23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12OCAK2003PAZAR CUMHURİYET SAYFA JX. LJ L J J. LJ JK. kultur(5 cumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAYAKIN Tahta atın süvarisiir eliyle annesinin eteğini çekiştiren çocuk, öbür eliyle oyuncakçı vitri- nindeki tahta atı göstererek ağla- maktadır... Bu görüntü Truva'nın ye- nilgısine neden olan savaş hilesıni anımsatır bana. Tannlar, Truva'yı yıllarca süren kuşat- maya rağmen ele geçiremeyen Akhalılara tah- tadan, büyük bir at yapmalannı söylerler. Sa- vaştan vazgeçmiş gibi görünen Akhalılar, içi asker dolu olan tahta atı geride bırakarak çe- kilirler. Kentin kapısını açıp tahta atı içeriye alan Truvalılar kurtulmuş olmanın sevinciy- le zilzurna sarhoş olana dek içerler o gece. Kentin her kanşı sızmış insanlarla dolduğun- da, Akhalı askerler tahta attan dışan çıkma- ya başlarlar sessizce. Birkaç saat sonra, Tru- valılann durumunun değıştiğıni söyleyeme- yiz; tütn halk yerde yatmaktadır yine... Yal- nızca, üstlerindeki kırmızı şarap lekesi kan le- kesine dönüşmüştür! İyi, güzel ama Truvalılar böylesi bir hile- nin çiftesini nasıl yemiş olabilirler? Bu soru- nun yanıtını, annesine oyuncakçı vitrininde- ki tahta atı gösteren çocuğun yalvarmasında aramalıyız. Truvalılar, Akhahlann bıraktığı armağanı kocaman bir oyuncak sanan çocuk- lannı kıramadılar! Tarihin en büyük oyunca- ğının aslında bir savaş aracı oluşu, yüzyıllar sonrasında oyuncak sanayii kurulduğunda, oyuncak fabrikala- nnın savaş sırasında ölüm kusan silahlar ürete- ceklerinin de habercisiydi! 'Tahta at' başlığında toplayacağımız oyun- cağın tekerlekli, sallanan, yaylanan ve otu- raklı gibi çeşitleri vardır. Tekerlekli at, altına dört tekerleğin çakılı olduğu bir tahtanın üze- rine oyuncak atın konulmasıyla oluşur. Bu oyuncağa çocuk oturmaz. bir ıple çekerek yü- rütür arkasında. Berlin'deki bir eskiciden al- dığım tekerlekli at, Istanbul'da kurmayı düş- lediğim oyuncak müzesinin ilk parçalanndan birini oluşturuyor. Nâzım HikmefIn fotoğrafı Kızaklar üzenne oturtulan sallanan at ise tü- rünün en gözde olanıdır. Avrupa'daki oyuncak müzelerinde en eskisi 19. yüzyıla ait olan sal- lanan at zengin çocuklannın oyuncağıdır. Ço- cuğun rahat oturması için, atın sırtının tabu- re şeklinde yapılanına 'oturakJı at' deniliyor doğal olarak. Büyük bir yay üzerinde olanla- n ise günümüzde daha çok Avrupa'daki oyun bahçelerinde çıkıyor karşımıza. Nâzım Hikmet'i de, dört buçuk yaşınday- ken çekilen bir fotoğrafında üç tekerlekli at şeklindeki bir bisikletin yanında görürüz. Bu fotograftan. bisikletin yeni yeni yaygınlaştı- ğı dönemlerde tahta at ve bisiklet kanşımı melez bir oyuncağın türediğini öğreniyoruz! Mutsuzdur fotoğraftaki Nâzım, gülmemek- tedır; yanında poz verdiği oyuncağın kendi- ne ait olmadığının, fotoğraf stüdyosunun ma- lı olduğunun farkındadır çünkü. Onu alıp evi- ne götüremeyecek, düşler dünyasında, pedal çeviremeyecektir. şeref Akdlk'ln Küçük Blnici'si Joseph Warnia Zarzecki, Sanayi-i Nefise Mektebi'nde öğrencilerine çıplak mode- le bakarak nasıl resim yapılacağını ce oynamaktan sıkıldığı oyuncak bir bebek vardır. Atın önünde de bir topun göze çarptı- ği bu tablo, resim sanatımızda oyuncağın ko- nu olduğu ender örneklerden biridir. Çocuğun yanaklanndaki renklilik, hemen yanında du- ran vazonun içindeki çiçekler gibi yaşam se- vincini yansıtır. Tablo, 1972'dekaybertiğimiz ünlü ressamımız Şeref Akdik'in imzasını ta- şır. Çocuklann at niyetine bindikleri değnek ya da söğüt dalıyla kanştınlmaması gereken tah- ta at bir kent oyuncağıdır. Tahta atın bu konu- munu, Bedri Rahmi Eyuboğlu 'Şehirdeki- lere GazeP adlı şiirinde ustalıkla yansıtır: öğretirken, dershanenin anahtar deiiğinden bir göz de onlan izler! O sırada. koridordan geçen bir öğretmen tarafından yakalanan öğ- rencinin adı Şeref Akdiktir. Bu ad, 1911 yı- lından itibaren, hemen hemen füm resim çev- resinde bilinmektedir. Osmanlı Ressamlar Cemiyeti'nin gazetesinin açtığı yanşmaya gönderdiği resmiyle ikincilik ödülü kazanan Şeref Akdik öylesine yeteneklidir ki. yaşı bü- yütülerek Sanayi-i Nefise Mektebi'ne girme- sine izin verilmiştir. Akhahlann tahta at sayesinde kazandıklan zafer, Truva'nın yedinci kez yıkıhşıdır. 1945 yılında, yedincisi düzenlenen Devlet Resim ve Heykel Sergisi'nde birincilik ödülünü ka- zanan resimde de bir tahta at görürüz. 'Kü- çük Binici' adlı tabloda bir kız çocuğu, be- yaz renkli bir sallanan ata binerken görülür. Sallanan atın arkasında çocuğun belki az ön- Onlara çiçek götürmeyelim Kolonya sürünsünler Taylanmızı, sıpalarımızı anlatmak için Nefeslerimizi tüketmeyelim: Tahtadan atları var binsinler... Tahta atın süvarisi ben değilim. Bu onur, Ankarada bir oyuncak müzesi açan Bekir Onur'undur. Belgeye, arşive değer verilme- yen bir ülkede bilim insanı ya da şair, yazar olmak, vahşi atlann sırtına çıkıp, onlan eğit- meye çalışmak kadar zordur. Bunu çok iyi bi- lenlerdenim. Bu sevdanın sırtından defalarca düşmesine rağmen, hiç yılmadan oyuncak toplayan Bekir Onur, tahta at yapımının izini sürerken, bir dönem Istanbul'un en ünlü oyuncak satılan yeri olan Japon Mağazası'nuı faturalanna ulaşır ve burada yeni tür bir tah- ta at ile karşılaşır. "Başaran Marangoz Atöl- yesi. Fikri Başaran. Küçükyalı. Salıncaklı tahta at 120 lira. Formika tahta at 150 li- ra." Bekir Onur, "tkincisi nasıl bir şeydi aca- ba?" diye sormadan edemez kendine. Bu so- runun yanıtını bulmayı hocamıza bırakalım ve biz sanattaki tahta atın peşine düşelim... Resim ve şiirdeki tahta atlara kement attık. Pe- ki ya, heykel sanatında bir şeyler bulabilir mi- yiz? Kalamı; Parkı'ndakl 'Truva Atı' 199O'h yıllann Kalamış'ındayız... Denizke- nanndaki parkın, yat limanına doğru olan ta- rafında büyük bir tahta at durmaktadır. Çocuk- lann üstüne çıkarak salladığı kızaklı, koca at bir heykeldir aslında!... îsviçreli bir heykelh- raşın yaptığı bu heykel, Istanbul'a armağan edilir ve Mimar Sinan Üniversitesi Genel Sek- reteri Sabit Ayasbeyoğlu'nun çabalanyla Kalamış Par- kı'na kazandınhr. Heykelin adı 'Tru- va Atı'dır. Içini çocuklann doldur- duğunu düşüne- cek olursak, hey- kel dev bir oyun- cak olmasının yanı sıra, bir banş anıtı özelliğini de taşı- maktadır. ParkJardaki banklara, ağaçlara isim kazıma hasta- lığından Kalamış 'ın oyuncak heykeli de payını alır. ÇocukJuklann- da tahta atı olmamış sevgililerin adlanyla do- Iar her yanı, gündüzleri kahkahaya boğulan, sallanan at heykeli geceleri tinerci çocuklara ev sahipliği yapar. Kızaklan arasındaki boşlu- ğa sığınan kimsesiz çocuklann ısınmak için yaktıklan ateşten dolayı gün geçtikçe kararan tahtalan eskisinden daha farklı olarak acı dolu sesler çıkarmaya başlar... Ve bir gün, sallanan tahta at heykelinin ye- rinde olmadığı görülür. Yorgun at, bir depo- da sökülür ve çocuklann ondan geriye kalan bir tahta parçasını at niyetine bacaklan arası- na alıp oynama lüksüne sahip olmadıkJan ev- lerin sobalannda yakılır. O günden beri de, üs- tüne çıkıp Kalamış'ın tahta at heykelini sal- lamış olan çocuklar, Istanbul'dan geçen bulut- lara bakarak, aralannda ata benzeyen küçük bir bulut ararlar. Alegria Club bu ay da çok renkli Latin, caz ve blues tınılarıKüitür Servisi - Alegria Club bu ay da Latin,jazz ve blu- es tınılan ile soğuk kış gecele- rini ısıtmaya devam edecek. Mekân bu ay düzenlediği gece- lerle müzikseverleri farklı coğ- rafyalarda gezintiye çıkanyor. 15 Ocak Çarşamba akşamı sahnede genç bir isim, Ece Dor- say olacak. Akustik ve elektro gitar çalan Dorsay'ın melodik alternatif tarzında pek çok ça- lışması bulunuyor. 16, 23 ve 30 Ocak'ta Friends Band Latin jazz müziğiyle katı- lımcılan coşturacak. Aleg-ria'da 17,24 ve 31 Ocak'ta ise fiamen- ko rüzgân esecek. 1998yılından beri müzik çalışmalanna devam eden Luz Flamenko. tamamı Türk sanatçılardan kurulu ve bu türde müzik yapan tek grup ol- ma özelliğini taşıyor. Topluluk geleneksel Çıngene müziği çer- çevesinde ve flamenkonun kök- lerine sadık kalarak flamenko puro denilen saf flamenko şarkı- İanndan ve flamenkonun yakın zamanda ortaya cıkan daha mo- dernize edilmiş türlerinden oluş- turulmuş çok zengin bir repertu- vara sahip. Grup, gösterilerini tamamen kendilerine ait olan koreografilerlegerçekleştiriyor. Luz Flamenko kendi üyeleri dı- şında Carlos Robles \e Rafael De Alcala gibi uluslararası üne sahip pek çok flamenko sanatçı- sıyla ülkemizde göstenler yap- mıştı. 18 Ocak Cumartesi günü NYC Salsa Boom Party'de sal- sanın başkenti New York'tan ünlü dansçılar yer alacak. Nan- cy Ortiz ve Juan Matos çifti- nin katılacağı gecede kendi ge- liştirdikleri dans stilinin sentezi sonucunda ortaya çıkan motif- lerden oluşan bir seçki sunula- cak. Geceye Latin müzik parça- ları çalacak olan DJ Mehmet Ceyhan'a perküsyonist Hakan Beser eşlik edecek. 19 Ocak Pazar günü Akatlar Şişli Terakki Vakfi'nda düzenle- necek Salsa Dans Atölyesi'nde Nancy & Juan çifti salsa me- raklılanna bu dansın incelikle- rini öğretecek. 25 Ocak'ta Mundo Latino Latin müzıkle- rinin sıcaklığıyla insanlann yü- reklerinin buzunu eritecek. 22 ve 29 Ocak'ta ise mekân, Aleg- ria Night etkinliklerine ev sa- hipliği yapacak. (0 212 245 13 06) Türk sanatçılardan oluşan Luz Flamenko topluluğu 17,24 ve 31 Ocak'ta zengih repertuvarlanndan örnekler verecekler. Nevhiz Tanyeli, 234 resminin kaybolmasından galeriyi sorumlu tutuyor laydan sonra çok sarsıldığım söyleyen Tanyeli, "Duyduğum acı bedenime vurdu. Yaşamımın önemli bir kısmı çalınmış gibi" diyor. 40 yıllık emeğiyok oldu OZLEM ALTl NOK Ressam Nevhiz Tanyeli'nin, 'kendi tarihini' oluşturan yapıtlannın 234'ü yok oldu, hem de retrospektif bir sergi- yehazırlanırken... 14 Ocak'ta KarşıSa- nat Çalışmalan'nda açılacak retrospek- tif sergide yer alacak resimler arasından elenen 234 resim, Tanyeli'ye ulaştınl- mak istenirken galeri tarafından kaybe- dildi. 1965 'lerden bugüne farklı dönem- lerden 234 resim... Bu, Tanyeli'nin ner- edeyse 40 yıllık emeğinin yok olması demek. Bundan sonra ne yapılabilece- ği, maddi manevi hasann nasıl giderile- ceği bilinmeyenlerarasında. Bildiğimiz Nevhiz Tanyeli'nin hissettikleri. Resimlerin akıbeti meçhul - Resimler Karşı Sanat Çalışmala- n'ndan size gönderilirken kayboldu sanırım. Olay nasıl gerçekleşri? NEVHİZ TANYELİ -14 Ocak - 21 Şubat 2003 tarihleri arasında Karşı Sa- nat Çalışmalan'nda retrospektif nite- likte, 15 Ocak - 1 Mart tarihleri arasın- da da Milli Reasürans'ta son resimleri- min yer alacağı eşzamanlı iki sergi için hazırlıklar sürerken Karşı Sanat Çahş- malan'nın atölyemden teslim almış ol- duğu 785 resmin 234 adedi galeri tara- fından taşıma sırasında kaybedildi. Ga- lerinin bana naklettiğine göre, Cihangir semtinde sokaklarda yaşayan akıl den- gesi bozuk bir kadın, sokakta unutulan beyaz bir resim çantasındaki kâğıt üze- rine yapılmış ekolin, pastel, suluboya ve yağlıboya resimlerimi çevredeki bir kahvehaneye götürmüş \t bazılannı masalarda oturan müşterilere dağıhnış. Kahvehane sahibi de sonradan masa- larda kalan resimleri toplayarak çöpe atmış. Dosyada kalan öbür resimleri- min akıbeti ise meçhul. Bu olayın, Kar- şı Sanat Çalışmalan'nın taşıma işlemi- nin gerektirdiği sayıda eleman kullan- maması ve özensiz da\ranması sonucu gerçekleştiğini düşünüyorum. - Sizin farklı dönemlerinize tarih- lenen 234 resminiz yok artık. Onlar- ca yıllık emek, zaman, çaba da yok ol- du. Ne hissediyorsunuz? TANYELİ - Çok sarsıldım. Önce kavramaya çalışıyorsunuz ama sonra anlıyorsunuz olanı. Yaklaşık 40 yıllık çalışmalanmın çeşitli dönemlerinden 234 resim düpedüz yok edildi. Bu olay ülkemizde nasıl yaşandığının da bir göstergesi tence. Yaşamlanmıza, bir davranış biçimi olarak insan ilişkileri- ne de yansıyan bunca kapkaç, şiddet, ci- nayet ve kıyımın egemen olduğu dün- yamızda başıma gelenin küçük bir fe- laket olduğunu bilsem de, duyduğum acı giderek bedenime vurdu. Sağlığım eskisi kadar iyi değil. Yaşamımın önemli bir kısmı çalınmış gibi. Sergi 15 Ocak'ta açılacak - Milli Reasürans'ta açılacak olan sergi, Karşı Sanat Çalışmalarf nda- ki serginin iptaliyle nasıl bir sergiye dönüşecek? TANYTLÎ - Milli Reasürans'ta son resimlerimden oluşması öngörülen ser- gi, Amelie Edgü'nün önerisiyle gale- rinin koşullan el \erdiğince retrospek- tif sergiye dönüştürüldü. O zaman da, sergilenmesi öngörülen hem yeni, hem de eski resimlerimin azaltılması gerek- ti. Atölyemde bulunan birçok resmin yanı sıra, daha önce Karşı Sanat Çalış- malan'nca koleksiyonerlerden teslim alınan resimlerin hiçbiri sergilenemi- yor ömeğin. Sonuçta simgesel retros- pektif bir sergi bu. (Sergi 1 Mart 'a kadar görülebilir. Tel: 0 212 231 97 06) Minikler haydi tiyatroya • Küitür Servisi - Masal Gerçek Tiyatrosu, küçüklere yönelik hazırladığı 'Oynamak Istiyorum' adlı müzikli danslı çocuk oyununu bu ay cumartesi ve pazar günleri saat 13.00'te Beşiktaş Belediyesi Akatlar Küitür Merkezi'nde sahneleyecek. Reha Bilgen'in yazıp yönettiği oyunda Cenk Demirer, Aynur Akmancı, Aslı Başak Paçacı, Murat Bayar ve Erkan Erten rol alıyor. Oyun; dostluk, paylaşma duygusu ve arkadaşlığın önemini vurguluyor. Berlin'de kapsamlı bir sergi • BERLİN (AFP) - Dünyanın en genış sanat koleksiyonlanndan bir tanesi, 2004 yılından itibaren yedi yıl boyunca Berlin'de, Hamburger Bahnhof Müzesi Rieck - Halle Sanat Galerisi'nde sergilenecek. Friedrich Christian Flick'e ait olan koleksiyonda, 150 sanatçının farklı tekniklerle gerçekleştirdiği yaklaşık 2500 yapıtı yer aiıyor. Marcel Duchamp, Piet Mondrian, Kurt Schvvitters, Gerhard Richter, Sigmar Polke, Richard Serra ve Bruce Naumann, koleksiyonda yapıtlan bulunan sanatçılardan bazılan. Yapılan törende yetkililer böyle bir serginin gerçekleştirilmesine olanak tanıdığı için teşekkür ettiğinde; Flick, Çağdaş Sanat açısından zengin bir kent olan Berlin'e, bu serginin ancak bir tür iltifat olacağını belirtti. Sezen Aksu klasikleri • Küitür Servisi - Türk pop müziğinin divası Sezen Aksu, ilk kez bir 'unplugged' konser verecek. Kısaca sanatçı o gece müzik yaşamının kilometre taşlannı oluşturan ve dillerde yer etmiş şarkılannı seslendirecek. Sezen Aksu yann, 20 ve 27 Ocak'ta Beşiktaş Küitür Merkezi 'nde saat 21.00'de sevenlerinin karşısında olacak. Sanatçı, geçen yaz 'Türkiye Şarkılan' konserleri ile müzikseverleri coşturmuştu. Bilet fiyatlan tam 43 milyon 500 bin ve öğrenci 33 milyon 500 bin TL olarak belirlendi. (0216454 15 55) Cinephilia Mini Fîlm Festivali • Küitür Servisi - Eskişehir'de Anadolu Üniversitesi (AÜ) Sinema Kulübü ve sinema sitesi 'sinefil.org' işbirliğiyle düzenlenen 'Cinephilia Mini Film Festivali', 13-18 Ocak tarihleri arasında yapılacak. Bir hafta süreyle 5 film, her gün 4 seansta izleyiciyle buluşacak. AÜ Yunus Emre Kampusu'ndaki Sinema Anadolu Salonu'nda dönüşümlü olarak gösterilecek filmler şunlar: 'Köprüdeki Kız', 'Akıl Defteri', 'Amelie', 'Muson Düğünü' ve 'Aşk Zamanı'. (0222 335 05 80) Gençlik İçin Müzik' • Küitür Servisi • Şişli Belediyesi'nin düzenlediği 'Gençlik tçin Müzik' projesi kapsamında 15-22 yaşlanndaki, müziğe meraklı, yetenekli ve maddi olanaklara sahip olmayan gençler müzik eğitimi alacak. Projenin ilk uygulaması Kuştepe mahallesinde yapılacak. 10 hafta olarak belırlenen kurs süresinde 15 kişilik öğrenci gruplan eğitim alacak. Bu kapsamda genç yeteneklere ses, ritim gibi temel müzik bilgileri ile teknik bilgiler ve bilgisayarla müzik konusunda eğitim verilecek. Dersler hafta içi 3 gün 18.00 - 21.00 saatleri arasında yapılacak. (0 212 288 99 51) BUGUN • ŞALİH ZEKİ KOLAT KÜLTÜREVİ'nde 15 OO'te Feridun Andaç'ın 'Türk Yazını Üzerine' konulu söyleşisi. (0 216 444 18 87) • RİTÜEL'de saat 20.00'de Hüse)in Alemdar'ın 'Şiir-Sinema İlişkisi' konulu söyleşisi. (0 212 243 13 91) • İŞ SANAT'ta 12.00 ve 14.15'te Claude Zidi'nin 'Asteriks V filminin gösterimi. (Biletix:0 216 454 15 55) • BİLGİ ÜNTVTRSİTESİ KUŞTEPE KAMPÜSC'nde »Mohsen Makhmalbaf Toplu Gösterimi' kapsammda 14.OO'te 'Kutsanmış Evlilik' filminin gösterimi. (02122935010) CRR GİTAR FESTİVALİ'NDE BU6ÜN • CRR'de 19.30'da Massimo DeUe Cese konseri. (0 212 232 98 30) UZAKDOfiü FÜM FESTtVAÜTUDE BU6ÜN • İZMİR SANAT SİNEMA SALONlTnda 16.00'da Akira Kurosava'nın 'Henüz Değil', 18.30'da Yasuomi Umetsu'nun 'Kite' filmlerinin gösterimi. (0 312 490 51 40)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear