23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 TEMMUZ 2002 CUMA CUMHURfYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 11 Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz Ankara'ya geliyor. Gündemde Irak ve ISAF var ABD nabızyoHayacak• Washington'ın Irak için Ankara'dan lojistik destek istemeJde yetineceği, ancak bu rolün daha da güçlendirilmesini isteyebileceği kaydediliyor. ISAF'nin görev bölgesi de tartışmalı bir başka başlık. Türkiye görev bölgesinin genişletilmesine tamamen soğuk bakıyor. ^^^ IRAK ORDUSU AYAKLANMAYI CÖRÜŞECEK Saddamy a karşı zirve ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD Savunma Bakan Yardımcı- sı Paul Wotfowitz'in 14 Temmuz'da Türkiye 'ye gelerek temaslarda bu- lunacağı öğrenildi. Wo]fowitz"in gündemindeki ko- nulararasında Irak'a olası ABD ope- rasyonu, Afganistan'da konuşlu Ulus- lararası GüvenJik Destek Gücü'nün (ISAF) görev yerinin genişletilme- si ve Avrupa GüvenJik ve Sa\aınma Politikası (AGSP) ile ilgili sorunun yer alması bekleniyor. Wolfowitz'in geçen aylarda yapması gereken an- cak ertelenen Türkiye ziyaretinin gelecek hafta sonunda başlayacağı kaydedıldı. Savunma bakan yardımcısuıın, te- maslan sırasında kimlerle bir araya geleceği henüz netlik kazanmadı. Iraka gelecek yıl ba- har aylannda yapılması beklenen ABD operas- yonuna ilişkin senaryolann yayıldığı bir dö- nemde gerçekleşecek ziyarette gündeme gelme- si beklenen önemli konular şöyle: Irak: ABD yönetiminin yaz aylannda Irak'a yapılacak bir askeri operasyona ilişkin karar alması bekleniyor. Saddam Hüseyin yönetimi- ni devirmeyi uluslararası terorizmle mücade- Dış Haberler Servia - Iraklı eski ordu mensuplannın önümüzdeki hafta Londra'da bir araya gelerek Saddam Hüseyta'e karşı ayaldanma konusunu ele alacaklan bildirildi. Ingiliz The Tünes gazetesinin haberine göre Avrupa ve ABD'de yaşayan yaklaşık 70 eski ordu mensubunun katılacağı 3 gün sürecek konferansta Irak ordusunda ayaklanmanın nasıl başlatılabileceği, ordunun Saddam'm devrilmesinde ne tür bir rol oynayabileceği ve Saddam sonrasında kurulacak hükûmete ne şekilde yardım edebileceği gibi sorulara yanıt aranacak. Toplantıya katılanlar arasında Körfez Savaşı'nın hemen ardından darbe girişiminde bulunan eski Tuğgeneral Tevfft EI Yaseri üe Irak ordusunun psikolojik operasyonlanndan sorumlu olan General Said Ubeydi de var.The Times'a göre, Irak liderinden kurtulmayı kafasına koyan Bush yönetimi, Londra'daki toplantıya destek veriyor. Irak ve BM arasında dün başlayan 3. tur görüşmelerinden bir sonuç çıkmaması, muhaliflerin toplantısını daha da önemli hale getirmesinin yanı sıra, ABD'nin askeri hazıriıklara hız vermesine de neden olabilir. Iran'da yayımlanan Tehran Tünes gazetesi de, ABD kuvvetlerinin Türk-Irak suıınna yakın bölgede sessiz faaliyetleri, ABD ile BAE arasındaki diplomatik görüşmeler ve ABD istihbarat ajanlannın Irak muhalefetiyle olan temaslannın, Irak'ta bir yönetim değişikliğine yol açabilecek ciddi gelişmelerin olacağını gösterdiğinı öne sürdû. MIAMI'DE UCUS SEMİNERİNE KATILACAKTI Uvey oğlu tutuklandı MIAMI (AA) - Amerikah yetkililerin, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in üvey oğlunu, ABD'ye, uçuş eğitim seminerine katılmak için uygun vizesi olmadan girdiği şüphesiyle Miami'de rutukladıklan bildirildi. Göç ve Muhaceret Dairesi (INS) yetkililerinden Jün Gokbnan, Miami'deki WSVN televizyonuna telefonla yaptığı açıklamada, tutuklanan kişinin Saddam Hüseyin'in üvey oğlu olduğuna inanmak için her türlü nedenlerinin bulunduğunu söyledi. Sınır cfaşı ediiebilir Goldman, söz konusu kişinin havacılık endüsrrisı çalışanı olduğunu ve Miami'deki üç günlük uçuş seminerine katılmayı plarüadığını, ancak uygun vizesinin olmadığını belirtti. WSVN, ismi açıklanmayan kişinin, ABD'ye Yeni Zelandadan geldiğini, federal yetkililerce gözetim altında tutulduğunu ve sırur dışı edilme ihtimalinin bulunduğunu duyurdu. le konusunda önemli bir hedef olarak gören ABD yönetimi, bu süreçte Türkiye'nin de des- teğini almaya çalışıyor. Washington'ın Anka- ra'dan lojistik destek istemekJe yetineceği, ancak gelişmelere göre bu rolün daha da güç- lendirilmesini isteyebileceği kaydediliyor. Paul Wolfbwitz'in ABD yönetiminin, Irak'a operasyon ve sonrasındaki planlanna ilişkin Türkiye'yi bilgilendirmesi bekJeniyor. Wolfowitz'in Kuzey Irak'taki Kürt grupla- nyla ABD yönetimi arasında Türkiye'yi ra- hatsız edecek bir uzlaşma olmadığına ikna et- meye çahşabileceği belirtiliyor. ISAF: Türkiye'nin 20 Haziran'da komuta- sını aldığı ISAF'nin görev bölgesinin Kâbil dışına genişletilmesi isteniyor. Wolfowitz'in de aralannda bulunduğu önemli sayıdaki ABD'li yetkilinin de Afganistan'da yürütülen operas- yon açısından genişlemeye sıcak baktığı bili- niyor. Türkiye ise 6 aylık görev süresi boyun- ca görev bölgesinin genişletilmesine tamamen soğuk bakıyor Türkiye ile ABD arasındaki bir sorun da VVashington yönetiminin ISAF için ver- meyi taahhüt errığı 228 milyon dolarlık yardı- mın henüz Kongre'den geçmemiş olması. Wol- fowitz'in ziyareri öncesinde bu paranın onay- lanması olasılığı bulunuyor. AGSP: AGSP konusunda Türkiye ile ABD'nin benzer görüşte olduğu kaydedili- yor. Türkiye, ABD ve Ingiltere'nin birlikte imzaladıklan 'Ankara Metni'nın yeniden gö- riişülmesine Washington yönetiminin de kar- şı çıktığı belirtiliyor. ABD'de 11 Eylül'den sonraki ilk 'Bağımsızlık Günü' olağanüstü güvenlik önlemleri altında kutlandı 4 Temmuz'a korku bulaştı • Bağımsızlık Günü öncesinde çok sayıda terör saldınsı ihban alındı. Savaş uçaklan gün boyunca ülkenin çeşitli yerlerinde devriye gezdi. Dış Haberler Servisi - ABD ha da güvende olması için ül- dün 11 Eylül saldınlannın ar- dmdan ilk '4 Temmuz Bağım- sızlık Günü'nü yoğun güven- lik önlemleri ve yeni saldın korkusu altında kutladı. ABD'nin Ingiltere'den ba- ğımsızlığını kazanmasının 226. yılı lcutlamalan dün yeni sal- dınlar olasılığı yüzünden "di- kenüstünde" yapıldı. Başta New York ve Washing- ton olmak üzere, büyük kent- lerin güvenlik görevlileri halk- tan dikkatli olunmasını is- tedi. Dışişleri Bakanı Co- Kn Fowdl, 4 Temmuz'la il- gili çeşitli ihbarlar alındı- ğını söyledi. FBI da ihbar- lar nedeniyle güvenlik ön- lemlerini en üst düzeye çı- kanrken FBI ile CIA'nın tüm birimleri olası saldı- nlara karşı birlikte çalıştı. Adını açıklamayan bir yet- kili, FBI'ın teröristlerin ABD ve A\Tupa'daki bü- yük stadyumlara ilişkin in- ternetten bilgi topladıkla- n uyansuıda bulunduğunu söyledi. Ulusal Güvenlik Danış- nanı CondoleezzaRice da ıer türlü önlemin alındığı- ıı söyledi. "4 Temmuz Bağrnısızhk Günö"nü Virginia'da kut- ayan Başkan George Sush, dün halka seslene- ek terör kaygısına karşın mğımsızlık gününün coş- cuyla kutlanmasını istedi. 3ush. "Biz özgürûz ve özgür- üğümüzü seviyoruz. Bu dü- üncejie 4 Temmuz'u kutlaya- ann dedi. Beyaz Saray Sözcü- ü Ari Fleiscner da havada ve :arada kapsamJı güvenlik ön- emlerinin alındığını belirte- ek "TerörisÜerin kutlamala- i engeüemesine izin venneye- eğiz"dedi. Başta VVashington ve New brk olmak üzere bütün ülke- e kutlamalarla ilgili olağa- üstügüvenlik önlemleri alın- ı. Washington'da kutlamala- n yapıldığı Kongre'nin kar- sındaki kent merkezi parkı- a insanlar, bu yıl ilk kez üzer- ri aranarak girdi. Halkın da- kenin çeşitli yerlerinde savaş uçaklan görev yaptı. Asya ülkelerinde yaşayan Amerikahlar da "Bağunstzhk Günü"nü, terörist saldınlar olabileceği kaygısıyla göste- rişten uzak ve temkinle kutla- dı. ABD Dışişleri Bakanlığı, yurtdışındaki vatandaşlannı, teröristlerin hedefi olabilecek büyük toplancılardüzenlemek- ten sakınmalan yolunda uyar- mıştı. Aralarmda kadınlann da bulunduğu 200 Afgan, 40 kişinin ölümüne yol açan bombardımanı protesto etti. (Fotoğraf: AP) ABD karşıtı ilk gösterilerini 4 Temmuz'da Kâbil'de düzenlediler Afganlann protesto günü ABD'liler hafta başından beri kutiuyor. (AP) Dış Haberler Servisi - Afganistan'da ABD'nin bu ülkeye yönelik operasyonunun başladığı geçen ekimden bu yana ilk kez ABD karşıtı bir gösteri düzenlendi. Başkent Kâbil'de toplanan yaldaşık 200 Afgan, ABD'nin hafta başında düzenlediği ve bir düğüne katılan 40 kişinin ölümüne yol açan bombardımanı protesto etti. Taşıdıklan pankartlarla saldınyı kınayan Afganlar, şimdiye kadarki sivil ölümleri için tazminat talep ederken bundan sonra da sivillerin "yannşnkla'' vurulmaması için güvence istediler. Gösteriye katılanlar. ABD önderliğindeki koalisyonun Taleban rejimi ve El Kaide'ye karşı aldıklan önlemleri desteklediklerini, ancak sivil ölümleriyle sonuçlanan saldınlar devam ederse Amerikan düşmanlığının artacağı uyansuıda bulundular. Göstericiler 1980'lerde Rusya'ya karşı savaştıklannı, gerekirse şimdi de Amerikahlara karşı savaşacaklannı ifade ettiler. Gösteriye kadınlar burkalanyla katılırken içlerinden yahıızca biri yüzünü açmıştı. Gösteriyi düzenleyen Birleşik Demokrasi Cephesi eylemin ABD Büyükelçiliği önünde yapılmasuıın planlandığını, ancak ABD'nin bağımsızlık günü nedeniyle alınan güvenlik önlemleri yüzünden elçiliğe ulaşamadıklannı bildirdi. Göstericiler BM'nin başkentteki binasına yürüdü. Bosııa barış güeüne 12 gün daha BM Genel Sekreteri Annan, ABD'nin BM banş gücü sistemini tehlikeye atmamasını istedi Dış Haberler Servisi-Bırleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, Bosna'da görevli BM banş misyonunun görevinin sona ermesine birkaç sa- at kala önceki gün kabul ettiği bir karar tasansıy- la banş gücunün görev süresini 15 Temmuz'a ka- dar uzattı. Konsey Başkanı Jeremy Greenstock, "Konsey'in bu süre içinde ABD'nin kaygdarnu ele alacağını" söyledi. Kendi banş gücü personeline, 1 Temmuz'da gö- reve başlayan Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde (UCM) dokunulmazhktanınmasını talep eden ABD, geçenpazar önce banş gücunün görev süresinin uza- tılmasını veto etmiş, daha sonra bu sûrenin 3 gün uzatılmasıru öngören tasanya olumlu oy vermişti. ABD son oylamada da banş gücunün görevinin 12 gün daha uzatılması yönünde oy kullandı. Annan, Powdl'a mektup gönderdi Güvenlik Konseyi'nin 14 üyesi, konseyde yal- nız kalan ABD'nin sunduğu iki uzlaşı önerisini de reddederek Amerikan personelinin çekilmesi durumunda banş gücunün Avrupa Birliği'ne (AB) devri sürecinin hızlandmlmasuıı kararlaştırmış- ü.BM Genel Sekreteri Kofi Annan, ABD'yi BM banş misyonlannın tamamım tehlikeye atmama- sı konusunda uyardı. Annan, Dışişleri Bakanı Co- UnPorofl'a gönderdiği mektupta, "ABD'nin UCM ile Ugüi korkulannı abarüh buMoğuna, VVashing- ton'm kaygısmm banş gücü operasyonlan çerçe- vesinde gerçekJeşmesinin neredevse olanaksız ol- duğuna'' dıkkat çekti. Annan, "ABD'nin gerçekieşme olasdığı bulun- mayan kavgı>üzünden tüm BMBanş Gücü siste- mini tehlikeye atmamasını" istedi. Bosna ve AB, karardan memnun olduklannı ve soruna kaucı çö- züm bulunmasım istediklerini bildirdi. BICAKSIRTI EROL MANİSALI Basın, Volkanı Patlattı Ben neye seviniyordum ki? Sadece bir maç ga- libiyeti miydi beni sevindiren? Hayır bu değildi, ben halkın sevinmesine seviniyordum, halkın coş- kusuna, mutluluğuna seviniyordum. Bunun da arkasında başka şeyler vardı... Ben hal- kın coşkusuna alkış tutarken halk acaba sadece maç yüzünden mi coşmuştu, bayraklara sarılmış- tı? Iş bu kadar basit değildi, daha başka bir şey- ler vardı arkasında. Çünkü maçla, futbolla ilgisi ol- mayan yaşlı nineler, dedeler de coşmuşlardı, genç- ler de bayraklara sarılmışlardı. O zaman bu coşku sadece bir futbol maçı gali- biyeti değildi. Türk bayrakJan, marşlar, danslariasüs- lü toplumsal coşkunun arkasındaki sebepler ne- lerdi? - Kötü haberlerin arasından sıyrılıp çıkmış bir "iyi haber" olma ayncalığı mıydı sadece bu coşkuyu yaratan? - Toplumsal kimlik arayışının tetikleyicisi mi ol- muştu bir futbol maçı? - Eğer bu toplumsal kimlik arayışına duyulan öz- lem ise bunun arkasında ya da içinde ne gibi öğe- ler bulunuyordu? - Dışandan yapılan siyasi, iktisadi, kültürel da- yatmalara karşı, toplumsal ve ulusal birdirenç mi coşkuyla bütünleşip bayraklara, şarkılara, marşla- ra dönüşmüştü? Bunlar geçerli ise özünde ulusal kimlik arayışı- nın çevresinde toplanmıştı bütün bu toplumsal coşku. Bir kaynaşmayı, bütünleşmeyi simgeliyordu; yaş- lısı, genci, zengini, fakiri, sade vatandaşı, aydını bir- denbire bütünleşivermişti. Kendi bayrağına sarılı- yordu, kendi şarkısını, kendi marşını söylüyordu halk, haykırırcasına; bu ulusal bir şeydi, ulusal bir ara- yışı gösteriyordu. - Kendine saygı, kendi öz değerlerine sevgi ara- yışı ve isteği vardı bu toplumsal coşku içinde. Halk, aslında bunun özlemi içindeydi. Halkın gerçek sesi mi? Halk coşkusu ile kendi sesini, kendi şarkısını, ken- di kimliğinı ortaya koymak istiyordu bence. Bunun için her kesimi ve her kesiti \\e bir bütünlük için- deydi. HaJk bu ulusal coşkusunu kime karşı gösteriyor- duk? - Acaba dış itelemeler, IMF'lerin, Dünya Banka- sı'nın, Karen Fogg'lann Türkiye'ye karşı, "aşağı- layan biryönetici" gibi yaklaşımlan mı halkın ulu- sal kimliğini büyük bir coşku ile ortaya koymasına yol açmaktaydı? - Bunun gibi, içerde dışardakilerin borazancı başlığını yapan televizyon kanalları ve gazetelerin halktan kopuk, büyük sermayenin kısır çıkar he- sapları gölgesindeki çığırtkanlıklanna mı bu insan- lar tepkilerini gösterıyorlardı? öyle ya, halk bayra- ğına sanlıyor, milli marşına sarılıyordu; bununla, özkimliğini siyasi, iktisadi ve kültürel olarak yok etmek isteyenlere tepkisini göstermiş olmuyor muydu? Bana göre halkın coşkusu, futboldan çok öte ulu- sal bir coşku ve ulusal bir başkaldın idi. * Yabancıları öne çıkanp Türkiye'yi siyasi, iktisa- di ve kültürel olarak bağımlı hale getirmek isteyen- lere karşı ulusal bir tepkiydi. * Kendi halkına, kendi kimliğineyabancılaşan, bu- na karşılık, "dışardaki güç odaklarının çıkariarı doğnıltusunda" hareket eden bazı büyük serma- ye çevrelerine, bazı medya organlanna karşı bir baş- kaldırının ifadesi idi. Ben bu coşkuyu ve meydanlara yansımayan se- si son 5-6 yıl içinde Edirne'den Gaziantep'e kadar konuşmalar yapmak üzere gittiğim toplantılarda his- setmıştim. Senegal ve Güney Kore maçları kazanıl- madan da halkın içinde bu istek, bu coşku, bu he- yecan vardı; bir basınç vardı. Ama halk gösteremi- yordu. Gazeteler, televizyonlar onun sesini yansrt- mıyordu; siyasi partiler IMF'nin, Dünya Bankası'nın, Karen Fogg'ların çevresinde toplanmışlardı. Senegal maçında, Kore maçında bu basınç vol- kanı patlattı, halk kendi sesini yollara, meydanla- ra dökülerek duyurabildi. 70 yaşında ninenin, 80 yaşında dedenin Türk bayrağına sarılarak Istiklal Marşı'nı torunları ile birlikte söylemeye çalışmala- n başka nasıl açıklanabilir ki? Teşekkürlersana milli takım, teşekkürlersana Se- negal ve Kore; halkın kendi sesini, gerçek Atatürk- çülüğü duyurmasına, coşkuyla göstermesine yar- dım ettiğiniz için... Batı'ya sesimizi yine Asya'dan duyurduk, ne garip! FTA'mn faturası Batasuna'ya • MADRİD (AA) - Ispanyol yargıç Baltasar Garzon, aynlıkçı ETA örgütü yandaşlannın sokaklardaki şiddet eylemlerinde yol açtıklan milyonlarca dolarhk zarardan ETA'nın siyasi kanadı Bask partisi Batasuna'yı sorumlu tutu. Garzon, Batasuna'nın 24 milyon euro ödemesine, aksi halde parrinin bu miktardaki mal varlıklanna el konulmasına karar \erdi. Batasuna partisi bu zaran ödemeyemeyeceğini ve ödemek zorunda olmadığını bildirdi. • BAĞDAT (AA) - Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, Iraklı üst düzey askeri yetkililerle bir araya geldi. Irak resmi haber ajansı INA'ya göre toplantıda, Irak'ın hava ve kara savunma sistemlerinin geliştirilmesi konusu ele alındı. Haberde, Saddam Hüseyinıin bu sistemlerin geliştirilmesi için verdiği talimatlann yerine getirildiği belirtildi. Çin BBC yayınım kesti • LONDRA (AA) - Çin, Ingiliz yayın kuruluşu BBC'nin ülkede yaptığı uydu yayınuu durdurdu. BBC sözcüsü, "Sinosat 1 uydusu aracılığıyla gönderdiğimiz sinyal, pazartesi günü Çinü yetkililerce kesildi. Konuyla ilgili resmi açıklama yapılmadı, ancak sinyalin Falun Gong ile ilgili haberden duyulan rahatsızhk nedeniyle kesıldiğini sanıyoruz" dedi. Vietnam'da kıriara doğma hakkı • HANOİ (AA) - Vietnam'da, doğmamış bebeğin salt kız olduğu için düşürülmesini yasaklamayı amaçlayan yeni bir yasa çıkanlıyor. Vietaam Nüfus ve Aile Planlama Komisyonu, Meclis'e sunulacak yasa tasansıyla, cinsiyetleri nedeniyle ceninin düşürülmesi ya da aldınlması işleminin yasadışı sayılacağını açıkladı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear