23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 ARAUK2000 PERŞEMBE**** CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAM TURKIYE Istanbul Edime Kocaeli Canakkale Izmir Manisa Aydın Denizli K PB K PB B B B B 4 3 3 5 10 7 10 5 Sinop K 6 Adana PB 11 Samsun K Trabzon Giresun 10 Ankara PB 1 Eskişehir PB 0 Konya PB 2 Sıvas K 0 Zonguldak K 4 Antalya P 12 Kars Mersin Diyarbakır Şanhurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB K PB K K K K 12 5 5 4 5 1 2 K 0 Marmara'nın doğusu, Karadeniz, Iç Anado- lu'nun kuzeydoğusu, Güneydoğu Anado- lu'nun doğusu ile Do- ğu Anadolu yağışlı ge- çecek. Yağışlar Doğu Karadeniz kıyılarında yağmur ve karia kanşık yağmur, öteki yerlerde kar şeklınde olacak. Hava stcaklığı azalma- ya devam edecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB PB PB PB PB PB 2 4 2 10 3 5 10 0 Münih PB 0 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB PB PB PB PB Y Y 2 0 13 2 5 4 15 14 PB 4 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tifiis Kahire PB B K B Y B Y Y -5 13 -3 14 6 8 oo 15 Y 15 ( T ^ Parçalı bulıjtfu Sisli e f v " v -, Bulutlu k Çok bulutlu • Yağmuriu jkar bGökgûrûltülü GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada tutumuna bir göz atınız. Ecevit, aşk şiirleri yazdığı eşi Rahşan Hanım'a sanki yeni yıl armağanı vermenin telaşı içinde. Top- lumu zortuyor, siyaseti zortuyor. Bir yıllık gelişmelere bakalım: Bu hükümet, Rahşan Hanım'ın fîtilini ateşlediği af bombasıyla tam iki yıldır uğraşıyor. Sonuç orta- da! Bu hükümet F tipi sorununu Batılılaştırma çaba- sını iki yıla yakındır sürdürüyor. Sonuç ortada! Bu hükümet, cezaevi isyanlannı zar zor bastır- dı, çare bulamadı. Ülkenin güvenliğinden sorumlu bir Başbakan, çıkıyor orta yere, cezaevlerine egemen olamadık- lannı kabul ediyor. -Sanki sorumluluğu affedilirmiş gibi- aczini ilan ediyor. Iç siyasetteki devinimleri başansız. Bu hükümet enflasyonu düşüreceği vaadiyle bir program açıkladı. llk altı ayda başanlı olduğu söy- tenen program ikinci altı ayda tökezledi. Yılın sonlarındayız. Ekonomide yeni bir kriz bek- lentisi, hatta devalüasyon söylentisi yaygın. 7 mil- yar dolar uçtu gitti. Iş çevreleri ile hükümet birbiri- ne girdi. Saymakla bitmez ya; neyse, şimdilik bu kadar- la yetinip başansızlıklann tam listesini daha son- raki günlere bırakalım ve de efendim; bu hüküme- tin karnesine şu notu düşelim: Bu hükümet karamsarlığı kamçılıyof. Bakmayın Ecevit'in uyumlu hükümet, başanlı sonuçlar içeren nutuklanna. Bu hükümet, her başansızlıktan sonra titriyor. Doktorlannın söylediğine göre tabii yorgunluk- tan! Tabii çok çalışmaktan... Adımlannı güçlendir- mek için şöyle her gün yanm saat yürümeyi ihmal etmekten! Başansızlığın belki de başka nedenleri de var- dır örneğin, Ecevit -kesinkes bilgisizlikten değil- çok, ama çoooksesli demokrat kişiliğinden, eko- nomi ve maliye işlerini Hazine Müsteşan, Merkez Bankası, Maliye Bakanı'na bıraktı. Hukuksal işleri de Adalet Bakanı Türk'e havale etti. Sayılan konularda kendi adına yönlendirme ve denetim yapmakla görevli Hüsamettin Özkan'ın bir dediğini iki etmiyor. Gidiş kötü - Sonuç: Ecevit'e fazla bir iş kalmıyor. Hükümete, hatta bir tarihte gazetelere verdikle- ri ilanlaria "işbaşından gitmesini istedikleri Başba- kan Ecevit'e" desteklerin desteğini veren TÜSİAD ile Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı -ne- dense daha sonra basının ele alıp irdelemediği- bir bildiri yayımlıyor ve gelecekle ilgili saptamalan Bü- lent Eczacıbaşı özetliyor: "Uçunım öncesi son çıkıştayız." Yatıştınlan son krizden sonra toplumu saran kor- ku yadsınabilir mi? Eczacıbaşı'nın dediği gibi, "iri- li ufaklı bunalımlann bittiği" söylenebilir mi? Eczacıbaşı, "Herşeyden önce, 'Krizi atlattık, pa- ra gelirse bu iş biter" türü demeçlerin sona erme- siyarariı olacaktır" diyor. Yanlış mı? Hükümet tak- sit taksit alacağı kredi için IMF'nin eline bakmıyor mu? Yatıştıncı söylemler Başbakan'dan da geise, il- gili bürokratlar da söylese; bu girişimler "piyasa- lara moral aşılamıyor. Tam tersine işin yine üstün- körü ele alındığı izlenimi veriyor". Ecevit iyimserliğine karşı: İTO, ASO, ATO, İSO, TOBB gibi ekonominin kalbi kurumlar da en az TÜSİAD kadar karamsar. Hükümet içten dıştan büyük sorunlaria kuşatıl- mış durumda. Çoğunda çaresiz. Türkiye'ye bir ne- fes; diri, sağlıklı bir nefes gerekli. 2001 yılına olumlu gözle ve pembe gözlükte bak- mak olanaksız. Aksini mi düşünüyorsunuz? Yoksa,"Ecevit'leşen" birkaç kişiden biri misiniz? 'Biz Idmseyi aldatmachk'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Büknt Ecevit, ger- çekleştirilen operasyonlarla ceza- evlennın "devİetemeydanokunan terör karargâhlan durumundan çıkanldığuu" söyledi. Eylemleri "çılgmhk" olarak niteleyen Ece- vit, "Bu teröristier arük devtetle başa çıkamayacaklannı anlamış olmalılar" dedı. Ecevit, operasyon öncesinde ey- iemlerin sona erdirilmesi için her türlü çabanın gösterildiğini savu- nurken "F tipi cezaevleri ile Ugîlî hertürlü kayğının yersizolduğu da önümüzdeki günlerde görülecek- tir" dıye konuştu. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, müdahalenin, daha fazla ge- ciktirilemeyecek, ertelenemeye- cek bir anda yapıldığını belirterek "Bu bir zorunlulukhır. Hiç ldmse kullanılmış, aldaolmışdeğildir. Ba- kanhgın tutumunda hernangi bir değişikHkolmuşdeğfldir" diye ko- nuştu. Türk, F tipi ve diğer cezaevleri- ne 490 tutuklu ve hükümlünün nakledıldığıni belirterek Sincan, Edirne, Kocaeli F tipi cezaevleri- nin hizmete açıldığını bildirdi. Başbakan Ecevit, cezaevlerine yönelik gerçekleştirilen "Hayata Dönüş" operasyonuyla ilgili açık- lamalarda bulundu. Operasyonla, "bir terör yuvasının arbk ortadan kalkmış olduğunu" belirten Ece- vit, "Bundan sonra devletiıı gerek- tirdiği bütün gelişmeier sağuklı bir şeküde yerine getirilecektir. Bu ce- zaevleri terörist yuvası olmaktan kurrulacakür. Sonuç milletimize hayıriı olsun" dedi. 'Onemli bir başan' Ecevit, bir gazetecinin, operas- yonun ardından bazı illerde yaşa- nan gösteriler konusundaki soru- su üzerine, "Provokasyonlar olabi- lir.Çokdikkarüda\Tanmakzorun- dayız. Önemli olan çok büyük, çok önemli bir terörist yuvası ve yuva- lan ortadan kaldırumış oluyor. Bu önemli bir başandır" dedi. Bir ga- zetecinin, konuyla ilgili bazı sav- lan anımşatması üzerine Ecevit, "SizaldığunızsonucabakuTdedı. Ecevit, konuşmadan sonra TB- MM'de gazetecilerin "mahkûm- lann potislerin müdahalesiyle yan- dıklan" iddialannı anımsatmalan üzerine, "Hiç zannetmiyorum, o konuda benim bilgim yok" dedi. tçişlen Bakanı Sadettin Tantan da Canakkale Cezaevi'nde bu sabaha kadar müdahaleye ara verilmesiy- le ilgili olarak "Gece müdahale olursa zayiat artabilir. Bunu önle- mekiçin araverdik. Psikoktjikvön- temler kullanarak onlan ikna et- meye çahşryoruz" dedi. Adalet Bakanı Türk, dün bakan- lığa gelişinde, açıklama yaptığı sa- ate kadar "çoğu" kendini yakmak suretiyle tutuklu ve hükümlüler- den 16'sınınöldüğünü, 78'ininya- ralandığını bildirdi. Türk, kendini yakmada, örgü- tün verdiği talimatlann, taraflann- ca harfiyen uygulandığının, örgüt disiplininin gerçekleştirildiğinin görüldüğünü söyledi. '16'sı af kapsammda' Türk, operasyonla ölüm orucun- da bulunan 187, açlık grevindeki 634 kişinin kurtanldığını kaydet- ti.Türk, af kapsamındaki 16 kişi- nin de ölüm orucuna katıldığını açıkladı. Müdahale yapüan cezaevlerinin çoğunun kullanılamaz hale geldı- ğini bildiren Türk, bu nedenle bu cezaevlerinde bulunan hükümlü ve tutuklulann, başka cezaevleri- ne ve F tipi cezaevlerine nakilleri- DİRENİŞ SÜRÜYOR • Baştarafi 1. Sayfada evi'ndeki operasyona sabaha ka- dar ara verildiğini açıkladı. Türk, Ümraniye'de 423, Çanakkale'de 158 tutuklu ve hükümlünün dire- niş yapüğını belirtri. Cezaevlerine önceki gün sabaha karşı başlanlan operasyonlar 18 ce- zaevinde sona ererken Ümraniye Cezaevi'nde güvenlik güçlerinin hâkim olma çalışmalan dün de sür- dü. Omraniye Cezaevi'ne sabah sa- atlerinde 7 itfaiye aracı, iş makine- leri, Çevik Kuvvet vejandanna ko- mandolannı taşıyan birçok beledi- ye otobüsü,jandarma erieri taşıyan 3 minibüs giriş yapO ve çevredeki Çevik Kuvvet ekipleri takviye edil- di. Omraniye Cezaevi'nin ana ka- pısına yaklaşık iki kilometre uzak- lıkta, güvenlik güçlerince oluştu- rulan kontrol noktasından saat 10.30'da askeri eskort eşhğinde 10 otobüs giriş yaptı. Perdeleri kapah üç otobüsün içi görülemezken di- ğerlerinde Çevik Kuvvet polisleri- nin olduğu görüldü. Cezaevi'ne 09.00'dan itibaren toplam 14 ambulans ve saat 11.00'de de duvar delici iş makine- leri girdi. Yaklaşık 600 tutuklu ve hüküm- lüden 68'inin ölüm oracunu sür- dürdüğü Ümraniye Cezaevi'ne sa- at 13.30 sıralannda jandarma taşı- yan 5 otobüs daha girdi. Sabah sa- atlerinden itibaren başlayan hare- ketlilikte cezaevine jandarma, Çe- vik Kuvvet, personel taşıyan top- lam 22 otobüs kontrol noktasından geçti. Akşama kadar cezaevinden 10'u aşkın nakil aracı aynlırken araçla- nn içinde bulunan tutuklu ve hü- kümlüler zafer işareti yaptüar. Gün boyu cezaevine çok sayıda ambu- lans da giriş- çıkış yaptı. Operasyo- nun tamamİanmasuun ardından tu- tuklu ve hükümlülerin F tipi ceza- evlerine nakledilmesi amacıyla Ümraniye Cezaevi'nde cezaevi na- kil araçlannın da bekletildiği öğre- nildi. Ümraniye Cezaevi'nde gün bo- yunca zaman zaman patlama yesi- lah sesleri duyuldu. Cezaevine ak- şam saatlerinde gaz maskeleri ge- tirildi. Cezaevine yoğun araç girişleri- nin yaşandığı saatlerde kontrol noktasında bulunan tutuklu ve hü- kümlü yakmları müdahaleyi pro- testo edince polis tarafından uyanl- dılar. Ailelerpolisin uyansı üzerine kontrol noktasından uzaklasü. Tutuklu ve hükümlü yakınları- nın polis barikatmdaki tedirgin bekleyişleri gün boyu sürdü. Sa- bahın erken saatlerinde cezaevi önüne gelen aileler yoğun yağış ve soğuk altında otobüs durağı ve in- şaat aralannda bekleyişlerini sür- dürdü. Çocuklan ve kardeşlerinin yaşamlanndan kaygı duyan tutuk- lu ve hükümlü yakmlan, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'e tep- ki gösterdiler. Sık sık sinir krizle- ri geçiren tutuklu ve hükümlü an- neleri, ağıtlar yakarak acılarını yansıttılar. Cezaevlerinde kan dö- külmemesini isteyen anneler, ço- cuklanmn yaşayıp yaşamadığının açıklanmasmı ıstediler. Öte yandan Hekimbaşı'nda bulu- nan Istanbul Büyükşebir Belediye- si Kah Ank Işleme Merkezi'ne gi- den çöp kamyonlannın poüs nokta- sından geçişlerine, kabin bölümleri arandıktan ve plakalan yazıldıktan sonra izin veriliyor. Canakkale Güvenlik birimlerinin Canakkale E Tipi Cezaevi'nde gerçekleştirdiği operasyon, dün akşam saatlerinde ara verildiği yönündeki bilgilere kar- şın sürüyor. Güvenlik güçleri dün sa- at 06.45'te koğuşlan ele geçırmek için iş makineleriyle duvarlan yık- tnaya başladılâr. Açılan delıklerden içeri giren jandarma ekiplerine kar- şı, koguşlarda kalanlar çıkardıklan yangınlarla karşılık verdiler. Bunun üzerine itfaiyeden yardım istendi. Operasyonda D blokta toplananla- nn üzerine biber gazı atıldı. Zaman za man silah seslerinin duyuldugu operasyonda ölen ya da yaralanan olup olmadığı öğrenilemedi. Dün akşam saatlerinde dejandar- ma ekipleri mahkûmlara son bir "tesBm ol" çağnsında bulundular ve itfaiye merdrvenleriyle çaüya cıka- rak alt katlara inmeye çalıştılar. Be- ton duvarlan iş makineleriyle yıka- rak içeri girmeye çahşan güvenlik birimlerine, eylemciler direniş gös- terdi. Bu sırada güvenlik birimleri- nin üzerine ateş açıldı. Ancak gü- venlik birimleri, komutanlannın uyansı üzerine karşılık vermedi. Daha sonra ekipler, PKK'lilerin tahliye ettigi kadın tutuklulann bu- lunduğu koğuşu ele geçirdiler. An- cak burada bubi tuzaklanyla karşı- laştüar. Operasyon yetkililerinden alnıan bilgiye göre Canakkale Ceza- evi'nde eylemciler tüpleri üst üste yığarak "içerigirerseniz, bura>iken- dimizk birükte havaya uçururuz" dediler. Eylemcilerin bu tehdidi üzerine Çanakkale'de operasyonla- ra bu sabaha kadar ara verildi. nin zorunlu hale geldiğini söyledi. Türk, F tipi ve diğer cezaevlerine 490 tutuklu ve hükümlünün nak- ledildiğini belirterek Sincan, Edir- ne, Kocaeli F tipi cezaevlerinin hizmete açıldığını bildirdi. Nakiller sürüyor Sincan F Tipi Cezaevi'ne Çan- kın, Ceyhan, Bartın, Nevşehir, Ay- dnı ve Malatya cezaevlerinden 235 tutuklu ve hükümlü getirildi. Çan- kın, Ceyhan, Bartın ve Nevşe- hir'den getirilen 127 tutuklu dün cezaevine alındı. Bunlardan 4O'ı Çankın, 31 'inin Ceyhan, 49'unun Bartın, 4'ünün de Nevşehir Ceza- evi'nden getirildiği belirtildi. Ka- yıtlan yapılan 3 kişinin ise Numu- ne Hastanesi'ndeki tedavilerinin ardından cezaevine getirilecekleri bildirildi. Aydın ve Malatya ceza- evlerinden de 108 tutuklu ve hü- kümlünün getirildiği kaydedildi. Bursa'dan 130 kişi Edirne Ftipi Cezaevi'ne nakledildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılı- ğı'nca görevlendirilen savcmrn da görevine başladığı, Başsavcı Velri- li Bekir Selçuk'un sabah saatlerin- de cezaevinde incelemelerde bu- lunduğu bildirildi. Türk, Bayrampaşa Ceza- evi'nde bulunan 45 kadın tutuklunun Bakırköy Kadm ve Çocuk Tutukevi'ne PKK davasından tutuklu 87 kişi- nin de Istanbul Özel Tip Ce- zaevi'ne nakledildiğini bil- dirdi. F tipi cezaevlerinin hiz- mete açılmasının ertelendi- ğini açıkladıklannı anımsa- tan Türk, "Ancak olayiann gelişmesi, bir zorunluluk olarak, bizim F tipi cezaev- lerinin bazılanna geçici ola- rak nakil yapmamızı zorun- lu kumışür" diye konuştu. Istanbul Barosu'na tepki gösteren Türk F tipinin yan- lış anlatıldığını savundu. Afta gözler yeniden Sezer'deANKARA (CumhuriyetBüro- su) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından geri gönderilen ve şartlı salıverme yöntemiyle dolaylı af getiren ya- sa, dün gece yansından sonra TBMM Genel Kurulu'nda görü- şülmeye başlandı. Bayram-yıl- başı tatili öncesinde yasayı '^ir- gülüne dokunmadan" çıkararak Sezer'e onay dışuıda seçenek bı- rakmak istemeyen hükümet or- taklan, görüşmeler öncesinde gnıplannı sıkı takibe aldı. Gö- rüşmeler sırasında iktidar parti- lerinin yanı s^a FP'de de bölün- me yaşandı. Parti yönetimi, ka- patılan RP'nin yasaklı lideri Necmettin Erbakan'ı hapisten kurtaracak yasaya destek verir- ken yenilikçiler farklı tavır koy- du. TBMM anayasa ve Adalet ko- misyonlanndan aynen çıkanlan şartlı salıverihne yasası dün TB- Mvl gündemine geldi. Danışma kurulunun dün sabahki toplantı- sında iktidar partileri af yasası çıkanlana dek çalışmalann sür- dûrülmesini istedi, ancak muha- lefet partileri bunu kabul etme- dı. Genel kurulda yapılan tartış- malardan sonra iktidar partileri- nin önerisi benimsendi. DYP Grup Başkanvekili Turhan Gü- ven koalisyon ortaklanıun acele- ci tavnnı eleştirirken "Bu telaş niye? Türkiye'de sosyal banşı kıirmak gerekirken sosyal banşı bozacak kanun tasansında ısrar niye? Cezaevinde yatanlann bü- yük bölümü bu cezayı haketrik- leri için yatryoıiar. Devlete isyan halivar. Devietidüşman kabul e- den ahniyete mi af getireceksi- niz? Bölücüleri tahüye edeceksi- niz" diye konuştu. DYP Genel Başkanı Tansu Çttler düzenlemeye tümden kar- şı olduklannı bildirirken hükü- mete şu eleştirileri yöneltti: "Herkes bir düğmeci anyor. tktidaryoktur. O parmak ldmin- se kınn Sayuı Başbakan, o par- mağı hemen kuın. Cücünüz yet- mhorsa gelin hepbuiikte yapa- lım bunu. Ama sokaktaki sese kulak vermiyorsanız bu parmak sizindir. Bölücü terörist başına verüen yargı karannın gereğini yapmıyorsanız, af yasasını imza- hyorsanız bu parmak sizindir Yetki Yasası kabul edildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nda dün akşam yapılan görüş- meler sonunda, memurlar ve diğer kamu gö- revlilerinin "idari, mali ve sosyal haklan ara- sındaki adaletsiztikieri gjdermek" amacıyla bakanlar kuruluna üç ay süreyle KHK çıkar- ma yetkisi veren tasan kabul edildi. Muhale- fet sözcüleri, tasannın anayasaya aykın oldu- ğunu vurgularken "memur layınu" yapılabi- leceğine ilişkin kaygüannı dile getirdiler. TBMM bayram-yılbaşı tatili öncesinde yo- ğun bir mesai yürüttü. Genel kurulda dün büt- çe görüşmelerinin tamamlanmasımn ardından yetki yasa tasansı ele alındı. tktidar partileri söz almayarak görüşmeleri hızlandırdı. Me- murlar ve diğer kamu görevlilerinin çalışma- lannda etkinliği arttırmak ve kamu hizmetle- rinin düzenli, hızlı, verimli, ekonomik biçim- de yürütülmesini sağlamak amacıyla idari, mali ve sosyal haklar arasında eşitsizliklerin giderilmesi için hükümete üç ay süreyle KHK çıkarma yetkisi verildi. Bakanlar Kurulu bu yetkiyi kullanırken, "kamu hizmctJerinin ve- rimM ve etkin bir biçimdeyürütülmesi, ülkenin ekonomikve sosyaldurumunu dikkate alarak memurlar ve diğer kamu görevlilerinin idari, mafivesosyalhaklannda hizmetinözeDikw ge- reklerine uygun olarak adaletsizlikleri gidere- cekdüzenlemeler yapdmasuu" göz önündebu- lunduracak. Devlet Bahçeli. Dışardan bölü- cülere ihtiyaç yok. Zaten onu siz yaparsanız," Bütçe görüşmelerinin tamam- lanması ve yetki tasansının çı- kanlmasımn ardından, geceya- nsından sonra şartlı salıverihne yasası TBMM'de görüşülmeye başlandı. FP afla ilgili ilk görüş- melerde olduğu gibi dün de bö- lündü. FP'nin yenilikçi kanadı ret oyu kullanarak ya da oylama- ya karıhnayarak yasaya karşı ta- vır koydu. Gelenekçiler ise Erba- kan'ı hapisten kurtarmak için destek verdiler. Yenilikçi kanadın önde gelen isimlerinden Kayseri Milletve- kili Abdullah Gül, hükümetin "kirti bir oyun peşinde olduğu- nu" savundu. Hükümetin tüm sorumluluğu Anayasa Mahke- mesi'ne devretmek istediğini be- lirten Gül, "Kapsamın genişle- mesini istrvorlar. Buna doğrudan cesaret edemedikleri için bütün pistiği Anayasa Mahkemesi'ne temizletmek istiyorlar. Bunu ya- parken312. madde kapsamında- ki suçlan ve Sayuı Erbakan'ı da alet ediyorlar. Bm de küifliğe bu- laşbrmak istiyorlar" dedi. Bekaroğiu'na yanrt Adalet Bakanı Türk, isim vermeden FP'li Mehmet Bekaroğlunun "kandınl- dık" değerlendirmesiyle il- gili olarak şunlan söyledi: "Şimdi bu girişimde yer alan bazı arkadaşlarunız ya hâlâ görüşme, anlaşma umudu olduğunu ya da Adalet Bakanhğı'nm kendi- lerini kullandığmı ifade et- mektedir. Bunlar, tamamry- la yardışür. Çünkü 15 gün kadar süren bu görüşmeler- de zaman zaman bir anlaş- ma olasıhğı beiirmiş. görüş- meyi yürütenkr bu umutia- nnı bize Uetmişler, ama bun- dan sonra \ine eski noktaya geri dönülmüştür. En son aşamada da hâlâ başlangıç- taki isteklerde hiçbir değî- şiklik olmadığı, örneğin 18- 20 kisilik koğuş isteğinden vazgeçflmediği görühnüştür. Dolayısryla bu görüşmelerin daha fazla sürdürülmesi, ölüm oruçlanyla ölümlerin başlamasma göz yummak veseyirci kalmak demektir." Ölüm orucundaki mah- kûmlarda ilaç bulunduğu iddialannm soruhnası üze- rine Türk, "Açhk grevi za- ten hiçbir şey yememek an- lamına gelmiyor. Yani bazı kuru maddeler, uaçlar aluu- yon Ama tabii normal bes- lenme düzeni sözkonusu de- ğil. Mahkûmlar vitamin kullanmışlardır" dedi. 'Devlet adam yakmaz' Türk, akşam saatlerinde bakanlıktan aynlırken ölen- lerin güvenlik güçlerince yakıldığı iddialannm anım- satılması üzerine, "Devlet böyle bir şeyyapmaz. Devlet hayat kurtarmak için gir- miştir. Kendi kendine inti- har yöntemi olan ölüm oru- cunu bitirmek için girmistir. Bu, insan hayaünı kurtar- madır" diye konuştu. 'Ozpolat ve Kartal ölmedi' F tipi cezaevlerine yapı- lan nakillerin geçici olduğu- nu söyleyen Türk, dış dün- yadan gelen tepkilere, anla- tarak karşılık verdiklerini, operasyonun insan haklan ihlalini sona erdirmek için olduğunu söyledi. Türk, Şa- di Özpolat ve Ercan Kar- tal'ın operasyonlarda öhne- diğini belirti. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada evlerine nakli erteledik" demeçleri, bu noktaya ge- linmesini önleyecek bir zemin olabilirdi. Sızan bil- gileri yorumlayabildiğimiz kadanyla içeride öyle bir hava vardı ki; "her türlü anlaşma uzlaşmaydı ve düşmanla uzlaşılmazdı"[ 2- Operasyonlar sırasında silahın yanı sıra göz yaşartıcı bomba, delici aletler, iş makineleri de kul- lanıldı. Kimi cezaevlerine çatı delinerek girildi. 5 bi- ni aşkın güvenlik görevlisi katıldı. Görünümün öze- tişu: Güvenlik güçleri kendi korumalan altındaki yer- ieri operasyonla ele geçirdi! Daha önce de çok sık dile getirilen "Devlet, ce- zaevlerindeki hâkimiyetini kaybetti" yorumunun çıplakbirfotoğrafı! Bu durum kabul edilemezdi. Ancak, 20 cezaevi- nin birçoğunu duvar yıkıp ele geçirmek de "Türk- ler hiçbir şeyin ortasını bulamaz" yorumunu haklı çıkartıyor. 3- Bugünkü tablonun yaşanmaması için pek çok kitle örgütü, aydın çaba harcadı. Bu kişiler, kurum- lar elbette gelinen durumu irdeliyordur, kendi işle- vini tartıyordur. Türk Tabipleri Biriiği (TTB) yöneticileri ve biriiğin doğal üyesi doktoriar da kendi içlerinde değişik bir tartışma yaşadılar: - Açlık grevi ölüm orucuna dönüştüğünde heki- min işlevi ne olmalı? Türk Tabipleri Biriiği'nin kimi yöneticiterini dinler- ken aklıma gelen ilk çağnşımı düşündükçe ürpe- riyorum: - Türk Tabipleri Biriiği mi, Türk tabutlar biriiği mi? TTB bünyesinde, toplumsal banşı tıpkı bir insan bedenini dinler gibi, özenle korumak isteyen pek çok insan tanıyorum. Ama bendeki bu çağnşımı paylaşmadan da geçemeyeceğim. TTB için... Bundan sonrası 4- İkinci bölümü, bundan sonrasına âyıralım... Daha önce defalarca "F tipi cezaevlerine nakil er- telenmiştir" diyen Adalet Bakanı, artık şu tür de- meçler veriyor F tiplerine nakil başlamıştır, dönüş yok!" Bakan Türk bu çelişkiye, "Bu noktadan sonra yapılacak başka şeyyoktu" karşılığını veriyor. An- cak, daha önce F tipi cezaevleri için açıkladığı ya- sa tasanlannın bir an önce yasalaşmasını sağla- ması gerekiyor. Tasanlar şu içerikteydi: - Cezaevi infaz yargıçlığının kurulması. - Cezaevi izleme komitelerinin oluşturulması. - Açık göriiş ve haberieşme olanaklannın geniş- letilmesi. 5- Hükümetin, "nakilleri yaptım, sözleri boşver" dememesi gerekiyor. Aksi halde son atılan adım- lar, yaranın üzerini bezle kapatmaktan, "Bütünya- ralara iyileşme emri verilmiştir" demekten öteye gitmez. Bundan sonra hükümetin, "Olayın kökü benden öncesine dayanıyor" deme hakkı da yok. 6- Cezaevleri üzerinde başlayan gerginliğin bü- yük kent sokaklanna taşması, zaman zaman sağ- sol çatışması diye yorumlanan görüntülerin oluş- ması, bütün bunlann üzerine operasyon gecesi Zeytinburnu Üikü Ocaklan'nın silahla taranması, akla korkunç senaryolan getiriyor. Türit-Kürt çatışması becerilemedi! Alevi-Sünni kavgası büyütülemedi! Yoksa, "Acaba başa mı dönsek" sonjlan soran mı var? Bu konuda, merkez sağın ve solun partileriyle i- ki uçtaki yasal partilere, kitle örgütlerine, kamuoyu oluşturma gücüne sahip kişi ve kuruluşlara ortak sorumluluk düşüyor. 7- Kendimizi aldatmayalım; cezaevlerinde geli- nen noktanın kazananı yok. Başan, yaşamı koru- maktır. İki gündür 'Hayata Dönüş' operasyonu için kurşun sıkılıyor. Bundan böyle bu tür operasyon- lann gerekmeyeceği bir "insanca yaşama hukuku- nu" oluşturmak gerekiyor. Sokaktaki adamdan devlet katındaki sorumlulara kadar; konuya, düşü- nürün vurguladığı mantıkla bakabilirsek özlediği- miz Türkiye'ye ulaşınz: "Bir ülkede cezaevleri varsa, içinde kimin yattı- ğı önemli değildiri" ankcum@ttnetnet.tr Kapotnta önündeM engelin gerekçesi tamatn ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, FP'nin kapa- tılması istemiyle açılan davada, Siyasi Partiler Ya- sası'nın (SPY) 103. mad- desinin 2. fıkrasına ilişkin iptal karannın gerekçesini tamamladı. Karara muha- lif kalan üyelerden bazıla- n, karşı oy yazılannı bu- gün tamamlarsa gerekçeli karar, Resmi Gazete'deya- yımlanmak üzere Başba- kanlık'a gönderilecek. Anayasa Mahkemesi heyeti, gerekçeli karan dün son kez gözden ge- çirdi. Anayasa Mahkeme- si, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Viıral Savaş' m, söz konusu fikrarun ana- yasaya aykınlık iddiasını yerinde görmüş ve 12 Ara- lık'ta 5'e karşı 6 üyenin oyuyla iptal etmişti. Anayasa Mahkemesi, RP davasını görüşürken de aym konuyu düzenleyen 103. maddenin 2. fıkrası- nı iptal etmişti. Anayasa Mahkeme- si'nin iptal ettigi SPY'nin 103. maddesinin üst başlı- ğı "bir sivasi parnnin ya- sak e> ienilere odak olması halini" düzenliyor. Maddenin birinci fıkra- sı, "Bir siyasi partminana- yasanın 68. maddesinin 4. fikrası hükmüne aykm'ey- lemlerin odak halini oluş- turup oluşrurmadığı husu- su, Anayasa Mahkeme- si'nce belirlenir" hükmü- nü içerirken ikinci fikrası da odak olmanın ölçütleri- ni düzenliyordu. iptal edilen bu fikra şöy- le: "Bir siyasi parti, birinci fikrada yazılıfiiller,o parti- nin üyeterince>oğunbirşe- küde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre, merkez karar ve yönetim kurulu veya TBMM'deki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zunnen veya açıkça benim- $endiği,\^hutbufinier doğ- rudan doğruya anüan par- ti organlannca kararhhk içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gebniş sayılır."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear