Catalog

27 EYLÜL 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Aç-Kapa A Istanbul'da Yıldız Teknik Üniversitesi'nden bir öğretim üyesi diyor ki: "Telekom'a faturalanmı zamanında ödemiş olmama rağmen ev telefonum kapatılıyor... Faturamın fotokopisini götürüyorum, telefonum açılıyor... Fakat bir ay sonra kapatlan telefonun açılma ücreti olarak benden 2.5 milyon lira talep ediliyor. Bu Telekom'un tamamen haksız bir kazancıdır ve benden bu parayi talep etmeye hakkı yoktur. Acaba bu, bir tür politika mı? Çünkü rtiraz ettiğinizde telefonunuz kapatlıp açıldığı için ödeme yapmak zorundasınız' diyoriar. Ama zamanında faturası ödenen ve borcu olmayan bir telefonun neden kapatıldığını ise açıklayamıyorlar. Açıklayamamak bir yana şikâyetinizi ciddiye bile almıyorlar..." Tei: 0312.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97Eüefcironik posta: denasomwcurrtKinyetcom.tr - Türkiye, Amerika'ya saldın planını soracakmış... "Sora sora Baödat bulunurl" merika terörün ne olduğunu yaşayarak gö- rünce merkezi VVashington'da bulunan Dış Politika Araştırma Enstitüsü uzmanların- dan Michael Radu da konunun ayrıntıla- rına girerek bir rapor hazırlamış... Raporun en çarpıcı yanı, Amerika'nın Avrupalı dostlannın -ki her ikisi aynı zamanda bizim de dos- tumuz oluyor- Ankara'nın Islami fundamentalizme karşı tepkisini insan haklarına müdahale olarak gör- melerini bir ironi olarak değerlendirmesi. Işin şakaya gelir yanı yok ama Amerikalı dostla- nmıza bakılırsa Avrupalı dostlanmız bugüne dek bi- zimle alaycı bir üslupla dalga geçmiş... Ya Amerika? Amerika da bizimle dalga geçmedi mi ve dalgasını geçmeye devam etmiyor mu? Merve Kavakçı Amerika'dan gelmedi mi; Fet- hullah Gülen Amerika'ya kapağı atmadı mı; iktida- ra kanlı mı kansız mı geleceğine karar veremeyen Necmettin Erbakan'a "Islami demokrasi"yi tattır- dığı için onur ödülü VVashington'da verilmedi mi; Tür- kiye'deki Amerikan diplomatları Tayyip Erdoğan gibi camileri birer kışla olarak görenlerin sırtını hâlâ sıvazlamıyor mu? Hele eski defterleri hiç açmayalım... Çağdaş uy- garlıkla kucaklaşmak üzereyken 1950'lerde Küçük Amerika olmak için eğitim birliğinin parçalanması- nı, Kuran kurslannın açılmasını; 12 Martlan, 12 Ey- lülleri, Kuran'ın seçim meydanlanna taşınmasını, "ezan-bayrak" edebiyatını, VVashington'dan icazet- li politikacıların dini siyasetin içine sokmalannı hiç kurcalamayalım... Şimdı de oturmuş "Islami terör olur mu" sorusu- nun yanıtını anyoriar... Hiçbir dinde terör olmadığı gibi bütün dinlerde de terör olur... Dinin teröre bu- laşmasının tek koşulu bir ideolojiye dönüştürülme- si ve bir sömürü aracı olarak siyasete alet edilme- sidir... Bize bunu yaptılar... Iğneyle kuyu kazargibi cum- huriyetin altını oydular; sonra ellerinde kazma-kü- rek cumhuriyeti yıkmak için karşı devrim sürecini baş- lattılar... Tam uçurumdan yuvarlanacakken hiç he- sapta yokken, 28 Şubat'ta, Türkiye'nin kökleri 1923'e uzanan bir ağacın dalına tutunmasını da inanç ve düşünce özgürlüğüne müdahale saydılar... Gerçek- lerin farkında olmayan bizim entel-liboş takımının ek- silmeyen desteğiyle hem Avrupa hem Amerika "iro- ni"ye devam ediyorlar... Sormak gerek... Amerika, Orta Asya'ya kendi misyonerlerini sürmek yerine maşa olarak kullandığı "hocaefendi"yi Türkiye'ye niye postalamıyor da beslemeye devam ediyor... Aynı amaçlaria yetiştirdiği Usame bin Ladin'den da- ha ehli olduğu, kontrolü altında tutabildiği için mi? Kaldı ki her ironide gerçek payı vardır... SESSÎZSEDASIZ(f) NVRİKURTCEBE İstanbui limamna dışkı boşaltmak Geçen Cuma... öğleden önce... Kadıköy'den kalkan yolcu vapuru, her zamanki gibi Eminönü iskelesine doğru gidiyor... Eminönü iskelesinde başka bir gemi var: Fahri Korutürk... Kadıköy'den gelen vapur iskeledeki Fahri Korutürk gemisinin üstüne yanaşmaya çalışıyor... Inanılır gibi değil ama, Şehir Hatlan Işletmesi'nin en yeni gemilerinden Fahri Korutürk'ün tuvalet kabininin altındaki delikten denize gürül gürül dışkı boşaltılıyor... Şehir Hatlan'nın özelleştirip kiraya vererek açtığı gemi tuvaletlerinde katma değer vergisi dahil 100 bin liraya ihtiyacını gideren bir kişi sifonu çekmiş değil... Sanki geminin atık deposu dolmuş, bütün pislikler denize akıtılıyor... Vapuıiarın salonlarına astığı afişlerle Şehir Hatlan, "Uygar toplumun göstergesi temiz tuttuğu çevresidir... Ya siz?" diyerek yolcuları eğitiyor... Gemilerinde dışkıları denize boşaltan Şehir Hatlan'nı kimin eğiteceği ise ne yazık ki bilinmiyor... Çünkü bırakın çevreciliği, uluslararası denizcilik kurallarına göre uygar toplumların gemileri limanlarda lavabolarının bile denizle bağlantısını keser... Ismet Kemal Karadayı'dan: "Başbakan ikide bir 'Elinizi taşın altı- na koyun' diyor... Akıl Çağı'nı bıraktk Ikinci Taş Çağı mı başlıyor?" Küreselleşme ve Terör Prof. Dr. TÜRKAN SAYLAN ÇYDD Genel Başkanı ABD'deki son olaylardan sonra, "küreselleşme" çığlık- ları atanlann yeniden durum değerlendirmesi yapacakları açıktır. Bu korkunç saldınnın ardından, tek çözümün "inti- kam savaşlan" olacağını dü- şünmek ve bir an önce gerçek- leşmesıni beklemekse en ha- fîffrtden safdillikten başka bir şey değtldfr. Bölücü ve dinci terörün, yıl- lardır onbinlerce canımızı al- dığı Türkiye'de, terorizmin deh- şeti, çok yönlülüğü, çok ulus- luluğu, dış ve iç kumanda yön- temlerivb. çok iyi bilinmekte- dir. Bugün, dünyanın geri kalmış ya da gelişmiş birçok ülkesin- de, insanlığın gelişmesini, de- mokrasinin, eşitlikçi, laik bir düzenin yerleşmesini isteme- yen, yalnızca kendi çağdışı ideolojsini, üstünlüğünü ve iktidannı gerçekleştirmek için "çocuk. kadın" demeden ma- sum canları yok eden çok sa- yıda terör örgütü ve kendi çı- karlan doğrultusunda bunları para, silah vb. ile destekle- yen, kulanan, görünüşte say- gın ve demokratik(l) ülkelerin de varığı çok iyi bilinen bir gerçektir. Türkyemizin bölücü ve din- ci terörin tehdidi altında, "kat- lanılabiiristikrarsızlık" dozun- da tutıimasının uygun görül- düğü lonusunda pek çok açık- lamala- yapılmıştır. ABDde yaşanan son kor- kunç oay, terörün, en gelişmiş ülke urafından bile önlene- meyeceğini açıkça göstermiş- tir. 1999 depremlerini andıran ve neradeyse ona eşit yitikle- re yol açan böyle bir felaketi yaşay=n ABD halkı için yürek- ten üzülüyor, çok iyi tanıdığı- mız acılarını paylaşıyoruz. Buna karşın, savaş baltala- rını bileyip "intikam" çığlıkla- nyla ortaya çıkmanın yalnızca geçici bir tatmin olacağını ve köklü bir çözüme ulaşmayı engelleyeceğini düşünüyoruz. Dünyanın bütün aklı başın- da, banşsever insanlan huzur içinde yaşamaktan yana. öy- leyse, tüm dünyadaki can ve mal yitimine neden olan her tür terörü önlemek için uluslara- rası bir eylem planı oluşturu- lup uygulanmalıdır. Bunun için de çok ama çok dürüst davranıp, özeleştiri de yaparak, dünyadaki tüm te- rör odaklannın ve onlan yara- tan, besleyen ve eyleme yö- nelten perde arkası devlet ve güçlerin de bir envanteri çı- karılmalıdır. Terörün haritası ve nedenleri, eylemleri ve des- tekçileri ortaya konduğunda, dünyanın bir kan gölüne dö- nüşmesini ısteyenlerin gerçek yüzleri de ortaya çıkacaktır. O zaman, bir bilimkurgu filmi benzeri, yıllarca beyinleri yıka- narak birer "terminatör" ya da "kamikaze" haline getirilen genç insanlann ardındaki güç- ler de herkesçe bilinecek ve o zaman pek istenmese de te- rörün kökünü kurutmak üze- re alınacak önlemler çok da- ha farklı yönlere de kayacak, ancak o zaman gerçeklik ve geçerlilik kazanabilecektir. Umarız, NATO ve Avrupa devletlerinin sağduyulu yöne- ticileri, Başkan Bush'un kırı- lan onurunu, haçlı seferleri ilan etmesi ya da bir yerleri bom- balamakla giderivermesinin yerine, dünyanın geleceğini kurtarma açısından daha akıl- cı ve çözüme götürücü bir ey- lem planınayönelmesini sağ- layabilirler. KÎM KİME DUM DUMA BEHİÇAK bebicak@turk.net l<n .ttnetno. j<\Vorvx,or\beş i"-fac/^urr» ve dor-f acfel Ofke M'-i ı<JU>.U<. ÇlZGlLlK KÂMtL MASARACI HARBİ SEMİH POROY semihporoy@yahoo.com VEFAT Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi. Basın Şeref Kartı sahibi merhum îsmet Güleç'in eşi, Seyhun Güleç'in annesi ve Ayşim Samba'nın anneannesi, R e s s a m AYSEL GÜLEÇ 20 Eylül 2001 Perşembe günü vefat etti. Cenazesi 20 Eylül 2001 Perşembe günü : ğle namazının ardından Kuşadası Kaleiçi Camii'nden alınarak Kuşadası Mezarlığı'nda toprağa verildi. Allah rahmet eylesin. AİLESt 7-Ö BULUT BEBEK NURAYÇIFTÇI bulutbebek@hotmail.com Sava? muha'bipi n« âevsin Suiut'4-um? TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAS 27Eylül KARASU SULH HUKUK HÂKİMLtĞİ'NDEN EsasNo: 2001/62 Karar No: 2001/133 Dıvacı Safıye Er vekili Av. Ekrem Aşçı tarafindan davalılar Kenan Er ve ısadaşlan aleyhine açılan taksim davasının yapılan yargılaması so- nına, Sakarya ili, Mithatpaşa Mah Geçer Sokak No 15 adresuıe çıkar- tılaıiavetıye, gerekse yurtdışına yapılan davetıyelerde Meryem Drah- hıin n adreslennde otunnadığı, adres bırakmadığı ve ıade edıldığı, zabı- tacı apılan adres araştırmalannda tespıt edilemedığı anlaşılmakla, mah- keiKnızın 30 5 2001 gün ve 2001/62 esas, 2001/133 karar sayılı kararda daM£onusu taşınmazlardan Yuvalıdere Köyü, köyiçı mevkıı parsel 223, paiı7'de kayıtlı taşınmazın satılarak ortaklığın giderilmesıne karar veril- di^sarar ılanen davetiye yenne teblığ olunur Basın 40838 BALERINLBRIN RESSAML &1l'O£ BUSÜ*t,ÜNUİ FKANSIZ KESCAMt EO6A* OB&AS,S3 YApMC* ÖLDÜ. 1862'VE O£ĞİKI, MÜ- 2£LEKPEARAÇTl/eMALAK mMN, OASİK US7M- LAW fcopm eoEN oeeAS, ÜNLÛ KESSAAJ MA- RENKl£>H£ ÇAU$Am SÇAtMŞT kİŞKİlER İÇiNPE OtMAStMA KABŞIN, İZIMNİUa VEAT >**- L*R/N ANLArryoepo GBNEU(LE Y/£ .İ2LENİMCİLER S/S/ AKAD£MfK ANIAYI~ KABÇt CJKM$oeTJ*:SSeGii£/ZİNE KA TfiM/fTA POSAl OVteAK, TUTUCULAg/M TEP/CİLERM PE ONIABIA PAYLAŞMfÇTT' DÜZ ÇtZGİ UMtT ZtLELİ Işbirlikçi Şahinler (II) Işbirlikçi şahinler atakta!.. Heryolu deniyorlar... Türkiye'nin önünt ıltın ttp- si içinde fırsatlar sunulduğunu antatanltr, Avrupi Blr- liği kapılannın ardına kadar açılabllecefii yolundi dehşetli yorumlar döktürenler, IMF'nln kesenln afl- zını sonuna kadar açtığını manşetlere taşıyanlar, bu savaşın Körfez Savaşı'na benzemediğini, Türki- ye'nin o savaşta kendi akılsızlığı yüzünden zararet- tiğini yazanlar, Özalın aslında ne kadar haklı oldu- ğunu 10yıl sonra anlayıp Irak'ın işgalini savunanlar... Tümü mevcut!.. Böylesine müthiş (!!) fırsatlardan faydalanabilmek için ödenecek bedel konusunda ise hepsi aynı noktada buluşuyor: - Türkiye atak olmalı!.. Siz bakmayın "atak" dediklerine, bu kelime öyle- sine masum ki, yırtıcı şahin arkadaşlann düşledik- lerini karşılamaktan hayli uzak.. Asıl söylemek iste- dikleri saldıran, şehit veren, sıcak bölgelere ABD'den önce giren birTürkiye'dir!.. Işin asıl hazin tarafı ise bugün şahin kesilen arka- daşlann çoğu, Türkiye PKK terorizmi ile dişe diş mücadele ederken "banş havariliği" yapıyor, so- runun "siyasetyoluyla" çözümünü savunuyorlar- dı!.. Açın, bakın, gazete arşivleri yalan söylemez!.. Demek ki, söz konusu olan Türkiye'nin bütünlü- ğü ise her şeye karşın "banş!", ABD'nin yüksek çı- karlan ise sonuna kadar "savaş!.." - Gerçekten çok hazin!.. ••• Dürüstçe sorulması gereken soru şu: - Türkiye "paralı asker" statüsünde bir devlet mi- dir?!.. Hürriyet gazetesinin geçen cuma günü manşeti aynen şöyleydi: - ön safta ol, parayı al!.. Habere göre, IMF başkanı Köhler, terorizmle sa- vaşta ön safta yer alan Türkiye'ye büyük destek ve- receklerini açıklıyordu... Aklı başında her yurttaşın tüylerini diken diken edecek bu sözlerin hiçbir kuş- kuya yer bırakmayacak denli açık Türkçesi şudur: - Kan parasıL Uzun yıllar önce aramızdan ayrılan CHP'li saygın politikacının ekonomıst oğlu ise Milliyet gazetesin- deki sütununda "Kısmet kapımıza dayandı. 5 mil- yar dolariık borç ertelemeyi filan bir kenara bı- rakın, bu savaş Türkiye için Avrupa Birliği kapı- sının anahtandır. Yeter ki kendimizi gösterelim, atak oialım" diyordu!.. Bir başka şahin, Körfez Savaşı'nda Türkiye'nin doğ- ru politikalarizlediğini, uğradığı zarann (40 mityardo- lar) ise tamamen kendi beceriksizliği yüzünden mey- dana geldiğini ileri sürüp ekliyordu: - Pısınk politikalan bir tarafa bırakalım... Rol dağılımında seyirci kalmayalım... kendi kaderi- ne sahip olmak, dünyanın geleceği belirienirken o sahnede etkin rol almakla mümkün olabilir... Ortadoğu harıtasının yeniden çızılmesı gerektiği- ni, Misak-ı Mılli sınırlanna (yani Musul) yürünmesı- ni öngören Özal politikalannın bugün de geçerli ol- duğunu yazıp, Irak'ın işgalini savunan, ABD'ye akıl veren tetikçilerden geçen hafta söz etmiştim... Bun- lar, bizim kalemlerinden kan damlayan Amerikancı şahinler!.. Bir de dünyaca ünlü iki gazetede iki ün- lü yazarın yorumlanna göz atalım... Robert Fisk, In- dependent gazetesinde şunları yazıyor: "Washington'ın da açıklığa kavuşturduğu gi- bi, ABD'nin peşine düştüğü teröhstler kendi 'çı- kar alanı' dışında faaliyet gösteren, yani düşma- nı olanlardır. Ama ABD'ye zaran dokunmayan ki- mi terörisüer, bu ülkenin sınırfan içinde bile ra- hat rahat yaşamaktadır. Neticede bizden 'dün- ya terörü'ne karşı savaşmamız değil, ABD'nin düşmanlanna karşı savaşmamız isteniyor. Yan- lış taraflara sürüklenebilecek, sır dolu hedefle- re yönelik bir savaştır desteklememiz istenen.. William Pfaff, Herald Tribune gazetesinde en bü- yük tehlikeye dikkat çekiyor: "Birçok ülkekenditeröristteriyle daharahatmû- cade/e edeceğini umarak ABD'nin yanında yer almaktadır. Ruslara göre Çeçenler, Türklere gö- re Kürt direnişçileri, Hintlilere göre Keşmir ayn- lıkçılan, Sri Lanka'ya göre Tamil isyanctlan te- röristtirler. Ama ABD'ye görer bu sayılanlar te- rörist değil, özgürlük savaşçısıdır. ABD'nin terö- rist saydıklanyalnızca kendisine saldıranlardır..." Pfaff'ın yazısının mürekkebi kurumadan Rusya, Çe- çenleri terörist ilan edip 3 günlük teslim olma süre- si verdi bile!.. Amerika'dan daha Amerikancı şahin- lerin de bu yazıları okuduğuna eminim... Ama emi- rerleri savaşta mantıksız olsa bile komutanın direk- tiflerinden dışan çıkamaz... - Emir demiri keser!.. E-posta: uzileli(gsuperonline.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Güney Amerika'nın tatlı sulannda yaşayan çok 3 yırtıcı bir ba- 4 lık. 2/ Vücut- taki AIDS vi- rüsünü sapta- 6 makta kullanı- lantest...Yap- ma, etme. 3/ ABD'li bir rock müzik grubu... Beceriksiz, güçsüz, görgüsüz kimse. 4/ Ozen... " — Güler": 3 Fotoğraf sanatçımız. 4 5/ Antalya'nın bir il- çesi...Utanılacakşey, - ayıp. 6/ "Karabasma 1 2 3 4 5 6 — olur / Güzellerde naz olur" (Türkü)... Sevgi bağlılığı. II Es- ki Mısır'da güneş tannsı... Avrupa'da bir başkent. 8/ Bir yerde oturma... Akun şiddeti birimi kilo- amperin kısa yazıhşı. 9/ Enine boyuna, etraflıca. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Dış yüzey ya da kenar, çevre. II Mesaj... " — Gündüz": Yazanmız. 3/ Italya'da bir kent... Yüz metre kare tutannda yüzey ölçüsü birimi. 4/ En- der, seyrek... Kurallara uygun olan. 5/ Kısa sap- lı odun baltası... îleri sürülerek savunulan dü- şünce. 6/ Alan Parker tarafından filme de akta- nlan ünlü bir müzikal. II Verdi'nin tanınmış bir operası... Hayvanlara vurulan damga. 8/ Uzun bc- yımlu ve kulpsuz küçük rakı sürahisi. 9/ Gemi- İerde oda... Bir renk.