23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
> EYLÛL2001ÇARgAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 15 HLLEGRO EVtN ÎLYASOĞLU Borusan yeni sezonda iddialı9F 'SSSSS&ıim: • Açılış konserleri 28-29 ıylül'de gerçekleşecek. J rogramda ilk göze çarpan, m yılın adeta bir 'Ferit Füzün'ü Anma Yıh' lan edilmiş olması. \ynca bestecimiz îlhan Jsrnanbaş'ın ilginç bir yapıtı Türkiye'de ilk kez seslendirilecek: ' Işte, Sevgili Viyolonsellerimiz'. Kriz kısıtlamalanna karşın kûltür sanat dünyasındakı kuruluşlann sa- natsal etkinliklerini sürdürmeye di- renmesi iç açıcı. Gerek devlet sen- foni okestralanmızın gerekse özel kuruluşlann orkestralannın prog- rarnlanna çekınmeden Anadolu ve yurtdışı turneleri koyrnalan, Aspen- dos ve Efes konserlerine konuk k o rolar ve orkestralar çağırmalan öv- güye değer. Borusan Filarmoni Or- kestrası yeni mevsımde iddialı ve zengin programlar hazırlamış. Top- luluğun sürekli şefi Gûrer AykaL neredeyse baştan sona hemen her konseri yönetiyor, orkestrasma sa- hip çıkıyor. Ayda bir düzenlenen konserler yine Kadıköy Halk E- vi'nde ve Lütfü Kırdar'da yer ala- cak. İlk göze çarpan, bu yıl adeta bir "Ferit Tüzün'ü Anma YüT ılan edilmiş olması. Çok genç yaşında yitirdiğimiz (1929-1977) Ferit Tü- zûn, sağhğında ne devlet sanatçılı- ğına ne de herhangi bir ödüle değer bulunmuştu. Geçen yıl ilk kez Sev- da-Cenap And Müzik Vakfi tarafm- dan anısına bir altın madalya veri- lerek gûndeme geldi. Yapıtlannda rengârenk nakışlanyla harika bir or- kestra dokusu işler. Kıvrak, nükteli söylemi başka hiçbir bestecımize benzemez. Ferit Tüzün'ûn "Çeşme- başı" balesi, "Esmtaer"i, "Çayda- çmTsı, "Söyleşi"si ve "TürkKap- riçyosu" yıl boyunca Borusan prog- ramlan arasına yayılıruş. Istanbullu dinleyici Ffent Tüzün'ü tanımak ıçın daha iyi bir firsat bulamazdı. Ayn- cabuyıl 80. yaşını tamamlayan bes- tecimiz bhan Usmanbaş'ın ilginç Boğaziçi konserleri başhyor Yeni mevsimle birlikte tstanbul'da canlanan bir başka müzik ortamı da Boğaziçi Üniversitesi. Yapı Kredi Sigorta'nın işbirliği ile hazırlanan programlar 10 Ekim'den başlayarak her çarşamba akşamı saat 19.30'da kampustaki Albert Long Hall Kûltür Merkezi'nde yer alacak. Yurtiçi ve yurtdışından katılacak sanatçılann solo ve oda müziği dinletileriyle yıl boyu sürekli bir festival havası esecek. Şimdilik yalnız birinci dönemin programlan açıklanmış: Açılışta genç Macar piyanist Afcx Szüasi bir Chopin akşamı sunacak. Fazıl Say, 26 Arahk'ta gündüz ve akşam iki ayn yeni yıl konseri yapacak. Dünya piyano yanşmalannda sürekli ödüller kazanan piyanist Ozgûr Aydın, kemancı Cihat Aşkın Rebecca Holtikilisi; 13 yaşındaki piyanist AyşedenizGökçin; genç Macar orgcu RHa Totb, arpçı Şirin Pancaroğlu birer resital verecekler. Oda müziğinde ltalyan sanatçı Vierri Bottaani'nin kurduğu Toscano Dörtlüsü, Mozart'uı tüm flütlü kuvartetlerini çalacak; soprano Birgül Su Ariç ve tenor Aydın Uştuk, Bekanto'dan Verismo'ya arya ve düetler söyleyecekler. Avusturyalı piyanist Roland Batik ve 'Bridges' triosu cazla klasik müziği buluşturacak. Preklasik Oda Müziği Topluluğu'nun müzik dışı mesleklerden gelen üyeleri yine müzik içi disıplinlerini kanıtlayacaklar. Öğrencilere ve büyüklere ayn katogorilerde biletler düzenlenmiş. Aynca abonman olarak da mevsimlik biletler satılacak. Bilgi için: 0212-358 15 40/1703. bir yapıtı Türkiye'de ilk kez seslen- dirilecek: "tşte, SevgiliViyotonseDe- rimiz''. Viyolonsel grubu ve orkest- ra için 1999'da yazılan ve ilk seslen- dirisi Almanya'da yapılan ilginç bir yapıt. Borusan Filarmoni, müzik tari- hinden de oldukça yüklü senfonile- re yer verecek: Prokofiyerın 7. sen- fonisi; Bruckner'ın 0 numaralı "Die NuRe" başlığını verdiği ilk senfoni- sı; Elgar'ın Enigma Çeşitiemeleri; Brahms'ın 4. ve 2. senfonisi, Sibe- üus'un 1. senfonisi. Ravel'm Daph- nis ve Chloe 2. süitı; Holst'un Ge- zegenler'i, Beethoven'm 9. senfoni- si, Carl OrfFun Carmina Bura- na'sı... Bu yılki solistler arasında gö- ze çarpan yeni yüzlerden, Ameri- ka'da yaşayan piyanistimiz Meral Güneyman, Gershwin'in Fa Majör konçertosunu; eğitimini Amen- ka'da tamamlamakta olan parlak çellistimiz Efe Bahacıgü, Elgar'ın konçertosunu çalacak. Ünlü Latin arpçı Alfredo R. Ortiz yeni yıl prog- ramında yer alacak. Toplulukla da- ha önce de çalmış olan diğer solıst- lerden Ayşegül Sanca, 28-29 Ey- lül'deki açılış konserlerinde Proko- fiyef'in 3. konçertosunu; Alexan- der Rudin, Şostakoviç'in 1. konçer- tosunu; Dimitri Sgouros kendisini üne kavuşturan, RahmaninoPun 3. konçertosunu çalacaklar. SunaKan, Rusçuk Festivali'nin solisti olacak. Igor Oistrakh ve piyanist eşi Nata- lia Zertsalova, Mendelssohn'un ke- man-pıyano konçertosunu seslendi- recekler. Oistrakh aynca Mozart'ın sol majör keman konçertosunu da çalacağı bu konseri hem de yönete- cek! Şef olarak Oistrakh ve Gürer Ay- kal'ın dışında E. Tabakov ve Justus Frantzvar. Piyanistliği ile büyük ün yapmış ve şimdilerde şefliği ile par- layan J. Frantz, kendi orkestrası "Phflarmonia ofNations", kendi ko- rosu ve solistleri ve hatta kendi din- leyicisi ile Borusan 1 a konuk olacak. Istanbul, Efes ve Aspendos'taki konserlenn Orff, Beriioz, Ravel programında orkestralar birleşerek çalacaklar. Aynca Gürer Aykal yö- netimindeki Borusan Filarmoni, mart sonunda Rusçuk'a gıderek Be- ethoven'ın 9. senfonisi ile oradaki festivalin kapanış konserini gerçek- leştirecek. Umanz tüm konserlerin kayıtlanyla CD dizileri yapılıp ar- şivimıze kazandınlır. evini@boun.edu.tr Yaşama sevincivehüznün resimleri ÇOCUKSU HÜZNÜN ÖYKÜSÜ - Tuncay Betfl'in resimlerinde hûznü besleven ve ideyi- dyi adeta seçilmiş bir alana çeken çocuksu öğeler kolayhkla algüanacak bir yahnlıkta. BURHANGUNEL luncay Betfl'in resimlen ba- na her zaman hüzün vermiş, içi- mi acıtmıştır. Söz konusu hüz- nü besleyen ve izleyiciyi adeta seçıhniş bir alana ceken çocuk- su öğeler, bu resimlerin en be- lirgin özellikleri olarak kolay- lıkla algılanacak bir yalınlıkta, ama aynı zamanda elle tutulabilecek bir somut- tukta önümüzde dur- maktadır. Özenli bakıl- dığında kendini sakın- madan ele veren, kopuk kopuk ya da iğreti ve in- ce ihnıklerle resimden resme geçerek birbirine ulanan öyküler vardır bu tablolarda. Belki de büyük bir acının yansımalanndan olan o çocuksu hüznün oylumlu öy- küsünden ahnmış, ama henüz tamamlanamamış parçalardır bunlar. Aslında, sanatın hangi ala- nında olursa olsun, bütün ger- çek sanatçılann böyle uzun ve sonsuz bir öyküsü vardır ve ömürlerinin sonuna kadar o öy- küyü tamamlamaya çalışırlar, ama bunu hiçbirzaman başara- mazlar. Yaptıklan, yapacakla- nndan daha az olmuşturher za- man. Çünkü yaşam, sanat çaba- sınnı gizlerini çözmemize ve ürünlerimizle o gizleri çıkar- mamıza, sanat üretimine dö- nüştürmemize yetecek kadar • 20 Eylül'de Doku sanat Galerisi'nde açılan sergi, 10 Ekim'e kadar açıkkalacak. Sergide, 1988'de kaybettiğimiz sanatçının koleksiyonlanndan bir araya getirilen yapıtları yer ahyOT. uzun değil. Bu mümkün olsay- dı, bütün gizleri çözebilseydik, herkes yapıtını tamamlayarak dünyadan aynlsaydı, yeni sa- natsal yaşamlara ve sanat uğ- raşlanna gerek kalmazdı. Tun- cay Betil de öyle; resimlerine baktıkça, eksildiğini ağu" bi- çimde duyuran bir ressam; üs- teük kimselere benzemiyor. Hüzün önde belki, ama re- simlerinde yoğun bir yaşama sevinci öne çtkıyor, içinden geçtiği canlı renklerle. Ama bu sevincin, üstünü kapatmadan onu gölgelemeye çalışan, ace- leci bir hüzün var yanı başında. Kısacası, hüzünle sevinç el ele, yan yana, iç içe duruyor bu re- simlerde ve birbirini tamamlı- yor. Yaşam da bu zaten. Kınlgan çiçekler bun- lar ya da çiçek yüzlü ço- cuklar, ama onlar da ör- selenmiş, gönül kırgını kadmlar, iç burkucu du- ruştan ya da buğulu gözleriyle her zaman. Çok öne çıkan bir çiçe- ğin, bir gülümseyişin içinde hemen o an oluşup izle- yenin imgeleminde kendini var eden ve duyuran, bitmez tüken- mez ve ipek incehğındeki o hüznün yine güneş içinde, can- h renklerle belirip yaşantıya ka- nşması. Işte böyle bir ayncah- ğı var Tuncay Betil resimleri- nin; yüreğimizde kendine yer açmayı her defasmda başanyor. OrçunseVden piyano resitali Kültür Servisi - Genç sanatçı Orçun Orçunsel, 28 Eylül günü saat 18.00'de Didim Rotary fCulübü Lokali'nde bir piyano resitali verecek. Piyanist, resitalde Johann Sebastian Bach, Frederick Chopin, Gabriel Urbain Faure ve Ludwig van Beethoven'm yapıtlannı seslendirecek. 1985 yılında Istanbul'da doğan Orçunsel, 4 yaşmda Istanbul Üniversitesi Konservatuvan'na girerek 2 yıl eğitim gördü. 1994 yılmda Mimar Sinan Üniversitesi K.onservatuvan'na giren sanatçı, geçen yıllarda Cemal Reşit Rey KonseT Salonu'nda, Yıldız Sarayı ve diğer bazı müzik salonlannda solo konserler verdi. Pans FConservatuvan smavlanna hazırlanan Orçunsel'in 100'ü aşkm bestesinin arasında, VVTHiam Shakespeare'in yapıtı üzerine yazdığı 'Fvtma' adlı tamamlanmayı bekleyen bir opera da bulunuyor. Yazarın ölümünden 19 yıl sonra bulunan iki oyunundan biri, Londra'da sahneleniyor Çehov'un4 Platonov'u yıflar sonra sahnede Kûltür Servisi - "Her şey basit olmahdır». Tûmüyle basit.. Teatral olmamakür esas olan™" sözleriyle tiyatro felsefesini dile getiren, Rus oyun ve hikâye yazan Anton Çehov'un ölümünden 19 yıl sonra bulunan iki oyunundan biri, yıllar sonra yeniden îngiltere sahnelerinde. Yazanıı 20 yaşında kaleme aldığı 'Platonov' adlı oyun, Jonathan Kent'in yönetmenliğinde, David Hare'in uyarlamasıyla Londra Ahneida Theatre'da ızleyiciyle buluşuyor. Yapıt, Çehov'un her zaman ustahkla dile getirdiği sonradan görme kışilerin • Anton Çehov'un 20 yaşında kaleme aldığı 'Platonov' adlı oyun, Jonathan Kent'in yönetmenliğinde, David Hare'in uyarlamasıyla Londra Ahneida Theatre'da izleyiciyle buluşuyor. toplumdaki yükselişi, taşra hayatmdaki amaçsızlık ve işsiz insanlann yaşamını yeniden gözler önüne sererken bir yandan da farklı noktalara dikkat çekiyor. Oyun 1930'lardaadsız olarak basılmış ancak 1960 yıluıda, konusuyla ilgisiz bir adla ('Fatherless') Londra Royal Court'ta sahnelenmiş. O yıllarda 27 yaşındaki Platonov karakterini 52 yaşındaki Rex Harrison'm oynaması tepkilere yol açmıştı. Kent'in yönettiği oyunda en dikkat çekici unsurlardan biri Paul Brown tarafindan hazırlanan ayçiçekleri, nehir ve ağaçlarla çevrili bir Rus kasaba evinden oluşan dekoru. Anna (Helen McCrory) ve Platonov'un (Aidan GiDen) dışında oyunda yirmı karakter daha var. Oyunun başkarakteri Platonov, modern Rus tıyatrosundaki çoğu erkek karakter gibi, kibarlıktan uzak, kendini beğenmiş, bencil, uyumsuz, herkesin hayatma müdahale eden ve başkalanmn mutsuzluklannı alay konusu yapan, tehlikeli, neredeyse alkolik ve aynı zamanda Çehov'un kendi portresı gibi çekici, uzun boylu, yakışıklı, komik, kadınlara düşkün, çapkın bir karakter. Kadınlara düşkünlügü ve onlan hep hayal kınklığına uğratmasıyla tanuıan Çehov, eski kız arkadaşı tarafindan kendisine yazılmış bir şiirde, "Tûm elde ettiğim bu mu: troni(!)n dizeleriyle eleştirihnişti. Oyunda, Aidan Gillen, Helen McCrory'un yam sua Jefifry YVkkham. Tam Dean Burn ve Bernard Kay gibi ünlü tiyatro oyunculan da yer alıyor. GUZELİN ARDEVDA BERTAN ONARAN Şakip Paşa'nın Çiçekleri Yazılanmdan herhangi birine rastlamış olanlar, Demokritos'un şu sözünü sık sık andığımı bilir- ler. "Evrendeki her şey, rastlantı (olasılık) ve ge- rekliliğin ürûnüdür." Şimdiye dek okuyabildiklerim içinde, evrenin oluşum ve işleyişini bundan daha iyi anlatan söze rastlayamadım. Cumhuriyet okurtanna kavuşmam da bu ikilinin, Memet Fuat'ın sıcacık sanat yuvası De Yayınla- n'nda tanışıp yoldaş oiduğum Egemen Ber- köz'ün kişiliğinde buluşmasının sonucu. Aynı ikili, Şakir Paşa ailesinin oluşumunda da çok belirgin biçimde gözleniyor; ağacın iki yüzyılı kaplayan dallannda sıradışı bir sürü çiçek açmış; bunlardan beşi şu anda Istanbul'da iki galeride, AKM'de ve Kâzım Taşkent'te sanatseverlere sunuluyor. Nev Galerisi, çiçeklerden Nejad Devrim'e ku- cak açmış; Yapı Kredi'yse öbür dört benzersiz var- lığı anımsatıyor. Füreya-Fahrünnisa (Fahretnisa)-Aliye Ber- ger uçlusunu uzun uzun anlatmama gerek var mı? Şu ana dek koşmadınızsa, hemen Galatasaray'a koşun, bir daha kımbılir ne zaman bir araya geti- rilebilecek o eşsiz şölenin tadına vann. Üst saloncukta, Halikamas Balıkçısı'ndan anı- larvar. Sergiyi ve "Son Bin Fen "/Halikamas Balıkçı- sı'ntn Sarmal Yaşamı adlı kitabı tasarlayıp hazırla- yanlar, duvarlara, yakın dostlanndan kimisinin söz- lerini asmışlar. Bunlann arasında sevgili ustam Sabahattin Eyuboğlu'nunki, butün obür söz ve yazılan gibi, beni evrensel özümden sarstı: "BilmeyenezoranlatılırBalıkçı'yı dinlemenin ne demek olduğu. Derin mağaralara kapatılmış rüz- gâriann birden boşanNermesi gibi konuşur desem edebiyatsanırsınız. Ama gerçekten birrûzgârolur Balıkçı konuşurken. Yıllaryılı içinde birikmiş yıldız- lı karanlıklar, masalı ve gerçeğiyle Akdeniz, yaşan- mış, tadılmış mavilikler, bir başka türlü yeşıl deniz diplen, bütün bunlar içinde öpülesi, dövülesi, övü- lesi sövülesi insanlar, yaratan ve sömüren insan- lar Balıkçı'nın ciğerinden palas pandıras, üfürüle tükürüle, çevrile savrula dökülür ortatığa." ••• "Dünyanın sisinipusunu ne temizler? Poyraz bir, Balıkçı'nın merhabası iki!" Dirimsel enerjinin sanat, sevgi, coşku gibi insan terimleriyle dile gelişinı bu satırtardan daha iyi, da- ha dolu nasıl antatabilirdik? İki büyük coşku ustası, evrenin kendilerine ödünç verdiği enerjiyi insan kardeşlerine "güzel duyusal sevgi" olarak dağıtırtarken birbirlerine iş- te böyle sanlmışlardı. Ben onlardan yalnız birinin, Sabahattin Eyubog- lu'nun yaşamına katılabildim canlı olarak; ve dün- yayı kaplayan, VVilhelm Reich'ın çarpıcı tanımıy- la, "duygu vebasına yakalanmış" insan kardeşle- rimizin bilgisiz, bilinçsiz, dolayısıyta acımasız elle- riyle nasıl göz göre göre öldürüldüğünü gördüm. Bu iRi gerçek "evren çocuğu", hem yaşadıklan topraklann banndırdığı uygarlıkbirikimini hem "in- san", dahası "canlı" paydasında birieşen vartıkla- nn binlerce, milyonlarca yıllık kalıtını "öldürmek" değil, "yaşatmak" üzere ömür boyu kınlmadan, küsmeden, yüksünmeden hepimize saçtılar. Kâzım Taşkent'teki seıgiyi gezerken resimlerie, seramiklerie, baskılarla, fotoğraflarla, alıntılarla, onlann ölümsüz evrensel özleri doldu içime, ışıdım, ayaklanm birkaç saatçik olsun çirkin balçıktan ke- sildi. Anadolu tarihinin, insanlık tarihinin bir dönemin- de bu güzelim çiçekleri açtıran Şakir Paşa ailesi- ne de; onlan doğurup besleyen uygariıklar beşiği- ne de sonsuz teşekkürler ettim. Ve elbet, kendi kazdığı kuyunun dibinde debe- lenen tüketim toplumunun bilmem kaç yüzyıldır göz diktiği bu güzelim topraklarda görece rahat bir soluk almamızı sağlayan; o çiçeklerin açabılmesi- ne olanak sağlayan eşsiz yıldız Atatürk'e. < Baftanlarda Çocuk Şiiri Antotojisr • ANKARA (ANKA) - Balkan ülkeleri şairlerinin çocuklara yönelik yazdığı şiirler, Grafiker Yayıncılık'ın yayımladığı 'Balkanlarda Çocuk Şiiri Antolojisi'nde bir araya getirildı. Prof. Dr. Mustafa Isen ve ekibi tarafindan yayımlanan 'Balkanlarda Çocuk Şiiri Antolojisi', Türk okuruna Balkanlar'daki zengin Türk kültür varlığrnı anımsatmayı amaçlıyor. Balkanlar'daki Türk etkilerinin geniş biçimde anlatıldığı antolojinin giriş bölümünde, bu etkilerin sanata yansımalan da değerlendiriliyor. Antolojide, Makedonya'dan 10, Kosova'dan 16, Bulgaristan'dan 23, Yunanistan'dan 10, Romanya'dan 5. Gagavuzlar'dan da 15 olmak üzere toplam 79 şairin biyografısine ve çocuk şiirlerine yer veriliyor. Antolojideki şıırlerde daha çok çocukluk ve okul anılan, banş özlemleri ve doğa sevgisı ele alınıyor. Antolojideki hemen tüm şiirler Erdoğan Yavuz'un desenlenyle süsleniyor. Yerhngi Şeyler' yine Londra'da • Kütfâr Servisi- Ferhan Şensoy'un 16. yılma ulaşan tek kişilik gösterisi 'Ferhangi Şeyler', 29 Eylül tarihınde 2. kez Londra'da sergilenecek. llki 1999 yılmda sergilenen oyun, bu kez 'Union Chapel' adlı kilisede oynanacak. Ferhan Şensoy daha önce Londra'da 'Felek Bir Gün Salakken' ve 'Aptallara Güzel Gelen Televizyon Dizileri' oyunlannı sergilemışti. BUGÜN • AKSANAT'ta Anthony Quinn'i anma etkinlikleri çerçevesinde Federico FeDini'nin yönettiği 'La Strada' adlı fıhn izlenebiur. (0212 252 35 00) • BABYLON'da saat 21.30'da Laço Tayfa performans sergileyecek. (0212 292 73 68) • FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZt'nde yönetmen Serkan Özkaya'mn saat 12.00'de Kendi Yolundan Gidenler, saat 15.00'te Ciddi Kültûrü Yık. saat 18.00 de Kendi Yolundan Gidenler ve saat 21.00 de Zencüer Birbirine Benzemez adlı filmlen izlenebilir. (0212 252 61 55)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear