22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 31 EKİM 2002 PERŞEMBE 14 KULTUR kulturtg cumhuriyet.com.tr 'Bizden ve Onlardan J baskıresimler sergisi Tem Sanat Galerisi'nde daş sanat göstergeleriKAYAÖZSEZGİN Özgün baskıresim-yaygın ve ge- nelleştirici adlandırmayla "gravür", boyaresim (pentür) yanında ve onun hemen kıyıcığında, varlık alanını ki- mi zaman genişleterek, üstündeki gö- rece ilgiyi hep canlı tutarak yaşama- yı sürdürüyor. Biraz görmezlikten gelinen, bir ölçüde de uzaktan bakı- lan biryanı var. Koleksiyonculann ona itibar ettikleri sanınm pek söylene- mez. Ama kendine güvenen haliyle, ona uzaktan bakanlara zaman zaman göz kırptığı, hatta onlan baştan çıkar- dığı bile söylenebilir. Çağdaş tekno- lojiyle içli dışlı olması, hele son yıl- larda bilinen türlerin dışına çıkmak- ta oldukça atak davranması, ona ya- kınlaşma isteğinde olanlan şaşırtmı- yordeğil. Ağaçbaskı, lito, metalbas- kı gibı tarihsel gelişme sürecinin ürii- nü olan özgünbaskı türleri, teknolo- jinin sağladığı olanaklann da itişiy- le iç içe geçiyor, yeni baskı çeşitleri alanı zenginleştiriyor. Bunu doğal karşılamaktan, giderek gerekJi gör- mekten başka ne yapılabilir. Bizdeki sanatçıların özgün baskı- resme yaklaşımlan, itiraf etmek ge- rekir ki, o kadar da parlak sayılmaz. Sanatsal eylemlerin, teknik ve bi- çim olarak bütünleşme aşamasına geldiği bir dönemde, atölyesinin bir köşesine baskı makinesi yerleştire- rek bu alanda da işler üreten sanat- çılanmızın sayısı o kadar fazla de- ğil. Bütün çabasını özgün baskıre- sim üzerinde yoğunlaştıran, o ne- denle de adı "özgün baskKa"ya çı- kan sanatçılanmızın da haklı ve ye- rinde bir yönelişle boyaresme, her yıl artan bir güçle yöneldiklerine tanık oluyoruz. Sayılan az da olsa. dire- nenler var elbet. Piyasadaki boyares- me yönelik ilgi yoğunlaştıkça, özgün baskıresmin bir ölçüde üvey evlat muamelesi gördüğü gözlemlenebi- liyor. Bütün bu olumsuz gelişmelere karşın gravürün pratik bir sürümü ol- duğu gözden kaçmıyor. Bu türe gi- ren resimleri biriktirme ve toplama olanağı, koca boyutlu yağlıboya re- simlere göre daha fazla. Ancak or- tamı iyi kollamak gerekiyor. Hele ÂJ izden ve Onlardan' başlıklı geleneksel sergi, gravüre ilgi duyan herkesin beğenisine seslenecek geniş bir yelpaze içinde, yerli ve yabancı sanatçıların yapıtlannı bir araya getiriyor. Söz konusu yelpaze, belki dışardaki sanatçıların tümünü kapsamıyor, ama bir seçicilik düzeyinde, bir 'güldeste' oluşturmaktan da uzak değil. Serginin 'bizden' olan bölümüne gelince, aşağı yukan bu alanın sınırlan içinde kalan yerli özgün baskıcılann neredeyse tümünü kapsıyor. son yıllarda, özgün baskıresim üre- ten sanatçıların, sergi salonlanndan neredeyse ayaklannı çektikJeri dik- kate alınırsa, meraklılanna daha çok iş düşüyor demektir. Bu türden ça- lışmalara gönül verenler ya da bu tür çalışmalan izlemeyi ihmal etmeyen- ler, sergı duyurulannı daha titizlik- le taramalılar. Yaklaşık 170 yaprt sergüeniyor tstanbul'da Tem Sanat Galerisi, kuruluşundan bu yana, her yıl -dile kolay, 17 yıl- düzenlediği özgün bas- kıresim sergileriyle, bu türe yönelik ilgileri canlı tutmayı başanyor. "Biz- den ve Onlardan'' başlıklı bu gele- neksel sergi, gravüre ilgi duyan her- kesin beğenisine seslenecek geniş bir yelpaze içinde, yerli ve yabancı sanatçılann yapıtlannı bir araya ge- tiriyor. Söz konusu yelpaze, belki dışardaki sanatçılann tümünü kap- samıyor, ama bir seçicilik düzeyin- de, bir "güldeste" oluşturmaktan da uzak değil. Serginin "bizden" olan bölümüne gelince, aşağı yukan bu alanın sınırlan içinde kalan yerli öz- gün baskıcılann neredeyse tümünü kapsıyor. Böyle bir derlemenin nerede baş- layıp nerede noktalanması gerekti- ği, kuşkusuz seçicinin, yani galeri sahibi BesiCecan'ın tercihleri doğ- rultusunda biçimleniyor. Besi Ha- nım, her yıl yurtdışına yaptığı ge- zilerde, galerisinde sergileyeceği sanatçılan ve yapıtlan belirliyor. Buna benzer bir çabayı, Tem ölçü- sünde sürekli ve kapsamlı olmasa da, Teşvikiye Galerisi de paylaş- makta. Bu noktadan yaklaşıldığın- da, her iki galerinin üstlendiği böy- lesi seçkinci bir tavnn, çağdaş ga- lericilik etiğine olumlu yönde kat- kıda bulunduğu su götürmez. Bu yıl 17'ncisi düzenlenen ''Biz- den ve Onlardan'' sergisinde, Tür- kıye'den 35, bir o kadar da yaban- cı sanatçının. 170 dolayında yapıtı yer alıyor. Bu ölçüde aynntılı bir gö- rüş açısı, gerek tarz, gerekse teknik bağlamında, birbiriyle ilintili olsun ya da olmasın, çoktan seçenekli bir tablo çıkarmaktadır karşımıza. Öz- gün baskıresmin, imgesel duyuş ve düşünüş ölçütlerini somutlaştıncı bir olanakla yüklü olması ve tasanm- sal eğilimleri öne çıkancı bir potan- siyel taşıması, bu tabloyu daha da il- ginç kılıyor. Çağdaşhğın doğası... Almanya'dan Azerbaycan'a, Bel- çika'dan Çin'e, Ispanya'dan îran'a ve Israil'e uzanan boyutlu bir coğraf- ya üzerinde, her sanatçının bakış ve yorum çizgisi kuşkusuz farklı ola- caktır. Nitekim değişik kültür ku- şaklannın örtüştürücü nitelikte çağ- daşlık etiketini yansıtıyor olsalar da, her yapıt ait olduğu ülke kültürü açı- sından göstergesel değerler de içer- mekte. Bu durum, eşyanın doğası- na aykın değil: aksine, özgün bas- kıresim gibi fantazyalann oluşumu- nu özendirici bir tür kapsamında, bir anlamda zonınlu da. Sanatçılar, çok belli ki, bu zorunluluğu tenle- rinde hissediyor ve çahşmalannı bu yönde biçimlendirmeye özen göste- riyorlar. Çağdaşhğın doğasına da bağlamak mümkün bu durumu. Ya- bancı sanatçılar arasında Friedlan- der, Hadad, Cremonini, Miro, Gal- land, Jenkms gibi, adlan ilk duyul- duğunda zevkli çağrışımlara yol açanlar var. Aynı şey, bizim sanatçılar için da- ha rahatlıkla söylenebilır. İçmeBden Karakoç'a, ngazTemel'den Devabil Kara'ya. tbfikçfden Atara, Erbü'den Büyükişleyene. İsmail İlhan dan Si- nan Demirtaş a, tumü bildiğimiz isimler. Kuşkusuz yapıtlan da... Ge- ne de "onlar"ı ve "bizter"i bir ara- da, yan yana ve omuz omuza, kar- şılıklı sanatsal mesajlan paylaşıyor görmek güzel değil mi? (Sergi 2 Kasım 'a kadar görülebi- lir. Tel: 0212 24708 99, 23413 46) Büyük ozanm yapıtlan, edebiyat tarihimizdeki yeri ve önemi konuşuldu TUY4P'ta dün 4 Nâzun' günüydü Kültür Servisi - Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kong- re Merkezi'nde gerçekleştirilen "21. Istanbui Kitap Fuan" etkinlikleri kapsamında, dün birçok önemli ya- zar ve düşün insanının katılımıyla çok sayıda panel ve konferans yapıldı. Sol dergisi tarafından düzenlenen, eleştirmen Sadık Albayrak ile şair- edebiyat eleştirmeni Nihat Ateş'in konuşmacı olduğu 'Nâzun Hikmet'in Mirası' konulu panelde Albayrak, "Nâzun'ı benimsiyorsak, onun şiir- lerindeki değerleri yaşama geçirmeye çahşmah ve insa- nın banş, kardeşlik içinde yaşayacağı bir dünya için soygunculara karşı getaıeuyiz'' dedi. Nihat Ateş ise sol Meclis'ın hazırladığı. usta şairin 'feodanzmin çöküşü ve sosyatizmin yıikseuşinin sembolü" olarak yorumla- dığı bildiriyi okudu. Nâzım Hikmet'e ilişkin diğer bir etkinlikse BESAM'ın düzenlediği, Alpay Kabacah nın yönettiği, Konur Ertop, Turgay Fışekçi ve Mustafa Şe- rif Onaranın konuşmacı olduğu "100. Doğum Yüuıda Nâzun Hikmet'in Edebiyat Tarihimizdeki Yeri' konu- lu paneldi. Bir ozanın edebiyattaki yerinı ve önemim saptarken dili nasıl kullandığının. edebiyata ne gibi yenilikler getirdiğinin incelenmesinin gerekliliğine dikkat çekilen panelde Turgay Fişekçi şairi şu sözle- riyle tanımladı: "Çağdaş edebiyat, çağdaş dünyanın gedrdiği sorunlann edebiyattaki karşıuğıdır. Bu nokta- da çağdaş edebiyat Nâzun'la başiar. Nâzun sadece ede- biyat tarihindeki yeriyle değfl, ışık ve sevgi yayan, pay- laşmacı kişiliğiyle de önemlidir." Konur Ertop ise Nâ- zım' ın edebiyat tarihinde kendine nasıl yer açtığını, ye- nilikler getirip Abdülhak Hamid ve 'mifli şair' Meb- met Emin Yurdakulu nasıl çürütmeye çahştığını an- lattı PEN Yazarlar Derneğinin hazırladığı 'Nâzun'ın Şiirinde Halk Kültürü Etkileri' başlıklı panelde Muh- sine Halinıoğlu Yavuz, şairin şiirlerindeki tekerlemeli girişler, masal ve efsane öğeleri ve bilmeceli anlatımı- nın yanı sıra kullandığı atasözleri ve deyimlere ilişkin açıklamalar ve ömekler sundu. Günün önemli etkin- liklerinden biri de Nâzım Kültür Evi ve PEN Yazarlar Derneği'nce düzenlenen, 'Yiısuf Ziya Bahadmh'mn 75. Doğum Yıldönümü Kunaması'ydı. Sadık Albayrak'm yönettiği toplantıda Ühan Akahn. Le>1a Erbfl, Konur Ertop, Ayduı Hatipoğlu ve Kemal Özer konuştular. Khap Fuan kapsamında Nâ- zım Hikmet'e iüşkin birçok et- kûuik düzenkniyor. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, ölümünün 10. yılında TUYAP'ta düzenlenen panelde ustalar eşliğinde anıldı Meşaleyi elimizden bırakmayacağızKültür Servisi - Prof Hıfn Veldet Velidedeoğlu, aramızdan aynlışının 10. yıldönümünde düzenlenen panel- le anıldı. Gazetemiz Imtiyaz Sahibi ve Yayın Kurulu Başkanı than SeJçuk Prof. Velidedeoğlu'nun Aydınlanma devriminde "yol gösterici" olduğunu belirterek 'Atarürk'ün aydınlanma devrimitemeOenmeden, doğnıdan sos- yanzme geçilemeyeceğinin altuu çiz- mişti. Doğnıdan sosyalizme geçmek isteyen butakun solciılara karşı usta- nın bize teslim etrigi meşaleyi elimiz- den bırakmayacağız" dedi. TÜYAP 21. Istanbul Kitap Fuan'nda dün NedaArat'ın yönetiminde gerçek- leştirilen '10. Yıldönümünde Prof. Hıf- zı Veldet Velidedeoğlu' konulu panele konuşmacı olarak Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun eşi, araşnrmacı-ya- zar Meriç Velidedeoğlu, gazetemiz im- tiyaz sahibi tlhan Selçuk ve Server Tanifli katıldı. Konuşmasma Hıfzı Veldet Velide- deoğlu'nun kendisini her yönüyle çok etkilemiş, unutamadığı hocalannın başında geldiğini söyleyerek başla- yan Selçuk, Hukuk Fakültesi'nde us- tanın öğrencilerin ilgisini çekecek bir anlatım sıcaklığı içinde en hukuki ger- çekleri onlara duyurabilecek yöntem- leriyle ve büyük bir zenginlik içeren yaşamıyla karşılanna çıktığını vurgu- ladı. Selçuk konuşmasını şöyle sürdûr- Vetidedeoğlu panelinde. ustanui Aydınlanma devriminde yol gösterici olduğu vurgulandı. (Fotoğraf: SERK.A.N YTLDIZ) dü: "Hayatı büyük bir zenginlikti. Onun yeni sözcülder yaratnıa serüve- niyle sarsıldım. Mecüs'ten başlayan, uliısal Kurtuluş Savaşı ardmdan Cum- huriyet Devrimi'ni yaşamış bir büyük insandı karşunızdakL" "1917 devrimi yaşamyor, düm^ al- tüst oluyor. Cumhurrvet devrimi o da müthiş bir ola>. Yani miharlarca in- sanın yaşadığı yenüzünde Huistryan toplumundaki aydınlanma devrimi, bir detslam dünyasmda yaşanmış ay- dmlanma" diye sözlerini sürdüren Selçuk, "Işte Hıfzı Veldet de o aydın- lanmanın en simgeseL en çarpıcı kişj- uklerinden biriydi Çünkü ta 1. Büyük MüTet Meclisi'ni auîuş, bütün 20. yüz- yıhyaşayarak bu aydınlanmayı sa\un- muş. Halka da dalga dalga ) ayarak 20. yüzyıtan sonuna kadar taşumş" diye konuştu. Velidedeoğlu'yla birlikte kendileri- nin de içinde coşkuyu yaşadıklannı belirten tlhan Selçuk konuşmasında 27 Mayıs dönemine değinerek şöyle ko- nuştu: "27 Mayıs de\Tİmini kimse küçüm- semesin. O öyle askeri bir hareket de- ğildL 2. Dünya Savaşı'nm sonuçlanm yaşayan yeryüzünde sosyal devrimi, sosyal devleti Türkiye'ye getiren bir devrimdi Hıfn Veldet onun da için- de buhındu. Ve büyük katkılan oldu. Hem aydınlanmanın henı de 27 Ma- yıs'm anayasasL, hepsini birden >aşa- dL Bize yol gösteren bir efsane adarn- mHıfnVeldet'' Velidedeoğlu'nun "elindeki pusu- layı hiç kaçırmadığına" dikkat çeken Selçuk, "Bu bü\ük adamla birlikte yaşamak, bütün bunlan onunla du- yumsamak, öğrencisi olmak. Küresel- leşmenin fiyaskosu çıkrvor ortaj'a. Ni- ye? 11 Eylül'de şu görüldü demek ki bu tslam dünyasının içinden patla> r an şe\ nedir? O zaman hepimizin ne ka- dar haklı olduğu ve de Cumhuriyet gazetesinûı ve de Server Tanilli'nin ve de Hıf/ı Hoca'mn ne kadar hakh ol- duığu bir kere daha ortaya çıkrvor" di- ye konuştu. Paneli yöneten Necla Arat ise, în- san hak ve özgürlüklerine, sosyal ada- let temeline dayalı bir demokrasi ıde- aline adadığı yaşamıyla Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun bir ulusun ve ulus-devletin kuruluşunun hem ta- nığı hem de destekleyicisi olduğunu \-urguladi. Meriç Velidedeoğlu da özellikle us- tanın Türk devletinin bugüne gelme- sindeki büyük payını "Mustafa Kemal ve silah arkadaşlan Türk de\letinin tohumlarmı toprağa atnlar. Bu tohum- lan sulayan,yeşertenbirilkkuşakvar- dır ve bu ilk kuşağın Türk desietinin bugüne kadar gelmesinde ne denh pa- \ı ve önemi olduğunu bilmeden Türk devrimini bütünbovııâamia ka\Taya- mayız. Bu ilk kuşağın devrim hakkın- da yaşamlaruun sonuna dek savıın- duklan ve konıduklan bir görüş dev- rimi bir bütün olarak algılanıakta ve anlatmaktadır. İşte bu devrim kuşağı- nuı ü\ı elerinden biri de Hıfzı Veldet Ve- Bdedeoğju'dur" sözleriyle vnrguladı. Server Tanillı ise konuşmasında us- tayı efsane bir kahraman olarak nite- ledi. Kendisinden en başta hukukun normatif de olsa bir bilim olduğunu öğrendiğini söyleyen Tanilli, medeni hukuk bilimine son derece hâkim bir- kaç hocadan birisı olarak nitelediği hocasının derslerini kitaplannda ku- rulu cümlelerle yazılmış medeni hu- kuktan uzak bir dilde, bir sohbet ha- vası ıçerisinde verdiğini, fikirlerini konuşma diliyle açıkladığını -ki bu, sonraİd süreçte onda medeni hukuk di- lini Türkçeleştirme istegine dökülecek- tır- söyledi. 21. İSTANBUL KİTAP FUARI'NDA BUGÖN • ESTEREXPOSALONU/ 13.45 - 14.45: 'MiDenyumda Aşk' (Timaş). Konuşmacı: NevvalSevindi • 15.00 - 16.30: 'Şiir Dinletisi: Şairierden Banş Şiirleri' (Türkiye Yazarlar Sendikası). Şairler: Ahmet Necdet, Akgün Aköva, Anıl MeriçeBi, Arif Damar, Arife Kalender, Ataol Behramoğlu, Ayduı Hatipoğlu, Ayten Mutlu, Bedrettin Aykın, Cengiz Bektaş, Egemen Berköz, Enver Ercan, Erav Canberk, Gülsüm Cengiz, Güngör Gençay, Gü\r enç Elman, Halil Ibrahim Özcan, H. Hüsevin Yalvaç, Hasan Öztoprak, İsmet Kemal Karadayı, Kemal Özer, Mazhar Alphan, Mehrizat, Mensa Gürpınar, Müsnm ÇeHk, Nevzat ÇeHk, Refik Durbaş, Ruhan Mavruk, Sabri Kuşkonmaz, Sennur Sezer, Sejyit Nezir, Tekin Gönenç, Yıhnaz Yeşildağ, Zeynep Afiye. • 16.45 - 18.15: 'Türkiye - İsrailÜişkfleri' (Anka). Konuşmacı: Alptekin Dursunoğlu. • 18.30 - 20.00: 'Yereüik ve EvTenseffik Kıskacmda KüreseDeşme Paradoksu ve Türkiye' (Timaş). Paneli yöneten: Osman Ulagay. Konuşmacılar: Şahin Ulagay, Avni Ozgürel. • MARMARASALONTJ/ 13.15- 16.30: 'Edebiyat Antolojileri' (BESAM). Paneli yöneten: Sabri Kuşkonmaz. Konuşmacılar: Feridun Andaç, Era\ Canberk, Ahmet Necdet. • 15.00- 16.30: 'ÇağdaşÇocukEdebiyaü ve Tîyatrosu' (Çınar). Konuşmacılar: Nihal Ku>umcu, Selahattin Dihdüzgün, Zehra tpşiroğhı • 16.45 - 18.15: 'KunduzŞiir Dinletisi' (Piya - Zed). Katılanlanlar: Tuğrul Keskin, Fadıi Oztürk, Önder Kmlkaya, Yücelay Sal, Celal Çimen, Vecdi Erbay, Nesimi Aday, Emrah Teyhani • 18.30 - 20.00: 'Öteki' Kaynaklardan Tarih Yazımı' (Aras). Yöneten: Osman Köker. Konuşmacılar: Rifat Bali, Engin Berber. • KARADENtZSALONU/13.15 - 14.45: 'KaMosuz Bireysel Netwx>rk'Ier ve Bflgi Teknoiojileri' (Papatya). Konuşmacılar: Rıfat Çölkesen, Yasin Kaplan • 15.00- 16.30: 'Soğuk Savaş ve Edebiyat' (Sis). Konuşmacı: DemirtaşCeyhun. • 16.45 - 18.15: ŞenbUûn Bağlamında Nietzche'nin Şiirleri' (Say) konulu söyleşi - dinleti. Konuşmacılar: Ahmet lnam, Kemal Tüfekçi • 18.30 - 20.00: 'Yeni Devlet, Yeni Sij'aset ve Şeçimler* (Doğu Batı Dergisi) Söyleşi: Sulhi Özel, Fuat Ke>man, Etyen Mahçupyan. • BÜYÜKADASALONU/13 15- 14.45: 'Avrupa Birliği: Emperyanst Bir Projeden Türkiye'ye Gelecek Çıkar mı ?' (Sol). Konuşmacı: Erkin Özalp. • 15.00 - 16.30: 'Osmanh Hanedanının Saray Nodan' (Tekin) Söyleşi: İsmet Bozdağ • 16.45 - 18.15: 'Aydınlanma ve Bilgeük' (A>ııa). Konuşmacı: Metin Bobaroğlu.» 18.30 - 20.00: betişim ve Beden Diü' (Academy Plus). Söyleşi: Ahmet Şerif tzgören. (0 212 212 31 00) BUGÜN • CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU'nda 19.30'da tstanbul Oda Orkestrası'ndan 'Cumhurhet Özel Konseri'. Solist: Cihat Aşkm (keman). (0 212 232 98 30) • AKBANK KLT.TLTI ve SANAT MERKEZİnde 20 OO'de Bekir Küçükay'dan 'Klasik Gitar ResitaH'. (0 212 252 35 00) • ATATÜRK KİTAPLIĞInda 18.00'de 'Kısa Krautrock Tarihi 1: Alman Rock Müziğinin TemeDeri' adlı '33 Devir Dinleti' Konuklar: Arzu Yalçın, Sercan Gürler. (0 212 249 09 45) • BORUSAN KÜLTÜR ve SANAT MERKEZt'nde 18.30'da Vlehmet An Kıhçba> dan 'GizemH Ortaçağ' adlı söyleşi. (0 212 "292 06 55) M FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİnde 19.30'da 'Hiroşima Sevgflim' adlı fihnin gösterimi. (0 212 252 02 62) • İFSAK'ta 19.30'da Taner Yıldmm'dan 'Han ve Zaman' adlı saydam gösterisi. (0 212 292 42 01) 31 Ekim Perşembe FERİDUN ANDAÇ Saat: 18:00-19:3© Adres: Tüvap Fuar ve Koıısre Merke7İ Be\iikdüzü İST. KtĞI ASLtYi: HLTOJK >L\HKEMESİ'NDEN DosvaNo 2002 143 Tapunun Topraklık Kö>û 111 ada. 43 No'lu parselınde Dursun Demırbılek adına kayıtiı tarla \asftndala 4000 m2 jıizölçiunlü gay- rımenkulün tamamı DSİ Genel Miıdüni tarafindan toplam 9.760.000.000.-TL bedel karşılığında kamulaştmlma ışlemıne tabı tutulmu^ olup. taraflar arasında kamuiaştırma bedelı hususunda an- laşma>a vanlamadıgından DSt tarafindan 4650 savılı yasa uyannca kamulaştırma bedelının tespıtı \e taşınmazın DSİ adına tapuya tes- cılıne karar venlmesı için mahkememıze dava açılmış olup. duıuş- ması 19 11 2002 günune bırakılmıştır 4650 sayılı yasa ıle değışık 2942 savılı vasanın 10 maddesı uyannca ılan olunur Basın: 65968
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear