Catalog

24 ŞUBAT 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMDE KRIZ Asgari ücret 148 dolardan 105.8 dolara geriledi, 1651 dolarlık vali maaşı 1161 dolar oldu Ucreder bîr gün içinde eridiANKARA(CumhuriyeîBürosu)- IMF'yle yürütülen ekonomik prog- ramın iflas etmesinin ardından sivil girişim başansız bakan ve bürokrat- lann görevden almmasım isterken, sendika başkanlan hükümetin güve- nilirhğini kaybettiğini vurguladılar. Kamu Emekçileri Sendikalan Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Sami Evren çalışanlann hak kayıplannın giderilmesi için eylem- lere başlayacaklannı açıklarken, DISK Genel Başkanı Süleyman Çe- kbi sorunlann aşılması için tüm üre- ten kesünlerin biraraya geleceği bir platformun oluştunılması gerektiği- ni söyledi. Türkiye Kamu-Sen Ge- nel Başkanı ResulAkay, hükümetin meşruiyetini yitirdiğini bildirdi. Kurlann serbest bırakılmasıyla kamu çabşanlannın ücretlerinin ne- redeyse yansı bir gün içinde eridi. Asgari ücret, 148 dolarken, Merkez Bankasf nın önceki gün için açıkla- dığı 963 bin 943 liralık satış kuru üzerinden 105.8 dolara indi. Kurlann serbest bırakılmasuıdan önce 1651 dolara olan vali maaşı da 1161 dolara kadar düştü. 972 dolar alan profesörün maaşı 695 dolara, 504 dolar olan doktor maaşı 344 do- lara, 437 dolar olan polis memuru maaşı 298 dolara, 348 dolar olan öğ- retmen maaşı 237 dolara, 252 dolar olan memur maaşı da 172 dolara düştü. Ekonomik bunalım ve dalgalı kur sistemine geçilmesi karanna sendi- kalar tepki gösterdi. Türk-Iş, Hak-Iş, TOBB, TİSK, TZOB ve TESK'in oluşturduğu sivil girişimin Bakanlar Kurulu'nda değişiklik istemesinin ardrndan sendika liderleri hüküme- tin güvenilirliğini kaybettiğini vur- guladılar. Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay, 22 aydır uygulanan ekonomi programının çöktüğünü vurgulaya- rak, "Artik halkuı geniş kaatamı ik oluşturulan potftikalar devreye gir- metidir" dedi. Hükümetin izlediği yanlış yoldan dönmesi gerektiğini vurgulayan Akay, gerçekleşen enf- lasyon oranının hedef enflasyonu aş- ması durumunda ilk 6 ay için veri- len yüzde 10'luk maaş zammının fark verilerek arttrnlacağına ilişkin sözleri anımsatarak, "Buyüzdença- hşanlann mağdur edilmeyeceğini umuyoruz" dedi. DİSK ulusal seferberiik istedi DlSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de hükümetin güven verme- yen bir noktada olduğunu söyledi. Bundan sonraki süreçte açık ve şef- faf politikalann uygulanmasrnı iste- yen Çelebi, "Sonın sadecc cahşanın. emeklinin sorunu değil, tüm Türid- ye'nin sorunudur. Bu yüzden ulusal seferberiik ilan edilmelidir" diye ko- nuştu. Çelebi, üreten tüm kesimlerin içinde yer alacağı bir platformda bü- tün sorunlann tartışılması ve uygun çözüm yollanmn bulunması gerek- tiğini vurguladı. KESK Genel Başkanı Sami Ev- ren, son bunahmın IMF ve hükümet kaynaklı olduğuna, faturanın ise yi- ne emekçiye çıkanlacağına dikİcat çekti. Evren, "Buna karşın hükümet IMF ile yeni anlaşmalar yapmakta- dır. Bu anlaşmalann emekçiler aley- hine sonuçlar doğuracağı açıkür" dedi. BAYKAL: Zarafede yapüan devalüasyon ANKARA / İSTAN- BUL (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanı De- niz Baykal, dalgalı kura geçişin, "nezaketle, za- rafetie bir devalüasyon" olduğunu belirtti. Baykal dün yaptığı ya- zılı açıklamada, Türki- ye'nin 14 aydır uygula- dığı ekonomik progra- mın iflas ettiğini, büyük umutlarla yürürlüğe ko- nulan programın yürütü- lemez hale geldiğini kaydederek "Açıktan de- valüasyon nitelemesi ye- rine, dalgalı kur nitele- mesitercih edilmektedir. Bu devalüasyondur, be- lirsiz bir devalüasyondur. Kur dalgalamnası basla- rmşür. Bugûne kadar uy- gulanan program geçer- li olmaktan çıkmışür. ŞimdL, Türldye'yi bu noktadan daha ileriye götürecek yaklaşunı ara- ma zamanıdır* dedi. ÇİLLER: İsimsiz moratoryum TRABZON (Cum- huriyet) - Ekonomide yaşananları "isimsiz moratoryum" olarak nitelendiren DYP Ge- nel Başkanı Tansu Çü- ler, -Milktin Afrikah- laşnnldığmı", "Anka- ra'nın Sovyeüeştirikli- ğmi" iddia etti. Pelitli beldesi beledi- ye binasmı hizmete aç- mak, sivil toplum örgü- tü temsilcileri ile görüş- melerde bulunmak ve Trabzon TSO'da işa- damlanna konuşmak üzere dün Trabzon'a ge- len Tansu Çiller. ekono- mideki son durumu de- ğerlendirdi. EcevHhükü- metinın iktidarda kaldığı her aym. seçim maliyeti- nin beş katı kadar bir yük getirdiğini belirten Çil- ler, halkm çektiği bütün sıkmtı ve ödediği bütün vergilerin boşa gittiğini iddia etti. FP'ü Aktaş'tan önerge ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - FP Gazian- tep Milletvekili Nurettin Aktaş, Başbakan Bülent Ecevit'e, dalgalı kur sis- temine geçildiğinin açıklandığı gece "Mer- kezBankası'ndan kimle- re 3 mOvar dolar verildi- ğnn" sordu. Aktaş, Ecevit'in ya- nıtlaması istemiyle ver- diği soru önergesinde, 20 Şubat günü kamu ve özel bankalann ne kadar Hazine bonosu aldıkla- nnın açıklanmasım iste- di. Aktaş, önergesinde, "dalgah kur sistemine geçildiği gece Merkez Bankası'ndan.3 milyar dolardöviz çıküğı doğru mudur" sorusuna yer verdi. Milletvekilleri birbirini sucladı ANAP-DSP hesaplaşıyor TÜREYKÖSE ANKARA - Ekono- mik bunalım. hükümet ortaklanDSPileANAP arasmda karşılıkh suç- lamalann yoğunlaşma- sına neden oldu. DSP Ankara Milletvekili U- hıç Gürkan, "krizin te- tiklenmesinde ANAP'b- lann sorumluluğu" bu- lunduğunu vur gulaya- rak."Politikadeğişikliği anla>TŞj,gerekirsebera- berinde koatisyonda ANAP'uı durumunu yeniden gözden geçir- meyi de gündeme getir- mefidir" dedi. DSP Ay- dın Milletvekili Sema Pişkinsüt, bunahmın sorumlusunun IMF ol- duğunu söyledi. Pişkin- süt, "Işın Çelebi, Güneş Taner, Rüşdü Saracoğ- lu. Hikmet Uluğbay ar- ük löften sussunlar" sözleriyle de ANAP'uı yanı sıra, DSP'li eski Bakan Uluğbay'ıda he- def aldı. Gnıp toplanu- sına Ankara Milletveki- li Uluç Gürkan, îstan- bul Milletvekili Rıdvan Budak. Sakarya Millet- vekili Ramis Savaş'ın da aralannda bulundu- ğu bir grup milletveki- linin katılmaması dik- kati çekti. Bazı millet- vekilleri, "Hüsamettin Özkan, Cumhurbaşka- nı'nın kendisini hedef aldığmı büiyordu. Bu nedenlegerühniurman- dmh" görüşünü dile ge- tirdi. Bazı milletvekil- leri de, DSP'nin başta Enerji Bakanı Cumhur Ersümer olmak üzere, ANAP'ı "srnnda taşı- dığnu" vurguladı. ANAP'lılann son buna- lımda DSP'lileri hedef göstermesi de partide rahatsızlık yaratn. DSP Sakarya Millet- vekili Ramis Savaş da "ANAP'tabazıkişilerm parti disipnni dışında yapaklannı iddia ettik- leri beyanlannın, parti yönetiminin bügisiııde oMuğunu zannettiğini" söyledi. ÇİZMEDEN YUKARI m.kart@superonline.com.tr MUSA KART AMA BABAA\ DSP ve MHP, açıklamaya tepkili w Irtemçelîk 9 gergmtiği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski bakanlardan, ANAP Istanbul Milletvekili Mehmet AM trtemçe- Bkın Başbakan Bülent Ecevit'i ıstı- faya çağıran açıklaması, hükümet or- taklan arasmda gerginliğe neden ol- du. DSP'liler, Irtemçelik hakkında disiplin sürecinin başlatıl- ması gerektiğini belirtir- ken ANAP Grup Başkan- vekili Beyhan Aslan, "Bu bfanm parti içi meselemiz- dir. Başkalannm kanşma- sı söz konusu olamaz" de- di. Irtemçelik, kimseye ha- karet etme gibi bir düşün- cesinin olmadığım belir- terek "Ben sadece miDet- vekilliğimin gerektirdiği görev ve sorumluluğu yerine getir- dun" diye konuştu. TBMM Genel Kurulu'nun önceki günkü toplantısında DSP ve ANAP'lılar arasmda sert tartışmalar yaşamrken DSP'li Hasan Gflİay, lr- temçelik'in açıklamasını yırtıp ANAP sıralanna fırlattı. DSP'li Erol Al da Irtemçelik'in ihraç edilmesi gerektiğini belirterek "Ya siz atm ya da biz sizi atacağız" dedi. MHP Grup Başkanvekili Ismail Köse. Irtemçelik'e parti içi en büyük ceza verilmesi gerektiğini belirterek "Aksi takdirde hükümet ortaklan arasm- da uyum bozulur" dedi. Irtemçelik ise partisin- den istifa etmeyi düşün- mediğini belirterek pole- mik yaratmak için açıkla- ma yapmadığını söyledi. Irtemçelik şu görüşleri dile getirdi: "Kimseyi kişisel olarak kırmak gibi bir amacun yoktur. Ben miDetvekUliğimin görev ve sorumluluğunu yerine getirdim. Türkiye'deki durumu ne kadar va- him addettiğimi beürtmek ve bunun sorumhıluğunun hükümette olduğu- nu ifade etmek istedün." ANAP lideri: Koalisyon uzlaşma içinde .Ydmaz'dan destek çağnsı lstanbul Haber Servisi - Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başka- m Mesut Yümaz, ekonomi yöneti- minin yenı bir düzenleme gerektirdi- ği konusunda hükümette ortak bir anlayış olduğunu belirterek "TÜSİ- AD dabil berkesin hükümete destek obnası gerekir'* dedi. Yılmaz, MGK'dekı olaydan herkesin gereklı dersi çıkardığma inandı- ğmı ifade etti. Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, dün Tür- ker Inanoğlu Vakfı'nca (TÜRVAK) yaptınlan Türkiye'nin ilk "Sinema- Televizyon Müzesi" ile "Görüntülü ve Yazıh Sine- ma Kütüphanesi"nin açı- lış törenine katıldı. Uygulamalı Eği- tim Merkezi ve 5 sinema salonunun da bulunduğu kültür sitesini gezen Yıhnaz, çıkışta gazetecilerin sorula- nnı yamtladı. Mesut Yıhnaz. ANAP milletvekil- leri Mehmet Ali trtemcelikve Lütful- lah Kayalar'm hükümete yönelik eleştirilerinin anımsatılması üzerine "Baa arkadaşlanmızın kişisel görüş- leri olabilir. Bu partimizi bağjamaz. Şu aşamada herkesin, TÜSİAD dabil herkesin hükümetedestek obnası ge- rekir'' dedi. Döviz kurla- nnın dalgalanmaya bıra- kılmasının hükümetin ekonomik programda var- mak istedıği hedef oldu- ğunu ifade eden Yılmaz, "Bundan sonra kuriar da tıpkı faizler gibi serbest pi- yasa koşullannda betiıîe- necektir" diyerek şöyle devam etti: "Maalesef 2001 cari açı- ğmuzm hedefın çoküstün- de ohnasıve Türk ekonomisinin ufak siyasi krizlere karşı aşm duyarlı ol- ması bu uygulamayı öne çekmemizi gerektirdi. Arnk ekonomik progra- mın tek parametresi enflasyon hede- fıdir.'' IRMIKIAYDIN ENGÎN aengin@doruk.net tr Inat ettim. Bugün (dün) çıkan bütün gazeteleri önüme sefdim. Yoaım, haber, analız, değerlendir- me, ahkâm kesme, kılıf arama, ta- Irfını sıyırma, lafı dolandırma, laf dokunduıma, gaz verme, gaza getirme, suçlu arama, suçlu akla- ma, suçu örtbas etme, aklama, karaiama, hedef saptırma, göz boyama, falcılık, biücilik, btlgelik, karamsarlık, iyimserlik... Ne bulduysam okudum. Köşe yazariannın ne ünlüsü kaldı, ne ünsüzü; ne iytsi kaldı, ne kötüsü. Serbest piyasa ekonomisine tapan kalemlerin analizlerini de okudum, eko-geyik muhabbetle- rini de. Hızımı alamadım, Almanca ya- yımlanan günlük gazeteleri de el- den (yani internetten) geçirdim. Türkiye'yi birinci sayfalanna, ya darbe olduğu zaman ya da dep- remde filan çıkaran kıbırlı Alman gazetelennin birinci sayfalannata- şıdıklan ekonomik kriz haberierie- rini de bir guzel hatmettJm. Yani artık salı günü patlayip hâ- Bir Ekonomi Cahilinin Notlan... lâ içinde çırptndığımız "ekonomik çöküş" üstüne "allame" oldum. Eh, bu kadar bilgiyi kendime saklayacak değilim. Buyrun so- nuçlan birlikte okuyalım: Biiiiir: Hükümetin tepeleri ile ekonomi bürokrasısinin tepeteri- nin 13 saatlik toplantılanndan çı- kan karar bir devalüasyondur. Hükümetin bunu "dalgalı kurpo- litikası" diye adlandırması âlemin kör, herkesin şaşkın olduğunu sa- nıp yutturabileceğinı umacak ka- dar "aymazlık" içinde olmasından ibarettır. Hükümet, devalüasyon ilan et- miş ama bunun miktannı kendi saptamak yerine, bu işi kutsal ser- best piyasa ekonomisine bırak- mıştır. Serbest piyasa ekonomisi henüz bu konuda karar verme- miştir. Ama yüzde 30'dan az ol- mayacağı anlasılmaktadır. Bütün devalüasyonlarda oldu- ğu gibi bu işten sadece ve sade- ce kokusunu (betki de haberini) önceden aldıklan için satın alabil- dikleri kadşr döviz zula edenler kazançlı çıkmıştır. Yani bu ülkeyi biz yöneteceğiz diye ortaya çıkanlar, son üç gün- de bizim cebimizdeki her 100 li- ranm en az 30 lirastnı kapıp döviz zulalamış vurgunculann cebine aktarmışlardır. IkJiiii: 18 Nisan'da seçim yapıh masına kararverildikten sonra bir- takım adamlar ortaya çıkmış ve "Biz bu ülkeyi yönetmeye talibiz; bizi seçin" demişlerdir. Seçmenler oy veımiş, ortaya çıkanlardan bir kesimi seçımi ka- zanıp milletvekili olmuşlardır. Mil- letvekilleri kendi aralanndan biri- ne, cumhurbaşkanınca verilen başbakanhk mührünü onaylamış- lar ve hükümet kurulmuştur. Hü- kümeti kuranlar, "Bu ülkeyiyönet- mek, ekonomide, siyasette karar- lar alıp uygulamak için bu Mec- lis'ten çıkan en iyi tafem budur" demişler ve işbaşı yapmışlardır. Bu hükümet ve ekonomi bü- rokrasisinin tepelerine getirdikle- ri adamlar dış borç alabilmek için çaldıklan kapılardan "Gıdin IMF'den bir oluryazısı getirin" ya- nrtını almışlar ve IMF ile masaya oturmuşlardır. IMF, verilecek borçlann geri ödenmesini garantiye alacak ko- şullan belirlemiş ve hükümetin eti- ne tutuşturup "Haydi bunu temi- ze çekın, mührûnûzü basıp birni- yet mektubu olarak bize yollayın" demiştir. Niyet mektubuna mühür bası- lıp ımzalar atıldıktan sonra hükü- met, IMF ile anlaşmasını "Istiknar Programı" olarak adlandırmış ve yirmi küsur ay boyunca enflasyo- nu yenmenin ve Türkıye ekonomi- sini düzlüğe çıkarmanın "tek ça- resi'nin bu program olduğunu bi- ze anlatmış; IMF elebaşılannı ta- nık göstermış; ekonomi uleması geçinen kimi neriflen aynı yönde "borazan öttûnrıeye" memur kıl- mıştır. Bugün yıtlardan 2001. Günler- den cumartesidır. Bunca aydır bi- ze anlablan istikrar programı, ar- kasındaistikrar değil ınartılmaz bir ekonomik ve siyasal kargaşa (kar- maşa değil, kargaşa) bırakarak çökmüştür. Ortada istikrar yoktur. Enflas- yon yenilmemiş, onu yeneceğiz diye ortaya çıkanlan yenmiştir. Yani bu hükümet bu işi becere- memiştir. "Bu işi en iyi biz yapa- nz" ıddialannın sadece tersı kanrt- lanmıştır. Ama onlar hâlâ başba- kan, başbakan yardımcısı, bakan olarak vartıklannı sürdürmektedir- ler. Üüüöûç: Hükümetin "Bu hü- kümetten başka seçenekyok" şi- şinmesi de, Meclis'teki öteki si- yaset esnafının "Başka seçenek- ler vardır" afurtafuru da bir anlam taşımamaktadır. Kotera vebanın, AIDS de koleranın seçeneği ola- maz. Dööööört Ifadem bundan iba- rettır; şımdılık başkaca bir söyle- yeceğim yoktur... POLTltKA GİmÜĞÜ HÎKMET ÇETtNKAlA Ecevlt Yorgıın... Carlo Cottarelli, sabah kahvaltısını yaparken, gazetecilere yine umut dağıttı: "Daigalı kura geçişi destekliyorum. Durvm o kadar kötü değil..." Peki halkımız 'dalgalı kur" için ne diyor? Dedikleri şu: "Battık!" Başbakan Bülent Ecevit, eşi Rahşan Ha- nım'la birlikte Üsküp'e giderken hayli yorgundu. Esenboğa Havaalanı'nda atkısını boynuna Rahşan Hanım sardı Bülent Ecevit'in... Sonra, ağır ağır uçağın merdiveninden çıkt- lar... Dün sabah işadamından politikacısına, sana- yicisinden ekonomistine dek bazı kişilerle kc~ nuştum... Dedikleri şuydu: "Bugünkü hükümet kamuoyuna gûven vermi- yor. Bu durumdan ihracatçılar ve turizmciler memnun olabilir. Ancak memur, işçi ve ücretli geçim sıkıntısına düşecektir. Onun için ilkhedef kabinede değişiklik yapılmasıdır..." Yorgun bir başbakan... Üstelik yürümekte bile zoriuk çekiyor... Sanayici ve işadamlannın büyük bölümü, eko- nomiyi bilen bir başbakan yardımcısının ge- rekli olduğunu yaptıklan açıklamayla (TÜSİAD) kamuoyuna duyurdular... TÜSİAD, müdahale gerektiren bir ortamda, kararlann Bakanlar Kurulu'na getirilmesini eleş- tiriyor... TÜSlAD'ın istediği şu: "Meclis içinden veya dışından ekonomiyi bi- len bir kişinin başbakan yardımcılığı koltuğuna oturması..." Televizyon ekranlanndan Ecevit'i izlerken, bir DSP milletvekilinin sözlerini anımsadım: "Üçyıl sonra yapılacak seçimlere Bülent Ece- vit'siz girersek yüzde 10 barajını aşamayız!" Acaba bu son olaylardan sonra DSP millet- vekili ne düşünüyordu? • • • Kimse hükümette değişiklik filan beklemesin. Ne Mesut Yılmaz'ın ne de Oevlet Bahçeli'nin böyle bir düşüncesi var. Ecevit de bu konuda ay- nı eğilimi taşıyor... O zaman ne olacak? Bir ANAP'lı dün sabah şöyie konuştu: "Hükümette bir değişiklik olacağını sanmıyo- rum. Hükümetsürerama.. böyle sürer. Işlerkör topal yürütülür..." ANAP milletvekiline "Bundan sonra ne yapıl- ması gerekir" dedim. Yanrtı şöyle oldu: "Sakinlik gerekiyor..." Tüm bu olup bctenler karşısında MHP cep- hesinde durum nasıl değeriendiriliyordu? MHP'nin görüşü şöyleydi: "Olanlar oldu. Bundan sonra yapılacak iş so- ğukkanlı olmak. Ekonomide etkin olan bazı bü- rokratlan değiştirmek." Bu değişiklik ne zaman olacaktı? ' ''" ' Sanınm birkaç ay sonra!.. MHP'lilerin bir görüşü de şuydu: "IMF her gittiği ülkeyi batınyor, bizi de batır- mayaçalışıyor..." MHP'lilerin görüşüne katılmamak elde değil! Brezilya'da uygulanan IMF güdümlü döviz politikası ülkedeki gelir dağılımı dengesizliğini giderek bozmuş; IMF'nin izlediği yol, salt Brezil- ya'dan alacaklı ABD bankalannın işine yaramış- tı... Rusya da IMF'den kredi almıştı 1998 yılında. Rusya'da ekonomi hâlâ düzeltilemedi. Yolsuz- luklar arttı. Kayıt dışı ekonomi ülkeyi kuşatti. Tayland, Malezya, Güney Kore, Meksika, En- donezya, IMF kıskacında ekonomik bunalıma girmedi mi? İşten çıkarmalar, işsizlik, şirket iflaslan IMF programlanyla gerçekleşti, ülkelerin dış borç sar- mallan boğazlannı düğümledi... ••• Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, bazı ANAP milletvekillerinin eleştirilerini 'kişisel tep- ki' olarak nitelendiriyor, toplumun tüm kesimle- rinin 'ekonomik bunalımdan' ders çıkarmalannı istiyor. tyi de, Başbakan Ecevit'in sağlık sorunlanyla ilgili ne düşünüyor Yılmaz? Bunalımın faturası halka çıktı!.. Halk artık daha yoksul!.. Yurttaşlar hükümete güvenmiyor!.. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Bülent Ecevit, ayaklarını sürüyerek uçaga biniyor... Ecevit yorgun!.. Ecevit'in sağlık sorunlan vari.. Haydi açıklayın bakalım hükümet daha ne ka- dar ayakta kalacak? hikmetcetinkaya(fl cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Söylentiler çoğaldı Kabinede revizyon beklentisi yoğunlaşb ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - TÜSl- AD'ın ekonomiden so- rumlu başbakan yar- dımcılığı önerisinden sonra, kabinede deği- şiklik beklentisi yoğun- laşü. ANAP Genel Baş- kanı Başbakan Yardım- cısı Mesut Yıhnaz'm "ekonomi yönetimmde yeni bir düzenleme ge- rektiği konusunda hü- kümet içinde mutaba- kat oknığu" yönündeki açıklaması da değişik- lik söylentilerinin yay- gınlaşmasına yol açtı. MHP Grup Başkan- vekili tsmafl Köse, eko- nomi yönetiminin han- gi partiye verileceğinır bir iki gün içinde belb olacağını bildirdi. Iznür Milletvekilj IşmÇetebi. ekonomiden sorumlu başbakan yar- dımcılığına talip oldu- ğunu açıkça ortaya koy- du. ANAP kulislerinde, ekonomi yönetiminin ANAP'a bırakılması durumunda bu sorum- luluğu Mesut Yılmaz'ın kendisinin üstlenebile- ceği belirtildi.ANAP ls- tanbul Milletvekili Ncs- rin Nas' ın da hükümete girebileceği haberleri yaygınlaştı.