Catalog

Cumhuriyel fmtiyaz Sahibi: Yenı Gün Haber Ajansı Basın \e Yayımeıhk A.Ş'yı temsilen Cumhunvet Vakfi adına İLHAN SELÇLK Genel YayınYönetmenı: İbrahim Yıldız • Yazıışlen Müdüru: SaHm Alpaslan # Sorumlu Müdür Fikret İlkiz • Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstıhbaraf Cengiz Yıldırım • Ekonomi Özlem Yü- zak • Kültur: Egemen Berköz 9 Spor Abdülka- dir Yücelmao # Makaleler Sami karaören # Duzelıme Abdullah Yazıcı 0 Bilgı-Belae: Edibe Buğra • Yurt Haberlerr Mehmet Faraç # Avrupa Temsılcısı: Güra\ Öz Yayın Kurulu: Ühan Selçuk (Baş- kan). Emre Kongar (Daruşman). Orhan Erinç. Hikmet Çetin- kaya. Şükran Soner, İbrahim YıTdız, Orhan Bursalu Musta- fa Balbav, Hakan Kara. AnkaraTemsılcısr Mustafa Balba\ Ataturk Bul\an No 125. Kat 4. Bakanlıklar-\nkara fel 4195020 (7 hat). Faks 4I9502 7 9tzmırTemMİcısı SerdarKınk.H Zı>a BK 1352 S 2?Tel'441122O. Faki 44191 P • Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, İnonuCd 119 S No 1 Kat 1, Tel 36? 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Müdurü Erol Erkut 0 Koordınator Ahmet Korulsan 0 Mu- hasebe Bülent Yener# tdare Hüsejin Gürer 0 Satış Fazilet Kuza REKLA.M: P.M. Ltd. Şti. • Genel Mudur Gülbin Erduran 0 Koordınaıör Reha Işıtman • Genel MudurYrd Sc\da Çoban # Fınansman Mûdurü Çetin Erduran Tel. 0212 514 (T 53- 513 S460-6).Faks 02125)38463 \a\unla\aD: Yenı Gün Haber Ajansı Basın \e Yayıncıhk \ Ş. Baskı: Sabah Ya\uıcılık \ Ş TurkocajıCad 39 41 Cagaloglu 3-P34 Islanbul PK 246 - Sıriecı 34435 htanbul Tel f0 2)2)51205 Ü5 l20hatl Faks (0 212)51' 85 95 20KASIM2001 lmsak:5 18 Güneş: 6.50 Öğle 11.57 Ikındı. 14.26 Akşam: 16.50 Yatsı: 18.15 Kış olimpiyat meşalesi yakıldı • ATİNA(REUTER)- ABD'ninSalltLake kentinde bu yıl düzenlenecek olan 19'uncu Kış Olimpiyatlanna götürülecek olimpiyat ateşi Atina'da yakıldı. Atina'da eski Yunan tapınaklanndan Olimpia'da düzealenen törende Yunan baierinJer antik bır kasede kutsal olimpık ateşının yakılmasını temsil eden gösteri sundular. Gösteride yakılan ateş önce Atina'ya oradan da ABD'ye gidecek. Siyah ahududu kanseri önlüyop • CHICAGO(AA)- ABD'de Ohio State Üniversıtesi'nde yapılan araştırmalarda, siyah ahududunun (ağaç çileği) kanser oluşumunu önlediği saptandı. Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü, insanlann günde 4 ila 6 kez meyve \ e sebze yemelerini, kanserin önlenmesi açısından salık veriyor. Fareler üzerinde araştırma yapan bilim adamlan. siyah ahududunun. yemek borusu kanserinı önlediğini gözledi. Tüpkiye'nin en pahalı tablosu • Haber Merkezi - Türkiye'nin en pahalı tablosu satılıyor. Osman Hamdı Bey'in 10 trilyon lira değerindekı tablosu "Kaplumbağa Terbıyecisi" Antık AŞ'nin ocak ayında düzenleyeceği özel bir müzayedede yeniden satışa çıkaniacak. Müzayedenin 2~ı Ocak 2002"de yapılması planlanıyor. Miniklere özel spor kampı • İstanbul Haber Servisi - Darüşşafaka Çetin Berkmen Tesisleri minı spor kampı ile yeni bir uygulamaya imza atıyor. 3- 5 yaş arası minikler, kampta pedagoglar ve spor eğitmenleri tarafindan geliştirilen program dahilinde spor yapabilecekler. Mini spor kampında 3. dönem 26 Kasım-28 Şubat tarihleri arasında iken 4. dönem de 31 Aralık-8 Şubat tarihleri arasında yapılacak. Fagot sanatçısı Kazıl'ın başarısı • TOKYO(AA)-Genç fagot sanatçısı Ömür Kazıl, Japonya'nm başkenti Tokyo'da düzenlenen 18. Uluslararası Fagot Yanşması'nda, 103 sanatçı arasında birinciliği elde etti. 22 yaşındaki sanatçı, üç yılda bir düzenlenen yanşmada elde ettıği birincilik nedeniyle para ödülü kazandı. Kiralık kitap devri başladı • KIRIKKALE(AA)- Kınkkale'de bir krrtasiyeci, kitap satışlannın durması üzerine kitaplan kiralamaya başladı. Kırtasıyeci Mustafa Malbeleği, okujncularuı ilgısinı çeken bu uygulamadan son derece memnun olduğunu belirterek. isteyen okuyucuya saatlik, ısteyene ise daha uzun süreli kitap kiraladığını belirtti. Vural Öger. Sağlık ve kaplıca turizmine yatınm yapılırsa milyarlarca dolar ek gelir sağlanır Kaplıcalar turist bekliyorANTALYA / İZMİR (Cumhuriyet) - Termal bölgeler bakımından dünyanın ilk 5 ülkesi arasında bulunan Türkiye'de, sağlık ve kaplıca turizmine yeterli yatı- nm yapılması halınde runst sayısında 1 milyondan fazla artış olacağı, milyarlar- ca marklık ek turizm geliri sağlanabile- ceği belirtıldi. Izmir Balçova'daki termal tesislerinde, Norveç Sağlık Bakanlığı ile yapılan anlaşma gereği her yıl 12001a- şi tedavi oluyor. Kaplıca ve Sağlık Otelleri Derneği, Antalya Göynük'tekı Kılikya Otelde 1. Yıl Sonu Toplantısfnı gerçekleştirdi. Öger Tur Yönetim Kurulu Başkanı Vu- ral Öger, toplantıda yaptığı konuşmada. • Tarihte "Agamemnon Kaplıcalan" olarak bilinen ve 2 bin 500 yıldır "şifa kaynağı" olarak görülen Balçova Termal Kaplıcalan, Norveç Sağlık Bakanlığı ile yapılan anlaşma gereği her yıl 1200 Norveçli romatizmal hastayı ağırhyor. Türkiye'de kaplıca ve sağlık oteli yatınm- lannın teşvik edilmesini istedi. Alman- ya'da milyonlarca kişinin sağlık kürleri programlanna katıldığını ve bunun bede- İinin de "Hastahk Kasalan" olarak bili- nen kurumlar tarafindan karşılandığrnı anlatan Öger şöyle konuştu: "Ahnan nüfiısu hızla yaşlanan bir top- lum. 50 yaş ve üzerindeki insan sayısı da ber yıl aruyor. Bu insanlar yıJda 15 gün ya da bir ay termal tesislerde kür yapün- yor. Bunun da ücretiHastahk kasalan de- nilen özel yardım sandığı nitebgindeki ku- rum tarafindan karşüanıyor. Ve bu kür se- anslarının günlüğü 500 mark." Sağlık tunzmı sektörünün büyük bir pazar olduğunu vurgulayan Öger, Türki- ye'nin günlüğü 50 marktan bile olsa mil- yarlarca mark gelir elde edebileceğıni anlattı. Öger, "Hükümetin bunu görme- si gerekir. Ama uzun vadeli düşiik faizli kredi olmaz ise bu büyük yaürunlar ya- pdamaz. Iurizmcinin önünü açmakgerek. Yeni yeni yabnm bölgelerinin açıbnası ge- rekfi" dedı. Tur Operatörleri Derneği Genel Sekre- ten Hüseyin Baraner de, Fransa'da 116 kaphcada 250 bın dolayında yatak bulun- duğunu açıkladı. Türkiye'de 190'ın üze- rinde kaplıca. binin üzerinde de termal su kaynağı bulunmasına karşın yatak sayı- sının. çoğu belediye belgelı 10 bın dola- yında olduğunu ifade eden Baraner, alt- yapının ve konaklama tesislennin yeter- li hale getınlmesi gerektığini ifade etti. Balçova'da 2 bin Norveçli Tarihte "Agamemnon Kapbcalan" olarak bihnen ve 2 bin 500 yıldır "şifa kaynağı'' olarak görülen Balçova Ter- mal Kaplıcalan, 9 yıl önce Norveç Sağ- lık Bakanlığı ile yapılan anlaşma gere- ği her yıl 1200 Norveçli romatizmal hastayı ağırlıyor. Geçen günlerde Norveç'te yapılan 2 mılyon dolarlık devlet ihalesinı kazan- masınm ardmdan Balçova tesislerinin, 1 yıl boyunca 2 bin turisti ağırlaması bek- lenivor. Victoria's secretşova inceleme VVASHESGTON (AA) - Amerikan Federal IletişimKomıtesi(FCC). ABC tele\ izyonunda yayımlanan. ıç çamaşın firması "Victoria's Secret'ın" defilesını. şovu "fazla müstehcen" bulan seyırcılerin şikâyetı üzerine incelemeye aldı. Seksi ıç çamaşırlannuı sergilendiği ŞOVTI izleyen Amerikalı seyırciler, FCC'ye protesto e- mailleri yağdırdı. ABD'nin, "RTUK"]e kısmen benzerliği bulunan telekomünikasyon hizmetlerini düzenleyen bir hükümet kuruluşu olan FCC de şovun yayıncılık ahlak kurallannı ıhlal edıp etmediğini inceliyor. FCC yöneticısi Michael Copps, yaptığı açıklamada, şovu gören 27 yaşındaki kızının da çok üzüldüğünü, henüz bebek olan oğlunun, büyüdüğü zaman telev izyonlarda böyle programlar izlemesini ıstemediği ıçın şikâyette bulunduğunu da kaydetti. Avrupalılar tedavi daha ucuz olduğu için tercih ediyor Macarların kozu dişçfler Ekonomi Servisi - > Batı Avrupalı turistler, dişlerini içıne gırmış Geçen yıl 30 mılyon M acaristan'da kendi Ülkelenne kıyasla Üçte Julunuyor Dışçıler de tunstı ulkesınde , •r . . . . . • bır network ağı blr f ı y a t m a tedavı l tunstı ülkesinde ağırlayarak bu sektörde rekor bır patlama gerçekleştiren Macaristan'da tur operatörlerinin yüzünü güldüren en önemli unsurlardan birinin dişçiler olduğu belirtıliyor. Özellıkle Batı A\Tupalı turistlerin dişlerini Macaristan'da kendi ülkelerine kıyasla yarı yanya hatta üçte bir fiyatına tedavi ettirdikleri kaydediliyor. Macaristan'da tur operatörleri turistlere diş sağlığı hizmetınde çoktan kıyasıya rekabet bir netvvork ağı oluşturarak hizmetlerini pazarlama gayreti içindeler. Bir internet sitesinde tngilizce ve Almanca olarak yayımJanan bir ilan özellikle dikkat çekici: "Ülkenin babsında faaliyet gösteren bir grup dişçi Macaristan'da diş sağlığı rurizmini organize edecek turizm acenteleri aramaktadır." Pazarlık ağı yahuz internetle sınırlı kalmıyor. Macar dişçiler gazete. dergi ve yerel televizyonlar aracığıyla birçok dilde turistlere yönelik ilanlar veriyor. Tarkan adliyede 1 YHDA 96 MUAYENEHANE KAPANDI Yurttaş dişsiz Dişhekimi işsiz Pop müzik sanatçısı Tarkan Tevetoğla, plajda erkek arkadaşnla çıplak olarak çekflen fotoğraflamla kendisine şantaj yapüğını öne sürdüğü Süleyman Şahin'in yargılandıgı da\anın dunışmasına katıldı. tstanbul 4. Aslive Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Tarkan kendisini tehdit eden kişilerin Amerika'da menajerijie bağJanh kurduklannı, konuşmalarm kasete ka\dedildiğini sö> ledi. Tarkan, "Sanıklann hak ettiklcri ceza>i almalannı istiyorum" dedi. Tarkan duruşma çıkışında ha>Tanlanyla fotograf çektirdi. I Fotograf: SİBEL KIZILIŞIK) İstanbul Haber Seni- si - Ekonomik kriz diş- hekimlerini ve diş sağ- lığını da olumsuz etki- ledi. İstanbul Dişhekim- leri Odası Başkanı Prof. Taner Yücel, 2001 yılı içınde 96 muayeneha- nenin kapandığına dik- kat çekerek, daha önce- ki yülarda istanbul'a ya- şanan göçün de tersine döndüğünü söyledi. 22 Kasım Ulusal Diş- hekimliği Günü nede- niyle dün Taksün Ata- türk Arutı'na çelenk ko- narak istanbul Dişhe- kimlen Odası'nda top- lantı düzenlendi. Oda Başkanı Taner Yücel, dişhekimlerinin yüzde 80'inin özel muayeneha- nelerde hizmet verdiği- ni ve hizmetin fınans- manının yüzde 99 'unun halkın cebinden çıktığı- nı söyledi. Insanlann ağız-diş sağhğı hizmetini gjderek alamaz hale geldikleri- ni vurgulayan Yücel, "Yüzde 17 olan KDV oranı \iizde 18'e çıkar- tjkn. Halbukiçoğu Avru- pa ülkesinde sağlık hiz- metlerinde ya çok dü- şük KDV ohir ya da hiç olmaz. Sağhk hizmeüe- rindeki KDV kaldınl- mabdn-. Dişhekimfcride ekonomikkrizdenohım- suzetküendi Buyıl içfn- de 96 muayenehane ka- pandL SSK'de çalışma- ya başlayan hekimlerin saytsıarm. Kısaca bizim deyişnnizJe haDanuz diş- siz, dişhekimleri işsiz- dir" diye konuştu. Bakanlık, tanıtımda temel obje olarak Kızkulesini belirledi Turizmin anahtarı İstanbul İstanbul HaberSenisi - Turizm Bakanı Mustafa Taşar, istanbul' un turizm sektörü açısından anahtar konumda olduğunu belir- terek "İstanbul, turizm sektörünün geüşmesine en büyük katkrvı sağiay'acak- nr'' dedi. Turizm Bakanı Taşar, tstanbul il yöneticileri ve turizm sektörü temsılci- lerinin oluşturduğu İstan- bul Konseyi'yle dün Lüt- fı Kırdar Kongre ve Ser- gi Sarayı'nda bir toplantı düzenledi. Turizm sektöründekı ge- lişimler için yerel yöne- timlere çok büyük görev - ler düştüğünün altını çi- zen Taşar. her şeyi devle- tin yapamayacağını ve be- lediyelerden yardım bek- lediklerini söyledi. Taşar, "tstanbul'da tu- rizmsektörününökanma- sı diğer böigelerimizdeid harekeüiği de azaltacak- ür" dedi. Taşar, tstanbul'a yönelik önemli projeler yapma ve etkilı bir diş ta- nırım atağına bir an önce geçme karan aldıklannı kaydederek, "İstanbuliçin özgün bir tanıtım ve rek- lam filmi, gelen turistler için broşürler, haritalar, CD Room'larve \ anlann- da giderken götürecekleri küçük hedi>ekrden olu- şan İstanbul>'aşam kıla\ıı- zu ve internette özel bir si- te hazutyonız" diye ko- nuştu. tstanbul'untanıtı- mında Kızkulesı'nin te- mel obje olarak kullanı- lacağını anlatan Taşar, Emınönü, Salıpazan ve Beyoğlu ılçelerinde gezi programlan hazırlanacağı- nı ifade etti. tstanbul Valısı ErolÇa- lar da 3 bm vıllık geçmi- şe sahıp olan ve 5 önem- li medenıyete beşıklik eden şehirde tüm külfür- lerin birbinyle harman- landığını belirterek. "An- cak 1950Terdensonra baş- layian içgöç yeterince yön- lendirilemediği için İstan- bul bugün bu duruma gel- miştir" dedi. e-postartan@prizma.net.tr AL GÖZtİM SEYREYLE /IŞIL ÖZGENTÜRK Mavi bir atın peşinde tki hafta kendime izın verdım. Memleket meselesi yok. Yoksulluk. umutsuzluk, gelecek kaygısı yok. Sanki bir avludavim. Dev bır yase- min ağacının altına oturmuş. sizlere hikâyeler anlatıyorum. A\ lunun kü- çük havuzundaki fıskiye hiç durma- dan, küçük bır pınpon topunu dön- dürüyor. Onun ötesinde sonsuz bir sessizlik. Ve ben usulca söze başhyorum: "O ma\i at orada,incflerin mercan- lann istila ettiği\itrinde ö\1ece duru- yor. Kapançarşı'>ı mekân tuttuğum- dan beri onun sık sık ziyare- ü'ne gidiyorum, henüz kim- seJer onu görmedi ve sanınm Bedesten içindeki o dükkâ- nın vitrininde daha uzun sü- re bekle>ecek. Ve bana yeni düşler için ilham verecek. Küçük bir çocuk elinden çıkmış gibi, öylesine naif, öy- lesine sevimli... Firuze hiçbir şeyeonun kadar\akışamaz sa- nınm. Masmavi bir at bu. Ona baküğunda sanki be- ni çağımor ve birlikte çocuk- luğumunözgürvetasasegün- lerine doğru yola çıkıyoruz. Ben on üç yaşındaydun ve Urfa'da\ dık. Bu peyganıber- ler kentinde, bahkh havnzun başına gider.diğer memur ço- cuİdanyla birlikte baoklan çadayacak kadar beslerdik. Ben onlar arasında nıisafir- dim ve okulbaşladığında An- tep'e dönecektim. Sıcak, uzunbiryazdıve ben l rfanın avlusunda \astmin kokan, havıızlu evlerinden birinde, küçük birkonukodasmda kalrvordunı. Oda- nın küçük bir penceresi vardı, pen- cereden uçsuz bucaksu bir toprak parçası görünüyordu. Pencereden bakardım ve toprağm rengi hiç durmadan değişirdL en çok güneşin usul usul batüğı o akşamüst- lerini sev erdim. Pencerenin yanında- ki sandalyeye oturur, alev alev yanan toprağın soğumasını ve ayın çıkma- sını beklerdim. İştetam o zaman da bir atiı hiç sek- ürmeden her gün gelir ve tam güne- şin önünde dururdu. Kinıdi. neden tam güneş batarken gelip, neden hiç kmuldamadan güneşi seyrederdi? Bu benin» için bir sırdı Sımmı konuk ol- duğunı evdeki hiç kimsevie, arkadaş- larunla bile paylaşmak istemiyor- dum. Her akşamüstü koşarakodav^a gidip pencerenin önündeki sandal- >eve otunıvor ve onu bekliyordum ve o tam \aktinde gelipgüneşin önün- de duruyordu. Günlerneşeiçinde.tasasızgeçh'or- du. Ama bir gün her şey birdenbire değişti. Yaşadığım evin bulunduğu mahaDedeöncebirfervat duyukhı,ar- dmdan bir kadın sesi, o güne kadar uta diığum tüm seslerdenfarkfcbirses- le, uzun ve anlaşıunaz bir ağıt sövle- meve başladL Biz çocuklarevin avlu- sunda birbirimizi suluyorduk, bir- den ölesiye korkupsoluğu evin büvii- ğü Makber Hanım'ın odasmda al- dık. Makber Hanını sedirde oturuyor- du. Beyazyemenisinin çevrelediği gü- zd viizü so^undu, bizkri göhince va- nına çağırdı, hepimizeteker teker sa- nkİL korkumuzu gidenııeyc çahşti. Ama ses durmuyordu, o zaman ben bütün cesaretimi toplavıp ne ol- duğunu sordum. Makber Hanını anlatmaya başla- dL Bir adam vardı. Böigenin ve belki dedünyanın en güzel Arai)atiannı ye- rjştirmekle ün sahruşü. İşte bu ada- mın gönlü bizim bulunduğumuz ev- den üç ev ötedeki ev de yaşavan dün- yalar güzeli bir Esme laza düşmüş- tü. Ama Esme kız sözlüv dü ve baba- sı onu asla birat yetiştiricisine vermek istenüyordu. Arap atlanyla ünlü adam, bu nedenle her gün tam gün- batnrunda getip benim odam- dan göründüğü gibi kmn oda- smdan da görünen yerde du- nıyor ve güneşe bakıp kıza sevdiğini söylüvordu. İşte böy- le zamanlardan birinde kmn babası sinsi bir tuzak kurup Arap aüan yetiştiren adamı tam güneşin batuğı yerdebek- lemiş, ondan sonra da bir el ateş edip adamı öldürmüştü. Adamın Arap au. adamı sü- rükleverekgetirip kmn evinin kapısına koymuş ve orada beklemeye başlamışo, Sonra kız önce aU, sonra ölen adamı görmüşve işte ağı- ta başlamışu. Bitmek bilme- yen bir ağıta. Bunları duvunca hemen odama koşup pencereden bakmışüm. Bu kez güneş ba- tarken Arap abnın sıründa- ki adam geîmemişti. Bir da- ha da hiç gelmedi." İşte böyle, ma\ i at belleğime do- kunup geçmişin bütün anılannı, ses- lerini aklıma getiriyor. Onu kim yap- tı acaba? Düşünüyorum, hangi rüya- nın atı bu? Kımbılir hangi yo1lardan, karadan ve denizlerden geçip nice maceralardan sonra bu vıtrine ulaş- tı. Ona bakıp gülümsüyorum. Belki bır akşamüstü o da kendi mavi niyasını yaşar. Kimbilir? Seyrejle2002(a yahoo.com