23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 3 TEMMUZ .002 SAL CUMHURİYET SAYFA 17 •* hnl Mşmmm at: Z YatTurtüye! = TmmeteençaUk « ymr'socüğûeskıyor! Elektronikpost3:deni2soın©cunrfmıriyetcoın,tr Tet: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Derviş, kafasındaki lekeleri temızletryormuş... "Dışındakılerı mi. ıcindekileri mi!...." AB saati Kayıtsız loşulsuz Avrupa BHiği'nden yana olanann başlattığı \vrupa Hareketi 2)02 adına konuşan lctisadi Kalkınma «/akfı Genel Sekreten Şebnem Karauçak Türkiye Büyük Mılet Meclisi'niı önüne Avrupa Birliği için kalan zaıranı gösteren dijrtal bir saat koyrraya hazırlandıklannı söylüyor...Saat, Kopenhag'a göre ayarlanacakmış... Gerıye doğru sayacakmş... MilletvekiUerini Avrupa Birliği'nin istediği yasalan geçirsinler diye uyaracakmış... Peki süre dolduğu zaman saat ne olacak? Kaldınp atacak mıyız? Saatin son bir işlevi daha olmalı... Süre dolduğu zaman AB yasalan çıkmışsa saat otomatik olarak Avrupa'nın şerefine 41 pare top atışı yapmalı ya da AB'nin istediği yasalar çıkmamışsa Meclis'i topa tutmalı! A ğustos ta Guney Afrıka nın Johannesburg kentınde "Surdurulebılır Kalkınma Dunya Zırvesı" toplanacak Rıo 1992'den 10 yıl sonra Johannesburg 2002'de dunya ekolo- jısı bir kez daha masaya yatınlacak Toplantıya Tur- kıye de katılacak ve Çevre Bakanhğı'nın eşgudumun- de hazırlanan Turkıye Ulusal Raporu sunulacak Gelın gorun kı Çevre Muhendıslerı Odası, "Turkı- ye Ulusal Raporu olarak hazırlanan belge, ulusallık- tan uzak olmanın yanında, Turkıye'nın çevre durumu- nu ve performansını değerlendırmekten uzaktır" dı- yor "Rapor ulkemızın çevresel açıdan sorunlar yuma- ğı ıçınde olmadığını ortaya koymakta ve sorunsuz bir ulke ızlenımını vermeye çalışmaktadtr Ulkemız çev- re alanında Rıo'dan sonra 'en lyı uygulamalar' yen- ne, aslındaen kotu omeklerın oneçıktığı bıron yıl ya- şamıştır Bu noktada, Turkıye Raporu, uluslararası sermayeye sırtını dayamış, Avrupa Bırlığı'nden gele- Johannesburg 2002 cek dırektıflerle çevre sorunlarının çozulebıleceğını satır aralarına sığdırmış bir belge olarak gorulmekte- dır Rapor ulusallığı hak edemeyecek duzeyde ya- bancı sermayecı ve kureselleşmeye teslım olmuş bir yaklaşım taşımaktadır' Ornek mı? Örneğın Gokova, Yatağan, Bergama "Öncelıkle hukukun ustunluğune bu kadar vurgu yapıldığı bir ortamda Rıo Konferansı'nda 'kapatıla- cak' dıye tum dunyaya duyurulan ve alınan yuzlerce yargı karanyla bunun gereklılığı, haklılığı ve zorunlu- luğu vurgulanan Gokova ve benzer şekılde yargı ka- rarlanna rağmen çalıştırılan Yatağan Termık Santra- lı Bergama surecı, sadece halkın kendı hayatına ve geleceğıne sahıp çıkması açısından değıl, aynı za- manda yargı kararlannın ve hukukun ustunluğunun sıyası ıktıdarların ınısıyatıflenyle hayata geçınlememe- sı açısından da Turkıye tarıhı açısından da onemlı bir olgudur Ovacık-Bergama Altın Işletme Projesı 1989 yılından berı kamuoyunun gundemındekı yerını ko- rumayı surdurmuştur Bu konuda yargı kararları or- taya çıkmış, ancak hâlâ tartış/tır/ılan bir konu olmak- tan kurtulamamıştır" Sonuç "Rıo'dan bu yana devletlerın ve artık dev- letlerden daha etkın olan çokuluslu şırketlenn surdu- rulebılırlık kavramına sadece kendı ıktıdarlarının sureklılığı açısından yaklaştığı, bugun somut olarak ortaya dokulmektedır Bu açıdan, gıderek vahşıleşen kureselleşmenın sadece zengın ve guçluyu daha guçlu ve futursuz yaptığı vurgulanmalıdır Son 10yılda gıderek daha da yıkıcı bir şekılde etkılerı hıssedıle ekolojık yıkımın ger- çek sorumlusu olan gelışmış ulkelenn yukumluluk- lerını yerıne getırmelerı konusunda uluslararası plat- formlardakı baskılann arttınlması gerektığı one çıkanl- malıdır" Yuksek Yenlım Hattı erdıncutku ı yahoo com L^ Eskı kuresel koye >enı EL KAlDE1 Afganistan'da çağdaş bir yönethn isteyince ABD Usame bın Ladin'ın peşı- ne duşup Afganıstan ı bombalar- ken Almanya da geçıcı bır Afgan hukumetı kurulmuştu ABD'nın ka- natları altında kurulan hukumette, uzun yıllar Pakıstan'dakı sığınmacı kamplarında doktor olarak çalışan Si- ma Samar da ılk kadın bakan olarak gorev almıştı ABD, Afganıstan'ı "du- zelttıkten" sonra Kâbıl'de kabıleler toplanıp yenı bır hukumet kurulduğun- daDr Sıma Samar kabınedeyeralma- dı Meğer eskı bakan Sıma Samar, Kâ- bıl'de gızlenerek yaşamaya çalışıyor- muş Samar, bırgazeteye verdığı demeç- te Afganıstan'da şerıatın bırakılmasını ve çağdaş bır devletın kurulmasını onerınce "Afganıstan'ın Salman Ruş- du'su" ılan edılmış Dıne kufrettığı- ne karar verılmış Tutuklanması ıs- tenmış Mahkemeye çıkartılmış Afganıstan Yuksek Şenat Mahke- mesı'nde Şeyh Hadı Şınvan'nın huzu- runda ıfadesı alınan Dr Sıma Samar, hakkındakı ıddıaları yalanlayıp "Ku- ran'a ve hadıslere saygılı olduğunu" belırterek tutuklanmaktan kurtulmuş Tutuklanmaktan kurtulmuş ama koktendıncılerın baskısından kurtula- mamış.. Gızlıden gızlıye ızlenıyor- muş Evınde kalamıyor, sureklı yer değış- tınyormuş Ve butun bu baskılar yok- muş gıbı ABD'nın kuklası durumunda- kı Afganıstan Başkanı Karzai, Dr Sa- mar'dan Insan Haklan Kurulu'nun ba- şına geçmesını ıstıyormuş 1923 Lozan'ının Kachıdan MERİÇ VELİDEDEOĞLÜ Son uç-beş yıldır bir bolum aydın -ozellıkle unıversıte oğ- retım uyeierı, koşe yazarlan- arasında, "bağımsızlık", "Sevr-Lozan" konulanyla ılgı- lı bırtutum kok saldı Oğretım uyeierı kursulerden bıkkın bir sesle "Bırakınız Allahaşkına' şu 'bağımsızlık', tam bağım- sızlık' soylemlennı" dıye uya- rıda bulunuyorlar, ote yanda 30-40 yıl once bu konuları coşkuyla ışleyen koşe yazar- ları da "Taktılar Sevr-Lo- zan'a'" deyıp ardından "Sevr'ı, Lozan'ı anlatmaktan, oncekı tanhı oğretmeyı unut- tuk" bıçımınde dertlı, dertlı soylenıyorlar Sevr'e gore Osmanlı Padı- şahı, Dolmabahçe Sarayı bah- çesının rıhtımından elını Bo- ğaz'ın sularına soksa, adeta başka bir devletın denızıne değmış oluyordu, bu kadarını anımsatıp "bağımsızlık" kav- ramına bakalım Çunku 79 yıl once de bunun sıkça soylen- mesıne kızanlar vardı bunla- rın en onde gelenı de Ingıltere Dışışlerı Bakan ı Lord Cur- zon'du 1920'lenn ılahlaştınlan bu sı- yasetçısını, oyle kı toplantı masalarında bastonunun da bir delege gıbı yer almasına kımsenın ses çıkaramadığı bu unlu sıyaset adamını kızdırma- yı, uzmeyı goze alan kışı kım- dı? Anlaşılacağı gıbı Turkı- ye'nın Lozan'dakı Başdelege- sı Ismet Paşa'ydı Başdele- gemız, Turkıye'nın egemenlı- ğının, tam bağımsızlığının kar- şısındakı on-on ıkı ulke sıya- setçısının kafasında yer ede- bılmesı ıçın, bu kavramları çok sık gundeme getırıyordu Bu duruma canı sıkılan, kızan In- gıltere başdelegesı Cur- zon'un, yıne boyle bir soylemı sırasında Ismet Paşa'ya "Ba- na bir muzık kutusunu çağrış- tırıyorsunuz, bızlerı bıktırınca- ya kadar her gun aynı eskı na- meyı çalıyorsunuz bağımsız- lık, bağımsızlık 1 " dedığı soyle- nır(1) Soyunun Ingıltere Krallı- ğı'ndan daha eskılere dayan- dığı savıyla da busbutun bu- yuklenen Lord Curzon, Ismet Paşa'nın, hem de "Doğu'dan gelmış bınnın" kendısıne "Ha- yır!" demesını, dahası zaman zaman dıklenmesını bir turlu ıçınesındıremıyor yaşadığtsı- kıntıyı eşı Grace Curzon'a yazdığı mektuplardaanlatarak hafıfletmeye çalışıyordu Hele bir keresınde ne denlı yılgınlık ıçınde bulunduğunu, Ismet Paşa ıle konuşmanın "Mı- sır'dakı Keops pıramıdı ıle tar- tışmaya gırmekle eşanlamda" olduğunu belırterek ortaya koymuştu (2) Lozan'dakı Ingıltere heyetı- nın otekı uyelerının de bu du- rumdan buyuk bir tedırgınlık duydukları kuşkusuz yadsına- maz Yalnız onların Cur- zon'dan ayrımlı bir durumları vardı, çoğunun eşı Lozan'a gelmıştı.dolayısıylagunluksı- kıntılarını eşlerıyle paylaşabılı- yorlardı Lozan Konferansı uzayınca otekı ulkelenn dele- gelerı de eşlerını Lozan'a ça- ğırmışlardı Bir grup oluşturan bu dıplomatık eşler, kentın sosyal yaşantısını renklendır- mışlerdı Ikı sayfalık yerel ga- zete onlarla ılgılı yazı ve resım- lerle donanıyordu, ozellıkle Italya'nın başdelegesı yaşlıca Markı Garronı'nın çok genç ve guzel eşı Markiz Garroni butun ılgıyı uzerıne çekıyordu En yaşlı delege Venezilos'un eşı de Lozan'a gelenler ara- sındaydı Turk delegelerının eşlen ıse Konferans'ın ıkıncı bolumun- de Lozan'a geldıler Başdele- ge Ismet Paşa'nın eşı Mevhı- be Hanım da gelenler arasın- daydı Basın.Turkdelegelerın eşlerıne de buyuk bir ılgı gos- termeye hazırlanırken ılk atı- lım bir başka kaynaktan gelır Turk heyetının eşlenyle bııiık- te geleceklen Lozan'da duyu- lunca kentın unlu emlakçısı Is- met Paşa'ya -herhalde eşlen- nın de rahatça oturabılmelen- nı duşunerek- gol kıyısında 20 odalt bir saray yavrusunu mulk edınmesını onenr(3) Banşgo- ruşmelennde başta Curzon ol- mak uzere tum delegeler yenı Turkıye'yı Osmanlı Devletı'nın nasıl bir uzantısı olarak goru- yorlarsa, emlakçı Mosyo To- eger de, Inonu'yu eskı Os- manlı paşaları ıle karıştırıyor- du Ne var kı kısa bir sure son- ra, daha doğrusu, Turk heye- tının kaldığı Lozan Palas'ın ka- pısında bekleşen basın ve me- raklı halk Turk delegelenn eş- lennın de tıpkı otekı delegele- nn eşlen gıbı gıyındıklennı, ay- rıca tek eşlı olduklarını anladı- lar, yıne de kımı gozlerın Mev- hıbe-lsmet'ı ızledığıne kuşku yok Çunku Lozan Antlaşma- sı ıle "Ortadoğu tarıhınde ılk kez bir ulus devlet, Avrupa uluslar sıstemıne" gırecektı, ama bu sıstemın temel daya- naklarından bın laık hukuktu Turkıye, hukukunun bir bolu- munu değıştırmıştı, ne kı Yurt- taşlar Yasası (Medenı Kanun) konuları henuz şenata bağlıy- dı Batılılar, bu durumu baha- ne ederek "adlı kapıtulasyon- lar"\r\ olduğu gıbı kalmasında dıretıyorlardı Oysa bu baskı- nın hıçbır anlamı yoktu Çun- ku yenı Turkıye, onların zorla- masıyla değıl, kendı ereğı doğrultusunda verdığı bir ka- rarla laık hukuk sıstemıne geç- meyı zaten planlamıştı Barış antlaşmasının yapılıp rejimın adıntn konulmasından sonra sıradakı ılk ış Yurttaşlar Yasası'ydı Bu bakımdan Lo- zan'dakı Mevhıbe Hanım ıle delegelenn eşlen gerçekleşe- cek donuşumun bir gosterge- sı, dahası bırguvencesı gıbıy- dıler Dolayısıyla Lozan'da ol- malarının anlamı otekı delege eşlerınınkınden çok ayrımlıy- dı Bu tanhsel gorevı eksıksız olarak yerıne getırdıler Anıları onunde saygıyla eğılıyoruz (1-2) Lozan Barış Antlaşması, fnonu Vakfı, 1994 (3) Gulsun Bılgehan, Mevhıbe, Bılgı Yayınevı, 1995 " HAYVANLAR ISMAIL GLLGEÇ gulgec2<e hotmail.com ÇtZGtLİK KÂMtL MASARACl H A R B t SEMIH POROY semıhporoy(s yahoo.com TARİHTE BLGÜIV MIMTAZARIKA* 23 Temmuz AHMET KUTSI TECER 1367'ce Bl/GUN, OZAN ı/E rAZAB AHM£T KUTSl r£C£R.,66 MÇfHD/l OLMUŞnj. UZUN MtLLÎ £6<rıM SAKAMLtĞt'UA BAĞU _ DE BULUNAN TECEIZ, 1942-46 PofJ£MıMDE 0£~ MllU£TVEKtU-(£l yAPMlÇn SlitSl.EIZ.lNt tfECE vezNiyue v/42AN OZAN, DUYGUSAL TBMA- LAK/H YANI StGA ULUSAL H.OA1ULA&4 PA DeĞtNMtŞTI. DAHA SONRA YAZDIĞt OYUNtAC- DA ISE ULUSALLIĞI OV PLAAJA ALMtşrt OUUH EM OMBSAU YONLE.IİJNDEM BlRl OB FOLIOJPG UZ£RlNE YAPrtĞI ÇALtŞtoALAgpf HALK OYUMLARI ve ŞMZLE&fYLE ILJSlLt AKAŞ- •nRMALAet, BÜ KONUYU4 KAYNAKLItC EOECEK EĞtLİCRADAİRESt'NDEN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMAİLANI Sa>ı 2000 2 Tal tpoteğın para>a çe\nlmesı \olu ıle takıpte, Satılmasına karar venlen gaynmenkulun cınsı, kıymetı, adedı, evsafi Dıvarbakır ılı Eğıl ılçesı Ilgın kovoınde 1 - 163 nolu parsel 5900 m2 666 666 666 TL 2-316 nolu parsel 3400 m2 300 000 000 TL 3-314 nolu parsel 10050 m2 2 650 000 000 TL 4-213 nolu parsel 1^700 m2 1 900 000 000 TL olduğu \e muhammen toplam kıymetlennın 5 516 666 666 TL dır Saöş şartian: 1- Satış 06 09 2002 gunu saat 11 00'den 12 00 ye kadar Eğıl \dlı\esı Duruşma Salonunda açık arttırma suretıyle yapılacaktır Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın >ıızde 7 5'ını \e ruçhanlı alacaklılar %arsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ıle ıhale olunur Bo>le bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhudu bakı kalmak şartı ıle 13 09 2002 gunu aynı yerde ıkıncı arttır- maya çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhudu saklı kalmak uzere arttırma ılanında gostenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı arttırma bedelmın malın tahmın edılen kıymetının yuzde 40 ını bulması \e satış ıstejenın alacağına ruçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması \e bundan başka paraya çevırme \e pavlaştırma masraflannı geçmesı lazımdır Boyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı duşecektır 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kıvmetın vuzde 20 sı nıspetınde pey akçesı \eya bu mıktar kadar mıllı bir bankanın temınat mektubunu vermelen lazım- dır Satış, peşın para ıledır, alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek uzere mehıl \erılebılır Tellahye resmı ıhale pulu lapu harç \e masraf- lan alıcıya aıttır Bınkmış vergıler satış bedelınden odenır 3- lpotek sahıbı aJacaklılarla dığer ılgıhlenn (*) bu gaynmenkul uzenndekı haklannı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgelen ıle on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu »ıcılı ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- Ihaleye katıhp daha sonra ıhale bedelını yatırma- mak suretıyle ıhalenın feshıne sebep olan tum ahcılar \e kefıllen, tekhf ettıklen bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan \e dığer zararlardan ve aynca temerrüt faızınden muteselsılen mesul olacaklardır Ihale farkı ve temerrut faızı aynca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak, bu fark, varsa oncelıkJe temınat bedelınden alınacaktır 5- Şartname, ılan tanhınden ıtıbaren herkesın gore- bılmesı ıçın daırede açık olup masrafı venldığı takdırde ısteyen alıcıya bir omeğı gondenlebılır 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnamevı gormuş ve munderecatmı kabul etmış sayılacaklan, başkaca bılgı almak ısteyenlenn 2000 2 Esas sayılı dosya numarası ıle mudurlugu- muze başvurmalan ılan olunur (•) llgılıler tabınne ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır Basın 43966 KALEM METIN ERKSAN Yazarımız yıllık ıznının bir bolumunu kulla- nacağından yazılarına bir sure ara vermıştır GÖRÜŞ Prof. Dr. TURKKAYA ATAOV VVolfovvitz'in İstediği Gunumuz tek super gucu ABD'nın Irak'ı da et- kı alanına almaya hazırlandığı şu sıralarda, Wol- fovvıtz de Ankara'ya geldı Temsıl ettığı ulke bu aşamada "teronzme ve dıktatoryalara karşı" go- runumu altında da olsa, bir genışleme sıyasetı ız- lıyor Peş peşe gelen askerı mudahalelerı, yanı dort- başı mâmur savaş gucunun yansıması ve emperyalıst sıyasetın uygulamasıdır VVolfovvitz'in temsıl ettığı bakanlığın resmı belgelennde bu tur- lu olayların adı açıkça "gucun yansıması" sozcuk- lerıyle geçer Bızım gıbı ulkelerdekı uslerı de onun "ılen karakollan"dır Imparatorluklar guçlennı gosterme gereksınımı duyarlar Roma ve Brıtanya ımparatorluklan da boyleydı Guçlerını kabul ettırmek ıçın kendılerını onaylayacak dostlara ve kullanacaklan uslere ge- reksınımlerı vardır, Roma ve Brıtanya da oyleydı Onların yennı alan Amenka bugunku sermayecı dunya ekonomısının hegemonyacı gucunu sımge- lıyor Genelde savaşlar sonunda stratejık usler edınmış, bir sonrakı yayılmanın hazırlığını yapmış- tır örneğın, Kuba'da Guantanamo'ya (1898) Is- panya ıle savaştan sonra yerleştı ötekılen de ıkın- cı Dunya Savaşı ıle Kore, Vıetnam, Korfez ve Af- ganıstan savaşları sonunda oluştu Soğuk Savaş donemmde "komunızmı çevrele- me" yaftası vardı Oysa, Doğu Bloku'nun ortadan kalkmasından sonra bu genışleme ve nufuz ağını dağıtmadı, aksıne yenılerını ekledı Bu, genışleme gucunu sergıleme ve çıkarlarını koruma yoludur. 1991 Korfez Savaşı'nda Ortadoğu'da, ozellıkle Suudı Arabıstan'da yenı usler edındı Arada Ko- sova ve Bosna ya el attı ve 11 Eylul saldırısından sonra da Afganıstan, Kırgızıstan, özbekıstan ve Tacıkıstan'a uslerıyle de yerleştı Hazar Denızı ve çevresının petrol ve doğalgazını bu yolla denetle- yecek Kuveyt, Katar ve Bulgarıstan'da bıle yenı usler edındı "Kolombıya Plam" adlı gınşımle yal- nız Kolombıya genllalarına değıl, Ekvador'dakı başkaldırmalara ve Venezuella'nın dırenışıne de karşı koyma peşınde Emperyalızm, fuzeler ça- ğında bıle "boşluklar"dan hoşlanmaz Ne var kı, bu gırışımlerı ıkı yanı keskın bıçaktır Nukleer devletlerden Rusya ve Çın rahatsız, Usa- me bın Ladin Suudı toprağındakı usler sonucu ortaya çıktı Okınavva'dakıler Japon kamuoyunu yabancılaştırdı Fılıpınler'de yerlı halk ayaklandı Kuba'dakı usse goturulen savaş tutsakları dunya kamuoyunu ayağa kaldırdı Wolfowıtz dunya kapıtalızmıne hukmeden he- gemonyacı devletın temsılcısıdır Zıyaretı askerı gucunun kuresel genışlemesıyle bağlantılıdır Var- lığı, ekonomık kureselleşmenın aynlmaz parçası- dır Ona "hayır" dıyebılmek ıçın once emperyalız- me, bu nedenle de kapıtalızme "hayır" dıyebılmek gerekır Ankara'da one çıkmaya veoradatutunma- ya çabalayan sıyasetçıler bu bağlantılann farkında mı? Devlet yonetımı bir oyun ve yanıltma değıl kı 1 B U L M A C A SEDATYAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8SOLD\NS\Ğ4 1/ Bır çeşıt yağlı ve san renklı peynır 2/ Menteşe Parah oyun- larda kâr ve zarar olmadı- ğını belırt- mekte kulla- nılan sozcuk 3/ Kahn bu- kulmuş sı- cım Hucre sında bulunan ve proteınlenn oluştu- rulmasında onemlı rol oynayan asıt gru- bunun kısa yazıhşı "Doğar — mıdeler- den nur topu ıhtılal- ler" (FN Çamlıbel) 4/ Smemacılıkta, bır goruntunun ya\ aş ya\aş kaybolması ya da belırmesı Eskı dılde duşman 5/ Japon kokenlı bır dovuş sporu 6/ Elektrık dırenç bınmı Soluk borusu II Afyon- dan elde edılen alkaloıt 8/ Iskambılde papaz Olagelen, geçen 9/HryakiHasanPaşa'nın,Avus- turya ku\"vetlenne karşı başanyla savunduğu ka- le Katılmış, ulanmış parça YUKARTOAN AŞAGIYA: 1/ Çeşıtlı av ve sus ırklan bulunan gur tuylu ko- pek cınsı II Bır bankanın, sattığı menkul değer- len gen satın alma taahhudune venlen ad At uretılen çıftlık 3/ Ender, seyrek Tarsus yakın- lannda unlu bır yayla 4/ Operalanyla unlu îtal- yan bestecı "Habercı. ulak" anlarrunda eskı soz- cuk 5/ înce anlamlı, duşundurucu ve şakah soz 6/ Yunan abecesınde bır harf tnye yakın, bıraz ın II Radyum elementının sımgesı Bır ıhrruz. 8/ Yanş atlannın yedekte gezdınlerek meraklıla- ra gostenldığı yer Bırnota 9/AzizNesin'ınbır oyunu "Yaşadım' — ağaçlan şahıdımdır" (B R. Eyuboğlu) ANKARA14. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosvaNo 2001 1148 Davacı Saıt Semercıoğlu vekılı tarafindan davalı Ab- dullah Sıma aleyhıne açılan ıpoteğın kaldınlması dava- sının mahkememızde yapılan açık duruşması sonunda venlen ara karan gereğınce, Davalının 831 Sokak No 34 lzmır adresınde ıkamet ettığı bıldınlen Abdullah Sıma adına çıkartılan teblıgat teblığ edılmemış \-e adresı de zabıtaca tespıt edıleme- mış olduğundan adı geçen şahsın bır dahakı duruşma gunu olan 01 10 2002 gunu saat 9 35 te tum delıllen ıle bırlıkte mahkememızde hazır bulunması veya kendısı- nı bır vekılle temsıl ettırmesı, aksı takdırde duruşma- nın gıyabında devam edeceğı ve karar venlebıleceğı HLMK 509 maddesı gereğınce teblığ yenne geçerlı ol- mak uzere ılanen teblığ olunur Basın 44746
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear