25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 MART 2003 PERŞEME 8 HABERLERIN DEVAMI G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Dışiş/eri Bakanı Gül'e bakılırsa; Türkiye gerek- tiğinde "kendi kararı" ile Kuzey Irak'a girecek. Oysa ABD, Türkiye'ye bu olanağı vermek niye- tinde değil. Iki gün önce Beyaz Saray Sözcüsü Ari Fleisc- her, "Türk askerinin bölgeye girmesiyle ilgili gö- rûşümüz değişmedi" dedi. Yani? Giremeyecek, dedi. -Gül'ün savlannın aksine- Washington ile Lond- ra, Türkiye'yi "koalisyon ortağı" görmüyor. Koalisyon üyesi olmayan bir ülkenin "tekbaşı- na ve dilediğizaman Kuzey Irak'a girmesine kar- şı" olduklarını saklamıyorlar. Ankara'da yeniden başlayan ikili görüşmeler- de karşı tarafa egemen olan bu hava, Türk aske- rinin Kuzey Irak'a girişini engelleyen pürüzlerin gi- derilemediğini gösteriyor. Son zamanlarda olası Kürt devletine karşı as- keri bir hareketten söz edilmiyor. Hükümet Söz- cüsü Cemil Çiçek'in de açıkladığı gibi; Türkiye, göç dalgasının sınırlanmızı geçmesini ve güneyi- mizde yerleşik binlerce PKK'linin yeniden başla- tacağı terör eylemlerini engellemek için K. Irak'a girmekte direniyor. ABD ve Londra, Türkiye sınırlarına doğru göç dalgası olmadığını, terör olasılığının göze çarp- madığını öne sürerek nedenlerimizi olumlu karşı- lamıyor. • • • Irak Kürtlerinin propagandalarından esinlenen "Türkiye'yi işgalcigörme eğilimi" Ankara'nın kır- maya çalıştığı belli başlı öğe. Gelinen son noktadasadeceTürkiye'nin "insa- niyardım konusunda" Kuzey Irak'ta bulunmasın- da uzlaşmaya varıldığını gösteriyor. Ancak: Dışişleri sözcüsü Diriöz açıkladı ki: "Türkiye K. Irak'ta 'tek başına' hareket etmeyecek!" Bu açıklamadan anlaşılıyor ki; askerin Kuzey I- rak'a tek başına girmesine karşı olan ABD diren- ci hâlâ kırılamadı. Kabul gördü. Türk askerine komuta sorunu ile askerin K. I- rak'ta ne kadar derinlikte bulunacağı konulan da çözümlenmış değil. Bu nedenlerle Bush'un özel temsilcisi Halilzad, "görüşlerimizi, hassasiyetle- rimizi, endişelerimizi paylaştık" demekle yetini- yor. Demektir ki; belli başlı noktalarda uzlaşma, an- laşma hâlâ sınr noktada. ••• Oysa, Ingiltere Başbakanı Blair, Başkan Bush'la savaş durumunu ve savaş sonrasını gö- rüşmek üzere VVashington'a hareketinden önce (Ingiliz medyasının sürekli 'Kürdistan' diye söz ettiği) konuya değindi. "Savaştan sonra K. Irak'ın kazanımlanndan vazgeçmeyeceklerini, özerklik özelliğini saklı tutacaklannı" söyledi. Londra, K.Irak'ta Ingiliz askeri istemediğimiz duyumunu aldıktan sonra Türkiye'ye karşı duy- gularını, yüzyıllık (Kürdistan) amacını -kimi suçla- malarla- yavaş yavaş sahneye koymaya başlamış görünüyor. örneğin Blair, Irak'ta zorlu direnme ile karşılaş- malannı Türkiye'nin kuzey cephesine izin verme- mesine bağladı. "Kuzeyde cephe olanağı kalma- dığı için güneydeki savunma beklenenden güç- lü" dedi. Son gelişmeleri özetleyen yukandaki satırlarsi- yaset penceresinden görünenleri yansıtıyor. As- keri açıdan bakılınca... • • • Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, dün, K. Irak'a askergöndermemizin koşullannı sı- raladı: K. Irak'ta bulunan "bazı" Türk unsurlarına sal- dırılırsa... Büyük mülteci akını baş gösterirse... Bölgedeki sılahlı güçler (Kürtler) diğer birine (ör- neğin Türkmenlere) saldırıda bulunursa... Orada- ki kuvvetlerimizin bu güçlere engel olamayacağı anlaşılırsa... TSK, K. Irak'a ek kuvvet göndere- cek... Ancak "ey/emimiz" ABD ile koordine edi- lecek... Kısacası; savaş yok! Işgal gibi, tampon bölge gibi gizli niyetlerimiz yok! Dünkü Güncel'in cümlesi gibi: "K. Irak'ın askersel rotast 'Aceleye gerek yok' diyor." Fujimori için tutuklama karanPARİS (AA) - Inter- pol, Japonya'ya kaçan eski Peru Devlet Başka- nı Alberto Fnjimori hakkında "cinayet" ve "adam kaçırma" suç- lanndan tutuklama ka- ran çıkardı. Peru Baş- savcısı Nelly Calderon, Japonya'da bulunan Fu- jimori aleyhinde 199rdel5kişininöldü- rülmesine kanştığı suç- lamasıyla dava açıldığı- nı Mayıs 2001 'de açıkla- mıştı. Fujimori. iddiana- mede olayın faiJlerını kutlamak ve ödüllendir- mek için, 3 Eylül 2000'de Peru özel servi- sine ait merkezlere git- mekle suçlandı. Fujimo- ri'nin suç ortaklığı etti- ği saldın, 1990'lıyıllar- da "yıkıcı eylemleri bastırmasıyla" tanınan paramilitergrup Collina tarafından düzenlenmiş- ti. Başkent Lima'dakı Barrios Alto mahalle- sinde biri çocuk 15 kişi- yi 1991 'de katleden grup, 1992'de de 1 pro- fesör ve 9 üniversite öğ- rencisini öldürmüştü. Insan haklan savunucu- su örgütler, suç örgütü- nün. birçok yolsuzluk- tan tutuklanan eski istih- barat şefi Vladimiro Montesinos tarafından kurulduğunu ileri sür- müşlerdi. Fujimori. Montesi- nos'un içinde yer aldığı yolsuzluk skandalıyla patlak veren krizin ar- dından, Kasım 2000'de istıfa etmiş ve Japon- ya'ya sığmmıştı. ACIKAYBIMIZ Erzincan-Tercan-Küçükağa köyünden aılemizin sevgili büyüğü KAMER AKBULUT 26.03.2003 tarihinde vefat etmiştir. Sevenlennin başı sağ olsun. Cenaze defin işlemı 27.03.2003 günü öğle vakti, Kocatepe / Ümranıye Mezariığı'nda gerçekleştinlecektır. AKBULUT AİLESİ K.Irak'a Türk askerinin girişi konusu ABD ile Türkiye arasında kördüğüme dönüştü Türkiye yanlış anladıEBRU TOKTAR ANKARA - ABD tarafı, Türk askerinin Kuzey Irak'a girişine baştan beri karşı olduklannı, da- ha önce karara bağlanan askeri mutabakatın da yanlış yorum- landığını savundu. Türkiye'nin ancak bir göç olması ve bunun güvenliğini tehdit etmesi halin- de Kuzey Irak'a girmesı görü- şünde olduklannı savunan ABD tarafı, bunun aksini hiçbir za- man dile getirmediklerini belirt- ti. Göriişmeler körduğfim Kuzey Irak'a Türk askennin girişi konusu, ABD ile Türk ta- rafı arasında kördüğüme dönüş- tü. Bu konuyu ele almak üzere Türkiye'ye gelen ABD Başkanı George VV.Bush'un Irak özel temsilcisi Zalmay Halilzad. Türk tarafının daha önce yapılan askeri mutabakatı anımsatması üzerine. "Bunu yanlış yorum- lamışsınız" ıfadesını kullandı. Zalmay Halilzad ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Uğur Zi- yal ve yardımcısı Ali Tuygan' ın yaptığı görüşmelerde; Türk as- kerinin Kuzey Irak'a girme ko- şullan tartışılırken ABD askeri- nin konuşlandınlmasını içeren tezkerenın reddi öncesinde an- laşmaya varılan askeri mutaba- kat anımsatıldı. Türk tarafı, o dönemde yapılan müzakereler- de Türkiye'nin Kuzey Irak'a 20 kilometre kadar içeri girmesi konusunda uzlaşıldığını ifade etti. Bunun da göçün engellen- mesi, bölgeye insani yardım ya- pılması veTürkıye'ninsınırlan- nın güvenliği gerekçelerine bağ- landığını vurgulayan Türk tara- fı, "Türkiye'nin kaygılarında değişen hiçbir şey yok. O za- man mutabakata varıldı da şimdi neden sorun çıkartılı- yor" sorusunu yöneltti. Operasyon için zararlı Bush'un özel temsilcisi Halil- zad'ın ise sorunun Türk tarafı- nın bu mutabakatı yanlış yo- rumlamasından kaynaklandığı- nı savunduğu öğrenildi. Halil- zad, şu aşamada Kürt \e Türk gruplar arasında çıkacak bir ça- tışmanın operasyona zarar vere- ceğini belirtti. ABD tarafının daha önce de Türk sınırlanna bir göç hareke- tı olması halinde Türk askerinin Kuzey Irak'a girmesine yeşil ışık yaktığını söyleyen Halilzad, "Şu aşamada bunu gerektire- cek bir durum yok. Sınırlara bir göç hareketi yok. Biz o böl- gedeki güvenliği de sağlıyoruz. Şu aşamada Türkiye'nin gü- venliğini tehdit edecek bir du- rum yok. Göç olmadığına gö- re, insani amaçlı bir giriş de söz konusu olaraaz" görüşünü savundu. Halilzad, şu aşamada Türk as- kerinin bölgeye girişinin yeni gerilim noktalan yaratabilece- ğini de söyledi. Türk tarafı ise göç başladığı zaman Türk askerinin Kuzey I- rak'a girişinin geç bir girişim olacağını belirterek "Türkmen- lerin güvenliği tehlikeye girer- se, bölgedeki PKK ve KADEK unsurlan sınırlarınııza yöne- lik bir tehdit oluşturursa, Ku- zey Irak'a girmek durumun- dayız" mesajmı verdi. HalilzadKürtleri iknayaçalışacak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ABD'nin Irak operasyo- nu sürerken özellikle Kuzey I- rak'ın geleceği konusundaki tar- tışmalar, bölge ülkeleri arasında sürüyor. fran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi, dün Dışişleri Bakanı Abdullah GüTü araya- rak gelişmelerle ilgili görüşlerini iletti. ABD Başkanı George Bush'un Irak Danışmanı Zal- may Halilzad, Türkiye'de yaptı- ğı temaslarla ilgili Kürt gruplar- la temasa geçerken Ankara Ku- zey Irak'a ilişkin gizli amaçlan- run olmadığını, Avrupa Birliği ül- kelerine bir kez daha iletti. Halilzad'ın, bugün Kuzey I- rak'a geçerek Kürt gruplanyla bir araya geleceği kaydediliyor. ABD'li danışmanın yapacağı gö- rüşmelerde Türkiye ile TSK'nin böigeye girmesine ilişkin uzlaşı taslağını ele alması ve Kürt grup- lannın buna itiraz etmemesini sağlamaya çalışacağı kaydedıli- yor. Halilzadın K. Irak'ta iki gün kaldıktan sonra Ankara'ya döne- ceği v e cuma ya da cumartesi gü- nü yeniden görüşmelerin yapıla- cağı belirtiliyor. Türkiye ile ABD arasında uzlaşmanın sağlanması- nın arduıdan Ankara ya da Silo- pi 'de iki ülke ile Kürt gruplan ve Türkmenlerin bir toplantı yap- ması öngörülüyor. Dışişleri Bakanlığı da TSK'nin bölgeye girme nedenlenni AB 'ye bir kez daha iletti. Müsteşar Yar- dımcısı Büyükelçi Ali Tuygan, AB ülkelerinin büyükelçilerine Türkiye'nin Irak politikasını ay- nntılı şekilde aktardı. Tuygan, T- SK'nin bölgeye insani yardım amacıyla sınırlı şekilde girmek istedığini bildirdi. Silopi'deki karargâh ABD'nin birkarargâhını da Si- lopi'de kurmak istediğine ilişkin haberler Ankara'da değeriendiri- liyor. ABDTi Tuğgeneral Henry P. Osman'ın Silopi'de konuşlan- dırmak istediği karargâhın, Tür- kiye-ABD ile 2 Kürt grubu ve Türkmenlerin katıhmıyla oluştu- rulması beklenen "Koordinas- yon Merkezi" olduğu kaydedili- yor. Diplomatik kaynaklar, bu merkezin, K. Irak'ta meydana ge- lebilecek olaylann Türkıye-ABD ve 2 Kürt grubu ve Türkmenler- ce ele alınması için oluşturulma- sınm öngörüldüğünü anımsattı- lar. Bu merkezin askeri bir ünite olmayacağı da kaydediliyor. KÜLTÜK • S*N*T (0212) 293 «9 7t 28 MART'TA SİNEMALARDA Bu 'ASK'I KACIRMAYIN ŞORAY İNANIR AYTAC ARMAN I 4 UÖNDERILMEMIŞ MEKTUPLAR Kader dediğimiz, çn yakmımızdakikrin tuzağı mıdır? YÖNETMEN: YUSUF KURCENU MÜZİK: ATTİLA ÖZDEMİROĞLU GÖRÜNTÜ YÖNETME.Vİ: MEHMfT AK5IN OYUNCUIAR: TÜRKAN ŞORAY, KADİR İNANIR, Sl'NA SELEN, RojDA DEMİRER, MELİKE DEMİRAĞ, LEVENT YÜKSEL, KUTAV KÖKTÜRK OYA AYDONAT, TUNCA YÖNDER, NECATİ BİLGIÇ, MEHMET AKAN, HI'KMET KARAGÖZ, S U İ H KALYON VE AYTAÇ ARMAN IŞIK ŞEFİ: ALİ SALİM YAŞAR KDRGU: NİKO SANAT YÖNETMENİ: SELDA ÜlKfNCİUR İDJRİ Y.Jnvı: ÖZLEM YüRTSEVER MACAR YAFIMCI: DENES SZEKERES SENARYO: YUSUF KURÇCNLİ YAPIMCI: NESTEREN DAVUTOĞLU www.gonderilmemisniektuplar.com Havada ikmal ABD'nin istekleri bitmiyor SERTAÇ EŞ ANKARA - Türk hava sa- hasını, Irak'ı hedefalan ABD ve Ingiliz uçaklarına açan Türkiye'nin, havada yakıt desteği yönündeki taleplere de olumlu baktığı bildirildi. Türkiye'nin, yakıt yetersızh- ği nedeniyle Türk havaalan- lanna acil inişleri önlemek amacıyla bu öneriye sıcak baktığı kaydedildi. Irak'a yönelik askeri hare- kât kapsamında Türkiye'den hava sahasını kullanma izni alan ABD, havada yakıt ik- mali isteminde de bulundu. ABD, Türkiye'nin batısında- ki ülkelerde bulunan üsler- den havalanan uçaklann, I- rak'tan dönerken Türk hava sahasında yakıt sıkıntısı çek- tiğini savunarak bu desteği istedi. ABD'nin isteminı in- celeyen Türk yetkılilerin, öneriye sıcak yaklaştığı öğre- nildi. Kesin uzlaşmanın sağ- lanmasuıın ardından, Türki- ye'nin tncirlik'te konuşlan- dırdığı tanker uçak filosun- dan 4'ünün, bu istemi karşı- laması planlanıyor. Türki- ye'nin son yıllarda edindıği tanker uçaklar, saldında ABD uçaklanna da hizmet vermiş olacak. G U N D E M MLSTAFA BALBA • Baştarafı 1. Sayfada Savaşın seyri, ABD-lngiltere'nin Saddam devirse bile Irak'a uzun süre hâkim olamaya cağını gösteriyor. Gelinen noktada 1 9 9 1 ^ ilk Körfez Savaşı'yla bugünkü arasında bir kar şılaştırmayapalım... 1-1991 'de Irak, Kuveyt'i işgal etmişti. AB[ de bunu önleyen taraf rolündeydi. Şimdi ters bir durum var. ABD-lngiltere, Irak'ı tümüyle ele geçirmeye çalışıyor. 1991'de Irak ordusunur "savaşma ruhunun" zemini yoktu. Şimdi, "ül- keyi savunma" inancı dikkati çekiyor. Bu tüı konularda en büyük güç, inanmaktır! 2-1991 'de BM, NATO ve bilumum uluslara- rası kuruluşlar ABD'nin arkasındaydı. AB ge- nel olarak bir bloktu. Şimdi, BM devre dışı. Genel Sekreter Kofi Annan, ABD izin verirde, Irak'a insani yardım yapar mıyım, sorusuna yanıt anyor. NATO'da "muhalif kanat" oluştu. Almanya, Fransa, Belçika dün acil toplantı- daydı. Bütün kararlarını blok olarak alan NA- TO bundan sonra ne bloka yarayacak, zaman- la göreceğiz. Bu yelpazede takıyyenin Allah'ını Arap ligi yapıyor! 3- 1991 'de Sovyetler Bırliğı çöküş sürecin- deydi. Buna hazırlıksız yakalanan dünya, çö- zülmenin nasıl olacağını öngörmeye çalışıyor- du. SSCB'nin Irak-Suriye başta olmak üzere bölgede ağırlığı vardı. İki ülkede hâlâ iktidar- da olan BAAS'ın açılımı şu: Birleşik Arap Sosyalist Partisi. Şimdi, Rusya yarım da olsa toparlandı. Çin, tek başına başka bir kutup olma yolunda yü- rüyor. AB'den ABD'ye "hayır" diyen çıkıyor. Askerin duruşu! 4-1991 'de Iran, Irak'ın güneyinde yoğun ya- şayan Şiilerin, Saddam'a karşı ayaklanmasını desteklemişti. 1992'de Kerbela'da insanlarla konuşurken ıç savaşı şöyle anlatmışlardı: "Biz birbirimize, Bush'un yaptığından daha çok zarar verdik." ABD, bugün de aynı şey olabileceğini dü- şündü. Ancak Iran'ın oyunu başka türlü oyna- mak istediği anlaşılıyor. Sıranın kendisine ge- lebileceğini düşünen Iran, Irak'taki Şiileri, Sad- dam'a karşı mı kullanır, Bush'a karşı mı? Ikinci şık baskın görünüyor! 5- Kuzeydeki durum Türkiye açısından 1991 'den günümüze sürekli tatsız gelişti. 1991 Temmuzu'nda topraklarımıza 6 aylığına gelen Çekiç Güç, görevde kaldığı 12 yıl boyunca bu bölgenin Bağdat'tan ayrılması için her şeyi yaptı. 1991 'de Türkiye, içteki terör belasıyla başa çıkmaya çalışıyordu. Devamında tehlike daha da büyüdü. 90'ların ortasında K.lrak'ta- ki BM kampı, teröristleri besler hale geldi. 90'ların sonunda Türkiye, terörü sindirdi. 6- Sinen terör örgütü şimdi, K.Irak'ta terör eğitimi yapıyor, Dıyarbakır'da tam demokrasi istiyor! Böyle bir ortamda ABD'nin savaşı baş- ladı... TürkSilahlı Kuvvetleri'nin görüşünü, Ge- nelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, dün Diyarbakır'da duyurdu. ABD ile koordine- li hareket edilecek... K.Irak'a gerekirse ilave kuvvet gönderilecek... Savaşa taraf olunma- yacak, Türkiye'nin bilinen kırmızı çizgileri ge- çilirse müdahale edilecek... Konuşmada Avrasya sürecine yer verilme- si, askerlerin de bu savaşın çok yön\ü ve uzun süreli olduğunu düşündüklerini ortaya koyu- yor. 7- 1991-2003 sürecinin özeti böyle... Döne döne vurguluyoruz; 21. yüzyılda dünya adım adım yeniden şekilleniyor. Yönümüzü nereye dönersek dönelim, öncelikle sahip olmamız gereken iki unsur var: Içimizde barış, etrafımızda güvenli durum ve iyi ilişkiler. Bu ikisini başarmadan çizeceğimiz hedefler, çürük çatıya çıkıp zıplaya zıplaya bulut avla- maya benzer! ankcum@ttnet.net.tr 8.5 MİLYAR DOLARLIK KRED1 KOŞULLARA BAĞL1 Bush'un yeni baskı aracı SERK4N DEMİRTAŞ Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. HACER GÜLBAY ANKARA - ABD Başkanı George Bush'un Irak savaşı için Kongre'den çıkanlmasını istediği 74.7milyardolar- lık bütçede Türkiye için de 8.5 milyar dolarlık kredi olanağının bulunması tarhşmalara neden oluyor. Ulusal Gü- \ enlik Konseyi'nin "son dakika" öne- risi üzerine konan ve Ankara'da sadece sınırlı sayıdaki bakan tarafından bili- nen paketin, Kongre'den geçme olası- lığının az olduğu kaydediliyor. ABD yönetiminin, söz konusu paketi Türki- ye için yeni bir baskı aracı olarak kul- lanabileceği, Irak savaşının ileriki aşa- malarında olabilecek askeri ıstemleri- ne bağlayabileceği bildiriliyor. Türkiye'de memnuniyetle karşılanan ve "Bush'un sürprizi" olarak yansı- tılan 8.5 milyar dolarlık kredi paketi, Ankara'da değişik tartışmalara da ne- den oluyor. Iki ülke arasında yapılan uzun pazarlıkJara karşın TBMM'nın tezkereyi reddetmesinin ardından 6 milyar dolarlık hibe (30 milyar dolar- lık kredi) paketini masadan çeken AB- D'nin, Türkiye için 1 milyar dolarlık (8.5 milyar dolarlık kredi) hibeyi niçin gündeme getirdiği sorgulanıyor. Edinilen bilgilere göre, Bush yöneti- mi, Irak savaşı için hazırladığı bütçede Türkiye için ayn bir ödenek aynlması- nı öngörmüyordu. Hava sahasuıı bile operasyonun başlamasından sonra açan Türkiye'nin, askeri işbirliğinde niyetlı görünmediği için bu yardımdan yarar- lanmaması normal görünüyordu. An- cak edinilen bilgilere göre, Ulusal Gü- venlik Konseyi devreye girerek bütçe- ye Türkiye için de ayn bir kalem kon- masını yönetime kabul ettirdı. Konse- yin. savaş sırasında Güney Cephesi'nde beklenen başannın sağlanmamasının ardından bu öneriyi yapmasına dikkat cekilivor. y Söz konusu yardımın daha önceki te- maslar sırasında Dışişleri Bakanı Ab- duüah Giil aracılığıyla hükümete ile- tildiği ancak bu bilginin birkaç kişi ara- sında sınırlı kaldığı öğrenildi. Ekono- miyle ilgili kurumlarda çalışan bürak- ratlarla Dışişleri Bakanlığı yetkilileri- nin de ABD'nin olası yardımı hakkın- da bilgi sahibi olmadığı kaydediliyor. Ankara'da yapılan değerlendirmeler- de, yardımla ilgili iki farklı yaklaşım öne çıkıyor: 1. ABD. Türkiye ile ilişkilerinin kop- madığmı gösterdi. ABD yönetimi, Tür- kiye'nin ekonomisinin sıkıntıya düş- mesi durumunda elini uzatacağı garan- tısıni verdi. 2. Irak savaşının planlanandan daha uzun süreceği anlaşıldı. Saddam Hü- seyin yönetiminin yıkılması için Gü- ney Cephesi'nin tek başına yeterli ol- mayacağı, Kuzey Cephesi'yle destek- lenmesi gerektiği de belirtiliyor. Bu kapsamda ABD, paketi masada tutarak ileride olası istemlerine zemin yaratı- yor. Gül ise dün gazetecilerin sorulan üzerine ABD'den yeni bir istem gelme- diğini, yardımın da bir koşula bağlan- madığını söyledi. Yardımla ilgili bir başka unsur, Tür- kiye'ye yardımın gerekli koşullann sağ- lanmasının ardından yapılacak olması. Resmi olarak dile getirilmese de Türki- ye'nin ekonomikprogramını sürdürme- sinin yanı sıra ABD ile askeri işbirliği- nı guçlendırmesı de koşullar arasında sayılıyor. Yasa taslağı Başkan Bush'a, "Koşuilan yerine getirmeyen ülkele- re yapılacak yardımı askıya alma yet- kisini" de veriyor. Dolayısıyla Türki- ye'nin beklediği yardımı alabihnesi ta- mamen Bush'un onayına bırakılıyor. Yardımla ilgili bu unsurlar da "ABD, yardım pakeriyle yeni bir baskı ve pa- zarhk unsurunu ortaya çıkardı" de- *" or iendirmelerıne neden oluvor. t
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear