23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURlYET 5 MART 2001 PAZARTESİ \ HABERLER Devlet Bahceli: Gerekirse hükümeü bozanm ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Kemal Der- viş'in geniş yetkilerk do- natılıp 'sûper bakan' ola- rak sunulması MHP'de en üst düzeyde rahatsızlık yarattı. MHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardım- cısı Devlet Bahçefi'nin atamaya tepki gösterip "Gerekirse hükümeti bo- zar seçimegkterim" dedi- ği belirtıldi. MHP'nin yayın organı Ortadoğu gazetesinin dünkü sayısmda yayımla- nan "Hükümetiborânm" başlıklı haberde, hüküme- tin MHP kanaduun koor- dinatör bakanlık uygula- masına ANAP'la birlikte karşı çıktığı belirtildi. Başbakan Bülent Ece- vif in Derviş'e ilişkin ısra- n üzerine hükümetproto- kolünü anımsatan Bahçe- li, kendisine bağlı bakan- lannbaşanh olduğunu sa- vunarak düzenlemenin Başbakan tarafindan ya- pılmasmı önerdı. Bahçe- h, "Sayın Derviş'in ba- kanhğa getirilmesine ko- alisyondaki uzlaşma kûV- türüne olan hassasiyeti- nüzden dolayt nezaketen karşı çıkmadık. Ortada bu protokol varken a>km davranışlar uzlaşmaya da avkırı otur. Gerekirse hü- kümetibozarak seçimede gSdebinriz" dedi. Erdem Akyüz-. Ekonomi ihale edildi İstanbul Haber Servisi - Hukukun Egemenliği Derneği Genel Başkanı Av. ErdemAkyüz, Kemal Deniş'i siyasete katılma cesaretinden ve elde etti- ği uluslararasıbaşanlann- dan dolaytkutladığını, an- cakbu kutlamayı, şu anda yaptığı işlere yansıtmakta zorlandığını bildirdi. Erdem Akyüz yaptığı yazıh açıklamada, Der- viş'in, şu anda yaptığı işe seçiliş nedenirun, JMF, AB, Dünya Ticaret Orgü- tü ve Dünya Bankası gi- bı kuruluşlarla olanilişki- leri olduğunu savundu. Akyüz,"Bu atama, Türk ekonomisinin,uluslarara- sı kunıluşlara ihale edü- mesi, ekonomi yönetinü- nin özeUeştirümesktir" > de- dı. Açıklamada, Der- viş"ın, ıddıa edılen seçiliş nedenlerineuyması halin- de Türk ekonomisinin, uluslararası örgütlerinku- şatması altına gireceği, nedenlere uymayıp milli ekonomiyi gözettiği ve değişmez liderierin istek- lennı yerine getirmediği takdirde ıse kısa zamanda 'nankör' edebiyatına konu olacağı ifade edildi. Yaşar Okuyan. Temizel fazla alıngan YALÖVA(AA)-Çalış- ma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Kemal Derviş'in, hükü- met çalışmalarına katkı sağlayacak bir bakan ol- duğunu söyledi. Okuyan, bayram tatili için geldiği Yalova'da dü- zenledıği basın toplantı- sında, Türkiye'nin ekono- mikyaptsında mutlaka re- formyapılması gerektiği- nibelirttı. ZekeriyaTenü- zel'in Bankacılık Denet- leme ve Düzenleme Ku- rulu Başkanhğı görevin- den istifasına da değinen Okuyan, "Temizel'm isti- fasından üzüntüduydum. Saym Temizel fazla abn- ganlık göstermiştir. Böyte bir alınganlığı gostermeye hakki)ok'"dedi. Başbakan Ecevit, Türk ulusunun en büyük güvence olduğunu söyledi: Krizibirlikte aşacağız Başbakan Bülent Ecevit • Kurban Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajında, bayramlann ulusal birliğin, toplumsal dayamşma ve huzurun simgesi olduğunu belirtti. Başbakan Yardımcısı Bahceli • "Birlikveberaberlik içerisinde ekonomimizi kmlgan zeminden kurtanp daha sağlıkh ve istikrarlv şartlara kavuşturmak mümkün olacaktır." ANKARA (Cıımhuriyet Bürosu) - Ekonomik bunahmrn sorumlusu h- derler, Kurban BayTamınedeniyle ya- yımladıklan mesajlarda, Türkiye'nin bir an öncebu sıkıntılardan kurtulma- smı dilediler. Başbakan Bülent Ecevit, Türk ulu- sunun en zor koşullarda bile birliğine sahip çıkmasınm, her türlü sorunun üstesinden gelmedeki en büyük gü- vencesi olduğunu söyledi. Ecevit, "Son günkrde yaşadığutuz ekonomik sorunlanmızıda bu çerçevede çözebi- teceğjomizeinaıuyorum" dedı. Başbakan Ecevit, Kurban Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajda, bay- ramlann ulusal birliğin, toplumsal da- yanışma ve huzurun simgesi olduğu- nu belirtti. Ecevit mesajmda, Türk ulusunun en zor zamanlarda bıle sa- hıp çıktığı birliği sayesinde, ekono- mik krizin de üstesinden gelineceği- ni savundu. Devlet Bakam ve Başbakan Yar- dımcısı Devlet Bahçeti, son günlerde yaşanan ekonomik krizm bir an önce aşüması için bütün önlemlerin hızla alınması gerektiğini belirterek "tnşal- lah hep bitükte, milletolarakbirlik ve berabertik içerisinde ekonomimizi kı- rügan zemindenkurtanp daha sağük- h ve istikrarh şartiara kavuşturmak mümkün olacaktır"" dedi. Bahceli, hü- kümetin ekonomik depremin yarattı- ğı sıkıntılann en az zararla atlatılma- sı, ekonomininen kısa zamandarahat- laması için elinden gelen çabayı gös- terdiğini kaydetti. ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yümaz bayramın yurttaşlannkucaklaşmalanna, kırgın- îıklannı unutmalanna,kin ve nefretin Ekonominin yeni patronu Kemal Derviş'ten iyimser açıklama: Kritik 3-4 hafta yar• Şubat ayı enflasyon rakamlarırun sevindirici olduğunu fakat son gelişmeleri yansıtmadığını belirten Derviş, '3-4 haftayı çıkartırsakbence yolumuz açüacak' dedi. İSTANBUL / ANKARA (Cumhuriyet) - Ekonominin yeni patronu Devlet Bakanı Kemal Derviş. ekonomideki en büyük sikıntının önümüz- deki 3-4 haftada yaşanacağt- tu belirterek "Bu 5-4 haftayı çıkartırsak beoce yotumnz açüacak^dedi. Bakan Kemal Dervi|> örfc ceki akşam geldiği îstan- bul'da akademisyen arkadaş- lanyla görüştü. Geceyi Prof. DT. Asaf Ssvaş Akad'm evin- de geçiren Derviş, dün Çıra- ğan SarayTnda Dışişleri Ba- kanı tsmau Cem ile buluştu. Yeni ekip haarfağı Cem ile görüşmesinin ar- dmdan sorulan yamtlayan Derviş, yeni ekonomik prog- ramın hazırhklannı sürdür- düklerini belirtti. "Yeni eldp kuruyor musunuz" sorusuna Derviş, "Kurmaya çabşıyo- ruz. Zaten Ankara'da çokiyi arkadaşlanm işbaşaıda" ya- mtını verdi. Derviş, Cem ile diplomatikilişkiler ve ulusla- rarası sorunlarkonusunda gö- rüştüklerini ifade ederek aka- demisyen arkadaşlanyla uy- kusuz ama yararlı bir gece ge- çirdıkJerini anlattı. Derviş, arabasının içinde yaptığı telefon görüşmesini dudakokuma yöntemiyle çö- zülerek bir televizyon kana- lında yayınlanmasıyla ügili olarak da "O yöntemi biraz düzehirsenjz iyi ohır. Çünkü tamamenyanbş.Yadudalda- CHP Cenel Başkanı Baykal • "Türkiye'nin ekononuk krizden çıkanlması için yapüacak her türlü mücadeleye öncülük etmeye talibiz. Ateşten gömlek giymeye hazuız." ortadankalkmasma aracı olmasau di- ledi. Yılmaz, "Tophım olarakyaşadv- ğınuz ekononuk ve siyasal akıntılar- dan kurtulabihnekiçinmorak ihtiya- cımızvardır.KurbanBayTamı'ndaih- byacnmz olanbu morak kavuşacagV mıza inanıyorum" dedi. Baykal: GorevetaKbiz CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin ekonomik krizden çıka- nlması içinyapüacak mücadeleye ön- cülük etmeye talip olduklannı belir- terek "Ateşten gömlek giymeye haz»- nz" dedi. Baykal, son 5 yıl- da kişisel servetin arttığını, ulusal servetin ise azaldığj- m vurgulayarak yolsuzluk- lan önlemeden enflasyonla mücadeleyibaşanya ulaştır- manın mümkün olmadığını söyledi. Baykal, mesajında şu görüşlere yer verdi: "Enflasyonla mücadete, geniş halk kesimlerine bü- yük yük geüriyor. Hüküme- tin uyguladiğ» ekonomik program ve enflasyonla mü- cadele yönethni sonunda, yûzbinlerce kişiişsizkala- raksokaklara dokühnüşrâr. Geniş haöt ktOderi yoksuV- laşnuşür. Halk, kaüandığı buncazorluğakarşmyolsuz- luklarmsryasisoruınlulann- dan hesap sorulduğunugör- mek istiyor. Bu boyutta ytA- suztuklarm, sryasi bağjanü- sızyapdamayacağuu biByor. Bu nedenle halk, yoteuzluk- lann siyasi bağlantüarmın ortaya çıkanunasuu bekli- Istanbul'da akademisyen arkadaşlanyla görüşen Bakan Kemal Derviş daha sonra Ç> rağan Sarayı'nda Dışişleri Bakam İsmail Cem ile de bir görüşme yaptı. Cemfledqdoma- tikffişkOerve uluslararası sorunlan g^iştûğüiıübeBrten Derviş, görüşmeninardmdan Ankara'ya döndü. (Fotoğraf: AA) nmdabir şey var,ya aanyön- teminizde'* dedi. KemalDerviş, tstanbul'dan dönüşünde Ankara'da gazete- cüerin sorulannı yanıtladı. Şubattakî enflasyon rakamla- nnın sevindirici olduğunu, ancak bu rakamlann son ge- lişmeleri yansıtmadığını be- lirtenDerviş, geîecek iki ayın enflasyon rakamlaraun böyle olmayacağuu söyledi. Gazetecflere sitem Derviş, gazetecilerin 'Sia ekonoıninmkurtarKisi(4arak görüyoriar' şeklindeki değer- lendirmeleri üzerine, "Çok önemayorsunuz. Hep tekrar- hyorum. Hakikaten önemsi- yorsunuz. Ama inşallah hep beraber yararh işter j-apaca- ğa"dedi. KemalDerviş, Türkiye gel- diğindenberi attığı her adımı izleyen gazetecelere de tepki göstererek "Ne olur birazcık rahat bırakm da biraz çahşa- hm, Hepimiziçinbiraz çahşa- ten" dedi. Derviş, saat 17.00'de Hazi- ne Mûsteşarlığı'nda ekonomi bürokratlanyla bir araya gel- di. Yaklaşık 4.5 saat süren toplantıya Hazine Müsteşar Vekıh Ferhat Endl, Merkez Bankası Başkanı SüreyyaSer- dengeçti, Dış Ticaret Müste- şan Kürşad Tüzmen, Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Geneî Müdürü Dor- muş Öztek, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Şûkrü Bt- nay, DevletPlanlama Teşkila- tı Müsteşan Akın tznürİioğhı ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'ndan yet- kiüler katıldı. Çffler. Türkiye sahipaz DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer, uygulanan çok yanlış ekonomik poli- tikalann sonucu olarak yurttaşlann kurban Bayra- mı'nda sorunlann altında ezildiğini belirterek "Şün- di ülkemiz tam bir kaosun, iflasm ve kördüğümün or- tasmdadır. TürkiyemMn içeride ve dışanda dağ gibi meseleleri sahipsiz kalmış- tur" dedi. Çiller, çözümün TBMM'de olduğunu kay- detti. Meral: Çözûm halkta Türk-tş Genel Başkanı Bayram Meral, yaşanan so- runlann tümünün, halka ve halkın gücüne dayamlarak aşılacağına inandığıru be- lirterek çözümün 1MF re- çetelerinde değil halkın kendinde olduğunu vurgu- ladı. "Hak-îş GenelBaşkanı Sa- lim Uslu, işçi, memur, emekli, esnaf, dar gelirli ve işsizlenn bayrama ekono- mik kriz, siyasi kaos, tedir- gin bekleyiş ve demoralize bir şekilde girdiklerini kay- detti. SlFIR NOKTASI /ORALÇAHŞLAR oralcalislarQyanoo.com Yüzterce gazeteci rneslekta- şımız bu bayrama işsiz giriyor. En sıkıntılı günlerimde hep ya- ntmda gördüğüm sevgili arka- daşlanm Nilgün Cerrahoğlu, Duygu Asena, Zeynep Oral, Zeynep Atikkan, Ümur Talu, Şahin Alpay, Ptnar Türenç ve Yalçın Doğan'ın da aralannda bulunduğu çok sayıda gazete- ci, bu bayramda meslektenni yapamaz hale getirildiler. Eko- nomideki krizin faturası, bu krizte ilgisi olmayan insanlara fatura edildi. Şimdi bayram, üstelik de Kurban Bayramı. Buyazıyı yaz- dığım sırada Istanbul sokakla- nnı kurbanlık hayvanlann ses- teri kaplamıştı. Sabahleyin, so- kak ortalannda boğazlanacak- lar. Bu boğazlama sahneleri, herkesin gözü önünde yapıla- cak. Çoluk çocuk bu boğazla- ma sahnesini seyredecekler. Bunun da din adına, inanç adı- na yapıtdığı söylenecek. Kurban kesme geleneğinin, tektannlı dinlerden çok daha eski bir tarihi var. Antik çağlar- da kadın, kız ve çocuklar kur- Sokaklarda Kurbanların Kesilmediei Günlere ban edilirdi. Bu vahşi gelenek adım adım degişti ve giderek hayvan kurban etmeye dönüş- tü. Özellikle Müslürnanlann bir kesimi bu kurban getenegini ıs- rarla sürdürdü. Kurban kesmenin, dini gö- revterin içinde var olup olmadı- ğı tartışması yapılıp duruyor. Son günlerde birtez dahaorta- ya atıldı. Bu teze göre tavuk da kurbanedilebilirmiş! Al sanabir tarttşma daha. Tavuk mu kur- ban etsek, koyun mu, danamı? Günlerdir bu konuşuluyor. So- nuçta bir inanç ugruna bir şey- lerin kurbanedilmesi gerekiyor. • • • Her inanç akımının, her dinin ortayaçıktığı sıradaki dönemin koşullanna uygun kurallan var. Örneğin islamiyetin ilk ortaya çıkış yıllannın üzerinden 1400 yıldan fazla bir zaman geçmiş. O günün ihtiyaçlan, o günün kültürüyle bugünün ihtiyaçlan ve küttürü aynı olabilir mi? O yıllarda İslamiyetin kurulması veyayılması savaşlarla gerçek- leşmiş. Bu savaşlar uzun yıllar sürmüş. Sonra Haçlı Seferle- ri'yle Hıristiyan dünyası Müslü- rnanlann üzerine yürümüş. O günün dünyası kılıç ve çıp- lak zora dayalı bir dünyaymış. Diyebilirsiniz ki, bugünun dün- yası farklı mı? Evet, şiddet ve zor hâlâ bugünün dünyasının da en belirieyici öğeleri, ama 1400 yıldan bu yana çok şey değişti. Hukuka uygun devlet- ler kuruldu, insanlann en temel haklannı koruyan kurallar, sis- temler geüştirildi. O dönemlerin özellikle kur- ban gibi, sertlik ve kan içeren gelenekteri neden hâlâ sürdü- rülmek istenir? Bunun inanç- tan çok bir toplumsal durumu yansıttığtnı kabul etmeliyiz. Toplum içindeki şiddet, her ala- nayansıdığı gibi geleneklere de yansıyor. Örneğin bizim toplumumuz, son 15-20 yılınt çok büyük k: çatışmalarla geçirdi. Bunlar tpplumun ruh halini de etkiliyor. Örneğin kapalı mekânlarda çok yüksek hacimli ses cihaz- lanylamüzikyapmaksonyıllar- da çokmodaoldu. Gürültü, bu- ralarda her şeyin üstüne çıkı- yor. Kendimi çok yabancı his- settiğim bu rahatsız edici me- kânlarda, insanlann hiç aldır- madan dans edip duaımdan şikâyetçi olmamalannaşaşıyo- rum. Bir insan, neden yüksek ses- ten ve bağırtılardan rahatsız oi- maz? Bir insan, evinin önünde kurban kesilmesine, sokakla- nn kana boğulmasına neden tepki göstermez? Neden bu kurban geleneği en vahşi biçi- miyte sürüp gider? Bunca eko- nomik krize karşın, ortahalli in- sanlar, kıt gelirli insanlar, ille de sokaklan niçin kana bulamak isterler? Bunun, inancın ötesinde bir toplumsal kültür olduğu bk gerçek. Hangi ortamda yaşar- san, nasıl birtoplumsal ilişkiler ağı içinde yetiştrsen ona uygun bir kültür oluşturursun. Kurba- nın hâlâ bu kadaryaygın olma- sı, bunlann korkutucu sahneter halinde sokaklarda gerçekleş- tirilmesi, bu ülkedeki toplum- sal ruh sağlığını gösteriyor. • • • Bundan kurtulmak zorunda- yız. Hiç olmazsa belediyeterin işe elkoyarak kurbanlann mez- bahalardakesilmesinı sağlama- lan gerekir. Her şeye kadir dev- tet, bu vahşi âdeti en aandan sokaklardan kaldırrnak için ne- den hareketegeçmiyor? Neden kolunu kıpırdatmıyor? Herhal- de var bunun da bir hikmeti. Hepinize, sokaklannda kur- banlann kesilrnediği, banşçı, huzurlu bayram günleri dilryo- rum. 2000'Lt YTLLARDA ERDAL ATABEK YeniÇağınKurbanlan... "Tavuk kurban edilir mi, edilmez mi" tartışma- sına açıklık kazandınlması iyi oldu. Horozlar bu açıklama tte kurtuldu, koçlar da kulak kabarttıkla- nyla kaldılar. Bu bayram koçlan kurtaran ise dinte imanla ilgisi olmayan "dolar" oldu. Dolann ani bir fırlamayla erişilmez noktalara gelmesi kurbanlık hayvan fiyatlannı yükselttiği için büyük olasıiıkla koçlann, onlannyanındada inekle develerin bir bö- lümü buyılı kazasız belasız atlatacaktır. Avrupa'da- ki şap hastalığı da Avrupa dışındaki koçlara kur- ban olma yolunu açtı. Avrupa'daki dindaşlanmız Kazakistan'a kadar uzanıp kurbanlık hayvan ge- tirtme girişiminde bulunuyorlarmış. "Kurban olgusu" insanlıktarihi kadar eski. İlk in- sanlardan başlayarak insanoğlunun, avının bere- ketli olması için, bir diteğinin gerçekleşmesi için, kendisinin, yakınlannın kazadan beladan korun- ması için Tann'ya canlı kurban etme", böylelikle Tann'nın gazabını yatıştırma, onun merhametine stğınma inancı süregelmiştir. ilkkültürlerde bu can- lı "insan "dır. Bir bakire kızı sunakta kurban etmek geleneği daha sonra tektannlı dinlerde canlı hay- vana dönüşmüştür. Islam dinindeki kurban da "Oğlunu Tann'ya adayan Ibrahim Peygamber'in bu adağını yerine getirmek için oğlu İsmail'/ kur- ban etmek üzene iken gökten Tann tarafindan gön- derilen bir koçun kurban ediimesi ve oğul Isma- il'in bağışlanması" olayına dayantr. Hıristiyanlıkta oğulun adı Ishaktir, o da gökten gelen koçun kur- ban edılişiyle kurtulmuştur. Böylece adaklar, istekler.Tann'dan dilekler "koç kurban edilerek" ifade edilen şükranla bütünieşe- cektir. Gücü yeten Müslümanlar için kurban kes- mek ibadet kabul edilecek, evin gereksinmesi için aynlan bölümün dışındaki kurban eti de yakınlara ve et bulamayanlara verilecektir. Ancak gözden kaçmaması gereken bir gerçek var, "insan kurban etme geleneği" ortadan kalk- tı mı, yoksa sadece biçim mi değiştirdi? Dûnya artık "insanlann kurban edilmeleri" ne tanık olmuyor mu? Açlık içinde kıvranan milyonlarca insan "kur- ban" degil mi? Birteşmiş Milletler'e göre dünya- daki 70 milyon insan dolaylı, örtülü falan değil, doğrudan açlık içinde. Bu sayıntn en az on kah insan da yetersiz bes- lenmenin, kötü yaşam koşullannm, yetersiz sağ- lık hizmetinin "kubanlan" değil mi? Tannlannyerini 'dünya egemenleri" almadı mı? Tannnın gücünün Özelliği "ölüme ya da kalıma kararverme gücü"değil mi?.. Şimdi "Dûnya Egemenleri", insanlann ölümüne, açlıktan sürünmesine, en kötü koşullarda yaşama- sına ya da dünya refahından en büyük paylan ala- rak süper lüks yaşamasına karar vermiyor mu? "Dünya Egemenleri" çokuluslu şirketler değil mi? Bu "çokuluslu şirketler" ulusal devletleri iste- dikleri gibi yönetmiyor mu? Artık "u)us-devter"in sonu geldi, artık "gelirda- ğılımı dengesinin modası geçti, arttk emek ancak sermayeye yarariı olduğu ölçüde önemlidir" cten- miyor mu? "hsanın değeri ancak sahip olduklan kadardıf kuralı geçerti kılınmadı mı? "Ancak parası olanlar iyi okullarda okuyabilir" denmedi mi? "Ancakparası olanlarsağlıkh olabilir" denmiyor mu? "Ancak parası olanlaryaşasın" demekdeğil mi- dir bütün bunlar. Son yaşanan ekonomikfelakette, birmilyon do- lan olanın parası iki milyon dolara çıkmadı mı? Aynı ekonomik felakette bir ay çalışıp üç yüz milyon TL (turkish lira) alanın parası 200 milyon TL'ye inmedi mi? Kim kimin kurbanı oldu? Türk lirası Amerikan dolannın kurbanı olmadı mı? Zaten hep kurban değil miydi? Emekçi, isfjfçinin kurbanı olmadı mı? insan paraya kurban edilmedi mi? İnsan nicedir paranın kurbanı değil miydi? Ama aslında kurban olan da kendi kendinin kur- banıdır. Boynunu kuzu kuzu uzatmayanı kimse kese- mez. Boynunu taşa koyanı kesecek bir kasap ise her zaman bulunur. Önemli olan "neden hep kendinin kurban oldu- ğunu" anlayabilmektir. e-mail: erdalatakcasuperontine.com Faks:0212-5139098 Cumruk Mustesarı Saygılıoğlu-. Rüşvet cıhın da veren de ahlaksız ANKARA (AA) - Gümrük Müsteşan NevzatSaygıhoğJu, rüş- vet ve yolsuzluklar ko- nusunda Türkiye'nin kokuştuğunu, gümrük- lerin ve diğer kamu ku- ruluşlaraun da bu ko- kuşmuşluktan payını aldığuu söyledi. Saygıhoğlu, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfi'nın (TE- SEV) Türkiye'de Yol- suzluk Hane Halkı Araştoma Sonuçlan'nı değerlendirdi. Güm- rükçülerin rüşvette tra- fik polislerini izlediği araştırmada, sıralama- nın çok önemli olmadı- ğıru kaydeden Gümrük Müsteşan, "Kamudaki rüşvet yelpazesinin bu kadar geniş obnası dû- şûndürûcüdür" dedi. Vatandaşın rüşveti ya tıkanan bürokrasiyi aş- mak ve hakkını almak için ya da haksız, ka« nunsuzbirişlem yaptır- makiçinverdiğini ifade edan Saygılıoğlu, rüş- vetin alanlar yönünder de şu değerlendirmed« bulundu: "Bu konud; kamu açısından 3 ger çekle karşı karşıyayıs BunlannUki ücretleıi düşüklüğü. Burokra» deki dağmıkhk, bu çaı km bir başka neden Aynı işi yapan birdt fazla idarenin yanı sv aynıbirimdeb3ebir k nuda birden fazla n kanizmabulunuyor. İ ni yaparken birini : san, diğerine takıhş' sun. Aynı şekilde I rumsal etiğjn obman da bir diğer uasurr Saygılıoğlu.mşve yolsuzluklarlaınücz lede Önceliklebuna den olan etmerierir tadan kaldmlraası rektiğini de \Turgt ve "Rüşvet alanm a ahlaksız olduğı y* rüşvet veren dt al sodu- n diye kouış
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear