16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 EKİM 2001 CUMA 14 KULTUR [email protected] 38. Antalya Film Festivali'nde ödüller bu gece sahiplerini bulacak üyük heyecanınsongünüVECDİSAYAR Siz bu satırlan okurken festival son gününü yaşıyor olacak. Yani, acı tatlı anılan ile bir festival daha geride kalıyor. Güzel sûrprizlerin yanı sıra, tatsız sürprizler de yaşa- dığımız 38. festivali, eski yıllara oranla daha derli toplu, daha düzen- li bulduk. Eski yıllarda, festival prog- ramında yer alan yan etkinliklerin "Antalya Sanat, El Sanatları ve Ki- tap FuarT bûnyesinde toplanması, bu etkinliklerin Film Festivali'nden üç gün önce başlaması ve hafta so- nuna dek sürecek olması, isabetli bir seçim. Hem izleyicinin dikkati da- ğılmıyor, hem de festival daha cid- di bir kimlik kazanıyor. Şenlık bûnyesinde yer alan Ömer Kavur toplu gösterisi, açıkhavada film göstenlen, "KöydeSinemaŞen- fiğT,AlinıŞerifOnaran'ınamsınadü- zenlenen söyleşi, BurçakEvren,Agâh Ozgüç, Elmas Dorukka>a. Taha Fe- yizti'nin sergıleri ve MehmetGüler- yüz'ün "HayalKahramanlar" belge- seli, ÇASOD'un Yıldınm Önal Anı Ödülü'nûn Kerim Afşar'a verilme- si, festivale yakışan etkılıklerdi... Festivalin uluslararası bölümü ise son derece cılız kaldı. Hele, açılış fil- minin seçimi olacak şey değildi. Beş yıllık bir vadede uluslararası olaca- ğını açıklayan Antafya Festivali'nin, böyle giderse uluslararası planda ciddiye alınacak bir festival düzen- lemesi kolay olmayacak gibi görü- nüyor. Peki, böyle bir yola gidilme- li mi? Yeşilçam'ın bir bölûmü, es- kiden beri bu fikre sıcak bakmıyor. Ama, sinemamızın günümûzdeki temsilcileri yani gençler, uluslarara- sı bir festivalin sinemamıza zarar değil, yarar sağlayacağınrn farkında. Banşçı mesaj içeren filmler Ulusal yanşmaya gelince, büyük umutlarla girdiğimiz filmlerden ay- nı coşkuyla çıkmadığımızı, filmle- rin önemli bir bölümünün vasatın üstünde, ama eksikleri -ve tabii, her zaman olduğu gibi fazlalıklan olan yapımlar- olduğunu söyleyebilirim. Geniş bütçeli filmlerle, çok dar ola- naklar içinde çevrilmiş fılmlerin yan yana durduğu (bu çeşitliliği bir sağ- lık işareti olarak görüyorum) yanş- mada ıkı güzel sürpriz vardı: Han- dan İpekçi'nın izleyici üzerinde - tıpkı "Uçurtmayı Vurmasınlar'' gi- bi- etkili olabilen ve ülkemiz politi- kdsına banşçı bir mesaj gönderen filmi "Büyük Adam Küçük Aşk" ile genç yönetmen Kazım Öz'ün ilk uzun metrajlı fibni "Fotoğraf". tki- si de farklı açılardan aynı hedefe yö- nelmiş. Kûrt sorununun bireysel ya- şamlardaki yansımalan ve milliyet- çilik olgusunun sakıncalan üzerin- de duruyor iki yönetmen de. Tekvoleciler mutsuz Jürinin tavrrnın ne olacağını ise kestirmek zor. Oscar'larda olduğu gibi, endüstrinin çıkarlan doğrul- tusunda bir sonuç mu çıkacak orta- ya, yoksa kimi yıllarda olduğu gibi yeni arayışlar, taze soluklar mı ödül- lendirilecek, hep birlikte göreceğiz. Şu satırlan yazarken henüz yanşma filmlerinin tamamını görebilmiş de- ğiliz, ama gene de bazı tahminler yapmak mümkün (daha aynntılı bir değerlendirmeyi, filmlerin tümünü izledikten sonra yapmak vaadiyle). Zaten, festival konuklannın büyük kısmımn kaldığı (ve uluslararası standartlan, insanırmzın gelenek- sel misafirperverliği ile buluştura- rak gerçek bir festival oteli niteliği- ni kazanan) Falez Otel'de en çok konuşulan konu da bu. Tabii, sine- mayla ilgili konuklar arasında... Magazin basınının değerli men- supları ise konu sıkıntısı çektikleri- ni saklamıyor. Yani, bir kısmımız festivalin olumlu bir çizgide geliş- tiğini söyleyedursun, bir kısmımız bu gelişmeden şikâyetçi. Çevrede- ki birkaç mankenle durumu kurtar- maya çahşıyor bu arkadaşlanmız. Tüm umutlannı törene bağlamış du- rumdalar. Ola ki bir yönetmen siyah kostüm getirmeyi unutur, Gani Rüz- gâr Şavata, sözünde durup jüriyi "dövmeye" kalkışır ya da gecenin sunuculanndan Hande Ataizi yırtma- cı ile geceyi kurtarabilir! Bu akşamın ilginç bir özelliği, Cam Piramit'te yapılacak ödül töre- nine tüm sanatçılann katılımının zo- runlu olması. Geçen yıl ödül kaza- nan sanatçılann önemli bölümünün törene katılmaması, vakıf yönetici- lerini böyle bir karar almaya yönelt- miş. Bu akşam, ödül töreninde bu- lunmayan sanatçılar ve yapımcılar, jüri tarafından ödüllendırilseler bı- le, ödüllerine kavuşamayacaklarmış. Haydi hayırlısı. l¥l KOTAR1LMLŞ YAPIMLAR - 'Büyük Adam Küçûk Aşk' (üstte), 'Oda Beni Seviyor' (vanda,üstte) ve'\ ızontele'nin (yanda, altta) ilk üç portakah payiaşması büyük bir olasdık olarak görûnüyor. PortakaDar üç fihıı arasmdaBu akşama ilişkin tahminlerimize gelince, henüz izlemediğımiz "Şarkıa' ) yı bir yana ko- yarsak, ödüllerin beş film arasında dağılacağı- m söyleyebiliriz. Handan İpekçi'nin "Büyük Adam Küçük Aşk"ı, Banş Pirhasan'ın "O da BeniSeviyor"uveÖmerFarukSorak-Yümaz Erdoğan'm "Vizontele''si her türden seyirciye hitap edebilen, iyi kotanlmış yapımlar olarak ilk üç portakah paylaşır diye düşünüyorum. Ama sıralama nasıl olurbilemem. Jürinin karara var- makta oldukça zorlanacağını, üç fümin de sa- vunuculan olacağun tahmin etmek zor değil. Ama, en büyük olasılık, En İyi Film Ödülü' nün Handan ipekçi 'nin u Büyük Adam Küçük Aşk" fihnine gitmesi. Zeki Demirkubuzun filmleri, "Yastgı'' ve "ttiraF'ın ise şiddetli savunuculan çıksa bile, ilk üçe girmesinin zayıf bir olasılık olduğunu düşünüyorum. Ama, sıra diğer dalla- ra gelince durum değişebilir ve "Itirafın iki ba- şanh oyuncusu BaşakKökiükaya ve Taaer Bir- sd birer portakalla dönebilirler Antah/a'dan. Bir başka sürpriz de Kaznn Öz'ün "Fotoğ- raPının ödüllendiriknesi olur. Bana göre, "Fo- toğraT 1 en azından özel ödülü hak ediyor. Tüm sinematografik öğeleri son derece ekonomik biçimde kullanan. duygu sömürüsüne yeltenme- yen yalın anlatımı ve oyuncularrnın (FeyyazDn- manve NazmiKınkJbaşansı ile, festivaldenge- riye kalacak birkaç önemli çahsmadan biri. Oyuncular cenneti Oyunculuk, bu yıl Antarya Festivali'nin en par- lak yanı. Hangi filme baksanız. ciddi bir oyun- culuk görüyorsunuz. İlk aklıma gelenleri sıra- layayım (yukanda saydıklanmı yinelemeden)... "Büyük Adam Küçük Aşk"da Şûkran Güngör ve Füsun Demirel, "O da Beni SeviyM-'da Ece Ekşi ve Lale Mansur,'YazgTda Zeynep Tokuş ve Serdar Orçin, "Hemş©"da Okan Bayülgen, "Marufta, Nihat İkrL. Ben olsam senaryo ödülünü vermezdim. Çünkü tüm fılmlerin en ye- tersiz kalan öğesi senaryo. Görüntüde ise çok iyi ışler var. "Büyük Adam Küçük Aşk"la Er- dal Kahraman, "O da Beni Sevryor"la Jürgen Jirges, "Vizontek''yle Ömer Faruk Sorak en önemli adaylar arasmda. Müzikte Mustafa Bi- ber (fotoğraf), Serdar Yalçm - Mazlum Çimen (Büyük Adam...) ve Kardeş Türküler (Vizon- tele) Sanatyönetmenliği dalında -üç fitmle- M, Ziya fTkencfler, kurguda Mustafa Preşeva (Vi- zontele), YardunaOyuncudabnda İsmail Hak- kı Şen (Büyük Adam...), Cem Yümaz (Vizon- tele), Arzu Oş(Maruf) ve Engin Günarydın (Yaz- gı) ödüle yakın duruyor. Yönetmen olarak Pir- hasan, Demirkubuz ve İpekçi'den birini şansh gördüğümü beürteyim (her bırinin ayn meziyet- leri var). Antalya'da "Eleştinnenler Ödülü" ol- saydı, Demirkubuz'a giderdi. Ama bilirsiniz, "büj-ükjüri''lerin kararlan, eleştirmenlerin yar- gılanndan genelükle farklı olur... özgür Yayınları'ndan çıktı Aşk-ı Memnu sadeleştirildi Kültür Servisi - HaBd Ziya UşaklıgUın 'Aşk-ı Memnu' adlı romaru, Özgür Yayınlan tarafın- dan sadeleştırilmiş haliyle yeniden yayımlandı. Türk romamnın Batılılaşmasında önemli bir role sahip olan Uşaklıgil'in 'Aş^ Memnu'su- nun bu yeni basrmına Muharrem Kaya'nın yaz- dığı önsözde şu görüşlere yer veriliyor: "Aşkn Memnu romam, gerek olay örgüsünün kurulu- şundaki ustahk,gerekse şahıslantahfiL,eşyayı,ta- biaü tasvir etmekteld başansı onu yüz yıl sonra bileokunabilen bir roman haline getirmiştir. Ro- man kahramanlan her ne kadar Türk toptu- mundan uzak, evren- seigendbirinsanözel- Bğigösterse de meşro- tiyet ve cumhuriyetd&- neminde Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ah- met Hamdi Tanpı- nar'myazdığı roman- lardaki şanıslar, ken- ditophıuıuuıuzunin- sarunı bir roman kahramanı haline getirmiştir. Sosyal hayat- tan uzak ohnalanbiraz da devrin şartian gere- ği zorunluydu; bunu da görmek gerekjr. Servet- i Fünun edebiyatuun zor anlaşılan kelimeleri, tamlamalan, imgeleri bu romanda da etkisini hissettirir, fakat değişen edebiyat ve dil anlayışı- nı gören Halid Ziya, kendi eserlerinin dilini da- ha anlaşıhr bir şeküde sadeleştirerekAşk-ıMem- nu romarunın uzun bir süre daha okunmasmısağ- lanuştnf Halid Ziya UşakngU'in Bütün Eserleri başlığı altında yayımlanan romanın tanıtım kokteyli 8 Ekrm'de saat 18.30'da Tünel'deki Virgül Cafe'de Setim Üeri ve Metin Belgin'in kahlımıyla gerçek- leştirilecek. (293 00 80) cDevlet Senfoni Orkestrası sezonu bugün veyann vereceği konserlerle açıyor. Orkestra önümüzdeki günlerde pekçok yerli ve yabancı müzisyeni ağırlayacak. Yeni sezon iiıılü isinılerie renldenecek ADANA(CumhuriyetBürosu)-Kuruluşu- nun 11. yıhnda ilk kez programı zamanında hazırlanarak müzikseverlere ulaştınlan Çu- kurova Devlet Senfoni Orkestrası (ÇDSO) bugün ve yann vereceği konserlerle sezonu açıyor. ÇDSO'nun ilk günkü programı şef Emin Güven Yaşhçam yönetiminde solist Zeynep Yamantürk'ün piyano resitaliyle başlayacak. Yeni dönem programrnın üst düzey nite- likte olduğunu belirterek dünyaca ünlü sa- natçılann yanrnda gençlere de şans tanıdık- larrnı söyleyen ÇDSO Müdürü Tuğrul Gö- ğüş sezon programını tanıttı: "ÇDSO'dasa- natçı sayısı az ama, koro içindeki biıükve ar- kadaşhkduygulannm gelişmişüğinin etkisiy- le sağianan müzikal uyum sonucu başanlı bir program oluşturduk. Şef Emin Güven Yaşhçam'm da büyük katktsıyla haznianan program çerçevesinde Adana'ya gekcek dün- yaca tanınmış şefler arasında Carlos Ciran- do (Arjantin), Marek Pijarowsky (Polonya), Konstantin D. Krimets (Rusya), Walter Pro- ost (Belçika), Rene Giessen (Almanya), Ta- deusz Strugala (Polonya), Irakli Tchiaureli (Gürcistan^ Antonio Pirolli (Itah/a), Solhi Al-VVadı (Suriye), Milen Nachev (Bulgaris- tan), Dominique Fanal (Fransa) yer alıyor." Rus kökenlı ABD'li sanatçılar Alessan- der Markov, Martin Berkosfsky ile Sergei Podobedov, Çekoslovak Jiri Barta ve Arjan- tinli Andrea Merenzon gibi sanatçılarla da çalışacak olan orkestra aynca. Idil Biret, Ci- hat Aşkm, Gülsin Onay ve Taşkm Oray gibi ünlü sanatçılanmızı da ağırlıyor. Ocak ve şubat aylanm bütünüyle Türk so- list ve şeflerine ayıran ÇSDO, Burak Tü- zün, Murat Kodallı ve Serdar Yalçm ile ilk kez çalışacak. Mersin Devlet Opera ve Bale- si'yle güzel bir işbirliğıne giderek 'Hacı Sa- bancı'yıAnma Haftası'nda Rossini'nm "Sta- bat Mater' adlı eserini Adana'da seslendi- ren orkestra bu konserle bir ilki de gerçek- leştirmiş olacak. Bu sezon 'Cumhuriyet Bayramı', 'Ata- türk'ü Anma' gibi bazı özel haftalar da dü- zenleyeceklerinı belirten Göğüş "Büyük dev- let adamlanmızdan Ismet tnönü ve önemli müzik adamlanmızdan Faruk Yener de gün- demimizde. Bahar konsetierimizin, 'Polis Haftası' ve genç soüstlere ayırdığımız özel haftamızm dışmda Türki kökenli sanatçüa- ra da özel öncm verij'oruz. Servar Gamiyev, Toğrul Gamiyev, Nermin Gamiyev, Hayret- tin Hoca, Rauf Musayev, Yusuf Hasanof ve Ferhad Bedelbeyli de konukiannuz arasın- da olacak" dedı. YAZIODASI SELİMİLERİ Binkaç Mektubun Ardında... Eylül başında "Gerici" başlıklı bir yazı yazmış- tım; belki gözünüze çarpmıştır. O yazıdan sonra, "Yazı Odası "nın sevgili dost- lanndan bazı mektuplar geldi. Geçmişte kaldığı ile- ri sürülen "yazınsar eserterin bize, bugünümüze anlam, hem de derin anlam katabilecekleri konu- sunda yazılmıştı bu mektuplar. Bir mektuptaki acı saptayımları paylaşmak isti- yorum: "(...) Okumayı öğrendiğimden beri sürekli oku- rum. Kitap alınm ve bu kitaplardan yakınlanmı da yarartandınnm. Onlara kitap sevgisi vermeye ça- lışınm. Ama bu öyle zor ki! Okul çağındaki çocuklann ve gençlerin kitaba burun kıvırdıklannı görünce, kahroluyorum inanın. Kitap okumak yerine televizyon izlemeyi tercih edenler, kitap deyince iyi yönetici olmak ve para kazanmanın yollannı anlatan kitaptan anlayanlar, günlük gazeteyi bile okumaya üşenenler ne çok- ne çok anlatamam. Bir kişi tarafından bile okunmak ve anlaşılmak bir yazar için mutluluk olsa gerek yine de. Maci- de Tanır, Tıyatronun Cadısı adını verdiği anılan- nın başında böyle diyordu. (...)" Şu satırlar da bir başka mektuptan: "SizKültürsayfasında, konusu genelde 'yazın' olan yazılar yazıyorsunuz. Biranlamda diğer sa- nat dallan gibi topluma ayna tutuyorsunuz ve geçmişten söz ederek 'toplumsal belleği' de can- lı tutuyorsunuz. Inanıyorum ki, ülke sorunlanna, size gerici diyen keskin yargılı arkadaştan çok da- ha yakınsınız. Ve sorunlan ortadan kaldırmak için kendi alanınızda çalışıyorsunuz." Bir alıntım daha var "(...) Sizin yazılannız sayesinde edebiyatımızda Ziya Osman Saba, Asaf Hâlet Çelebi, Nahit Ul- vi Akgün gibi şairier olduğunu öğrendim. Belki beni ayıplayacaksınız ama, bu şairierin değil eser- lerini okumak, adlannı bile işitmemiştim. Ziya Osman Saba'nın Geçen Zaman-Nefes Al- mak adlı bütün şiirlerini, yaşadığım Antalya'da hay- li güç buldum. Bu eserdeki şiirler beni büyûledi. Siz bahsetmeseydiniz bu şiirieri okuyamayacak- tım. (...) Selim Bey, yirmi üç yaşındayım ve çevremde kimsenin kitap okumadığını görüyorum. Ne ya- şıtlanm, ne de büyüklerim. Ben kitap sevgisini, Cumhuriyet gazetesi sevgisini okul, lise yıllanm- da, çoktuhafama, matematik öğretmenimizden kazandım. O günden sonra kitaplann saadetiyle yaşıyorum." Nihayet, yaraya neşter vuran şu son mektup: "(...) Sizin Reşat Nuri'lerinizi, Yakup Kadri7e- rinizi belki binlerce, on binlerce okuyucuya yeni- den ulaştırmak mümkün. Fakat öğrenim yıllanmız- da bu kıymetli romancılanmızı bize o kadar sıkıcı ders kitaplanyla verdiler ki, ben hep onlan oku- yamayacağımı düşünürdüm. Sonra-bir tesadüf- le Panorama'y/ okudum ve bu büyük roman kar- şısında hayrete düştüm. Yakup Kadri Karaosma- noğlu, bizim gümbür gümbür sürükleneceğimiz inkılap düşmanlığını kaç sene evvel görmüş, evet, kaç sene evvel ve bize bunu haykırmak istemiş. Günümüzde satışı yüz binleri aşan romanlan, biraz da merak dürtüsüyle ben de okumaya ça- lışıyorum. Ne memleketin, ne bireyin meseleleri galiba yazarian ilgilendirmiyor. Okuriarda birgir- dapta kayboluyor. O girdapta Yakup Kadri'lere ulaş- mak kolay mı sanıyorsunuz?" Bilmem bir şey eklemek gerekiyor mu?.. Takvimde Iz Bırakan: "Nereye baksam solgun bir bezginlik görüyo- rum. Içimde her şey yırtılmış, parçalanmış."Gus- tav Meyrink, Golem, Sezer Duru'nun çevirisi, Yapı Kredi Yayınlan, 1997. Mtm Portakal Onur Ödülleri veriMi • Kültür Servisi - 38. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde. 'Yaşam Bovu Onur Ödülü' ve'Yıldınm Önal Anı Ödülü'ne layık görülen sanatçılara ödülleri, törenle verildi. Törende, yazar Necati Cumalı sinevizyon gösterileriyle anıldı. Cumalı adma verilen plaketi eşi Berrin Cumalı aldı. 'Ustaya Saygı' bölümünde filmleri gösterilen ünlü yönetmen Ömer Kavur'a plaketini Italyan meslektaşı Piepaulo Saparito verdi. 'Yıldınm Önal Anı Ödülü' sinema-tiyatro oyuncusu ve yönetmen Kerim Afşar'a emanet edildi. Afşar, ödülü 39. Altın Portakal Film Festivali'ne dek saklayacak. 'Yaşam Boyu Onur Ödülü' ise yönetmen Sırn Gültekin, oyuncu ve senarist Bülent Oran, Suna Pekuysal ve Ediz Hun'un oldu. Ifltft Zamanın İzinde' ttatya'daydı • Kültür Servisi - Belgesel Yapımevi Ajans 21 'in 1999 yapımı 'Yitik Zamanm tzinde' adlı sualtı arkeoloji belgeseli, Fransa'da ICRONOS (Image-CRONOS) Arkeoloji Fihnleri Festivali'nde 'En İyi Kazı Fihni' ödülünü aldı. Toulouse ve Boston'dan sonra dün Italya'da 12. Rovereto Arkeoloji Fihnleri Festivali'nde gösterildi. Özcan Arca'rnn yönettiği fibni Genco Erkal seslendirdi, metinlerini Zeynep Oral kaleme aldı, yaprmcıhğını Nurdan Arca üstlendi. Fitmin sualtı görüntüleri Dr. Don Frey'e, kara çekimleri Mete Şener ve Gökhan Kolsal'a, özgün müziğini ise Marc Marder'e ait. 'Yitik Zamanın İzinde', INA-Sualtı Arkeoloji Enstitüsü'nün Bozburun-Selimiye Köyü'ndeki 1100 yıllık Bizans batığına yaptığı kazı sonrası amforalann su yüzüne çıkanlmalannı ve Bodrum Müzesi'nde sergilenmesini konu alıyor. Mehmed Uzun'un kltabt tomatAh • Kültür Servisi - Mehmed Uzun'un Gendaş Kültür tarafından yayımlanan 'Bir Dil Yaratmak' adlı kitabı. piyasaya çıkmadan toplatıldı. Yaymevinin yaptığı açıklamada kitabın daha önce de Belge Yayınlan tarafından basıldığı ve hakkında herhangi bir soruşturma açılmadığı belirtildi. 'Bir Dil Yaratmak', Uzun'la yapılmış söyleşiler ve kitaplan hakkında kaleme alınrruş yazılardan oluşuyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear