Catalog

25 KASIMİ 2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 Baykal: "Barai, koptMhctk Ur şey dsğf." ÇakHoğru...AIMa lu*yonwı Hr şey | j oimıyorl Elektrontk posta: deruzsom©cumhuriyet.com.tr Tet: 0212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Manisa'da bir çocuk açlıktan ölmüş... "Yîyın efendiler vivın... Çocuklar açlıktan oldürunceve kadar vivın!'' Erkan Avukat: Nacı Arslan, sıyase't erbabı koşe yazarlarına soruyor. "Erkan Mumcu'yu erken ottürenın bır bılen olduğunu, ANAP Grubu'nda seçılrrte şansı olmadıklarrnı bılen destekçılere de mavi boncuk gosterenın yine bir bılen olduğunu bilmıyor musunuz yoksa yazma k ıçın erken (erkan) mı dıyorsunuz?" ukuk devletı olduğu soylenen Turkıye Cum- hurıyetı'nde bırtutanağın ızını suımeye çalı- şıyoruz Çunku hukuk bır gun herkese la- zım olur Çunku bugun, bır oğretmenı çok ağır bır dılle suçlayan ve meslekı geleceğını etkıleyen bır tutanak var Suçlanan kışının goruşu sorulmadan bılgısayarda yazılıp yazıcıdan çıkış alındıktan sonra altına bu kez daktıloda ısım ve sıfatlar yazılarak ımza- lanmış Tutanağa tarıh atılmamış, nerede ve hangı gerek- çeyle duzenlendığı belırtılmemış, tutanağın aslı değıl fotokopısı mahkemeye "belge" olarak sunulmuş Tu- tanağı mahkemeye sunan da Istanbul Valısı Erol Ça- kır Tabıı kı Erol Çakır ın konuyla uzaktan yakından ılgısı yok O burokratlann onune getırdığı dosyayı ha- vale edıyor o kadar Beylerbeyı Hacı Sabancı Lısesı kımya oğretmenlı- ğınden bu tutanakla BeykozTokatkoy llkoğretım Oku- lu fen bılgısı oğretmenlığıne tayın edılen Arrf Çelık ın Tutanak istanbul 5 Bolge Idare Mahkemesı'ne açtığı davada mahkemenın, oğretmenın ozluk dosyasını ıstemesı uzenne istanbul Valılığı'nın gonderdığı dosyanın ıçın- den çıkıyor bu tarıhsız ve altı kaval ustu şışhane tuta- nağın fotokopısı Devletın kayıtlarında boyle bır bel- ge olur mu' Fotokopısı mahkemeye gonderılecek bır belgenın uzenne "aslı gıbıdır" kaydı duşulmez mı? Bu soruyu bu koşeden, bır sure once Mıllı Eğrtım Ba- kanı Metın Bostancıoğlu na sormuştuk yanıt verme- dı öğretmen Çelık, bır dılekçeyle Başbakan Bülent Ecevrt'e başvurmuş Başbakan adına Musteşar Yar- dımcısı Selçuk Polat, "Dılekçenız ıncelenmış olup değerlendınlmesı ıçın Mıllı Eğıtım Bakanlığı'naıletılmış- tır" dıyor Mıllı Eğıtım Bakanı Bostancıoğlu basına yansımış bır konuya yanıt vermıyor Neyı değerlendırecek'? Ama gereken değerlendırmeyı Beylerbeyı Hacı Sa- bancı Lısesı Muduresı vekılı sıfatıyla avukat Mustafa Dınçer yapıyor Avukata gore, İstanbul Mıllı Eğıtım Mudurluğu, Uskudar Ilçe Mıllı Eğıtım Mudurluğu ka- nalıyla Hacı Sabancı Lısesı Mudurluğu'nden oğret- men Çelık hakkında bır rapor duzenlenmesını ıste- mış Lıseden sekız öğretmen oturup tutanak hazır- lamış Rapor duzenlemek mufettışlerın ışı değıl mı? Bu se- kız öğretmen, Yaşar Artan, Alı Çetınkaya, Ziya Ocaklı, Ibrahım Turkoğlu, Durhan Hatıpoğlu, AJi Ihsan Bakır, Selvınaz Guvenç, Sebahattın Belek nasıl seçıldı ve kendılerınde rapor ıstendığı halde na- sıl oldu da tarıhsız ve kayıtsız bır tutanak hazırladılar'? Avukat Dınçer, "Rapor nıtelıklı tutanağın aslı Ilçe Mıl- lı Eğıtım Muduriuğu'ndedır" dıyor Yenı bır kavram, ra- por nıtelıklı tutanak1 Ne demek bu? Baylar, bayanlar Hukuk bır gun sıze de lazım olur' Zevk Turızm Bakanı Mustafa Taşar'ın bakanlıktaki makam odasının yenıden duzenlenmesı ıçın harcanan para 65 mılyar lira mı yoksa 275 mîiyar lira mı? 65 ya da 275 milyar lira her ne ise, bu para Turkıye'nın avuç açıp aldığı dış borçlardan tırtıklandığına gore Mustafa Taşar'ın makam odası zevkınin faizıyle bırlıkte gerçek malıyeti nedir? SESSÎZSEDASIZ(I) NURİKURTCEBE Yuksek Yenlım Hattı erdıncutku a yahoo.com Batan ekonomının canlan bunlar Gel Yankee kardeş geeel' Bilinmese de olur eğlencelik bilgiler Sıvrısınek kovucu spreyler sıneklen kovmuyor, sıvrısıneğın alıcılarını bloke ederek sızın orada olduğunuzu anla- mamalarınısağlıyor Taze kakao ıçın- de bulunan sıvı, kan plazması yenne kullanılabılıyor Hıçbır kâğıt parçası 7 defadan fazla ıkıye katlanamıyor Maymunlar her yıl uçak kazalann- dan daha fazla ınsanın olmesıne neden oluyor Insan uyurken televızyon ızler- ken harcadığı kalonden daha fazlası- nı harcıyor Meşe ağaçlan ellı yaşından once pa- lamut vermıyor Kupa papazı bıyıksız olan tek pa- pazdır Amerıkan Havayolları 1987 yılında bınncı sınıf koltuklarda sunduğu sala- talardan bır adet zeytın eksıltmek su- retıyle 40 bın dolar kâr etmıştır Venus, saat yonunde donen tek ge- zegendır Evlerdekı toz parçacıklannın buyuk çoğunluğu olmuş den dokusudur Barbie'nın tam adı Barbara Milli- centRoberts'dır Michael Jordan bıryıldaMalezya'dakı Nıkefabrıka- sında çalışan tum ışçılenn toplam gelınnden daha fazla kazanmakta- dır . Marilyn Monroe'nun altı adet ayak parmağı vardı' Walt Disney'ın kendısı fareden kor- kardı Incı sırkeye konulursa enr Inekler merdıven çıkabılır, ama ıne- mez ördeklenn vak sesı yankı yap- maz, nedenını de kımse bılmez.. ÇED KOŞESÎ OKTAY EKİNCt Bir 'Akademili'nin Paketi... Ecevit'e yonelık eleştınlenn- de "ushıbu" beğenılmeyenJEr- kan Mumcu'yu en son MSÜ'de dınlemıştım Eşının de mezun olduğu okulun geçen yılkı açı- lışında "Türizm Bakanı" ola- rak konuşmuşken, bu yıluı açı- lış konuşmasuu ıse "Fahri Aka- demili" olarak yaptı "Sanata ve küttüre" karşı o detılı bağlı \e duyarhydı kı Rektor tsmet Vüdan Alptekin'ın MSL'ye devletten destek sağlaması n- casına şu yanıtı vermıştı "Bir \kademiliolarakbu zatengöre- Derken, bır ay kadar sonra, Erkan Mumcu bu kez televız- yonda "jeni deviet düzenini" açıklarken "irküdim" Bır Akademıh, dev lette *ta- sarruf" adına, "Kültür" ıle "Çevre" bakanlıklannın Tu- rizm Bakanhğı'yla bırleşmesı- _ nı nasıl onere- bılırdı'' MSU'de- kı "kültür savaşçısı" sankı yok olmuş, yenne yıne sıradan Önfinde duruyc ama gensinde konuşuyor. Btikacr gelmıştı Ustelık dı- yordu kı, "Bu birieşme için ba- kanlıklardan bile vazgeçebili- riz-." Pekı, onlar koltuklanndan \azgeçse bıle, bız "kültürû- müzden" nasıl vazgeçebılır- dık9 "Çevremizr de nasıl şu bicılı bozuk turızm betonlaşma- bina tumuyle "tutsak"* edebılır- dık9 • * • Yenı Tunzm Bakanı Mustafa Taşar da her firsatta şunu soy- luyor "SÎT alanlanoı turizm yannmlanna açmahyız-.'' (Ga- zeteler) Bakan bu cumlesını "daha da açmalıyız" dıye kursa, aslında çok gerçekçı olacak Çunku ozellıkle şu "çok yüdHh" ve ı- mar kurallan da "ayncaükh ka- rarlarla" behrlenmış tunstık te- sıslenn çoğu "zaten" SFFlerde değıl mı 9 Pekı, bu ış "daha fazta" nasıl olacak9 Kultur Bakanlığı'nın oncekı orneklere bakarak "ar- tik" pek ızın vermedığı, Çevre Bakanlığı'nın da uluslararası sozleşmelerle "özel konuna alaıudır" dıyerek betonlaşma saldınsından kurtarmaya çahş- tığı SlT'ler ve koruma alanla- rında bu "engel" nasıl aşıla- cak 9 Mustafa Taşar, 2002 yılı but- çe konuşmasuu da ışte bu "he- defe" ayuıyor ve TBMM ko- mısyonunda ozetle dıyordu kı "Kültür ve Çevre bakanhklan, Turizm Bakanüğı'ndan ayn oi- masuu." Bundan cesaret alan ANAP'lı komısyon uyesı Sukyman Çe- lebi de Mardin'de tunzmı gelış- tırmek ıçın, bu guzelım tanhsel kentın "mimariıkhazinelerini" restore edıp değerlendırmek ye- nne, tutup aynı tanhın ıçuıe "HütonOtefi" dıkmeyı onerebı- lıyordu (Cumhunyet- 28/11/2001) * • • Erkan Mumcu, ustelık bır "Akademili''(!) olarak ışte bu tur hedeflen gozeten bır "yeni- den yapılanma pakeonüT soz- culuğunu ustlenırken, omeğın Atatûrk'unvurguladığı "Tûr- kije Cumhuriyeti"'mn temeli kulturdur" gerçeğını goreme- mış olabılırdı Yanı, "çağdaş u>garük w he- defunızın en zengın \e korun- ması gereken en guçlu ^emdi- ni", tutup sadece "turizm tica- retine sermaye vaparak tükete- cek" bır rantçı anlayışı savun- duğunu "unutmuş" sayüabılır- dı Pekı, daha dun bakanlık kol- tuğundayken, "Turizm Bakan- Uğı kapatusm,bu işi srviltoplum üstlensin" sozlenyle aylarca manşetlerde dolaştığını bu ka- dar çabuk nasıl unutabılırdı9 Çunku, onerdığı "paket", bu bakanlığı kapatmak bn yana, Kultur ve Çevre bakanlıklannı da "yutarak", daha da "azman- laşnîasını r hedeflıyordu Boylece o sozunu ettığı "sivil toplurnun" da ulkenın artık tum SÎT'lennın, tanhsel %e doğal koruma alanlarının ayncalıklı turızm yatınmlan ıçın "turizm merkea" ılan edılıp tumuyle ta- lana açılması karşısında, bu kat- hamın durdurulması ıçın "baş- vurabilecekleri'' bır başka "jtt- kili bakanlık" bırakmayarak • • • E\et Erkan Mumcu \e ar- kadaşlan boylesı amaçlar ıçın koltuklannı tabıı kı bırakabılır- ler Çunku, daha "kârü" çıka- caklardır Ancak bi2, başka hıçbır ba- kanlığın "sektörei beklentfleh- ne" teslım edılemeyecek kadar "jaşamsal değerde" gorduğu- muz kultur, tanh ve doğa mıra- sunızdan asla vazgeçemeyız Bu nedenle "bakanlıklannın" da yok edılmesıne onay vere- meyız O koltuklarda sonsuza kadar hep "onlar" oturacak de- ğıller ya9 Oekıncı(a cumhunyetcom.tr. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak > turk.net ÇİZGİLİK KİW/L Vİ4S4İUCI H A R B t SEMİH POROY semihporoy(a yahoo.com cr» KEDt LEVO APTLUKA aptulikaı studyoimge.com. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 25 Kasım GÖSTBRİŞLİ BİR KİŞİLİK.. 197S"TE BUSUN, UHLU IN6H.IZ OYUNCUSU YA KÖKENi-f SANATÇlNIN ASIL ACM, MISCHA SKIfiMe'YOf- 18SO'lMRC>E, 8BĞSMILEU FIZIK. YAPlSIMItJ DA tARDIMIYL/l BAÇR.Ol.LEeOe SOtZUNMeVE SAŞL4AJ/Ç77. OYUMCULUKTA, BfJ _ OfJBMLI Ç.tKIŞIM/, &IUlOfJE SfBNOR£T'rt£ jfj ISOL. ALC>t&t 'fiOOM AT rH£ 7T3P'(rSPePBKI OOA\ "' ILB YAPMlÇn PA(*4 SONGALAGl HOt-LYIVOGO'm OA ILG/NÇ FrLMLEJZ ÇEVfl££N HA&Ver, StljE- O'ÇfNOA, ANTIKA , ygMBK. V£ ŞAGAf* KOMJ- GPA A Ğ L A T#A/A/M1K4C/ BlR KEISESI/Vöe KEU&rHI ŞOYLB- 77 ' "SÖSTSKlÇU, A& AeşrN &IŞAOÖNUK 6'Sı PANO DENtZ KAVUKÇUOGLU Kediler O sabah koca kafalı şışman bır tekın, oturma oda- sının bahçeye açılan camlı kapısının arkasında otur- muş, kendısını ızlergorunce bayağı keyfi kaçmıştı bı- zım Yumak'ın Orası onun evı, o bahçe de onun bahçesıydı ve bu tur sululuklara karşı tepkısı her za- man "sert" olurdu Tuylen dıken dıken durumda odada bır sure sınırlı hareketlerle dolaştıktan sonra annesının araladığı kapıdan sessızce dışan suzul- du önce şışman tekırın karşısına geçtı, on ayakla- nnın uzerınde yaylanıp sırtını kamburlaştırdı ve goz- lerını gozlerıne dıkıp, bır sure oyle kaldı Bu, Yu- mak'ın bahçeye tecavuz durumlarında sıkça baş- vurduğu bır korkutma yontemıydı ve genelde etkılı olurdu Duşman korkup kaçar o da bahçe parmak- lıklanna kadar duşmanı kovaladıktan sonra donup yanımıza gelır, başını bacaklarımıza surterek "Afenn, oğlumuza "yı beklerdı Fakat şışman tekır, başansı bırçok kez kanrtlanmış bu yonteme beklenen tepkı- yı gostermemış, ustelık başını yana çevırıp boşluğa karşı sınır bozucu bır bıçımde esnemıştı Yumak'ın da haklı olarak sınırlerı bozulmuş, hayvancağız çıldı- ncak gıbı olmuştu Korkunç bır sesle tıslıyor, aynı an- da da yerınde zıplayarak havaya pençeler atıyordu Ne var kı, hıçbıryaran olmamıştı tum bunlann Ko- ca kafalı şışman tekır bır sure sonra buyuk bır umur- samazlıkla yennden kalkmış, Yumak'ın bahçe masa- sının altında duran "kuru mama" tabağının başına ge- çıp yemeye başlamıştı Yumak da ortada bır ıkı do- landıktan sonra sankı ortada hıçbır şey yokmuşça- sına, bıraz once olanlar hıç olmamış gıbı usulca ta- bağa sokulmuştu Bız de o anda kendımıze yenı bır kardeş geldığını anlamıştık Fakat her şey bununla bıtmemıştı, bu bır başlangıçtı Kediler, mukemmel ışleyen, bızım ıse gızıne bırtur- lu akıl erdıremedığımız bır ıletışım ağı kuruyorlardı aralarında Bunu, kendısıne hâlâ uygun bır ad bu- lamadığımız koca kafalı şışman tekınn ardından baş- ka kedılerın de bahçemıze sokun etmesınden anla- mıştık bır kez daha Önce tuylen bembeyaz, yalnız- ca kuyruğu ve patılen tekır, mınıkyuzlu, boncuk goz- lu bır "kızkedı" gelmıştı Yumak'ın donup bakmaya, cıddıye almaya "tenezzul" etmeyeceğı kadar kuçuk- tu yavrucak Sevgi'nın ılk ışı bır çanak ılık sutlu ek- mek paparası hazırlayıp, onune surmek olmuştu ke- dıcığın Ona aynı gun Boncuk adı venlmış, akşam ıçın de yatması ıçın eskı, kuçuk bır valızden yatak ha- zırtanmıştı Boncuk da kendısıne tanınan bu aynca- lığı hemen benımsemış, yatağına gınp hıçbır kedıyı yanına yaklaştırmamıştı, koca kafalı şışman tekın bı- le Ertesı gun ıkı kuçuk tekır, daha ertest gun de du- man rengı tuylen buyuk beyaz beneklı bır yavru gel- mıştı bahçeye Koca kafalı şışman tekır sabahlan gı- dıyor, akşama doğnj da peşınde yenı bır kedıyle do- nuyordu Yumak'ın da ılk gunlerdekı huzursuzluğu geçmış, obur kedılerın varlığının kendısının "evkedı- sı" statusunu değıştırmedığını, değıştınneyeceğını kavrayınca ıçı lyıce rahatlamıştı Sevgi'nın sabahlan kalkar kalkmaz bahçeye çıkıp kardeşlennın boş ta- baklanna mama koymasına artık aldırmıyor, kıskanç- lık gostermıyor, yalnız arada bır boynuna, kulaklan- na ve kuyruğuna bır tek kedılenn ne anlama geldı- ğını çozebıleceklen bırtakım tuhai şekıller vererek aralannda dolaşıyordu Yumak'ın bu tur gostenlere hıç gereksınımı yoktu aslında, çunku oburlen onun orada farklı bıryerı olduğunu bılıyorlardı, anlamışlar- dı zaten Ama o bır kedıydı sonuçta ve kedılere dert anlatmak hıç kolay değıldı ınsanlar ıçın Dun sabah bu yazıya başlamadan once dışanya baktım Altı bahçe kedımız olmuştu bırkaç gun ıçın- de Boncuk valızının ıçınde, oburlen yastıkların uze- rınde, kımılen de bırbırlenne sarılmış uyuyoıiardı Sa- nıyorum, onumuzdekı gunlerde yenı kardeşler gele- cek kedılenmıze Onlara korunaklar, ruzgâr sıperlık- lerı yapacağım Sılıvn'nın soğuğunu, kannı, kışını bır- lıkte geçıreceğız Yaşayacaklar Aylar sonra hava- lar yenıden ısınacak Yazlıkçılar gerı donecekler. Boncuk'u, Duman'ı, Pırıl'ı, oburlennı gorup sevecek- ler Sahıplenecekler belkı de Ama gıderken bır da- ha terk edecekler onlan Arkalanna hıç bakmaya- caklar, hıç duşunmeyecekler Kediler de yenıden bıze, bahçelerıne donecekler, yıne Yumak'a kardeş olacaklar Yenı bır kışa hazırlanacağız bırlıkte Hıç kımseye kızmadan, hıç kımseye ofkelenmeden, "ön- ce yaşamak, yaşatmak* " dıyerek e-posta: dkavukcuogluf" superonline.com Faks:0212-7238497 BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 SOLDAN S\ĞK: 1/Şarapuretı- mmde kulla- mlan yerh bır uzumcınsı 2/ Tutun dız- mek, kurut- mak ve ışle- mek ıçın kul- lanılan ustu kapalı sergı Antalya'nın bır plajı 3/ Kuruyarak ya da çu- ruyerek ıçı boşalmış olan Guneydoğu Asya'da yetışen ve mobılya yapımında kullanılan bır cıns kamış 4/tşaret Is- kambıldebırrenk 5/ Can Yücel'ın bır şıu- kıtabı 6/Faız Ford otomobıhnın bır mo- delı II " — durma şaşkın bu- gun ölursun" (Tes- lun Abdal) Bır Asya ulkesının başkentı 8/ Ed- remıt Korfezı kıyısmda tunstık bu- yore Tekel ıdaresıne eskıden venlen ad 9/Meyvesı ın ve yu- varlak, kabuğu kırmızı olan loraz cuısı YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ "Trabzonhurması" da denılen, tropıkal bır mey- ve "Bu dunyada bır nesneye / Yanar ıçım göy- nur ozum Yığıt ıken olenlere / — ekını bıçmış gı- bı" (Yunus Emre) 2/ Bıtkısel kokenlı bır yıyece- ğın ağızda algılanan hoş kokusu Mesafe 3/Ser- gen Beyaz etlı bır balık 4/ En kısa zaman süre- sı Yat lımanı 5/ Ozellıkle "Bolero" adlı yapıtıy- la tanmmış Fransız bestecı 6/ Samsun'un bır ılçe- sı Romanya'nın plaka ışaretı II Asya'da bır ul- ke Ahı kuruluşlarına gırenlenn torenle bellenne bağlanan kuşak 8/Karakter "Maun" da denılen bırağaç 9/Sanı Buyurucu