13 Haziran 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3AYFA CUMHURİYET 16NİSAN2002SALI HABERLER DÜNYADA BUGIM ALİSİRMEN Öyle Değil Tayyip Bey Tayyip Erdoğan sağ cenahın yükselen yıldı- zı olarak tanıtılıyor kamuoyuna. Kimileri de onu 'L'same bin Tayyif:" diye niteliyorlar. Doğrusu, Tayyip 3ey'e haksızlık ediyoriar. Çünkü o, sistemte bütünleşmek veya bütün- leşmiş görünmek içn elinden geleni yapıyor. Tür- kiye'de sağ siyasetn kâbesi ABD'ye yüz sürü- )or, Yahudi Lobisi önünde görücüye çıkıyor, hatta zaman zaman laikliğin içini boşaltan bir tanımlamayı yapmayı unutmadan, laik düzen- den yanaymış gibi bile görünebiliyor. Gerçekten Tayyip Bey sağ kanadın yükselen yıldızı mı? Neden olmasın, her seçimden sonra hep, "Keşke bileğim kıriaydı da, o oyu vermeyey- dim" diye hayrflanmayı âdet edinmiş olan Türk halkının duasını kabul etseydi Tann, toplumu- muzun büyük çoğunluğu çolak gezerdi ve kav- mimize de, "Çolakoğullan" denirdi. Çaresizlikten bunalmış olan ve hiçbir zaman "Nasıl olmalı "soru&jnu soımayıp, hep "Kimgel- meli"r\\n peşinden koşan birtoplumun unutkan- lıkla zedelenmiş olan belleği, önünde musibet olarak gördüğünü değiştirirken, acul davranıp, eskiden denediğinde ne olduğunu unuttuğu isimlere yine can simidi gibi sanlıyor bir seçim- de parlamento dışı bıraktığını, bir sonraki se- çimde başa güreştırebiliyor. Tayyip Erdoğan ile Deniz Baykal'ın yükse- len grafiklerinde bu olgunun büyük payı var. • • • Acaba Tayyip Bey'in grafiği tırmanmaya de- vam ediyor mu? Bu konuda ciddi kuşkular var. Ama kendi ta- kımı, görüntüyü abartarak yansıtmayı siyasi he- sabına daha uygun buluyor. Ne var ki, Tayyip Bey'in siyasi ufkunda kara yargı bulutlan dolaşıyor. Öykünün pek uzak ol- mayan bir gelecekte, ağababası Erbakan'ın- ki, gibi pek hoş ve parlak olmayan bir biçimde noktalanması kimseyi şaşırtmayacaktır. Daha şimdiden çok kişi Tayyip Bey'in politi- kasınınfinansmanının hangi kaynaklardan, han- gi birikimlerden sağlandığını soruyor. Bu konuda ne Erdoğan'dan, ne deyakın çev- resinden bir açıklama geliyor. Aydınlatıcı kimi açıklamalar savcılann dosyalannda duruyor. Helalden söz edenler, politikalannın finans kaynaklannı açıklayamadıklan sürece, "haram politika" yaptıklanna geniş kesimleri inandıra- mazlar. Tayyip Bey de bu konuya bir türlü açıklık ge- tirmiyor veya getiremiyor. O yalnızca, zaman zaman kendini kaybedip, Kasımpaşa bıçkını ifadesini çağnştıran demeç- lerle siyasi rakiplerine saldırıyor. Nitekim son olarak da, Milli Eğitim Bakanı Bostanooğlu'nu savunurken "HedefBakan de- ğil, Laik Cumhuriyet'tir" diyen Ecevit'e aynı üs- lupla saldırdı. • • * Bakın Erdoğan Ecevit'e ne diyor: - Sevsinler seni, Laik Cumhuriyeti savun- mak Ecevit'e kaldıysa yandık bittik biz... Bırakın hertürlü yonjmu biryana, bu üslubun sahibinin 2020'lerin Türkiyesi'ni inşa etmeye talip olması bile yeterince hazin değil mi? Acaba Tayyip Bey, Ecevit'in Erbakan'ı ilk ik- tidar ortaklığına taşıyan kişi olduğunu, o garip koalisyonun bozulmaması için daha 1970'lerin ilk yansında Türkiye'nin gündemine oturmuş olan sekiz yıllık kesintisiz eğitimi sumen attı ederek 25 yıl geriye atmasını mı kastediyor? Yoksa tayyip Bey, aslında kendi kanadına özgü bir manevra olan laikliğin içini boşaltma ve saptırma yöntemini, Bülent Bey'in de bir gaflet anında benimseyerek, "Biz laiklikten ya- nayız, ama din ve vicdan özgürlüğüne saygılı laiklik" diyerek, sanki öyle olmayan bir laiklik var- mış imajını istemeden yaratmış olmasından mı hareket ediyor? Her ne olursa olsun, Tayyip Bey yanılıyor. Çünkü Türkiye'de laiklik, ne tevhidi tedrisatı delen sözde laik politikacılara, ne Bülent Bey'e, ne de "türbanlılardan da oy isteyen" sosyal de- mokratlara kalmıştır yalnız. Türkiye'de laikliği koruyacak, polrtikacılardı- şında kalan, köklü kurum ve kuruluşlar da var- dır. Bunu yaşayarak gördük. Tayyip Bey, bir kez daha yanılıp, 28 Şubat'ın yalnızca bir kanadına takılıp kalarak, sadece TSK'yi kastettiğimizi de sanmasın! RTÜK Yasası'nın iptalini isteyecekler AKP ve SP'nin yeni ortaklığı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Hükü- metin, Cumhurbaşka- nı'na onaylatmak ama- cıyla ikinci kez Mec- lis'ten çıkarmaya çalış- tıgı RTÜK Yasası'nı ip- tal ettirmek için muha- lefet partileri şimdiden Anayasa Mahkemesi hazırlığına başladı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Aldf GüDe. iktidann bu değişiklik için ısrarlı olmasınm perde arkasında bazı pazarlıklann yattığuu savundu. Medyada tekelleşme- yı destekleyeceği, RTÜK'ün özerk yapı- sını sona erdireceği, in- ternete dönük katı kısıt- lamalar ve basın ceza- lanndaki yüksek artış nedeniyle tepki çeken RTÜK Yasası değişik- liğinin, 1 yıl aradan son- ra gelecek hafta TBMM Genel Kuru- lu'nda yeniden görü- şülmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer" in 16 say- falık veto gerekçeleri- nin hiçbirini dikkate al- mayan hükümet, Cum- hurbaşkanı'na yeni bir iade olanağı tanımamak amacıyla tasan üzerin- de değişiklik yaptırmak istemiyor. Muhalefet partileri AKP ile SPise, yeniden yasalaşması durumun- da tasarıyı Anayasa Mahkemesi'ne götüre- ceğini açıkladı.flcipar- tinin yöneticileri, ge- rekli 110 imzaya ulaş- mak için işbirliği yapacaklannı bildirdi. 'Manisalı Gençler' davasmda 4 sanık avukatmm davadan çekilmesi kuşkulan arttırdı İşkenceyezamanaşımıyoluMANtSA (Cumhuriyet) - Ka- muoyunda "Manisalı Gençler" davası olarak bilinen \e gençlere işkence yapmakla suçlanan 10 po- lisin yargılandığı davada, 4 sanık avukatı daha görevden çekildi. Gençlerin avukatı Manısa Baro- su Başkanı Serhan Özbek, sanık- ların ve avukatlarının savunma hakkını kötüye kullandıklarını vurgulayarak davanın zamanaşı- mına uğratılmak istendiğine dik- kat çekti. Manisa Ağır Ceza Mahkeme- si'nde görülen 37. duruşmaya sa- nık polislerden sadece LeventÖz- vez katıldı. Duruşmada sanık avu- • İşkenceye uğrayan gençlerin avukatı Manisa Barosu Başkanı Serhan Özbek, sanıklann ve avukatlannm savunma hakkını kötüye kullandıklannı vurgulayarak davanın zamanaşımına uğratılmak istendiğine dikkat çekti. katlan Hülya Ada, Roza Karkan, Maha Tekİahç ve Talat Tekkjbç mahkemeye dilekçe vererek dava- dan çekildiklerini bildirdiler. Du- ruşmaya katılan sanık polis me- muru Levent Ozvez, yıllık izinde bulunduğu için vekillerinin istifa ettiğinden haberi olmadığını be- lirtti. Özvez'in, dosyanın Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesi istemi, daha önce bu konuda karar veril- diği için mahkeme tarafindan red- dedildi. Manisalı gençlerin avuka- tı Manisa Barosu Başkanı Serhan Özbek, mahkemeye sunduğu 4 sayfalık değerlendirme yazısın- da. samk polislerin ve avukatlan- nın savunma hakkını kötüye kul- landıklannı savunarak asıl amacın davayı zamanaşımına uğratmak olduğunu kaydetti. Duruşmada söz alan Özbek, 6 yılı aşan süredir devam eden da- vanın, çeşitli gerekçelerle uzatıl- dığını, gerek Anayasa gerekse CMUK'un ilgili maddeleri gere- ğince savunma hakkının kötüye kullanıldığını söyledı. Özbek, da- vada sanıklann savunmalarının elde edılmesinde yaratılan güç- lüklerin, savunma hakkının kötü- ye kullanımını kanıtladığmı be- lirterek şöyle konuştu: "Bu nedenlerle csasla ilgiK ka- rar verilerek, sanıklann Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Yargıtay 8. Dairesi kararlanna uygun olarak cezalandınlnıalanna karar veril- mesini istiyoruz." Mahkeme he- yeti. sanıklann yeni avukat tut- malan için duruşmayı erteledi. Sezer Baltık turunda Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 5 günlük Balük ülkeleri ziyaretine Letonya'dan başladı. Leton>T a Cumhurbaşkanı Vaira \lke Freibega ik bir araya gelen Sezer, görüşmenin ardından yapılan basın toplanösında u l ürkiye ile Letonya, AB'ye tam iiye olma ereğini paylaşmakta ve bu yönde kararb adımlar armaktadır" dedi Sezer, Türidye'ıün, AB üyeliği konusunda kendisinden önce üye olması beklenen Letonya, Litvanya ve Estonya'nın oylarma ihthacı olacağmı söytedL tki cumhurbaşkanı daha sonra, özgürlük amtma çelenk koydu. Sezer, Letoma'nuı ardından Litvanya ve Estonya'yı da zi}-aret edecek.(Fotoğraf: AA) Yılmaz, Avrupa Birliği'nin terör listesi hatasını yeniden değerlendireceğini söyledi PKK ve DHKP-C listeye ahmyor • Avrupa Konvansiyonu toplantılanna katılan Yılmaz, AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi'nin haziranda Türkiye'ye geleceğini açıkladı. Prodi, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan ilk komisyon başkanı olacak. BRÜKSEL (Cumhuriyet) - Başba- kan Yardımcısı Mesut Yıhnaz, terör örgütleri PKK ve DHKP-C 'nin Avru- pa Birliği'nin terör örgütleri listesıne alınacağı yönünde işaretler bulundu- ğunu söyledi. Yılmaz, AB"nin Türk kamuoyuna daha fazla güven verme- si gerektiğini belirterek "Tam üyeBk perspekrifı vererek çabalanmıza kat- kıda buhınabinrier" dedi. AB'nin geleceğinin tartışıldığı Av- rupa Konvansiyonu toplantılanna ka- tılmak üzere Belçika'nın başkenti Bü- rüksel'de bulunan Başbakan Yardım- cısı Yılmaz, AB Komisyonu Başkanı RomanoProdi ilegörüştü. Türkiye'de- ki son gelişmelerin ve Tüıkiye-AB iliş- kilerinin son durumunun değerlendi- rildiği görüşmenin ardından bir basın toplanhsı düzenleyen Yılmaz, Pro- di'nin haziran ayında Türkiye'ye res- mi bir ziyarette bulunacağını açıkladı. Yılmaz, Prodi'nin Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan ilk komisyon baş- kanı olacağını bildirdi. Yılmaz, Prodi'yle yaptığı görüşme>- le ilgili olarak "Bugünkü görüşmede bir kere daha gördüm ki. uyum «a> ret- lerimizi ve reform çabalanmızı hızlan- dınp sonuçlanduırsak AB')i kolay ik- na edebileceğiz" değerlendirmesini yaptı. Cuma günü AB Daimi Temsil- ciler Komıtesı (COREPER) toplantı- sı olduğunu hatırlatan Yılmaz, bu top- lantı sonunda PKK ve DHKP-C'nin. AB'nin hazırladığı terör örgütleri lis- tesine dahil edileceği yönünde işaret- leraldığını söyledi. Yılmaz, "ÇeşMfiyer- lerden aldığım bilgiler, AB'nin. tki te- rör örgûtünü listeve almamakla yapo- ğı hatayı yeniden değerlendireceğini gösteriyor" dedi. MHP'NtN 'TERÖR SUÇU' DÎRENİŞl KJRILAMADI Sınırlı ölüm cezası tasansı Meclis Başkanlığı'nda ANKARA (Cumhumet Büro- su) - Ölüm cezasının; savaş, ya- kın savaş ve terör suçlan dışın- da kaldınlarak müebbet hapse çevrilmesini öngören yasa tasa- nsı TBMM Başkanlığı'na sunul- du. Hükümetin MHP kanadının te- rör suçlannda idarrun kalkması yönündeki direnişinin kınlama- ması üzerine, liderlerinüzerinde anlaşhğı ilk tasanmn yasalaşma- sı için düğrneye basıldı. Tasan, anayasa değişikliğine koşut ya- sal düzenleme öngörüyor. Buna göre, anayasanın 38. maddesin- de yapılan düzenleme kapsamın- da. "Savaş ve çok yakın savaş teh- didi hallerinde işlenmiş suçlar ile terör suçlan için öngörülen ölüm cezalan hariç olnıak üzere", ve- rilecek idamlar. müebbet hapse dönüştürülüyor. Tasanya göre, TCY'de idamın müebbet ağır hapis cezasına çev- rilmesini düzenleyen hükümler ise aynen korunacak. Getirilen bir başka düzenlemeyle de ölüm cezalan müebbet ağır hapis ce- zasına dönüştürülenler hakkın- daki hücrede tecrit cezalan iki kat arttınlarak uygulanacak. 9. CUMHURBAŞKANI İSRAÎL MODELÎ ÖNERDÎ Partiler arasındaki fark Pepsi ile Coca Cola kadar ANKARA (Cumhuriyet Bûro- su)-9. Cumhurbaşkanı Süle>man DemireL "Başbakanı halk seçsin" önerisine açıklık getirdi. Önerdiği sistemin Israil'de uygulandığına işaret eden Demirel, parlamenter sistemin yine yürürlükte olacağını söyledi.Demirel, dünyada demok- rasi, pazar ekonomisi ve insan hak- lan olmak üzere 3 temel ilke oldu- ğunu belirtirken "Yani bir siyasi parti ile diğeri arasmdaki fark, PCp- si Cola ile Coca Cola arasmdaki far- kainmiştir.Buçerçevıeiçerisinde,pa- zar ekonomisinegerekeni yapacak- sınız" dedi. "2. Enerji Arenasrna katılan Demirel, çıkışta gazetecile- rin sorulannı yanıtladı. Bir gazete- cinin. "Yeni önerinizde başbakanı da halk seçsin diyorsunuz, bunun başkantak sLstenıindcn ne farkı var " sorusu üzerine Demirel, "VIne par- lamenter sistem vüriirlükte olacak. Seçime gidildiği zaman henı millet- vekiOeri hem de başbakan seçile- cek-Başbakanmkim olacağmı halk kendisi ta>1n edecek. tsrail yapıyor bunu.." yanıtını verdi. Demirel, DTP'nin başına geçecek olan Meh- met Ah'Bayar'la ilgili soruya yarut vermeyerek "Ben partiler üstü- yûm"karşılığını vermekle yetindi. Yargıç Mehmet Yılmaz 15 milyarliralık tazminatistemi • Manisa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet Yılmaz, Cezaevlerini lzleme Kuruluna işkenceci polisler davası sanıklarını savunan 2 avukatın seçimiyle ilgili olarak gazetemizde yayımlanan "Bir garip seçim" başlıkh haberde, kişilik haklanna saldınldığıru ileri sürdü. tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Manisa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet Yıhnaz, ilde oluşturulan cezaevlerini izleme kuruluna, İşkenceci Polisler Davası sanıklarını savunan 2 avukatın seçimiyle ilgili olarak gazetemizde yayımlanan "Bir garip seçiın" başlıkh haberde, kişilik haklanna saldınldığı gerekçesiyle, gazetemiz tmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk ve sorumlular aleyhine 15 milyar liralık manevi tazminat davası açtı. Yılmaz, Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda, ağu- ceza mahkemelerinin bir başkan ve 2 üye olmak üzere 3 kişiden oluştuğunu. işkence yapma suçlamasıyla yargılanan polisler hakkında oybirliğiyle verilen karar sonucu beraat istediklerini vurguladı. 'Kişilik haklanna ağır sakhrT Gazetemiz Izmir Temsilcisi Serdar Kızık'ın yazdığı "lşkenceyi savunanlar cezaevlerini izleyecek" başlığının "işkenceden yana olanlar" anlamında kullanıldığını savunan Yılmaz, başvuru dilekçesinde, tt Cumhuri)«t gazetesinde yer alan bu metinde kişilik haklannı rencide edici ağır bir saldın olduğu kaçmıunaz gerçektir" görüşüne yer verdi. Dilekçede, Yılmaz'm objektiflikten uzak bir şekilde işkence suçu ile özdeşleştirildiği öne sürülerek şöyle denildi: "Basın özgürlüğünün, basın hak ve ödevlerinin dışına çıkılarak, haber verrae ve eleştirnıe yönünden ağır kusur ile hukuka a>kın davranılarak da\^cı müvekkilin kişilik haklanna ağır salduıda bulunularak, yülarca ülkenin birçok yargı çevresinde dürüst ve sayguı bir şekilde yargıçhk yapmış \« şu anda Manisa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanhğı ve Adli Yargı Adalet Komis>on Başkanhğı göre\ini sürdürmekte olan davacı müvekkilin onuru ve saygnıbğı kamumTi önünde rencide edilerek büyük bir eiem ve teessüre itflmiş ve bu üzüntü eşi ve çocuklanna da sirayet ederek davacı müvekkilin maneviyaü hice >ipraûlmıştır. Hukuka aykın bir şekilde kişilik haklanna yapdan ve bilhassa da\acı müvekkilin komımu itibanyla yapdan saldınnın karşıhksız kahnaması ve davacı nıü\ ekkih'n manevi zararuun karşılanması için işbu tazminat davasuu açmamız kaçınılmaz ve zorunhı omıuştur." Yılmaz, İlhan Selçuk. Sorumlu Yazüşleri Müdürü Fikret İDdz ile Izmir Bölge Temsilcisi Serdar Kızık aleyhine açtığı davada, 15 mih/ar lira manevi tazminat istedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Ali Baransel anılannı yazıyormuş. lyi ediyor. Bizde anı geleneği yeni ge- lişiyor. Alı Baransel gıbı, Türkiye'nin son 30 yılında önemli olaylara tanık olmuş bir insanın anılannı yazması, bil- mediğimiz birçok gizli kalmış olayı da ortaya çıkarabilir. Hep bırlikte merak- la bekleyeceğız. Ali Baransel'ın anılanndan bazı kı- rıntılar gazete sayfalarına yansıdı. Bunlardan en çok ilgiyi çekeni de 12 Eylül asken darbesinin 5 yöneticısi olan generaller üzerine yapılan espri. Öykü gazetelere yansıdığına göre ta- mamını yeniden aktarmanın bir gere- ğı yok. Özetle, Şilı'de sosyalıst Al- lende'yi CIA desteğiyle deviren ve onu öldüren diktatör General Pinoc- het, "Cunta kurmak, turşu kurmak- tan daha kolay. Çünkü turşu kurmak için en azından 20 tane hıyarbulmak gerekir. Halbukı cunta kurmak için üç tane hıyar bulmak yeterli" diyor. Bir gazeteci de 12 Eylül'ün en ha- raretli döneminde bu öyküyü yayım- lıyor. OsıradaTürkiye'deki askeri dar- 'Beş Hıyar Meselesi' beyapan cunta üyelerinın sayısı beş- ti. Alı Baransel endişe ıçinde gazete- nin kupürünü Kenan Evren'e götü- rüyor ve tepkisinı merak ediyor. Ke- nan Evren'in cevabı ilginç: "Bunda alınacak bir şey yok Baransel, adam beş hıyar dememiş ki" diyor ve kah- kahayı basıyor. Evren'in cevabı sem- patik. "Hıyar" sözcüğünün Ispanyol- cası da bizdeki gibi hakaret içeriyor mu bilmiyorum. Belli ki içeriyor. • • • Eleştiride hakareti sevmem. Yazı- larda, en sevmediğim insana bile ha- karet etmeyi doğru görmem. Acıma- sız diktatörlere bile verilecek cevabın birdüzeyı olması gerektiğine inanınm. Bu nedenle 12 Eylül cuntacılarına da "hıyar" denmesınden yana değilim. Zaten onlara "hıyar" diyerek bir yere de vanlamaz. Sorun onların hıyar olup olmaması da değildir zaten. 12 Eylül, bu ülkenin bitmeyen acı- sı. Hâlâo beş insanın hazırlattığı ana- yasa ile yönetıliyoruz. Eğer bir haka- ret söz konusu olacaksa. o hakarete en çok layık olan, 12 Eylül Anayasa- sı'nı ve 12 Eylül'ün yarattığı kurum- ları değiştiremeyen, Türkiye'nin bir turlüdemokratikülkeleriçindeyeral- masını sağlayamayan bizlerız. Kenan Evren ve dört arkadaşının hangi koşullardadarbeyaptğmı ve ne- yi amaçladığını şimdi daha iyi biliyo- ruz. Onlar çok bilinçli bir planın par- çası olarak parlamenter sistemi orta- dan kaldırdılar ve Türkiye'nin belini doğruItamayacağı bir karabasan ya- rattılar. Türkiye, "hıyar" tartışmalanyla oya- lanmak yerine, bir cuntanın yaptığı tahribatı 22 yıldır neden temizleye- mediğini sorgulamalı. 12 Eylül aske- ri darbesine giderken bu ülkede çok önemli aydınlar yok edildiler. Bunlar arasında ülkenin en önemli gazeteci- si Abdi Ipekçi, bu ülkenin en yürek- li savcılanndan Doğan Öz, en karar- lı emnıyet müdürlerinden Cevat Yur- dakul. profesörlerımizden Ümit Do- ğanay, Cavit Orhan Tütengil, Bed- ri Karafakioğlu gibi çok değerlı isim- ler vardı. Bu cınayetler neden işlen- mışti? Bu değerii ınsanlarımız neden yok edilmışti? Askeri darbenin hazır- lanmasında bu cınayetlerin azmetti- ricileri ne kadar rol oynamıştı? Bu so- ruların cevabını bulduk mu? Örneğin Doğan Öz cinayetinin ve Abdi Ipek- çı cinayetinin kilit isımleri neden ya- kayı sıyırdılar? Bu cinayetlerin örtbas edilmesiyle 12 Eylül askeri darbesı arasında bir bağ yok muydu? • • • Bu ülke, kanlı birgeçmışesahip. Bu kanlı geçmışın arasında bir yerde du- ruyor 12 Eylül. Hiçbir şeyi sorgulaya- madık. Önemli birçok olayın arkasın- daki gizi aydınlatamadık. öyle oldu- ğu içindir ki Türkiye bir türlü belini doğrultamıyor. Hiçbir temel sorunu- nu çözemiyor. Çünkü karanlık. ka- ranlığı guçlendiriyor. Yunanistan'la yanşta neden geri kaldığımız üzerin- de bıraz düşünelim. Yunanistan'da askeri darbecilerin başına gelenlerı okuyup oğrenelım. Cuntanın liderle- ri 28 yıldır cezaevindeler. Hiçbirinden unlü ressam çıkmadı. Hiçbirı önemli sergilerin vetoplantılann açılışına ka- tılmıyor. 12 Eylül darbecilerine "hıyar" de- nir mi, denmez mı tartışmasını çok na- if buluyorum. Ama bızler hıyar mıyız, değıl miyiz üzerinde düşünmekten yanayım. Bu ülkeyi mahvedenleri hâlâel üs- tünde tutuyoruz. Bızı geri bir ülke ol- maya mahkûm edenlenn önünde hâ- lâ el pençe dıvan duruyoruz. Aziz Nesin'e "Türk milletinin yüz- de 6O'ı apfa/" dediği için birçoğumuz kızmıştık. Bugünkü duruma bakınca birçok insan, Aziz Nesin az bile söy- lemış, deyıp hayıflanıyor. Ne dersiniz?
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear