25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-I- KASIM 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA J L J J V U İ I f J l V I J L ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 feftardartık kayıt tş\ peşinde • İST\NBUL(AA)- lanbul Defterdarkğı'nın 1 Dcak-16 E\ lül arasında vptığı denetımler saucunda,toplam158 tryon298mılyarl09 - rrJyon 317 bın 707 hralık kzanç kayıt altına alındı. Dnetlenen sektörlerde dimuş minibüsçüler. - ehnek ve unlu mamuller il' LPG satıcılarının kayıt dıına yöneldıkleri dikkat 4 çeiyor. îstanbul Dfterdan Kadir Boy, dnetimler sonucunda, - bt/anların 3-4 misli artığını söyledi. Rskabette snrfta katök •CE1NEVRE(AA)- ~ Dınya Ekonomik Forumu ' taafından yayıtnlanan 2O2-2003' Küresel . Rtkabet Raporu'nda, gçen yıl 54. sırada buunan Türkıye, bu yıl " 6S sıraya geriledi. Mikro ' elonomik sıralamada ise, . 20basamak geriJeyerek . buyıl 54. sıraya indi. Arantin ise bu sıralamada ' 54 sıradan 65. sıraya geiledi. Türkiye. mikro 'donomi (şirketve ku-umsal bazda) alaıında, Meksika'nın ' öninde yer aldı. Bonomistlerden AIFye rapor • İSTANBUL(AA)- " Elonomistler Platformu, AKP'ye, ekonomide izleyeceği politikalara ışık tutnak üzere bir rapor sunacak. Platformun Genel Koordinatörü Tuna Beideviç başkanlığında 44 kişilik bir ekip tarafindan hazırlık çalışmalan süren rapor, dış ticaret, tanm, ulaştırma, bankacılık, madencilik, turizmgibi ekonominin önemli alanlannı içeren bölümlerden oluşuyor. Ekonomide Uzlaşı Programı başlığını taşıyan rapor, önümüzdeki hafta tamamlanarak AK Parti yetkililerine iletilecek. Turizmde ortak hareket ANTALYA (AA) - Antalya ile Barcelona Ticaret ve Sanayi Odası tarafindan ortaklaşa yürütülen, "'Batı Akdeniz Bölgesi Için Turizm Sektörüne Yönelik Sürdürülebilir KalkınmaModeli" projesi tanıtıldı. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Menderel Türel, turizm faaliyetlerinin yararlannın arttınlması, yerel işletme ve KOBl'lerin turizmdeki konumlannın güçlendirilmesi ve turizmde çeşitlilik yaratılması gibi amaçlan olduğunu dile getirdi. Nemalar 4 yılda ödenecek • ANKARA(ANKA)- AKP kurmaylannm, çalışanlann zorunlu tasarruf hesabında bekleyen ve >ıl sonuna kadar 11 katrilyon liraya ulaşması beklenen anapara ve nemanın, dört yılda hak sahiplerine ödenerek tasfîye edilmesine yönelik bir plan üzerinde çalıştıklan belirlendi. Dörtte birlik ilktaksitın isebiriken nemalannın üçte birinin ödenmesi gereken Şubat 2003'teyapüacağı bildirildi. AB büyüme hedefini küçütttü • BRÜKSEL(AA)- Avrupa Birliği (AB), gelecek yıl için yaptığı büyüme tahminini aşağı çekti. Avrupa Komisyonu'ndan yapılan açıklamada. 12 ülkeden oluşan Euro kuşağı için 2003 yılı ekonomik büyüme tahmininin, yüzde 2.9'dan yüzde 1.8'e çekildiği bildirildi. İki ülke arasındaki ticaret hacminin 3 milyar dolara çıkanlması hedefleniyor Çin Türkiye için firsatEkonomi Servisi - Dünya Ticaret Örgütü'ne üyeliği aralık ayında res- men başlayacak olan Çin, ekonomik büyüklüğünü arttırma ve dünya tica- retinde ABD ve Japonya'nın ardın- dan üçüncü olma hedefiyle her yolu deniyor. 10-14 Aralık tanhleri arasın- da Birleşik Arap Emhiikleri'nin Sharjah Emirliği"ndekı Çin Mallan Fuan'nı gerçekleştirecek olan Çin, fuara Türk işadamlannın katılımını sağlamak amacıyla çeşıtli etkinlikler- de bulunuyor. Hem fuann tanıtılması hem de iki ülke arasındakj ticari ilişkilerin geliş- mesi amacıyla dün bir basın toplantı- sı düzenlendi. Hualin Tour'un düzen- lediği toplantıya, Çin Halk Cumhuri- yeti Büyükelçisi Yao Kuangyi, Büyü- kelçilik Ekonomi ve Ticaret Müsteşa- n Wentao Liang ve Hualin Tour ku- AB'DEN UYARI Operasyon turizmi sarsar • Birliğe aday ülkelerin ekonomilerine ilişkin tahminlerin yayımlandığı belgede, olası Irak operasyonunun Türkiye ekonomisine zarar vereceği belirtildi. Belgede, Türkiye'de enflasyonun 2004'te yüzde 18.5 olacağı tahmin edildi. BRÜKSEL(A\)-AB Komisyonu'nun, 2002-2004 döneminde aday ülkelerin ekonomilerine ilişkin tahminlennı yayımladığı belgede. Türkiye ekonomisinde olumlu gelişmeler olduğu, ancak olası bir Irak operasyonunun turizm gelirlerinı azaltabileceği belirtildi. Aday ülkelerin, küresel ekonomik sorunlara rağmen genelde sağlam bir ekonomik gelişme kaydettiklen belirtilen raporda, 2002 yılında 13 aday ülkenın ortalama büyüme oranının yüzde 2.9 olacağı, bu oranın, gelecek iki yılda yüzde 4'ün üzerine çıkacağı ifade edildi. Türkiye'de büyüme oranının 2002 ve 2003'te yüzde 4 dolaylannda olacağını, bu rakamın 2004'te biraz daha artacağını belirten Komisyon, büyük bir ekonomik krizden çıkmakta olan bu ülkenin venlerinın olumlu yönde geliştiği üzerinde durdu. AB'ye 2004'te üye olması öngörülen 10 aday ülkede enflasyon ortalamasının 2002'de yüzde 2.9, 2OO3'te yüzde 3.3 olacağı tahmininde bulunulan raporda, Türkiye'de enflasyon oranı 2002'de yüzde 45.4, 2003'te yüzde 27.5, 2004'te yüzde 18.5 olarak tahmın edildi. Türk ekonomisinin, 2003 ve 2004 yıllannda olumlu gelişmeler kaydedeceği belirtilen raporda, uluslararası gelişmelerin, Türkiye çevresindeki bölgesel sorunlann ve özellikle Irak'a yönelik olası bir askeri harekâtın, turizmi olumsuz etkilemesi olasılığından söz edildi. • Türkiye'ye gelen Çinli işadamı heyetinin memnun kaldığını anlatan büyükelçi, Çin pazannın büyük bir pasta olduğunu, Türkiye'nin de pay almak için harekete geçmesi gerektiğini söyledi. rucusu Muzi Li de katıldı. Çin pazannın, Dünya Ticaret Örgü- tü'ne üyeliğin ardından uluslararası şirketlere tamamen açık olacağına işaret eden Yao Kuangyi, Çin pazan- nın büyük bir pasta olduğunu ve ço- kuluslu şirketlerin pay almaya çalış- tıklanna dikkat çekerek, "Türki- ye'deki şirketler de Çin'e geterek bu- rayı görmeli. Ondan sonra işbirliği ve dostluklan geBşrirmek daha kolay olacakür" dedı. Sahip olunan potansiyele göre iliş- kilerin düşük olmasından yakınan Yao, Çın'in dış ticaret hacminin 600 milyar dolan bulduğunu, Türkiye'nin buyıl 1 milyar 200 milyonlabunun an- cak binde ikisine sahip olduğuna dik- kat çekerek "Önümüzdeki yıüarda iş- lem hacmini en az 3 milyar dolara ÇH kaımamız gerekir'' dedi. Yao Kuangyi, Çin'in Türkiye'den özellikle maden ürünleri ve kuruye- miş sahn alabileceğini behrterek, Tür- kiye'den ithal ettikleri fındığa, Çince enerji veren anlamma gelen "Wenjin- guo" ismi vererek bir kampanya baş- lattıklannı söyledi. Büyükelçi, geçen yaz beklenen Çin- li turist artışınm ancak 20 bin seviye- sinde kalmasının hatırlatılması üzeri- ne ise "Mesafenin uzak olmasından dolayı Çinliler sizi tanırruyor. Tanıüm çokönemli. sanınm bu konuda size bir- takım görevier düşüyor" dedi. En büyük fuar 10-14 Aralık tarihleri arasında Bir- leşik Arap Emirlikleri'nin Sharjah Emirliği'nde yapılacak fuara Türki- ye'den katılacak fırmalar, işlemlerini Chinamex'in Türkiye'deki tek yetkili temsilcisi olan Hualin Tour aracılığıy- la yapabilecek. Dubai'ye 15 dakikalık mesafede ve bini aşkın fırmayı bir araya getirecek fuar, Çin dışında yapılan en büyük fu- ar olma özelliğini taşıyor. Küreselleşme karşıtları Sydney'de Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyelerini temsikn 25 ül- kenin ticaret bakanlannın Sydney'deki gavriresmitop- lantısı çeşitli protesto gösterilerine sahne oluyor. Küre- selleşme karşıtiannca düzenlenen ve birkaç yüz kişinin katıldığı protesto gösterisinde. şarkılar söylenerek yü- riiyüşler yapıbyor. Gösterilerde, DTÖ'nün, çokuluslu şirketlerin paraJannın ucuz işgücü peşinde engelsiz do- laşacağı dünya yaraürken. bu durumdan etkilcnen in- sanlann daha vüksek ücret ara\ışında serbest dolaşınu- na izin verilmediğinden ötürü çok tehlikeü olduğu gö- rüşleri dile getiriüyor. (Fotoğraflar: AP) 28 Şubat sürecinden sonra üye kaybı yaşayan MÜSİAD, AKP'nin zaferiyle ilgi odağı oldu Islami sermaye yeniden yükselişte • îslami kuruluşlan çatısı altında toplayan MÜStAD'ın üye sayısı Refah döneminde olduğu gibi AKP'nin zaferiyle birlikte yükselişe geçti. Üyelerinden 21 milletvekili çıkaran MÜStAD'a üye kuruluşlann 28 Şubat süreei öncesinde 800 milyon dolar civannda olan ihracatı 2 milyar dolara çıktı. UyeterisrfgiftDtgt bankası yentenıyor. Sor günceüemeterte üye saysmmyeniden 3'bıneyalüaşması beklenycr. FATMAKOŞAR AKP tabanına yakınlığıyla bilinen ve Islami kuruluşlan çatısı altında toplayan Müstakil Sanayici ve tşadamlan Derneği'nin (MÜSİAD) yıldızı yeniden parladı. AKP'nin zaferiyle birlikte ilgi odağı olmaya başlayan ve önceki günkü iftar yemeğinde ızdiham yaşanan MÜSİAD'ın 28 Şubat sürecinde 3 binlerden 2 bınlere gerileyen üye sayısı yeniden yükselişe geçtı. AKP'nin seçimlerden birinci parti olarak çıkacağı beklentisiyle başvurulann yoğunlaştığı ve üye sayısı 2 bin 112'ye çıkan MÜSİAD'a hâlâ kayıtlı 21 milletvekili bulunuyor. MÜSİAD. tekstilden gıdaya, otomotivden finansa, inşaat, hizmet sektörüne kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteren Islami kuruluşlan çatısı altında topluyor. 1990'lı yıllann başında Türk Sanayici ve İşadamlan Derneği'ne (TÜSİAD) "alternatiT' olarak kurulan MÜSlAD'm Refah Partisı'nın ıktidannda da üye sayısı patlamıştı. MÜStAD'ın üyeleri 7 bin 500'e yakın küçük ve orta ölçekli işletmeyi temsil ediyor. AKP'nin ekonomi kurmaylanndan Ali Babacan'ın da üyesi olduğu MÜSİAD'a bağlı kuruluşlann daha çok Islam ülkelerine yoğvmlaşan ihracatlan 1997'de 800 milyon dolar civannda iken bugün 2 milyar dolara yakın. MÜSlAD Başkanı AB BavTamoğlu'na göre toplam cirolan 35 milyar dolan bulan Islami kuruluşlar, yaklaşık 500 bin kişiyi istihdam ediyor. Meclis teki MÜSİAD üyeleri Üyelerinin büyük bölümü AKP'li olan MÜSİAD'ın 21 üyesinden millet\'ekili olanlann adları şöyle: "Tekstil Sanavi Ticaret AŞ'nin sahibi Ali Babacan. Toptan hah ticareti yapan Ziyaettin Yağcı, Kiler Marketkr'in sahiplerinden Vahit Kiler, Azizler HoMing vöneticilerinden Cüneyd Zapzu, derneğin Diyarbakır Şube Başkanı Irfan Rıza Yazıcıoğlu, avukat Nimet Çubukçu, Ali Osman Başkurt, Abdurrahman Müf it Yetkin, Ahmet Edip Uğur. Hasan Anğı ve Mustafa Demir." İŞÇMNEVREINİNDEN ŞÜKRAN SONER Açığın Olmayacak Toplumsal. bireysel ilışkilerde hakkını arayabilmenin ilk koşulu açığının, zaafının olmamasıdır. Ayıplıysan sesını çıkaramazsın. Çok daha kotusü ayıbının kapa- tılması uğruna hakkından vazgeçmek zorunda kalırsın. Bireysel ilişkide bunun anlamı bedel odemektir. Toplumsal ilişkide açığı. ayıplı olan kendısınden çok haklarını savunmak durumunda olduğu kitlelere zarar verır. Hele de bir liderden söz ediyorsak... Sendika lidennin kişilik zaaflan yuzünden işçınin ode- mek zorunda kaldığı bedellerin sonu yoktur. Sermaye cephesi açığı olan, ayıplı sendika liderinı çok sever. Dahası ayakta durmasına yardım eder. İşçınin hak- lannın satılmasını kolaylaştırmak için. Toplumun gözünde güvenılirliğını yitirmiş, kırlenmiş merkez sağın sıyasi lıderlerınin iç siyasette sıkıştıkça AB'ci olmaları, AB cephesinde başarı kazanarak meşrulaşma, özellikle de siyasal kırlenme ayıplannı ka- patma çabalannı çok yaşadık. Sonuçta Türkiye'nin AB'ye yaklaşacağına uzaklaşmasında rol oynamış oldular. Açıklı, ayıplı olmaları nedeniyle verdıklen kolay odünlerle Türkiye'nin AB karşısındakı pazaıiık gucunü zayıflattılar. Bir boyutu ıle medyanın gerçekleri çarpıtan vitrini, dığer boyutu ile siyasal karmaşa, ucuz polemikler çoğunlukla gerçekleri gözlerden saklıyor. Dürüst, tarafsız uzmanları bulup kamuoyuna ulaştırabilsek, orneğın geçen hükümet iktıdannda, AB'ci bilinen siyasi lıderler ve partılerden çok, şahinler, ılişkıleri bozucu olarak tanınanlann Türkıye-AB ilışkilenne çok daha an- lamlı, olumlu katkılarda bulunduklannı görebiliriz. Bir köşe yazısında kanıtlayamam ama savlıyorum, Ecevit, Şükrü Sina Gürel gıbı ısımlerin, Mesut Yılmaz ve kadrolarından daha çok Turkiye-AB ılışkılerinde olumlu rol oynadıklanna, sonuç aldıklarına ınanıyorum. İç pohtikada var olma yolu AB'den geçince verilen ödünler, Türkiye'nin kendını AB'ye kabul ettirmesın- dekı kozlann kullanılamamasını getinyor. Kaygım o kı, AKP ve lıderi Recep Tayyip Erdoğan için de aynı gerçeklerçok daha krrtik bir noktada geçer- lı. Tabıi kı, sandıktan yenı çıkmış AKP ve lidennin ko- numlarını siyasette yıpranmış ANIAP ve Mesut Yılmaz ıle kanştınyor değılim. Ama başka çok önemli neden- lerde AKP ve Tayyip Erdoğan çok daha zor konum- dalar... AB ülkelerinın kendi üyeleri arasında, demokrasiyi, rejımı tehdit edebilecek partilerı dışlama tavırlarının sayısız örneğı ortada. AKP ve lıden henüz siyasal Islam, şeriat duzenine bağlılık ile demokrasıye, laikliğe bağlılık arasındaki önceliklenkonusundasınavvermışdeğiller. Uzerlerinde ne kadar değıştık deseler de geçmişten, yaptıklanndan kalmış şaibe var. Ustune ustlük AB ve ABD özellikle 11 Eylül sonrası siyasal Islama karşı hoşgörü ve demokrasi çızgısınde kendı standartlannı yitirmiş konumdalar. Kendi hukuklannı, ınsan haklannı çığneyecek boyutlarda haksız polıtıkalar uygulamak- talar. Sozün kısası AKP ve Tayyip Erdogan'ın AB sıyasi kadrolanna kendılerinı kabul ettirmek gibi bir sorunlan var. Kendılerinı AB'ye kabul ettirme çabalarına elbette saygı duyulur. Hatta bu çabaların AKP ve Tayyip Erdoğan'ı laikçı, demokratık çızgıye yönlendireceği de umulur. Bızım açımızdan etkileyicı ve urkütücü olanı ise AKP ve Tayyip Erdogan'ın iç politikadaki sorunlannı çözmek üzere AB'den icazet alma yolunu seçmelerıdir. fşte o noktada AB çıkarlan adına, Türkiye'nin çıkarları aleyhine kullanılmalan kaçınılmazdır. En çarpıcı, çıplak ömek Çiller'in gümrük birliği kozunu onceden vermekle AB ortaklık ılışkılerinde Türkiye'yı pazarlık gucunden yoksun kılması. Tayyip Erdoğan'ın AKP'nin başbakan adayı belirlenmeden, Türkiye'de hukuku zorlayarak kendini kabul ettirme, meşrulaşma çabalart aşamasında dışardan destek al- mak umudu ile ilk çıkışlan gerçekten kaygı verici. Kıbrıs'ta Belçıka modelı gafından ders almadı. Türkiye'de AKP hukümet kurmadan resmi kimliği yokken Italyaseferine ne demeli? Resmi kabul gorme- si, başbakan protokolü uygulanması onurtanılacak değil daha da kaygı duyulacak bir durum. Kullanılacağının gerçek göstergesi. Kişisel gözlemim o kı, tıpkı işverenlerın ayıplı sendikacıları çok sevmeleri gibi, Batı siyasal odaklan da Tayyip Erdogan'ın duru- munu değerlendirme eğılimindeler. Dışişleri aşılarak resmi muhatap kabul edilmesinın başka açıklaması olabılır mı? Türkiye'yı bu çok kritik bir dönemeçte, Irak savaşı, Kıbns'm sıcak gündemi, Kopenhag öncesi.. elbette sandıktan çoğunluğu almış olarak çıkmış ve hükümet oluşturacak AKP temsil edecek. Korkunun ecele fay- dası yok. Ama hıç değılse kurulmuş hükümeti ve res- men temsil edecek, sorumluluk taşıyan kadroları ile olsa. Böylesi kritik bir süreçte AKP lyi niyetıni bir an önce hükumetini kurmak ve uzmanlaşmış devlet kadroları ile banş, işbirliği içinde, hukuksal zemıne otur- muş olarak ancak kanıtlayabilir. Ancak o konumda meşruluğu ve elbette sorumlu- luğu tartışılamaz. Aksi konumda yapacaklan iyi niyetle de olsa Türkıye'ye, çıkarlarına ihanet olabilir. soner@cumhuriyet.com.tr Esnaftan eylem uyansı Ekonomi Servisi - Türkiye Esnaf Sanatkârlar Kre- di ve Kefalet Kooperatifleri Birliklerı Merkez Birli- ği (TESKOMB), krizden önemli ölçüde etkilenen küçük işletmelere destek çağnsında bulundu. Birlik, esnaf, sanatkâr ve küçük işletmelerin sorunlarının çözümü için gerekli olan koşullan içeren bir dekla- rasyon yayımladı. TESKONtB Genel Başkanı Suat YaDan yaptığı açıklamada, ekonomik knz ile Türki- ye tarihınde ilk kez esnafin bireysel eylemlerle soka- ğa döküldüğünü anımsatarak şunlan söyledi: "Korkanz ki Bderierini aşarak sokağa dökülen es- nafve sanatkâr yine sokağa dökülmek düşüncesinde. Eğerbıçak kemiğe dayanmış ve bir şeylerin anlaûlma- sı için sokağa dökülmek şart olmuş ise esnaf liderieri esnafin önüne geçer, yasal yoUarla önünde yüriir." TESKOMB, esnafin içinde bulunduğu durumdan kurtulması için verginin kazanç üzerinden alınması, trafik düzenlemesi ve belediyelenn uygulamalany- la ilgıli düzenlemelerin de içinde yer aldığı 8 mad- delık bir önen paketi hazırladı. eiCDNOHİ J 2000: Egebank soruşturması kap- samında, bankanın eski genel müdürü Şükrü Esat Erkuş ile eski genel müdür yardımcısı Ali Er- tunç Yalçın'ın da aralarında bu- lunduğu 11 kişi gözlem altına alındı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear