Catalog

SAYFA + CUMHURİYET 21 KASIM 2002 PERŞEMBE HABERLER DUMADA BUGUN ALİ StRMEN •28 Şubatiar Olmasın Başbakan Abdullah Gül, görevine başla- dıktan sonra gazetelere verdiği ilk demeçte, - 28 Şubat'ı unutun, demiş. Bu sözü nasıl anlayacağız? "Bundan böyle 28 Şubat benzeri birgirişim- de bulunulamaz" bıçiminde mi? Yoksa, "Bundan böyle 28 Şubat'ı doğuran koşullann ortaya çıkmasına izin venveyiz" di- yemi? Bu iki yorum arasında yüzde 100 zrtlık oldu- ğunu görmezden gelerneyiz. Türkiye'nin birdaha28 Şubat benzeri süreç- leryaşamamasınıyürekten dileyen birkişi ola- rak, Başbakan'ın sözünden ikinci anlamı çıkar- mayı yeğlemek isterim. Âncak sanınm bu iyirnser yorumun gerçek- leşmesi için asıl yapılması gereken şey, 28 Şu- bat'ı unutmak değil, iyi irdelemektir. Hemen bir gerçeği belirtmek gerekir. De- mokrasi, düşüncesi ve tavnnı beğenmediğiniz iktidarlara da tahammül etmek ve saygı gös- termektir. Yine gelişip, bütün kural ve kurumlanyla ctur- muş demokrasi, kendi dışına taşmak ve reji- min evrensel ölçütlerini tehdit etmek eğilimini gösteren iktidarlara karşı kendi varlığını ve sağ- lığını, sivil kurum ve kuruluşlanyla savunmak durumundadır. • • • Unutmayalım, Abdullah Gül hükümeti, yal- nızAKP'yeoy verenlerin değil, bütün Türkiye'nin hükümetidir. Geçen gün de bu sütunda vurgulandı, bu hü- kümetin ve ardındaki gücün dünya görüşünü beğenmediği için başansızlığını isteyen kişi, kaptanını beğenmediği için içinde bulunduğu geminin batmasını dileyen gafile benzer. Hepimiz yeni dönemi bir beyaz sayfa olarak görmek ve hükümete kredi açmak durumun- dayız. Hükümete kredi açmak ile yalakalık arasın- daki çizgi ise ince değil kalın bir hat olmasına karşın son günlerde sık sık aşılıyor. Ancak, yukanda belirtilen hususlar, başka bir gerçeğin de görülmesine engel olmamalı- dır. OdaAKP'nin, kayıtlı seçmenin yalnızca yüz- de 25'inin oyunu aldığıdır. Yani AKP azınlıkta kalanlar içinde en az azın- lıkta olandır. Baraj sistemi, azınlıklann en az azınlığının hükümeti oluşturmasına yol açmıştır. Recep Tayyip Erdoğan, Istanbul Anakent Belediye Başkanı seçildiği zaman çıktığımız bir TV programında kendisine, partisinin aldı- ğı oyun hükümetolmayayeteceğini, amatop- lumda köklü değişikliklere gitmesine elverme- yeceğini anlatmaya çalışmıştım. Çünkü bu bir demokrasi kuralıydı. Gelişmiş demokrasilerde iktidarlann gücü, par- lamentodaki sandalye sayısından değil, halk tabanındaki desteğinden kaynaklanmaktadır. • • • AKP'nin kurmaylan ve komuta kademesi acaba bu gerçeği ne kadar algılıyoriar? Söylem algılandığı izlenimini uyandınyorsada uygulamanın aynı yönde olduğu söylenemez. Daha ilk adımda yapılan TBMM Başkanlığı seçimi ve hemen ertesinde, devlet protokolü- ne başörtüsünün girmesi acaba bir rastlantı mı, yoksa daha ileri adımlann ilk yoklaması mı? Hemen belirteyim, TBMM Başkanı'nın eşi- nin tesettürlü olması bizim için birsorun değil. Ama sütten ağzı yananın da yoğurdu üfle- mesini yadırgamamak gerekir. Yine Milli Eğitim Bakanlığı'na 28 Şubat sü- recinde irticacılığı tescil edilmiş Beşir Ata- lay'ın getirilmek istenmesi ve Çankaya'nın bu- na tepki göstermesi olayını nasıl yorumlamak gerektiğini söyleyebilir misiniz? Işte söylem ile eylem arasındaki bu çelişki- ler, hepimizi rejimin demokratik ve laik niteliği konusunda duyarlı olmaya itiyor. Duyarlılık illa üniformalı olmaz, demokratik du- yarlılık sivildir. Ama sivil demokratik duyarlılı- ğın sonuç vemnesi için de iktidarlann duyarlı- lığı doğru algılamaları gerekir. Meclis'e giren 6 sanık gelmedi Albayraklar davası 'zırha' takıldı tstanbul Haber Servi- si-lstanbul Büyükşehir Belediyesi ihalelerinde yolsuzluk yapöklan id- diasıyla, Istanbul Bü- yükşehir Belediye- si'nde bürokratken 3 Kasım seçimlerinde milletvekili seçilen Mehmet Mustafa Açı- kalın. İdris Naim Şa- hin, Adem Baştürk, Mustafa Ilıcalı. Zülfü Demir ve Sdami Uzun ile AKP Genel Başka- nı Recep Tayyip Erdo- ğan ve Istanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı AB MüfitGürtuna'nın da aralannda bulundu- ğu 72 sanığın yargılan- malanna devam edildi. Istanbul 4. Ağır Ce- za Mahkemesi'nde dünkü duruşmaya sa- nıklar katılmazken Er- doğan'ın bu davada avukatı olan Hayati Ya- zıada milletvekili seçil- diği için duruşmaya gel- medi. Duruşmada mahke- me heyeti, Erdoğan ile Gürtuna'nın belediye ihalelerinde yolsuzluk yaptıklan iddiasıyla yargılandıklan dosya- da Istanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği birleştirme ka- ranna karşın dosyanın henüz gelmediğini tuta- nağa geçirdi. Duruşmanın sonun- da mahkeme heyeti mil- letvekili olan sanıklar- la ilgili TBMM Baş- kanhğı'na yazı yazıl- masına, duruşma gü- nünde sanıklann hazır bulunmalan için tebli- gat çıkanlmasına karar vererek duruşmayı erteledi. Hükümet kurulana kadar konuya temkinli yaklaşan AKP, gerçek yüzünü göstermeye başladı: Türban sorunukalkacak• AKP'nin ilahiyatçı bakanı Mehmet Aydın, türbanın "küresel bir sorun olduğunu" öne sürdü. Aydın, "înşallah türban sorunu kalkacak Kaldıracağız demiyorum, kalkacak diyorum" diyerek meydan okudu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ilahiyatçı Devlet Bakanı Mehmet Aydın, tür- ban sorununun, CHP dahil herkesin sorunu olduğunu ıleri sürerek "İnşallah tür- ban sorunu kalkacak. Kaldı- racağız demiyorum, kalka- cak diyorum" dedi. Aydın, Başbakanhk Merkez Binası'ndaki makamında Başbakanhk muhabirleri ile tanışma amaçh bir sohbet toplantısı düzenledi. Aydın, sohbet toplantısında gazete- cilere milletvekili olmadan önce görev yaptığı Dokuz Eylül Üniversitesi Ilahiyat Fakültesi'ndeki öğretim üye- liği döneminde yaptığı çalış- malarla ilgili bilgi verdi. Ay- dın, "Siyasete atılmasay- dım,' 11 Eylül Sonrası Islam' kitabuu çıkaracaktun" dedi. Gazetecilerin türban konu- sundaki sorulan üzerine de Aydın şu görüşleri dile ge- tirdı: 'Küresel bir sorun' "İnşallah türban sorunu kalkacak. Kaldıracağız de- miyorum, kalkacak diyorum. Bu sorun herkesin, Mecüs'te grubu bulunan CHP'nin de sorunu, gönül isterdi ki olma- sın, ama maalesefvar. Kronik bir hale geldi. Bu sorun bir kadronunmuş gibi algılanı- yor, oysaki bu sorunu herke- sin sahiplenmesi lazun. Küre- selleşmiş bir soruna, küresel bir yaklaşım gerekiyor. Bu konuda sadece siyasi parti- lerden değil, sivil toplum ör- gütlerinden ve basmdan da destek almamız lazun." Türbanlı personel olmayacak Bakanlıklarda takıyye yapılacak ANKARA (ANKA) - 3 Kasım seçiminde tür- banlı aday göstermeyen Adalet ve Kalkınma Partisı (AKP) Başbakan- lık ve bakanlıklarda da türbanlı çalıştırmayacak. AKP'nin Abdullah Gül başbakanlığındaki 58'inci hükümetteki ça- lışmalannda dikkat ede- ceği esaslar da belli olma- ya başladı. AKP'de hükü- mete ilişkin ilk karar, par- ti dışı çevrelerce en çok merak edilen türban ko- nusuna ilişkin oldu. Bakanlara türban uyarısı AKP, başbakanhk ve bakanlıklarda türbanlı bürokrat, danışman ve personel çahşhnlmama- sına karar verildi. Bakan- lara da türbanlı personel çalıştırmaktan kaçınma- lan uyansı yapıldı. AKP, en çok merak edilen türban konusun- da ilk tavnnı 3 Kasım se- çiminde türbanlı millet- vekili adayı göstermeye- rek ortaya koymuştu. Türbanlılar genel merkezde kalacak Partinin Anayasa Mah- kemesi 'nden de vize alan türbanlı 6 kurucusu bu- lunurken partide danış- man ve sekreter olarak çok sayıda türbanlı görev yapıyor. AKP Genel Merke- zi'nden Başbakanlık ve bakanhklara kaydınla- cak personel, önümüz- deki günlerde parti yet- kililerince belirlenecek. Ancak alınan karar uya- nnca türbanlı personel, Genel Merkez'de görev- lerini sürdürecek. İĞNELİFIRÇA ZAFER TEMOÇtN Kutlular davasmda, 312'deki değişikliğin 'eylemi suç olmaktan çıkarmadığma' karar verildi AKP savunması dayanaksız kaldı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - AKP'nin, Türk Ceza Yasası'nın 312 2. maddesinde yapılan değişiklikle Recep Tay- yip Erdoğan ın fiilınin suç ol- maktan çıktığı yönündeki sa- vunması dayanaksız kaldı. Yar- gıtay'ın ardından Ankara 1 No İu DGM'de TCY'nin 3122. maddesinde yapılan değişik- likle "eylemin suç olmaktan çıkmadığına" karar verdi. DGM, bu karannı Mehmet Kutlular'ın yeniden yargılan- dığı davada aldı. TCY'nin 312/2. maddesinden 2 yıl 1 gün hapis cezasına çarptınlan Kutlular hakkındaki karar, Yar- gıtay 8. Ceza Dairesi tarafin- dan onanmıştı. Hakkındaki hü- küm kesinleştikten sonra ceza- evine konulan Kutlular, yasa değişikliğinin ardından Anka- ra 2 No'lu DGM'nin karan doğrultusunda 21 Şubat 2002 günü tahliye olmuştu. Kutlu- lar, maddedeki değişiklikten sonra "iadei muhakeme" is- teminde bulunmuş, yapılan ye- Kutlular'ı yeniden yargıla- yan Ankara 1 No'lu DGM'nin karannda. 312/2. maddede ya- pılan değişikliğe göre "sanı- ğın sabit olan eyleminin suç ol- maktan çıkanlmadığı, eylemin- de ağıriaşûncı sebebin mevcut çunun maddi ve manevi unsur- lannın oluştuğu kanaatine va- nldığı" belirtildi. Mahkeme, Kutlular'ı TCY'nin 312'2. mad- desinin yeni haline göre 2 yıl 1 gün hapis ve 352 bin lira ağır para cezasına çarpnrdı. 1 No'lu • AKP, Erdoğan'ın görev ve yetkilerinin tedbiren önlenmesi istemine ilişkin ön savunmasında TCY'nin 312. maddesinde yapılan değişiklikle fiilin suç olmaktan çıktığını savunmuştu. Ancak Yargıtay'ın ardından DGM de 312. maddede yapılan değişiklikle 'eylemin suç olmaktan çıkmadığına' karar verdi. niden yargılama sonunda, An- kara 1 No'lu DGM, beraatına karar vermişti. Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Ömer Su- ha Aldanın temyiz ettiği bu ka- ran, Yargıtay 8. Ceza Dairesi bozmuştu. olduğu, mahkemenin önceld karannda ağuiaşüna sebebin u>gulanmamasının hak doğur- mayacağTbelırtılerek, "basın yoluyla halla sınıf, ırk, drn, mez- hep farkhhğı gözeterek kin ve düşmanhğa tahrik etmek su- DGM, böylece TCY'nin 312/2. maddesinde değişiklik yapıl- madan önce vermiş olduğu ilk karan uygulamış oldu. DGM'nin karan AKP Ge- nel Başkanı Erdoğan'ı da ya- kından ilgileniyor. Erdoğan, ocak ayında memnu haklan- nın geri verilmesi için mahke- ye başvurmaya hazırlanıyor- du. Ancak Yargıtay'ın ardın- dan DGM'nin de 312. madde- deki değişiklikle eylemin suç olmaktan çıkmadığına karar vermesi nedeniyle Erdoğan'm anayasada ya da 312. madde- de yeniden değişiklik yapma- dan seçilme yeterliliği kazan- ması zor görünüyor. AKP, Erdoğan'm görev ve yetkilerinin tedbiren önlenme- si istemine ilişkin ön savun- masında da 312. maddedeki değişiklik ile fiilin suç olmak- tan çıktığını bu nedenle genel başkanının siyasi yasaklannın ortadan kalktığını savunmuştu. DGM 'nin karan ile bu görüş de dayanaksız kalmış oldu. GENEL BAŞKANLKJA ADAY OLACAK Ağar, DYP'ye dönüyor SERTAÇEŞ ANKARA - Baraj altında kalma- sının ardından olağan büyük kong- re>i 14-15 Aralık tarihlerinde yap- ma karan alan DYP'de gelişmeler hızlandı. Genel Idare Kurulu'ndan, (GÖC) daha önce partiden ayrüanla- ra yöneük af çıkması üzerine Ba- ğırnsız Elazığ Milletve- kili ve eski Içişleri Ba- kanı Mehmet Ağar bu- gün üyelik başvurusu yapacak. Ağar, yapaca- ğı bölge toplantılann- da bağımsız milletve- killeri Mehmet Tatar, Mustafa Zej dan ve Sa- bahatün Cevheri'yi ye- niden partiye getirme sözü vererek ov isteme- yi planhyor. GÛC'ten çı- • Partiden aynlanlara yönelik af çıkmasının ardından Ağar bugün üyelik başvurusu yapacak. Ağar delegelere partiyi yeniden meclise sokma sözüverecek. kan afBn ardından daha önce DTP'ye giden bazı politikacılann da yeni- den DYP'ye dönmeyi planladığı öğ- renildi. DYP GÎK'in kongre tarihini öne çekmesi üzerine genel başkanhğa adaylığını koymak isteyenler çalış- malannı hızlandırdı. DYP'ye geri dönmesi önündeki engellerin kalk- masının ardından eski Içişleri Baka- nı Ağarbugün yenidenüye ohnak için başvuracak. Ağar'm bugün saat 10.30'da parti genel merkezine ge- lerek üyelik başvurusunu yapması bekleniyor. Genel başkanhğa adaylık yolunun açılmasının ardından Ağar, kongre- ye yönelik çahşmalannı da hızlan- dırdı. GÖC'tençıkanaf- fin ardından hîr anda ön plana çıkan Ağar, dele- gelere DYP'yi yeniden Mech's'e taşıyacağı va- adinde bulunacak. Ağar'ın, genel başkan ohnası durumunda da- ha önce DYP'de siya- set yapan, bu dönem TBMM'ye bağımsız olarak giren bazı mil- letvekillerini veniden partiye getirme sözü vereceği kay- dedildi. Ağar'ın bu kapsamda Hak- kâri Milletvekili Mustafa Zeydan, Şırnak MiUetvekih' Mehmet Tatar ve Şanlıurfa Milletvekili Sabahattin Cevheri ile görüştüğü dile getirildi. Bu milletvekilleri DYP lideri Tansu Çüler ile aralanmn acılması nedeniy- le bağımsız adayhğuıı koymuştu. ERKEN SEÇtM ÖDENEKLERÎ ARTTIRDI Partiler 122 trilyonlagitti ANKARA (ANKA) - Siyasi par- tiler, bu yıl erken seçim dolayısıy- la bütçeden geçen yılkinin yaİdaşık 5.5 katı ödenek aldı. Büyük böhi- mü 3 Kasım seçiminde Meclis dı- şında kalan partilere yapılan top- lam aktarma 122 triryona ulaştı. Bütçeden siyasi partilere normal- de yıhn başında ödenek aktarmala- n, bu yıl 200l'e göre yüzde 79 arttınlarak 39.7 trilyon lira olarak gerçekleşmişti. Ancak, erken seçim karan ah- narak 120 trilyon lira- lık ek bütçenin çıkanl- dığı ağustos ayında da partilere 79.4 trilyon li- ra daha ödenek aktanl- dı. Eylül ve ekimde de ödemelerintamamlan- masıyla siyasi partile- re yapılan topîam aktarma 122.1 trilyon liraya ulaştı. Söz konusu ak- tarmalar geçen yılki tutann yüzde 450.2 üzerinde gerçekleşti. Maliye Bakanlığı'nın ocak-ekim dönemi verilerine göre bütçede fa- iz ödemelerinin yükü geçen yıla oranla önemli ölçüde hafiflerken • Ocak-ekim döneminde bütçede faiz ödemelerinin yükü geçen yıla oranla azalırken sosyal güvenlik kuruluşlanna yapılan aktarmalann getirdiği yük arttı. aktüeryal açıklan dolayısıyla sosyal güvenlik kuruluşlanna yapılan ak- tarmalann getirdiği yük giderek ağırlaştı. Anılan dönemde bütçe ge- lirleri geçen yıluı eş dönemine oran- la yüzde 49.9 artarak 61 katrilyon 776 trilyona ulaşırken harcamalar yüzde 36.6'lık artışla 89 katrilyon 72 trilyon lira oldu. Bütçe gelirlerinin 47 katrilyon 208 trilyonluk bölümünü, geçen yıla göre yüzde 51.5 artan vergi gelirleri oluştur- du. Bütçe harcamalan- nın ise 42 katrilyon 581 trilyonunu faiz, 46 kat- rilyon 491 trilyonunu da faiz dışı ödemeler oluşturdu. Faiz ödemelerinin toplam harcamalar içindeki payı 7 puandan fazla düşe- rek yüzde 55'ten yüzde 47.8'e, büt- çe gelirleri içindeki payı da 18.1 puan aşağı inerek yüzde 87'den 68.9'a geriledi.Sosyal güvenlik kuruluşlanna bütçeden aktarılan tutar yüzde 66.6 artarak 8 katrilyon 743 trilyon liraya ulaştı. RTUK TRT'ye Kürtçe ıznı • RTÜK geleneksel olarak kullanılan farklı dil ve lehçelere ilişkin yayın yönetmeliğini tamamladı. Farklı dil ve lehçelerde yaym yapma yetkisi yalnız TRT'ye verilirken özel radyo ve televizyonlara yasak getirildi. ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-Radyo ve Te- levizyon Ost Kurulu (RTÜK), aralannda Kürt- çenin de bulunduğu yurt- taşlann günlük yaşamla- nnda geleneksel olarak kullandıklan dil ve leh- çelere ilişkin yayın yönet- meliğini tamamladı. Fark- lı dil ve lehçelerde yayın yapma yetkisi yalnız TRT'ye verilirken, özel radyo ve televizyonlara yasak getirildi. Öğretime yönelik yayın yapüamaya- cağı öngörülen yönetme- likte, farklı dil ve lehçe- lerdeki yayınlar sırasında bire bir çe\iri zorunlu kı- lındı. RTÜK Başkanı Fatih Karaca, dün düzenlediği basın toplantısında, AB 'ye uyum yasalan çerçevesin- de çıkanlması gereken ge- leneksel dil ve lehçeler- deki yayınlara ilişkin yö- netmeliğin tamamlandı- ğını bildirdi. TRT'nin is- temi doğrultusunda bu ya- yınlan yapma yetkisinin TRT'ye verildiğini be- lirten Karaca, bu yayın- lann izleyici ve dinleyici profılinin behrlenmesi için TRT ile RTÜK arasında bir protokol imzalanaca- ğını kaydetti. Karaca, kaç dil ve leh- çede yayın yapılacağına ilişkin bir soru üzerine, bu konuda yetkinin TRT'de olduğunu, özel- likle profil çalışmasınrn ardından bunun belirle- neceğini kaydetti. Karaca'nın açıkladığı yönetmeliğe göre Türk yurttaşlannın günlük ya- şamlarmda geleneksel ola- rak kullandıklan farklı dil ve lehçelerdeki yayuılar yauıızca TRT tarafindan yapılacak. Öğretime yöne- lik yayınlann yasaklandı- ğı yönetmeliğe göre, bu dil ve lehçelerde yapılacak radyo yayınlan günde 45 dakika ve haftada 4 saati, televizyon yaymlan da günde 30 dakika ve haf- tada 2 saati aşamayacak. TV yayınlannda içerik ve süre açısından bire bir ol- mak kaydıyla programlar Türkçe altyazıyla verile- cek. Radyo ya>Tnlannda ise programın yayımlan- masını takiben Türkçe çe- viri yapılacak. Bu yayın- lar hukukun üstünlüğü, anayasanın genel ilkeleri, temel hak ve özgürlükler, ulusal güvenlik, genel ah- lak, cumhuriyetin anaya- sada belirtilen temel ni- telikleri ve devletin ülke- si ve milletiyle bölünmez bütünlüğüneaykın olma- yacak.