor: Banu Ak- gün(cello),Ay- can Bilginer (kontrabas), Irem Derlen (soprano), Zarife Doğan (flüt), Tuğra Kaftancıoğlu (bas), Bülent Küçük (vi- yola), Şenay Lambaoğ- lu (mezzo soprano), Öz- gül Özbilen (soprano), Kerem Özdemir (ke- man) ve Ayşegül. (0 212 252 47 00) BASIMCILICIMIZIN ÖNCÜLERİNDEN DURAN BİRİKİMİNİ KİTAPLASTIRDI Basım, ambalaj sanayii ve başarının sırları üzerine Kültür Servisi - Cem Of- set Matbaacılık Sanayi AŞ ve Sümer Yayıncıhk AŞ Yöne- tim Kurulu Başkanı olan Dr. Oktay Duran', 'Basım ve Ambalaj Sanayii' ve 'Başa- rıyı Üretmek' adlı kitapla- rında basım, matbaacılık ve ambalaj sanayiine; başarı, paylaşım, üretim ve hedefe ulaşmak konularına yönelik çeşitlı gazete ve dergilerde yayımlanan yazüarını derle- di. Celecek kuşaklara bir kaynak 'Basım ve Ambalaj Sana- yii' kitabında Oktay Duran, Cumhuriyet döneminde sa- nayiinin gelişim evreleri; sa- nayıde tasarruf olgusu; temel sorunlar bağlamında knz-ba- sım ve ambalaj sanayimiz... 2002 yıhndan beklentileri- miz; dergi yayıncılığı ve so- runları; can çekişen matbaa sanayine ayrıntılı bir bakış; Avrupa Birliği ve Gümriik Birliği döneminde kâğıt-kar- ton ve basım sektörümüzün durumu ve basın sanayiinin yapısal durum değerlendir- mesi gibi çok çeşitli konular- a değinerek çözüm önerileri- ni tartışmaya açıyor. Önsözünde de belirttiği gibi amacı bu sek- törde görev alacak gelecek kuşaklann kaynak nitelığüıdeki bu kitaptan yararlanması. Daha düzeyli, üretken yarınlara ulaşmak 'Başarıyı Üretmek' ise Duran'ın meslek yaşamındaki başarısmın sırnnı ve ülkenin Dr. Oktay Duraa Başarıyı üretmek daha düzeyli, daha üretken yannlara ulaşmasının yol- lannı anlattığı, duyumsat- tığı bir kitap. Oktay, kitabında başan- run tesadüflere değil, güç- lü temellere dayanmasuıın, değişen ve gelişen dünya- mn, değerlerin gerisinde kalmamanın anahtarlarını da açıklıyor. 'Ambalaj 10. Yılında' başhklı bölümde ise Cem Ofset çalışanlannın amatör bir ruhla sektörün hizmeti- ne sundukları 'Ambalaj' adlı derginin sektöre yöne- lik öncü görevine değinili- yor. Dr. Oktay Duran 1941 Izmir-Bayındır doğumlu. Yükseköğrenimini Eskişe- hir îktisadi ve Ticari Bilim- ler Akademisi'nde 1964- 1965 yılında tamamladı. 'Basın Sanayiimiz Kâ- ğıt ve Karton Üretiminin lilkemizdeki Durumu' isimli teziyle yüksek lisans çalışmalannı tamamladık- tan sonra, bu kez 'Basım Işletmeciliği' teziyle eği- timini tamamlayarak 1991'de doktor unvanını aldı. Duran, Kartonsan Kar- ton Sanayi ve Tic. AŞ Yönetim Kurulu Baş- kanvekili, TÜSÎAD üyesi, Basın Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi, Ticaret Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yük- sek Okulu öğretım üyeliğı yanında çeşitli va- kıflann yönetiminde görev alıyor. Duran'ın bugüne kadar çeşitli gazete ve der- gilerde basım, kâğıt sanayii ve işletmeciliğiy- le ilgili inceleme ve araştırma yazılan da bu- lunuyor. İmkânsız Aşk'ın satışı dupduruldu • Kültür Servisi - Can Yayınlan sahibi ve yazar Erdal Öz, medya organlannda çıkatı değişik haberler ve yazar Aslı Erdoğan'ın özel yaşammın toplum önünde sergilendiği gerekçesiyle Hasan Öztoprak'ın 'Imkânsız Aşk' romaninın satışını durdurduklannı açıkladı. Öz'ün açıklaması şöyle: "Hasan Öztoprak'ın yazdığı 'Imkânsız Aşk' adlı romanı kısa bir süre önce yayımlamıştık. Ancak bazı medya kuruluşlannda çıkan değişik haberlerin, yazılann, kitabm bir aşk romanı, bir tutku romanı, kurmaca bir metin oldugunu unutturduğunu, olaym saptınlarak değerli bir yazanmızın, Aslı Erdoğan'm özel yaşamınm toplum önünde sergilendiğini üzülerek gördük. Bu yanlış tutumun, bu dedikodu boyutlu haberlerin, yazılann, kitabı yazan Hasan Öztoprak'tan çok, Aslı Erdoğan'ı yıprattığını gördük ve kitabm satışını bu nedenle durdurduk. Bu, kamuoyundan bir özür dileme olarak almmamahdır. Bu, kitabın bazı medya kuruluşlan tarafından saptınlmış ohnasrnın, söz konusu kişilere verdiği zaran önlemek için alınmış bir karardır" dedi. Teresa Berganza İş Sanafta • Kültür Servisi - tspanyol mezzosoprano Teresa Berganza îş Sanat Kültür Merkezi'nde 6 Mart günü 19. 3O'da izleyicisiyle buluşacak. Istanbul Cervantes Enstitüsü'nün de katkılanyla gerçekleştirilen resitalde, sahnede en uzun süre kalan mezzosoprano olarak tarihe geçen Berganza'ya, piyanist Juan Antonio Alvarez Parejo eşlik edecek. (0212 316 10 83) Kill BBI' ikiye böüinüyor • Kültür Servisi- Quentin Tarantino'nun son filmi 'Kill Bıll' 90 dakikalık iki ayn bölümden oluşan bir seri olarak gösterime girecek. Tarantino'nun çekim sırasmda yeni sahneler eklemesiyle uzayan filmin dağıtımında sorun çıkması olasılığına karşılık yapımcılann bu yönteme başvurduğu söyleniyor. îkinci bölümün, ilkinden birkaç hafta sonra gösterime sokulması tasarlanıyor. Bir tetikçi olan 'The Bride' (Uma Thurman), liderleri Bill'in kumpasıyla düğün gününde salduıya uğrar ve beş yıl komada kalır. Film, Bride'ın komadan çıkmasıyla bir intikam öyküsüne dönüşür. Başrollerinde Daryl Hannah, Vivica A. Fox ve Lucy Liu gibi isimlenn yer aldığı filmin 10 Ekim'de ABD'de vizyona girmesi tasarlanıyor. kk konser heyecam • Kültür Servisi - Bolu'da kurulan Izzet Baysal Oda Orkestrası, yann saat 20.00'de Izzet Baysal Kültür Merkezi'nde şef Ömer Yöndem yönetiminde ilk konserini verecek. Yavuz Durak (piyano) ve Sevda Gedik'in (flüt) solist olarak katılacağı konserde, Mozart ve Purcell'ın eserlerinin yanı sıra Fazıl Say'ın iki baladı ile Bach'ın Si Minör Süiti seslendirilecek. Cadı yönetmenden tepki • LONDRA (BBC) - Yönetmen Mahamat Saleh Haroun, Hollywood'un Afrika insanrnı yanlış tanıttığını ve kıtanın film platosu olarak kullanıldığında yeterince özenli davranımıadığını belirtti. Sinemaseverlerin 'Abouna-Babamız' adlı filmiyle tanıdığı yönetmenin eleştirilerini yönlendirdiği Hollywood'lu yönetmenlerin arasında George Lucas da var. Haroun, Lucas'ın özellikle 'Star Wars' serisinin çekimlerinı gerçekleştirirken adeta istismarcı bir tavır sergilediğini söyledi. Bilimkurgu türünün kült yapımlan arasında yer alan serinin 1977 yılında ve 1999 ile 2000 yılında çekilen, olay sıralamasına göre dördüncü, birinci ve ikinci bölümlerinin bazı sahnelerinin çekimleri, Kuzey Afrika, Sahra, Tunus ve Fas'ta gerçekleştirihnişti. "Birçok sinemacı ve yönetmen arkadaşım Hollywood yapımcılannca birer yardımcı olarak görülüyorduk" diyerek genel kanısını ortaya koyan yönetmen, Batı sinemasında biçimlenen 'Afrikalı' portresinden de rahatsızhk duyduğunu belirtti. Haroun kıta insanının "sadece dans eden ve tüm dişlerini göstererek gülen" kişiler olarak beyazperdeye yansıtıldığmı hatırlattı. "Afrika, yalnızca hayvanlann var olduğu bir cennet değil; kendi kültürlerinde var olan bakış açısıyla yaklaşıyorlar" diyen Çadlı ünlü yönetmen, bunun kendilerini doğru tanıtmakla ilgili bir sorun olduğunun ve bundan böyle gerçek kimliklerini yansıtmak istediklerinin altını çizdi. Pınar Kido Resim Yarışması • Kültür Servisi - Bu yılki konusu 'Süt ve Süt Ürünlerinin Okul ve Spor Yaşantımızdaki Yeri' olan Pınar Kido Resim Yanşması'na başvurular başladı. Yanşmaya katılmak isteyen minik ressamlann 35 cm. x 25 cm. veya 35 cm. x 50 cm. ölçülerinde resimleriyle en geç 8 Mart tarihine kadar 'Pınar Gıda Grubu AŞ PK 904 35214 îzmir' adresine başvurmalan gerekiyor. Güzel sanatlar akademilerinin öğretim görevlileri ile resim öğretmenlerinden oluşan 5 kişilik brr seçici kurul tarafından değerlendirilen yanşmanın sonuçlan 15 Mart'ta ilan edilecek. Nisan ayında İstanbul'da yapılacak ödül töreninden sonra, yanşmaya katılan eserler sanatseverlerin beğenisine sunulacak. (0 232 436 15 15)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear