Catalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi GenelYayınYönetmeni İbrahlm Yıhhz • YazuşlenMüduriı: Safim Alpaslan • Sorumlu Müdür: Fîkret Ükiz • Haber Merkezı Müdürü: HaluuKan tstihbarat CengizYıMınm#Ekonomı özlemYüzak • Kültur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir YOcrinuD • Makaleler Sami Karaören 9 Ouzeitme Abdallsh Yaacı • Fotoğraf Erdogan Köseoğin • Btlgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç # Avrupa Temsilcisı Güray ö z Yayın Kurulu tUtan Selçuk (Başkan), Orhan Ennç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ibrahim Yüdız, Orhan Bursalı, Mustafs Balbay, HakanKara. Ankara Temsılcısr Mnstafa Baibay Atatürk Bulvan No' 125,Kat 4,Bakanlıklar-.AnkaraTel-4195020(7hat), Faks 4195027 • Izmır Temsilcisı Serdar Kızık, H. Zıya Blv 1352 S 23 Tel 4411220, Faks- 4419117 •AdanaTanalcıa Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No 1 Kat.l, Tel: 363 1211, Faks 363 12 15 Müessese Müdürû Erol Erkat # Koordınatör Ahmet Kornlsan • Mu- hasebe Bûlent Yener# Idare. Hüseyin Gürer • Satış FıziletKuza MEDYA C: • Yönelım Kuruh Başkanı - Genel Müdür Gülbiı Erdarao 9 Koordınatör Rehı Iptmuı 0 Genel MüdürYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 5139580-508460-6l.Faks 5H8463 V a\ımla>aıı ve Bısan: V enı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Tujkocagr Cad 39 41 Cağaloglu 34334 Islanbul PK 246 - Sırkccı 34435 laanbul Tel (0712)31205 05 (20 hat) Faks 10712) 5H 85 95 www cumhuriyet.com.tr 26 ŞUBAT 2001 îmsak:5.09 Güneş: 6.37 ÖğJe: 12.24 Ikindi: 15.26 Akşam: 17.59 Yatsı: 19.19 Streisamfa•• • •• • •• • ASSOCIATED PRESS - 29. Amerikan Film Enstitüsü (AFI) Onur Ödülü, geçen aylarda konser salonlanna veda eden Barbra Streisand'a verildi. Streisand'a ödülü Sidney Poitier tarafından takdim edildi. Tören Beverly Hilton Oteli'nin Uluslararası Balo Salonu'nda yapıldı. Barbra Streisand onur ödülü alırken bir süre bir şey yapmayacağını ve kendisine vakit ayıracağmı söyledi. Streisand geçen yıl Altın Küre'nin de onur sanatçısıydı. Onur ödülü hgiliz sanatçıya • PARİS(AA)- Fransa'nın Oscar'ı olarak kabul edilen "26. Cesar Sinema ödülleri" sahiplerini buldu. Champs Elys'ees Tiyatrosu'nda yapılan ödül töreninde, Agnes Jaoui'njn yönettiği aynca eşi Jean-Pierre Bacri ile oynadığı ve senaryosunu yazdığı "Le Gout des Autres" adlı film dört dalda ödül alarak törenin galibi oldu. Dominık Moll ise "Harry, un ami qui vous veutdubien" adlı filmiyle en iyi yönetmen seçildi. Onur ödülü, 55 yaşındakı Ingiliz kadın oyuncu Charlotte Ramplıng'e verildi. Davos hacker'ı yakalandı • DAVOS (AA)-Dünya Ekonomik Forumu'nun bilgisayar sistemine geçen ay giren bir grup hacker'dan birinin, Isviçre'nin Bern kentinde yakalandığı bildirildi. Isviçre'nin haber ajansı ATS, adını açıklamadığı yetkililere dayanarak verdiği haberde, erkek olan hacker'ın Isviçre'nin başkenti Bern'de yaşadığını kaydetti. Forum yetkilileri, hacker'lann bu yıl Davos'ta yapılan toplantıya katılan ve aralannda üst düzey bankacılar ve siyasetçilerin bulunduğu çok sayıda kişının kredi kartlanyla ilgili bilgileri elde ettiklerini kaydetmişti. Abade kadın' olmak istiyor • LAGOS(AA)- Dünyanın en iyi kadm futbolculanndan biri olarak kabul edilen 23 yaşındaki Nijeryalı lyabo Abade, ameliyatla 'tam bir kadın' olabilmek için 20 büı dolar bulmaya çalışıyor. Kadmlık testlerinden geçemediği için 3 yıl önce milli takımla ilişkisi kesilen Abade, kendini bir kadın gibi hissettiğıni ve küçük boyutlardaki penisiyle ademelmasından kurtulabilmek için yurtdışında ameliyat olmak istediğini, ancak bunun için de 20 bin dolara ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Genç futbolcu ameliyattan sonra dünyarun 1 numarası olacağını söylüyor. özelsayısında Türkmodası, mankenleri veIstanbul'un turistik mekânlarına 14sayfa ayırdı Dünya, Türk modasmı keşfetti• Yılda dört kez yayımlanan moda ekinde Taksim'deki bir Türk hamamı, Pera Palas Oteli, Topkapı Sarayı'nın Harem Dairesi, Asri Turşucu, Pandeli Lokantası ve bazı özel konutlar dekor olarak kullanıldı. NEW\DRK(AA)-ABD'nin ön- de gelen gazetelerinden The New York Times tarafindan yılda 4 kez ya- yımlanan moda dergisi, Türk moda- sı, Türk mankenleri ve mekânlanna tam 14 sayfa ayırdı. "Fashions oftheTunes" adıyla ya- yımlanan dergide, Yuksel Ak, HûJ- ya Avşar, Deniz Akkava, Hürya Ak- suJaı;EsraTürjjen,I)flek\Ialtepe,Bir- gen Goktürk, Dina Topbaş, Özkm Taşkent, Sarah Velidedeoğlu, Elif Dağdeviren, BurçakSayılgan, Serra Taşkent, Yasemin Kozanoğlu, Zey- nep Fadıllıoğlu, Selin Toktay ve Öz- lem Tekin'ın mankenliğinı yaptığı Türk modasmdan örnekler, Istan- bul'un çeşitli mekânlannda çekil- miş fotoğraflarla yer aldı. The New York Times'ın özel sa- yısının Türkiye ve Türklerle ilgili bölümünde, Taksim'deki bir Türk hamamı, Pera Palas Oteli, Topkapı Sarayı'nın Harem Dairesi, Asri Tur- şucu, Pandeli Lokantası ve bazı özel konutlar dekor olarak kullanıldı. Jet sosyetenin ünlü isimlerinden DianevonFurstenberg. fa favoriken- tinin Istanbul olduğunu ve jet sosye- tenin şimdilstanbul'u terrih etöğini'' belirterek şunlan söyledi: "Istanbul'da kendînizi HoDyvvood tepelerindegibi hissediyorsunuz. Bir küometre gkfince bir bakryorsunuz Portofıno'ya gelmişsiniz. Kentinbir kesimi Paris'i, bir kesimi Londra'yı, NewYork'u,Roma'yı ya da Kahire'yi andınyor." Modacı OscardelaRentada "Gus- tave FlauberL Lord Byron ve Lady Stanhope'un Istanbul hakkındayaz- dıklanndan ve ressam Jean-Etienne Liotard'mtaMolanndançoketküen- diğmT kaydetti ve "Size tavsryem, İs- tanbul'a gidin ve Haliç'te kaybolun. Çok şey keşfedeceksiniz" dedı. Yves St. Laurent fırmasınnı baş- kanı MarkLee ve EdFilipowski'nin Tnalikânelerinde kullandıklan tz- nikişi çini tabaklara; Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklanna baş- kenüik yapmış lstanbuTa son seya- hatierindesaün aldıldanna" değını- len dergide, "tabaklara. bir zaman- lar sultanlann tercih ettiği Beykoz Cam Fabrikası ürünlerinin eşBk et- tiği'' belirtildi. Yazıda, Istanbul'u ziyaret edecek Amerikalılara Topkapı Sarayı, Pan- deli Lokantası, Yerebatan Sarayı, Sultanahmet Camii, Ayasofya, Bey- lerbeyı Sarayı, Kapalı Çarşı, Hor- hor'daki bit pazan, Çukurcuma, Pe- ra Palas ve Sirkeci Tren Istasyonu'nu mutlaka görmeleri tavsiye ediliyor. AKDENİZ ÜNİVERSÎTESİ Organ naklinde büyük başan ANTALK4(AA)-Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakül- tesi Organ Naklı Ünitesi, or- gan naklı sayısı ve nakiller- deki başan oranı bakımın- dan Türkiye 'nin ilk üç organ nakli merkezi arasına girdi. Organ Nakli Ünitesi So- rumlusuDoç.Dr. Aiper Demirbaş. AU Tıp Fakülte- si'nde organ nak- Iinel978'debaş- landığını ve o yıl 2 hastaya böbrek nakledildığini be- • AÜTıp Fakültesi Organ Nakli Ünitesi'ndeki başan oranı dünya ortalamasını geçtı. lirtti. Burakamınyıllargeç- tikçe arttığına işaret eden Demirbaş, 1999 'da 19 böb- rek, 1 karacığer, 1 de kalp nakli gerçekleştirilen hasta- nede, geçenyıl ağustosta Or- gan Nakli Ünitesi kuruldu- ğunu anlattı. Derrürbaş, Tür- kiye'de organ nakli yapabi- len 25 civannda cerrah bu- lunduğunu söyledi. Organ nakli ünitesinin 25 yataklı servisiyle ve eğitilmiş personeliyle kısa sürede bü- yük başan sağladığını kay- deden Demirbaş, "Yabuzca buyıhnük50gü- nünde 17 hastaya organ ve dokn nakB gerçekleşti- rildi Bn sfirede organ nakli yapı- lan 50 bastadan yalnızca birisi ya- şaımnı yitirdi. Bu da başan orannmzuıyüzde 98oktuğu- nu gösteriyor" dedi. Demirbaş, dünyada 2-3 yıldan beri uygulanabilen canh insandan karaciğer nak- line 2 ay ıçınde başlayacak- lannı da açıkladı. Içimizde/d Vîyanahlar Bu yıl yedincisi düzenJenen u Vîvana Opera Balosu", A\ııstunu Dtşişleri Bakanı Benita Ferrero-WaWner ile Devîet Bakanı Yuksel Yalo\a"nın da kaobnuyla Smssotd'de gerçekleştirildL Yaklaşık bin kişinin kabldığı ve biletierin 175 dolardan saüldığı balonun gefiri Bizbn Lösenıiü ÇocukJar Vakfi'na bağışlanacak. Baloda, Turgut Özal'm "lcraaün tçmden" programlannda kuDandığı altm kaplama kalemi ile saati, vakıf yararma açık artnrmavia saüşa sunuldu. Balodantoplam15 bin 800 dolar gefir efcle edfldL Baloda "Altm Gençük" olarak adlandınlan 120 genç, açıhş valsini yapb. \ rıana Opera Balosu için 600 metrekarelik bir dans pistuıe dönüştürülen Swissotel Balo Salonu'na 150 saatük bir çahşmayia 28 adet loca ve 16 adet teras yeıieştirildi Sertab ErenerfleLevent Yüksd'in konser verdiği geceje, ANAP Istanbul \Ifllet\ : eküi Cavit Kavak, Avusturya'nm Ankara Büyükeiçis Ralp Scheide'nin de aralannda bulunduğu çok sayıda davetii kaülcü. (ZAfER ÜÇÜNCÜ) Hindistan'm Punjab bölgesindeki kuzey kasabası Ludhianada 'RuralOhmpicsofIndia(Hindistan Olünprvatlan)' di>e bilinen 67. Kila Raipur Spor Festivali'nin açıbş töreninde dün boğalann çektiği vük arabalan vanştınldı. Ocak ayında hayvan haklan organizasyonlan tarafindan yapılan 'zulmü sûrekli hale gerirme' suçlaması ile açılan dava sonucunda bu geleneksel yanş, mahkeme tarafindan yasaklanmıştı. Fakat yanşın organizatörü Sukhbir GrevvaL bu suçlamalan reddettiğini, organizasyonunun yasağa karşı geleceğini ve yanşlann sûreceğini söyledi (REUTERS) SÖYLEŞT ATTİLÂİLHAN Sivil Toplum 'Numarası' Yüceparçanınyansını Türkçe, yarısını Ingilizce seslendirecek Eurovision'a 'karışık' şarkı 3UHÜK size st'şey OLMAT- e-posta: tan@prizma. net tr İZMtR (AA) - Dani- marka'da yapılacak 46. Eurovision Şarkı Yanş- masrndaTüridye'yi tem- sil edecek olan Izniirlı sa- natcı SedatYüce, yanşma- da şarkısını yan Ingiliz- ce, yan Türkçe seslendi- receğini söyledi. Yanşmaya 3 ay kala kampa girdiğini anlatan Yüce şöyle konuştu: "Ya- nşma şarktsuu belki 50 defa seslendirdün. Beste- d Semıh Güneri ve sözya- zan Nurdan Güneri ile TRTyegönderaecekbant için kayıt çahşması yap- ük. Birinci ohııayı bekli- yordnm." Sedat Yüce, "Eurovi- sion Türkive finalfne ilk defa 1993 yıtanda kaül- dım. SoBst Şebnem Öz- saran'avokalyaptmı. 1996 ve 1999 yıDarmda da so- list olarak kaöldım. Al- lah'm hakkı üçtür derler, ama ben 4. kez katiJdım. Buseferbaşardmı*' dedi. Sedat \ ULC Yüce, "Danimarka'da yapılacak yanşmada, şar- kryı yan tngilizce yan Türkçe seslendireceğim. Şarkmm sözteri, Ingfliz- ceye çevriliyor'' diye ko- nuştu. Yüce, özellikle Türk- lerin yoğun olarak yaşa- dığı Almanya, Hollanda, Fransa gibi ülkelerden yüksek puanlar geleceği- ne inandığını belirtti. Yüce, bundan sonraki tek hedefınin albüm çıkar- mak olduğunu söyledi. Birara, İETTotobüslerinde, birilân; kelimesi ke- limesine tekrarlayamam ama, 'zübdesi' aklım- dadır: yaşlı yolcular bu araçlarda birzamandır 'mec- canen' ('bedava') gidip gelıyordu ya: artık, daha ra- hat olacaklarmış! Nasıl mı? Sabahın saat onuyla ak- şam üstünün saat dördü arasında yolculuk ederek! Nfye? Bu saatlerde, araçlarda yolcu yoğunluğu az da ondan; yer bulup oturabilırsin, itilip kakılmazsın, vs. Hemşehrisinın rahatını düşünen belediye böyle olmaz mı? İyi de, ya senin ulaşmak istediğin ki- şiye ya da yere, sabah ya da akşam ulaşman ge- rekiyorsa? Alınan yeni karar. lETTnin yolculanna 'Ameri- kan usulû' bir 'kazık!' Evvelce yaşlı yolcular, bu otobüsterde yirmi dört saat 'meccanen' yolcu- luk edebiliyorlardı; herhangi bir saat kısrtlama- sına tâbi değillerdi; yeni alınan kararla, 'mecca- nen' seyahat haklan 'kısrtlanryor'; yolcunun sey- rek olduğu saatlere sıkıştınlmış; yâni 'ihtiyarla- nn' kalabalık saatlerde, yolcu yoğunluğunun, ayağına dolaşmaması isteniyon o yaşlı yolcuyu, daha da rahat ettirmek gerekcesi, kuyruklu bir yalan; acı ilâcı yaşlrya »çirebilmek için uydurul- muş bir kılrf; açık bir 'Amerikan' aldatmacası! Bu 'maıifet', 'Amerikan Hayat Tarzı'run, yıllarca ön- ce bulduğu, sonradan kullanıp geliştirdiği, bir 'rek- lâm numarası'dır: kötüyü iyi, yanltşı doğru, zararlıyı yararlı olarak tanıtıp 'pazartamak!' Istanbul'daki 'muhafazakâr' belediye de, dengıne getirip aynı 'numarayı' yaşlı yolcuya uyguluyorsa, 'Amerikanlı- ğına' diyecek yok! Bilmem ama, Anadolu'da hal- kın ağzındaki o tekerieme, galiba yapılan işe eldi- ven gibi uyuyor: "Alavere dalavere 'Kûrt' Mehmet nöbete!.." o ba$ka, bu ba$ka, s«bebl belll... Türkiye Cumhuriyeti'nde, yanlış hatıriamıyor- sam, ilk Insan Haklan Derneğı'ni 'SosyalistSol', bazı Inönü muhaliflerinı CHP'den yanına çekerek kur- muş; bu yüzden, Tan Gazetesi'nin, Görüşler Der- gisi'nin, dolayısıyla Sertel'lerin başına geJmedık be- lâ kalmamıştı: '40 Karanlığı'nın sonlanna doğru, ufukta 'Hür Cephe'nin (ABD, SSCB, Ingirtere, 'Hûr Frartsızlar" ve Çin) zafen seçılıyon ünlü 'Atlantik Be- yannamesi' tartışmaya açılmış: söz hürriyeti, yazı hümyetı, toplantı hürriyeti, örgütlenme hürriyeti vs. Inönü Cumhuriyeti'nde butün bunlar yasak; 'sivil toplum örgutû', kavram olarak bile oluşmamış; der- nek denıldi mi, 'Kızılay Derneği', 'Yeşilay Derne- ği', 'Çocuk Esirgeme Kurumu' akla gelıyor; cemi- yet denitdi mi, 'Umum Mütekaidin-i Askeriye Ce- miyeti', ya da 'Malûl Gaziler5 ! Ha bir de tabiı, Ata- türk Cumhuriyeti'nin yasadışına ittiği Mason Lo- calan'nın; Inönü Cumhuriyeti'ndeki devamı olan, 'Türk Yükselme Cemiyetf... 'Sivil Toplum Kuruluşlan'n, çıkanna kullanmayı ABD keşfetmiştir; devletle direkt ilişkisi olmayan yurttaş- lann, şu ya da bu amaçla bir araya gelip bir demek, bir vakıf, benzer bir kuruluş oJuşturmasına, sahıden demokratik bir ülkede kim kanşır? Hiç kimse! Tam tersine, bu tür kuruluşlar, bireylerin, yurttaşlık bilin- cine sahip çıktıklannın belırgin işareti; ne kadar çok olursa o kadar iyi; çünkü özgürlüğün somut kanıt- lan! İyi de, cumhuriyetin ve demokrasinin çağdaş va- tanı Bat Avrupa'da yok muydu bunlar; ya da, 'de- ğeri' yeterince bilinmedi mi ki, "Yeni Dünya'da öne çıkıyorlar? Bilinmez olur mu canım: demokrasi mü- cadelesinde, gizli açık siyasi partiler kadar, gizli açık "Sivil Toplum Kunıluşian'nm da, hem Fransa'da, hem Ingiltere'de, hem Almanya'da onemli rolleri olmuş- tur; şu farkla kı, Batı Avrupa'daki Klâsik Demok- rasi'de, yönetim düzeni sınıfsal bir arternatif ha- linde işlediğinden; Avrupalı 'Sivil Toplum Kuru- luşlan' da, seçimlere katılan siyasi partilerin yö- rüngesinde örgütleniıier; nihai amaçian, 'ikti- dan değiştirmek' ya da yörüngesinde seyretfk- leri partinin bunu başarmasını sağlamaktr. Başka türiü söyiersek, Batı Avrupa'nın 'Klâsik Demokrasi' anlayışında 'sivil toplum kumluşu' ne mün- hasıran bir hayır cemiyetıdır, ne bir 'yöreyi gûzelleş- tirme derneği', ne de 'yardımsevenler" vs; 'Sivil Top- lum Kuruluşu' sosyal, siyasal ve ekonomik kon- jonktür içinde gelişen, sosyal ve siyasal diyalek- tiğin; tez, anti/tez ve sentez zincirinde, son dere- ce 'işlevsel' bir yurttaşlar topluluğudur; V^/ew' sı- nrfsaJ çıkannın ifadesi 'siyasipartilerden' birinin -ken- disınınkinin- iktidara geçmesini sağlamaktır. çar$ıya plrlnce glderken... A merika Birleşik Devietleri, hele XX. yy'ın son- #\ianna doğru, 'Sivil Toplum Kuruluşlan'na, çıka- nna fevkalade yarayacak bir 'kullanma tekniği' ge- liştiriyor; eğer 'sınrfsai' nrteliğini kaldınr ya da 'kitleselliği' onun yerine geçirirsen; hele bir de toplumsal dtyalektiği' unutturup, meselâ 'doğa- sal diyalektiği' öne çıkanrsan; bu sivil toplum ku- ruluşlan, birikmiş sosyal patlama potansiyelini, şu ya da bu doğrultuda 'bosa çalıştrmakta işe yarar; başka bir deyişle, 'kurulu düzenin' başı- na belâ kesilmesini önlemek olanağını sağla- mıs olur. İnsancı ve haksever' bir düzen gibi, özyönetim- ci sosyalist biramacın; 'düzenideğiştirmek'için, k o layca güç bırliğinde toplayacağı, her türden insan; amacı, soyut insan haklannı, hele hele 'etnik'ya da 'kimlik' haklan kurcalayan amaçlara yönlendirilırse, hiç de uzun sayılmayacak birsürede, o kalabalîk bi- linmez kaça bölünür; bu yüzden de, 'kurulu düzen' için, potansiyel bir tehlike olmaktan çıkar. Oyle ya, böyle bir saptırma için 'hak' mı yaratıl- maz? Modern zamanlarda, ulus/devletle birtikte ta- rihe kanşmış, eskiden kalma neler var, neler? 'Etnik Haklar' mı ararsın, 'Dinsel Haklar' mı? 'Bölgesel Haklar mı ararsın, yoksa 'Cinsel Haklar' mı? 'Bozuk Düzeni' değiştirmeyi bırakıp; yurttaş toplulukla- n -gerçekte belki de asla elde edemeyecekleri- haklann peşine düşerlerse; hem tehlike olmak- tan çıkarlan hem de, eğer bu işi -SSCB gibi, Fe- deral Yugoslavya gibi- 'ecrtebi' bir ülkede yapar- larsa; o ülkenin ulusal birliğini bir güzel dağrbr- lar, ki, ABD'nin bazı ahvalde, arzu ettiği de za- ten budur sanınm o yüzden, kendi ülkesinde 'bo- şa işleyen' türden 'olanlanru; 'ecnebi' ülkelerde ise ulusal/sınrfsal potansiyeli dağıtanını seviyor- lar. Aynen Istanbul şehrindeki 'muhafazakâr' beledi- yenın, yaşlı yolculann, yirmi dört saatlik 'meccanen' yolculuk etme hakkını birkaç saate indirmeyi onla- ra büyük bir rahatlık diye sunması gibi! Gerçekte, 'Çar- şıdakı pirince giderken, evdeki bulgurdan oluyor- lar' haberleri yok! httpV/www.prizma.nettr/AILHAN http^/www.bilgiyayınevi.com.tryailhan Faks/0-212/2601988