01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 ! OCAK 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA |V | J | j | |J J \ [email protected] 13 'Kaplumbağa Terbiyecisi'ni kurtarmak... Osman Hamdi Bey'in eşsiz başyapıtının da aralannda bulunduğu yüzlerce değerli resim devlet tarafmdan haraç mezat satışa çıkanlıyor evletimiz, bir daha bu kapsamda asla sahiplenemeyeceği bu değerli koleksiyonu, hazır elindeyken, onlan yakın tarihte mutlaka yapılması gereken Çağdaş Resim Müzesi'nin nüvesini oluşturmak üzere elinde tutmak yerine, geleceği kuşkulu üç beş kunış aşkına, hangi akla hizmetle -sanata duyarlı resim tutkunlannı tenzih ederek söylüyoruz- resim tacirlerinin insafina sunarak, yurttaşlannı yaşadığı çağın seçkin sanat eserlerini tarihsel süreci içinde izleme olanağından yoksun bırakmanın hazırlığı içindedir? HÛSEYİNBAŞ Suudilenn, binlerce yıllık Buda he/kellerini dinamitleyen Tale- ban'dan esinlenerek ülkesindeki Os- manlı eserlerini sistematik bir bi- çinde yok etmesi, kamuoyunda do- zugiderek artan tepkilere neden ol- du Ancak, çoğu zaman olduğu gıbi bu kez de yetkililer bu eşıne az rast- lanır Vandalizmin önlenmesiyle il- gilı girişimlerde geç kalmış, atı ala- nııı Usküdar'ı çoktan geçmesinden sonra harekete geçmiştir. Şimdi UNESCO dahil dünyayı ayağa kal- dırmanın pek yaran olmayacaktır. Çünkü ortada korunacak fazla bir şey kalmamıştır. Hürriyet'te Yalçın Bayer'in köşe- sine yazan bu ülkenin kimi aydınla- n, yurdumuzun sanat zenginlikleri konusundaki iflah olmaz aymazlı- ğımızı, giderek konuyla ilgili "sabn kalanmızT sıralarken, "Onlannki Taleban kafasL, ya bizimki ne kafa- a " diye sonnaktadırlar. Sayın HaMl A>demir anunsatıyor: "tstanbuTun surian perişan, Ege'de tarihi eserier teker teker yok ediü- yor. Van Kaksi yıkdmak üzere. Di- yarbakır surlan dökülüyor. Sümela, Nemrutçoktan kaderierineterk edfl- miş. Hasankeyf sular altmda." Yine aynı köşede Sayın Alben Bodur, Bozcaada Kalesi'nin ıçler acısı du- rumundan söz ediyor. Müzelerimiz- de, nasılsa koruma altına alınmış ta- rihsel mirasmıızın bile, ödenek yok- luğundan gerektiği gibi korunmak- tan hayli uzak olduğunu bilmeyeni- miz yok. Mostaia Karasarhoğhı ise, "devietin, nasrisa eSne geçenve resim tarihimize damgasmı vuran yûzJer- ce değerli eseri haraç mezat ona bu- na satmaya hazırlandığmdan" yakı- nıyor. Örnekleri alabildiğine çoğaltmak olası. Bu topraklarda yeşermiş em- salsiz sanat ve doğa zenginlikleri- nin zaman zaman düpedüz vahşet düzeyine ulaşan hoyratça talanına bunca duyarsızlık karşısında insan, ne yazık ki zaman zaman acaba biz- ler bu topraklarda yaşamayı hak edi- yor muyuz, dıye sormaktan kendini alamamaktadtr. Hepimizin erteienemez görevi Şu anda bizler Suudi topraklann- da yok edilen tarihsel varlıklanmı- zın ardından gözyaşı dökerken, Ege'de SlT alanlan yağmalanmak- ta, tarihin emaneti eşsiz Nemrut tan- nlan, tıpkı Bozcaada Kalesi, Süme- la, Diyarbakır ve burnumuzun di- bindeki Istanbul surlan ve daha ni- celeri gibi yavaş yavaş yok olup git- me tehlikesiyle karşı kârşıya bulun- maktadır. Daha da kötüsü bu, kim- senin de pek umurunda değıldır. Ve yine, şu sıralar, batınlmış bir bankanın Osman Hamdi'nin eşsiz başyapıtı "Kaphımbağa Terbiyed- a"nin de aralannda yer aldığı çağı- mız resim sanatına damgasını vuran onlarca değerli resim sanatçımızın yüzlerce eseri, sıradan bir meta gi- bi, üç otuz paraya kapanın elinde kalmak üzere bizzat devlet tarafin- dan haraç mezat satışa çıkanlaca- ğından, bir avuç aydının dışında ki- min haberi var? Devletimiz, bir daha bu kapsam- da asla sahiplenemeyeceği bu de- ğerli koleksiyonu, hazır elindeyken, onlan yakın tarihte mutlaka yapıl- ması gereken Çağdaş Resim Müze- si'nin nüvesini oluşturmak üzere elinde tutmak yerine, geleceği kuş- kulu üç beş kuruş aşkına, hangi ak- la hizmetle -sanata duyarlı resim tut- kunlannı tenzih ederek söylüyoruz- resim tacirlerinin insafina sunarak, yurttaşlannı yaşadığı çağın seçkin sanat eserlerini tarihsel süreci ıçın- de izleme olanağından yoksun bı- rakmanın hazırhgı içindedir? Sonradan pişman olmamak için, kendisi şair, annesi seçkin bir ressam olan bir başbakamn işbaşında oldu- ğu bir ülkede böylesi bir değerbil- mezhğe izin verilmeyeceğini umut ediyor, mezatın durdurularak, eser- lerin tümünün ileride kurulacak Çağdaş Resim Müzesi'nin nüvesini oluşturmak üzere kamuya mal edil- mesinın yolunun açılmasını diliyo- ruz. Çünkü yurt savunması salt ülke bütünlüğünün korunmasıyla sınırlı degildır. Ülkenin kültürel zengınlik- lerinin en etkin bir biçimde ve acil olarak korunması ve gelecek kuşak- lara daha da gelıştinlmış biçimde aktanlması da yaşamsal önemdedir. Bu gerçeği bilinçle kavramak ve ge- rekeni yapmak hepimizin erteiene- mez görevidir. EŞSİZ BtR YAPIT - tktisat Bankaa'nın koleksiyonuııda bulunan 'Kap- Inmhaga Terbiyecisi' bankaya d konnlmasıiKİan sonra satışa çıkanldL Kültür Bakanlığı 'na açıkçağrıDOĞANPAKSOY* 07.12.2001 tarihinde gazetelere gönderdi- ğimiz metnin başlığı da "Kültür Bakanhğı'na açık çağn: Kaplumbağa Terbiyedsi müzeye yalaşff" idi. Geçen zaman içinde Türkiye'nin herhangi bir yayın organında yazımız değer- lendırilmedi. Bu konuda yayımlanan yazılar ise eserin değeri ve nasıl satışa çıkanlacağı üzerineydi. Bir iki antikacı ve galericinin ya- nı sıra eserin reklamını yapmaya çalışan mü- zayede yöneticilerinin görüşleri alındı. Türki- ye'nin plastik sanatlar alanında yaptığı etkin- liklerle ciddi bir kurum olarak varlığım belir- leyen Sanat Galericileri Derneği'nin ise bu konuda duyurmaya çalıştığı samimi yakla- şımlar göz ardı edildi. Bununla birlikte biz hâlâ umudumuzu yitirmedik. Türkiye'de bü- yük bir kitle tarafindan takip edilen gazetele- rimizin bu konuya karşı duyarlı davranacağı- nı düşünüyoruz. Ülkemiz adına iyi işler yapmak istiyorsak bu ülkenin aydın insanlan olarak gereken inancı, özveriyi ve duyarlılığı ve cesareti gös- termemiz gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti ya- şanan her şeye karşın güçlüdür ve sanınm bir buçuk miryon dolar da hiçbir ülkenin ekono- misini kurtarmaya yetmeyecektir. Kültür Ba- kanlığı'nın, Osman Hamdi'nin "Kaplumba- ğa Terbiyecisi" adlı esenni bir devlet için çok büyük bir meblağ olmayacak para adına elden çıkarmayacağını düşünmek istiyonız. Çünkü aydınlık yannlar bugünden atacağımız küçük adımlarla kurulur. Türkiye ileriki yıllarda uluslararası alanda varlığını sağlamlaştırmak için kendi kimliğine sahip çıkuğını dünyaya göstermek zorundadır. Çünkü, geçmişi olma- yan bir ulusun geleceğinden söz edilmesı mümkün değil. Kültür Bakanlığı, Osman Hamdi için ataca- ğı adımla temel anlamda önemli bir tavır be- lirieyecektir. Böylesi bir olgu kuşkusuz diğer sanat dallanndaki alanlara da yansıyacaktır. Şimdi bir karar vermek zorundayız, gelecek yıllarda çocuklanmıza bizim henüz oluşrura- bileceğimiz bir kültürümüz yok, siz şımdılık Batı'nın oluşturduklan ile yetinmeye devam mı edin diyeceğiz, yoksa dünyayı ve ülkesini gören, yaşamı bütünsel değerlendiren birey- ler mi kazanmaya çalışacağız? Türk halkının bıünçlenmesinde katkısı tar- tışılmayacak olan basının bu konuya sahip çı- elecek kuşaklann sanatımızı daha yakından tanıyabilmeleri için Osman Hamdi Bey'in en ünlü yapıtlanndan biri olan 'Kaplumbağa Terbiyecisi'nin müzede yer alması gerektiğini düşünüyoruz. Kültür Bakanlığı'ndan bu konuda bir girişimde bulunarak yapırı ait olduğu yere, müzeye göndermesini istiyor ve bu konuda destek bekliyoruz. kacağım ve verdiğimiz mücadelede bizim ya- nımızda yer alacağım düşünerek sizlere daha önce gönderdiğimiz metni yeniden değerlen- direceğinizı umuyoruz. Türk resminin büyük ustası Osman Hamdi: Türkiye'de müzecüık kavramını geliştiren ilk kişı... Osman Hamdi Bey, Anadolu'nun değerle- rini fark edip onlan bu topraklann üstünde ya- şayan yeni nesillere sunma çabasıyla Arkeolo- ji Müzesi'ni kurdu. Çağının çok ötesini göre- bilen Osman Hamdi Bey, sadece sanatçı kim- liği ile değil, önemli bir bilim ve kültür insa- nı olarak da tarihimizdeki yerini aldı. Onun güçlü ve paylaşımcı kişiliği kendi zamanını aşan değerlerin oluşmasım sağladı. Çünkü o, her şeyden önce Türk halkının güzel olan her şeyi hak ettiğinı düşünüyordu. Şimdi, tktisat Bankası'nın koleksiyonunda bulunan Osman Hamdi Bey'in en ünlü yapıt- lanndan biri olan ve onun ressam kişiliğinin her aynntısını yakalayabildiğimiz "Kaplum- bağa Terbiyedsi'' isimli eseri, bankaya el ko- nulmasındân sonra satışa çıkanldı. Hepimizin bildiği gibi bu eser Türk resim tarihjnin en önemli örnekleri arasında yer al- maktadır ve öncelıkle halka mal olmuş bir baş eserdir. Gelecek kuşaklann sanatımızı daha yakından tamyabilmeleri için "Kaplumbağa Terbiyedsi'' nin müzede yer alması gerektiği- ni düşünüyoruz. Kültür Bakanlığı'ndan bu konuda bir girişimde bulunarak yapıtı ait ol- duğu yere, müzeye göndermesini istiyor ve bu konuda destek bekliyoruz. Yeni değerler oluşturabilmek ancak var olan değerlerimizi koruyabılmek ile mümkün olur. Eminiz ki bu yapıtı elbirligiyle almak isteyen birçok gönüllü çıkacakhr. Gelin hep birlikte kendi değerlerimize sahip çıkalım, ulus ola- rak kendimizle gurur duyacağımız bir şey ya- palım ve "Kaplumbağa Terbi\ecisi"nın yara- tıcısının bundan yüz yıl önce sergilediği tav- n diriltelim. Bu önemli eserin Osman Hamdi Bey'in anısına müzenin en güzel köşesinde yer almasını sağlayalım. Çünkü Türk halkı güzel olan her şeye layıktır. Büiyorsunuz, çocuklanmıza bırakacağımız en iyi miras, biriktirdiğımiz kültür ve dene- yimlerimizdir. * Sanat Galericileri Derneği Yönetim Ku- rulu Başkanı Genç kalemler Cumhuriyet'te.. ÜŞÜYORUM Açlıktan ölen bebeklerin Hayatlannı taşınm içimde Kırçiçekierimden Kardan adam yapan dostlar Öğrencisiz okullar gibiyim İçimde şehirier taşımaktayım Kayıp bir kent gibi Silinmek istiyorum haritalardan Teşiden eğirip Iğneden geçirdiğim hayabm 1 Yıldızsız gökyüzleri kadar Üşüyorum BEDRİYE KORKANKORKMAZ ÖLÜM ORUCUr4A ey biçare can! boş, bomboş ne yana haykırsan... duyan olmaz hiç kimseler bu keşmekeşlikte sesini. azsan dalga dalga ancak vurursun kendi kıyına... bak gör, gör milyonlann gözünde alay, boşluk ve yokun yoku... bundandır ki, çığhk çığhğa ölüşün kimin umurunda... inceden bir sitem ölüm orucuna... BtNALJAKKUŞ Behzat Ay Yazın Ödülü'ne başvurular Kültür Servisi-Edebivatçılar Derneği'nin eşgüdümünde dü- zenlenen ve bu yıl 'mekrup' tü- riinde eserlerin kanlacağı 'Beh- zatAy Yazın Ödülü' başvurula- n başladı. Seçici kurulunu Muzaffer Boyrukçu, Alpay Kabacah, BurhanGünel,TurgutÇeviker, Elgiz Pamir'in oluşturduğu ödüle son başvurma tarihi 31 Mart. Sonuçlar 30 Nisan'da açıklanacak. Adaylann, yayımlanmamış ve daha önce herhangi bir ödül almamiŞ, 'yaniügal anlamda ca- gün' tek bir mektupla (altışar ömek ve bir dilekçeyle) özve- ren Sokak No: 3/8 Demirte- pe/Ankara adresine başvurma- lan gerekiyor. Behzat Ay Yazın Ödülü'ne aday olan yapıtlarda, Behzat Ay'm yazınsal kinıliği göz önüne alınarak çağdaş ve toplumcu dünya görüşü, dil ko- nusunda özenli tutum, yazınsal özgünlük temel alınacak. ödül töreni, yazann doğum yeri olan Mersin'de, doğum gü- nü olan 2 Mayıs'ta tçel Sanat Kulübü'nde düzenlenecek. Ödül töreninde, 'Fotoğraflar- la BehzatAy' sergisinin açılma- sı düşünüldüğünden, elinde Ay'ın fotoğrafi bulunanlann, 28 Şubat tarihine kadar aynı ad- rese göndermeleri isteniyor. (0 312 230 67 34) EStNTtLER ZEYNEP ORAL Onat KuUar'a BopcumiD... Dün 11 Ocak'tı. Onat Kutlar'ın aramızdan aynl- dığı gün... Onat Kutlar öldürüldüğünden bu yana yedi yıl geçti. Hepimizi terıdit eden bir bombanın, kentin göbe- ğinde patlamasıyla ölüm kalım savaşına girmişti. Bomba... Bedene btçak gibi saplanan camlar... Son- ra kan, sonra... 11 gün sonra savaşı yrtirdi. Tehdit- lere boyun eğmeden yaşamak, Türkiye'de yaşaya- bilmenin tek yoluydu. O gün boynumuz kopanldı. Onat Kutlar: Türkiye'de kolay kolay yetişmeyen bir aydın... Yaşamın her alanına katılan, tepkisini ortaya ko- yan, yorumlarıyla, eleştınleriyle, önerileriyle yannı hazıriayan, aydın sorumluluğunun bilincinde bir in- san... Türk edebiyatında okudugum en güzel öykülerin yazan... Akılla duyarlılığı, bikjiyle birikimi dizelerde buluş- turan şair... Denemeleriyle önümde ufuklar açan yazar... Evrensel sinema küttürümüzü borçlu okjuğumuz kişi... ûzlemini, hasretini, eksikliğini her an hissettiğim arkadaşım... Bir süre önce Hikmet Çetinkaya "Onat'ın Katil- leri" başlıklı yazısında, önce İBDA-C'nin üstlendiği, sonra PKK rtirafçılanna mal edilen Onat Kutlar ve Ya- semin Cebenoyan cinayetlennın tek dosyada top- lanmamasına isyan ederken yargıyı, adaieti sorgu- luyordu. Adalet duygusu yenne getirilmedi mi, yeniden ye- niden işleniyorcinayetler. Yeniden, yeniden, yeniden öldürülüyor sevdiklerimiz. Uğur Mumcu'lar, Bahriye Üçok'lar, TütengH'ler, Bedrettin Cömert'ler, Abdi ipekçi'ler vurulduk- ça... "Faıli meçhul" denılen cinayetlerin failleri, "meçhul" kaldıkça.. Failler meçhul kalsın diye ça- balar sürdükçe... Cinayetlerin kimini önemseyip ki- minı yok saydığımız sürece... önümüzün açılabile- ceğine, yolumuzda ilerleyebileceğımize, yaşamımı- zın aydınlanabileceğine inanmıyorum... İçimde kalan büyük bir öfke. Ofkemi, Onat'tan bende kalanlarla biliyorum. Onat Kutlar bizlere aydın sorumluluğunu, bilge kişıliğini, kitaplannı bıraktı. Bir de dostluklan, dost- luklann çiçek açan tohumlannı, yaşanmış harikula- de anlann anılannı, o akıllı öfkesini ve ince hüznü- nü.. ve muhteşem gülüşünü, dolu dolu kahkahala- nnı bırakıp gitti. Aradan yedi yıl geçti ve bu ülke hâlâ onun ve Ya- semin'in katillerini bulamadı. Umutsuzluğa, boşvermişliğe, çaresizliğe teslim olmamamızı isterdi Onat... Geleceğin duvan karşı- sında susmamamızı... Hesap sormamızı, sonuna dek hesap sormamızı isterdi... Elimde onun kitaplanndan biri var: "Baharlsyan- cıdır". "Bahar Isyancıdır'da aramızdan birini konuştur- muştu Onat. O aramızdan biri şöyle diyordu: Biz ölümlü insanlanz. Yasamayı ve bahan bu yüzden severiz. Doğan her şeye inanınz. Çocukla- ra, güneşe, bize düşler sunan ay ışığına. Sevdiği- miz kadının boynunu okşamak isteriz ve çocukla- nmızın. Günü, kızarmış birekmek gibi tazeyken bö- lüşürüz. Ve akşamın kızıl tüylenyle gelip sabahın yumurtalan üstüne oturmasını severiz. Şarap, acı- larta da mayalanmış olsa, sartıoş eder bizi. Ve ço- cuklanmıza ekilmiş toprak kadargerçek birgeiecek bırakmak isteriz. O sonsuz düşü..." Evet Onat, çevremizi yozluk, yolsuzluk sarsa da, vurdumduymazlık bizi kuşatsa da, kolaycılık ve ç\- karcılıkla zehirlensek de, bilgisizlik, küttürsüziük ya- şamımıza egemen olmaya çalıssa da, yerine geti- rilmeyen adalet duygusuyla parçalanıp kopsak, sü- rüklenip yeniden yeniden ölsek de, yalnızlıgımız bü- yüse de, o sonsuz düşü, çocuklanmıza bırakmak is- tediğimiz geleceği besliyoruz. Daha doğrusu bes- lemeye çalışıyoruz. Ve karakışa ınat, senin bir türiü bastıramadığın, yüreğindeki ozanın sesini hep du- yuyoruz. "Bahar isyancıdır!" diyen sesini... "Bizim dünyamızda yine en tatlı yemiş aydınlık... En güzel çiçek umut" diyebilmek için, sıkı durmaya çalışıyc- ruz, sevgili arkadaşım. e-posta: zeynep(Ş zeyneporal.com Faks:0212-25716 50 BUGUN • CEMALREŞİTREY'de saat 19.30'da Tflman Hoppstock klasik gitar resitali. (0 212 232 98 30) • MLZİK VEŞttREYİ nde saat 17.00'de Fügen Krvüconer'in sunduğu Cemal Sâreya Şürferi dinletisi. (0 216 385 74 52) • FOTOĞRAFEVİ-KOÇ ALLÎANZ FOTOĞRAFGALERİSİ'nde saat 17.00'de 'Türkive'de Çocuk ve Genç Otanak' konulu fotoğraf yanşması ödül töreni ve sergi açılışı. (0 212 292 29 31) • ÎSTANBUL AKM SİNEMA SALONU'nda saat 13.00-15.30-19.00 arasında Claude Santet'nin yönemği 'Ayazda Bir Yürek' adlı fılm gösterimi. (0 212 251 56 00) • BABYLON'da saat 23.00'te Garanti Caz YeşJM etkinlikleri kapsamında J a d ^ Terrasson Trio'nun performansı. (0 212 292 73 68) • tSTANBUL AKM BÜYÜK SALON'da saat 11. OO'de iDSO'nun konseri. Şef: Jung - Ho Pak. Solist: Toros Can. (0 212 243 10 68) • tŞ SANAT'ta saat 19.30'da Los Paragnayos 'MencaBente' konseri. (0 216 454 15 55) • TAIUKZAFERTUNAYAKtJLTÜR MERKEZt'nde saat 15.00'te Lütfi Şen'in düzenlediği 'Hflmi YavuzTa Poetik Yokohık' ve saat 18. OO'de Muammer Ketencoğlu'nun düzenlediği 'Stephan KurudJmov fle Gaganz HalkTÜrkufcrİ' (0 212 317 77 00) «SA FHM eÖrfl.ERİ'NDE BU60N • FtLM - YÖN DERNEK LOKALİ'nde saat 16.00'da Alımet Çadma nın Kapı Kapanmca', Banş Pü-hasan'ın 'Gül ik Adem', Erden Kmd'ın 'Ay HDcâyesi', Ahmet Yüzüak'ın 'Merhaba Yaşamak', Lütfı Ö. Akad'ın 'Tann'mn Bağışı Orman' adlı kısa fümlerin gösterimi. (0 212 293 90 01)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear