25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFl adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: lbrahim Yıldız # Yazıişleri Müdürü. Safim Aljradan#Sorumlu Müdür Mehınet Sucu # Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara lstıhbarat Cengiz \ ıldırım 0 Ekonomı. Öz- lem Yüzak 0 Kültür Eeemen Berköz # Spor Abdülkadir Vûcelman 9 Makaleler: Sami Ka- raören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı # Bıl- gı-Belge. Edibe Buğra 0 Yurt Haberleri Meh- inet Faraç 0 Avrupa Temsılcisı Güray Öz Ya>inKunılu:tlhanSclçuk(Baş- kan),EmreKongar(Dâhışman). Orhan Erinç, Hikmet Çetin- kaya, Şükran Soner, İhrahim Vıldız, Orhan Bursalu Musta- fa Balbay, Hakan Kara. AnkaraTemsıkısı Mustafa Balba) AtanıricBuhanNo 125.Kat4. BakanlıklarTel:4195020fhat). Faks 4195027 •izmırTemsücısr SerdarKızık.H ZıyaBh. 1352 S.2 3Tel 441122O.Faks 4418745 #\daraTetnsilcısı'ÇednYiğeiıoğlıı,tnonüCd 119 S No.I I.Tel 363 12 11. Faks. 363 12 15 Antalya Temsücısı. Ahmet Onıçoğhı Cumhunyet Cad 80 5 Tel, 0242 2480057 Fax 2430509 Muessese Müduru: Erol Erkut • Bılg] tşlem Ahmet Korulsan • Sa- tış Fazilet Kuza Tila; MuÜaDoterj • Müdıir Yrd (Fımns \e Operasvon) Erhan Özdemir 9 Pazarlaıra Dı- rekıönı' Tüla> Tosun Tel. 0212 354 3 J 00 Faks 0212 354 32 9" Va>ımla>»n:1 iCTiıGiJnHabCT \jansı Basın MC't avincılık \ Ş. 1 ürt.ocaŞı Cal '941 Cağaloglu 343^4 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 tsl Tel ll*2l2ı 5i: 0^ 05 (2Uhalı P KASIM 9001 t m « l f ' i l f l rıimpi;- (s 4fl ÖSle- 1 1 SS llındr 14 V Alcnanr 1 h ^% VaKr 1 S 11 Fa^.u:i:ıM'85^B»*:M^ezGazaeDapB*im\a>ıncM^wT^ Ü K A b l M İ U U j Îmsak. 3 IU (jlineş. b 4U Ugle.ll.J3 IMnûl. 14.J.. AJCŞamlÖ>S YatSl. 1 S.21 12 santimetre boyunda video • Çeviri Servisi - Teknoloji devi Sony, her yere rahatlıkla yamnızda götürebileceğiniz bir "mini vıdeo" ürettı. Dün Tokyo'da tanıtımı yapılan "PCVA-HVP 20", 8.4 santimetre genişliginde, 12 santimetre boyunda. Film izlemek için ekranı da bulunan mini videonun 20 gigabyte kapasiteli hard diski var. Bu, ağırlık açısından bir cep telefonu kadar hafif olan mini videonun 31 saatlik görüntü sakJama ve kaydetme kapasitesi anlamına geliyor. (REUTERS) Er Jessica yine 'pusuya düştü7 • NEW YORK (AA) - Irak'ta ağır yaralı bir durumda kurtanldığmdan bu yana gündemde olan eski savaş esiri Amerikalı er Jessica Lynch'in üstsüz fotoğraflannın bulunduğu iddia edildi. New York Daily News gazetesinin manşetten verdiği habere göre, ABD"nin ünlü erkek dergisı Hustler, elinde Jessica Lynch'in Irak"a gitmeden önce çekilen üstsüz fotoğraflan bulunduğunu açıkladı. Gazetenin resımleri yayımlamaya hazırlandığı ilen sürülürken. savaş kahramanı ilan edilen Lynch'in sözcüsü, fotoğraflann yayımlanması planını "iğrenç" olarak niteledi. Shakespeare'in SIPPI için bilgisayar programı • SYDNEY (AA) - Ingilizlerin ünlü yazan William Shakespeare'in sırnnı aydınlatabilmek için bilgisayar programı geliştirildi. Avustralyalı ve Amerikalı araştırmacılar, program sayesinde ünlü yazann eserlerinin hangilerinin kendisine ait olduğunu belirlemeye çalışacaklar. Shakespeare'in eserlerinde en çok ve en az kullanılan sözcükleri belirleyerek bu muammayı aydınlatması beklenen program sayesinde, hakkında fazla bir şey bilinmeyen 16. yüzyılın ünlü şair ve oyun yazannın olası esin kaynaklan ortaya çıkanlabilecek Trtien'in tablosuna 3.3 milyon Euro • VENEDİK (AA) - Ünlü Italyan ressam Titien"in "Günah Çıkaran Santa Maria Magdalena' adlı yağlıboya tablosu, Venedik'te yapılan bir açık arttırmada 3 milyon 382 bin Euro'ya satıldı. Açık arttırmayı düzenleyenler, Venedik doğumlu ressamın tablosunu satın alan kişinin kimliğinin gizlı tutulduğunu, ancak Italyan olduğunu açıkladı. 1490-1576 yıllan arasında yaşayan Titien'in bu tabloyu ölümüne yakın bir zamanda yaptığı belirtildi. Sınıfta davranış problemi yaşayan çocukların ebeveynlerine gereksiz yere ilaç kullanımı öneriliyor Sorunu olan 'hapı' yutuyor okullarda çocukların tek tip yetiştirilmesi, hepsinin aynı zamanda okuma yazma öğrenmeleri zonjnluluğu ve çocukların bireysel farklılıklanna hoşgörünün düşük olması, hızlı çözüm arayışını arttırıyor. FİGENATALAY Birçok öğretmen, anne-babalara, sınıf- ta davranış problemleri olan veya geç öğ- renen çocuklar için ilaç önerisinde bulu- nuyor. Kimi anne-babalar da, bu öneriyi uygulayarak çocuklarına gereksiz ilaç yüklemesi yapıyor. Uzman pedagog Beigin Temur, çocuk- luk çağında rastlanan birçok ruhsal ve davranışsal problemin görülme sıklığının sanıldığı gibi zaman içinde artmadığını vurgulayarak "Ancak afleler veçocuklar- la gerek ruh sağhğı gerek eğitim alanın- da çahşan uznıanlar, çocukiuk çağı ruh- sal proUemkrini arük daha iyi taıuyor- lar" dedi. Temur'a göre, bunun en önem- li nedeni, özellikle ilaçla tedavi alterna- tifinin bulunduğu ruhsal problemlerin var olması. H astahk değil bellrtt Çünkü ilaç tedavisi işin içine girdiğin- de problemler birer hastalık gibi ele alı- myorlar ve bu da hem hekimlerin hem de ilaç firmalannın ilgi alaruna girmeye baş- ladığı için konu üzerindeki ilgı artıyor ve duyurulması da kolaylaşıyor. Pedagog Temur, hem aileler hem de okul çalışanlannın çocuklarda gözlemledikle- ri bazı belirtileri, hastalık gibi algılayarak, bunlara "hap" çözümler arama eğüimin- de olabildiklerine dikkat çekti. Çocuğun uyumunun ve var olan prob- leminın çözümü için gerekli müdahale- lerin, hem okulun ve öğretmenin, hem de anne-babanın sabrıru gerektirebildiğini vurgulayan Temur, şunlan söyledi: "Konunun uzmanı olmadıklan halde birçok öğretmenin anne-babalara sınıfta davranış problemleri olan veya geç öğre- nen çocuklar için flaç önerisinde bulun- duklan bflinmekte. Bu tavır, çocukların sınıfortamında bireysel farkhhklanndan ötürü yaşayabflecekİeri proUemlerle okul personehnin baş etme gücfinün ve bece- risinin obnamasuun bir göstergesMür." Hiperaktivitenin biraz daha fazla duyul- maya başlanmasıyla herhareketlilıği olan çocuğun hiperaktif olduğu düşüncesinin de yaygınlaşmaya başladığını ammsatan Temur sözlerini şöyle sürdürdü: "Oysa'hareketliliğin' çocukhıkçağmın birçok ruhsal ve davramşsal sonınun be- Krtisi olabileceği gözden kaçıyor. Tek bir davTanış veya özeUikten yola çıkarak ta- nı koyma eğflimi, aflelerin de >-anhş yön- kndirilmesine neden olabilmektedir." Temur, ailelerin ve okullann asıl üze- rinde kafa yormalan gereken konunun, çocuğun psiko-sosyal desteğınin nasıl sağlanması gerektiği olduğunu da sözle- rine ekledi. 'Çavdaki bir madde virüsün baaışıklık hücrelerine sıçramasını önlüvor' iddiası Romantizm ve dans Marcelo Gomes ve Paloma Herrera, Amerikan Bale Tiyatrosu'nun iki dansçısı... Koreograf William Forsythe'ın sahneye koydugu "İş içinde iş" adlı gösterinin belki de en romantik sahnelerinden birinde dans ediyorlar. Grubun, New York'ta sahnelenen gösterisinde sahneye çıkan ve iki sevgiliyi canlandıran Gomes ve Herrera'nın duygusal ezgiler eşliğindeki estetik figürleri ikili arasındaki romantizmi en iyi şekilde yansıtıyor. Ve sanatseverlerden ^" kuvvetli bir alkışla tam not .ılıyor. (AP) ' l Öğrencilerin 21 Kasım'a kadar başvurması gerekiyor 'X .4- '. TEV'den yüksek Hsans bursu tstanbul Haber Servisi - Türk Eğitim Vakfi (TEV) 2004-2005 öğretim yılında yüksek lisans öğrenimi için burs verecek. TEV'den yapılan açıklamada, bursla- rın, bilgisayar mühendisliği, enformas- yon teknolojileri ve iletişim mühendisli- ği, ABD ve Batı Avrupa ülkelerinde işlet- me yönetimi, bitkisel biyoçeşitlilik-eko- sistem korunması, devletler hukuku ve Avrupa hukuku, endüstri ve ziraat mü- hendisliği, ekonomi, Avrupa Birliği ça- lışmalan, uluslararası ilişkiler ve gazete- cilik, mühendislik bilimi, matematik, do- ğa bilimi, tanm ve orman, bölgesel plan- lama, üp, halk sağlığı, tıbbi mühendıslik, ekonomi ve işletme, psikoloji, sanat tasa- nmı, enerji, elektronüc, elektrik, kimya ve mikroelektronik mühendisliği dallannda verileceği belirtildi. Yurtdışı burslarına başvnrabUmek için, 4 üzerinden 3 ya da 100 üzerinden 75 not ortalamasına sahip ohnak gerektiğine dik- kat çekildi. Burslar için son başvuru tari- hi ise 21 Kasım 2003 olarak açıklandı. Japonya Istanbul^a ındı tstanbul Haber Servisi - Uluslararası Dostluk Vakfı (International Friendship Foundation) ve Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin işbirliği ile düzenlenen 2003 Japon Haftası'na bu yıl Istanbul ev sahipliği yapıyor. Kültürel bir değişim programı olan Japon Haftası kapsamında Japon vatandaşlan, düzenledikleri çeşitli sergi ve performanslarla Türk izleyicileri ile buluşuyor. Dün başlayan ve 16 Kasım'a kadar sürecek Japon Haftası'nda Japon sanatı ve kültürünün tanıtılması, geleneksel sanat ve kültürel mirasın korunması hedefleniyor. tstanbullular, hafta kapsamında Japonya'yaözgü düğün ve dört mevsim törenleri için hazırlanan Japon giysileri ve güzellik bakım teknikleri gösterisi, Japon sanatçılann ağaç parçacıklan ve yapıştıncı ile hazırlanan kanşımdan serbest tarzda kuklalan, iki yüz yıllık bir tarihe sahip olan Japon geleneksel kıyafeti kimononun ritüeller ile giyilmesi ve çay seremonisi gibi etkinlikleri izleme olanağı bulacak. ( 4-" AIDS için'; Yeşil çaydaki bir madde yeni kuşak AIDS ilaçlarının hammaddesi olabilir. Çeviri Servisi - Japon bilim adamlan. yeşil çayın içerdigı bir maddenin HTV'in sağlıklı bağışıklık hücrelerine sıçramasına engel olduğunu ortaya çıkardı. Çalışmalannı Klinik Bağışıklık Sistemi ve Alerji Dergisi'nde değerlendiren bilim adamlan, bu maddenin çağın vebası AIDS'e yol açan HI\ r le mücadele için üretilen yeni kuşak ilaçlann hammaddesi olabileceğine de ışaret ediyor. BBC'nin internet sitesınde yayımlanan habere göre laboratuvarda yapılan test sonuçlan "epigallocatechin gaDate(EGCG)" adlı kimyasal maddenin hücreleri koruduğunu gösteriyor. Tokyo Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Kuzuşige Kavai ve ekibi, geçmişte kanser ve kalp hastahğına karşı olumlu etkisi olduğu kanıtlanan yeşil çayın içerdiği EGCG'nin HTV'i nasıl yenebileceğini araştırdı. Yapılan testler, bu maddenin, virüsün insanoğlunun bağışıklık sisteminin hayati unsurlan olan CD4 moleküllerine ve T hücrelerine sıçramasına engel olduğunu ortaya çıkardı. HTV genellikle bu hücrelere girip onlan yok ediyor, dolayısıyla da bağışıklık sistemini çökertiyor. Bilim adamlan EGCG'nin yeni ilaçlarda kullanılıp kullanılamayacağının netleşmesi için araştırma yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. Fujitsu'nun üretfği "Hoap 2" Çinlilerin ünlü gölge boksu Tay-Çi ve Japonlann Sumo güreşi figüriehni dengesini kaybetmeden yapabiliyor. Çiba Enstitüsü'nün ürettiği "Morph 3" ise izleyenlere parmak ısırttıracak nitelikte karate figürleri yapıyor. SAVASCIROBOTLAR GELİYOR. Teknolojifuan Ceatec'de, Japonya'daki Çiba Teknoloji Üniversitesi ve Fujitsu fırması tarafından üretilen, savaşçı robotlar tanrtıldı. Der Spiegel dergisinde yayımlanan habere göre önceki hafta Japonya'da düzenlenen fuarda görücüye çıkan robotlann "hemcinsleri"nden farkı, Uzakdoğu kültürüne yatkın bir üslupla güreşebiliyor, boks ve karate yapabiliyor olmalan. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN .Bir Dokun, Bin Âh İşit, Bu Kâse-i Fağfurdan!. Amerikan Şark-ı Karip (Yakındoğu) Yardım Cemiye- ti'nin Anadolu'daki şehit, yetım ve öksüzlerine yar- dım maksadıyla, numûne çiftliklen vs. kurma teklifine, verdiği cevapta; Gâzi, hangi noktalar üzerinde durmuş- tu? "...bunlar, ayncalık elde ettikleri bölgelerde, bu- na dayanarak, kendilerine istikbâlde oraya sahip olma hakkını, temine çalışır." (Bkz. Cumhunyet 22 Kasım 2003) Bıldiğınız gibi, Gâzi'nın TBMM Hükümeti dönemın- deki bu tesbitine; Yusuf Akçura, Istanbul Darülfünu- nu'nda verdiği bir konferansta (1925) şu uyanyı ilave et- miştı: "..Avrupa Devtetleri'nin bazıları, hâlâ eski an- layışlannı degiştirmek istemiyorlar; imparatorluk zamanında, tadı damaklannda kalan sömürge reji- minin sürdürülmesi için, fırsat kolluyoriar; daha doğ- rusu fırsat hazırlama işiyle ugraşjyorlar..." (Teori Der- gisı. s. 3/15, Ekım 2003) Yanılryortar mıydı? Dünya, bu arada 'Hıristiyan, Be- yaz ve Batı'lı' Emperyalizm, lyiye doğru bir gelişme, ya da bir değışme göstermış olabilir mıydi? Ona bir ba- kalım! Yusuf Akçura hlç yanılmamı$tı... • • Once, günümüzdekı ıstek ve önerileriyle şaşırtıcı ben- zerlikler arz eden, o eski zamanların istek ve öne- rilerini hatııiamak yarartı görünüyor. Tesbit/1. "...Türkiye Ermenileri adına, Bogos Nu- bar Paşa ile, Türkiye'deki Kürtler adına, 'Kürt' Şerif Paşa buluşup, bir Memorandum hazııiamışlardır; Konferans'a sunulan bu metinde istedikleri, Os- manlı toprağı üzerinde 'bağımsız' bir Ermenis- tan/Kürdistan'ın tesis olunmasKJır..." "...Tımes, teşebbüsün Ingiliz Hariciye Vekâleti'nde 'memnunkık uyandırdığınr kaydetm^tir Bogos Nu- bar Paşa'nın, 'Enmenilerin Türklerden kurtanlması- na' ilişkin mektubunu, baş köşesinde yayınlamış; ay- nı muhtıraya dayanarak, şu haberi vermiştir: Ba- ğımsız Birieşik Ermenistan ile Bağımsız Kürdistan, tek ve büyûk bir devletin 'mandası' altında, ortak- laşa yasamak arzusundadırtar..." (Kasım 1919, Paris Banş Konferansı'ndan, Tımes'ın haberi) Başka bir ünlü gazete, The New-York Tımes ise, bir ay kadar sonra, Paris muhabirinden şu haberi nakledi- yon Tesbit/2. "...Ingiltere Başbakanı Ltyod George, Yu- nanistan Başbakanı Elefterios Venizelos'a Müttefik- ler'in yanında harbe girdiği takdirde, Izmir ve hava- lisi ile Kıbns'ın, Yunanistan'a verileceğini bildirmiş- ti..." (19 Aralık 1919, New-York Times) Bu kadar mı, hay\r! Biliyorsunuz, Cumhuriyet'ten sonra Bab (Sistem), ısrarla 'tam bağımsız' Türkiye'yi 'ecnebi sermaye 'nın denetime sokmak; böyleiıkle Tan- zimat Osmanlısı gibi 'yan sömürgeieştırmek' istemış durmuştu; bunun bir başka örneği, Dr. VVolfgang von Höpker tarafından, yıllarca sonra şöyle açıklanıyor. Tesbit/3. "..Jederal Almanya, Türkiye için önem- li ticaret ülkesidir ve Hindistan'dan sonra Alman sermayesi'nin ve yardımınm en çok grttiği ülkedir; bu durum Almanya'yı çeşitli bağlarla, özel bir sorum- luluk altına sokuyor: Türkiye, Avrupa ufkunda fkelı- meye dikkat) 'sahipsiz bir ülke' değildir; kendini 'yal- nız ve mahzun hisseden bu ülkenin' yardımcısı, or- tağı ve dostu olmak, Almanya'ya düşer..." (Deutsc- heZeitung, Mayıs1978) Ne buyuoılur? Daha 1925'te, 'Batılı, Beyaz ve Hıris- tiyan' Emperyalizm'in, tek durmayacağını haber ver- miş olan, 'devrimci Türkçü' Yusuf Akçura, yanılmış mıydı? Ne münasebet! Hele 'Sistem'in, çok daha ön- ceden 'açıklanmtş' nıyet vetasanlanna bakarsanız, as- la ve kafa! Kıbrıs'a nlye göz koymuslar, meğer... Ingiliz Başvekili Disraeli, Avam Kamarası'ndakı 7za- hatı'nda; Lord Salisbury ise, Lordiar Kamarası'nda- ki konuşmasında, demişti kı: Tesbit/4. "...Kıbns'ın ele geçirilmesi amacını güden harekete, Akdeniz ege- menligi için, Hindtstan'ın savunulması için girişilmiş- tir Avam Kamarası, Kıbns'ı işgal etmemizi yanlış an- layıp, bu açıdan hatalı bir değeriendirme yapmama- lıdır; bu bir savaş olmaktan uzak, banşa ve (lâfa bak, lâfa) 'uygariık elçiltği'ne yönelik bir davrantştır." Tesbit/5. "...Kıbns'ın işgali, Ingiliz Hükümeti'nin uzun süredir izlediği polm'kaya uygundur: a) Avru- pa'da çıkar çatışmalan Ispanya üzerine yoğunlaş- ttğı zaman, Ingittere Cebelrtank'a el koymuştu; b) ay- nı çıkarlar Italya çevresinde biriktiği zaman, Matta'yı işgal etmişti; c) günümüzde Avrupa gözlervri Orta- doğu'ya çevirmiştir; dolayısıyla, Ingittere bu bölge- de Kıbrıs'ı işgal etmiştir..." (Yazmaya gerek var mı, ta- rihı belli) Tabii en ilgınci, konu açıldı mı insanın hafızasına ade- ta hücum eden; '/Ma/este/en'nin önce Hanciye Nazın son- ra Başvekili olan Lord Palmerstone'un o tarihte sami- miyetle söylediklenni hatırlamak: Tesbıt/6. "...Türklere, Müslüman olmatan açısından, kat'iyyen taraftar değilim: eğer Hıristiyan yapılabi- lirlerse, son derecee mutlu olacağım!.." Geldik mi, Gâzi'nin sonuncu uyansına?! e-mail:tilahan ' isnet.nettr http://wvirw.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear