Catalog

J EWLÜL 2001 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLEREN DEVAMI 19 G M J N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • J&nştarafı 1. Sayfada :oplı_ımun doğrulannı ifade ediyor. Çsığdaş demokrasiyi ve yaşam biçimini yakala- •narnızı ırdeieyen her konuşma (birtHiinin benzeri de Dlsa> elbette alkışlanıyor, kutlanıyor. COşünce ve yazım çizgisinde yıllardır kınlma gö- •ülm«yen dost biryazar; adli yıl konuşmasını yapan Vargrtay Başkanı Sami Selçuk'u överken "Demok- •as/ye âşıkbıraydın, hayatınıhukukaadamışbirbi- 'im adamı. Kendisini 'zaman ve zeminden soyut- layarak' bildiği ve inandığı her doğruyu söylemek- te yükümlü sayıyor" diye yazdı. Yargıtay Başkanı ses tonu, konuşma üslubu ile kendini zaman ve zeminden soyutladı. Konuşma- sında sadece görüşlerini ifade etmiyor. Dinleyicile- ri arasında Cumhurbaşkanı Sezer başta, "devlet" ilk sırada oturuyor. Bu gerçeği görmezlikten gelen Selçuk; bir bilim adamına yaraşır biçimde dogru- larla yanlışlara işaret edeceği yerde, adeta devle- tin bütün kurumlanna ve yöneticilenne direktif ve- rircesine vutgulamalar yaptı. Ola ki kendine dönük kişiliğinin bir gereğiydi bu davranış biçimi. Zaten yılda bir kez konuşuyor, bütün bir yıl "bir konuşmanın" hazırlığını yapıyor. Çarplfcı (özel) bil- gilere göre, son aylarda ziyaretine gelenierin değin- diği herhangi bir konuyu, "6 Eylül'ü beklemelerini, o gün bu konuya önemle değineceğini" söyleye- rek karşılaması "kendine dönük" kişıliğin belirgin bir kanıtı olamaz mı? Selçuk'un dikkat çektiği mesajlar verdiği kimi manşetlerde yer aldı. Mesajlardan birkaçı bakalım ne diyor? Yargrtay Başkanı -hemen her bilim adamının, ya- zann, siyasi partilerin- önde giden sorununu birin- ci konu seçti. "Vakit yitirmeden yeni bir anayasa yapmanın" zorunlu hale geldiğine özenle değindi. Kuşku yok; üstelik bilim adamı kimliği Yargıtay Başkanı'nın (Barolar Birliği'ni örnek alarak) olası içeriğinden uzun uzadıya lafını ettiği gıcır gıcır bir anayasa taslağı hazırtaması, çağnlılara dağıtarak sürpriz yapması daha şık olmaz mıydı? Bilinenleri cazip benzetmelerie süsleyerek fikir üretmek, lafla dünyayı tersine çevirmek kolay. A- ma, örneğin Yargıtay bünyesinde dışardan da ge- reken insan yardımı alarak bir yeni anayasa hazır- lamak biraz zor! Sami Selçuk, Yargıtay'daki kottuğunateşrif etme- den önceki yıllarda 1982 Anayasası'nı askeri yöne- timin hazırladığı sıralarda karşı çıkanlar bile; 20 yı- la yakındır Türkiye'y© yön veren, hatta ve hatta içe- riğiyle Selçuk'a bugün oturduğu kottuğu sağlayan 82 Anayasası'nı "polis tüzüğüne" benzeterek kü- çümsemeye kalkışmadılar. Bir başka dünya Sami Selçuk, parti kapatmayi ölüm cezasıyla eş- teştirdi. Ne çare "tnarjinal" ölçekte 2. Cumhuriyet- çiler gibi ayaklan yere basmıyor. Türkiye'de kapa- tılan partilerin gerçek kimliklerini ve hedeflerini san- ki bilmiyor. Parti kapatılması, elbet istenilen bir "key- fiyet" değil. Türkiye, bölmeye yönelen ve şeriatı ge- tirmeyi azmetmiş partileri kapatmayıp da ne yapa- caktı? Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Selçuk'un "kimi çevrelere göz kırpan " bu irdeleme- sini on ikiden vuran bir değerlendirme yaptı: "Sayın Selçuk 'konuya teorik açıdan yaklaşıyor'. Türkiye gerçeklerini göremediği kanaatindeyim" dedi. An, şu herkesten daha iyi düşündüğü, fikir üret- tiği sanısına kapılmak, ah! Insanı kimi yerde bulut- lar üzerinde geziye çıkanyor. Yargıtay Başkanı'na göre, "laiklik benimsenmiş, telaşa gerek yok'muş. Oysa iki tehlike hâlâ canlı: Bölücü terör ve irtica! Sami Selçuk'a göre acaba bu iki tehlike yok mu- dur, uyduruk iki sorun mudur? Yargıtay Başkanı bu kanıda ise elinde somut veriler, belgeler olacaktır ve bu yoldan, herhalde irtica ve bölücü tehlikeleri- ne karşı "telaşa gerek olmadığım" kanıtlayacaktır. Mesajlardan bir diğeri "demokrasi patlamaya ge- be" diyor. Acaba bilemediğimiz, göremediğimiz, sezemediğimiz "bir şeyleri mi" biliyor? Konuşma- sında -nedense- pek değinmediği TSK'den "dar- be" isimli bir çocuk mu bekliyor? Hayır mı? öyley- se ne demek istiyor? Uzun konuşması bu sorulan dolaylı yoldan açık- layacak nitelik ve içerikte değil. Bir yıl boyunca hazırladığı bir konuşmada insan; üstelik patlamaya hazır, gebe demokrasinin ne do- ğuracagını araştırmaz mı a canım efendim. Saadet lideri Kutan'ın pek beğendiği konuşma- sını Selçuk, "Yaşasın Türkiye... Yaşasın demokra- tik curnhuriyet" diye bitirdi. Kutan'ın hiçbir zaman beğenisini kazanmayan "bizim' haykınşımız biraz değişik. Mustafa Kemal Atatûrfc'ün kurduğu devletin temel ilkelerine uygun: "Yaşasın Türkiye... Yaşasın LAİK, demokratik Curnhuriyet!" Okurlar bilır, O hep vardı... Yıllarca süregelen dinlence ahşkanlığı... 'ARTEMÎS ÖREN TATİLKÖYÜ' Artemıs Tatıl Köyü, 30.000 m2'hk bir alanda denızın hemen kıvısında kunhnıştur. 112 standart oda ve 6 suit, toplam 245 yatak ka- pasitsı. peyzaj düzenlemesıyle ünlu, rengârenk çıçeklenn ko- kulamı yaydığı tatıl köyümüzde tum odalarda balkon, dırekt telefcn, 3 kanal müzık yayını \ e mını bar, ısteğe bağlı TV mev- cuttn Ahşvenş yapmak ısteyenler mını çarşımızdan vararla- oabırler Mıni çımfiıtbol,basketbol, plaj v oleybolu sahalan, massenısı. tenıs ve bılardo, ıdeal bir olanak sunuyor. Çocuk- lar, .rtemıs Tatıl Köyü'nde oyuna ve eğlenceye doyacaklar. ÇOCK havuzu, çımle kaplı oyun parkı, yan açık atan salonu- muzmlara güvenlı ve neşeh ortam sunuyor ICahvaltı ve ak- şam emeklennde tatil köyümüzün açık büfesı, her zevke uy- gım.rürk ve dünya mutfağından zengın seçeneklerle karşını- za çuyor. A la Carte Restaurant, Kafeterya, Snack Bar ve Ha- vuz ar günün her saatı hızmetinızdedir. lyı ve mutlu bir tatı] geçmenız dıleğıyle.. E\TÛL2001 KJşbaşı Y P. 20.000.000.- , 3.kişi 15.000.000. • 'Ycandaki fıyatlara açık bûfe kahvaltı akşam yemeğı dahıl- dir • O-yaş çocuklar ücretsız • 7-2 yaş çocuklar %50 ındınm AJKIIS Oren Holıday Resort, Ören - Burhanıye. Tel • 266 416 37 76 (pbx) Faks: 0 266 416 32 26 We!Page. wwv/ artemıs gen.tr SATILIK YAZLIK Bodnım'da sahibinden lebiderya, cm oranı düşük, 1 salon + 1 oda + 1 veranda, 16 milyar TL. Tel: 0 532 461 20 07 Tohliye edüdikten sonra eyleminiKüçükarmutlu'da sürdüren GülayKavakyaşamını yitinii Ölüm orucunda 33. kayıpALPERİZBUL F tipi cezaevlerine ve tecride karşı sürdü- riilen ölüm orucu eylemi 324. gününe girer- ken Küçükarmutlu'da ölüm orucu eylemine devam eden Gülay Kavak (30) yaşamını yi- tirdi. Kavak'uı yaşamını yitirmesiyle ölüm orucunda ölenlerin sayısı 33'e yükseldi. Hücre tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm orucu eyleminin 1 'inci ekibinde yer alan Gülay Kavak. dün saat 19.50 sıraların- da eylemini sürdürdüğü Küçükarmutlu'da yaşamını yitirdi. DHKP/C Davası'ndan hü- kümlü olan Kavak, 19 Aralık'ta cezaevleri- ne yönelik gerçekleştirilen operasyonun ar- dından Ümraniye Cezaevi 'nden Kartal Özel Tip Cezaevi'ne sevk edildi. Ümraniye Ce- zaevi'nde başladığı ölüm orucu eylemini Kartal'da da sürdüren Kavak, bir süre sonra durumunun ağırlaşması üzerine hastaneye kaldınldı. Bayrampaşa Devlet Hastane- si'nde kendisine yapılan müdahalenin ar- dından cezası ertelenerek tahliye edilen Ka- vak, bılinci açılınca yeniden ölüm orucu ey- lemine başladı. tkinci kez başladığı ölüm orucu eyleminin 68. gününde yaşamını yi- tiren Kavak, 1971 Zonguldak doğumluydu. Greenpeace üyeleri sanayi tesislerinden kaynaklanan kirliliğe dikkat çektiler 6 Dünya sîzi izlîyor' mesajı ASUMAN ABAaOĞLU ALİAĞA - Uluslararası çevre örgütü Greenpeace'in. dünyanın birçok ülkesinde görevli toksik maddeler kampanyasının sorumlulan. sanayi tesislerinden kaynak- lanan kirliliğe dikkat çek- mek üzere Aliağa'da bir ara- ya geldi. Aliağa Demokrasi Meydanı'nda bir açıklama yapan 60 Greenpeace görev- lisi, dünyanuî en kirli bölge- lerinden biri olan Aliağa'da, halkın bilgi edinme hakkını savunmak için burada ol- duklannı vurgulayarak, u dünya sizi izüyor" mesajı verdi. Greenpeace üyeleri, daha sonra Horozgediği Kö- yü'ne giderek köylülerle söyleşti. Demokrasi Meydanı'nda, üzerinde, "zehirtenmeyidur- durun; dünyanın gözfi üze- rinizde" yazılı tişörtleriyle toplanan Greenpeace görev- lıleri adına bir açıklama ya- pan örgütün Akdeniz Ofisi Toksik Maddeler Kampan- yası Sorumlusu Banu Dök- Greenpeace'in, dünyanın birçok ülkesinde görevli toksik maddeler kampanyasının sorumlulan, sanayi tesislerinden kaynaklanan kirliliğe dikkat çekmek üzere Aliağa'da bir araya geldi. mecibaşL bölgedeki tehlikeli sa- nayi tesisleri çevresinde yaşayan insanlann, gittikçe artan kanser vakalan gibi çok ciddi sağlık so- runlan ile karşı karşıya oldukla- nnı belirterek "İnsanlarm temiz bir çevredeyaşama ve endüstrfler tarafindan hangi zehirti maddele- rin kııllamldığını, ne kadannm çevre>e boşalbldığını ve her bire- yin eninde sonunda yüz vüze ge- leceği sağhk sorunlannı bilme hakkıvardır''diyekonuştu. Ali- ağa'nın, sağlık ve çevre sorunla- n yaratan PVC ve klor endüstri- leri, demir çelik tesisleri, atık yakma tesisleri, gemi söküm te- sisi ve petrokimya tesisi ile Tür- kiye'nin en fazla endüstrileşmiş ve en fazla kirlenmiş bölgelerin- den biri olduğunu vurgulayan Dökmecibaşı, "bflgi edinme hak- kını" sağlayacak bir yasanın çı- kanlması gerektiğini söyledi. Tehlikeli maddeler üretlmden kaldırılsın Daha sonra söz alan Greenpe- ace ABD'den Dr. Mary EUzabetfa Harmon, Aliağa köylüleri ile Lo- usiana'daki hiçbir politik gücü ol- mayan fakir köylülerin kaderle- rinin birbirine benzediğıne dik- kat çekerek "Gerçekşu ki. bu kir- li endüstrikr, artan tüketim ve kâr adına politik gücü olmayan fakir topluluklann bulunduğu, bu kez gctişmekte olan ülkelere ka>maktadııiar. Tek çözüm, en- düstride kullanılan veya üretikn tüm tehliketi maddelerin üretim- den kakünlmasıdır* 7 dedi. ABD'de, daha zengin bir eyalet- te zehirli kimyasallann kullanı- mında yüzde 24, tehlikeli atık miktannda ise yüzde 41 'lik bir azalma sağlandığını belirten Harmon, "Bu sorunlar, küresel- leşmenin getinüği çifte standanh göstermektedir'' diye konuştu. Greenpeace'in Ingıltere'deki Exeter Üniversitesi Araştırma Laboratuvan'ndan Dr. Kevin Bridgen ise kırli teknolojiler ile yapılan üretim ve kimya endüst- nsinın ürettiği kirli ürünlerin, be- sinlere ve insan vücuduna kanş- tığını, bu maddelerin kanser gibi sağlık sorunlanna yol açtığı vur- gulayarak "Halkın bflgi edinme hakkını sağlayacak bir khnyasal madde kullanun envanteri, bu küÜ üretim yöntemlerinidurdur- makw temiz üretimegeçmekiçin aolacak ilk adımdır** dedi. Greenpeace heyeti, daha sonra Horozgediği Köyü'ne giderek, köylülerle görüştü. Petrol-lş Ali- ağa Şube Başkanı Iskender Bü- yükçolak ile Petrol-tş Petkim Iş- yeri Temsilcisi tbrahim Doğan- gül'ün de katıldığı heyete, köy muhtan Özcan Bora kanser olay- lannda artış görüldüğünü anlattı. 4 ildeki 125 parça taşınmaz mahn satışına ilişkin liste Sezer'in onayına sunuldu Hazuıe arazileri satılıyor ANKARA (Cumhumet Bü- rosu)- Iç kaynak yaratmak ama- cıyla Hazine arazilerini satışa çıkaran hükümet, ilk somut adı- mı attı. Ankara, Istanbul, îzmir ve Antalya'daki 125 parça ta- şınmaz malın satışına ilişkin lis- te, Cumhurbaşkanı AhmetNec- det Sezer'in onayına sunuldu. Hazine'ye ait taşınmaz malla- nn değerlendirilmesi amacıyla çıkanlan yasa çerçevesinde, bu mallann ekonomiye kazandınl- ması ve daha kısa sürede satışı için Hazine Taşınmaz Mallan Satış Koordinasyon Kurulu oluşturulmuştu. Kurul, Ankara, Antalya, Istanbul ve îzmir'de satılacak 125 parça taşınmaza ilişkin listeyi Bakanlar Kuru- lu'na sunmuştu. Bakanlar Ku- rulu tarafından onaylanan liste- nin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e sunulduğu öğ- renildi. Satışa sunulacak 125 Hazine arazisinin çoğu, kamu kurumlan adma kayıtlı bulunu- yor. Bu arazilerin bazılannm üzerinde yapılaşma ve gece- kondulaşma bulunuyor. Satış- lar rayiç bedel üzerinden ger- çekleştirilecek taksitle yapıla- bilecek ve belediyelere yüzde 10 pay verilecek. Onaylanan ihale karan intemet aracılığıy- la duyurulacak. Harbiye'deKamdeniz buluşması Harbiye Açıkhava Tryatrosu'nda düzenteneıı türkü geceterinin Oldııde sanatçüar Fuat Saka ve Birol To- paioğia, K«TMIHB7 ezgikriyle Istanbullulan coştur- dolar. Açıkhava'da gerçekleştirilen türkü gecelerin- de Faat Saka, "Hekfanoğlu", "Cüvdoy" gibi sevikn târkfileri seskndirdi. Saka'ya Yunan, Makedon ve Gurcûlerin dearalannda bulunduğu müztsyenler eş- Bket&. Sahneye öace tulumla çıkan Birol Topalogla, daha sonra kemençesiyte sunduğu KaradenizBölge- sFnin otantik ezgüeriyle tstanbulhıiara keyiffi anlar yaşam. (Fotoğraf: CANER ÖZTÜRK) Tan Oral'a ödül • Baştarafi 1. Sayfada "Yürüyenler" adlı al- bümüyle "Golden Pen- cfl" ödülünü kazandı. O- ral'm geçen yıl Metis Yayınlan tarafından ki- tap haline getirilen ve 1965 yılında çizdiği ka- rikatürlerden oluşan ese- ri, kitap dalında ödüle değerbulundu. Yanşma- nın, "Türkiye Avrupa'ya Çok Yakm'' konulu bö- lümünde ise birincilik ödülünü Alman karika- tür sanatçısı Marlene Pohk kazandı. Yanşma- da ikinciliği Ingilte- re'den Jed Pasceo, üçün- cülüğü Türk karikatürist ErayÖzbekeldeetti. Tören 22 Aralık ta Sanatçılar, ödüllerini 22 Aralık'ta Deventer'de düzenlenecek "Deventer Balh Çöreği ve Türk Kahvesi" adlı festivalde alacaklar. Festivalde, Tan Oral, Nezih I>amal, Kâmil Masaracı, Piyale Madra, Izel RozentaL, Ercan AkyoL Semih Po- roy, Latif Demirci ve Be- biç Ak' ın kankatürlerin- den oluşan bir sergi de açılacak. DİNÇER AİLESİNİN SEVGİLİ ELMAS. SENİ HER GÜN ANIYORUZ. LEYLA ERELİ ÖZBOZKURT Adana ve Niğde'de operasyon Hi:Jnılkıh üyesi 2kişitutukkındı ADANA (AA) - Adana'nın Pozantı ve Niğde'nin Ulukışla ilçelerinde düzenlenen operasyonlarda yakalanan terör örgütü Hizbullah üyesi 2 kadın tutuklandı. Örgütün üst düzey yöneticilerinden Haa Bayancık ve 3 kişi için 3 gün ek gözaltı süresi verildi. Pozantf run Tekir Yaylası ile Ulukışla'nın Çİftehan beldesinde düzenlenen operasyonun ardından gözaltına aunan, ölü ele geçirilen terör örgütü Hizbullah'ın üst düzey yöneticilerinden Sülhaddin Ûrük'ün imam nıkâhıyla bıriıkte yaşadiğı Zeynep Bozan (33) ile Adile Arslan, ev sahiplen Osman Koç, Durmuş AB Akann ve kirada aracıhk yaptığı belirlenen Kerim Şimşek'in Adana DGM'deki sorgulan tamamlandı. DGM'de ifadeleri alınan sanıklar, daha sonra nöbetçi yedek hâkimliğe gönderildi. 3 kl;l tutuksuz yargılanacak Buradaki sorgulannın ardından, sanıklardan Zeynep Bozan ile Adile Arslan, 'örgüt üyesi olmak. yanfam ve yataknkyapmak' ıddıasıyla tutuklanırken 'örgüte yardnn ve yataknk' iddiasıyla DGM'ye sevk edilen Osman Koç, Durmuş AH Akalın ve Kerim Güneş ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bu^kıldı. 4 sanık tçln ek gözaltı süresi Bu arada, öğle saatlerinde DGM'ye getirilen örgütün üst düzey yöneticilerinden Hacı Bayancık ve Fadü Şanı ile örgütün arşivcisi Mchmet Veysi Özd ve kurye olarak faaliyet gösteren Remzi Kaçar'ın ifadelerinin alındığı öğrenıldi. Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin, bu kişilerin sorgulanması için ek süre talebinde bulunmalannın yerinde bulunduğu öğrenildi. Sorgulan için 3 gün ek süre verilen 4 sanık, yeniden Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Sağlık Bakanı Durmuş: Bakanlığımda yokuduk var TURHAL (AA) - Sağlık Bakanı Osman Durmuş, bakanlığında yolsuzluklar olduğunu, 2 trilyon liraya yakın sahte makbuz basıldığının belırlendiğtni kaydederek müfettişlerin ara raporu üzerine bir üst düzey bürokratın görevine son verilmesi için talımat verdiğini bildirdi. Tokat'ın Turhal ilçesine gelen Sağlık Bakanı Durmuş, Sağlık Ocagı açıhşında yapnğı konuşmada, yolsuzluğun yoksulluğu beslediğini söyledi. Sahte makbuz bastlmtş Kendi bakanlığında da yolsuzluk bulunduğunu kaydeden Bakan Durmuş, "Sahte makbuz basümış. 2 trihon liraya yaklaşan yolsuzluk \ ar. Vlüfettişlerimiz çahşıyor. Dün (önceki gün) bana ara rapor getirdüer. Ara raporda da bir üst düzey bürokratm ismi varth. Ben de, 'Bu ûst düzey bürokratuı derhal görevine son verin' diye personek yazdım'' şeklinde konuştu. Yolsuzluklann hesabını vermeye hazır olduğunu belirten Durmuş, 'soygun düzeni'nin devam ettirilmesine izin vermeyeceklerini söyledi. BAŞSAĞLIĞI Kurumumuzun îstanbul Şubesi'nin değerli personeli, sevilen bir güzel insan AMİL BOZKURT elim bir trafik kazası sonucu Hakk'ın rahmetine kavuşmuş, Sivas ili, Doğanşar ilçesi, Alazlı Köyü'nde toprağa verilmiştir. Üzüntümüz sonsuzdur. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz. BASIN tLAN KURUMU MENSUPLARI Türkiye Gazetectler Cemıyet'nın yayınladiğı gunlük Bizim Gazete Ülke sorunlanna ılışkın raporlanyla, araştırmalanyla, köşe yazılanyla, tarafsız haberienyie sıvıl toplumtann gazetesı. Duzenlı okumak ıçın abone oiun. Tel: 0.212.511OB 75