Catalog

Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı lbrahim Yüdız • YazuşlenMüdüni Safim Alpaslan # Sorumlu Müdür Fikret Ükfc • Haber Meıkezı Müdühi' HakanKara tstıbbarat Cengiz Yıldınm • Ekonomı ÖzlemYûzak # Kultur Handan Şenkökea • Spor Abdülkadir Yücetaan#Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yaacı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç # Avnıpa Temsılcısı Gûray Öz Yayın Kurulu Ühan Sekuk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, tbrabim Yıkhz, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, HakanKara. Aakara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatüık Bulvan No- 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020 (7 hat), Faks 4195027 • Izmır Temsücısı Serdar Kıak, H Zıya Blv 1352S 2/3Tel 4411220, Faks 4419117»AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, inonüCd 1*19 S No 1 Katl, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müduru Erol Erkut 0 Koordmator Ahmet Korulsan • Mu- hasebe Bülent YenerO tdaıe Hüseyin Gürer • Satış FaziletKuza MEDYA C: • Yöneünı Kurai Başkanı - Genel Mudur Gâlbi Erdaran • Koordınalör Reh Işıtman 9 Genel MüdürYardnncıs SodıÇoban Tel 514 07 53 513958O-51384#Wl,Faks 513846 Y a y m y B \e Basan: \ enı Gufl Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Türtocağı Cad 39 41 Cajalojlu 34334 tstanbul PK 246 - Sıtkecı 34435 tstanbul Tel (0212)51205 05 (20hat) Faks (0212)513 85 95 www cumhunyet com tr 8 MAYIS 2001 Imsak:4.02 Güneş: 5.47 Öğle: 13.08 îkindi: 16.59 Akşam: 20.16 Yatsı: 21.52 ftvustralya usulübikini Haber Merkezi - Avustralya Moda Haftası' nda düzenlenen mayo defilesınde sergılenen ürünler devrim yaratacak nitelıkteydi. Yeni Zelanda, Asya ûlkeleri ve yerel modacılann katıldığı haftada Avustralya'nın ünlü markalanndan Zımmermann'ın imzasını taşıyan mayolar oldukça farklıydı. Bikinilerin ûzerine bağlanan şeritler ve çıçekler çarpıcı bir göriintü oluşturdu. Uyuşturtıcu odası açıldı • SYDNEY(AA)- Avustralya'nın Sydney kentinde, ük yasal eroin enjekte odası açıldı. Odada günde 150-200 bağımlıya hizmet verilmesı amaçlanıyor. Yetkilıler, merkezi açmanın tek amacının bağımhlara gözetim altında erom enjekte etmenin yanı sıra danışma hizmeti vermek olduğunu da belirttiler. Okulöncesi dönemde boncuklar, bardaklar, hatta mercimekle çocukların sezgilerini harekete geçirmek gerekiyor Matematil İJU •enilirFİGENATALAY Matematik çoğu öğrencinin korku- lu rüyasıdır. Bu korkulan ve genelde başansız olunan dersin, "sevilen ve ba- şardan" derse dönüşebılmesi için oku- löncesi dönemde çocuklann sezgile- rini harekete geçirmek gerekiyor. Oyuncaklar, kitaplar, pirinç, merci- mek, boncuklar, bardaklar, tabaklar ve daha birçok malzeme yardımıyla bu- nu yapmak mümkün. YA-PA tarafindan çıkanlan "Erken ÇocutdukDönemmdeSezgisdDüşün- me ve Matematik"' adlı kitabın yaza- n Dr. Yıldız Güven. araştırmalann, matematik öğrenmede iki tip kişilik özellıği bulunduğunu gösterdığini be- • Matematik dersinin 'korkulu rüya' olmaktan çıkması anne- babalann elinde. Okulöncesi dönemde çocuklann sezgilerinin harekete geçirilmesiyle matematik yeteneği geliştirilebiliyor. lirtiyor. Birincısi, sol beyin tarafindan yönetilenler. Bu kişilerin dil gehşım- leri ve ifadeleri güçlü oluyor ve prob- lemleri adım adım çözüyorlar. Nitelik ve nicelikle ilgilı işlemlerde başarılı olan bu kişıler, sayma, toplama, çarp- ma gibi ışlemler gerektıren hesaplama- larda gerekli işlem sıralamasını takip etmekte de başan gösteriyorlar. Sağ beyin tarafmdan yönetilenler ise problemlere bütünsel bakıyorlar ve çözümlerde genel yaklaşımlan ter- cih ediyorlar. Gerçek yaşam problem- lerirün çözümünde de yaratıcı ve hız- h olduklan gözleniyor. Einstein da okulda başansızdı Dr. Güven, bazı araştırmacılann, bılgıyi rasyonel ve sezgisel olmak ûze- re ikıye ayırdığını belirterek şunlan söyledi: "Rasyond (akla dayanan)bügi sözd- dir ve sistematiktir. Bilimsel düşünme ise temelde rasyoneldir. Rasyonel bil- gi sol yanmkörede ohışnr. Sezgisel bö- gi ise sözel olmayan, ani aigılar dır ve sağ yanmkürede oluşur. Einsteın'mokulyıllannda başansız fnnâlsır- oMuğa biUmnektedir. Einstem'ın sağ beyninidahaçokkuHandığı, böylece da- ha bütünleştirici, sezgisel, anâlojik ve somnt düşündüğünü söyleyebiHriz.*' Tahminin, sezgilere dayandınlarak akla-mantığa vurmadan da yapılabı- leceğini vurgulayan Dr. Güven, çocu- ğa tahmin etmesi için şans verilmesi gerektiğini belirtti ve şu Örneği verdı: "Çocuklara, 'Bu kalemin boyunu tahmin etmenizi ve defterinize yaz- manızı istiyorum. En yakın cevabı ve- rene kalemi armağan edeceğim' di- yen üçûncû sınıf öğretmeni, cesaret- kndirme konusunda güze" bir örnek vermektedir. Sezgilere dayansın ya da dayanmasın, tahminler önemfi bir dü- şûnme ürünüdür."" Sonılanyantûayın Çocuklannın sezgisel düşünmesini isteyen anne-babalara bazı öneriler - Onunla günlük yaşantıyı paylaşm. - Çocuğunuzla oyun oynayın. - Kendı düşünme tarzmızı keşfedin ve mûm- kflnse farklı tarzlarda da düşünmeye çalışın. - Bir problemin birden çok çözüm yolu ola- bileceğini unutmayın. - Nesneler, resımler vb. ile problemi somut- laştınn, yaşama geçirin. - Bol bol su oyunlan, toprak/kum oyunlan oy- namasını sağlayın. - Çocuğunuzun sorulannı yanıtlayın. f Genç piyanistin başansı e-posta: tan @ prizma. neL tr Genç sanatçı Işıl Bengi yeni bir başanya imza atb. 19 yaşmdaki Bengi, 49. Neerpett Avnıpa Mûzik Festivali'nde kendi adını taşıyan oda müziği grubuyla birinci oldu. Bengi, konser piyanisti oterak 3 yılda Bdçika Kraliyet Konservatuvan'nda lisans ve master eğhimini tamamlamasının ardından Muhhtin D. Demirer'den oda müziği eğitimi almaya başladL tkinci kez snuf atlayarak Mimar Sinan Üniversitesi De\iet KDnservatuvan'ndan 15 yaşında mezun olan Bengi, konservatuvar orta 2. sunf öğrencisiyken Idil Biretie AKM'de konser vermistL Bengi, Eczaabaşı bursuyla Betçika'da eğhün görüyor. 35 YIL SONRA İNGİLTERE'YE DÖNDÜ Tren soyguncusu ülkesinde LONDRA (AA) - îngilte- re'nın 35 yıldır firari olarak Brezilya'da yaşayan en bü- yük tren soyguncusu Ronnie Biggs dün ülkesine döndü. Biggs, cezasmın kalan bölü- münü yatmak üzere, polis ta- rafindan, Kraliyet Hava Kuv- vetleri'ne ait Northolt Üs- sü'nde tutuklandı. Biggs'i, yaşammın 35 yılı- nı geçirdiği Rio de Yane- iro'dan getiren The Sun gaze- tesinin kiraladığı özeljet, 6 bin kilometrelık yolculuğunu ta- mamlayarak yerel saatle 08.45 civarlannda Northolt'a indi. Scotland Yard mensubu de- dektifler tarafindan karşıla- nan Biggs, daha sonra tutuk- lanarak sağlık kontrolünden geçirilmek üzere hastaneye sevk edildı. Biggs, daha son- ra yaklaşık 60 polisin görev yaptığı uzun bir konvoy eşli- ğinde Londra'nın batısmda- ki Chiswick polis merkezine getirildi. YanmdaBrezilya'dan beraberinde getırdiği avuka- n da bulunan Ronnie Bıggs'ın, bugün sulh hâkımliğinde yar- gıç karşısına çıkanlması ve daha sonra cezasının kalan 28 yıllık bölümünü çekmek üzere hapıshaneye yollanma- sı bekleniyor. îngiliz basırunın ve Brezil- yalı gazetecilenn büyük ılgi gösterdiği Biggs'in dönüşü, havaalanında kargaşaya yol açarken Dışişleri Bakanlı- ğı'nm özel emriyle kendisi- ne acıl pasaport verilen Biggs'ın oğlu Michael'ın da kendisine eşlik ettiği dikkat çektı. HOLLANDA'DA DEVLET BAKAN1 İMAMLARLA GÖRÜŞECEK Eşcînseller için hoşgörü zirvesi AMSTERDAM/PHILADELP- HIA (AA) - Hollanda'da, azmhklar politikasuıdan sorumlu Devlet Ba- kanı Roger Van BtateL ülkede gö- rev yapan ünamlarla, eşcinsellik konusunda bir görüşme yapacağı- nı açıkladı. Van Boxtel, Rotterdam'da görev yapan Faslı bir imamın, geçen haf- ta, "eşdnselliğin bir hastahk oldu- ğu ve bunun Hollanda toplumuna zarar verdiği'' şeklındekı açıklama- sının ardından başlatılan tartışma- lar üzerine, imamlarla, hangi de- ğerlerin ve yasalann Hollanda top- lumunun çıkanna olduğu konusu- nu görüşmek amacıyla bir araya ge- leceğini bildirdi. Faslı imamın bu açıklamasmın "kendisini son dere- ce şaşırdığinı ve üzdüğünü*" belır- ten van Boxtel, Hollanda'da son dö- nemlerde eşcinselleri adres göste- ren aynmcı davranışlann arttığına dikkati çekerek imamlarla yapaca- ğı görüşmede, bu tür açıklamalann etkisini değerlendu"eceklenni vur- guladı. Hollanda'dakı yabancı gençler arasında eşcınsellere yönelık saldı- nlann behrli bir zemin bulmasından kaygılandığını bildıren Bakan van Boxtel, ülkedeki hukukdüzeninın ve toplumun hoşgörüsünün belirlı grup- larca kötüye kullanılmaması gerek- tığıni kaydetti. Van Boxtel, imam- larla yapacağını açıkladığı görüş- menın tanhinı bildirmedi. Rahibeyeödui ABD'de, Vatikan yönetiminin susturma çabalanna ragmen homo- seksüel haklan için çalışmalarda bulunan rahibe Jeannine Gramick'e ödül verildi. Rahibe Gramick, ho- moseksüeller için çaba gösteren ki- şilere verilen "Tom Stoddard Ulu- sal Rol ModeK" ödülünü törenle al- dı. Gramick. yaptığı konuşmada, baskılar nedeniyle Roma Katolik kilisesi aduıa gay ve lezbiyen top- lumundan özür diledı. AL GÖZÜM 8EYRETLE /IŞIL ÖZGENTÜRK Gülmek isyandır Üç gündürAnkara'dayım ve Bri- tish Council'in küçük salonuna demir attım. Kendimı ilk kez hem öğretmen hem öğrenci gibı hısset- tiğim bır senaryo atölyesini yön- lendiriyorum. Her yaştan 15 öğren- cim var. Daha önce bu 15 kışının yolu hiçbir biçimde kesişmemiş; kimi memur, kimi bilgisayarcı, ki- mi üniversiteye hazırlanan bir öğ- renci, kimi sendikada çalışıyor. Ve şimdi bir aradalar. Bir kavşakta heyecanla bekliyorlar. Ellerinde, ('Kadın ve Mizah' başlığı altında toplanan) tam 15 kısa film senar- yosu. Seminerin ilk günü: Senaryolar tek tek inceleniyor; eksüder, faz- lahklar kendiliğinden ortaya çıkı- yor. Seminerin ikinci günü: Senaryo- lar adeta yeni baştan yaratıhyor. İlk günün çekingenliği, yerini en iç- ten dostluklara bırakmış. Semınenn üçüncü günü: 14 sa- atlik yoğun bir çalışma sonunda, hemen ertesi gün fılme çekilebi- lecek 15 senaryo ortaya çıkmış. Sonuç: Kahkaha, mutluluk ve dostluk. Ve kararveriyoruz: GÜL- MEK İSYANDIR! Ben şimdi ne yapsam? Bu 15 güzelim öyküyü bu kısacık yazı- ya sığdıramam ki. Ama en çok ça- IıŞtığuTuz ve en çok güldüğümüz birkaç hikâyeyi anlatabilirim. Ço- cuklar yazımı okuduğunuzda hak- sızlık ettiğimi düşünebilirsiniz, ama hocalık hakkımı kullanıyo- rum. (Sız benim derslerdeki de- mokrat tavnma pek aldanmayın). Işte bu"kaç hikâyemiz: BİT: Efendim, aynı evde kalan üç öğrenci genç kız ertesi sabah sevgilileri ile buluşacaklar. Heye- can dorukta. Saçlar yapılıyor, ye- ni giyecekler, yeni iç çamaşırlan. Ama saçlardan o pıtır pıtır dökü- len ne? BİT! Tannm, şimdi ne ola- cak? Yann sevgililerle nasıl bulu- şulacak? Bu kadar yeter. Hikâye- nin sonunu ister kendiniz getirin, isterseniz 15 hikâyenın topluca ya- yımlanacağı kitabımızı bekleynı. SEFERTASI: Kız fabrikada iş- çi, ama aile pek sıkı. Kızı her gün trenle anne fabrikaya götürüyor, sonra geri getiriyor. Olacak ya, trende genç bir kondüktör var. Anındakıza vuruluyor, ama pek bir şaşkın. Kız vaziyeti çakıp seferta- sını devreye sokuyor Sonuç: Kızla kondüktörün dügün töreni. Kızın karnı burnunda... BABAM KİM?: 30yaşında genç bir kadın çocuk sahibi olmak isti- yor ve pek çok deneyden sonra ga- rantili yolu buluyor. Nasıl mı? Bek- leyin. BEŞ DAKİKA: Ünıversiteli genç bir kadın, elinde 'KadınlarveCin- selTaciz' başlıklı 500 sayfalık te- ziyle profesörünün evıne gidiyor. Profesör geniş bir koltuğa otur- muş bekliyor. Ve genç kız soyaın- maya başlıyor. Çıkanlan her par- ça için profesör tezin 50 sayfasını onaylayıp imzalıyor. Her bir par- ça için 50 sayfa... Bunun da geri- sini siz getınn. GÖKKUŞAĞI: 8 vaşındaki kü- çük kız çocuğu Tunaerkek olmak istiyor. Çünkü erkekkr onu oyıın.- lanna almak istemiycr, aşağıhyor- lar. Küçük Tuna'run unesi Büyük Tuna, ona gökkuşağııın altından geçerse erkek olacağmı söylüyoc Ve bizim küçük Tuna gökkuşağı- mn peşine düşüyor. Aiıa o yaklaş- tıkça gökkuşağı uzallaşıyor. Peki aranızda hiç gokkuşağrnın altmdan geçen var ru? Işte size bir kısa film konusiL. Isoz50(ahoünaa