Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
I AĞUTOS 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
SOYLEŞI
Mitaat* Ada
• Kültr Senisi - Türk
h«Jk mü gini kendi özgün
giçlü ycumuyla ve bas
buriton ssiyle bir bakıma
ytmiden aratan. yaşadığı
Lmlığıyle
kendine aygın bır yer
ecinen RJıi Su'nun bütün
eserlen afık Ada Müzık
tarafinda. yayımlanıyor.
Geleneksl halk
türlcülerİE kendi sazı
dışında hybır enstrüman
oLmadan >enzersiz bir tat
kazandım Ruhi Su, bu
y_erıi albünde yakın dostu
Özdemir Duru"nun evinde
arkadaşlaıyla birlıkte
kayderhken türküleri
sesiendııvor. Sıralama
tamamen -luhi Su'ya ait
'Seçmeleıve Hapishane
Türküleri adlı albümde.
Bazılan dıha önce hiç
yayımlannamış kayıtlar
ve bilınmfyen türküler
albümün en önemlı
özelliği.
Diana Krafl RumeH
Hsarı'nda
• Kültür Servisi - Nilüfer
konseriyle 6 Temmuz'da
başlayan 'Yıldızlı
Geceler' adı altında
dördüncüsü düzenlenen
geleneksel Rumeli Hısan
konserleri, bugün saat
21.00'deDıanaKrall'ın
konseriyle devam ediyor.
12-13 Ağustos'ta Sertab
Erener'in ardından 14, 16
Ağustos'ta Nez. 18
Ağustos'ta Fazıl Say, 19
Ağustos'ta Yaşar, 20
Ağustos'ta Kayahan-îpek
Açar. 21 Ağustos'ta Fahir
Atakoğlu müzikseverlerle
buluşacak.
MFÖ, Efes Pftsen
ileturnede
• Kültür Servisi - Efes
Pılsen. Türk müzığuun
efsaneleri Mazhar-Fuat-
Özkan'ı Istanbul ve
Bursa'daki büyük ilgı
gören konserlerinin
ardından. Ege ve Akdeniz
sahillenndeki yaz
konserlen turnesinde
hayranlan ile
buluşturmaya devam
edıyor. MFO, yann (12
Ağustos) Marmans
Açıkhava Tiyatrosu'nda
ve 15 Ağustos akşamı
Antalya Konyaaltı
Açıkhava Tiyatrosu'nda
müzikseverlere nostaljı
dolu saatler yaşatacaklar.
Gabriel'den yeni
albüm
• Kültür Servisi - Peter
Gabnel. on yıl aradan
sonra 'Up' adlı yeni
albümüyle 24 Eylül'de
gen dönüyor. Albümde,
sanatçırun son on yılda
gerçekleştirdiği
şarkılaruıdan bir bölümü
yer alacak. FarkJı
zamanlarda ve yerlerde
kavdedılrruş olan
şarhlann bazılan, 1996
yılında Ingiltere'de Real
World'de, Senegal'de
Youssou N'Dour
etianliklennde ve
Fransa'da kaydedilmış. Bu
şarhlarda. Gabriel'e, uzun
süredir beraber çalıştığı
Tony Levınfbas gitar),
Manu Katchedavul) ve
Dand Rhodes(gitar) eşlik
edıvor. Albüm ıçın
sanatçıya eşlik eden
komık sanatçılar ise, Blind
Boys of Alabama, Nusrat
Fateh Alı Khan, efsanevi
topluluk FleeUvood
Mac'inkurucu
üyderinden gıter sanatçısı
Peter Green ve Daniel
Lanoıs.
55 yaşındaki asiçocukMoğollar dışında Türksinemasına 200'denfazla müzikyapan CahitBerkay, 30yıl öncesinin
gençleriyle bugünün gençlerini bir arada tutabilip heyecanlandırmayı başarmanın sımnı anlattı
HATİCE TUNCER
CahitBerkay, 1968 yılından
bu yana kuruculan arasında yer
aldığı "Moğobr'la birlikte gün-
deme "güm" diye düştü ve 34
yıldır ezgileri kulaklanmızda.
MüzikJeri kimi zaman Türkân
Şoray ve Kadir Inaıur' ın bakı-
şan gözlennde, ldmi zaman "Bir
şey yapmalT diye miting alan-
lannda haykıranlann dıllerin-
de. Cahit Berkay, zamanı ve
toplumu "ıskalamayınca" yeni
kuşaklan yakaladı.
Cahit Berkay 'ın, Engin Yörü-
koğhı, Taner Ongür'le birlıkte
kurduğu Moğollar, 1970'lerde
dağıldı ve 1993'te yeniden bir
araya geldi. Moğollar dışında
yıllarca Türk sinemasına müzık
yapan Cahit Berkay, 200 'den
fazla filmin müziğini yaptı.
Asl çocuklar
Anadolu Müzık'ten çıkan
"Gitann Asi ÇocuklarT albü
müne bir parçasıyla katılan Ca-
hit Berkay, "Biz de yaşlandık
arük" derken yalnızca saçlan-
nın beyazlığından söz ediyordu
herhalde.
Saçlan beyaz, ama 1968 'ler-
de asiliği simgeledıği gibi hâlâ
uzun: "Yaşlandık derken bera-
ber koşuşturduğumuz gençkr-
leaynı platfonnda yineişüni ya-
pıyorum. Tabii onlara göre ile-
ri yaştayız. Gençlerde biraz he-
yecan var, çabuk meşhur obnak
istrvoriar. BizdeUk mirağe baş-
ladığmuz zamanlar böyle bir
kaygmuz vanh.Hattabizçokda-
ha büyük tutuyorduk. Yurtdı-
şına gidelim, müzik yapalım,
çok para kazanalım' divorduk.
18-19 yaşlanmda yola çılaşmu-
zm duygulan böyleydL Ama za-
man içindetabii ki biz belli kay-
gılan yaşamaya başladık."
zamanı ıskalamak
30 yıl öncesinin gençleriyle
bugünün gençlerini bir arada tutabilip
heyecanlandırmayı başarmanın bir sır-
rı olsa gerek: "Çetın Altan'ın çok
önemfi bir lan vardır. 'Zamanı ıskala-
mak ' diye. Yaşann, zamanı kaçırmadan,
hissederek yaşamak gerekiyor. Yaüp
kalkro yemek yemek, akşama kadar
çakşınak. Yaşam sadecebu dep kLÇev-
rende, ülkende ve düıryada her an bir-
takını haneketier var. Bunlarla ilgiü o\-
madan 'Işte ben bu kadar yaşadım' de-
yip kenara çekilmenin, televizyon kar-
şısmda pijamayla çay içmenin bir âle-
mi yok. O bence sıfirlanmakür. Artık
tükenmişsin sen, öhîmü bekHyorsun."
Bugünün türkülerl
Moğollar ve Cahit Berkay, Anado-
lu'nun ezgilerinden farklı tınılar ya-
kalıyorlar. Cahit Berkay, gitarla bağla-
ma kanşımı bir teknikle çalıyor. Gele-
neksel anlamda rürkü değil ama "bu-
günün rürküJerini'' yapıyorlar. Bağla-
malan, davullan, gitarlan, klavyeleri,
nefeslileri, kemanJanyla günümüzün
rürkülerini yapıyorlar.
Türküleri kimi zaman uyanyor, bir
şeylere dikkat çekiyor, kimi zaman da
halay çektiriyor: "Ben ülkenin siyase-
ti ik de çok ilgili bir insanım. Yâpokla-
nmızla ilgiByinı ve sorumluyum. Bu
anJamda bakrjgımızda ben pek böyle
gençlerin gözlerinin içine bakamryo-
nım. Yani bir suçhıluk duygusu var.
Ama ben müziğimde olabikîiğince du-
yarü olmaya çahşünı. Gerek çevre ko-
nusunda, gerekseinsanlann banş için-
n ülkenin siyaseti ile de çok ilgili bir insanım.
Yaptıklarımızla ilgiliyim ve sorumluyum. Bu
anlamda baktığımızda ben pek böyle gençlerin
gözlerinin içine bakamıyorum. Yani bir suçluluk duygusu
var. Ama ben mü'ziğimde olabildiğince duyarlı olmaya
çalıştım. Gerek çevre konusunda, gerekse insanlann banş
içinde, birbirlerine saygılı, sevgiliyasamalanm konu edinen
parçalaryapmaya çalıştık. Insanlara 'birde bu açıdan
bakabilirsiniz, düşünebilirsiniz' anlamında yaptığımız
parçalar var. Bunun en tipik örneği 'BirŞey Yapmalı'.
de birbirlerine saygılı, sevgili yaşama-
lanm konu edinen parçalar yapmaya
çataşük. İnsanlara 'bır de bu açıdan da
bakabilirsiniz, düşünebilırsinız' anla-
mında yapüğımız parçalar \sr. Bunun
en tipik örneği' Bır Şey Yapmalı'. Onun
dışmda Bergama'daki sivanürle afün
arayan maden şirketine karşı oluşan
hareketi desteklevici 'Ölüler AJtın Ta-
kar mı' diye parçanuz var. 'Dınleyive-
rin Gari' drye mani havasmda parça-
nuzvar. MoğoDarkendine egience mü-
ziğinden zhade,insanları biraz düşün-
dürmeye çahşan bir müzik türü seçti ve
buyön 1994'teMoğoDartekrar bir ara-
ya geldikten sonra ağnrhk kazandj."
ÖSS faciası
Cahit Berkay'ın bir çocuğu var, ama
sadece kendi çocuğunu düşünmek onun
yaşam feJsefesine aykın: "Bu ülke bü-
tün çocuklarm. Yine ÖSS faciası ya-
şandı. Gençlerimizin en güzel çağlan,
ÖSS'ye hazniık adı ahtnda açılan ders-
haneierde geçrvor. O yoksul anneler ba-
balar, olmayan imkânlanyla onlara
okul parası, dershane parası vermeye
çahşı\or. Garip bir ülke ve acayip yan-
lan da çok. Bunlara karşı duyarsız ola-
mıyorum. Ve genelKkle de bu duyarh-
hgim benim müağime yansıyor."
Kllp meselesr
Moğollar ve Cahit Berkay'ın med-
yada yer alamamak gibi bir sıİantısı yok.
Berkay, bugünün gazete yöneticileri-
nin kendi müzikJerinden etkilenip bü-
yüdükleri için gazete sayfalannın ve te-
levizyon programJannın kendilerine
açık olduğunu düşünüyor.
Yine de televizyonlann müziği yal-
nızca eğlence aracı olarak görmeleri-
ni içine sindiremiyor.
"Khp meselesi''ni ise tam olarak çö-
zebilmış değil. "Biralbümyaprvorsu-
nuz. Albümün tanıülması için klip ar-
ok şart oklu bu ülkede, dünya-
da da öyle. Devamlı khp oyna-
tan bir kanal var, Kral TV. On
beş günlük bir oynatma için 20-
25 bin doiarpara talep ediyx)r. Bu
olağanüstü haksız rekabet geti-
riyor.Dünyanmhiçbiryerindebu
haksız rekabetefirsattarunmaz.
Senin paran %arsa müziğini ta-
nıtacaksın, paran yoksa o yapü-
ğın kaseti kendin dinleyeceksin.
Ya da küsüp kendine başka bir
meslek arayacaksm. Ülkede mü-
Ağe küsüp bırakan çok yetenek-
li insaniar tanryorum, \azık <A-
d a Tefevizyonhrda eğlence prog-
ramlan müzik üzerine kurulu-
dur. Şarknuzia,türkünüzleinsan-
lan ya ağlatacaksınız ya da oy-
natacaksnuz. Başka şık yok. KMp
>-apma>acagız kardeşim, dedik.
Benim 20 milyar dolanm oba
ben onun 20 bininivermem. Ben
yıllarca teüf >asasının çıkması
için mücadele eüniş insanlardan
bimim. Cretenebü1
şeyter öden-
mesi gerekirken tam tersi üreten
ödüyor."
Parayla ünlü olmaya tepkısi-
ni, kendisine "sanatçı* dedîrtme-
yerek gösterme^'e çalışıyor: "Ben
çalgıcryım kardeşim. Hadi biraz
daha müzisyenim. Hayatta sanat-
çı değilim. Çünkü başkalan sa-
natçL OnJann yanmda ben sa-
natçryun dediginı zaman, yan
seviyeyegehnişoluyorum. Bu ül-
kede çok sanatçı Idmhğini hak
eden insan\ar. İşini güzel yapan
çoktsim var. Öbür \anda dagüç-
le, nüfuzla. parayla- ben sanat-
çı olarak, diye çıkryor."
Susurluk'tan önce
Cahit Berkay "Bir Şey Yap-
mah"yı Susurluk kazasından
dört ay önce yapmış olmasına
karşın, Susurluk'lasembolleşen
karanlık ilişkıJeri protesto şarkı-
sı haline geldi.
"Issızhğı Ortasmda
n
yı Sıvas
katliammdan etkilenerek yap-
mış olmasına karşın Onat Kut-
lar'ın The Marmara Otelindekı bom-
balı saldında yaşamını yitirmesiyle şar-
kının yeniden gündeme gehnesı Ber-
kay'a çok acı vermiş: "Lanetokun di-
yorum. Zaten Onat Abi'nin ölümünü
kabul edemiyorum.Çaknğızaman onu,
televizyonu kırmak geldi içimden."
Selvi Boylum Al Yazmalım
Yıllarca yaptığı Türk fılmlennin mü-
ziklerini herkes bilir de, Cahit Ber-
kay'a aıt olduğunu bilen azdır. Moğol-
lar'ın repertuvanna da alınan "Selvi
Boyhım Al Yazmahm" başlar başla-
maz dinleyiciler ayaktadır.
Konserlenn sonunda "Şimdi halay
çekmek serbest" derler ve "güm güm"e,
u
dümtek"e geçerler. Herkes el ele,
omuz omuzadır. 68'Iiler sahnede, genç-
lerhalayda: "68'in temeöeri sağiamdı.
O viizden oradan burav a ruğlanın üze-
rinetuğla koyabüenler hâlâ dimdik du-
ruyor. 68'lilerin bir kısmı da hâlâ 'Biz
böyleydik, 68'de böyle oldu' diye ko-
nuşup dururlar. Sonra ne yapan? Şim-
di ne yapıyorsun? 78'de ne vapan? 88'de,
98'deneyâptm? 2008'de ne >apacaksm?
Bir yerde talah kaldığın zaman o çev-
renle, o üretkenliğinle kahyorsun. Za-
manınalaşnia demodede olabihyorsun.
Kültürel bir fukarahkyaşanıyor şimdi
Basit, ucuz, sadece bir eğlencefik. Tam
ağustosDöceğihesarjL Bizsenin admadü-
şünürüz diyenler de düşünemedikleri
için büvük bir çöküntü yaşamyor işte.
Ben hazırdım ve bu çöküntünün ahın-
da yıkılmariım."
Tırnaklarımızla kazıdık.
Berkay, dünyanın hiçbir yerinde bu denli tek tarzda
müzik dinlenmediğini savunuyor. Popüler
müziklerin dinleyicileri pastanın yüzde 99'unu
alıyorsa geri kalanlan diğer türler paylaşıyor: "Bu
rakamı biraz abartnuş oJabiürim ama pop müzik de
tu kaka' demrvorum. O da bir ihtiyaç. Ama biraz
ahn teri obiın üstünde. Pop müzik ucuz müzik
demek değüdir id. Kafrye uysun diye abuk subuk
laflar söylemek değüdir. Benim kuşağundan büiriın.
Bir dans müziği orkestrasında solist ohnak,
enstrümanist obnak için 8-10 yû uğraşırdın. Şimdi
okulu var daha iyi Gerçi biz alayhyız, hepimiz
eğjrim görmedik ama biz de başka türtü yetiştirdik
kendhnizi Biz böyle nrnaklarunızla kazıdık. Once
'Alrm Mıkrofon' v^anşmasmda duyurduk
kendhnizL tstanbul'da Fitaş Sineması konserleriyle
gündeme güm diye düştük. O basmda çıkan
haberlere Anadohı'da girç) çıkmadığmıız, rurne
yapmadıgımız yer kalnıadL Böyle kendimizi
kendimiz tanıtnk." Cahıt Berkay ve Moğollar'ın
dinleyicileri rockseverlerle sınırlanamaz. Zaten
Berkay da bu iddiada değil: *tngüiz-Amerikan
gruplanndaki rock tarzryla MoğoDar'm yapOğı tarz
farkh. Moğollar tarzı diye müzik yapıyonız. Eskiden
'Anadolu pop' diyorduk, şimdi 'Anadolu rock" diye
çevirthk. Ama ona da çok ııymuyor. Rock formaüna
girnıeyen enstrümantal parçalanmız çok. O kadar
sert haykırarak tepkflerinıizi argo kefimelerle ifade
eden serrükte değüiz. Bizim Ağn Dağı Efsanesi'nin
rockla alakası yok." Türkıye'de telif yasasının uzun
yıllar çıkmaması sanatçılann eserlerinin parasal
karşıüğını bulamamasına neden oldu. Berkay da
Türkiyenın en önemli müzisyenlerinden olmasına i
karşın bir ev sahibi olacak kadar parası 1999 yıhna
kadar olmamış. 1999 yılında teüf yasasının ]
çıkmasiyTa biraz rahâtlamış. GeçenlerdeTransa'dan
gelen bir mektup, sanat eserine saygıya örnek
oluşturacak nitelikte "Ben 1970 ten beri Fransa'da j
SASEM üyesivim. Geçen hafta 187 frank telif '
paramın biriktiğini beürten bir mektup aldnn. Bu
rakam düşük gözükebUır ama Fransa'dan
1982'dedöndüm."
PAZAR
ORHAN BURSALI
Iktidar Dönme Dolabı
Seçim arenasındaki partiler iktidara gelince han-
gi vaatlenni gerçekleştirebileceklerini sanıyorlar...
Hiçbirini, kesinlikle hıçbirini...
Türkiye'de bugun iktidarda kimin olduğu ve se-
çımlerden sonra daha uzun birsüre, belki öbürse-
çimlere kadar kimin olacağı da bellıdir.
İktidara kim gelirse gelsin, onu yönetecek olan
aşağıdakı rakamlar ve gerçekler olacak:
1) 204 milyar dolarlık iç ve dış borç; (44 milyar
dolar Hazıne garantili özel sektördış borcu ile bir-
lıkte); ve bu borçlann döndürülmesı için özellikle
yeni borçlar bulunması.
2) Vergi gelirlerinın tümünü aşan ve yükselme eği-
limi süren faiz ödemelen.
3) Gelirgıderi karşılayamadığı için bu yılın ılk al-
tı ayında oluşan 10 milyar, yıl sonuna kadarki açık
için toplam 20 milyar dolar para bulunması... Der-
viş döneminde dış kaynaklarla borç çevirme ile kri-
zın kriz içinde yönetımi "başarısı" (krizden çıkmak
değil!) göreceli olarak sağlanmış gıbı.
Ama krizin bu göreceli yatay, daha gerçekçi yo-
rumlara göre aşağı doğru yönelik seyri, borçlann
ve faiz ödemelerinın artması, faiz ve enftasyonda
rakamların hedeflenenlerin üzerinde seyretmesi
pahasına sağlandı.
• • •
Türkiye'nin ekonomik rakamlanna bakınca ikti-
dara sahip olmak, ciddı, inandıncı, gerçekçi ve
uzun vadelı yeni ekonomı-politik stratejık hedef-
leri olmayanlar için, deli gömleğini gönüllü olarak
giymek anlamına geliyor.
İktidara ortak olabilecek partiler yeni ekonomik
stratejik hedeflerden yoksun ve hepsi IMF'in po-
lıtıkalannı uygulamaya gönüllü talip olduklanna ve
gerçek tablo da ortada olduğuna göre, bu ıktidar
yanşının anlamı nedir?
Ne yazık ki Türkiye'nin ve halkın en büyük şans-
sızlığı ve siyasal hayatımızın ve liderlerin en büyük
çıkmazı, ıktidar için ıktidar olmak isteğidir.
Yoksa iktidarda, Türkiye'nin bugünkü ekonomik
yapısında, ulusal ekonomıyi kendi ayaklan üzerin-
de oturtacak stratejik yönelişler gerçekleştırmek
için değil.
• • •
Haşa, yeni yönelişlerden söz etmek kimin
haddine...
Ne yazık k\ iktidara ortak olabilecek bir siyasal
partının böyle yönelişlerden söz etmesi bile eko-
nomiyı "korkutmasına", "piyasagüçlerini"panik-
letmeye yeter.
Ekonomı, alternatıf ekonomı politikalannı bile
tartışamayacak kadar kırılgan ve bağımlı bıryapı-
ya dönüşmüştür.
Uyuşturucu ve alkol bağımlılığı gibi, IMF ve
dış siyasal ve ekonomik güçlerın politikalanna sü-
rekli ve zorunlu bir bağımlılık söz konusudur.
Alternatif seçeneklerin gündeme gırebilmesi ve
tartışılması bile mümkün değildir.
Bir-iki saygın ve namuslu insan dışında, med-
yada, IMF'nın politikalannı ve küresel ekonomi
güçlerinın yaranna işleyen mekanizmayı ciddi ola-
rak sorgulayıp, sözde bile olsa ulusal politik dü-
şünceler ortaya atabilecek uzman kimse yoktur.
Bu ne köleliktir!
Bu ne uşaklıktır!
Bu ne kafaca ve beyince satılmışlıktır!
• • •
Türkiye'de oynanan, "Iktidar olma sırası ben-
de" oyunudur.
Çok iyı bılınıyor kı bır, iki veya üç yıl sonra se-
çimle veya hükümet degışikliğiyle iktidar olma sı-
rası başkasına geçecektir.
Türkiye seçmeni de "denenmemiş" sandığı ve-
ya kendisine "denenmemiş" olarak yutturulan, sa-
dece adı ve sanı farklı kışı ve partılere yönelerek
yeni umutlar arayacaktır.
Tam bır dönme dolaba bındirilmiş durumdayız...
obursali(S cumhuriyet.com.tr.
MERStN 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRtMENKULÜN AÇIK AKITIRMA
tLAM
DosyaNo: 1998-1895 Tal
Sanlmasına karar verilen gayTİroenkulûn cinsl knmeti,
adedi ve evsafi: Içel ili. Mersın ılçesı, Meatlı kö>ü, Gırit
mevkıı, 1513 par&el, 14 pafta üzerinde B Blok, 2. Kat. 32
No'lu mesken olarak kullanılan yapıdır. Taşınmaz Soli Ta-
tıl Sıtesı, B Blok. Kat 2. No- 32 Mezith-Mersın adresın-
dedır.
Yapı kıymeti: 2 oda. 1 salon ve müştemilatuidan ıbaret
olan bu daıre batı cephehdır. Zemını karo kaplıdu Duvar-
lan plastık badanadır. Doğramalan ahşaptır. 85 m2'dir.
Dairemn balkonu bulunmamaktadır. Islak mekânlan sera-
mık kaplıdır. Pencerelen alümmyıımdur. Her türlü beledi-
ye hızmetınden faydalanmaktadır. Bugünkü alım satnn fi-
yatlanna göre kıymetı 7.500.000.000.- TL'dır.
Satış şaıUan: 1 - Yukanda aniatılan taşınmazın binnci
satışı 24.09.2002 Salı günü Mersın 2. Icra Müdürlüğü'nde
saat 10.00-10.15 arasında açık arttırma suretiyle yapıla-
caktır. Bu arttırmada tahmın edılen kıymetin yüzde 75'inı
ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış
masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur. Böyle bir be-
delle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü bakı kal-
mak şartıyla 04.10.2002 Cuma günü Mersın 2. Icra Mü-
dürlüğü'nde saat 10.00-10.15 arasında ıkıncı arttırmaya
çıkanlacaktır. Bu arttrrmada da rüçhanlı alacaklılar varsa
alacaklan raecmuunu, satış paylaştırma masraflannı geç-
mesi ve tahmin edilen kjymetın yüzde 40'ından az olma-
mak şartıyla en çok arttırana ihale olunur
2- Arttırmaya ıştirak edeceklenn. tahmin edılen kıyme-
tin yüzde 20'si nıspetınde pey akçesı veya bu mıktar kadar
mılli bır bankanm temınat mektubunu vermeleri lazımdır.
Satış, peşin para ıledır, alıcı istediğinde 20 günü geçme-
mek üzere mehıl verilebılır KDV tellaliye, resmi ihale
pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aitrir. Birikmiş vergı-
ler satış bedelınden ödenır.
3- lpotek sahibi alacakhlarla dığer ilgililerin (ilgililer
tabınne ırtifak hakkı sahıplen de dahildır) bu gaynmen-
kul üzenndekı haklannı hususıyle faiz ve masrafa daır
olan ıddıalannı dayanagı belgeleri ile on beş gün içinde
daıremıze bıldirmelen lazımdır. Aksı takdırde haklan ta-
pu sıcili ile sabıt olmadıkca paylaşmadan hanç bırakıla-
caklardır.
4- Satış bedelı hemen veya venlen mühlet içinde öden-
mezse, lcra Iflas Kanunu'nun 133. maddesı gereğınce iha-
le feshedıur. İki ıhale arasmdakı farktan ve temerriit fa-
ızınden alıcı ve kefıllen mesul tutulacak ve hiçbir hükme
hacet kalmadan kendılenndenjahsıl edıleçektıı.
5- Şartname gazete iJan tarihinden itıbaren herkesin gö-
rebilmesı ıçın daırede açık olup masrafı venldiği takdirde
isteyen alıcıya bır örneği göndenlebilir.
6- Satışa ıştirak edenlerin şarînameyT görmüş ve mün-
derecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bılgi almak
isteyenlenn 1998' 1895 Tal sayılı dosya numarasıyla mü-
dürİüğüraüze başvurmalan ılan olunur. 01.08.2002
Basın: 48429