14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 ŞUBAT 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER IÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekşi, 'Marmara ve Bolu depremlerinin psiko-sosyal etkileri' konulu çahşma ile ilgili bilgi verdi Depremzedeye dinci kuşatmaANKARA (AA) - Istanbul Üniver- sitesi Çocuk Ruh Sağlığı Hastalıkla- n Anabilim Dah Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysel Ekşi 17 Ağustos ve 12 Ka- sım'da yaşanan depremlenn nedenle- rine ılişkin "dinci çevreler tarafmdan yapdan açüdamalann", çocuklar ve gençlerde suçluluk duygusuna neden olduğunu belirterek "Dinci gruplar, suçluluk duygusunu körûkledi ve maksatfa olarak kuUandı" dedi. Uluslararası Çocuk Sağlığı Merke- zi tarafmdan yapılan "Marmara ve Bolu Depremkrinin Psiko-Sosyal Et- kfleri" konulu çahşma toplantısında Prof. Dr. Ekşi, "Marmara depremi- nin çocuk ve gençlere psikolojik etld- si" konulu araştırma hakkında bilgi verdi. Ekşi, 6 bin 420 öğrenci ile psi- kolojik görüşme yapıldığını belirte- rek öğrencılerden yüzde 35 'inin evin- de hasar meydana geldiğini, yüzde 23'ünün depremde yakınlannı kay- bettığını, yüzde 15'inin de yakınlan- nın tedavı gerektirecek şekilde yara- landığını bildirdi. Deprem sırasında öğrencilerin yüzde 61 'inin yakınlan- nın yaşadığmdan emin olmadığım, yüzde 78'inin yakınlarının panik içın- de olduklannı ıfade eden Prof. Dr. Ek- şi, öğrencilerin yüzde 47'sinin dep- remde çaresız kaldığını belirtti. Öğrencilerin yüzde 64'ünün, iste- Aysel Ekşi'yegöre "drotiçevreterin, depremin nedenkrine iHşkm suctaaggan, çocuklann korıanasına ve suçluluk duymasma neden oklu. Dinci gruplar, suçhıhık duygusunu könüdedi vemaksatfaoiarak medikleri halde akıllanna devamlı depremle ilgili rahatsız edici düşün- celenn geldiğine dikkati çeken Prof. Dr. Ekşi, erkeklenn yüzde 76.3'ünün, kızlann da yüzde 51.5'inin bu duygu- lan sürekli yaşadığını bildirdi. Prof. Dr. Ekşi, 15 yaşmdan küçük- ler grubunun yüzde 20'sinde depres- yon olduğunu, çocuklann yüzde 12'sinin parçalanmış, ezılmiş ceset- ler gördüğünü, bır kısmının enkaz kaldırma çahşmalanna katıldığını, bir kısmının da enkaz altında ve cesetler- le uzun süre beraber yattığını anlattı. Prof. Dr. Aysel Ekşi şöyle devam et- tı: "Felakrt karstsuıda insanlarm ya- şadığı korkunun dehşete dönüşmesi, ümitsbdik \e çaresizlik duygulannın getişmesi, ruh sağhğı açısından önem- üdir. Çünkü, ümitsizlîk ve çaresizlik duygulannın uzun sûreli ve şiddetliol- ması,ruh sağlığı alanında travma son- rası stres bozukhığunun gelişmesine yol açabilir. Bozukluğun olumsuz et- kileri ise yaşam boyu devam edebiKr. Feiakete uğrayan çocuklann aile bi- reylerinden birden kopanlmalan ve yatıh okullara yerleştirilme4eri de ço- cuklarda olumsuz geüşmekre neden olmaktadır.'" Prof. Dr. Ekşi, "17 Ağustos ve 12 Kasun'da yaşanan depremlerin ne- denlerineiiişkin dinciçevreler tarann- dan yapılan ayıklamalann., çocuklar ve gençlerde suçluluk duygusuna ne- den olduğunu'' söyledi. Prof. Dr. Ek- şi, "Deprem sonrası çadırian dobşan baz» dinci gruplar, çocuklann bu suç- luluk duygusunu çarprtn, körûkledi ve maksatiı olarak kullandL Küçük çocuklar bile, "Dua etseydim, bu ba- şımıza gelmezdi' ya da 'Deprem be- nim yüzümden olmuş' türfi suçhıhık dnygulan yaşadılar. Pekçokgenç, din- de çare anuna çabası içine ginlL Bü- yûk kargaşa ve ümhsîziik duygusu arasmda, bir kısnu okuhı bile bırak- n" dıye konuştu. Ölenlen kurtaramadığı, sevdiklen öldüğü ve kendisi hayatta kaldığı için gençlerin kendilerini suçladıklanna ışaret eden Ekşi, bazı gençlerde suç- luluk duygusunun hâlâ sürdüğünü an- lattı. Aysel Ekşi, bazı gençlerin dep- rem sonrasında diğer insanlara karşı ilgisiz, bazılannın annelerine bağım- h hale geldiklerini, bazılannın ise da- ha da olgunlaştığını, kendilerini güç- lü hissettiklerinı dile getirdi. Zayıf, yetersız kişilik yapısında olan gençlerin de kimseye yardım edemedikleri için kendilerinden nef- ret etme duygusu ile intihan düşün- düklerini belirten Prof. Dr. Ekşi şun- lan söyledi: "Televizyonlardafecisab- neterin tekrar tekrar gösterihnesi, fe- laketi yaşayan çocuk ve gençleri çok olumsuz eâdlemiştir. Yaşadridan her sahneohunsuzduygului,heyecanian, anılan canlandırnuş, bunlannyeniden yaşanmasma yol açımşür. Korku ve tepkDerinin ve uyku bozukhıklannın uzun süre devam etmesinde, ne yazık ki görsd basmın bu tutumunun ohım- suz rohl okhığu yadsuıamaz." Can kaybı olmadı Afganistan ve Japonya sallandı Dtş Haberler Servisi - Afganistan ve çevre ülke- ler dün Richter ölçeğine göre büyüklüğü 6.7 olduğu bildirilen depremle sarsıldı. Depremin merkez üssünün, Afganistan'uı kuzeyinde Tacikistan sınınna yakm olduğu sap- tandı. Afganistan Meteoroloji Dairesi yetkılıleri, depremin Peşavar'uı 300 km. kuzeyinde gerçek- leştiğini söylediler. Halkın panik içinde evlerini terk ettiği, ilk belirlemelere göre can kaybının ol- madığı kaydedildi. Uzmanlar, depremin yeryüzünün 200 km. de- rininde meydana geldiğini ve bu nedenle yeryüzünde daha az eüri yapüğını belırtıyorlar. Tacikistan Acil Durumlar Servısı de aynı saatlerde Tacikistan ve Özbekistan'da Richter ölçeğine göre 4 büyüklüğünde bır deprem hıssedil- diğinı, depremde ilk belirlemelere göre can ve mal kaybının bulunmadığını bildirdi. Yine dün sabah Asya'nın bir başka ucunda, Japonya'nın kuzey bölgesinde 5.8 büyüklüğünde bir deprem oldu. Depremin merkez üssünün başkent Tokyo'nun 250 km. kuzeydoğusunda, Pasifik Okyanusu'nda olduğu bildinldı. Kamu calışanına 9 gün tatil Bayram tatili ıızadıANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)-Kurban Bay- ramı 'nda kamu çahşanla- n, hafta sonu tatilleriyle bırlikte 9 gün tatıl yapa- caklar. Başbakan Bülent Ece- vit kamuda çalışan me- "inor, işçi ve diğerpersone- lin 9 Mart 2001 Cuma gü- nü idan izınli sayıhnasına ilişkin bir genelge yayım- ladı. Başbakanhk Basın Merkezı'nden yapılan açıklamaya göre, Başba- kan Bülent Ecevıt'in ya- yunladığı genelgeyle, ka- mu çalışanlan için Kur- ban Bayramı tatih, iki haf- ta sonu tatılı ile bırleşerek 9 güne ulasacak. Kurban Bayramı, 4 Mart Pazar günü başlayıp 8 Mart Per- şembe akşamı sona eri- yor. 9 Mart Cuma günü- nün tatil ilan edılmesiyle kamu çalışanlan 3 Mart Cumartesi günündenbaş- layıp 11 Mart Pazar akşa- mına kadar tatil olanağı bulacaklar. Başbakan Bü- lent Ecevit, genelgesinde 9 Mart gününde hızmetle- nn aksatılmamasını ve kurum yönetıcilennce ge- rekli önlemlenn alınma- sını, zorunlu hizmetlerin yürütülmesi için asgari düzeyde eleman buhındu- rulmasını da istedi. Ge- nelgede, tatil edilen gün görev yapan kamu çalı- şanlanna herhangı bır faz- la ödemede bulunulmaya- cağı bildinldı. Bakanlıktan destek yok Kaduı bienali tarbşması İstanbul HaberServisi- Kadın Bienali düzenle- yenlere kadın örgütlerin- den tepkıler sürerken Kül- tür Bakanhğı, 1. İstanbul Kadın Bienali'ne destek- te bulunulmadığını belirt- ti Kadın Bienali İdan Ko- ordınatörü Osman Akkuş ise kadın bienahni "er- kek" olarak düzenledıkle- n ıçın göstenlen tepkılen "cins aynmahğr olarak değerlendırerek "Gere- kirse evimi saüp bienali gerçekleştireceğim'' dedı. Kültür Bakanlığı Basın ve Halkla llışkıler Müşa- vırlığı'nden yapılan yazı- lı açıklamada, kültürel ve sosyal organızasyonlann Kültür Bakanlığı tarann- dan desteklendığıne dik- kat çekılerek şöyle denıl- dı "Bu nedenle 1. İstanbul Kadın Bienaline başlan- gıçta destek eğilimi doğ- muştur. Ancak daha son- ra ülkemizin önde gelen kadın derneklerinin ba- kankğmuza başvurusu so- nucu bu organizasyonun gerçek amacına hizmet edemeyeceğinin anlaşıl- ması üzerine destekte bu- lunulmamıştır.'' Osman Akkuş yaptığı açıklamada, 24 gün süre- cek olan ve 37 ayn salon- da gerçekleştınlecek et- kınlığın yaklaşık 40 kadın derneğı tarafmdan destek- lendığini söyledi Bienah, "para ve şöhret kazan- mak" için yaptıklan suç- lamasının gerçek olmadı- gını behrten Akkuş, sözle- rinı şöyle sürdürdü: "Esas korkumuz, bu gruplann bizimle uğraşmaktan 8 Mart'a ydoeuk bir çahş- ma vapmaya nrsat bula- mamalanrtır Ri/im am«- cımız kadın hareketinjsi- yasetebulasurmayanvefe- minist düşünceyi erkek dûşmanhğma dönüştür- meyen gnıptarta bir araya geunek," Akkuş, eleştiri yapan çevrelere işın başında bir- likte çahşma önerisinde bulunduğunu, ancak red- dedildığinı söyledi. Kül- tür Bakanhğı'nın da bi- enale olan desteğını bu baskılar nedeniyle çektı- ğini savunan Akkuş, ge- lecek yıl bienali uluslara- rası gerçekleştirmeyi dü- şündüklerini, ancakyaşa- nanlardan sonra bazı des- tekleyenlenn gen çekil- mesi nedeniyle telefon parasını bile ödeyemez hale geldıklenni behrte- rek "Ama gerekirseevimi sanp bienali gerçekleşü- receğun" diye konuştu. 1 tstanbul Kadın Bi- enah'nın, 8 Mart-31 Mart 2001 tarihlen ara- sında yapılması planlanı- yor. Bienal, İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi'nin. ev sahipliğinde, Fransız Kültür Merkezi, Bilgi Üniversıtesi, Goethe Enstıtüsü, Mımar Sınan Üniversitesi, İstanbul Devlet Tiyatrolan gibi pek çok dernek ve kurum ile bazı ilçe belediyeleri ve basm kuruluşlanmn desteğiyle gerçekleştiri- lecek. Harem-Sirkeci arasına yapılması düşünülen tüp geçidin, depremde bağlantı yerlerinden kopacağı öne sürüldü Tüp geçide deprem tehdiditstanbul Haber Servisi - Japon- ya'dakı Tokaı Üniversıtesi Deniz In- şaat Mühendısliği Bölümü öğretim Oyesi Prof. Dr. Omer Aydan tarafın- dan hazu-lanan raporda, Harem-Sir- keci arasına yapılması düşünülen "Tüp Geçiş"ın, olası bir depremde zemin sıvılaşması sonucu oluşacak basınç nedeniyle bağlantı yerlerinden kopacağı öne sürüldü. Prof. Aykut Barka ve Doç. Oğuz Gündoğdu da söz konusu bölgede büyük depremler üretmiş aktif faylann bulunduğuna dair bilgi bulunmadığını ancak bölge- den uzakta bulunan faylann üretece- ği depremlerin de zeminin yapısma bağlı olarak sıvılaşmaya neden olabi- leceğini vurgulayarak bu yöndeki ıd- dianm ciddiye ahnması gerektiğım söyîediler. Japonya uyruklu Türk bilım adarm Prof. Dr. öiner Aydan ve ekibince, üniversitenın laboratuvar ortamında deneysel olarak kanıtlayıp hazırlandı- ğı ve Bayındırlık ve Iskân Bakanı Ko- ray Aydin ile Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'e de sunulduğu belirtılen ra- porda, İstanbul Boğazı'nda Harem ile Sırkecı arasında inşa edilmesi öngö- rülen tüp geçışe ılişkin projenin yeni- den gözden geçırilmesi gerektiği bil- dirildi. Anadohı AjansTnın haberine göre, söz konusu raporda tüp geçişin yapılacağı zeminde, hattı dikuıe ke- sen kuzeybatı-güneydoğu gidişli fay- lar bulundugu ve bunlar içerisinde en önemlisinin Sirkeci önlerinden geçen Haliç fayı olduğu vurgulanarak şöy- le denildı: Kar yağısı yurdun bûyûkböhunünde etidsmi kaybederken bugünden itibaren özeffikk Bata Karadeniz, Marmara ve Ege böigelerinde firüna bekleniyor. Dogu Anadohı'da da karlar erimeye başladı ve ulaşuna kapanan karayoilan açıkh. Marmara, Ege, Bati Akdeniz,Orta Karadeniz, tç Anadolu'nun kuzeybabsında, yanndan itibaren de yağış beklendiğini bildiren yetkililer, yağışlann yağmur ve yer yer sağanak şekhnde olacagmı benröiler. Yetküüer, bugün Marmara, Ege ve Ban Karadeniz'de lodos nedeniyle nrtma şekttnde rüzgâr beklendiğini büdirerek yurttaşlan soba zehirienmelerine karşı dikkarJi ounalan konusunda uyanhlar. o Kar Şııbatın somuıda geldiO Batı Karadeniz, Marmara ve Ege'de e yağış ve fırtına bekleniyor. Şanlıurfa Tarım ıl Mudurû Rustem Coşkun, çtftçjlenn ve ıştetme sahıplennın hava koşullanna gore program uygulamalan gerektıgını bildirdi Karla mucadeteyı yanlış ıhbariar engellryor. Uludağ'da kar kalınlığı cm. olarak ölçuldu. Kar kalınlığının 1 metreyı aştığı Ercıyes'te, ozellıkle guney ıHennden gelen kayakseverler, kayak yapmanın keyfinı yaşıyorlar. Yolculara jandarma desteği... Bıtiıs jandarma komutanı, yoltarda mahsur kalan yotcutara helva-ekmek dağrttı. Çığ nedeniyle ulaşıma kapanan karayoilan açıldı 1 haftadan bu yana devam eden kar yağışı, tıpı ve fırtına etkısıni kaybettı. Sabah saatlennden itibaren Van ve Hakkân'de bahar havast yaşanmaya başlandı. SağhkBakanlığı soğuğa karşı uyardı Haber Merkezi - Yetkililer ısı kaybı ve donmalara karşı önlem alınmasım, sobalı evlerde odalann yeterince hava- landınhnasını, yangın ve karbonmonok- sit zehirlenmesine dıkkat edihnesini, ye- nilenlerin kontrol edilmesini, alkollü ıç- ki kullamlmamasını söyleyerek uyan- larda bulunuyor. Kalp hastahğı veya yüksek tansiyonu olanlann soğuk havada ağır işler yapma- ması gerekiyor. Sağhk Bakanlığı, kışın aşın soğukla- nn yaşandığı yörelerde ve aylarda, ha- va koşullannın insanlann sağhk ve gü- venliğini tehdit eder hale geldiğine işa- ret ederek aşın soğuğa karşı halkı uyar- dı. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hiz- metleri Genel Müdürlüğü tarafından ya- pılan uyanda, aşın soğuklann yaşandı- ğı günümüzde soğuklara bağlı sağlık so- runlan ve alınacak önlemler anlatıldı. Yollarda buzlanmaya bağlı trafik kaza- lan ve düşmelerin artacağı belirtilen açıklamada, yakılan soba veya elektrik- li ısıtıcılann yangm ve karbonmonoksit zehirlenmesı riskim arttıracağına dıkkat çekildi. Bu konuda tedbirli davranılması iste- nen açıklamada, bacalann temizlenme- si gerektiğı vurgulandı. Soğuğun yol açtığı hastalıklann, özel- lıkle küçük çocuk ve yaşhlarda daha sık görüldüğü belirtiürken yaşh kişılerde, vücudun hava sıcaklığına uyum göster- me yeteneğınin azaldığı bildırildi. Yaş- lılann soğuğa karşı daha duyarlı olduk- lan ve yaşadıklan mekânlarda oda sı- caklığının sık sık kontrol edilmesi ge- rektiği ifade edildi. Yaşını doldurmamış bebeklerin hiç- bir zaman soğuk odada uykuya yatınl- maması gerektiğı kaydedılen açıİdama- da, bebeklenn vücut ısısını yetişkinler- den daha hızlı kaybettiği, yetişkinlerin titreme ile vücut ısısını artürabıleceği, ancak bebeklerin bunu yapamayacağına işaret edildi. Dengeli beslenmenın vücut ısısının korunmasına yardımcı olacağı belirtı- len açıklamada, "Isı kaybtnı artüraca- ğmdan alkoDû içki kullanmaym. Bunun yerine sıcak içecekler için ve sağhğmız açısından bir engel yoksa içine şeker koyun. Meyve ve sebze yemeye özen gös- terin. Vhamin veren yiyecekler yemeye özen gösterin" denildi. Açıklamada, soğuk havalann kalbe esktradan yük bindireceği vur- gulanarak kalp hastahğı ya da yüksek tansiyonu olanlann doktora danış- madan soğuk havada dışanda ağır iş- ler yapmaması, iş yapması gereken- lerin de iyi giyinmesi ve yavaş hareket etmesi tavsiye ediliyor. "Boğazgeçisininanagüzergâhıku- . zeydoğu- gûneybaü doğrultusunda olup Anadolu yakasmda Üsküdar, RumeK yakasuıda da Sirkeci'yi birbi- rine bağlayacakor. Toplanı uzunluğu 11 bin metredir. Bunun denizaranda- ki 1800 metrefik kısnu, vumuşak sıv> laşabitir zeminden oluşacaknr. Geri kalan kısun ise ardalannuş kumtaşı- silttaşı ve kiltaşından oluşmaktadır. Marmara Denizi içinde bir depremin oluşumu kaçmıhnazdır. Dolayısıyla tüp geçişin tasannunda, deprem sura- smdaki sarsmnya bagh olarak ohışa- cakyükler iledeniztabanınıohışturan zeminin sıvüaşmasuun gözönüne ahn- ması gerekmektedir. Ortalama yo- ğunhığu az olan tüp geçiş, smlaşma üzerinezeminin direndni yitirmesi so- nucu ohışan kakhrma kuv^etine bağ- h olarak deniz yüzeyine doğru itile- cektir. Bu durum tüp geçişin bağlantı yerlerinden kopmasma neden olacak- nr." Tüp geçişin derinliğmın 60 metre olduğu ve dünyada bu derinlıkte mşa edihniş bir tüp geçidin bulunmadığı- na dikkat çekilen raporda, 100 metre uzunluğunda dikdörtgen kesitli kutu ola- rak inşa edilecek tüp geçi- şe, su basıncmın etkısının de olumsuz yönde olacağı ıddia edildi. Raporda ayn- ca, tüp geçiş kutularınm bağlanö yerlennde ıyi mal- zemeden yapıhnış kauçuk kullanılsa bile ilende bu- ralarda sorun çıkacağı kay- dedildi. tüp geçişin güven- lik sorununa da değınılen raporda, "Boğaz'a girebi- lecek ve> a geçecek düşman gemilerinin nüsilleme ve torpidolaması konusunun iyice düşünühnesi gerek- mektedir. Böyle bir Boğaz geçidinin. bu tür sakhnlar- dan etjkflenmeyecek beürli bir derinlikte ohnası gerek- mektedir'' denildı. Deniz Idrienmesi Raporda, tüp geçişin ın- şası sırasmda çevreye za- rar verileceği ileri sürüle- rek şu görüşler savunuldu: "tstanbul Boğazı'nda bir- birine zıt yönde 2 deniz akmnsı söz konusudor. tüp geçişin inşaatı su-asmda deniz tabannun kazüıp düdenmesi gerektiğuıden, kazılan toprağm denizalo- muıdan etküenmesi sonu- cu çok büyük alanlan kap- sayacak düzevde deniz kir- lenmesi olacaknr. Dolayı- sıyla böyle bir durumun, denizdeki canh ortamım çevresel olarak olumsuz etküemesi kaçuıılmaz ola- caktır. Marmara Bölge- si'ndeki bahk göçünü ve bahkçıhk mevsimini düşü- nerekyıhn beürli süresi de- nizde yapüacak inşaatın durduruhnası gerekecek- tir. Bu da özeUikle tüp ge- çişmy^at"" doğrudan Ugi- lendirecek, süreyi uzata- cakbr."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear