Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ayın Yoneönenı: tbrahim
Yıldız w Yazıışleri Müdürü: SaBm
Alpaslan#Sorum]u Müdür Mehmet
Sucu # Haber Merkezi Müdürü:
HakanKara
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET YAKFI
adına ÎLHAN SELÇUK
tstthbarat Cengiz Yıldırım # Ekonomı: Öz-
lem Yüzak • Kültûr Egemen Berköz # Spor
Abdülkadir Y ücelman # Makaleler' Sami Ka-
raören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Bıl-
gı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberien Meh-
înet Faraç 0 Avrupa Temsılcısı Güray Öz
Yayın Kuıulu: Ilhan Sekjuk (Baş-
kan). Emre Kongar (Danışman).
Orhan Erinç, Hikmet Çetin-
kaja. Şükran Soner, İbrahim
Yıİdız. Orhan Bursah, Musta-
fa Balbay, Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı. Mustafa Balba> Ataturk Bulvan
No 125. Kat 4, Bakanhklar-Ankara Tel 419502017
hat), Faks 4195027#tzmırTemsdcısı:SerdarKızık.
H ZıyaBh 1352S.23Tel 4411220, Faks 4418745
• AdanaTemsılcısı:ÇetinYiğenoğlu, tnönüCd 119
S No:l Kat 1. Tel: 363 12 11. Faks. 363 12 15
Muessese Mudürü Erol REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Geoel
Erkut # Koordınatör Mudûr Gûlbin Lrduran#Koonjınatör
Ahmet Korulsao 0 Mu- Reha Işıtman • Genel MûdurYrd.
hasebe. Bülent Vener# Se\da Çoban • Fınansman Mudurü
Hüseyin Gürer Çetin Erduran Tel 0212 514 0"? 53-
Satış Fazilet kuza 513 8460-61.Faks 0212 5138463
Ya>unta>an: Yenı Gûn Haber Ajansı Basm ve Ya>ıncıiık A Ş. Basla: Sabah Ya>ıncılüc A Ş
TürkocajıCad 39 41 Cagaloğlu 14334 Istanbul PK 246 - Srtecı 34435 lstanbul
Tel «0^121 512 05 05 (20halı
Faks (0 212 27 ARALIK 2002 tmsak-5 46 Güneş7 21 Öğle- 12.12 tkindr. 14.29 Akşam: 16.50 Yatsı: 18 18
Ara
Güler'in
söyleşisi
Beyoğ-
hındaki
YapıKre-
diKüItür
Merke-
zi'nin
Sermet
Çifter
Kütüpha-
nesiSalo-
nu'nda
dinkoebi-
Kr.
Bu Sergi NeAnlatıyop?
• Haber Merkezi - Türk edebiyannın 100
ismini bir araya getiren fotoğraf sergisi '100
Yüz\ Ara Güjer'in konuşmacı olarak
katüacağı ve Ümıt Bayazoğlu'nun yöneteceği
'Bu Sergi Ne Anlatıyor?' başlıkb bir
söyleşiyle son buhıyor. Yann 16.30'da
düzenlenecek söyleşi sergilenen fotoğraflann
hikayesini Ara Güler'den dinlemek için
kaçınlmaması gereken bir firsat. Açıldıgı
günden beri Ara Güler tutkunlannın akınına
ugrayan 100 Yüz sergisi 20. yüzyıl Türk
edebiyatının önemli isimlerini kamuoyuna
hatırlatmak ve okurlan yazarlann yüzleriyle
tanıştırmak için Ara Güler'in lise
yıllanndan beri çektiği yazar
fotoğraflanndan oluşuyor.
Yazma eserter 00*116
• KONYA (AA) - Konya'da Yusufağa
Kütüphanesi'nde bulunan yaklaşık 90 bin
el yazması eserin CD'ye aktanlacağı
bildirildi. Konya Kültür Müdürü Necip
Mutlu, yaptığı açıklamada, Yusufağa
Kütüphanesi'nde bulunan 3 bin 185 cilt el
yazması eserle birlıkte, 90 bıne yaklaşan
yazma eserin dijital ortama aktanlma
çalışmalanna başlandığuu kaydetti. -'
Konya'daki kütüphanelerde dijital arşiv
olmadığını, araştırma yapan kişilerin el
yazması eserlerden doğrûdan yararlandığı
için eserlerin yıprandığım belirten Mutlu, bu
nedenle Kültür Bakanhğı'ndan talepte
bulunulduğunu ve talebin uygun görülerek
eserlerin CD'ye aktanlması için 11 milyar
lira ödenek gönderildiğini ifade etti.
En büyük ayakkabı sergMe
• MANtLA (AA) - Filipinler'in başkenti
Manila'da, 5.5 metre uzunluğuyla dünyada
imal edilen en büyük ayakkabı unvanını
kazanan bir çift ayakkabı sergilenıyor.
Başkentin ayakkabı endüstrisiyle tanınan
banliyölerinden Marikina'nın belediye
başkanı Maria Lourdes Fernando, Guiness
Rekorlar Kitabı'ndan, imal edilen ve her biri
5.5 metre uzunluğunda, 2.25 metre
genışliğinde ve 1.83 metre yüksekliğindeki
ayakkabıların dünyanın en büyük
ayakkabılan olduğu bilgisini elde ettiğini
söyledi. Bu dev ayakkabıların üretiminde
kullanılan hammaddeyle 250 çift ayakkabı
üretilebıleceği belirüliyor.
Milyarlık loto bir kişiye çdcb
• LOS ANGELES (AA) - ABD'de
"powerbair olarak bilinen lotonun bu
haftaki 315 milyon dolarlık (yaklaşık 535
trilyon TL) ikramiyesini bir kişi kazandı.
Piyango îdaresi'nden bir yetiali, kazanan "5,
14,16,29, 53 ve "powerball" 7 rakamının
West Virginia eyaletinde oynandığım belirtti.
Miktann, bugüne kadar bir kişinin aldığı en
büyük para ikramiyesi olduğu bildirildi.
ABD'de "povverball", 23 eyaletin yanı sıra
başkent Washington ve Virgin Adalan'nda
oynanıyor.
Turistlere timsah ziyafeti
• PEKİN (AA) - Çin'de turist sayısını
arttırmak için yeni yollar deneniyor. Çin'in
güneyindeki Hainan eyaletinde açılacak bir
park için Tayland'dan 100 kaplan ve 2 bin
timsah getirıldi. Açılışı gelecek yıl yapılacak
olan "Sanya Aşk Dünyası" adlı parkta
turistler için domuz yanşlan ve fil
gösterileri düzenlenecek. Çin ve Tayland
ortak sermayeli parkın en çok ilgi çeken
bölümünün timsah eti yenebılecek
lokantalar olması bekleniyor. Parkta,
timsah ilaçlan ve timsah derisinden
ürünlerin satıldığı bölüm de bulunacak.
Antik Yunan ve Roma kültürlerinin başyapıtlarını fotoğraflarla tanıtan kitap sanatseverlerle buluştu
SonsuzluğunheykelleriHaber Merkezi - Türiaye'nin tarihsel
zenginliklerini okuyuculara sunan Ertuğ
& Kocabıyık Yayınlan'nın yayımladığı
on ikinci kitap, "Sculptured for Eternity"
(Sonsuzluğun Heykelleri) kitap ve
sanatseverlere merhaba dedi. Kitap,
îstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenen
Antik Yunan ve Roma kültürlerinin
başyapıtlarını kendıleri de bir sanat yapıtı
nıtelığınde olan fotoğraflarla tanıtıyor.
Sonsuzluğun Heykellen, Batı
uygarhğının en önemli eserlerinin
asıllannın Türkiye'de korunduğuna
dıkkat çekmeyi amaçhyor. Sınırlı sayıda
basılan kitapta yer alan büyük formath
fotoğraflar, sanat yapıtlanm
görüntülemekteki başansıyla uluslararası
bir üne sahip olan Mimar Ahmet
Ertuğ'un eserlerinden oluşuyor. Fransız
basınımn okurlanna, "günümüz mimari
fotoğrafçıhğmın en büyük
isimlerinden biri"
I olarak tanıttığı
I Mimar Ahmet Ertuğ,
jaynı zamanda kitabın
I sanat yönetmenliğini
Ideüstleniyor.
I Metinler ise Oxford
'Üniversitesi'nde
Klasik Arkeoloji profesörü ve bu dalda
uzman olan Robert R. R. Smitb
tarafindan kaleme ahndı. 365 sayfadan
oluşan kitapta, üçü panoramik olmak
üzere 187 fotoğraf yer alıyor. Kitabın
îstanbul Arkeoloji Müzesi'nin
tarihçesiyle ilgili sunuş yazısını, Amtlar
ve Müzeler Genel Müdürü Dr. Alpay
PasinB, önsözünü ıse müze müdürü
arkeolog Haül Ozek kaleme aldı. Prof.
Robert R. R. Smith'in "The MarUe
Culture of Antiquity" (Antik Dönemde
Mermer Kültürü) adlı yazısı ile îstanbul
Arkeoloji Müzesi'nde korunan
187 esenn açıklamalan ıse kitabın ana
gövdesıni oluşturuyor. Kitapta yer alan
eserlerin replikalanndan oluşan bir sergi,
Paris'in ünlü Louvre Müzesı bıtişiginde
bulunan ve dünyanın en çok gezilen
bahçelerinden biri olan Tuıleries
Bahçeleri'nde geçen eylül ve ekim
aylannda gerçekleştirüdi.
Çevrecilerden
suç
duyurusu
OLCAYAKDENİZ
mdat!
tspanya'mn knzeybab sahillerinde, 19 Kasun'da ikiye aynlarak batan
Bahama bandıraİı perrol tankerinin yaratüğı facia sürüyor. Temizkme
ekipleri çevTenin küüHğine tezat oluşturacak şekilde bembeyaz
grysüeriyle çabşmalannı sürdüriiyor. Ancak tankerin \ ararbğı facia
temMemekle bitecek gibi değil. 2006 yılının mart ayına kadar denize
sızabileeeği öngörülen petrol denizdeki yaşarru da söndürdü. On
binlerce deniz kuşunun da petrole bulanmasına yol açan çevre faciası
tüm dünyanın gözleri önünde güzelim loyılan siyaha boyadı.
Fotoğrafçılara da kıyıda çabşan temizleme ekipİerinin siyaha
boyanmış görüntülerini objektiflerine taşımak düştü. (Fotoğraf: AP)
T Ü R K SANATÇI FİLAJÜVIONI ORKESTRASINA GtRDl
Kontrbasını artık
Münih'te konuşturacak
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kontrbas
sanatçısı Onur Özkaya.
dünyanın sayılı
orkestralan arasında
sayılan Münih
Filarmoni Orkestrasf na
girdi.
Genç yaşında çok
sayıda başanya imza
atanve 1999'da
katıldığı 47. A\nıpa
Gençlik Festivali'nde
birincilik ödülünü
kazanan Özkaya, geçen
mayısta 13. kez
düzenlenen "Farantiska
Gregory Kontrbas
YanşmasTnda da aynı
başanyı yıneledi. Daha
sonra Avrupa Filarmoni
Orkestrası'na katılarak
orkestranm solo
kontrbasçılığını
üstlenen Özkaya,
Alman hükümeti
tarafindan verilen "Alman Akademik
Değişiklik Servisi Bursu"nu kazandı.
Performansuıı beğenen Münih Filarmoni
Orkestrası başkemancısından,
orkestranın sınavına girmesi için davet
alan sanatçi, sınavı kazanarak orkestraya
girmeye hak kazandı. Şu anda
çahşmalannı Münih Müzik
Yüksekokulu'nda Prof. Dr. Klaus
Trumpf ile sürdüren 22 yaşındaki
Münih Filarmoni
Orkestrası'mn
dünyanın en
önemli dört
orkestrasuıdan
biri okluğunu
belirten Onur
Özkaya. "Burada
çahşma şartlan
kısıtlı ve zor.
Vncak. eğer bir
»ün müzik
eğitmenliği
\apma şansı
bulursam getip
bir şeyler
\apmayı
düşünürüm.
Ancak, şu anda
hedefimbu
orkestrada kalta
olabilmek" diye
konuşmor.
(Fotoğraf: AA)
Özkaya, Münih Filarmoni Orkestrası'mn
konserlennde izleyici karşısına çıkıyor.
Özkaya, sanat yaşamına 1992'de
Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet
Konservatuvan'nda Prof. Dr. Tahir
Sümer ile başladı. Ahnanya'dan
kazandığı bursla bu ülkenin yolunu tutan
Özkaya, şu anda bir yandan masten
yaparken, diğer yandan orkestrayla sahne
çalışmalannı sürdürüyor.
Bilim adamları: Çikolata ve
şeker reklamlan yasaklansın
LONDRA (AA) - îngiliz bilim adamlan,
kötü beslenen yeni kuşağın ortalama
ömrünün kısalabileceğini düşünüyor.
Insanhğın geleceğiyle ilgili araştırmalar
yapan Fabian VakfVna bağlı bılim
adamlannın raporunda, Ingiltere'de her
10 çocuktan birinin obez olduğuna dikkat
çekildi. Bilim adamlan, hükümetten
şekerleme, çikolata ve gazlı içecekler gibi
çocuklarda şişmanlığa yol açan besın
maddelerinin reklamının yasaklanmasını
ısterken okullann çe\Tesindeki
dükkanlarda da bu tür yiyecek ve
içeceklerin satılmasına engel olunmasını
istedi. Raporda, yeni gıda dükkanlannın
açıhşının belirli kurallara bağlanması
istenirken "Aynca Ingiltere'deki her eve
gûnlük mönüler ve saghkh beslenme
kurallannı anlatan broşürler dağıtilmalı"
demldi. Bilim adamlan çocuklann sadece
ebeveynlerinden kısa yaşamakla
kalmayarak, kronik ve öldürücü
hastahklann pençesıne daha erken
düşeceklenm belirtti.
MİLAS - Batı Akdenizli
çevTeciler, Yatağan, Yeniköy ve
Gökova termik santrallannm
çalışhnlmaması yönünde venlen
mahkeme kararlannı uygulamayan
57. hükümerin başbakanıyla
bakanlan hakkında suç
duyurusunda bulunacak. Vatana
ihanet ve ajanlık suçlaması
yöneltilen Bergamalı köylülere
destek ohna karan da alan
çevreciler, bak Savaşı'na da
"hayır" dıyecek. Aralannda
Gökova Sürekli Eylem Kurulu,
Marmara Çe\Te, Bodrumlu
Gönüllüler, Fethıye Doğayı
Koruma, Muğla Çevreyı
Gelıştırme Derneğı, Denızli Çevre
Meclisı ile Muğla Barosu Çevre
Komisyonu gibi kuruluşlann
bulunduğu Batı Akdenız Çevre
Platformu (BAÇEP) toplantısı
Milas'm Kapıkın Köyü'nde
yapıldı. Toplantıda 2002 yılında
çevreyle ilgili yapılan etkınlıklenn
değerlendirilmesinin yanı sıra yeni
dönemde yapılacaklann yer aldığı
çahşma programı oluşturuldu. Üç
gün süren toplantıda özellıkle
Muğla'daki termik santrallarla
bunlann hukuki dunımu üzerinde
duruldu. Katılımcılar a>nca
Yatağan, Yeniköy ve Gökova
termik santrallan hakkında verilen
mahkeme kararlannm
uygulanması için AKP
hükümetıne çağnda bulunuhnası
karan aldılar.
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
...Rakamların İnsafı YokturL
Oyaz (hangi yaz?). Adnan Bey (Düvenci) ka-
fasını o 'meseleye' takmıştı; zıyaretine kım ge-
lirse. birpundunagetinpsoruyor: "-...rejim, yırmise-
nede Türkiye'yi hatın sayılır bir güç, kendine yeten
birekonomi haline getirmeyi başardığı halde: neden
Menderes ve şürekâsı, onu değiştirdiler?" Bilme-
yenlersorunun, Düvenci'nın Menderes e 'şahsi' öf-
kesınden ıleri geldiğini sanıyor; oysa Nâci Ağbiy (Sa-
dullah) gayet cıddı bir cevap vermiştir: "-...Mustafa
Kemal'in rejimi dirayet, haysiyet ve vekar rejimi idi;
rüşvet ve irtikâba tahammül edemezdi; halbuki ye-
ni iktidar, karaborsacı muhtekirferin menfaatını ko-
ruyacak, değiştirmeden olurmu?" O akşam, vapur-
la Karşıyaka'ya geçiyorum; aydınlık bir yaz akşamı,
güneş batmış; ufukta {pembe, turuncu, eflâtun) bir renk
cümbüşü; ıçimde yine o soru: "-...başansını dünya-
ya kanıtlamış bir rejim niye değiştirilir?"
Beş yıl kadar sonra, Ankara'da: Tunalıhilmi'dekı
yayınevi ofisinde, llhami yle (Soysal) aynı konuya
bulaşıyoruz; esnaf kahvelerinde. fakülte kantinlerın-
de öğrencileıin katledildiği. o dağdağalı günler! Ben-
ce değiştirmenin asıl nedeni, Kemalızm'in ıkı ana ek-
seninden kaydınlmış olması, 'Hûrriyef (özgühük) ve
'Istiklâl' (Tam Bağımsızlık)!; bir manada, artık boşa
çalıştınlması! Bu ortam oluştu mu, o faşizan alaca
karanlıkta, yarasalar mutlaka belirir. Karşımdaki ma-
sada llhami (Soysal) başı kalın bir duman hâlesin-
de kaybolmuş, gözleriyle gülümseyerek başka, da-
ha somut bir gerçeği işaret ediyor: "-...serbest Pa-
zar ekonomisi, 'açık kapı politikası' anlamına gelır;
kapıyı liberal burjuvazı açacak, bu sayede 'ecnebi'
-yerii ortaklanyla beraber- Türkiye 'yi yeniden yeme-
ye başlayacak!.."
Ne dersiniz? Yoksa Metin Aydoğan'ın -rakamla-
nnı da vererek- yazısında sergiledıği, bu yenı 'sindi-
rilme' süreci midir?
O şanlı cumhuriyet kuruluşları...
Tesbit/1. "...önce Cumhurıyef ın tanm ve işletme-
leri 'işlevsizleştiriliyor'; 80'li yıllardan itibaren ya
kapatılıyoıiar, ya satılıyortar ya da yoğun bir adam ka-
yırma uygulamasıyla, hantallaştınlıyorlar; bu rantabi-
/rfe'ıyok ediyor: Cumhurıyet'in 'ulusaltanm gücü' yö-
netim ve planlamadan nasıl yoksun bırakılmıştır ba-
kar mısınız?
a) 1984te Türk tarımına can veren Ziraat Işle-
ri Genel Müdürlüğü, Zirai Mücadele Genel Müdür-
lüğü, Hayvancılığı Geiiştirme Genel Müdürlüğü,
Gıda Işleri Genel Müdürlüğü, Veteriner Işleri Ge-
nel Müdürlüğü, Su Ürünleri Genel Müdürlüğü; ay-
nca toprak ıslahı ve erozyon konusunda, üst dü-
zeyde nitelikli hizmet veren Toprak/Su Genel Mü-
dürlüğü kapatılıyor. b) Hepsi bu mu, hayır! Ara-
da, adlarını duyar duymaz, bilinmez ne çeşit çağ-
nşım zincirlerine dolaştığımız o Cumhuriyet ku-
ruiuşları, yâni Süt Endüstrisi Kurumu, Et/Balık
Kurumu, Zirai Donatım Kurumu, 'özelleştirme'
etiketi altında satılıyor; yeni sahipleri o kuruluş-
lann ve ideallerinin çapında olmadıklarından, ba-
zıtannı kapatıp, tesisleri çürümeye terk ediyorlar.
c) En önemlisi elbette, tanm bilincinin' tahribi. 8O'li
yıllardan itibaren, Tanmsal Ürün Planlaması'ndan
vazgeçilecektir; artık hakiki müstahsil' köylü-
müz, ne ekip biçeceğini kestiremez olur, ciddi bir
şaşkınlığa itilmiştir..."
Tesbit/2. "...Tanmsai Ürün Planlaması'ndan vaz-
geçmek, 'ulusallık'tan vazgeçmek demekti; ış, ülke-
nin ekonomisinı, 'Sistem'in 'güdümüne' bırakmaya
dönüşünce, IMF ve Dünya Bankası'nın dayattığı
programlarla tanmda 'ihracatçı' konumundakı Tür-
kiye. şaşılacak bir sür'atle tanmda 'ithalatçı' dereke-
sine düşürülüyor.
a) 1980 yılında, tanmsal ürün ihracatı, tanmsal
ürün ithalatının 7 (yedi) katıdır. b) 1995 yılında it-
halat ihracati yakalar, eşit olurtar. c) 2000 yılında-
ki rakamlar ise şöyle: tanmsal ürün ihracati, 3 mil-
yar dolar; buna mukâbil, tanmsal ürün ithalatı, 4
milyar dolar!" (Yeniden Müdafaa-i Hukuk Dergısı, Ekim
2002, s.30 ve sonrası).
Nasıl beğendiniz mi?
Hem üretim düşüyor, hem ihracat...
Pekı ya üretim? Ya onun durumu? Bu konuda ra-
kamlar, hıçbiryorum gerektirmeyecek kadar açık
ve anlamlıdır.
Tesbit/3. "...1980'de 851 bin ton olarak üretil-
miş pamuk, 2000 yılında 739 bin tona düşüyor.
1990'da 355 bin ton olarak üretilmiş olan incir, 2000
yılında 290 bin ton düşmüştür. 1990'da 860 bin ton
üretilmiş olan nohutun, 2000 yılındaki üretimi an-
cak 280 bin tondur. Aynı on yıl süresince, sözge-
lişi kırmızı mercimek üretimi 630 bin tondan 216
bin tona; yeşil mercimek üretimi, 216 bin tondan
73 bin tona; ayçiçeği üretimi ise 860 bin tondan
800 bin tona gerilemiştir...
Bu gerilemelerin önemli ve ortak nedenleri ara-
sında, acaba şu ithalat rakamları zikredilemez
mi? 1990'da 198 bin ton olarak ithal edilen pirinç,
yüzde 277 artişla, 2000 yılında 450 bin ton olarak
ithal edilmiştir. Aynı sürede mısır ithalatındaki ar-
tış yüzde 247, 519 bin tondan 1.286 tona yükse-
liyor. On yıl önce sadece 14 bin ton olan bakla-
gillerin ithalatı ise, inanılmaz bir artişla, tam ta-
mına 432 bin tona yükselmiştir..." (a.g. dergi, s.30
ve sonrası).
O zaman soru şu: peki bu 'tesbitler', münhasıran
Metin Aydoğan'ın 'tesbitleri', bundan çıkan kötü so-
nuç, yalnız ona mı aıt? Hayır, alınız Ankara Üniver-
sitesi Ziraat Fakültesi'nden Doç. Dr. Bülent Gülçu-
buk'un 'tesbitleri'ni ve vardığı 'sonucu', vahamet ay-
nıdır:
"...izlenilen tanm politikalan sonucunda, Tür-
kiye kendine yeter ülke konumunu yitiriyor, git-
tikçe dışalımcı bir ülke durumuna düşüyor, nü-
fusunun önemli kısmının beslenmesi kötü, kırsal-
da gelir giderek azalmaktadır; tanm politikalan-
nı, 'dışsal faktörler biçimlendiriyor'; tanm piyasa-
mız, uluslararası tekellerin eline geçmektedir..."
Ne denilmıştir: 'aklın yolu bir', sonuç da aynı!
e-mail:tilahan ' isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88