Catalog

13 KASIM 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER SFmadı TKPolıJu • İstanbul Haber Servisi - Sosyalist îktdar Partısi, 6 Olaganüstü Kongresi' nde tüzük değişikliğı yaparak adını Türkiye K.omünist Partisi olarak değiştirdi. Kongre sırasında Nâzım Hikmet, Türkiye Komünist Partisi'nin(TKP)bir numaralı üyesı olaraJc kaydedildi. Partinin Genel Başkanı Aydemir Güler, "Biz isım fetişisti değiliz, bız şekilci değiliz. Ancak TKP adı bızim için şeklin çok ötesinde bır değerdir" dedı. Sezgin'den Demipefe çağn • MUĞLA (Cumhurivet) - Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Genel Başkanı tsmet Sezgin, hükümeti istifaya, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i aktıf siyaset yapmaya çagırdı. Sezgin, Muğla'da gazetecilerin sonılannı yanıtlarken Türkiye'nin Demirel'e ihtiyacı olduğunu savunarak "Halkınkendisine ihtiyacı olduğunu en az bizim kadar biliyor. Bir an önce aktif siyasetin içine girmeli" dedi. Aydıngrup başkanvekii • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli tarafindan Vurgun operasyonu iddianamesinde adının yer almadığı gerekçesiyle "iade-i itibar" yapüan eski Bayındırlık ve Iskân Bakanı Koray Aydın, bugün grup başkanvekilliğine getiriliyor. Aydın'ın grupta "seçimle" değil, "atamayla" bu göreve getirilmesi bekleniyor. Aydın'ın bu göreve getirilmesiyle birlikte parti içinde yaşanan ekip çekişmesinin daha da artacağına dikkat çekildi. Atahan için tören yapddı • ANKARA (Cmnburiyet Bûrosu) - Geçirdiği beyin kanaması sonucunda yaşamını yitiren DSP Hatay Milletvekili Namık Kemal Atahan için dün TBMM'de tören yapıldı. Törene Atahan'ın ailesi, TBMM Başkanı Ömer Izgi, Başbakan Bülent Ecevit, DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit ve çok sayıda milletvekili katıldı. Atahan'ın cenazesi bugün Hatay'da toprağa verilecek. Yargrtay'da seçjm • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, yaptığı yazılı açıklamada, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nca dün yapılan seçim sonucunda, açık bulunan Sekizinci Hukuk Dairesi Başkanlığı'na, aynı daire üyesi Süleyman Sapanoğlu'nun seçildiğini bildirdi. Sapanoğlu, Yargıtay üyeliğine 1989 yüında seçihnişti. pçiyeöOO trlyon • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda dün, Tanm ve Köyişleri Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret BakanlığTnın 2002 yılı bütçeleri kabul edildi. Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, çiftçiye sağlanan doğrudan gelii desteği için 500 trilyon lira bulunduğunu, paranın bu ayın sonuna kadar dağıtılacağını belirtti. ÇIZMEDEN YUKARI MUSAKART Sayıları azaltılacak Askerlik şubelerinde tasamıf ANKARA (ANKA) - Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu, maliyet ve etkinlik yönünden ekonomık olmayan ve ulaşım sorunu bulunmayan askerlik şubelerinin belirli merkezlerde birleştirilmesi yoluyla hizmet kalitesinin armnlmasının amaçlandığını bildirdi. Çakmakoğlu, AKP Manisa Millervekili ve Grup Başkanı Bülent Annç'ın konuyla ilgili yazılı soru önergesini yanıtladı. Çakmakoğlu, gelişen teknoloji ve ulaşım durumu ile kısıtlı bütçe imkânlan göz önünde bulundurularak ASAL teşkilatının, küçülerek güçlendirihnesi yönünde yeniden yapılanmaya tabi tutulduğunu bildirdi. Bakan Çakmakoğlu, bu kapsamda, maliyet ve etkinlik yönünden ekonomik ohnayan ve ulaşım sorunu bulunmayan askerlik şubelerinin belirli merkezlerde birleştirilmesi yoluyla hizmet kalitesinin arttınlmasına imkân sağlanmasının amaçlandığını belirtti. Çakmakoğlu, ASAL teşkilatının otomasyona geçmesi nedeniyle. yükümlülerin, askerlik işlemlerinin, yerli askerlik şubesine gitme zorunluğu olmadan, herhangi bir askerlik şubesinde bilgisayar ortamında çok kısa sürede yapılabildiğine işaret etti. Bakan, "ASAL dairesme bağn mevcut askerlik şubelerinin yeniden yapılanma kapsammda söndürühne çahşmalan devam ederken. söndürülen bir askerlik şubesinin açılması düşünülmemektedir'' dedi. Meral, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun sorumlusunun IMF olduğunu söyledi: Ülke ekonomisi işgal altında rn.kartasuperonline.com.tr • Hükümeti tutarsızlıkla suçlayan Türk-Iş Başkanı Bayram Meral, "Bu ülkeyi kim yönetiyor?" diye sordu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Me- ral, EMF ve Dünya Bankası'nuı etki- sinin Kemal Derviş' in devlet bakanlı- ğma getirilmesi ile arttığını belirterek "Türkiye bugün EMF'nin ekonomik işgaB altuıdadn*" dedi. Meral hükü- metin uyguladığı poltikalar arasında tutarsızlık bulunduğunu kaydedip "Bu ülkeyi kim yönetiyor? Eğer siz yöneti- yorsanız kimkrin çıkannı koruyorsu- nuz?" diyerek hükümete çattı. Türk-lş Genel Başkanı Meral, dün düzenlediği basın toplantısmda ülke- nin bulunduğu zor durumun sorumlu- su olarak IMF ve onun politikalarmı uygulayan hükümeti gösterdi. Yaşanan sorunlardan sermaye kesimini de so- rumlu tutan Meral, "Banka baüracak- sınız, vergi vermeyeceksiniz, SSK'ye olan prim borcunuzu ödemeyeceksiniz, krizi bahane ederek de\1etten akuğnuz kredilerin üzerine yatacaksınız, Do- ğu'da ve Güneydoğu'da geri kalnuş bölgelerde en ufak bir yatmm yapma- yacaksmız. Devieti küçültün dfye ısrar edeceksiniz, bugünkü krizi yaratmak- ta en büyük katkısizinolacak'' diye ko- nuştu. Meral sermaye kesiminin bir bölümünün Türkiye'de kazandığı pa- ralarla başka ülkelere yatırım yaptığı- nı söyleyerek "Sizin vatanmızyoktur. Sbrin vatamnızçıkanıuzdır" suçlama- sında bulundu. Siyasileri de onurlu bir dış politika ve halkın güvenini yeniden kazanma- lan gerektiği konusunda uyaran Me- ral, tasarruf konusunda inandıncı ola- bilmeleri için de şu istemlerde bulun- du: "Siyasi partilere yapdan yardnnı kakünn. MÛIetvekUi lojmanlânnı sa- tm, makam araa saltanaüna son verin. NliBervekili ve bakan sayısmı azaltm. Birçok yakuunız ve partizaıunız iş yap- madan devlete vük oimaktadu*. Devle- Işçiden çıplak protesto Hizmet İş Sendikası KocaeK Şubesi yönetkileri ve bir grup işçi, cahşanlann ücretierini ödemeyen Bekirpaşa BelediyesTni, üstierini çıkararak protesto ettL Vücuuanna, "Bir tas çorba, bir rutam ekmek", "Emeldi olduk mahkemeye dolduk" yazuı kâğıt şeritier geçiren sendikacılar ve işçiler, ücretkrinin ödenmemesi nedeniyle çok güç koşullarda vaşadıklannı bfldirdiler." (Fotoğraf: AA) ti bu yükten kurtann. Belirli kesimle- re sağlanan imtiyazlan ve indirimleri kakünn. Horfumculardan, soyguncu- lardan, banka batıranlardan hesap so- run; bunlarm maDanna el koyun. Ver- givenneyenlerin üzerine gktin, kayıt dı- şını kayıt altma ahn. ÖzeDeştirme adı altında devletimizin kârlı işletmeleri- ni birilerine peşkeş çekmeyinr Fatura yine köylüye çıkardıyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Köy Hizmetleri'nin tas- fiyesi yerine, bu kez de yapı- lacak kamu hizmetleri için köy- lülerden para toplanması gün- deme getiriliyor. Köy Hizmet- leri Genel Müdürü Hüseyin Ai- oğju, yıllar itibanyla personel sayısı tablosunu ortaya koyarak üstü kapah olarak ANAP'ı eleş- tirdi. Alioğlu. "KöyHizmetk- ri Genel Müdürhiğü'nün ça- hşmalannı haksız ve dayanak- sız olarak sürekli eleştiren si- yasipartflerin kamuyönetim sis- temindeki tüm birinüere aynı uzakfakta durmalanönerihnek- tedir" dedi. Köy Hizmetleri'nin tasfiye- si durumunda altyapı gibi te- mel kamu hizmetlerinden yok- sun kalacak olan köylülere, bu kez de yapılacak hizmetlere bedel ödeme zorunluluğu ge- tirilmeye çalışılıyor. Alioğlu, "Kırsaldaki hizmet potansiye- Hnin devlet bütçelerinden ayn- lan kaynaklarla yapumasımn mümkün ohnaması ve bunlar için ek kaynak yaraülmasının zorunhı oünası nedeniyle hiz- metten yararlananlann da kat- küannm sağjanması gereküdir. Nitekim, Köy HizmeÖeri Genel Müdürlüğü gönüllü katkılar dışmdaki katküan engeDeyen 2032 sayıh yasanın iptal edil- mesi için gerekh' yasa tasansı- nı hazniayarak Başbakanhk'a sunmuştur" diye konuştu. IRMIKIAYDEV ENGİN aengincŞ doruk.net.tr Emekli Büyükelçi Yalım Eralp yirmi yıllık bir suskunlu- ğun ardından konuştu: "...Otenhte (1981) Washing- ton'da büyükelçilik müsteşa- rı olarak görev yapıyordum. ABD'liler Kongre'de (=ABD partamentosu) toana 'Sizinki- lerolayı kasten manipule edip rüşvetle F-16 yerine F-18'i al- maya gayret ediyorlar' deme- ye getirdiler... Aynı bilgiler Bü- yükelçi Şükrü Elekdağ'a da verildi. Şükrü Bey'le bunu An- kara'ya bildirmeli, ama nasıl yapacağtz, diye düşündük... ...Bilgilerde falanca askeri ki- şilerin otelde buluşmalan, rüş- vet aldıkları gibi ayrıntılar da vardı. öyle bir tarif yapılıyor- du kizamanın Hava Kuvvetle- ri Komutanı Tahsin Şahinka- ya sonucu çıkıyordu..." Şimdiiiii... Röportajı yapan gazeteci (Yener Süsoy) ortada. Konu- şan diplomat Yalım Eralp ya- şıyor. Şükrü Elekdağ yaşıyor. 12 Eylül cuntasının elebaşıla- nndan, eski Hava Kuvvetleri komutanı Tahsin Şahinkaya yaşıyor. Çift kırmızı mühürlü zarfla bu bilgiler kendisine ile- Netekim Konuşma Zamanıdır tilen, 12 Eylül cuntasının başe- lebaşısı Kenan Evren yaşıyor. Bitmedi. Türkiye'nin Was- hington Büyükelçiliği'nin çifte kırmtzı mühüriü resmi mektu- bu -hemalde- Çankaya'nın ar- şivlerinde yatıyor. Yani rüşvetçiler için ıvıracak kıvıracak yol, eveleyecek ge- veleyecek laf yok. ••• Türkiye yine bir askeri dar- benin, 12 Mart'ınyarattığı çöl- den çıkma uğraşındaydı. De- mirel başbakandı. ABD'den kaynaklanan "rüşvet" haber- leri dünyayı sarsmaya başla- mtştı. Askeri uçak üreten Lock- heed şirketinin dünyanın dört köşesindeki etkili ve yetkili ki- şilere rüşvet dağıttığı, ABD Kongresi'nin biraraştırma ko- misyonunda gün ışığına çıka- rılmış ve Amerıkalılar rüşvetçi- lerin listelerıni ilgili devletlere resmen yollamışlardı. Japonya kendisine ulaşan rüşvetçilerin listesini kamuoyu- na açıkladı. Rüşvetçiler ara- sında yer alan politikacılar si- yasetten def edildi; askerler görevlerinden uzaklaştırıldı; yargılandılar ve mahkûm edil- diler. Ispanya rüşvetçilerin listesi- ni kamuoyunaaçıkiadı. Rüşvet- çiler yargıç karşısına dikildi. Belçika rüşvetçilerin listesi- ni kamuoyunaaçıkiadı. Rüşvet- çiler yargıç karşısına dikildi. Italya rüşvetçilerin listesini kamuoyuna açıkladı. Rüşvet- çiler yargıç karşısına dikildi. Türkiye rüşvetçilerin listesi- ni kamuoyuna açıklamadı. Rüşvetçiler yargıç karşısına di- kilmedi. Meclis bir gizli oturum yap- tı. Liste, milletvekillerine de açıklanmadı. Onun yerine, Meclis'ten içeriği bilinmeyen listenin "devlet sırrı" ilan edil- mesı kararı çıktı. Rüşvetçiler devletin karanlıklarında sak- landılar ve kurtuldular. ••• Türkiye, yine bir askeri dar- benin, 12 Eylül'ün çölünde ya- şıyordu. Yıllardan 1981'di. Bu satırlann yazan, 12 Eylül gene- rallerinin elinden rastlantıyla kurtulmuş, kapağı Federal Al- manya'ya atmış, 12 yıl sürecek sıyasal göçmenliğe başlamış- tı. Tanıdığı Alman gazeteciler telefonlara sanldılar; buluşma- lar ayariandı ve "Dünyanın en zengin generali" diye adlandı- nlan Hava Kuvvetleri Komu- tanı ve beş kişilik 12 Eylül cun- tasının üyesi Tahsin Şahinka- ya hakkında bilgi istediler. ABD Kongresi'nden sızan bilgilerin sağlamlığında ısrar ettiler. Söylentilersöylentilen izledi. Tıme dergisi kapak yaptı den- di. Dergi arandı. Bakıldı. Kapak mapak yok. Siyasal göçmenlik koşulla- nnda "gazetecilikyapamayan gazeteci" işin peşini bırakma- dı. Alman gazetecilerin yardı- mı ile Washington Post, New York Times gibi gazetelerle iliş- ki kurulup bilgi ve belge isten- di. Yanıt çarpıcıydı: - Haber doğru. Belgeler Tür- kiye devletine verildi. Haberin devamının Ankara'dan kova- lanması gerek... 12 Eylül'ün en azgın günle- riydi. "Haberin devamını"An- kara'da kovalama olanağı yok- tu. "Bilgısi sağlam, belgesi ek- sik" haber ister istemez gaze- tecilerin arşivlerine not düşü- lerek beklemeye alındı. ••• Yirmi bir yıl geçti. Emekli Bü- yükelçi Yalım Eralp konuştu. Tanıklar yaşıyor. Belgeler dev- letin arşivinde yatıyor. Sanık(lar) yaşıyor. Bu bilgi ve belgeler kendisi- ne resmen iletilen 12 Eylül ele- başısı, bugünün devlet proto- kolü üyesi Kenan Evren yaşı- yor. Siyasal göçmenliğini tamam- layıp ülkesine dönmüş, gaze- tecilik yapma olanağına yeni- den kavuşmuş gazeteci, şim- di sorma hakkını kendinde bu- luyor: - Netekim konuşma zama- nıdır paşam!.. Susarsanız, bununanlamını bizim kadar siz de bilirsiniz... Haydi paşam, konuşun netekim!.. POLflİKA GÜMÜGU HİKMET ÇETİNKAYA Devlet Küçülsün!.. Uşak'ta iflas eden bir fotoğrafçının haykırışı te- levizyon ekranlanndan dalga dalga yayılıyordu: "Açım!.. Açım!.." Bakanın korumalan fotografçıyı kargatulumbaalıp götürürlerken genç adam hâlâ bağırıyordu... "Açım!.. Açım!.." Bugün Anadolu'da binlerce işyeri kepenk indi- riyor, yine yüzlerce fabrika kapanıyordu... Tüm bunlar olurken Türkiye'de zaman zaman gün- deme gelen bir tartışma yeniden başlıyordu: "Devlet küçülsün mü, küçülmesin mi?" Aslında bu tartışma 1983 sonrası başlamıştı... Donemin başbakanı Turgırt Özal başlatmıştı bu tartışmayı... ABD'den gelen prensler de bu tartışmanın için- deydı. El ele verip birlikte sesleniyorlardı: "Devlet küçülsün!" Turgut Özal, devletin küçülmesini isterken bir yandan da Suudi-Türk finans kurumlanna olanak sağlanıyordu... ANAP hükümeti 14 Aralık 1983 günü göreve başlamış, 16 Aralık 1983'te çıkardığı bir kararna- me ile Suudi finans kurumlanna, "Haydi Türki- ye'yegelin, bizimle ortaklıkkurun" denilmişti!.. Ardından Araplara mülk satışı gündeme geldi. Suudilerte ticari ortakhklar kuruldu. Dinsel amaçlı vakıfların sayısı artmaya başladı... Bir yandan hayali ihracat patlak verirken öte yandan Kuran kursları, mescitler, camileraçıldı... Artık tarikatlar öne geçmışti!.. Nurcular. Nakşıler, Süleymancılar devlet bü- rokrasisınde one geçmişti!.. • • • 1983-1993 yıllan "devlet küçülsün" tartışma- sıyla geçti!.. Turkish Bank Genel Müdürü ve Yönetim Kuru- lu Başkanı Hamit Belli bankacılık sektöründe ya- şanan kötü günlerden 'Özal'ın prenslerinin' so- rumlu olduğunu söylüyor!.. Diyor ki: "Turgut özal'ın politikası tamamen liberalizme geçişti. Vahşi liberalizme geçildi ve büyümeye doğru gidildi. Zamanla ekonomi büyürken kaos ortaya çıkma- ya başladı... Borçlanalım ve ekonomiyi büyütelim, üretimi arttıralım, deniyordu ama öyle olmadı, tüketime gidildi. özal 'ın 80 'lerdeki bu atağı, 90 'lardan sonra ban- kacılık sektörüne fevkalade ters tesiheryaptı. Ban- kacılığın bazı ana prensipleriyerine getirilmedi, bir de büyük bir savurganlık içine gin'ldi..." Türkiye'de bankacılık sektörü sarsıntı içinde!.. Türkiye'de üretim artmadı, tüketim arttıL Ihracata değil, ithalata onem verildi!.. Şimdi Türkiye 1980'lerin faturasını ödüyor!.. Peki halkımız bu olup bitenler karşısında ne ya- pıyor? özellikle siyasetçileri suçluyor!.. Işadamından işçisine, işsizinden sanayicisine dek herkes siyasetçilerden nefret ediyoıi.. Bundan da en çok demokrasi zarar görüyor!.. • • • Siyasi partilere oy verip, beğenmedıkleri millet- vekillerini Meclis'e taşıyanlar kim peki? Yurttaşlar!.. Yurttaşlık bilincı oluşmayan toplumlarda rastla- nıyor bu türlü suçlamalara!.. Devlet erkini yönetenleri halk seçiyor, ama aynı halkonları suçluyor!.. Yirmi yıldır bu oyunun içindeyiz: "Devlet küçülsün!" Hayali ihracata destek verenler, banka hortum- layanlann sırtlannı sıvazlayanlar, devletten kre- di alıp köşeyi dönenler, tarikatları bürokrasiye ge- tirenler de bu modaya uyuyorlar: "Devlet küçülsün!" Doğru dürüst sağlık, eğitim hizmeti veremeyen, yatınm yapmayan devletin neresı büyük söyler mi- siniz?.. 65 milyon nüfusun 3 miryonu ancak gazete oku- yor ama, kahvelerde işsizler günde 5-10 bardak çay ıçiyor!.. Uşak'ta iflas eden fotoğrafçının çığlığını duyu- yorum: "Açım! Açım!" Açlar ülkesi Türkiye'de yurttaşlık bilinci gelişir mi? Zaten gelişmesinı isteyen kim? hikmet.cetinkayarncumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Belediye meclisi belirlendi Yağmurlu seçimi CHP'nin oldu HÜSEYÎNİKALKAN TOKAT-Tokatmer- kez ilçeye bağlı 4 bin nüfuslu Yağmurlu bel- desinde pazar günü ya- pılan belediye meclisi seçimini sağ partilerin yoğun çabasına karşın CHP kazandı. Toplam 878 seçme- nin oy kullandığı seçim- lere 7 parti katıldı. Se- çim sonucunda CHP 308. ANAP 250, DYP 170, DSP 76, SP 61, MHP10veSlPde3oy aldı.CHP5,ANAP3ve DYP de bir belediye meclisi üyeliğı kazandı. ANAP'ın beklenenin üzerinde, DSP'nın de umulanm altında oy al- dığı seçimlere Genel SekreterABŞevkiErek \e TBMM Başkanve- kili Kamer Genç'le ası- lan DYP umduğunu bu- lamadı. Saadet Partisi de istanbul Sultanbey- li'de yaşayan Yağmurlu- lara yönelik vaatler ve Tokat Belediye Başka- nı Mzamettin Aydm' ın beldede bir mahalleye kaldınm taşı döşeme- sine karşuı 61 oyda kal- dı. CHP Tokat Merkez îlçe Başkanı Dr. Büal Durmaz, "Yağmurlu küçük bir Türldye'dir. Türldj-e CHP'yiistiyor. reksinmesi var" dedi. CHP'li Belediye Baş- kanı CetalYıhnaz'ın sol örgütlere yardım ve ya- taklık ettiği iddiasıyla rutuklanması üzerine Yağmurlu Belde Bele- diye Meclisi üyelikle- ri, Danıştay 8. Daire- si'nin karan ile feshedil- miş, bunun üzerine se- çimlerin tekrarlanma- sma karar verihnişti. CHPTİ Yılmaz'ın yerine Yağmurlu Bel- desi Belediye Başkan- lığı'na, meclis üyele- ğineseçilenCHP'liRı- za Yümaz' ın vekâleten getiriknesi kesinük ka- zandı.