Catalog

CumhuriyeC tmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET YAKFI adma İLHAN SELÇUK Genel Yayin YÖnetmenİ: İbrahim Istıhbarat Cengiz Yıldırım • Ekonomı Oz- YaymKuıulu:llhanSelçuk(Bas- Ankara Temsılcısı: Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No: Müessese Müdürü. REKLAM: P.M. ud. şti. • Gene) YddlZ • YazÜSİeri MüdÜrÜ' SaBm 'em Yüzak • Küitür. Egemen Berköz • Spor kan).EmreKongar(Danışman), 125.Kat:4.Bakanlıklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Faks: " Akw«fc»n#«;nnırnhı MiirhV \frhmtf Abdülkadir V ücelman • Makaleler. Sami Ka- Orhan Erinç, Hikmet Çetin- 4195027 • tzmır Temsilcisı: Serdar Kızık, H ZıyaBlv. AMjasan woorumıu Muaur ıvıenmeı -.H,.,- * n,-,7,ı,-,, ıhH,,n.h v.7ir, m n;ı. ı . V I cstron «™«, iK^h;m --- -- ^ ^ — ' AJpasbn Sucu # Haber Merkezı Hakan Kara Müdürü: Abdullah Yazıcı • Bil- kaya, Şiikran Soner, İbrahim 1352 S. 2 3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 • Adana Erol Erkut Bilgi Işlem: Ahmet gı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Meh- Yd'dız, Orhan Bursalı. Musta- Temsilcisı. Çetin Yiğenoğlu, tnönüCd 119 S Nol Kati K o r u l s a n • met Faraç • Avrupa Temsılcısı Güray Oz fa Balbav, Hakan Kara. ~ ~ ' " *" r ~~'—v -Tel- 363 12 11. Faks- 363 12 15 tış: Fazilet Kuza MüdurGülbiıı Erduran • Koordmaınr Reha Işıtman 0 Genel MüdürYrd . Se\da Çoban # Fınansman Müdürii. ÇetJn Erduran Tel 0212 514 07 53 - 513 84 60-61. Faks 02125138463 ^a>ımb\sn: V-nıüun Haber 4jan>ı Baume^aMncılıL ^Ş. TüriocaiıCad ">41 (aialuâiu >4"4 Ijanbul PK. 246- Sırkecı 'vW5 k Td (O:Üı512O5O5ı:ühat) Faks ıO:i2>5i3 85 95 Baskı: MeAez Gazae Dergı BasimfayıııalıkSaneTıc \ŞBartarosBulvanNo 1 -la. 31 MART2003 îmsak:5.13 Güneş. 6.43 Öğle: 13.16 Ikındı: 16.46 Akşam: 19.35 Yatsı:20.58 Travesti güzeli • Haber . Merkezi- Tayland'ın başkenti Bangkok'da düzenlenen Miss Travesti yanşmasını 21 yaşındaki Thotsaphon kazandı. Thotsaphon ülkesini Ekim ayında Los Angeles'ta yapılacak Dünya Travesti Kraliçesi yanşmasında temsil edecek. Bilim adammdan icat giriştmi • KVOTO (AA) - Japonya'nın Nobel 2002 yılı Kimya Ödülü'nü kazanan bilim adamı Koichi Tanaka, hastalıklann hızlı teşhisi ve yeni üaçlann bulunmasına yarayabilecek yeni bir yoğun spektoroskopi cihazı geliştirecek. Nobel ödüllü bilim adamı Tanaka'nın basın mensuplanna açıklamasına göre, geliştirilmesi öngörülen cihaz, göğüs kanseri, prostat kanseri ve diyabet (şeker hastalıfı) dahil, birkaç yüz tip hastalığın sadece tek kan damlasıyla analiz edilmesine imkân verecek. Shimadzu şirketince kendi onuruna kurulan araşürtna enstitüsünün açılışından sonra bilgi veren Tanaka, bu cihazı küçük ölçüde yapmayı ve hastanelere 5 ile 10 yıl içinde yerleştirmeyi ümit ettiğini söyledi. Zeta-Jones'tan misiUeme • ANKARA (AA) - "En lyi Yardımcı Kadm Oyuncu" dalında Oscar kazanan ünlü yıldız Catherine Zeta-Jones, ödülünü evlerinde eşi aktör Michael Douglas'ın 2 Oscan'nın önüne koyacağını açıkladı. Internetteki "imdb" sitesinin haberine göre, "Chicago" filmindeki oyunculuğuyla Oscar kazanan Zeta-Jones, mutluluktan bulutlann üzerinde dansediyor. Bugüne kadar Oscar ödüllü eşine imrendiğini itiraf eden 8.5 aylık hamile yıldız, ödülünü eşininkilerin önüne koyarak herkesin görmesini sağlayacağını söyledi. 34 yaşındaki Ingiliz oyuncu heykelciği îngiltere'deki evlerine götüreceğini ve her ziyaretçiye göstereceğini ifade etti. Uzaydan dünyaya fotoğraf • KONYA (AA) - Bir Türk şirketi, isteyen kişi ya da kuruluşlara, değişik büyüklüklerde uydu fotoğrafi çekerek hizmet veriyor. Edinilen bilge göre merkezi Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde bulunan "Space Imaging Avrasya" şirketi, muşterileri için istenilen bir yerin uydu fotoğrafını, bir metrekare genişliğe kadar yüksek kalite ve çözünürlükte çekebiliyor. Şirketin dünyadan yaklaşık 600 kilometre uzaklıkta, geliştirilmiş teleskobik görüntü alma donanımına sahıp ICONUS adlı uydusunun, Türkiye'yi de içine alan geniş bir coğrafyada, yeryüzünde bir yerin fotoğrafını çekebilme özelliği bulunuyor. Bir kilometrekarelik alan 28 ile 100 dolar arasında fiyatla fotoğraflanıyor. Unutkanlığa karşı yumurta • SAMSUN (AA)ı - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Beslenme Uzmanı Doç. Dr. Funda Elmacıoğlu, yumurtada bulunan "kolin" adlı maddenin unutkanlığı geciktirdiğini söyledi. Elmacıoğlu, yumurtanın önemli bir protein kaynağı olduğunu, özellikle yaşlılar tarafindan yumurta tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti. Yumurtanın ucuz bir protein kaynağı olduğunu vurgulayan Elmacıoğlu, protein ihtiyacının et ve yumurtayla dönüsümlü olarak karşılanabileceğini söyledi. Elmacıoğlu, sanıldığı gibi yumurtada yüksek kolesterol bulunmadığına da dikkati çekti. Yaşlüığa bağh olarak unutkanlığın arttığmı, yumurtanın unutkanlığı geciktirdiğini belirten Elmacıoğlu, "Yumurtada bulunan 'kolin' adlı madde unutkanlıgı geciktiriyor" dedi. Tüccar Başbakan Kübalı bakanyardımcısı ekonomiden konuşurken efsanevi liderin kurtulduğu suikastlann sayısını verdi 400 canlıFidel CastroKwan 5. kez dünya L. şampiyonu oldu MicheDe Kwan, 5.7 ile 5.9 arasmda teknik, 5.8 ile 6.0 arasında da artistik puanlar aldı. 2 hakem. Kwan'a artistik değeıiendirmede 6.0 tanı puan verdl 1997,1999 ve 2002'de de gümüş madalya alan Kwan, 10 yıldan beri kaüldığı Dünya Şampiyonalannda arka arkaya 8. madalyasını da kazanmış oldu. (Fotoğraf: REUTERS) \ Buzun kraliçesiWASHINGTON (AA) - Dünya Artistik Buz Patenı Şampiyonası'nın son yanşması olan bayanlarda, altın madalyayı ABD'li MicheDe Kwan kazandı. ABD'nin başkenti Washington'dakı MCI Center'da düzenlenen ve yoğun güvenlik önlemleri altında süren şampiyonarun 6. gününde, bayanlar serbest program müsabakası yapıldı. Kısa program sonunda ılk su-ada bulunan 22 yaşındaki ABD'li sporcu Kwan, serbest programda da başanlı bır performans gösterdi. Kwan, 5.7 ile 5.9 arasında teknik, 5.8 ile 6.0 arasında da artıstık puanlar aldı. 2 hakem, Kwan'a artistik değerlendirmede 6.0 tam puan verdi. Kvv^n böylece 1996, 1998,2000 ve 2001 'den sonra 5. kez dünya şampiyonu oldu ve Carol Heiss (ABD) ve Herma Jaross- Szabo iMacaristan) ile aynı şampiyonluk sayısına ulaştı. Kısa programın ikincisi Rus EJena Sokokna, serbest programda da 2. oldu ve gümüş madalya kazandı. Kısa programı 3. sırada bitiren geçen yılın dünya üçüncüsü 22 yaşuıdaki Japon Fumk Suguri ise serbest programda 4. olmasına karşuı bronz madalya uzandı. Rus sporcu Elena Sokolova 2. oldu. Japon sporcu Fumie Suguri 3. oldu. 1 Baharın ilacı fyileşmeyi geciktiriyoryürümek İSTANBUL (ANKA) - Bahar, eklem ağnlan, halsizlik, yorgunlukla beraber kapıyı çaldı. Bahar aylannda havadaki elektrik yükünün artması nedeniyle insanlar, "bahar sendromu" yaşıyor. Uzmanlar, bu sendromun kronik hale gelmemesi için, hareket, yürüyüş ve bol güneşlenme önerisinde bulunuyor. Bahar aylanna girdiğimiz bu günlerde ısınan hava beraberinde yorgunluk, halsizlik, eklem ağnlan gibi sorunlan da getiriyor. Bahar aylannda havada artan elektrik yüklerinden, pozitif olanlan \iicutta zindeliğe yol açarken, negatif olanlar da halsizlik, gerginlik ve yorgunluğa neden oluyor. Psikiyatr ve psikoterapist Dr. Güter Mocan, bahar sendromunun bir hafta ile bir ay sürebileceğini, uzaması halinde de kronikleşebileceğini belirtirken uyku saatlerinde ani değişikler yapıbnamasım, rahat ve stressiz bir uyku ve her sabah en az beş dakikalık bir yürüyüş önenyor. KAYSERİ (AA) - Sigarada bulunan nikotinin, kınk kemiklerin ve yaralann iyileşmesini önlediği bildirildi. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve i Travmatoloji Ana Bilim 'DalıBaşkanıProf. Dr. AB Bakür, Türkiye'de yetişkin erkeklerin yüzde 3-70'inin, kadınlann ise yüzde 20-25'inin sigara tiğini ve dünyada her yıl 4 ! milyon kişinin sigaraya 'nedeniyle yaşamını yitirdiğini _/ ^ söyledi. Tiryakilerin büyük bölümünde kemik "erimesi olduğunu kaydeden Baktır "Nikotin, damarlan daraltüğı için kınk olan bölgedeki kan dolaşumnı bozuyor. Aynca, zaten yeterli oranda ahnamayan kalsiyumu da etkisiz hale getiriyor. Bu nedenle kınk kemiklerin iyüeşmesi durmakta, ameliyat yaralan kapanmamaktadır" dedi. • Küba Dışişleri Bakan Yardımcısı Angel Dalmau Fenıandez "Fidel1 i ABD değil Küba halkı tutuyor. ABD bugüne değin Castro'ya karşı yaklaşık 400 suikast girişiminde bulundu. Bunun yansı ABD Kongre tutanaklannda açıkça itiraf edildi" dedi. ÖZGENACAR ANKARA - Küba Dışişleri Bakan Yardımcısı Angel Dalmau Fernandez, ülkesinin Türkiye ile ekonomik ılışkilerinin geliştiğıni, dış ticaretin Türkiye lehine artış gösterdiğini söyledi. Havana-Ankara ilışkilerini göriişmek üzere yıllık eşgüdüm toplantısı için Türkiye'ye gelen Bakan Yardımcısı Fernandez, Cumhunyefe "Hükümetimden Başbakan Yarduncısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e bir i)i niyet iletisi getirdim" dedi. tki yıl önce Küba Dışişleri Bakanı'run Ankara'yı ziyaret ettiğini anımsatan Fernandez, Gül'ü Küba'ya davet ettiğini açıkladı. Fernandez, Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Baki Ükin, Amerika Işleri Genel Müdürü Büyükelçi Ahmet Banguoğtu ile eşgüdüm çalışmalanna katıldı. Görüşmede iki ülke arasındaki ekonomik, bilimsel ilişkilerin geliştirilmesi; ilaç sektöründe, özellikle Küba'nın uzman olduğu aşılar konusunda Türkiye'ye bilgi aktanmı ele alındı. Karşıhklı kültürel ve turizm ılişkilerinin gehştiğı belirlendi. Küba'nın yeni otellere gereksinim duyduğu, Türk yatınmcılanndan bu alana ilgilerinin beklendiği gözlemlendi. Küba'ya yılda gelen 2 milyon turist sayısının dört katma çıkanlması için çaba gösterildiğini söyleyen Fernandez, ABD yönetiminin engellemesine karşın adaya gelen Amerikan turist sayısının sürekli arttığına dikkati çekti. Bakan Yardımcısı Fernandez, "ABD'nin Irak'ta Saddam Hüseyin'i devirmek için savaş başlatmasına karşıhk \arun yüzyıla yakuı bir süredir Küba'da Deviet Başkanı Fidel Castro'\ıı neden hâlâ yerinde tuttuğu" sorusunu şöyle yanıtîadı: "Fldd'i ABD değil Küba halkı tutuyor. ABD bugüne değin Castro'ya karşı yaklaşık 400 suikast girişiminde bulundu. Bunun yansı ABD Kongre tutanaklannda açıkça itiraf edildi. Yaku tarihe kadar ABD'nin yedi terörist ülke listesinde Küba da vardı. ABD'nin Küba'ya yapünmlan sürüyor. Yapûnmlan delen Amerikalı iş adamlaruu, Kanadah şirketleri cezalandınyor. Bu yapürunlaria Küba halkını cezalandırmış oluyor. Ancak son yülarda ABD Kongresi'nde degişim başladı. Her iki partiden 46 Amerikalı parlamenter akılcı ohna\'an bu yaptmmlann kaldınhnası gerektiği konusunda görüş açıkladılar. Bu sayı daha da artacak," SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN "... 'Başat Çelişki', Hangi Çelişkidir?.." Paris 'serencam 'ımın üçüncü perdesinde (1960'lar), ilk defayakından tanıdığım Afrika'lı zenci Komünist- ler beni şaşırtmıştı; nasıl da 'ulusalcı'ydılar, görme- liydiniz! 'Avrupa/Merkez'ci kafa!.. Miss Higgins'in on yıl önce, Ouartier Latin'deki biröğrenci otelinin, loş bircxJasındasöylediklerini; on- lar, heyecanlı ve dolu dolu, yaşanmış bir gerçek ola- rak anlatıyorlardı: Enternasyonal Marşı'ndaki 'Esirler Dünyası', XX. yy'da 'ayağa kalkmıştı'; yüzyılın, te- mel çelişkisi, her ne kadar Liberalizm'le Sosya- lizm, Batı Bloku ile Doğu Bloku arasmda görünü- yorsa da, aslında Mazlumlar'la (Sömürge Halk- lan) Zalimler (Emperyalizm) arasındaydı; başat çelişki buydu! Eğer Karl Marks ve Friedrich En- gels, -'Modem sosyalizm'm bu iki 'baba'sı- bunu gö- rememiş; o yüzden, Proletarya ile Burjuvazi arasın- daki çelişkinin ağır basacağını söylemişse; bu onla- nn, dünyayı Avrupa'dan ibaret sayan, 'Avrupa/mer- kezci' görüşlerindendi! Sultan Galiyef'in büyüklüğü ve V/s/bnna/re'liği, galiba tam da burada devreye giriyor; çoğu Avrupa görmüş, kültürü Bat'lı, sosyalistliği II. Enternasyo- nal sosyalistliği olan, Rusya'daki ünlü ihtilal 'kadro- su'nun, Avrasya'nın 'Mazlumlan' hakkında ne bir hesaplan vardı, ne de bir ihtimalleri; oysa 'Müslüman' Kızılordu'lan, sert ve çetin ölebilme kabiliyetleriyle, Av- rasya Türkleri, 'başat çelişki'nin elle tutulur kanıtı olarak, devreye girmişlerdi: Ingilizlerin örgütleyip, 'Bolşevikler'in üzerine saldırdığı 'Beyaz Ordular'm hakkından gelenler arasında, onlar başı çeker: Gali- yefin 'devrimci hocası' Vahidof, bu çabanın şehit- lerinden değil midir? Halrt Kakınç, eseri SuKangaliyef ve Milli Komü- nizm'de Sultan Galiyefin çevresine oranla, çok da- ha 'uluslararası ilişkiler çerçevesinde' düşündüğünü yazıyor; doğnjdur, o daha o zaman, Vladimir llyiç Le- nin ve Lev Davidoviç Trotsky; -adeta gûn saya- rak-, Avrupa Proletaryası'ndan Ihtilal'e ve Inkılab'a katkı beklerken; o II. Enternasyonal'in sonuçta 'sö- mürgeciliği, Mazlum Milletleıi soyup soğana çevir- mek değil, ilkel kavimlere uygariık götûrmek' sayan bir 'Ayncalık Sosyalizmi'nin, peşinde olduğunu an- lamıştı. Anlamakdalaf mı? Bunun mücadelesini yap- tı, hayatını buna feda etti! "... Avrupa'lı Sosyalizm'in ayncalığı(!)..." 'Brüksel Enternasyonali', bilindiği gibi, hâlâ Av- rupa'lı Sosyalizm'in 'ayrıcalığı' peşindedir; kendisi- ni Avrupa'lı zanneden, -hattabunu 'ayncalık' zanne- den, 'sömürge aydını'türünden bazı 'kültürsüzleşti- rilmiş' komünistleri de, peşine takmıştır. Nedeni belli, Batı/Hıristiyan medeniyet çemberi, oldum olası kendisini, Yunan/Latin medeniyet çem- berinin devamı sayıyor: Hıristiyanlık, Roma Uygar- lığı üzerine bina edilmistin Roma Uygarlıgı ise Yunan Uygarlıgı üzerine! Yeryüzünde 'ilk demok- rasi olmak'la övünen, Yunanlılar; gerçektetam bir oligarşi yaşıyoriardı; özgürlük ve eşrtiik, münha- sıran 'yurttaş' srfatını taşıyabilen, küçük bir azın- lığın hakkıydı; kadınlar, çocuklar, melezler, ya- bancılar ve köleler, bu halctan yoksundular; o yüz- dendir ki, Batı/Hıristiyan Uygarlıgı da, benzer bir oligarşi olarak örgütienmiş; 'Ulusal Demokratik Devrimler'in ilki olan, Fransız Ihtilal-i Kebiri bile, 'Özgürlük', 'Eşitlik' ve 'Kardeşliği', ancak 'Beyaz, Hıristiyan ve Batılı' bireylere tanıyabilmişti: aynı Cumhuriyet Fransa'sının, XIX/XX yy. boyunca, yer- yüzünün en büyük sömürge imparatoriuklanndan bi- risi olduğunu, kim bilmez: Vietnam Savaşı'nı o baş- latmış, Cezayir Savaşı'nı, o bir insanlık dramına çe- virmiştir. Brüksel Enternasyonali, Sovyet Ihtilali'nde Maz- lumlar'ın (yani Vahidof ların, Galiyeflerin; yani Av- r, rasya'lı sömürge halklannın) ateş saçan gözlerini gö- '' rüyor, o yüzden bir türlü ona katılıp, Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in öngördüğü 'Dünya Ihtilali'ni baş- latamıyordu. Hiçbir zaman başlatamayacaktır. Çün- kü Batı'da, öteki haklan yönetim fikri, asla Doğu'da- ki gibi anlaşılmıyordu: bunu en güzel, Osmanlı Sara- yı'na minnet borcunu ödemek için yazdığı, 'Osman- lı Tarihi' isimli büyük eserinde, ünlü Fransız şairi, ya- zan ve devlet adamı Alphonse de Lamartine söy- lemiştir; hem de, açık açık: 'Bugün yaşadığımız da budur!.." "... Doğu'da gerileyen yönetme sanatı, Batı'da gelişiyordu: Islamiyet, Osmanlılar'ın elinde yan- lış yorumlandığı için, inanmaktan ve rtaat aKına almaktan başka bir şey bilmez iken; Hıristiyan- lık, yaptığı fetihlerde, toplumları eritme ve onla- ra egemen olma yoluna gidiyordu. Hıristiyan Ba- tı'nın Avrupa'da Yunan ve Romalılar'dan, Afri- ka'da Mısırlılar'dan devraldığı bu 'eritme ve yö- netme ruhu'; sürekli eylem içinde olan kendi ırk- lannın, Doğu'nun ataerkil kahramanlığı, yiğrt fa- kat zaferden sonra gevşeyen ırklarına, kısa sü- rede üstün gelmesini sağlayacakt!.." (A. De La- martine, 'Osmanlı Tarihi', cilt2, s. 551) Sultan Galiyef'in isyanı, aslında bu 'eritme ve yö- netme ruhu'na, radikal bir isyan olduğu için; yeryü- zünün bütün 'Mazlumlan'na hrtap ediyor; çünkü, dün yaşanılan da buydu; bugün yaşadığımız da, budur! e-mail:tilahan ' isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88 Toplantıda cepten arayamıyorsanız mesaj gönderin. KısaMesajCELL .turkcell.com.tr 14-;0532 - 4440535 IR KART TURKCELL