Catalog

SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 2002 CUMA HABERLER DOTCADA BUGUN ALtSİRMEN Kementle Son Tango Darağacı çevresinde, utamç verici, ölümcül, Kendi kendini yok edici garip» bir tango yaşanı- yoc Tangonun sonunda ya darağacı yıkılacak ya ca darağacı dimdik dururken toplum yıkıma üğrayacak. Işin garibi, bu ölümcül tangonun aktörferinin ımururda bile değil darağacı; onlar sehpanın çe\Tesinde, kâh birbirierine ssrılmış, kâh birbir- lerhı iterek, kimi kaz adımlaria, kimi sarsak fi- gürlerle dönerlerken yalnızca sandığı düşünü- yorar... Aktörierden biri adım atmakta zorlanacak ka- darhasta. Elinden geleni yapsa, kemendin dü- ğününü çözebilecek olan d a o. Ne var ki, o da kendi kendini kapattığı yalnız- lık şatosunun kilidini kıramıyor, kendi çevresiy- le bütünleşip örgütünü ayağa dikerek krizden çıkmayı sağlayamıyor, ecesiyle tek başına ya- şıyor, yalnızlık ve çaresizlik gecesinde... Onlar tangolannı sürdüred ursunlar, kement yaJnzca sonradan kınlacak kalemle yazılacak olan hükümlülerin değil, emekçisi, üreticisi, iş- çisi, işvereni, aydını ve sokaktaki adamıyla her- kesin boynuna dolanıyor. Idam tartışması sürdükçe, dolar ve faiz yük- seliyor. Faizin yükselmesi, borcun, buna koşırt olarak da yoksulluğun artmas» anlamına geliyor. Düğümü çözmek durumunda olanlar ilmeği daha da sıkıyorlar... ••• ölüm oyunuyla kahramanlık taslayanlar, ölüm oyunuyla kurnazlık yarışına girenler, birbirlerini suçlayıp duruyorlar ve garip inatlarını sürdürür- ken herkese hem zaman hem de varlık yitirti- yorlar. Oyun, utanç vericidir, çünkü yalanla ve aşa- ğılanmayla doludur. Kimse gerçekte ölüm cezasını tartışmıyor, hepsi sandık hesabına bakıyor» yalan da işte bu- rada yatıyor. Eninde sonunda, kaldıracaklar ölüm cezası- nı, isteselerdeistemeselerde tıpkı tütün yasa- sını, şekeryasasını, tahkim yasasını çıkardıkla- rı gibi; çünkü onlara böyle buyuruyoriar. On\ar ki, bize karşı ceberrutturlar, elin kefere- si karşısında cart-curtturlar. İşte olayın utanç verici yanı budur. • • • Politikacıyı, oy tutkusu yüzünden kınayamaz- sınız, oy onun varlık nedenidir. Politikacrya, "oyudüşünme memleketi düşün, küçük ayak oyunlarını bırak, devlet adamı ol" diyemezsiniz. Çünkü devlet adamı olabilmenin ilk şartı san- dıktan çıkabilmektir. Memleketi düşünmesi, küçük ayak oyunları- na itibar etmemesi gereken, seçilen değil se- çendir. Seçilenin düşünce düzeyi ve izanı, seçilenin düşünce düzeyi izanı ile orantılıdır. Bu oyunda, kilit kişi ne Tansu Çilterdir, ne de Bahçeli. Bu oyunda iki kilit kişi var, seçmen ve Ecevrt. Seçmen Tansu Çiller'in küçük ayak oyunları- na, edepsizliği aşikâr olmuş kurnaz hesapları- na prim vermeyeceğini belli ettiğinde Tansu Ha- nım, hemen çark edecektir. Devlet Bahçeli'nin blöfünü görmek gerekir. Çünkü MHR henüz devlet içindeki parselas- yon operasyonunu tamamlamış değildir. Şu an- da sendikalara el atmıştır ve Anadolu'nun dört bir yanında kanlı kıyasıya birsendikalan ele ge- çirme girişimi yaşanmaktadır. Bu savaşın orta- sında çekip gidemez Devlet Bahçeli. Bütün sorun, gelip Bülent Bey'de düğümlen- mektedir. Sağlık durumunu iyi gözden geçirip sağlıklı bir karar vermek durumundadır Bülent Bey. DSP, kaptanı ve her şeyi yatakta, geri kalanı felç olmuş bir figüranlar topluluğu durumun- dan çıkıp onun gözetiminde, başka aracılarla ik- tidann bir numaralı partisi durumuna gelebilir- se, sorunun önündeki engeller kolayca aşılabi- lecektir. Bunun için de Bülent Bey'in içinde tutsak ol- duğu yalnızlık şatosunun gecesinden ve bir de kendisine mahkûm olduğu ecesinin etkisinden kurtulması gerek. Cezaevi operasyonu 'Kopan koVun hikâyesifilm oldu ANKARA (ANKA)- BurdurCezaevi'ne ger- çekleştirilen operasyon sonucu kolu kopan ve daha sonra kopuk kolu birköpeğin ağzında bu- lunan VeBSaçılık"ın ya- şadıklan film oldu. Bilim Estetik Kültür Sanat Araştırmalan Vakfi(BEKSAV)Sine- ma Atölyesi, Veli Saçı- lık'ınyaşadıklannı sine- maya aktardı. Yönet- menliğini Sedat Yıl- maz'ın üstlendiği film, Türkiye cezaevlerinin durumu açısından da belgesel niteligini taşı- yor. 60 dakika süren fılmde, Saçılık'ın yanı sıra çeşitli operasyon- hrda yaralanan tutuklu \e hükümlülerin yaşa- dıkları da anlatılıyor. Belgesel fılmin bazı bö- kîmlerinde, tutuklular, tutuklu yakınlan ile avu- katlarla yapılan röpor- tajlar da yer aldı. Üç aylık bir çalışma- run ürün olan fılmin ga- lası 15 Haziran günü Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde saat 20: 00'de yapılacak. Veli Saçılık, filmin çekilmesinin, cezaevin- de yaşanan bu tür olay- lann akıllarda kalması için önemli olduğunu ifade etti. Saçılık, Bur- dur Cezaevi'ndekiolay- lann " F Tîpi" cezaev- lerinin gündeme geldi- ği ilk dönemlerde ger- çekleştiğini anımsata- rak "Burdur olayıceza- evindeki vahşetin bir göstergesiydi. Gerçek- ierigöstermesi anianıın- da tarihe bir not olaca- ğınıdüşünüyorunr di- ye konuştu. Yargıtay'ın, Kutlular'ın yeniden yargılama sonucu beraat karannı bozması AKP lideri için de emsal oluşturacak Erdoğan'ın umudu azalıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay 8. Ceza Dairesi, TürkCeza Ya- sası'nın 312. maddesindeki değişikli- ğin "yenklenyargüama" koşulunuiçer- mediğine karar\ermesiyle, aynı mad- deden mahkûm olan AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi geleceğine ilişkin umudunu bitirdı. Anayasa Mahkemesi'nin kurucu üye olamayacağına kararverdiği Erdoğan, 312. madde mahkûmiyetinden kaynak- lı siyasetteki en büyük engeli de aşa- madığından politikadaki yolu her ge- çen gün tıkanıyor. Siyasi Partiler Ya- sası ve Milletvekili Seçimi Kanunu, 312. maddeden mahkûm olanlann af- fa uğramış olsalar bile seçilemeyecek- lerine hükmettiğinden, Erdoğan'ın ge- leceğindekı belirsizlik, Yüksek Seçim • Yargıtay 8. Ceza Dairesi kararında, yargılamanın yenilenmesi koşullannın, CMUK'ta tek tek belirlendiği, 'yeni vakıalar* kavramının yasa değişikliğini kapsamayacağı vurgulandı. Karar doğrultusunda, Erdoğan'ın 312. madde değişikliğine bağh yeniden yargılama isteminin kabul edilme olasılığının zayıf olduğuna işaret ediliyor. Erdoğan'ın siyasi geleceğinde son noktayı Yüksek Seçim Kurulu koyacak. Kurulu'nun karanna kadar sürecek. Yeni Asya gazetesi'nin sahibi Meb- met Kutfuİar'ın 312. madde değişikli- ğine bağlı verilen beraat karanyla he- yecanlanan AKP lideri Erdoğan'ın Yar- gıtay 8. Ceza Dairesi'nin yerel mahke- me karannı bozmasıyla bir umudu da- ha suya düştû. Kutlular'ın yeniden yar- gılanması infazı yapılırken. Erdoğan ce- zasını tamamladığından yeniden yar- gılanma olasılığının zayıf olduğuna işaret ediliyor. Daireninkarannıngerekçesinde, yar- gılamanın yenilenmesi koşullannın, CMUK'un 327. maddesinde belirlen- diği ve bumaddenin 5. bendindeki "ye- ni vakıalar'' kavramının yasa değişik- liğini kapsamayacağı vurgulandı. Bu- nun yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak kabul edilmesinin, yasa koyu- cunun iradesine aykın olacağının göz önüne ahnması gerektiğine işaret edi- len kararda şöyledenildi: "TCVnmJll maddesinde, 4744 sayih Kanun'un 2. maddeshievapıiandeğişfldiksonucusu- çun unsuıian yeniden düzenlendiğin- den. TCV "nin 2. madde ve fikrasında- ki, 'Bir cürüm veya kabahatın işlendi- ği zamanın kanunu ile sonradan neş- rolunan kanun hükümleri birbirinden farklı ise failin lehine olan kanun tat- bik ve infaz olunur" hükmü uyannca, söz konusu değişikliğin. hüknıün zapt v«mahKetinietidJeyebüeceknitefikte^ ması ncdeni\k\dahaönceverflip kesin- leşenveinfaz aşamasuıda olan mahkû- miyet hükmü ile Ugüi olarak v^pılan duruşmalı incelemede. >asal değişikB- ğe göre suçun unsurian itibanvia olu- şupoluşmadıgı konusundayeniden de- ğerlendirme yapılarak karar verilme- â gerektiği haİde,CVIUK'ım327. mad- desi 5. bendi yanhş yorumlanarak bu değişiklikvargüamanın >eniknmesi ne- deniolarakkabulecfiKpevieminyeni du- rum karşısında suç ohışturup oluştur- ma> r acağıda irdelenip değetiendirflme- den >azıh biçimde beraat hükmü ku- rulniası bozmayı gerektirmiştir." Resnıi davttli olarak Türkivç'de bulunan Çin Halk Cumhuriveti Devlet Konsevi Genel Sekreteri Ulûsal Idare Enstitüsü Başkanı W'ang Zhongvıı ve beraberindeki heyet. Devlet Bakanı Recep Önal'ı makamında zharet etti. Önal ve Zhongvıı. görüşme devanı ederken Çin ile Türkrjie arasında j apılan nıaç sırasında gazetecilerin maça ilişkin sorulannı vanıtladılar. Zhongvu, Türk MflH Takunı'na başan ve bol şans dikğinde bulunarak "l luslararası sporda rekabetönemli, anıa dostluk daha da önemtT dedi Çin Halk Cumhuriveti Xinjiang Uygur (feerk Bölge Başkanı Abdül'Ahat Çin heyeti Türkiye J de Abudrbdt ve beraberindeki hey«t ise Istanbul Valisi Erol Çakır'ı makamında av aret etti Çüı'in dışa açıbna politikasından sonra ülke genelinde getişme olduğunu belirten Abudrixit \injiang bölgesinin tambbnası ve geliştirilmesi için yabana üikeierle görüşme karan aldıklaruu, bölgede \aünm yapmak için destek beklediklerini anlattı. \ali Çakır da "Bizim amacımızÇin'in dünva ekonomisinde daha iyi bir yer ahnasıdır. Bu konuda elimizden geleni yapmaya hazınz" dedL Toplannda Çin Halk Cumhuriveti Istanbul Başkonsolosu Xu Kun da hazır bulundu. (Fotoğraf: AA) Anayasa Mahkemesi, fahiş para cezalannın yürürlüğünü durdurmadı 6 Sansür' cezaları yürürlükteANKARA (CumhurivetBüro- su) - Anayasa Mahkemesı'nın RTÜK Yasası içindeki Basın Ya- sası'nı değiştiren maddelere iliş- kin yürürlügü durdurma istemini reddetmesiyle, yazılı basına "san- sür" getirecek denli yüksek para cezalan korunmuş oldu. Basın Yasası'na aykın davra- nışlar halinde yayın kuruluşlan- na 1 miryarile 150 milyar lira ara- sında degişen para cezalan uygu- lanabilecek. Yasanın "valanhaber, hakaret ve benzeri" fıillere iliş- kin ceza hükümleri internet orta- mında da geçerli olacak. RTÜK üyeleri göre\de kaldı Anayasa Mahkemesı'nın RTÜK Yasası'nın Üst Kurul'un 9 üyesinden 5'inin TBMM tarafin- dan seçümesi ve yeni üyelerin ya- sa yürürlüğe girdikten sonraki 1 ay içinde belirlenmesine ilişkin maddelerinin yürürlüğünü dur- durması nedeniyle kurulun eski üyeleri görevlerine devam ede- cek. RTÜK Başkanı Fatih Karaca, üyelerin görevini sürdürmesıne gerekçe olarak, RTÜK Yasası'nın "Halen görevde bulunan Üst Ku- rul üyeleri, bu kanuna göre seçi- lecekyeniÜst Kurulüyelerininse- çim sonucunun Resmi Gazete'de vavınıianması tarihlerine kadar görevlerine devam ederler" bıçi- mindeki geçici 1. maddesini gös- terdi. RTÜK Yasası'na göre Üst Ku- rul'a yeni üyelerin seçihnesiyle TRT Genel Müdürü'nün görev süresi sona erecek ve kurul tara- findan tekrarbir genel müdür be- lirlenecekti. Anayasa Mahkemesi'nin yeni üye seçimine gidilmesüıi önleyen karan TRT Genel Müdürü Yücel lener'indegörevine devam etme- sini sağladı. Eski yasadaki birözel radyo ve televizyon kuruluşunda yüzde 10'dan fazla hissesi olan- lann kamu ihalelerini alamaya- cağı ve borsada işlem yapamaya- cağına ilişkin madde yeni yasaya konulmadı. Böylece medya pat- ronJanna kamu ihaleleri ve bor- saya giriş yolu da açıldı. Tazminat miktan Yüksek Mahkeme. Basın Yasa- sı'ndaki basın yoluyla işlenen suç- larda verilecek tazminat miktan- nın 10 milyar liradan az olmaya- cağınayönelik hükmün de yürür- lüğünü durdurdu. Yüksek Mahkeme, Basın Yasa- sı'ndaki çeşitlifiillereverilecek pa- ra cezalannı arttıran düzenleme- lere ilişkin j'ürürlügü durdurma is- temini isereddetti. Bunagöre Ba- sın Yasası'nın öngördüğü yayın- larda istenilen hususlan göster- meyenJer 10 milyar liradan 50 milyar liraya kadar; bu hususlan gerçeğe aykın gösterenler ile so- rumlulannın belirlenmesini veya mahkeme kararlannın uygulan- masını güçleştirecek şekilde de- ğiştirenler 30 milyar liradan 90 milyar liraya kadar ağır para ce- zasına mahkûm edilecek. Cevap ve düzeltmede koşulla- ra uyuhnaması halinde 3 milyar liradan 5 milyar liraya; hâkim ka- rannakarşındüzeltmeninyayım- lanması halinde 10 milyar lira- dan 20 milyar liraya; hâkımın ye- niden yayımlanması karanyla ikın- ci kez verilen düzeltmede yine koşullara uyulmaması halinde de 50 milyar liradan 150 milyar lira- ya kadar para cezası verilebile- cek. Basın Yasası'nin "yalan haber, hakaretvebenzeri" fiillerden do- ğacak maddi ve manevi zararlarla ilgıli hükümleri, bilişim teknolo- jileri ve internetortamındada uy- gulanacak. 10a karşı4 oy Bostancıoğlu komisyonda aklatıdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu hakkında kurulan soruşfurma komisyonu, l0"a karşı 4 oyla Bostancıoğlu'nun Yüce Divan'a gönderilmesine gerek olmadığına karar verdi. DSP, MHP ve ANAP'lı üyeler, Bostancıoğlu lehinde oy kullandı. Soruşturma raporu için TBMM Genel Kurulu'nda gizli • oylama yapılacak. Milli Eğitim Bakanı Bostancıoğlu hakkında 30 Nisan'da kurulan soruşturma komisyonu, dün karar için son toplantısını yaptı. DYP'li Mehmet Yalçınkaya nın katılmadığı toplantıda, 10'a karşı 4 oyla Bostancıoğlu'nun Yüce M, Divan'a sevkine gerek olmadığı yönünde karar alındı. AKP, SP ve DYP'li üyeler Bostancıoğlu'nun Yüce Divan'a sevki yönünde oy kullanırken DSP, MHP ve ANAP'lı üyeler Bostancıoğlu'nun aklanması yönünde oy verdi. Komisyon Başkanı Cavit Kavak. Bostancıoğlu'yla ilgili kararı açıklarken "Milli Eğitim Bakanı Bostancıoğlu'nun önergede yer alan suçları işlemediği, kimseyi aşağılamadığı ve küçük düşürmedigi, görevini kötüye kuüanmadığı, keyfi uv gulamalar yapmadığı ve cürüm işlemediğine 4'e karşı 10 oyla karar verilmiştir" dedi. Anayasaya göre, komisyon raporu TBMM Başkanlığı'na verildikten sonra 10 gün içinde dağıtılacak ve dağıtımından itibaren 10 gün içinde TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek. tlgili bakanın Yüce Divan'a sevkine ilişkin karar, ancak üye tamsayısının salt çoğunluğu olan 276 milletvekilinin gizli oyuyla alınabilecek. Bostancıoğlu"yla ilgili soruşturma komisyonunun raporu aklanması yönünde olduğu için Yüce Divan'a sevk için genel kurulda "güvensizlik" önergesi verilmesi ve önergenin 276 oyla kabul edilmesi gerekiyor. eclis Soruşturma Komisyonu, Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu 'nun Yüce Divan 'a gönderilmesine gerek olmadığına karar verdi. Oylamada Bostancıoğlu 'na koalisyon ortağı MHP ve ANAP'lı komisyon üyeleri de destek verdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com Ne zaman solcu olduğunu, ne yaptığını bilmediğimiz, duymadığı- mız birtakım insanlar, son zaman- larda bir havalılar ki şaşıyorum. Adam 12 Mart'ta ne iş yapardı bi- len yok, 12 Eylül'de işleri tıkırında. Hapis görmemiş, işkence duyma- mış, birden karşımızaçıkıyor, "de- mokrasi ve özgürlük"ün soyut kav- ramlar olduğunu söyleyiveriyor. Bu tür insanlar son zamanlarda bazı çevrelerde kıymete bindiler. Bu ülkede insanlar kaçırılıp öl- dürülür, yargısız infazlar yapılır, iş- kence tezgâhları kurulur, mahkeme- lerde yazarlar çizerler yargılanıp ce- zaevlerine atılırlar. Gençler üniver- sitelerde ülkücülerin baskısı altın- da inler. Köyleryakılır, insanlara bok yedirilir. Butürtiplerin hiçbirisini bu sorunlarla uğraşırken göremezsi- niz. Ama bu insan tipi bir konuda çok hassastır: Kulagı "daha çok demokrası, daha çok özgürlük" şarkısı duymak istemez. Duyduğu an kızar ve o andan itibaren "vatan- sever", "yurtsever" kesiliverir. Eh haklı da, böyle derdi olmayan niye Demokrasi ve Özgürlük Soyut Kavramlar mı? böyle şeyler duymak istesin ki! • • • Bu ülkedeki ikiyüzlülük bazen in- sanı, hayatından bezdirecek hale çjetirtyor. IMF bu ülkenin kalelerini tes- lim almış, ABD ve AB Türkiye'yi ko- layyutulurlokmaJarhale getirmiş. Pe- ki bunlar nasıl olmuş kardeşim! Bu ülke hâlâ 12 Eylül Anayasası'yla yö- netiliyor. Bu ülkede Susurlukçulara ödül veriliyor. Veli Küçük'ler daha düne kadar en etkili yerlerdeydiler. IMF'den paralan kim alıyor? Bu pa- ralan kim harcıyor? Bu ülkede de- mokrasi ve özgürlük isteyenler mi? Paralar Denktaş'a gidiyor, paralar güvenliğe gidiyor, paralar devfetin har vurup harman savurduğu alanlara gi- diyor. Devletten ihale ve teşvik alan vurgunculara gidiyor. Merakediyorsanız www. muhase- bat.gov.tr 'ye bakın. Orada parala- nn nerelere grttiğini görürsünüz. Dev- let harcamalannın, bizyoksulluktan kıvranırken nasıl keyifle gerçekleş- tirildiğini görürsünüz. Devletin te- pesindekilerin krizden haberi yok. Sü- rekli maaşlanna zam yapıyorlar. Sal- tanat arabaları azalmıyor artıyor. Bunlardan haberiniz var mı? Bunla- ra itirazınız var mı? • • • Hiçbir ülkeyi IMFzorlateslimala- maz. Israil'le silah anlaşmalarını, ABD ile askeri ihaleleri özgürlük is- teyenler, demokrasi isteyenler mi yapıyor? Kopenhag kriterteri, yani de- mokrasi ölçütleri bir solcuyu acaba neden rahatsız eder? Emekçilerin daha özgürce örgütlenmesini, sen- dikalaşma hakkını geliştirmesini, idam cezasının kaldırılmasını solcu- laryıllardırsavunmuyorlarmı? Bun- dan sonra savunmasınlar mı? Kürtlerin kendi dillerini öğrenme- sini, Kürtçe yayın yapılmasını MHP istemiyor. Onu anlıyoruz. Bunda şa- şılacak bir şey yok. Peki bazı solcu- lar ona neden destek veriyor? Bu- nun neresi yurtseverlik, vatansever- lik? Nedir yurtsever? Eğer soyut bir laf olarak yurtseverlik nedirdiyeso- rarsak, herkes yurdunu sever. Yur- dunu sevmek tek başına neyin öl- çüsü olabilir ki! Yurdu sevmek, baskıya karşı çık- maktır. Çalışan sınıfların çıkarlarını savunmaktır. Yurdu sevmek, bu ül- keyi kötü yönetip IMF'lere el aç- mak durumunda bırakanlarla mü- cadele etmektir. Ülkeyi sevmek, hal- kının daha iyi koşullarda yaşama- sını istemektir. Yunanistan bizimle aynı durumda iken şimdi adam ba- şına 12 bin dolar yıllık gelire ulaştı. Orada cuntacılar 28 yıldır hapiste, burada cuntacılann resim sergisini cumhurbaşkanları, genelkurmay başkanlan açıyor. Oraya demokra- si geldi, yazarları çizerleri hapse atılmıyor. Kim yurtsever? Kenan Evren mi? Sorarsanız evet diyecektir. Onunla vatanseverlik yarışmasına girebilir misiniz? Kenan Evren'eyada Dev- let Bahçeli'ye sorun, düşünce öz- gürlüğü istiyorlar mı, örgütîenme öz- gürlüğü istiyorlar mı? Işçilerin sen- dikal haklarını kazanmasını istiyor- lar mı? Demokrasi ne zamandan beri so- yut bir şey oldu ki? Demokrasi, ör- gütlenme özgürlüğü demek; de- mokrasi, emekçilerin toplu pazarlık hakkı demek; demokrasi, özgürüni- versite demek; demokrasi, bağım- sız ve kimlikli basın demek. Demok- rasi, sivil siyasi yaşam demek. Solcular demokrasiyi soyut bir şey olarak görebilirler mi? Özgürlük, bir hayal şarkısı mıdır? Demokrasi bir toplumsal tercih meselesidir. En çok da halkı, emekçileri ve solcuları il- gilendirmesi gerekiyor.