Catalog

SAYFA CUMHURİYET 14OCAK2003SAU 10 D I Ş H A B E R L E R dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Yeni Yıl Ne Kadar Kötii Olacak? Irak'ta savaş çıkmasa bile, 2OO3'ün dünya ekonomısı için pariak bir yıl olmayacağı anlaşılıyor. 2002 yılında dünyanın belli başlı ekonomilerinde görülen durgunluğun bu yıl da sü- receği, Uluslararası Para Fonu (UPF), Ekonomik Işbirliği ve Kalkınma Ör- gütü (EİKÖ), Avrupa Merkez Ban- kası (AMB) ile çeşitli uluslararası özel kurumların açıklamalarından anla- şılıyor. 1MF, dünyadayüzde3.7'likbir gelişme beklerken rakamın daha aşağıya inebileceğine ilişkin ihtiyat- lı bır dil de kullanıyor. Bu kurumların geçen yılın "Dünya ekonomisi ne ka- dar iyi olacak?" beklentilerinin yeri- ni bu yılın "Ne kadar kötü olacak?" biçimindeki tahminlerine bıraktığı gözleniyor. AMB, eski 12 AB ülkesindeki 2003 beklentilerini yüzde 1 indirerek 1.1- 2.1 arasınayerieştirdi. AB'de "piya- saya sarsılan güvenin tüketimde ge- rilemeye, bunun da üretimde azal- maya yol açacağı" varsayılıyor. AB, Almanya, Fransa, Italya gibi üç önem- li ülkeye bütçe açıklarını azaltma uyarısı yaptı. Olağanüstü durakla- ma nedeniyle geçen yıl ancak yüz- de 0.2 büyüyen Almanya, şimdi 1.5'lik büyümeyi hedefliyor. Geçen yılın en önemli genişleme- sinı Japonya dışındaki Doğu Asya ül- keleri gerçekleştirdi. Çin yüzde 8.1, Tayland 6, Malezya 5.6 ile Hindistan 5.8'lik büyüme sağladılar. Japon ekonomisinde geçen yılki yüzde 0.7 oranındakı daralmaya karşılık bu yıl yüzde 0.8'lik bir gelişme umuluyor. Japonya ile ilgili daha sağlıklı tahmin, iflaslarını önlemek için nisan başına kadar kendilerine süre verilen 4 bü- yük bankanın yazgıları belirleyecek. ABD'de geçen yıl yüzde 0.6 ora- nında artış bekleniyordu. Dev iflas- lara karşın büyümenin yüzde 2.4 ol- ması iş dünyasında bir rahatlama sağlamıştı. Ancak gözlemciler 2003 yılı için ikircikliler. Bu çevreler, ABD'de- ki büyümenin Irak savaşının geliş- mesine göre yönlenebileceği, aynca yeni dev iflasların bu kez büyüme ra- kamını aşağıya çekebilecegi görü- şündeler. Ozellikle iletişim alanında her beş şirketten birinin iflasının Wall Street'i vurabileceğinden, işsizliğin tüketimi daha da azaltacağından kay- gı duyuluyor. Başkan George W. Bush'un geçen hafta 10 yıllık bir sü- re içinde 670 milyar dolarlık vergi in- dirimine gideceğini açıklaması piya- salardaolumlu karşılandı. Ancak dün- yanın yılda toplam 40 trilyon dolar- lık üretim girdisi ile kıyaslandığında 10 yıllık vergi indiriminin devede ku- lak kalacağını söyleyenler de var. Rus ekonomisindeki derienmeto- parlanmanın yarattığı sevince karşı- lık, MoskovaTiyatrosu'ndan Bali'ye uzanan uluslararası terörün dünya- nın her köşesinde boy göstermesi, Kuzey Kore'nin uranyum zenginleş- tirme çalışmalarına yeniden başla- ması, petrolün fiyatındaki belirsiz- lik, iki büyük ekonomi Almanya ile Ja- ponya'nın kemersıkmasiyasalannın sonuçlarının bilinmezliği borsalarda olumsuz düşüncelere yol açıyor. Kına tüketjminde artış 20% 10% - 1 0 % • Tarihinin en büyük ekonomik bu- nalımını yaşayan Türkiye'nin 2001 'in olumsuz etkilerinden ken- disini kurtarmaya başladığını 2002 göstergeleri açıkça ortaya koyuyor. Yüzde 3'lük beklentiye karşılık ge- çen yıl kalkınmantn yüzde 6.5 ora- nında yükselmesi, enflasyonun son 20 yılın en düşük rakamı olan yüz- de 30'a inmesi, kuşkusuz AKP ik- tidarına bir "enkaz" bırakılmadığı- nın göstergesidir. Ingilizlerin sol eğilimli gazetesi Guardian'ın Tür- kiye büyüme oranını yüzde 7.9, sanayi üre- timindeki artışı da yüz- de 12 olarak belirtme- sinin ardından "Avru- pa'da en yüksek büyü- me hızına Türkiye'nin sahip olduğunu" yaz- ması da umut verici bir gözlem. Türkiye'nin 2002'de hızlı bir "ne- kahet Çıyileşme)" süre- ci geçirdiği doğrulanı- yor. Büyümenin sanayide üretim artışı ile, hatta daha da çok, dış- satım, turizm dinamiklerinden sağ- landığı biliniyor. Bu olumtu gelişmelerin yanı sıra 2003 terazisinin olumsuz kefelerine de göz atmakta yarar var. Türki- ye'nin yeni yıl ekonomisinin tahmi- nini yapabilmek için ne falcı, ne de "kâhin (bilici)" olmaya gerek var. Türkiye'nin başlıcaalıcılanndan olan Almanya'daki ekonomik daralmanın Türkiye'nin dışsatımını olumsuz et- kileyeceği bilinen bir gerçek. Dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in son Irak ziyaretinde yanm milyar do- larlık bağlantı yapıldığı açıklama- sı umut vermiştir. Ancak her an Irak'ta silahlann patlayacak ol- masının Türkiye'nin başta dışsa- tımı ile turizmine yapacağı olum- suz etkilerin, Türk ekonomisi için ağır bir darbe yaratacağı kaygısı 10% -20% • • -10% • -20% Sanay) Orettml (°*><Je$t|lm) Öttel Sekt6rKapasRe Kullanam sürekli gündemdedir. 2002'deki gelişme Kemal Der- viş'in "kemer sıkma" sıyasasının "makroekonomide" olumlu sonuç- lannı doğrularken, 57. hükümetin ortaklarının yönetimde ne kadar sabırsız, ne kadar ileri görüşlü ol- madıklannı da ortaya koymuştur. Herhalde koalisyon ortaklan şu an- da Türkiye'nin kına tüketimine önemii katkıda bulunuyorlardır. Diplomaside takıyye Türkiye'de işler, tarihte görülme- mış ilginç bir sıyasal yönetimle yü- rüyor. Bugün Türkiye'nin biri "res- mi (yasal)" Abdullah Gül, ötekisi "gayri resmi (yasal olmayan)" Recep Tayyip Erdoğan adlarında iki baş- bakanı var. Hafta sonunda BM Genel Sekre- teri'nın Kıbrıs Özel Temsilcisi Alva- ro de Soto ile ABD'nın eskı Anka- ra Büyükelçısi Mark Parris bile ya- sal olmayan Erdoğan ile görüştüler. Bu ikilem nasıl başladı? Erdoğan, kurnaz bır yaklaşımla, önce Atina'yı zıyaret etti. Başbakan Kostas Smitis ile bir "başbakan" gı- bi görüştü. Yüzlerce TV kamerası önünde Smitis-Erdoğan ikilisi kendi kamuoylannm yanı sıra dünyaya dost- luk, barış iletileri verdiler. "Sirtaki- zeybek" barışının yeni "Islamcı" ik- tidarcadabenımsendiğivurgulandı. Yasal başbakan olmasa da Erdoğan, Atina'dan AB'ye, ABD'ye demokra- tik bır lider olacağı iletisini verdi. Odun parçalanırken, sert kütüğün kesilmesinde "kama" kullanılır. Bir iki darbe vuruşundan sonra baltanın açabildiği dar aralığa ucu sivri, kes- kin bir metal parçası olan "kama" ko- nulur. Bundan sonra baltanın tersi ile kamaya vurularak sert odun par- çalanır. Erdoğan da Atina'yı "kama" olarak kullanınca AB ile Beyaz Sa- ray'ın kapılan kendısine aynı düzey- de aralandı. Bu yönteme odun kar- şısında "takıyye" denilir. Erdoğan bu ziyaretlerinde; birde- mokrasi kurbanı olarak, AB destek- çisi, serbest ekonomi yanlısı olarak konuşmalar yaptı. Erdoğan bu ge- zide "şihnlik muskası" ile gerek ken- dini yasallaştırma siyasasını güttü, gerek Atatürk ilkelerini zaman için- de eritecek bir süreçte kendine kar- şı çıkacak "ulusal güçlere" karşı "Batı 'nın demokratikgüçlerinin" des- teğini sağlama becensıni gösterdi. Oysa yasal diplomaside yasal Baş- bakan Gül ise Irak savaşı-barışı ko- nusunda önemli bir sınav geçiriyor. Gül, ekonominin gelişmesinde, ar- dında ABD olan IMF desteğinin var- lığının bilincindedir. Erdoğan, Be- yaz Saray'ın oval odasında Irak ko- nusunda Bush'a destek sözü ver- miştir. Verilen sözle uygulama ara- sındakı farklılıklar ABD'nin Ankara Büyükelçısi Robert Pearson'un "Irak'a değil, IMF ile ekonomik prog- rama önem verin" uyansını, selefi Mark Parris'in "gecikme olursa Be- yaz Saray'ın telefonlannın meşgul olacağı" uyarısı izlemiştir. Bu nedenle geçmiş devalüasyon- ların miman Prof. Anne Krueger'in "ilkgöz ağnsı"Türkiye'ye 16 Ocak'ta, ilk kez "IMFBaşkan Yardımcısı" ola- rak gelmesi de boşuna değildir. Kru- eger'in, argo bir deyimle dolaylı ola- rak Beyaz Saray adına "Neka ekmek, okka köfte" demesi de bir sürpriz ol- mayacaktır. Gül, bıyıklasakal arasındadır. Tav- şana kaç, tazıya tut" siyasasını izle- mesi boşuna değildir. Tüzmen baş- kanlığındaki Irak'a yapılan ziyaret, Arap ülkelerinin başkentlerini dolaş- malar "tavşandan yana" bir tutumu sergiliyor. Buna karşılık havaalanları ile limanlann, 150 Amerikalı askeri uzmanın "denetmine" açılması ise dü- pedüzTürkiye'nin "tazı için" bir sıç- rama tahtası olarak kullanılacağının bir göstergesi değil midir? Böylece AKP, yalnızca içeride değil diploma- side de "takıyye" uyguluyor. Zaman şimdilik AKP'den yana ça- lışıyor. ABD'nin askeri hazırlıklannı henüz beklendiği biçimde tamam- layamaması, BM silah denetçilerinin savaşı erteleyecek nitelikte verdik- leri ilk demeçler, ülke içindeki mu- halefetten dolayı güç durumda ka- lan Tony Blair'in, 27 Ocak'ta sona erecek denetçilerin süresınin uzatıl- ması yönünde eğilim göstermesi, şubat sonu için öngörülen savaş takviminde erteleyici bir değişiklik olasılığına yol açıyor. Elmek: oacar@superonline.com Fax:0312.442 79 90 KKTC'de muhalefetin düzenlediği büyük miting için yoğun güvenlik önlemleri alındı Lefkoşa'da gergin gün• Eylem öncesinde Kıbns Türk Orta Eğitim Öğretmenleri Sendikası Başkanı Barçın'a ait aracın kundaklanması, bazı kişilerin ise tehdit edilmesi polisi alarma geçirdi. REŞATAKAR DENKTAŞ-KLERİDES TEKRAR MASADA LEFKOŞA - KKTC Cumhur- başkanı Rauf Denktaş'a muha- lif siyasi partilerin yanı sıra çok sayıda sendika ve sivil toplum örgütü- nün destek verdiği "Çözüm ve AB Kararhlık Mitingi" bugün yapıhyor. Mitinge katıhmın fazla olmasını sağ- lamak amacıyla, devlet kuruluşlan, ilk ve orta dereceli okullarla bazı kurum- larda 2 saatlik greve gidilecek. Ticaret odası, işadamlan demeği, es- naf ve sanaatkâr demeklerinin eyleme destek vermesi nedeniyle çok sayıda işyerinin miting saatlerinde kepenk in- dirmesi bekleniyor. BM Genel Sekre- LEFKOŞA (AA)- KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum Yönetimi lideri Glafkos Klerides ile 15 Ocak arşamba günü ara bölgede öğle yemeğinde biraraya geleceklerini bildirdi. Cumhtırbaşkanı Denktaş, BM Genel Sekreteriınin Kıbns Özel Temsilcisi Alvaro De Soto ile görûşmesinden sonra yaptığı açıklamada. Klerides ile yemeğe, De Soto'nun da katılacağuu belirterek, teri Kofi Annan tarafmdan sunulan belgenin Denktaş tarafindan kabul edi- lip imzalanmasını ve 28 Şubat'a kadar çözüme gidilmesini isteyen muhalefet partıleri, bugünkü eylem için 80 bin ldşiyi Lefkoşa'da toplamayı hedefliyor. Bu amaçla, Kuzey Kıbns'ın birçok yerleşim bölgesinden hareket edecek olan otobüslerle çocukların dahi Lef- koşa'ya taşuıması bekleniyor. Büyük miting öncesinde Kıbns Türk Orta Eğitim öğretmenleri Sendikasv Baş- yemekte karşılıkh görüş ahşverişinde bulunacaklannı söyledi. Görüşmelerin böylelikle doğrudan başlamış olacağını ifade eden Denktaş, haftada kaç gez biraraya gelecekleri konusunu Klerides ile görüşeceğini kaydetti. Denktaş, De Soto ile görüşmesinde ise "önlerine konan plan hakkındald düşüncelerini söylediğini" belırtti. kanı Ahmet Barçın'a ait aracın kun- daklanması, bazı kişilerinse tehdit edilmesi, KKTC polisinin olağanüs- tü önlemler almasına yol açtı. Polis- te tüm izinler kaldınlırken Lefkoşa polis müdürlüğüne diğer bölge ekip- leri destek verecek. Muhalefetteki Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) Cumhuriyetçi Türk Par- tisi (CTP), Yurtsever Birlik Hareketi (YBH), Birleşik Kıbns Partisi (BKP) ve Kıbns Sosyalist Partisi (KSP) yet- kilileri de dun sabah TKP bina- smda toplanarak değerlendir- me yaptı. Rum basını arkalarında Eylem, Rum basınının manşet- lerine taşındı. Hükümet yanlısı Alithia gazetesi "Yeni miting öncesinde işgal altındaki top- raklarda terör" başlıkh habe- rinde, KKTC makamlannın, mi- ting nedeniyle paniğe kapıldı- ğını, bu arada Öğretmenler Sen- dikası Başkanı Barçın'ın araba- sına zarar verildiğini yazdı. Haravgi gazetesi "tşgal makam- ları mitinge engel olmaya çahşıyor- lar" başhklı haberinde CTP Gençlik Kollan'nm Denktaş'a "Seni affet- meyeceğiz" sözleriyle saldırdığını haber verdi. Yüksek tirajli Filelefthe- ros "Denktaş'ın siyasetine karşı tep- kiler genişliyor... Kitlesel mitinge doğru" derken Simerini gazetesinin manşetinde şu başlık yer aldr. "tşgal altındaki topraklarda Denktaş'a karşı ayaklanma." tnsan Haklan Derneği İstanbul Şubesi, dün Ortaköy'de savaş karşıtı bir eylem düzenledi. Gösteride, Bilim Eğitim Estetik Kültür Sanat Araştırmalan Vakfı'ndan bir grup gencin çaldığı trampetler eşliğinde "Savaşa hayır" ve Türkçe Kürtçe "Yaşasın halklann kardeşliği" sloganları atıldı. 1 'densavaşahayır ™£ X ^K™3 ^ Biçici, 23 Ocak'ta İstanbul'dan Adana'ya bir "Barış Treni" kaldıracaklannı söyledi. Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu da 26 Ocak'ta Beyazıt Meydanı'nda miting yapacak. (Fotoğraf: ALPER İZBL'L) De Soto Kıbrıs'ta Annan planı ya da çözümsüzlük dedi BM^den 4 i ^ dayatması NEW YORK (AA) - BM Kıb- ns özel temsilcisi Alvaro de So- to, "Kıbns'ta yapüacak tercihin Annan planı ile çözümsüzlük arasında olacağını" söyledi. De Soto "bu konudaki sorumlulu- ğun Kıbnslı Türk ve Rumlar ile onların liderlerinin omuzla- nnda olduğunun da vurguladı. Ankara'ya uğradıktan sonra Kıbns'ta yaptığı açıklamada, "Kıbns konusunda koklü bir uziaşıya vanlması için önümüz- de çok az zaman kaldığına" dikkat çeken De Soto, "tûm ge- lişmeler olumlu olduğu ve 28 şubata kadar Denktaş ile Kle- rides arasında anlaşma sağlan- dığı takdirde, 30 Mart'ta refe- randumların yapılabileceğini ve 31 Mart'ta ortaya yeni bir dunım çıkacağını" kaydetti. AB ile Kıbns arasındaki anlaşma 16 Nisan'da imzalanacak. De So- to'nun açıklamalan BM sözcüsü tarafindan New York'ta basına aktanldı. De Soto'nun bu süre içinde, Annan planında gerçekleş- mesini istediği noktalar şunlar: 1- Liderlenn, sıyasal konularüze- rinde anlaşmaya varmalan 2- Planın güvenlıkle ilgili mad- deleri üzerinde Türkıye ile Yu- nanıstan'ın anlaşmaya varmalan. 3- 28 Şubat'akadar sözleşme- ler ve iç hukukla ilgili tüm teknik konulann çözüme bağlanması. Oluşturulan özel komisyonlarha- len bu konular üzerinde çahşıyor. UENKTAŞ : HALK KIŞKIRTILIYOR Armç'dan 'yanmağız' destekLEFKOŞA (Cumhuri- yet) -KKTC Cumhurbaşka- nı Rauf Denktaş, hiçbir mü- zakere sürecinde, halkın kış- kırhlarak müzakere süreç- lerine dahil edilmediğini be- lirterek, "Sokaktan müza- kere sürecine yön verilme- ye çahşılıyor" dedi. TBMM Başkanı Bülent Armç ve beraberinde CHP'lilerin bu- lunduğu parlamento heyeti dün KKTC'de Denktaş'la görüşürken; Annç, Denk- taş'ın aksine KKTC'de ya- pılan gösteri ve mitingleri "çoğulcu demokrasinin ge- reği" olarak niteledi. Annç'ın Denktaş'a yöne- lik, "Sizin de endişelerini- zi kısmen paylaşıyorum" şeklındeki açıklaması dik- kat çekti. Annç, bir gazetecinin, "Konuşmanızda Denk- taş'ın endişelerine kısmen kaüldığuua açıkladınız bu- nu biraz açar mısınız?" şeklindeki sözlerine karşı- lık "Sözlerimi yorumla- mak dununumda değflbn" yanıtını vermekle yetindi. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, dün KKTC 'ye ge- len TBMM Başkanı Annç ve beraberindeki parlamento heyetini kabul etti. Denktaş, Annç ve parlamento heye- tine Kıbns'ta son 40 yılda ya- şanan gehşmelerle ilgili bil- gi verdi. Annan Planı sonra- sındaKKTC'de,"AB'yegi- remezsek Türkiye'nin ga- rantörlüğü etkisiz hale ge- lir, Helenizm başanya ula- şır" düşüncelerinin haksız biçimde yaygınlaşmaya baş- ladığını ifade eden Denktaş, halkın bu konuda kışkırtıla- rak müzakere sürecine mü- dahale gedildığini söyledi. "Annan Planı bu şekilde uygulanırsa 5-10 yıl içinde Ada'da tek bir Türk kal- maz" diye konuşan Denk- taş, Annç ve parlamento he- yetinin, ziyaretleri sırasın- da tüm kesimlerle görüşme- sini ıstedi. "Sizin de endi- şelerinizi kısmen paylaşıyo- rum" diyen Annç ise söz- lerinı şöyle sürdürdü: "Sizin, yıllardır sürdürdüğünüz dirayetinizle bu mücade- lenin başanya ulaşacağın- dan eminim. Burada, aykı- rı görüşlerin ortaja çık- ması, KKTC'de çoğulcu demokrasinin varlığının bir göstergesidir. Bu ko- nuda meclisiniz ve hükü- metiniz en doğru kararı verecektir. Ama, bu geliş- meler bir avans verme ve bir karşı karşıya gelme du- rumuna yol açmamalıdır. Biz Türkiye olarak, hem çekilen tüm sıkınûlann son bulmasını hem de Kıbns Türk'ünü mutlu edecek bir planın kabul edilmesi- ni umut ediyoruz." Şeriat Hayolleriıe Paydos HARBİYELİ ALDANMAZ! GÖKÇE FIRAT Abdullah Gül artık boşbakon olmadığını bılsın İNAN KAHRAMANOĞLU Harbıyeh aldonmaz! ÖZGÜR BİLUR Muammer Aksoy, Uğur Mumcu, Eşrej Bıtlıs. .Batının serj cınayetlerı ERKİN YURDAKUL YÖK'e karşı olmok ne anloma gelir? Prof. Dr. DİNÇER GÜLEN Üniversıtelen Atotürkçü öğretim üyelerınden temizlemeye çalışıyoriar KUZEY FIRAT Dunyayı Saddam değil ABD tehdit ediyor FULYA AVŞAR Bunlar hem dolandırıcı hem şerıatçı KAYA ATABERK Türk basmında faşızme karşı mucodele geleneğı: Serteller CİHAN DURA AB'ye üye olan ülke daha hızlı mı buyur? ÖNER YAĞCI Tarihin aynasında gördüğümüz TeVbks. (0212) 292 73 00 e-posta: turkscKu@hotmaıl com yiww.1urlsolu.org Bir Özel Öğretim Kurumuna retmenler alınacaktır. Matematik - Fizik - Kimya - Biyoloji ve Ingilizce branşlannda alınacak öğretmenlerde şu özellikler aranacaktır: Adaylann; • Üniversitelerin alanları ile ilgili bölümlerinden mezun olmaları, • öğretmenlik Sertifikasına sahip olmaları, • Fen Bilimleri ve Matematik öğretmenliklerine başvuracak adaylarda, Anadolu Lisesi statüsündeki okullarda öğretmenlik yapma yetkisi kazandıracak niteliklerden birine sahip olmaları, (- Yabancı Dille Öğretim yapan üniversitelerin birinden mezun olmak, - Daha önce Anadolu Lisesi veya özel öğretim kurumlarında görev alrnış olmak, - Milli Eğitim Müdürlüklerince verilen Ingilizce Yeterlilik Belgesine sahip olmak) gerekmektedir. Adaylann aynntılı özgeçmışlerini, yukanda belirtilen belgelerin birer ömeklerini ve varsa hizmet çizelgelerinin bir örneğini PK. 34-81303 adresine en geç 27 Ocak 2003 tarihine kadar ulaşacak şekilde göndermeleri gerekmek- tedir. 21. sayı bayilerde 1.000.000 TL 11 Genel Meclısı üye kimlığimı kaybettün. Hükümsüzdür. H Z4FER K.4PL4N Silah taşıma ruhsatımı kaybettım Hükümsüzdür. H. ZAFER KAPLAN ODTÜ Kımliğimı ve Orduevi gıriş kartımı yitırdım. Hükümsüzdür. \ESRİ\' ÜNSAL ELMALIASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLÎĞt'NDEN EsasNo-2002 146 Davacı Ramazan Yabacı tarafindan davalı Anfe Yabacı aleyhıne açılan haysıyetsızhk nedeniyle boşanma davasının mahkeme- mızce yapılan açık duruşması sırasında \enlen aıa karan geregmce, Elmalı ılçesı, Ahatlı köyunde ıkamet etmekte olan davalı An- fe Yabacı adına çıkartüan da\etıyemn kö>den ayrıldığından bahısle bıla ıkmal ıade edıldığı, davacı da adresı tespıt edemedıgı ve kımsenın bılmedığını beyan ettığmden, da\alı>a duruşma gününün ve dava dılekçesının ılanen teblığıne karar venlmıştu Duraş- manuı atılı bulunduğu 27 2.203 gunü saat 9 lÖ'da mahkememızde hazır bulunması \eya bır \ekil manfetı ile kendısını temsıl et- tınnesı, HUMK'nun 509 ve 510 maddelen gereğınce duruşmava gelmedığı takdirde duruşmaya >oklugunda devam edıleceğı \e karar venleceğı davetıyeyennekaım olmak üzere ılanen teblıgolunur Basın 64584