25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2-4 HAZİRAN 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DISBASIN Irak'ayapüacak saldın istikrarsıdığa sürüider MICHAELJANSEN(*) ABD Başkanı George Bush'un Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i devirmeyi hedefleyen gizli saldın planı şimdiden zora girdi. Sürgündeki Irak muhalefetine para, eğitim, silah ve istihbarat yardımı yapılması; Irak içindeki istihbarat toplama çalışmalannın arttınlması; ve Merkezi Haberalma Örgütü'ne (CIA) ve Özel Güçler'e Saddam'ı öldürme yetkisi verilmesini içeren plan, geçen hafta basına sızdı. CIA Başkanı George Tenet, Bush'a, "gizli planın başarı oranının sadece yüzde 10-20 olduğu" uyansını yapsa da, aşağıda yapılan değerlendirmeler, Tenet'in tahminlerinin fazlasıyla iyimser olduğunu gösteriyor. Her şeyden önce, CIA ve Özel Güçler, Bush'un terorizme karşı yürüttüğü savaş nedeniyle çok gerilim altında. CIA, terörist olduklannı iddia ettiği kişilere karşı yaklaşık 80 ülkede operasyonlannı sürdürürken sınırh sayıdaki Özel Güçler ise Afganistan, Filipinler ve Yemen'de bulunuyor. îkinci olarak, Kuzey Irak'taki Kürtler, Irak yönetimini devirmeyi amaçlayan bir ABD harekâtma destek vermeyeceklerini açıkladı. CIA ve Özel Güçler, • CIA Başkanı George Tenet, Bush'a, "gizli planın başarı oranının sadece yüzde 10-20 olduğu " uyansını yapsa da yapılan değerlendirmeler, Tenet'in tahminlerinin fazlasıyla iyimser olduğunu gösteriyor. Kürtlerin desteği olmadan kuzey Irak'ta operasyon yapamaz. Üçüncü önemli unsursa, Bush'un, Tahran yönetimini "şer eksenTne dahil ederek, Irak'ın güneyindeki Şii gruplar üzerinde etkili olabilecek îran'daki muhalefet gruplannı karşısına alması oluşturuyor. Şiilerin Yüksek Konseyi, Saddam'ın ortadan kaldınimasını istemiyor. Dördüncü noktaysa, ABD, Irak ordusunun üst kademelerine başanyla sızıp onlan etkileyemedi. Bu, yönetimi devirmenin tek yoluydu. Son olarak da, Irak'ın Arap komşulan, Bush'un Bağdat'ta bir yönetim değişikliğine gitmesine şiddetle karşı çıkıyor. Bush, Saddam Hüseyin'i devirmek için gizli bir eylem hazırlığıru benimsiyor, çünkü ABD'li generaller elJerinde, Irak hükümetine karşı topyekün bir saldın için yeterli asker, silah ve uçak bulunmadığını kaydediyor. 7-8 aydan önce girişilmesi pek mümkün görünmeyen harekâta, Kürtler, tran, Irak'ın diğer komşulan ve ABD ordusu içindeki bir grup karşı çıkacaktır. Bir gözü Irak'ta olan Bush'un geçen hafta açıkladığı yeni doktrin ABD'nin 'İerörisf kabul ettiği ve kitle imha silahlan geliştirdiğine inandığı deviet ya da örgütleri vurma hakkını içeriyor. Bu doktrin çok tehlikeli ve tek taraflıhk içeriyor. Komşulannın bir tehdit unsuru olduğuna inanan diğer ülkeler de bu doktrini uygulayabiürler. ABD'nin Irak"«a yapacağı bir operasyon, iç savaş, Arap dünyasının merkez ülkesinin parçalanması ve bölgenin istikrarsız hale gelmesiyle sonuçlanacaktır. OJordanTlmes Terördinamît gibi HAARETZGAZETESİ Kudüs'te geçen hafta düzenlenen intihar saldınsında ölüler listesi kabardı. Terörün sonunun geleceğine ilişkin hiçbir işaret yok. Bu saldınlan düzenleyenler bu yolla bir devlete sahip olacaklanna inanıyor. Ancak anlamalan gereken bir şey var: Israilli sivillere yönelik saldınlar, nefreri arttırıyor ve geleceğe dönük uzun dönemli amaçlardan uzaklaştınyor. Sildınlarla aynı gün, El Kudüs gazetesinde bir umut ışığı belirdi. 55 Filistinli, gazeteye ilan vcrerek Fsrail'e karşı saldınlann arkasında oanlann yeniden düşünmeleri ve gençleri eylemlere göndermekten vazgeçmeleri çignsında bulundu. Şu ana kadar, çagnlanna oumlu bir yanıt gelmedi. Filistinliler, tsrail'e yönelik eylemlerin kendilerine verdiği büyük zarann tam olarak farkına varmış değil.Bu saldınlann siyasi yansımasıysa, ABD Başkam Bush'un Filistin devletinin kurulmasını içeren konuşmasını yapmaması oldu. tsrail'in saldınlara karşı yaptığı misillemelerin şiddeti daha da artacaktır. Dvriyeler, aramalar ve tutuklamalar artarak sirüyor. Saldınlara IsraiJ'in verdiği yanıt, karar v-raıe yetkisini ellerinde bulundurankra göre fcoçınılmaz. Ancak bu uygun bir çerçeve _^_== _=. tcpsamında yapıhnalıdır. Misillemeler yıînızca, arananlan tutuklamayı ve terörist • Israilli sivillere ycnelik sddırılar gcdeceğe dcnük uzun dinemli anaçlardan uzıklaştınyor. »lyapısını yok etmeyi amaçlamalı, toplu bir CEaJandırmayı içermemelidir. Ordu, terör aşiannı ortadan kaldırdıktan sonra kentlerden vıkasabalardan çekilmelidir. Kamuoyunun göç ve güvenliğe ilişkin endişesi dışmda, Avrupa'nın sağ partileri arasında benzerlik yok Farklı olma özgürlüğüTHEGUARDIAN DAVID VVALKER Sağın A\Tupa'da yönetimi ele ge- çirmesi kibirli Tony ve Bill'in beş yıl önce yaptığına benzer şamata- h kutlamalara neden olmadı. Bunun nedeni, ideolojik olarak doktrinle- re karşı gelme isteği olsa gerek. Blair ile eskiden Troçkist olan Li- ond Jospin ve sendika yanlısı Al- man Sosyal Demokratlan'nın hiç- bir zaman fazla ortak noktası olma- dı. Ancak. Avrupa'da iktidarda olan sağpartilerin arasındaki farklar da- ha da büyük. Paris, Roma, Madrid, Amster- dam, Lizbon, Viyana, Kopenhag ve Oslo'daki sağ yönetimlerin -ey- lül ayındaki seçimlerde Berlin de onlara katılacak gibi- ortak bir has- sas noktası var: Kamuoyunun gü- venlik ve göç konulanndaki endi- şesi. Ancak, günümüze kadar ortak bir politikanın belirgin sinyalleri yok. Jacques Chirac, Washing- ton'da, haziran ayı başında düzen- lenen muhafazakârlar toplantısına girmedi. Adaylığını koyduğu se- çimler olduğu için değil, çok kat- manlı, neo-Gaullist ruhu olan bir • Blair ile eskiden Troçkist olan Lionel Jospin ve sendika yanlısı Alman Sosyal Demokratlan'nın hiçbir zaman fazla ortak noktası olmadı. Ancak Avrupa'da iktidarda olan sağ partilerin arasındaki farklar daha da büyük. Kamuoyunun güvenlik ve göç konulanndaki endişesi bu partilerin birleştikleri tek nokta. deviet, ulus, toplum ve tarih üzeri- ne kurulupolitikasının Cumhuriyet- çiler açısından anlaşılmaz olduğu- nu bildiği için. O, "sosyal" dediğin- de bunu gerçekten söylüyor. Sağ partilerin zaferinin küreselleşme açısından iyi olup olmadığı yolun- daki sorunun yanıtı ise henüz bel- li değil. Almanya'da eylül ayında ya- pılacak seçimlerde sağ, Edmund Stoiber liderliğinde iktidara gelir- se maliye bakanı olması planlanan Lothar Spath şimdiden liberalleş- me planlanndan bahsediyor. An- cak bu planlann uygulanmasının ekonomik büyüme sağlandığı tak- dirde mümkün olduğunun da altı- nı çiziyor. Faşizmin canlanışı mı? Sağ, devletçilik karşıtlığını sa- vunmuyorsa, toplumsal bütünlük içindeki faşist düşüncenin yeniden doğuşu anlamına mı geliyor? Avrupa'nın sağ partilermın düzen ve daha çokpolis istediği açıkça or- tada. Norveç Hükümeti'nin prog- rammda yeni hapishaneler açmak üst sıralarda yer alıyor. Danimar- ka'da göçe karşı alınan önlemler daha güçlü bir devleti ve sıkı kont- rolün sinyalini veriyor. Bütün bunlar olurken sağ parti- lerin devletin gücüne ve yönetimi- ne yönelik tutumlan konusunda ke- sin bir tahminde bulunmak da zor. Ispanya'nm muhafazakârlan ken- di ekonomilerine AB 'den bir yıllık sübvansiyon takvıyesi söz konusu olduğunda heyecan vememnuniyet- lerini gizlemiyorlar. Başbakan Jo- seMaria Aznar, merkezi yönetim- den uzaklaşmanın gerekliliğine sos- yalistlerden daha çok inanıyor. Ital- ya ıda ise Berhısconi Koalisyonu be- lirli alanlarda yönetimi paylaşma- ya istekli gibi görünüyor ki bu da bize göre çoğulculuk ve özgürlük yolunda önemli bir sinyal. Bazı ülkelerde sağ politikalar Thatcherist bir şekil aldı. Avustur- ya'daki Wotfgang Schüssd Hüküme- ti ise serbest pazar ve rekabet orta- mı uğruna neo-liberal politikalan sürdürdü. Işsizlik arttı, öğrencile- rin ödemeleri gereken harçlar ko- nuldu. Ders kitaplan eşcinselliğin anormal bir şey olduğunu savunan içerikle yeniden yazıldı. Sağcılar liberaJlerin yolunda Ancak başka ülkelerde sağ poli- tikacılar hâlâ sosyal liberallerin yo- lundalar. Hollanda'daki koalisyon hükümeti vergilerin düşürülmesi ve hemcinslerin evlenmesini ön- gören yasa değişiklikleri tasarhyor. Danimarka'da Anders Fogh Ras- mussen'ın koalisyonu ılımlı pazar yanlısı politikalan güdüyor ve HTV pozitif ve lezbiyen çiftlere daha çok hak tanımayı planlıyor. Sonuçta, sağ partiler vergilerin düşmesini öngörüyor, ancak ABD'deki cumhuriyetçilerin "da- ğıtûklannın" yanmda onlannki hiç kalır. Ilginç ama AB'nin sosyal de- mokratlann yüksek harcamalan- nın önüne geçmek için düşündüğü istikrar paketi, sağ partilerin yap- mayı planladığı harcamalann önü- ne bariyer oldu. Avrupa'nın sorunlan Avrupa'nın en önemli ıki sorunu, yaşlı nüfus ve işsizlik, yok olmuş değil. Fransa'da sol, yönetimi elin- de tutabilseydi emeklilik ödeme- lerini yapmakta zorlanacaktı. Bla- ir'in çok önem verdiği sosyal gü- venlik reformu, sağ partilerin ön- celiğı değil. ftalya ve İspanya'daki reformlara ıki ülkedeki genel grev- lerin ardından hız kazandırıldı. Emeklilik ödemelerinde kesinti ya- pıp yapmamak konusunda tered- düt eden iki ülke de "vahşfce özd- leştirraenin" karşısındalar. Fransa'yı uluslararası kriterlere oturtmak zor. Özellikle memur kad- rolannda yaş ortalamasının yük- sek olması Fransa Devleti 'nin bü- yük bir emeklilik sorunuyla karşı karşıya olduğunun işareti. Bu da ülkede radikal değişikliklere neden olabilir. Iktidardaki sağcı siyasiler ise ülkede gerginlik yaratılmasını istemediklerinden ay başında dok- torlann maaşına büyük bir artış yaptılar. Italya Hükümeti ise Sicil- ya ve ttalya arasında "5 milyar dolartak bir köprü" kurmayı plan- lıyor. THE INDEPENDENT Rusya'nın İran'a, Buşehr'de nükleer güç reaktörü kurmak için yardım etmesi ABD yönetimini rahatsız ediyor: Onlarla değil Washington'Ia işbirliği yap VVashington ve Moskova bir dönem irila- fa düştükleri birçok konuda ortak nokta bul- du. Bir önemli konu hariç. Rusya hâlâ nük- leer ve silah teknolojisini iran'a aktarmak- tan vazgeçmeyi kabul eöniyor. Rus tekno- lojisi, radikal mollalann Avrupa, ABD ve hatta Rusya'nın kendisi için tehdit oluştur- masma neden olabilir. Deviet Başkanı VTa- dimir Putin bu ilişkiyi bir kez daha gözden geçirmeli. Başkan Bush ise Rusya'nın Iran bağlantılarının Moskova'nın uluslararası arenadaki emelleri önünde engel oluştur- duğunu açıkça anlatmalı. Teknoloji transferleri Rusya'nın Iran'la bu ülkeyi nükJeer güç reaktörü ve gelişmiş konvansiyonel silahlarla donatacağına dair yaptığı kazançlı anlaşmalar gereği yapılıyor. Bu satışlardan elde edilen para kötü durum- • Rusya Deviet Başkanı Vladimir Putin ülkesinin Iran ile olan ilişkisini bir kez daha gözden geçirmeli. ABD Başkanı Bush ise Rusya'nın Iran bağlantılannın Moskova'nın uluslararası arenadaki emelleri önünde engel oluşturduğunu açıkça anlatmalı. Moskova. Iran yerine Washington ile işbirliği yapmalı. da olan Rus silah ve enerji endüstrisi için çok önemli bir gelir kaynağı. Baü'dan kazanç daha fazla Ancak günümüzde Rusya'run Batı ile olan iyileşmiş ticari ilişkilerinden sağlayacağı kazanç Iran ile yaptığı tehlikeli anlaşmalar- dan çok fazla. Binin üzerinde Rus teknis- yen ve mühendis Iran'a Körfez'deki Bu- şehr'de reaktör kurması için yardım ediyor. Bu reaktörün inşası tamamlandığmda plu- tonyum üretecek. Plutonyum da nükleer bomba üretiminde kullarulabilecek bir mad- de. Geçen yıl Rusya iran'a konvansiyonel si- lah ve hava savunma sistemı sattı. ABD'li istihbarat servisleri Moskova'nın Tahran'a gizlice balistik füze teknolojisi sattığını bil- diriyorlar. Bush, geçen ay Putin'e nükleer ve füze teknolojisi konusundan söz açtığın- da, sadece Rus bilim adamlannm iran'a teh- likeli teknolojiler satmayacağına dair fazla inandrncı ohnayan sözlü güvenceler aldı. Rusya da ABD'nin Kuzey Kore'ye buna benzer nükleer reaktörler kurması için yar- dım ertiğini savoınuyor. Washington şüphelerinde haklı Washington'un Kuzey Kore ile olan an- laşması Pyongyang'ın reaktörde üretilecek plutonyumu nükleer silah üretmek amacıy- la yeniden işlememe konusundaki kararlı- hğmdan kaynaklanıyor. Iran, Nükleer Si- lahsızlanma Anlaşması'na imza atmış olma- sma ve Uluslararası Atom Enerjisi Daire- si'nin Buşehr'deki reaktörü teftiş etmesine izin vereceğine dair söz vermesine rağmen VVashington'un Tahran'ın gizlice nükleer silah ürerme isteği olduğu ve bunun için Rus teknolojisini kullanacağına inanmak için geçerli nedenleri var. Enerji sıkıntısı çeken Kuzey Kore'nin nükleerden üreyen enerjiye gereksinimi var, ancak dünyanm önde gelen petrol üretici- lerinden biri olan Iran için bu söylenemez. Moskova'nın îran'la olan anlaşmalan geç- mişte kalan bir döneme ait ve Putin'in gü- nümüzde Batı ile ittifak yapma hedefine karşı bir tutumun ürünü. Moskova, dolan- dıncı ülkelere silah vermek yerine, iki ül- kenin komansiyonel olmayan silahlar kar- şısında kaldığı tehlikeye karşı Washington ile işbirliği yapmalı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear