Catalog

SAYFA CUMHURİYET 19ARALIK2003CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Eaırne Kocaelı Çanakkale Izmır Maiısa Aydın Denizlı PB PB Y PB PB PB PB PB 6 5 6 7 9 8 8 5 Sinop Samsun Y Trabzon Y Gıresun Y Y 7 Adana PB 13 Ankara PB 0 8 Eskışehır PB -3 Zonguldak Y J3 Konya Sıvas 5 Antalya PB -2 K -2 B 10 Kars Mersin Dıyarbakır Şanfıurfa Mardın Sıirt Hakkârı Van PB Y Y Y Y K K 12 6 8 7 6 0 2 K -4 Marmara"nın doğu- su. IçAnadolıTnunku- zeydoğusu. Karade- nız. Doğu Anadolu ıle Guneydoğu Anado- u'nun doğusu yağışlı geçecek Hava sıcak- lığı azalmaya devarp edecek Rüzgârkuzey ve batı yonlerden hafrf. ara sıra orta kuvvette esecek DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Münıh PB PB PB PB PB PB PB PB PB 4 3 7 8 9 9 11 8 8 Berlın B 6 Moskova PB 0 Budapeşte B 4 Aşkabat Madnd B 8 Astana Vıyana B l Taşkent PB Belgrad PB 4 Bakü Sofya B 6 Bişkek PB 5 Roma Y 14 Tıflıs Y Atına B 11 Kahıre PB 16 Zürih K 5 Şam Y 7 (T2S 8 Pa/çaiı Dulutlu Ssı ^ Çok buluttu c 1 ^ Kariı ; Sulu Kar » Gok gurûltulu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada deler üzerınde Akdeniz Üniversitesi'ne yaptırdığı bi- limsel araştırma dışında. Bu araştırmaya göre, 14 Aralık'ta partilerin aldığı oyların toplamı bır referan- dumu yansıtsaydı; Kıbrıs Türklerinin yüzde 48'inin Annan Planı lehinde, yüzde 52'sinin ise karşı oldu- ğu kanıtlanmış olacaktı. Anlaşılan Kıbrıs'ta bir yandan hükümet kurulma- sıyla, beri yandan Annan Planı ile dogrudan ilgili tar- tışrnalar bir süre daha sürecek. Talat'ın eski deyimle söylemek gerekirse kimi fik- ri sabitlerı var. Bırinci takıntısı Rauf Denktaş. Görüşmecilikten uzaklaşmasını istiyor. Ikınci takıntısı seçimin statükoyu temsi! eden -ta- bii Rauf Denktaş'la Derviş Eroğlu ve ogul Serdar Denktaş'ı- tasfiye ettığıne inanması. Seçım öncesıyle seçim sonrasını birbirinden ayı- ramayan bu anlayışla hükümet kurma çabaları ne öl- çüde başarıya ulaşabılir? Hükümet kurulsa bıle çözüm yolunda olumlu ad/mlar atılabılir mı? Oysa, Talat'ın olası hükümet ortağı Mustafa Akın- cı, seçim ertesı 15 Aralık günü fikrı sabıtlerın tutsa- ğı olmadığı ızlenimı veren açıklamalar yaptı. Statü- koya karşı olduğunu yineliyor ama; "Benim için"di- yor, "sorun 1 Mayıs 2004 'e kadar çözüme ulaşıp u- laşmamaktır". Talat'a göre daha yumuşak, çözüm yolunda -elbet- te anlaştıkları takdirde, hatta -açıkça söylemedi a- ma- statükocu diye andığı partilerle veya biriyle bir- liktelik yapabileceğini dokunduran ışaretler verdi. • • • Denktaş, halkın yüzde 100'ünün temel haklann korunması kaydıyla uzlaşmadan yana ve AB'ye gır- meyi istediğini söylüyor. Bu yargıyı Abdullah Gül de "halk çözüm derken ancak haklannın korunmasını istediğini" vurgulaya- rak destekliyor. Talat muhalefetinin unutmayı yeğlediğı bir başka gerçeğın altını çizmek gerekiyor. Artık oy yüzdelerı- nin KKTC Meclisi'ne yansıttığı mılletvekilı antmetiğı önemlı. Çözümü sıyasaf yapı inşa edecek. Yüzdeierle konuşmanın zamanı geçti. Gün o gün; 25'e 25 eşitliğınden bir koalısyon hükümeti çıkar- mak ve bu hükümetle çözüm yollarını araştırmak! • • • Henüz hükümet yok orta yerde. Ama olası ikili gö- rüşmelere esas alınması umuduyla hazırlanan kimi planlardan sık sık söz ediliyor. Iki hazırlığın biri Lef- koşa'daDenktaş'ınofisınde. DiğeriAnkara'da, Dışiş- leri Bakanlığı'nda. Iki plan üzerinde iki ayn merkezde çalışmalar ya- pıldığını Gül, "bir hafta geçtikten sonra daha somut fıkirierin ortaya çıkacağını, bunlann 'birleştirileceğini' söyleyerek doğruladı. Lefkoşa'nın hazırlığı Annan Planı'nı esas almıyor. Lefkoşa, Ankara'nın Annan Planı'nın temel felse- fesini kozmetikyaklaşımlarla benimsediği kanısında. Daha önemlisi Lefkoşa; RTE'nin iki egemen dev- let, iki dil, ıki din dıye sık sık yinelediği Kıbrıs politı- kasının takıyye olmasından da kuşkulanıyor. RTE'nin grupta "KKTC seçimlerini 'kazanılmış hak- ları koruyarak' çözüme ve AB hedefi doğrultusunda ilerlemeye" bağlayan söylemi Lefkoşa'yı bir ölçüde rahatlatmış olabilir. RTE'nin açıklamalanna karşın Lefkoşa'ya bir baş- ka kaygı, kuşku egemen. "Kazanılmış haklann korunması" ifadesının içeriğin- de nelerin veya hangı ödünlerin yattığı bilinmiyor. Bu bilinmemezlik kuşkulan körüklüyor. Planların açıklanmasına kadar aynı kuşkulu, kay- gılı ortam süreceğe benziyor. Birbirine bu denli zıt görünen görüşler bağdaştırı- labılecek mi? Aktaş'ın arkadaşı yakalandı • İSTANBUL (AA) - îstanbuFda 15 ve 20 Kasım tarih- lerindeki bombalı saldınlara ilişkin olarak. yurtdışında patlayıcı madde eğıtımi gördüğü öne sürûlen Adnan Er- söz gözaltına alındı. Terörle Mücadele Şubesfnde sor- gusu süren Ersöz'ün. saldınlarla ilgili olarak aranan Ha- bip Aktaş'ın arkadaşı olduğu one sürüldii. Çağlar'm beraat kararı bozuldu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay 11 Ceza Dairesı, kurduklan bazı şirketler adına Inter- bank'tan kredi alıp bunlan Nergis Grubu'na aktardık- lan iddiasıyla 'dolandıncıhk' suçundan yargılanan ışadamı Cavit Çağlar'ın da aralannda bulunduğu 37 saruk hakkmda verilen beraat karanru esastan bozdu. 11 Ceza Dairesi. suçun subuta erdiğine işaret ederek kvırulan şirketlerin paravan olduğuna dikkati çekti ÖğrencitePden NATO zirvesi eylemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ODTU. Ha- cettepe ve Ankara Ünıversıtesi'nden bır grup öğrenci, gelecek haziran ayında tstanbul'da yapılacak NATO Zirvesi'ni protesto etti. Fizik Bölümü'nde düzenlene- cek 'NATO'yu nasıl engelleriz?" forumuna katılmak üzere ODTÜ'nün merkez girişinde toplanan öğrencı- ler, panzerlerle ünıversitenin girişinin kapatılması üzerine okul önünde toplandılar. Öğrenciler engelle- melere karşın zirveyi boykot edeceİderini açıkladılar. z IUESIIU Yaşında Gülmece yazınımızın büyük ustası Aziz NESİN'in 88. Yaş Günü'nü bir yemekle kutluyoruz. IZLENCE: Konuşmacılar: Ali NESİN - Müjdat GEZEN Sanatçılar: Ekrem ATAER - Muammer KETENCOĞLU ve Sürprizler Tarih 19 ARALIK 2003 Cuma (Bugun) Saat : 20.00 Yer : Armada Otel Ahırkapı Lokantası Rezervasyon için telefonlar: 0 212-291 49 89/0 533-711 85 61 Yemek gelirleri Nesin Vakfı'na gidecektir. Hizbullah korkutuyorH Baştarafı 1. Sayfada taş ile araçlan temın eden Azad Ekinci'nin yakalanması için baş- ta Interpol olmak üzere değişik kanallardan izlen bulunmaya ça- lışılıyor. Suriye îçişleri Bakanı Ali Hammoud. kendilerine bil- dirilen ve saldınlarla ilgili olan isimlere yönelik çalışmalann sür- düğünü bildirdi. Türkiye ile Su- riye arasında ımzalanan suç ve suçlulukla mücadele konusunda- ki güvenlik mutabakatında, tero- rizm ilk sırayı aldı. Mutabakatta, Suriye ile güvenlik alanında ış- birliği öne çıktı. Saldınlann ardmdaki karanlık ilişkıleri günışığına çıkarmaya çalışan güvenlik güçleri, radikal dıncı örgütlenn Türkiye'dekı üs haritası ile mevcut militan sayıla- nnı ortaya çıkardı. Belirlemelere göre, dinci yapılanmalar. Adana, Bursa. Batman, Bingöl. Dıyarba- kır, Konya, Mardın, Van. Mersin, Şanlıurfa, Gaziantep, Adıyaman ve Istanbul'u üs olarak kullanı- yor. Örgütlenn, sempatızanlan- nın da buralarda yoğunlaştığına işaret edildi. Aktif olduğu belır- tilen radikal dincı örgüt üyelerin- den yakalananlar da dahiİ sayıla- nnın 12 binı bulduğu belırtildı. Hızbullah'ın 10 bin 337 mılitanı belirlenirken bunu 688 üyeyle IBDA-C izlıyor. Geçen hafta Al- manya'da birçok eyalette koordı- neli olarak yapılan operasyonla bın kadar üyesi gözaltına alınan Kaplancılar'ın belirlenen üye sa- yısı 288. Yazar Turan Dursun ile gazeteci Çetin Emeç suikastlan- nı gerçekJeştiren Islami Hareket Örgütü'nün 120 militanı olduğu, örgüt üyelerinın askeri eğitimle- rini Iran'da aldıklan biliniyor. "Rejimin kuralianna boyun eğilmez" düşüncesini benimse- yen Vasat Grubu'nun 192 milita- nı belirlendi. Dini esaslara daya- lı Kürt devletı kurmayı hedefle- yen Kürdıstan İslamı De\ nm Ha- reketi'nin militan sayısı da 54 olarak saptandı. Örgüt, Doğu ve Güneydoğu'da Hizbullah ile PKK KADEJCın etkinliğını kay- betmesiyle doğan boşluktan ya- CUMOK temsilcilerigazetemizde CUMOK temsilcileri, Cumhuriyefi zivaret ederek gazetemiz itntiyaz sahibi fIhan Selçuk ve Yenigün AŞ Vönetim Kurulu Başkanı Alev Coşkun ile görüşerek son siyasi gelişmelerle ilgili bilgi alışverişinde bulundular. Antalya'dan Hicran Karabudak. Kocaeli'nden Yalçın Arslan. Tekirdağ'dan Mehmet Merdin, istanbuPdan Saniye Döndüoğlu, Namık Kemal Boya, Ufuk Yalçın ve Nursel Atmacalı, görüşmede, sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin kamuoyuna duyurulamadığını belirterek Cumhuriyet'te bu amaçla bir köşe ayrılmasını istediler. CUMOK temsilcileri, tzmir Karşıyaka'da, 24 Ocak 2004'te Uğur Mumcu anısına bir şiir yarışması düzenlendiğini anımsatarak tüm Cumhuriyetçileri Karşıyaka'ya davet ettiler. rarlanmayı hedefliyor. Gazete- miz yazarlan Uğur Mumcu, Prof Dr Ahmet Taner Kjşlalı, Prof. Dr. Muammer Aksoy ıle Doç. Dr. Bahriye Üçok suikast- lannı gerçekJeştirdiği belirlenen Tevhit-Selam (Kudüs Ordusu) örgütünün 25 militanı olduğu bi- liniyor. Allahın Ordusu olarak bi- lınen Ceyşullah'ın belirlenen 35 militanı var. Örgüt üyelerinin te- orik eğitimı Suudı Arabıstan'da. asken eğitımini ıse Afganıstan'da aldıklan, yakalanan militanlann ifadelerinden anlaşıldı. Emniye- tin belirlemelerine göre, İslamı Hareket Sürecf nın 48, Islami Ce- maat Hareketı"nın 31, Hizb-ut Tahrir'in 114 militanı var. Fransa tartışıyor Dış Haberler Servisi - Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chi- rac'ın, laiklik komısyonunun "kamusal alanda dini simgele- rin yasaklannıasına" ılışkın tavsiye raporuna destek verme- sinden sonra tartışmalar hız ka- zandı. Fransız halkının yüzde 69'unun destek verdiğı yasa, özellikle öğretmen çevreleri ve hastanelerde tartışılıyor. Tıp dün- yası genel olarak yasanın çıkma- sını desteklerken bazı doktorlar, hastalann doktorlannı seçebilme hakkının devlet hastanelerinde de tanınması gerektiğini saMinuyor. Bazı öğretmen sendikalan, 1905 yasasının yeterli olduğunu buna ek yasanın "toplumun bir kesi- mini damgalayacağı" görüşün- de. Fransız Müslüman Konseyı Başkanı Chirac'a yazdığı mek- tupta yasanın "aynmcı" özellik- leri olmasından dolayı endışeleri- ni dile getirmişti. Siyasi partiler- den ise sadece Komünist Partisi ve Yeşiller yasaya karşı çıkıyor. Iktidarın AB çelişkisiANKAR\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - Fransa "da dini sımgelerle ilgili yasak tartışması, Türkiye'de türbana özgürlük için "AB kri- terlerini" gerekçe gösteren AKP hükümetini çelışkiye düşürdü. Daha önce "Kendimize özgü şartlanmız var diyemeyiz" söz- leriyle türban serbestliğini "AB'deki insan hak ve özgür- lükleri" kapsamında yorumla- yan AKP, Fransa'daki gelişmeyi ise "kendi sosyal şartlannın ge- reği olduğu için" örnek kabul et- mediklerini belirttiler. Fransa'nm uygulamasına des- tek veren CHP ise bu ülkenin ka- rannın herkese örnek olması ge- rektiğini \-urguladi. AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik, Fran- sa'daki tavn çok anlamlı buldu- ğunu belirterek şu değerlendir- meyi yaptı: "Türkiye'de ve di- ğer gelişmiş ülkelerde ırk açı- sından etnik açıdan açılım iste- nirken dinsel açıdan da kısıtla- malar getirilmeye çalışılıyor. Türkiye'de Kürtler Kürtçe ko- nuşsun diyoruz, Müslümanla- nn hakları var, onlara kısıtla- ma getiriyorsunuz. Bunu AB'nin normlanna, çıkış felse- fesine aykın buluyorum. Inanç- ları bastıramazsınız. Bastırıİ- mış inançların nelere mal oldu- ğunu görüyoruz." Son dönemde İslamın hedef haline geririldiğirü, bugün îslam için söz konusu olan bakış açısı- nın yann Hıristiyanlıkla ilgili ola- bileceğini söylej'en Çelik, "Bir insan bir şeye inanıyorsa da inanmıyorsa da ona saygı duy- mak gerekiyor. Demokrasi bu, çağdaşhk bu. Bir yandan Ko- penhag kriteri deniyor, diğer yandan gelişmiş ülkelerde ya- vaş yavaş inanç özgürlüğüne, hatta teşebbüs özgürlüğüne dö- nük kısıtlamalar başhyor. Bunu Avrupa'nın geleceği açısından sağlıklı bulmuyorum" diye ko- nuştu. Çelik, bu gelişmeyle ilgili diğer bir kaygısını ise "AB'ye gi- rişimiz söz konusu, Türkiye AB'ye biraz daha yaklaştı. Bu Müslüman ülke gelmeden ted- birler alalım gibi bir düşünce olabilir" sözleriyle dile getirdı. 4 Sosyal durumları farklı' TBMM tnsan Haklannı Incele- me Komisyonu'nun AKP'li üye- si Mücahit Daloğlu da "Fransa, Avrupa'nın en köklü laik ülke- lcrinden biri. Ama onların sos- Avukatı yerini bilmiyor Şahiny in ifadesi talimatla cdınacak ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) - Hükümet ile yargı arasında "türban" tartışmasına neden olan ve Analcent Belediye Başkanı Melih Gökçek ile türbanlı sanık Harice Hasdemir Şahin ın de yargılandığı davaya Yargıtay'da devam edildi. Görevi kötüye kullandıkları gerekçesiyle yapılan yargılamada, mahkeme heyetine, emekli olan Fadıl İnan'ın yerine atanan Birol Kızıltan başkanlık etti. Duruşmaya, Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok ve Mamak Belediye Başkanı Gazi Şahin'in de aralannda bulunduğu 15 sanık ve avukatlan katıldı. Geçen dunışmada türbanlı olduğu için salondan çıkanlan Belko görevlisi Hatice Hasdemir Şahin'in avukatı Serhat Türal, müvekkilinin Ankara dışında görevlendirildiğini, adresini tespit ettiğinde bildireceğini açıklayarak ifadesinin, bulunduğu yerden talimatla ahnmasını istedi. Kızıltan, Hatice Hasdemir Şahin'in ifadesinin alınması için talimat yazılmasına karar verdi. Mahkeme: Ayrımcılık değil Danirnarka'da türbanyasağına onay KOPENHAG (AA) - Danimarka adaleti, bir Müslüman kadının türban yüzünden işten atılmasını onayladı. Kopenhag Mahkemesi, türban kullandığı için işten çıkanlan Necla Aynuz'un (25) "ayrımcılık" iddiasıyla açtığı davada işvereni haklı buldu. Mahkeme, süpermarkette çalışırken işten çıkanlan Aynuz'a türban yüzünden ayrımcılık yapılmadığına hükmetti ve kararmı, işyerindeki kılık kıyafet genelgesine dayandırdı. Süpermerkette beş yıl çahşan Necla Aynuz, usulsüz şekilde işten çıkanldığı iddiasıyla tazminat talebinde bulunmuşru. Davaya Aynuz'dan yana müdahil olarak katılan işçi sendikalan avukatı ise konuyu Yüksek Mahkeme'ye götüreceklerini söyledi. Avukat, süpermarket yöneticilerinin, Aynuz'un işten çıkanlmasına neden olan genelgeyi çiğneyerek çalışanlara Noel şapkası giyme izni verdiğini belirtti. 3 yal durumlarıyla bizimki fark- lı. Orada Müsİümanlar azınlık durumunda. daha çok sömür- gelerden getirilen, kuzeyAfrika ülkelerinden gelen insanlardan oluşuyor. Onların şartlanyla bizim şartlanmız farklı" görü- şünü dile getirdi. Yerel seçim öncesinde teşkilat- lara "temel hak ve özgürlükler" konulupartı içi eğitim verenAKP yönetimi, laikliğin tartışmaya açılmasıru istiyor. Derste laiklik için şu tanım getirilıyor: "Kay- nağı. meşruluğu, kural koyma- sı ve beşeri irade ve vönetim açısından devletin dinden refe- rans almadığı, bunun yanında farklı inançiar karşısında ta- rafsız ve onlara eşit davranan. din ve vicdan özgürlüklerini te- minat altına alan. onların geliş- mesi önündeki engelleri kaldı- ran bir ilke." Eğitim seminerin- de "laikliğin önyargı, yanılgı ve korkulardan uzak şekilde tabu olmaktan çıkarılması, bilimsel ve hukuki zeminlerde tartışma- ya açüması" isteniyor. CHP memnun CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Fransa'nın türba- nın yasaklanması konusunda Tür- kiye'yi örnek almasından mutlu- luk duyduklannı belirterek şöyle konuştu: "Diğer Avrupa ülkele- ri de ümit ederiz ki Fransa'nın yolundan giderler. Türkiye'de, Avrupa aracılığıyla baskı yapa- bileceklerine inananlar, AIH- M'den karar çıkarmaya çalı- şanlar Fransa'nın bu tutumu- nu iyi değerlendirsinler. Hiç kimse polirik emelleri içinAvru- pa'dan medet ummasın. Laik- lik mutlaka galip geiecektir." İnal Batu da laiklik olmadan de- mokrasinin olamayacağını vurgu- ladı. Herkesın Fransa'nın bu ka- ranndan ders alması gerektiğini anlatan Batu, "Laikliği aşındı- racak. cumhuriyetimizin laik karakteri hakkında kuşku uyandıracak her türlü uygula- madan vazgeçilmeli" dedi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada çimde yargılayabilir mi? Bizce zor... ABD'ye göre, Saddam'ın başlıca suçu şu: Bush yönetimine karşı gelmek! Saddam gerçekten yargılanacaksa katliamlar- dan, tek tek cinayetlerden, işgallerden, silahlan- madan ve benzer suçlardan hüküm giyebilir. Eğer bu suçları işleyen herkes yargılanacaksa soralım: Ortadoğu'da kaç devlet başkanı masum kalır? Saddam'ın yakalanmasına ilişkin söylentiler çe- şitli. Ancak ortada birbiriyle çelişen bilgiler dola- şıyor. Kimin ihbar ettiğinden tutun da Saddam'ın yakalandığı güne, oradan yakalanma biçimine ka- dar her şey özenle planlanmış görünüyor. Gerçek- ler zamanla ortaya çıkar. Saddam, başında bit aranırken dünya kamuoyuna sunulurken aklıma ilk şu geldi: Demek ki bu işte bir bit yeniği var! Amerika, Saddam'ın kendisini de buldu ama, hâlâ kitle imha silahlarını (KİS) bulamadı. Bu ko- nudaki bit yeniğine ilişkin haberler de sık sık dün- ya gazetelerinin ıç sayfalarında tek sütunluk ye- rini alıyor. ister misinız, Bush yönetimi KİS için şunu söy- lesin: Saddam, kıtlelerı imha etmiş, cani bir diktatör- dür. Bundan önemli kitle imha silahı mı olur? En önemli silahı yakaladık, daha ne istıyorsunuz! 14 Aralık Pazar gününe dek Saddam kayıptı. Kimse yerini bılmiyordu. Saddam şımdi de kayıp! Kimse yerini bilmiyor. Reuters'e göre hâlâ Bağ- dat'ta, CNN'e göre Katar'a götürüldü! Kimyasal Ali ya da kim-yasal? Saddam'ın yakalanmasına Iraklılardan çok Amerıkalılar sevındi. Bush yönetimi için önemli bir kazanım oldu. Yapılan kamuoyu araşrırmaları ise Bush yönetiminin sevincini Amerikalıların ezi- ci biçimde paylaşmadığını gösteriyor. Örneğin; Saddam yakalanmadan önce, Sad- dam'ı yakalamak için savaş yapmaya değer di- yenlerin oranı yüzde 47 idi. Saddam yakalandık- tan sonra yüzde 54'e çıkmış. Irak'ta işlerin ABD açısından çok iyi gittiğine inananlar Saddam yakalanmadan önce yüzde 6 idi, yakalandıktan sonra yüzde 12'ye çıkmış. Bu tablo Saddam yakalansa da Bush'un önü- müzdeki seçimlerde işinin kolay olmadığını gös- teriyor. Diplomatik kulislerde konuşulan şu: Bush, seçime ramak kala, Bin Ladin'i de yaka- lamayı, ikisini birbirine yakm tarihte yargılamayı planlıyor! BırleşmişMilletler'denAförgütü'ne kadar ulus- lararası kuruluşların hemen tümü Saddam'ın adil yargılanmasını istiyor. Yakalanmasını dünyaya du- yurma biçimini onaylamıyor. Bir diktatör için insan hakları istemek pek çok kışiye şaşırtıcı gelebilir. Zaten, Irak yönetimi Sad- dam'ı önce asmak sonra yargılamak istiyor. An- cak, burada söz konusu olan insan değil, insan- lık. Saddam'ın, popüler birkaç suçla yargılanıp cezalandırılması, ölüm cezasınaçarptınlması, ba- zı Iraklılar açısından iyi bir intikam olabilir. Ama, girışte vurguladığımız gibi, insanlık için Saddam'ın yönetim biçiminin yargılanması ve bunun içine ona yardım edenlerin ve onu kullananların da ka- tılması gerekiyor. Diyelim ki, Saddam'ın başlıca yardımcısı, kat- liamların planlayıcısı Kimyasal Ali, kimyasal si- lahları hangi şirketlerden aldıklarını açıkladı! O gün Kimyasal Ali ıle birlikte uluslararası şir- ketlere ve kimi devletlere dönüp şu soru sorulmaz mı: Kim-yasal? Kara mizahla bitirelim... Saddam'ın yakalanma- sıyla Irak'ta saldırılar bitmedı. ABD'nin işi hâlâ zor. İster misiniz Bush, Saddam'a en büyük ceza ola- rak şunu versin: Irak yönetimine getirip ülkeyi savaş öncesi du- rumuna döndürmek! ankcumfS ktv.ttnet.net.tr 502 MlLYON DOLAR SERBEST IMF muafîyet kredisi verdiVVASHINGTON (A.A) - Uluslararası Pa- raFonu'nun(IMF)İcra Direktörleri Kurulu. Türkiye 'nin ekonomik programının altıncı gözden geçirme döne- mini tamamlayarak 502 milyon dolarhk yeni kredı dılımını serbest bıraktı. IMF merkezin- den yapılan açıklama- da, Türk hükümetinin talebi üzenne, "zama- nında karşılayamadı- ğı iki yapısal reform ve bir rakamsal per- formans kriterinden" Türkiye'nin muaf tutul- duğu belirtildi. Hükümet istedi Açıklamada. talep edilen muafiyetlerden ilkinın, eylül sonunda gerçekleştirilmesi ge- reken, KİT'lerdeki "atıl istihdamla ilgili personel azaltımına yönelik yapısal per- formans kriteri" ol- duğu, ikincisinin ise ekim sonuna kadar gerçekleştiri 1emeyen Bankacılık Düzenle- me ve Denetleme Ku- rulu'nun (BDDK) et- kinliğinin arttınlması- na yönelik yasal dü- zenleme olduğu belir- tildi. Ancak BDDK ile ilgili yasanın, aralık ayında kabul edildiği- ne dikkat çekildi. Üçüncü kriter olarak da ekim ayında sağla- namayan kamu kesimi genel dengesine ait toplam faiz dışı denge (faiz dışı fazla) göste- rildi. Türkıye ıle 4 Şubat 2002'de imzalanan s- tand-by anlaşması çer- çevesinde, Türkiye için aynlan 19 milyar dolann, şimdiye kadar yaklaşık 16 milyar do- lan Türkiye tarafından kullanılmış durumda.