Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 EYLÜL 2002 PAZAR
HABERLER
MHP ÜDERİ BAHÇELİ:
Ya Türkiye
ya Avrupa
• Bahçeli, ANAP,
YTP ve SP'yi
"seçim kaçkını"
f
^olarak
*Ş nitelendirdi.
AB'yideeleştiren
Bahçeli, "3
Kasım'da bu necip
millet ya Türkiye
sevdalılannı ya da
Brüksel sevdalılannı
tercih edecek" dedi.
EMtNE KAPIAN / SELAHATTtN ŞAHtN
NEVŞEHİR - MHP Genel Başkanı Devlet
BahçeH'nin, Ncvşehir'de yaptığı ilk seçim
mitingi sönük geçti. MHP lideri Bahçeli,
seçimi erteletrnek isteyen ANAP, YTP ve
SP'yi "seçim kıçkuu" olarak nitelendirdi.
AB'yi de eleştiren Bahçeli, "3 Kasun'da
bu necip millet ya Türkiye sevdahlarmı ya
da Brüksel sevdahlarmı tercih edecek"
dedi. MHP lideri Bahçeli, partisinin ilk
seçim mitinginı Nevşehir'de gerçekleştirdi.
Alanın tam dolmaması nedeniyle
konuşmasına yanm saat geç başlayan
MHP lideri Bahçeli, hükümeti yıkmaya
dönük senaryolan anlattı. Hükümet 2004'e
kadar devam edebilmesi durumunda,
ulusal ve ekonomık program ile birlikte
Türkiye'nin toplumsal dönüşümünün
sağlanabileceğini savunan Bahçeli,
"Ancak bazı çevneler hükümetin uyumlu
çabşmasmı kabuDenemedi ve yıkmak için
çok büyük gayretier gösterdi" dedi. Siyasi
belirsizlik adı altında yeni senaryolann
gündeme getirildiğini, ancak hiçbir çözüm
önerisinin sunulmadığını aniatan MHP
lideri, şu görüşleri dile getirdi:
"3 perdeflk tiyatro oyunu gibi perde perde
bu oyunu sahneye koydular. ANAP'uı
MHP'nin hükümetten çekilmesini istemesi
de son perdeydi Ama gördüler ki MHP
hâlâ iktidardadır." Türkiye'nin seçim
sürecine girdiğini, bundan geri dönüşün
artık doğru bir davranış olmayacağını
kaydeden Bahçeli, bu süre içinde seçim
yasalannın değiştirilmesinın mümkün
olmadığını anlattı. Bahçeli, "Seçimden
kaçmayı örtmek için milleti nicin
aJdaüyorsunuz? Amaç beffi, MHP'yi -^
;ı
hükümet dışuıda bırakmak. Bu necip mfflet
3 Kasun'da ya Türkiye sevdahlannı ya da
Brüksel sevdahlarmı tercih edecek" diye
konuştu.
MESUT YILMAZ:
Tarihinen
aıüaıiLsız seçimi
• tstanbul adaylannı
tanıtan ANAP lideri
Yılmaz, "Bizim
karşımızdakiler
•, ülkemizi içine
^ ~^ kapanmış,
sorunlannm altında
ezilen, sonu olmayan
karanhk bir maceraya
sürüklemek %
istemektedir" dedi.
tstanbul Haber Servisi - ANAP Genel
Başkam, Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yılmaz, "Türkiye ^
tarüünin belki de en beursiz, hatta en
anlamsız seçimine hazırlandığunız bu
dönemde, ANAP olarak nüTletimizie
aramızdaki bağı güçlendirmek her
zamanldnden daha önemtidir" dedi.
ANAP Istanbul milletvekili adaylan,
Hilton Exhibition Center'de düzenlenen
toplantıyla tanıtıldı. Mesut Yıhnaz,
toplantıda yaptığı konuşmada, îstanbul'un,
ANAP'ın "amiral gemisi'' olduğunu
belirtti. Kenti bekleyen deprem felaketiyle
ilgili konulara yoğunluk verdiklerini dile
getiren Yılmaz, milletvekili adayı Prof. Dr.
Ahmet Mete Işıkara öncülüğünde tüm
Türkiye için yeni bir Afet Yönetim Projesi
geliştirdiklerini söyledi. Partisinin
milletvekili aday listelerinde 77 kadın aday
bulunduğunu aniatan Yıhnaz, tstanbul'un
bu konuda öncülük ettiğini ve 70 adaydan
19'unun kadın olduğunu dile getirdi.
Türkiye'yi çağdaş dünyamn parçası
yapacak proje, bilgi, lider, kadro, tecrübe
ve kararlılığın ANAP'ta bulunduğunu ifade
eden Yılmaz, şöyle devam etti: "Bizim
karşımızdakiler ise ülkemizi içine
kapanmış, yoksullaşmış mevcut
sorunlannm alünda ezilen, Ortadoğu'nun
BAAS rejimine dönüştürmek, sonu
ohnayan karanhk bir maceraya sürüklemek
istemektedir. tnanıyoruz ki, önünde
sonunda insanmuza akıl ve sağduyu hâkim
olacak, ülkemizi, çıkmaz yollara, batakuğa
sürüklemek isteyenlere firsat
verUmeyecektir. Kasnn'da ülkenuan
bummeyen bir maceraya süriUdenmesmi
istemrvorsak, tstanbuOu hemşehrilerimize
bu macera peşindeki partileri ve çevlrdikleri
oyunlan anlabnak zorunda>TZ."
Seçimin 3 Kasım'da yapılmasında kararlı olduklannı vurgulayan Ecevit, eski bakanına yüklendi
Derviş gibisinigörmedimANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan BülentEcevit YTP'li Gaf-
far Yakm'ın kendisinin başbakanlığın-
da azınlık hükümeti kurularak seçi-
min ertelenmesi önerisini "üzerinde
düşünmeyi bfledoğru bulmadığr için
reddettiğuıi aktardı. Ecevit, DSP gru-
bunun bölünmesine yönelik girişim-
leri de anımsatırken Hüsamettin Öz-
kan, Kemal Derviş ve tsmail Cem' ın
bir araya gelerek partisini yok etme-
ye çalıştığını söyledi. "Derviş gibipo-
Ktikacı görmediğini'' de vurgulayan
Ecevit, çok kaypak bir zeminde siya-
set yapıhnaya başlandığını vurgula-
dı.
Ecevit, CNNTürk'teld "CafeSiya-
set" programına kahlarak güncel ge-
lişmelere ilişkin değerlendirmeler
yaptı. Seçimi erteletmeye dönük küs-
künler hareketinin öncülerinden
YTP'li Gaffar Yakın'ın "Ecevit azın-
hk hükümeti kursun, seçim erteJensûT
önerisini uygun bulmadığını aniatan
Başbakan Ecevit, "Biz bunu düşün-
medik bile. Düşünmeyi de doğru bul-
• Başbakan Bülent Ecevit, seçim yaklaştıkça hükümet
ortaklan arasındaki uyumun gölgelenmeye başladığını
belirterek ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın kendisinin görevi
bırakması yönündeki talebine dikkat çekti. Başbakan, aynca
çok kaypak bir zeminde siyaset yapıldığını yineledi.
muyonız, Sanld öyle isteğimiz var gi-
bi izfenim ohnasmı da istenByoruz" de-
di. Ecevit, daha önce erken seçime kar-
şı çıkan tek partinin kendileri oldu-
ğunu, daha sonra birçok partinin er-
ken seçimi erteletmeye dönük girişim-
lere yöneldiğini anımsattı. Ancak se-
çimlerle ilgili bütün işlemlerin yapıl-
dığını, artık bunlan altüst etmenin
doğru olmadığını vurgulayan Ece\it,
"Biz erken seçimleri erteletme girişi-
minin doğru olmadığı düşüncesine
vannk" diye konuştu. Ecevit, 3 Ka-
sım'da yapüacak erken seçimden dön-
me niyetinde olmadıklannın altını çi-
zerken YTP'li Yakın'ın kendisine ge-
tirdiği öneriyle de partisinin hiçbir il-
gisi olmadığını belirtti.
1 Ekim'de TBMM'ye gidecekleri-
ni, gerekirse parti meclisini toplaya-
caklannı belirten Ecevit, erken seçi-
min ertelenmesinin önlenmesi konu-
sunda grup karan almaya gereksinim
duymadıklannı söyleyerek şöyle de-
vam etti:
"Partimizin içinde birrutarhhk var.
Onun için birtakun olağanüstü ka-
rarlara başvurma gereği herhalde
duymayacağız. Başlangıçta erken se-
çime karşı ohnamıza karşın arük bu-
nun zamanı gecmiştir."
Başbakan Ecevit, yüzde 10 olan se-
çim barajının yüksek olduğunu, dün-
yanın pek çok ülkesinde bunun yüz-
de 5 veya altında olduğunu vurgular-
ken ancak 3 Kasım'da yapüacak se-
çim nedeniyle bunu değiştirmek için
zamanın geçriğini söyledi. Kamuoyu
yoklamalanna inanmadığını da ifade
eden Ecevit, "anketlerde gösterfldiği
kadar düşük oy almalannın da söz
konusu obnayacağını" savundu.
Başbakan Ecevit, seçim yaklaştık-
ça hükümet ortaklan arasındaki uyu-
mun da gölgelenmeye başladığını be-
lirterek ANAP lideri ve Başbakan
Yardımcısı MesutYılmaz'ın kendisi-
nin görevi bırakması yönündeki tale-
bine dikkat çekti. Ortamın bir hayli
kanşık olduğunu ifade eden Ecevit,
şu sırada çok değişik düşüncelerin
dile getirildiğini söyledi.
Başbakan Ecevit, CHP'ye geçen
Kemal Derviş'e yönelik eleştirilerini
de sürdürdü. Ekonomik krizden çık-
mak için ABD'den çağu-dıklan Der-
viş'in kendini daha çok siyasete ver-
meye başladığı ve "ortahğı kanşör-
dığı" eleştirisini yapan Ecevit. "Der-
viş, evvela DSP'nin bölünmesi için
adunlar atn. Bu arada troyka ortaya
çıkn. tsmail Cem, Hüsamettin Özkan
ve Kemal Derviş bir araya geldiler ve
DSP'yi yok etmek için girişimde bu-
lundular. Ama başaramadüarT>
dedi.
Ecevit, Derviş'in daha sonra da
YTP'yi bırakarak CHP'ye geçriğini
anımsatarak "Ben de potitikacryım
ama butür pofitikaaya şimdiye kadar
aktan ermemiştir. Böyie pofitikaa gör-
mednn" diye konuştu. Ecevit, DCT-
viş'in Türkiye 'ye çağnlmasının ken-
di fıkri olduğunu, o güne kadar kim-
senin Derviş'i tanımadığıru anımsa-
tarak "Derviş, bir özel görüşmemiz-
de benim görevden aynlmamı da is-
tedi'' diye konuştu.
Hakkâri
DEHAP
AKP
kavgası
ALtSEVMİŞ
HAKKÂRt-AKP
Genel Başkanı Recep
Tajyip Erdoğan,
"kürdüyle,Türk'üyle,
Lazryla, Çerkeziyle,
Abhazıyla ayırt etmeden
davramnz" dedi.
Miting sırasuıda
"Idama hayır* sloganı
atan bir grup genç ile
partililer arasuıda
yumruklaşma yaşandı.
Van'daki görüşmelerinin
ardından Başkale
ilçesini ziyaret eden
Erdoğan, burada
yurttaşlarla bir süre
sohbet etti. Bir yurttaşın
"işkence gördüğünü"
söylemesi üzerine
Erdoğan, "*Mfllerveküı
adayı değflim.
Görüyorsun buraya
genel başkan olarak
geldim. Ben de
vatandaşım'' diye
konuştu. Buradan
Hakkâri'ye geçen
Erdoğan, Cumhuriyet
Meydanı'nda
yurttaşlara seslendi.
Erdoğan, "Biz kbnseye
ayrun yapmayız.
Kürdüyle, Türk'üyle,
Lazryla, Çerkeziyie,
Abhazryla ayırt etmeden
davranmz" diye
konuştu. Erdoğan'ın
konuşması sırasında
yaklaşık 50 kişilik
DEHAP'h grup "tdama
hayu-'' diye slogan attı.
Gruba müdahale eden
partililer ile
DEHAP'hlar arasında
yumruklaşmalar
yaşandı. Polis, grubun
büyük bölümünü
gözalhna aldı.
Erdoğan, partisinin
Hakkâri il binasını
hizmete açhktan sonra
Cizre'ye gitti.
tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Tansu Çiller'den vaat yağmuru
DYPmitingine
aşiretdesteği
• Şanlıurfa'da Izzet Yıldızhan ve Sibel
Can'ın katıldığı konserli miting
düzenleyen DYP lideri Çiller, kendisini
karşılayan partili aşiretlerin oluşturduğu
konvoyla kentte tur attı.
SERTAÇEŞ
CEM, KÜSKÜNLERİNHAREKETİNDEN UZAK DURDUĞUNU SÖYLEDİ
Tornadan çıkmış gibi değiliz
tstanbul Haber Servisi - Yeni
Türkiye Partisi (YTP) Genel Baş-
kanı tsmail Cem, "3 Kasım'da
bizim insanımız parti değü, baş-
bakan seçecek" dedi. Cem, er-
ken genel seçimin ertelenmesiy-
le ilgili TBMM'de bazı çalışma-
lardan uzak durduğunu söyledi.
Partisinin Bağcılar ilçe örgü-
tü açılışında konuşan Cem,
YTP'nin Türkiye'yi yenüeştir-
mek için kurulduğunu ve üİke-
nin "sanal, suni" gündemiyle ü-
gilenmediklerini belirtti. "Erken
genelseçiminerteknmesiyle ügi-
HTBMM'de bazı çahşmalar var"
diyen Cem, bu çalışmalara ken-
di partisinden ve diğer siyasi par-
tilerden destek verenler olduğu-
nu söyledi. Milletvekillerine say-
gı duyduğunu ifade eden Cem,
"Ben şahsen buna biraz uzak du-
vuyorum. Bunu da açıkça söyhı-
yorum.Ancak hephniz tornadan
çıkmış gibi aynı değiliz'' dedi.
Partisinin Zeytinburnu ve Bah-
çelievler ilçe teşkilatlannın açı-
hşını da yapan Cem, "3Kasnn'da
bizim insanımız parti değü, baş-
bakan seçecek. Birçokgenel baş-
kan ve başbakan tamduuz. Ben
o parti başkanlan ve başbakan-
larm hiçbirine benzememve ben-
zemeyeceğun" diye konuştu.
Cem, bazı milletvekili adaylan-
nuı çekihneleriyle ilgili sorular
üzerine, "Fısdtıyla,dedikoduvla
ilgili değilim. Çok afTedersiniz
ama siyasi dedikodulan konuş-
mak istemiyonım'' dedi.
Semiha Şakir Huzurevi'ni zi-
yaret eden Cem, huzurevi sakin-
leriyle selamlaşnktan sonra üze-
rinde YTP'nin ambleminin bu-
lunduğu pastayı kesti.
Seçimin
etkileri
ATO'nun
merceğinde
ANKARA (AA) - An-
kara Ticaret Odası (ATO)
tarafından gerçekleştiri-
len "Seçimin Etküeri"
araştırması, siyasette ya-
şanan belirsizliğin ekono-
mide durgunluğu körükle-
diğini ortaya koydu.
ATO'dan yapılan açık-
lamaya göre 35 sektörde
yapılan araştırma sonu-
cunda, okullann açılması
ve siyasilerin seçime yö-
nelik hazırlıklannın, kâ-
ğıtçılık, matbaacılık, kır-
tasiye, lokantacılık, rek-
lam-tanıtım, akaryakıt,
servis-dağıtım, konakla-
ma sektörlerinde yüzleri
güldürdüğü, seçim tari-
hindeki belirsizliğin ise
28 sektörde durgunluğu
körüklediği ortaya çıktı.
Durgunluk yaşayan sek-
törlerin başında "inşaat
malzemeleri. iş makinele-
ri, sigortacıuk, otomotiv,
bügisayar, hazır giyim,
ayakkabı ve deri, naklrye,
sağlık hizmederi, teleko-
münikas>on ve bankact-
hk sektörleri" nin geldiği
bildirildi.
ŞANLIURFA - DYP
bir öncekı seçimlerde ba-
şanlı sonuç aldığı Şanlı-
urfa'da konserli miting dü-
zenledi. DYP mitingine
partili aşiretler destek ver-
di. Miting meydanına Yıl-
dmm Akbulut ve Meh-
met AB Bayar ile birlikte
gelen DYP lideri Tansu
Çiller, çiftçi ve esnafa yö-
nelik düşük faizli kredi
vaadinde bulundu. Çiller,
iktıdara gelmeleri duru-
munda tanm ürünlerine
yeniden sübvansiyon uy-
gulayacaklannı dile ge-
tirdi.
Çiller, 1999seçimlerin-
de partisinin en başanlı
olduğu il olan Şanlıur-
fa'daki nıitinge ittifak yap-
tığı Mehmet AK Ba>ar ve
ANAP'tan transfer ettiği
eski başbakanlardan Yü-
dmm Akbuhıt ile birlik-
te katıldı. Çiller'i hava-
alanında partili aşiretler
karşıladı. Çiller, aşiretle-
rin oluşturduğu uzun kon-
voyla kentte kısa bir tur
atarak Topçular Meyda-
nı'na geldi. ÇiIIer'in va-
nşından önce sahneye çı-
kan türkücü tzzet Yıldız-
han bir konser verdi. Yıl-
dızhan konserinde Kürt-
çe türkülere de yer verdi.
DYP lideri Çiller parti-
li aşiret mensuplannın kar-
şısına "Başbakan ÇiBer"
sloganıyla geldi. Çiller,
Urfalılardan sandıkta ik-
tidardan hesap sorma sö-
zü aldı. Tanm ürünlerine
yönelik sübvansiyonun ik-
tidar tarafindan kaldınl-
dığını anımsatan Çiller,
"Nerede bıraktry sak ora-
dan başlayacagız. 2004'te
süb\'ansiyon kalkacak di-
yorlar. Söz veriyorum; ge-
lecegi/, Zinıat Bankası'm
çiftçiye vereceğiz, ucuz fa-
iz vereceğiz, vergi affi ge-
tireceğiz'' dedi.
tktidann afla suçlulan
hapishanelerden çuVardı-
ğuîı kaydeden Çiller, "Biz
deçjftçrvianedecegiz. Bun-
dan böyle ucuz kredi çift-
çinin. l rfa'nın olacak. K>
ratgübreyede sübvansiyon
getirecek'' diye konuştu.
Habur sınır kapısından
mazot ticaretinin sınırlan-
dınhnası nedeniyle tica-
retin zayıfladığını kayde-
den Çiller, "Şoför esnafi-
nın hakkını hep birtikte
ara>acagız" dedi.
DYP lideri, hükümetin
100 milyar dolar borç al-
dığını, bu borcun mutfak-
taki yangmı söndürmedi-
ğini, gençlere iş getirme-
diğini kaydederek "Her-
kesinbirmavikartıolacak.
Bununla istediğin hastane-
ye gidebOeceksin. Primle-
ri ödeyemiyorsan devlet
ödeyecek" diye konuştu.
Esnafın Halk Banka-
sı'ndan yeni kredi alama-
dığını, eski krcdilerin yük-
sek faizini ödeyemedigi-
ni aniatan Çiller, çiftçiye
olduğu gibi esnafın borç
faizlerini de sileceklerini
söyledi. Çiller, "Ziraat
Bankası'm çifiçiye, Halk
Bankası'm esnafa verece-
ğiz" dedi. ÇiIIer'in mey-
dandan aynlmasmın ar-
dından şarkıcı Sibel Can
da bir konser verdi.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected]
Bir Italya gezim sırasında Roma'nın
eski mahalleleri içinde kurulmuş ge-
ce kulüplerini, barlan, eğlenen genç-
leri gördüğümde bu kentin canlılığına
gıpta etmiştim. Roma'da "nehrin öte
ya/cas/"diyeanılan Po Nehri'nin diğer
yakasındaki eski sokaklar, tarihi bi-
nalann yapısı, kiliselertıpkı Galata Ku-
lesi çevresini andırıyordu. "Neden Is-
tanbul böyle olmasın" diye düşün-
müştüm.
Roma'daki Türk gazeteci arkadaş-
lanm, Roma'ya yılda 60 milyon turist
geldiğini söylemişlerdi. Tüm fürkiye'ye
gelen turist sayısının beş katıydı bu ra-
kam. Roma'dan döndüm ve o gözle Ga-
lata Kulesı çevresine bakmaya başla-
dım. Galata çevresine ilk kez barlar
açılıyordu. Bu yöreyi seven insanlar
buranın canlanmasını istiyorlardı. Ta-
rihı mekâna meraklı Istanbullular birer
ikişer bu yöredeki eski binalan satın alıp
tamir ettiriyorlardı.
"Acaba biz de yapabilir miyiz" so-
rusu kafama takıldı. Cafe Iberiko, En-
ginar Kafe, Ahap kule çevresindeki
Galata'nm Çevresi Canlanırken
barlann bazılarıydı. Enginar Kafe ilk
açıldığında yüz yıllık binanın ne güzel
restore edildiğini görmüş ve sevinmiş-
tim. Bir yandan da içimi hüzün kaplı-
yordu. Kuleçevresinde Ingiliz Karako-
lu olarak bilinen binada Galata Ho-
use'u açan mimar Mete Göktuğ'un ba-
şına gelenleri duyduğumda çok üzül-
müştüm.
Bir gece bu ülkeye nizamat veren-
ler onun lokantasına gelmiş ve bazı
bardaklarlaşarap içildiği(l) konusunda
derin bir hafiyelik yapmışlar ve Galata
House'u bir süreliğine kapatmışlardı.
Mete ve Nadire Göktuğ'un tarih me-
raklısı elleriyle muhteşem birtarihi me-
kân ortaya çıkmıştı. içerıden gelen pi-
yano sesleri kuteyi gezmeye gelen tu-
ristleri cezbedıyordu. Gelin görün ki, bu
ülkenin bir devleti vardı. Polisleri, za-
bıtalan ve ıstendiği zaman bir kılıç gi-
bi kesen kanunlan ve yönetmelikleri.
Bunlar, sanki bir şeyler yapmak iste-
yen insanlann karştsnadikilmek için var-
dılar.
Kulenin hemen dibi bir çöplük ha-
lindeydi. Herkes çöplerini kulenin di-
bine döküveriyordu. Buraya neden
çöp bidonlan koyulmadığının biraçık-
laması mutlaka vardı da biz anlayamı-
yorduk. Işin acıklı yanı, semtin esnafı
da bu çaresizliğe boyun eğmiş gibiy-
di. Çöpünü getirip ortalığa dökerken
buna nasıl çare buluruz diye fazla dü-
şünmüyordu. Artık çöp arabası ne za-
man gelirse. Gelse de, o yerin temiz-
lenmesi mümkün değildi. Etrafa kor-
kunç bir koku yayılıyordu. Her gün
yüzlerce turistin burnunu tutarak geç-
tiği bır utanç manzarası orada durur-
ken devlet görevlilerimiz, "Şurada ya
içkl içiyorlarsa" diye baskınlar için ha-
zırlık yapıyorlardı. Çöp gelince sanki
devlet yok olup gidiyordu.
• • •
Enginar Kafe'yi açan Nihal ve En-
gin'le kapının önünde selamlaşıyor-
duk. Işin doğrusu onların haline acı-
yordum. Bu kadar engeli aşıp Ga-
lata çevresinde böyle bir mekânı na-
sıl ayakta tutacaklardı? Çalışma izin-
leri, polis kontrolleri, daha bilinme-
dik nice sorunlaria nasıl baş edecek-
lerdi? Geçenlerde Nihal telefon edip,
"Bu akşam gelir misiniz, canlı mü-
zik var" dediğinde sevindim. Bu ara-
da ne durumda olduklarını da öğren-
mek olanağını bulacaktım.
Nihal ve Engin'in yüzleri gülüyor-
du. "Bir buçuk yılın sonunda, artık
masraflanmızı karşılayacak bir nok-
taya geldik" diyorlardı. Bu eski ta-
rihi mekânı çok zevklı düzenlemiş-
lerdi. Müzık ve Galata hayranı bir
topluluk, Irlandaparçaları çalıyordu.
Isimleri de çaldıkiarı mekâna uygun-
du: Galaturka. Galaturka, yalnızca
Irlanda müziği çalmıyor. Keltik mü-
zik diye bilinen Iskoç, Ingiliz, Irlan-
da müzikleri çalıyor. ŞimdilerdeTürk
müziğine de başlamışlar. Her per-
şembe Enginar Kafe'deler. Zevkle
dinlenen, mekânla uyum içinde bir
müzik yapıyorlar. Galaturka'nın mü-
zikçıleri Onok, Feride, Çağlayan
ve Mine'ye teşekkür ettik.
• • •
Galata Kulesi çevresine yeni bir
de otel açılıyor. Tarihi Şerbetçi Ha-
nı'nı büyük ölçüde yıkarak ve tari-
he kıyarak yapılan Anemon Otel,
Galatalılann tepkisine neden olmuş-
tu. Yine de bu otelin açılışının çev-
reye bir canlılık getireceği söyleni-
yor.
Gece saat 12.00'de Enginar Ka-
fe'yi terk ederken Galaturka'nın ça-
lıp söylediği parçalar eskiden ses-
sizliğe bürünen Galata çevresine
hayat veriyordu. Galata hala bakım-
sız sokakları, yıkılmaya yüz tutmuş
evleri, kimsesizlerin sığındığı terk
edilmiş mekânlarıyla ilgi bekliyor. Is-
tanbul'un Roma'dan geri kalır nesi
var? Yoksa sebep biz miyiz?