Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET 11 NİSAN 2002 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER [email protected]
EYET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Şu Taranoya' Konusu!
Bır koşe yazaı var Ikıde bır "ırtıca gerçeğı'nden
soz edenlerle aay eder1
Ona gore, bır "parano-
ya "dırbu ırtıca İOTKUSU' Oysa oyle bır şey yok-
tur, hıçbır zaman da olmamıştır1
Amaç, dını bu-
-tün yurttaşlan ytârmakttr1
Bın kezyınelerrıştır. bın kez ırtıca ılesavaşmak
gerektığını yazantera karşı çıkmıştır Goz onun-
dekı gerçeklen ıasılgormez?Toprakatondançı-
kartılan sayısız ;eset, her toplumsal olayda hal-
kı ayaklandırm<ya kalkışan yobazlar, sureklı or-
da burda Cumhjnyet yonetımını, laıklığı değıştı-
np bır şerıat de>letı kurmaya heveslenenler
TBMM uyesı seçılmış olanlann bıletoplantılar-
da "Kan akacas. mıs gıbı o/acak", "Va tatlı o/a-
cak, ya kanlı olaca*" gıbı sozlennı nasıl duymaz?
TC mahkemeleinın Anayasa Mahkemesı'nın ır-
tıca kışkırtıcılarna verdığı cezalan, bırbın ardına
partı kapatmala"inı rıasıl gormez9
"Irtıca korkuıu bır paranoyadır Paranoyının
sımgesı turbanı kızlara modem bılgılen yasak-
layan haksız veakla aykın otonteryalızmdır" dı-
yor
Imam okullama kız oğrencıler neden alınır kı?
Islamıyette kadn dın adamı var mıdır'? Islamıyet-
te zaten dın adamı da yoktur Dın adamlan Hıns-
tıyanlıkta vardır Bu okullardan çıkan genç kızla-
ra dınsel çalışrra alanlan kapalıdır Kız oğrencı-
lenn ımam okulannda yerı olabılır mı?
"Paranoya'c yazara gore "başörtulu kızlann
modern bılgıler öğrenmelen" yasaklanıyormuş1
Başları ortulu dye ımam okullarına alınmadıkla-
rı ıçın1
Acaba ou okullarda hangı 'modern' bı-
lımler oğretılryor'? Bır de bunu anlatsa1
Turk kız-
lanna çağdaş bfim oğretmek ıstıyorsak ışte dev-
letın okulları, lısslen, unıversıtelen
Hemen her yazısında başkalanna 'paranoyak'
der, ama durma<sızın "ırtıca" koruculuğunu yap-
masının da bır oeşıt paranoyaklık sayılabıleceğı-
nı nıye duşunmez'?
Bakın, 'Paranoıa'y\ sağlıkkıtapları nasıl tanım-
lamış
Duşunce bozukluğu Aşın alınganlık ve yanlış
yorumlara dayanan, çoğunlukla zulme uğradığı
temasını ıçeren bılıncın yennde olmasına karşı-
lık, sureklı ve sıstemlı hezeyanlarla ortaya çıkan
kronık psıkoz
Paranoyak denılen ınsanlar da "yersız korku ve
kunıntularla doianmış bır kışılığı olan, guvensız
ve saldırganlıkle belırgınleşen marazı ınsanlar"
Kendısıne aynlan gazete koşesınde herfırsat-
ta gencı eyiemlen savunan, ırtıca davranışlannı
sureklı hafife alan, bır de yazdıklanna bır bılımsel
ıçenk kazandırmak ıçın 'sosyo/oy//c'yorumlaryap-
tığını soyleyen bır kışının durmaksızın başkalan-
nı paranoyak olmakla suçlaması, ırtıca başkaldı-
nlanna, cınayetlenne ıse goz yumması da başka
bır çeşıt parancya değıl mıdır
1
?
Yirmı bırıncı yuzyıldayız Uygarlık alabıldığıne
ılerledı Baş ortmekle dınsel ınancını koruduğu-
na ınanmak uygar çağın ınsanına yakışan bır tu-
tum mudur' Hem ınanç saçta, başta mı, yoksa
kışının ıç dennlığmde mı? Dılınden yazısından
duşurmedığı ŞL 'paranoya' suçlamasını bır kez
de kendıne uygulasa lyı eder, bu koşe yazan
1
Sanatsız Toplum Çürür...
Prof. Dr. Erbİl DURSUN Kocaeh Unnersıtesı
Fızıksel Tıp ve Rehabıhtosvon Anabüım Dah Başkam
Sanatla ılgılenen bır toplum ol- lannın kazanılabılmesı ısteğınden-
duğumuz soylenebılır mı9
Bence
hayır Sanata ılgı duymayan bır
ulusun mutlu olabılmesı olanaklı
jnıdır9
Bence yıne hayır Coşku,
sevgı, çalışkanlık ve yapıcı duşun-
cenın atardaman olan sanata, yuz-
yıllardırgerekenonemınver(dır)ıl-
memış olması, belkı debızlen bu-
gun ıçınde bulunduğumuz zor ko-
şullara ıteleyen onemlı etmenler-
den (aktorlerden) bın olmuştur
Sanat, yaşamın kendısını taşır
0nun ıçındeyaşamak, soluk almak.
gulmeİc ve ağlamak vardır Sanat,
ınsanlan tanımayı ve anlamayı ıçe-
rır Sanatla ügısı olmayan bır ın-
san ve toplum, yaşamla da ılgısı-
nı kesmış demektır Sanatı onem-
semeyenlenn ılışkılen donuk ve
sevgısızdır Bunlar, kendı çember-
lennın dışındakı dunyalan algüa-
yamadıklanndan, yaşamın guzel-
hğını kavrayamazlar, yaşam ve
mutluluğunyalnızca bıreysel ve/ya
da sınıfsal guç edınme savaşımla-
nndan oluştuğunu duşunurler Oy-
sa soluk abnamayan, gulunemeyen,
ağlanamayan bır yaşantı ıçınde
guç edınmış olmak mutluluk ge-
tırmez Mutsuzluk, soluklan daha
da kesınce, bır kısırdongu oluşur
Bu kısırdongu, guç edınme muca-
delelennı daha fazlakızıştırarak be-
yınlerdekı tatmınsızlığın v e umıt-
sızhğın artarak devam etmesuıe
neden olur
Sanatın engellenme nedenı bı-
reysel, sınıfsal, ulusal guç savaş-
dır Boyle bır sıstem ıçınde ın-
sanlar torpulenerek aynılaştınl-
maya çalışılmaktadır Benzerleş-
me \e uyumlaşma üe ozgur duşun-
ce, bılım \ e pozıtıf gelışme yok ol-
makta, bunlann sonucunda top-
lum guçsuzleşmekte ve gıderek
yıkılmaktadır Ronesans'labırhk-
te Avrupa'da sanat ve bılım alanın-
da buyuk ılerlemeler olmuş ve ona
ayak uyduramayan Osmanlı De\ -
letı nde çokuntuler başlamıştır
Daha sonraları zaman zaman re-
formıst atılımlar yapılmaya çalı-
şılmışsa da bu gelışmeler hep en-
gellenmıştır Omeğın Lale Dev-
n'nde sanat ve pozıtıf duşunce
alanlannda ılerlemeler olmuşsa
da ıç ve dış başat guçler, egemen
sınıflardakı artmış sefahatın ya-
rattığı hoşnutsuzluğun da sağla-
dığı uygun şartlar ıle bu atılımla-
n ığdış etmışlerdır Bunlann ıçın-
de en acıklı olanı belkı de 300 yü-
lık bır gecıkme ıle ancak bu do-
nemde kurulabılmış olan matba-
anın, yanm yuzyıluk ek bır sure> -
le tekrar uzaklaştınlmasıdır Sa-
nat v e bılımde gen kalmış bır ım-
paratorluk ıse su alan bır gemı gı-
bı beklenıldığı gıbı yavaş yavaş
batmıştır
Mustafa Kemal. Osmanlı tm-
paratorluğu'nun çokuş nedenleri
arasmda kultur temeUi olanlan
çokiyı saptamışOr. Sanattan uzak-
laşmış bır toplumun en onemlı ha-
yat damarlanndan bınnın kopmuş
olduğunu v e boyle bır ulusun ıler-
leme yolunda yen olamayacağını
soylemıştır Ataturk, her şeyden
once buyuk bır kultur devnmcısı
ve gerçek bır sanatseverdır Ata-
turk'un sanata yakınlığı \ e hayran-
lığı çok nettır Ulke çapında sana-
tın yaygınlaştınlabılmesı ıçın yur-
dun onemlı merkezlermde kutup-
haneler, konservatuvarlar muze-
ler, basunevlen, sanat atolyelen
kurdurmuş, butçenın çok kısıtlı
olmasına rağmen sanata buyuk
yaünmlaryapılmasını sağlamıştır
Ne yazık kı 1950'lerden sonra sa-
nat, hak etüğı ılgıyı gorememeye
başlamıştır Bugun kıtaplar, artan
nufusa karşın, 1940'lıyıllardaba-
sıldığından daha az sayıda basıl-
maktadır Gunumuzde kıtap fuar-
lan. şehırmerkezlennden kaldınl-
maktadır Tıyatrolarbırerbırerse-
yırcılenne perdelennı kapatmak-
tadır Muzüc olduğu üen surulen
yoz şarkılar mızah olduğu sav la-
nan cıvık dızüer, fıkır tartışmala-
n denen duzeysız oturumlar ıse
televızyonlann en yoğun ızlenen
saatlennı ışgal etmektedır Spor
adına futbola buyuk parasal kay-
naklar aynlmakta ve futbol stad-
yumlan tıklım tıklım dolmakta
ıken, sanat ıcra edılen salonlar. her
geçen gun daha da ıssızlaşmakta-
dır Bu ulkerun sanattan uzaklaşan
ınsanlan anadıllennı kullanamaz
v e kendılennı ıfade edemez duru-
ma gelmektedırler Ulkemızın dı-
şında ve ıçınde bulunan ve guç ıs-
temı peşınde koşanlann bekledık-
len ıse tam da budur. yozlaşan
kulturle bırlıkte, anadıllennı bıle
kullanamaz hale gelenlenn, soru
soramaz v e doğruyu arayamaz bır
duruma enştınlmelendır Çunku
bu duruma gelmış olanlar, ya gu-
cu elınde bulunanlarlabırlıkte ha-
reket etme>e başlayacak> a da ate-
şın yanındakı kuçuk buz parçala-
n gıbı hızla enyıp yok olacaklar-
dır
Oysa sanatı yaşayanlar ve sa-
natı duyumsayanlar (hıssedenler)
bu dunyayı ve tum evrenı farklı bo-
yutlarda algılar ve değer venrler
Wagner'ın armonısını duyabılen-
ler, guç edınebılmek ıçınkuçulmez-
ler Bach'lacoşkulanabılenler, pa-
rasal zengınlık ıçın eğılmezler
Aşık Veysd'ın "Dost dost di>e ni-
cesme sanldım. Benimsadıkyarim
karatopraktır'' dızelen ıle duygu-
lanımın doruğuna çıkabılenler,
entnkaya yuz \ ermezler Sart Fa-
ikın. herşeyinbirmsanısevmek-
lebaşladığısoylenııne ulaşabılen-
ler, egemen olabılmek ıçın bırbır-
lennı parçalayan ınsanlann duru-
muna duşemezler Leonardo da
\"ınci"nnı MonaLisa'sı karşısında
zamanlanru değerlendırebılenler,
bu kısacık v aşam surecınde çıkar
ılışkılenne sure ayıramazlar Bu
ınsanlar, bıreyselkalkınmanın za-
vallılığım büır, yaşamsal kalkın-
mayı hayal eder ve rum canlılann
olabıldığınce mutlu olduğu bır
dunya kurmak ısterler
Dılenz kı bu yenı yuzyılın baş-
langıcı ıle bırlıkte uÜcemızde, sa-
nata daha çok onem venlır. ço-
cuklanmız v e gençlenmız yozlaş-
mışkulturle değıl, sanatla yoğrulur-
lar
Banş İçin Eğitim...
Dr. Yasemin ALPTEKİN - OĞUZERTEM5j/^nr Umversıtesı
erkes ba- re odaklanıyor Bunu soy- donemındebaşlayacağıve
'H.A. 1.1
nştan söz
etse,sa\aş-
. lar hiç ol-
mazdı''dıyen Oslo Unıv er-
sıtesı Eğıüm Araşhrmala-
n Enstıtusu Profesoru Kr-
gft Brock-Ltne, Banş Içın
Eğıtım başlıklı kıtabında
ve banş araştırmalan ça-
hşmalannda, hayatın her
aşamasında ve dunyanın
her yennde kadınlann ma-
ruz kaldıklan baskılara
karşı v enlen mucadelele-
lerken de banş eğıtımı gı-
bı bır konunun çok zor bır
ış olduğunu vurguluyor
Gelelım "banş", "banş
araştmnalan" ve "banş
eğMmi"nrn ne demek ol-
duğuna
Banş, savaşın zıddı, ya-
nısavaşsızlıkdunımu Ay-
nca, ulkelerarası ılışkıle-
nn olumlu duzeyını dıle
geürmekte de kullandabı-
lıyor Banş eğjtimi ıse bu
eğıtımın hangı oğrenım
ıçenguun ne olacağı gıbı
konular v e Iskandınav ul-
kelennde buyuk dev let ve
unıversıte fonlanyla des-
teklenen "banşaraştırma-
lan" kapsanundakı çahş-
malar Yam, ne bır kışı-
nın gayretı ne de bır kıta-
bın etkısı yetıyor ses getır-
meye, "şMdrt" sorununun
kokûne ınmeye
Burada ılgınç olan, ba-
nş konusunun bılımsel ku-
rumlarda bu denlı cıddıyet-
Keşke cep telefonuma
bakacak bir sekreter olsa!
Var zaten.
SekreterCell'i kullanm!
Mesela Ericsson'da,
cebiniz ulaşılamazken
SekreterCell'e yönlensin
istiyorsanız,
önce yönlendirme
mer^üsüne gelin.
(C*
şıkkını seçin.
-Sonra"Aktif"
böHimüne girin.
13 OurıjRı bılgısı
Telefonunuzun yönlendırme menüsüne
gelin. Ekranda "meşgulken",
"ulaşılamazken", "her çağrıyı",
"cevap yokken" şıklarından birine
veya hepsine girin. 7533 yazın.
Artık SekreterCell'iniz çalışmaya başladı.
Mesaj bırakıldığında size kısa mesajla uyarı gelsin.
7532'yi arayın. Mesajları dinleyin.
Hepsi bu kadar!
Kaç mesaj bırakılmış olursa otsun, her dinleme artık sadece
bir kısa mesaj fiyatına!
7533 yazın. İNumara
17533
SekreterCELL
444 0 532 - 4~=M 0 535 www.turkcell.com.tr TURKCELL
le ele alınması va "banş
eğfömT gıbı bır eğıtım tu-
runun olması KorfezSa-
vaşı sırasında Amenka'da
sıvıl toplum orgutlennce
pek çok savaş aleyhtan
gosten v e çalışma yapıldı
Bu etkınhklere bakıldığın-
da, banşın kendılığınden
oluşan bır sureç değıl, ça-
bayla, oğrenmeyle, eğı-
trnıle ortaya çıktığı göru-
luyordu nıtekım, Baba
Bush Amerikan toplumun-
dan gelen baskılar karşısın-
da Saddam'ı deviremeden
Bağdat ı bombalamayı
durdurup eve dondu, o do-
nemde Amenka'dakı sa-
vaş karşıtı seçmemn sayı-
sı. pek çok senatorun
Bush'u etkıleyıp savaşı
durdurtacak kadar çoktu
Yıne o donemde sıvıl top-
lum orgutlen pohtıkacıla-
n etkılemekte. yanı sava-
şı durdurmada etkın rol
oynamışlar, çok genış kap-
samlı banş eğıtımı etkın-
lıklen duzenlemışlerdı
Banş eğıtımı öylesıne
çok yonlu ve öylesıne uzun
vadelı kı ev, okul, yakın
çevre, medya, ulkenın yo-
nenm bıçımı, yonetıcılen
v e dunya lıderlennın ver-
dıklen mesajlar, bır gen-
cın kafasında banş fıkn-
nı v e anlayışını bıçımlen-
drnyor (ya da tam tersı1
)
Ote yandan, banş ıstemek
hıçbır zaman "pastfîzm"
değıl, tam tersıne tum hak-
sızlıklarla, adaletsızlıkler-
le mücadeleyı gerekhren,
toplumdakı her tur şıdde-
te karşı tavır alan bır "ak-
tivizm" Oncehkle armele-
nn çocuklanna "banş"ı
oğretmelen ve daha "ba-
nşçı" ortamlann yaratıl-
ması ıçın çaba harcamala-
n gerekıyor, çunkü evde,
ışyennde. savaşta, kısaca-
sı toplumdakı her turluba-
nşsızlık ortarmnda en bu-
yuk yuku taşıyan ve bu or-
tamlann haksızlıklanndan
\ e acılanndan en çok na-
sıbını alan kadınlar olu-
yor Kadınlann aleyhıne
gıtgıde buyuyen kavnak
eşıtsızlıklennden, erkek
egemen kurumlarda kadı-
nın yen olmayışına kadar
pek çok konuyu ıçenyor
"banşeğitiım'' Bu konu-
lar çozume ulaşmadan,
toplum ıçı huzuru sağla-
mak kolay olmadığı gıbı
dunyada banşı sağlamak
da guçleşıyor
Bu uzun \ adeh yatırun-
dan yola çıkarak, kuruluş
amacı "dunyada banş"
olan Bırleşmış Mılletler,
pek çok sıyasal anlaşmaz-
lığı "savaşgücu"yle değıl
"banş gucü"yle çozmeye
çalışıyor ama bu uygula-
ma bıle şu anda daha
emekleme aşamasında \ e
buyuk ulkelenn etkısıyle
amacından saptınlarak
farklı hızmetlerde kulla-
nılabılıyor Dunyanın çe-
şıtlı ulkelennde başlahlan
Model BM toplantılannın
amacı da "Banşeğitimine
kadar erkeny^ştaahnırsa,
o kadar etkfli ohrvor" ılke-
sınden hareketle yanrrın
lıderlen konumuna gele-
cek gençlere bugunden
olaylara "karşı tanıFın
gözuyle bakmasını oğret-
mek Orneğın, geçen yıl
Turkıye'den Hollanda'da-
kı Model Bırleşmış Mıllet-
ler toplantısına katılan bır
lısenın oğrencüen toplan-
tıda Yunanıstan'ı temsıl
etmışlerdı Aynıtoplantı-
da Turkıye'yı de Flon-
da'dan bır okul temsıl edı-
yordu Bu toplantılarda,
başka bır ulkenın masa-
sından olaylara bakmak
ışın en zor tarafi tabu O
gune kadar okuduklan ta-
nh derslennde, dınledık-
len haberlerde her şey, oğ-
rencılere geldıklen ulkenın
"milh gonış ve devlet söy-
lemi" ıle ve kendı ulkele-
nnm çıkarlan açısından
venlırken, bu gençler bır
andakendılennı "kanata-
raPın savunucusu duru-
munda buluyorlar Karşı
taraf adnıa BM Güv enhk
Konseyı'nden lehte karar
çıkarmak ıçın "çözûmone-
rflerPhazıruvor tartışma-
larda hangı noktalann al-
tını çızeceklennı araşunr-
ken dev let polıkalannda-
kı ınce noktalan ve hatta
stratejıktaktıklen öğrenı-
yorlar Yanı araştırmalar
hakıkı, tartışmalar ve ka-
rarlar "modd" oluyor
Dünyamızda haması
devlet, fanatık mılhyetçı-
hk ve radıkal dın soylem-
len var oldukçabanşçı bır
gelecek ozlemenın safdıl-
lıkten oteye gıtmeyeceğı
kesın Once demokrasının
tannnmın ıçınde bu kav-
ramlann sorgulanması v e
"farkhhklar"ın temelde
sav aşacak kadar onemlı
olmadığının bılıncıne VB-
nlması gerekıyor Eğıtı-
mın, polıtıkalann v e tanh
kıtaplannın "en buyiik bi-
ziz" soylemınden vazgeçıp
"Banşiçinde nasılvaşaru.
bunu gençlere nasıl aşıla-
nz, farkhhktan doğan so-
runlan nasıl aşanz" kay-
güanyla hareket etmelen
ıstenmelı Içınde bulun-
duğumuz banşsızlık orta-
rmnda buna her zaman-
kınden daha buyuk bır ge-
reksmımı var dunyanm
Banş, banş ısteyenler,
banşa ınananlar, banşı ko-
nuşanlar arttıkça gerçek-
leşecektır Herkes banş-
tan soz etse savaşlar hıç
çıkmaz
PENCERE
Utanmıyorlar da!..
Metın Bostancıoğlu nu yemek ıstıyorlar
Kımler?
Meclıs'te orumcek kafalıların başını çektığı ke-
sım ıttıfak oluşturuverdı AKP'nın kılavuzluğunda
yola çıkanlar Bostancıoğlu hakkında soruşturma
ıstıyorlar, Meclıs kursusune çıkan adam neler soy-
luyor —
"- Mıiletın mukaddesatına karşı savaş açtınız' "
"Mılletın Mukaddesatı"na Mıllı Eğıtım Bakanı
Metın Bostancıoğlu mu savaş açtı? Bır başka dın-
cı mılletvekılıne gore Bakan neymış
"- Materyalıst bır eğıtım anlayışına sahıp, Ku-
ran kurslarını kapatanlara destek veren kışı "
Yobazlık Meclıs kursusunde dıle geldı, paria-
mentoda ışbırtığı yaptı
Geçen gun bır toplantıda konuşuluyor ve tartı-
şılıyordu, soz 28 Şubat'a geldı, soruldu
- 28 Şubat tyı mı oldu, kotu mu7
Salon kalabalık
Ancak ış geldı dayandı asker-sıvıl hıkâyesıne, as-
kerın mudahalesı ters değıl mıydı''
Sordum
- 28 Şubat nedır?
Herkes 28 Şubat'ı unutmuş, ıçenğı ne, anlamı
ne, bır yana bırakmışız, asken konuşuyoruz
Dedımkı
- 28 Şubat bır MGK (Mıllı Guvenlık Kurulu) ka-
rarıdır, altında sıvıllenn de ımzası var, en onemlı
maddesı zorunlu eğıtımı 5 yıldan 8 yıla çıkanyor,
dunyada 5 yıllık eğıtım -bırkaç gen ulkenın dışın-
da- kalmamıştı Gerçekte zorunlu eğıtım 8 değıl,
en aşagı 12 yıl olmaiı1
28 Şubat Turkıye'nın bu
ayıbını ortadan kaldırdı
Yobaz, softa, bağnaz, dıncı ve entel propagan-
dası 28 Şubat'ı yanlış tanıtıyor
Başarılı da oluyor'
1924'te Ogretım Bırlığı Yasası' ıle laık Cumhu-
nyet'ın eğıtım temelı atılmıştı, 20'ncı yuzyıl boyun-
ca beş yıllık zorunlu oğretımde takılı kalan Turkı-
ye'de ancak yuzyılın sonunda zorunlu eğıtımın 8
yıla çıkanlması utanılacak bır gecıkme değıl mıdır^
Zorunlu eğıtımı beş yılda bırakarak ılkokutdan çı-
kan 11-12 yaşında çocukları ımam okullannda
dıncı eğıtımle şerıatçı mılıtanı yapmak planı 28 Şu-
bat'la suya duştu 28 Şubat'tan sonra ımam okul-
lanndan çıkanlar, meslekte kalmak zorunluğuyla
karşılaştılar hukuk, ıktısat sıyasal bılgıler vb fa-
kultelere gırerek devletı ıçınden ele geçırmek tez-
gâhı bozuldu
Imam okullan temel oğretım kurumlanna do-
nuşturulmuştu, 28 Şubat'ta 1 mılyonu aşan ımam
okullan oğrencılennın sayısı bugun 70 bınlere bo-
şuna duşmemıştır
•
Meclıs'te Mıllı Eğıtım Bakanı'na yonelık yobaz
ofkesının ozunde yatan tepkı bu
Yazık kı bugun dunyada çoğunlukla Islam orta-
çağı geçerlıdır 1 mıtyar 250 mılyon nufuslu Mus-
lumanlık coğrafyasında bır tek Ataturk Turkıyesı
laık devlettır
Pekı, bu acınacak durumdakı hantada geçerlı dın-
cılık, yobazlık, şenatçılık, bağnazlık ne ışe yan-
yor''
Ne ışe yaradığı bellı değıl mı
?
Amerıka bugun Afganıstan'ın tepesındedır, beş
mılyonluk Israıl, Fılıstın'ı tepelıyor; 1 mılyar 250
mılyonluk Musluman kıtlenın gıkı çıkamıyor, bu
karanlıkdıncılerın manfetlen Ataturk Turkıyesı'nde
aydınhk Mıllı Eğıtım Bakanı'yla uğraşmak...
Utanmıyorlar da'
BfiTINlN DSCİL
f
SEBMAYINÎN DEĞİL
GAZETESİ
t TURKSOLU
MANIFESTOSU
•> Turic Solu Geleneğı
^ Kapok
Inttfcda ya Devom
^ YON
Demokralıkleş/yor
Erol Man salı
Turlcel Mınıboş
Arslan B Kofooğlu
Sunay Akın
Oner Yoğcı
Tar k A!
yoı lanylo
TURKSOLU roc
www turitsoiu org
0212 293 72 92