Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
11 KASIM 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HıJ\.t_Fİ l UİTJJ. / [email protected] 13
Çûnento işçisi
dreniyor
• Ekonomi Servisi -
Trabzon Çimento
Fabrikası'nda sendikalı
olduklan için işten atılan
70 çimento işçisi, bir
aydır ışe geri dönrnek
için dıreniyor. TÜMTÎS
Karadeniz Bölge
Temsilciliği'nin
açıklamasında, işverenin
yasa, hukuk tanımaz
tavn nedeniyle üretim
yapılamadığı
belirtilirken, "Bu sıkıntı
herkese yansıyor.
Çımentonun dışardan
getirilmesi, halkın
çimentoyu daha pahalıya
almasına yol açıyor"
denildi.
711ın Çözümleri'
ödüHendiPildi
I Ekonomi Servisi -
Microsoft Türkiye'nin
başlattığı "Çözüm 2000"
projesi kapsamında
düzenlenen ve Ekonomist
Dergisi'nin de
desteklediği, işletmelere
yönelik ilk teknoloji
kullanımı yanşması Yılın
Çözümleri sonuçlandı.
Elektronik iletişim
kategorisinde Elvin
Tekstil, iş verimliliği
kategorisinde Rözmaş
Metal Sanayi, internet
teknolojilen
kategorisinde de Aydın
Saat birinci oldu.
Soma Santrab
Süzer'in
• Ekonomi Servisi -
Soma Termik
Santralı'nın 20 yıl sûre
ile işletme hakkının
Süzer Holding'e
devredilmesine yönelik
uygulama sözleşmesi,
Enerii Bakanı Cumhur
Ersûmer tarafından
imzalanarak yürürlüğe
girdi. Süsel-Süzer Soma
Elektrik Üretim
Şirketi'nin Soma Termik
santralının işletme hakkı
devri olarak 255 milyon
Cİplar ödeyeceği belirtildi,.
THY, yasalara
uymak zoruntfa'
ANKARA (ANKA)-
Ulaştırma Bakanlığı,
bilet başına alınan 2
, milyon lıralık alan
vergisinin yasal
olmadığmı belirterek bu
vergiyi kaldırmasını
istediği THY'ye, "Yasal
olmayan bu uygulamayı
kaldınn ve zam talebiıuzı
bu çerçevede yeniden
değerlendirin" mesajı
gönderdi. Ulaştırma
Bakanlığı'nın, THY
Genel Müdûrlüğû'ne dün
gönderdiği yazıda,
"Bazen vergi, bazen de
başka adlar altında
müşterilerden alınan 2
milyon lıralık
uygulamanın Bakanlık
tarafından
onaylanmadığı"
vurgulandı.
TB-Cffibank
flortii
• ANKARA (ANKA)-
Türkiye Ekonomi
Bankası (TEB) ile
Citibank arasında olası
bir ortaklığa yönelik
olarak sürdürülen
görüşmelerde Uerleme
sağlandı. tki banka
arasında olası bir
ortaklığa yönelik
görüşmeler çerçevesinde,
taraflann yalnızca
i birbirleriyle görüşmede
bulunmalan taahhüdünü
içeren bir 'özel müzakere
mektubu' değişimi
yapıldığı bildirildi.
Anadolubank
çalışanı mağdur
• Ekonomi Servisi -
Emlak Bankası'nda
çalışan Anadolu Bankası
kökenli personelin kıdem
tazminatlan 12 yıldır
ödenmıyor. Personel,
Anadolu Bankası Memur
ve Emeklüeri Yardım
Sandığı Vakfi'na üye
alımına ilişkin yasağın
kaldınlmasını ve
özlük haklarının geri
verilmesini istiyor.Vakıf
üyeleri, "Sorunlanmıza,
kamu bankalanyla ilgili
tasanda yer verileceği
ifade edilerek çözüm
ertelendi" diye
konuştular.
KHK'de yer almayan bir hükümle devlet bankalannda TBMM denetimi engellendi
Katnuda denetim bflmecesiANKARA (Cumhuriyet Bö-
rosu) - Yüksek Denetleme Ku-
rulu'nun (YDK) kamu banka-
lannı denetim yetkisi, özel-
leştirmeye ilişkin tasanyla kal-
dırılıyor. Hükümet, Cumhur-
başkanı'nın iade ettiği kanun
hükmünde kararaamede yer al-
mayan hükmü yasa tasansına
koyarak kamu bankalanyla il-
gili TBMM denetimini engel-
liyor. Yani, özelleştirmeye iliş-
kin 3-4.5 yıllık sûre içinde Zi-
raat, Halk ve Emlak bankalan,
kamu kuruluşlan kapsamında
denetlenemeyecek.
Kamu bankalan satılana ka-
dar aslında kamu kurumu olma
• Kamu bankalan, satılana kadar kamu kurumu olma özelliğini
sürdûrmelerine karşuı, diğer özel bankalar gibi yalnızca Bankalar
Yasası çerçevesinde murakıplann yapacağı denetim ile bağımsız dış
denetime tabi olacaklar.
özelliğini sürdürmelerine kar-
şın, diğer özel bankalar gibi
yalnızca Bankalar Yasası çer-
çevesinde murakıplann yapa-
cağı denetim ile bağımsız dış
denetime tabi olacaklar.
YDK'ye yönelik baskılar
Son dönemde YDK'ye ve
soruşturma ıstemlerine yöne-
lik "basküar", kamu bankala-
nnuı özelleştirilmesine ilişkin
tasanyla da kendisini gösterdi.
Devlet Bakanı Recep Önal.
YDK'nin Halk Bankası'nın
1997 ve 1998, Ziraat Banka-
sı'nın 1998, Emlak Banka-
sı'nın 1998 raporlannı geri
göndererek bundan sonra so-
ruşturmalann Türk Ceza Yasa-
sı'na göre değil, Bankalar Ya-
sası 'na göre istenmesi ve so-
mut bilgilere dayanılması tali-
matı vermişti.
Böylece YDK'nin soruştur-
ma istemleri ortada kahrken
yolsuzluklann ûstünün örtül-
düğü, zamanaşımıyla suçlula-
nn kurtanlacağı değerlendir-
meleri yapıldı.
Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'nda önceki gûn kabul edilen
kamu bankalannın özelleştiril-
mesine ilişkin tasanda, kamu
bankalan KÎT kapsamından çı-
kanhrken "3346 sayıh KİT Ue
Bankaların misyonu göz ardı ediliyorEkonomiServisi-Ziraat, Halk ve Em-
lak Bankası'nın önce özerkleştirilmesi
sonra özelleştirilmesini hedefleyen tasa-
n kabul edilirken bu bankalann büyük-
lükleri ve Türk ekonomisindeki misyon-
lan göz ardı ediliyor. Esnafin, çiftçinin,
konutun ve ihracatınfinansmanınısağ-
layan devlet bankalannın, 130 milyar
dolan aşan toplam mevduatı ve aktif bü-
yüklüğü ile sistem içindeki payı yüzde
45'i aşıyor.
Kamu bankalannı özerkleştiren yasa
tasansı TBMM Plan Bütçe Komisyo-
nu'ndan önceki gûn geçti. Bu tasanyla
devlet bankalannın 3 yıl içerisinde bü-
tün hisselerinin satışı, Bakanlar Kuru-
lu'nun bu süreyi 1.5 yıl daha uzatması
öngörülüyor.
Toplam 2 bin 525 şube
özelleştırme fdaresi Başkanlığı'nca
satışa çıkanlacak olan Ziraat Emlak ve
Halk Bankası'nın Türkiye genelinde
toplam 2 bin 525 şubesi bulunuyor. Ka-
mu bankalannın ilgili olduğu sektörde
ortaya çıkan ihtiyaçlan karşıiadıgına
dikkat çeken yetkililer. "Bu bankalann
özeOUde,nrai, sınai, esnaf ve sanatkârm,
koDutunfînansmanında önemli katkda-
n bulunuyor. Bu bankalann özerkleşti-
rilmesi sûrecinde köylü \-e esnafin milfi
gelir içindeki payı göz ardı ediliyor" dc-
ğerlendirmesini yapıyorlar.
Bankacıhk sektörü içinde 12 katril-
yon lirayı aşan aktif büyüklüğe sahip
olan Ziraat Bankası'nın yurtiçinde
1292, yurtdışında 17 şubesi, 2 temsilci-
liği ve 7 yurtdışı mali iştiraki bulunuyor.
Bankada toplam 37 bin 705 kişi çaîışı-
yor.
Yurtiçinde 404, yurtdışında 2 bürosu
olan Emlak Bankasf nda da toplam 10
bin 277 kişi çalışıyor. Temsilcilik sayı-
sı 7 olan bankanın yurtdışında aynca 2
mali iştiraki bulunuyor. Yurtiçinde 809,
yurtdışında 1 şubesi bulunan Halk Ban-
kası'nın da 14 bin 843 personeli bu-
lunuyor. Bankanın yurtdışı mali iştırak
sayısı 3, temsilcilik sayısı da 9.
Türkiye'nin IMF'ye verdiği niyet
mektubunda bankacılık reformu ve
Bankalar Yasası'nda yapılması gereken
değişikliklere ilişkin toplam 10 madde
yer alırken kamu bankalannın özelleş-
tirilmesini sağlayacak şekilde yeniden
yapılandınlması sözü verilmişti.
• t
*»»
«M
*>ı
»M
m
tt«
*ıı
III
« H
•••«
" M Î Î "
1 1 1 1
" »
1
!
1
!
1 1 1
• l l l l l t , , , , " » » « » »
niM,;,,
»"«••„„„,,,1 1
'HII..I
IIUtMIHIIIIMtll)
Miıııtımıumtıı
IIIİIIMIIIIIİI
mıtfp»»
Halkbank'mAnkara'daki genel müdüriûğü.
Fonlann TBMM'ce Denetlen-
mesinin Düzenlenmesi Hak-
kmda Yasa" hükümlerinin de
uygulanmayacağı öngörüldü.
Böylece, kamu bankalan satı-
lana kadar geçecek 3-4.5 yıllık
süre içerisinde kamunun ve
TBMM'nin denetimi yürür-
lükten kaldınlıyor.
'Kim denetieyerek?'
Hükümetin Cumhurbaşka-
nı'na gönderdiği kanun hük-
münde kararnamede ise kamu
bankalan için uygulanmaya-
cak yasalar arasında KİT ile
Fonlann TBMM'ce Denetlen-
mesinin Düzenlenmesi Hak-
kında Yasa bulunmuyordu.
Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'nda bu konuyu gündeme
getiren FP'li Cevat Ayhan,
özelleştirmeye geçiş aşaması
olarak değerlendirilen özerklik
döneminde kamu bankalannın
kim tarafından denetleneceğini
sordu.
Devlet Bakanı Recep Önal,
bankalan Bankalar Yasası ba-
kımından yeminli murakıpla-
nn denetleyeceğini anımsata-
rak "Bu, hem mali yapıyı belir-
leme hem de mevzuata aykın-
hklar denetimidir. Bağımsız de-
netimler de yapılıp genel kuru-
hm bilgisine sunulacaknr. Ayn-
ca yönetim kurulu denetçÛeri
de olacaktır. Özel kuruluşlar
için denetim nasıl yapıbyorsa,
bunlariçin de aynı şekilde yapı-
lacakür" diye konuştu.
Devlet Bakanı Önal'ın YDK
raporlannı iade için Başbakan
Bülent Ecevit'e sunduğu onay
yazısında, murakıplann asli
görevlerinin bankalann mali
bünyelerinin sağlamhğının in-
celenmesi olduğu belirtiliyor.
YDK'nin, Bankalar Yasası dı-
şında bankacılıkla hıçbir ılgisı
bulunmayan soruşturma istem-
lennde bulunduğu savunulu-
yordu.
Dünyada kamu bankalan hâlâ güçlüEkonomi Servisi -Gelişmiş ülkelerde
kamu bankalannın sektördeki payı, Tür-
kiye'de kamu bankalannın özelleştiril-
mesine dayanak olarak öne sürülen sav-
lann gerçeği yansıtmadığını gösteriyor.
Özellikle Avrupa ve Japonya'da kamu
bankalan hâlâ en güçlü bankalar arasın-
da ve özelleştinlmesi düşünülmüyor.
Sümerbank tesislerinde yöneticilik de
yapmış olan Yılmaz Dikbaş'ın Ulusal Sa-
nayiciler Derneği'nin 'Büdiren' dergisin-
de yer alan araştırması, Batı'da kamu
bankalannın özelleştirildiği yönündeki
iddialan yalanlıyor.
Altnanya:
Araştırmaya göre, Almanya'da tüm
bankalann şube sayısı 48 bin 721. Bu şu-
belerin yüzde 89'u ve toplam mevduatın
yüzde 79'u kamu bankalannın kasasın-
da. Dikbaş, Almanya'da kamu bankala-
nnın özel sektörle kıyasıya rekabet halin-
de olduğunu anımsatıyor:
"Özel sektör bankalan, Avrupa Ko-
misyonu'na başvurarak kamu bankala-
n aleyfaine bir karar çıkarmaya çakşülar.
Kamu bankalan hemen kesin tavır koy-
du. Böyle bir karar çıknğı takdirde, Al-
manya'nın Avrupa Para Biriiği'ne girme-
sini engeüeyeceklerdi. Başbakan Helmut
Kohl, bu tarnşmada kamu bankalann-
dan yana olduğunu açıkça ortaya ko> du."
Japonya:
Özel bankacıhğuı en gelişmiş olduğu
ülkelerden Japonya'da kamu bankalan-
nın sektörün toplam mal varlığı içindeki
payı yüzde 33.5 olarak belirleniyor.
Fransa ve italya:
Fransa'da bankacılık sektöründe kamu
bankalannın payı yüzde 60'ın üzerinde.
ttalya'nın ikincı büyük bankası Banco dı
Roma bır devlet bankası.
Norveç:
Norveç'in en büyük bankası Den
Norske Bank ve ikinci büyük bankası
Christianaia Bank devlet bankası.
Yunanlstan:
En büyük devlet bankası olan Yu-
nan Ulusal Bankası'nın bankacılık
sektöründeki payı yüzde 42. Tüm dev-
let bankalannın Yunanistan ticari ban-
kacılık sektöriindeki payı yüzde 75.
Yılmaz Dikbaş, bu ülkede kamu ban-
kalannın özelleştirihne macerasını şu
sözlerle aktanyor: "Ynnanistan'm 4.
böyük kamu bankasmm özeJleştirilece-
ği dedikodulan üzerine 1998 Haziran
aymda banka çahşanlan, ildbüyük sen-
dikanın desteğhle günlerce süren bir
grev gerçekleştirdiler. Tüm basküara
karşın Yunanistan'da devlet bankalan
özeUestiriJemedi."
israll:
Israil'in en büyük bankası Hapo-
alim, bir devlet kuruluşu. Hapoalim,
salt bir banka değil, Israil'in üretimi-
ne yüzde 8 dolayında katkıda bulunan
bir kalkınma kuruluşu olarak görev ya-
pıyor. Sektördeki payı yüzde 40 olan
banka, emekli fonlanmn ve uzun va-
deli yatınm fonlannın da yüzde 60 'ını
kontrol ediyor.
Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, şirket adlarının ilgililere bildirildiğini söyledi
'Kaçaketbüyükfirmalarca getirüiyor'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Tanm ve Köyişleri Ba-
kanı Hüsnü Yusuf Gökalp, ka-
çak etin çoğunlukla büyük fir-
malar tarafından getirildiğini
belirterek bu firmalann ve sa-
hiplerinin isimlerinin belli ol-
duğunu, bunu da ilgili makam-
lara bildirdiklerini söyledi.
Veteriner Hekimler Odası
Ankara Bölge Başkam Atila
Cindemir de, 1980 sonrasında
uygulanan neoliberal hayvan-
cılık politikalannın, ülkeye ka-
çak ve hastalıklı et girişine ne-
den olduğunu kaydetti. Tanm
ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yu-
suf Gökalp, "tnşallahhastahk-
h et tüketilmemistir. Kaçak ve
kontrolsüz olduğuna göre sağ-
lıküdır iddiasında buluna-
mam" diye konuştu.
'Büyük rant dönüyor'
"BufTalo operasyonu" ile
gündeme gelen kaçak et soru-
nu, Türkiye'de son 20 yıldır uy-
gulanan hayvancıhk politika-
lannı bir kez daha tartışmaya
açtı. Atila Cindemir, Türki-
ye'ye yıllardır büyük miktar-
larda kaçak et sokulduğunu,
Buffalo operasyonu ile ele ge-
çirilen miktann çok küçük ol-
duğunu belirterek "Çokbûyük
rant dönüyor ve bu sistemü bir
şeküde yapıhyor. Herkes bun-
dan rant sağhyor ve göz yumu-
luyor" ıddıasını ortaya attı.
tngiltere, ABD gibi ülkeler-
de hastalıklı çıkan etlerin üçün-
cü dünya ülkelerine gönderildi-
ğini belirten Cindemir, bunla-
nn içinde Macaristan ve Sene-
gal'in yam sıra Türkiye'nin de
olduğuna dikkat çekti. Cinde-
mir, özellikle Doğu Anadolu
Bölgesi'nde gümrük kapılann-
dan ve Doğu Avrupa kapısın-
dan Türkiye'ye kaçak et sokul-
duğunu, bunlann otobüslerin
bagajlannda getirildiğini anlat-
tı. Gümrük birliği anlaşmalan
nedeniyle Türkiye'nin her yıl
dışardan 19 bin ton et almak
zorunda olduğunun altını çizen
Cindemir, "Bu yaklaşık 90 bin
baş hayvan eder. Almazsak tan-
Idm kiıralı isleyecek" diye ko-
• Tanm Bakanı
Hüsnü Yusuf
Gökalp, kaçak
etlerin hangi
tarihlerde
girdiğinin yakında
açıklanacağını
belirterek
"Halkımızı
heyecanlandıracak
değilim. Eskiden
girmiş bu gıdalar
inşallah sağlıksız
değildir" dedi.
• Veteriner
Hekimler Odası
Ankara Bölge
Başkanı Atila
Cindemir ise
neoliberal
hayvancılık
politikalannın,
ülkeye kaçak ve
hastalıklı et
girişine neden
olduğu görüşünü
dile getirdi.
nuştu. Cindemir, dışardan ge-
len canlı olmayan, dondurul-
muş etlerin kontrolünün çok
güç olduğunu belirtirken hor-
monlu ya da yüksek dereceli
antibiyotikle desteklenmiş
hayvanlardan elde edilen etle-
rin kanserojen etki yarattıgını
vurguladı.
Cindemir, kaçak et sorununa
bağlı olarak gündeme gelen
hastalık riskine ilişkin olarak
da şu değerlendirmeyi yaptı:
"Dünya Sağhk Örgütü'nün
(WHO) açıkladığı, 240 charm-
da, hayvanlardan insanlara ge-
çen hastankvar. Bunlardan 35-
40 tanesi zaten Türidye'de nor-
malde görütüyor. Bizzaten şap,
sığır vebası gibi bir sürü hasta-
hkla boğusuyoruz. Tanm Ba-
kanı yanrtlasın: her tarafta şap
var, sakhyoriar. Kamu görevü-
si bunu açıkla> amıyor. Açıkla-
dığı zaman bu sefer AB ile,
WHO ile başı derde giriyor. Bu
yüzden bunlan giznyoriar. Tür-
kiye'de şu anda şap ve sığır ve-
bası yayguı durumda."
Tanm ve Köyişleri Bakanı
Hüsnü Yusuf Gökalp de kaçak
et girişinin çok eski yıllara da-
yandığım kabul ederken bu so-
run için özel olarak oluşturduk-
lan komisyonun serbest bölge-
leri ve giriş kapılannı denetle-
diğim kaydetti. 1980'den son-
ra tanm ve hayvancılığın ihmal
edildiğini belirten Hüsnü Yu-
suf Gökalp, hayvancılık geliş-
tirilmezse kaçakçılığın sürece-
ğine dikkat çekti.
Gökalp, etin yanı sıra tavuk,
yumurta ve balık gibi ürünlerin
de kaçak olarak yurda sokul-
duğunu belirterek "fnşallah
hastalıklı et tüketilmemistir.
Kaçak ve kontrolsüz okhığuna
göre sağlıkhdır iddiasında bu-
lunamam" demekle yetindi.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Oyunun Kuralı
Paraşüt, Matador, Balina, Kasırga.. derken Bu-
falo operasyonu. Yine magazin sayfalanndan, te-
levizyon kameralanndan düşmeyen; yaşamlan,
başanlan kıskanılan, ömek gösterilen ünlülenden(!)
birkaç isim. Içi boşaltılan bankalardan sonra bu
kez işlenen suç et kaçakçılığı. Amerika'dan ton-
larca bufalo eti, Hindistan'dan hastalıklı manda
etleri afiyetle bizlere yedirilmiş.
Mersin ve Mardin serbest bölge depolannda
saklanan kaçak etler sahıte belgelerie marketlere,
fabrikalara satılmış.
Geçen günlerde Mersin Emniyet Müdürü açık-
lama yaparak serbest bölge kullanılarak işlenen
organize suçlardaki artışın dökümünü veriyordu.
Silah, uyuştunjcu kaçakçılığı trafığinin büyük ağır-
lıkla serbest bölgeden geçirildiğini tahmin etmek
için aslında ortaya çıkmış suçlann istatistiğini dök-
meye de pek gerek yok. Adı üzerinde, serbest
bölge. Giriş-çıkış serbest. Kural dışı, kayıt dışının
yatağı.
Dünyanın hangi bölgelerinde, hangi kentlerinde
serbest bölgeler odaklanmışsa suç Örgütleri, maf-
yalar, kaçakçılığın da orada odaklandığı biliniyor.
Dünya suç örgütlerine ilişkin bütün büyük filimle-
rin Tayvan'da çekılmesi bir fantezi değil, gerçek-
çilik olsa gerek. Zaten Tayvan ekonomisinin mu-
cizesi, suç ekonomisini içinde banndırmanın yanı
sıra bölgedeki emek sömürüsü, kural dışı üretim
temeline oturmuştur. Çocuk, kadın, akıl almaz bo-
yutta ucuz emek sömürüsüne dayalı serbest re-
kabet, ucuz maliyet ile yanşmanın olanağı yok gi-
bidir. Paranın kuralı, sınırsız kazanma hırsı, elbet
emek sömürüsü ile yetinmeyecek, yeni arayışlar
içine girecektir.
Ekonomi mucizenizi serbest ticaret ve serbest
bölgeye bağlamışsanız kayıt dışı ekonomi ile bir-
likte suç ekonomisini de yarattığınızı kabullenme-
lisiniz. Her yıl düzenlenen iktisatçılar haftasında bi-
lim insanlan, yılın verileri ile kayıt dışı, kural dışı eko-
nomimizdeki büyümeleri rakamlarta dillendirirken
sanayi üretimimizin yansını aşan kayıt dışı üretim,
ekonomimizde ağır basan kural dışılığının en az
üçte birinin de suç ekonomisine dayanmakta ol-
duğunun altını çizerler. Suç ekonomisinin odağın-
da da kaçakçılık, sılah, uyuşturucu olduğunu vur-
gulamadan edemezler.
Sosyal devletten, kamu sağlık hizmetlerinden,
sosyal güvenliksisteminden vazgeçeceksiniz. Pa-
ralı sağlık ilişkisini kurup özel sigortacılığı savuna-
cak, sabahtan akşama medya olarak bunun pro-
pagandasını yapacaksınız. Sonra reyting getiriyor
diye her gün ana haber kanallannızda, gazete say-
falannızda yoksulluk edebiyatı paralayacaksınız.
Son günlerde saat tutmaya, sayfa ölçmeye baş-
ladım. Parasızlık nedeniyle en yaşamsal ameliyat-
lan olamayan, kansertedavisi göremeyen, hasta-
ne kapılannda kalan insanlann dramları, öyküleri
büyük çoğunlukta.
Bir doktoru, bir hastaneyi ya da olanaksızlıklar
içinde kıvranmakta olan SSK'yi ucuza harcamak,
yargılamak kolay. Bir yandan paralı sağlık siste-
mini savunacak, insanın yaşama hakkını yok sa-
yacaksınız, sonra da hastane kapılannda sürünen
insanlann dramını kullanacaksınız. Çok ucuz bir
duygu sömürüsü ile kitleleri aldatacaksınız. Bu iki-
yüzlülükten çok öte, insanlaria alay etmek, adi bir
oyun olmuyor mu? Reyting uğruna sorunu çözü-
len bir tek hastanın durumu, orospuluktan kurtu-
lan bir tek Asiye'den farklı mı oluyor?..
Evet, özalizme vizyon, misyon biçerek serbest
piyasayı hem de kuralsız tabulaştırarak rüşvetten,
yolsuzluktan, organize suçlardan yakınmaya hak-
kımız yok. Operasyonlardan birinde Özal'ın bir
prensini, birdiğerinde Demirel'in yeğenini, üçün-
cüsünde ünlü bir piarcıyı, bir dördüncüsünde ün-
lü gazeteci, siyasetçileri bulduğumuzda niye şa-
şınyoruz ki?
Gazeteler hâlâ bir promosyonun eki olarak ve-
riliyor ve maliyetlerinin çok altında, damping fıyat-
laria satılabiliyorsa, değirmene suyu akrtan kaynak
hakça, yasal, en azından kurallı olabilir mi? Ücre-
ti ile geçinen gazeteci, yine ücreti ile geçinen prens
de olsa bir uzman, emek karşılığı bu kadar kısa za-
manda nasıl bu kadar zengin olabiliyoru sorgula-
madan, suçüstü yakalananlara kızmaya hakkımız
var mı? Küçücük bir işyeri sahipliğinden birkaç yıl-
da büyük servetlere ulasanlara, köşe dönenlere
hayranlık duyarken yakalanan ünlü suçlulara şa-
şınmaya hakkımız var mı?...
e-posta: [email protected]
1995te isten atıldılar
Aktaş çahşanlan
hakkını anyor
Ekonomi Servisi - ts-
tanbul'un Anadolu ya-
kasında elektrik dağıhm
ışini hukuki dayanağı
ohnadığı halde fıılen yü-
rüten Aktaş Elektrik'in,
sözleşmesinin iptal edil-
miş olduğu bir dönemde
işine son verdiği çalışan-
lar hakkını anyor.
Danıştay tarafından
1993 yıhnda TEK'le
yaptığı devir sözleşme-
si iptal edilen Aktaş'ın,
1995 yılmda işten çıkar-
dığı çalışanlardan Ha-
san Karakuş'un, yeni-
den işe alınması talebiy-
le açtığı davanm duruş-
ması dün yapıldı.
Aktaş'tan atıldıktan
sonra 2.5 yıl işsiz kalan
Karakuş'un işe geri aluı-
ma talebinın göriişüldü-
ğü davanın sonucu, diğer
mağdurlan etkileyecek.
Aynı dönemde işten atı-
lan 200 emekçi, mahke-
menin karannı emsal
gösterebilecek.
Istanbul 5. Idare Mah-
kemesi'nde görülen da-
vanuı duruşmasında Ka-
rakuş'un avukarı Gök-
han Candoğan, 1989 yı-
luıda TEK ile Aktaş ara-
sında yapılan devir söz-
leşmesinin, 1993'te Da-
nıştay karanyla iptal
edildiğini behrterek Ak-
taş'ın hukuken yetkili
olmadığı bir dönemde
çahşanlan işten çıkardı-
ğmı belirtti.
Daha sonra 1997'ye
kadar Aktaş' m yasadışı
olarak faaliyetini sür-
dürdüğünü anımsatan
Candoğan, söz konusu
yıl içinde Enerji Bakan-
lığı'nm imtiyaz sözleş-
mesini devreye soktu-
ğunu, ancak bu sözleş-
menin iptali istemiyle
Elektrik Mühendisleri
Odası 'nın dava açtığını
belirtti. Avukat Gökhan
Candoğan, Aktaş mağ-
duru Karakuş'un, yasal
olarak yetkisi olmayan
bir şirket tarafından iş-
ten çıkanldığını dile ge-
tirerek ışe geri alın-
masım talep etti.