23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 OCAK 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA J V L J L J I \JMX kultur@cumhuriyet.com.tr 15 ALLEGRO EVtN İLYASOĞLU Boğaziçfııde yeni bir kültür merkezi Ashnda hiç de yeni değil Boğaziçi Üniversitesi'ndeki kûltür merkezi. Al- bert Long Hall olarak bilınen ve 1890'dan bu yana birkaç kuşak öğren- ciye ve bir çağa tanıklık etmiş bir bina. Fatih'ın inşa ettirdiği Rumelihisan'nda- ki kalelere baktığınızda, hemen arka- sındakı koruJukta yer alan ve aynı kal- kerli taşlardan yapılıruş kuleli bir bina görürsünüz. Robert Kolej'in kurucusu Cyrus Hamlin'ın oğlu Aifred HamKn tarafından yaptınlmış. Osmanlı Imparatorluğu'nun son dö- nemiıü, yeni kurulan cumhuriyetin ilk coşkusunu, Türkiye'nin yetmiş beş yıl- da yetiştirdiği üstdüzey öğrencilerin ha- yata atılma sevincini paylaşmış. Adını aldığı profesör, Albert Long, 1872 'den ölümünden bir ay öncesine, Haziran 1901 tarihine dek Robert Kolej 'de ikin- ci müdür olarak görev yapıruş. Başlangıçta aynı zamanda şapel ola- rak da işlev gören binaya 191 î 'de In- giliz Norman & Beard firması tarafın- dan ımal edilmiş bir org armağan edil- miş. Bu tarihi org 35 yıllık bir suskun- Iuk döneminden sonra Ingiliz org fir- ması Mander Organs denetimınde. Bo- ğazıçı Üniversitesi üyelennden Mehmet Kâçükönder'in ekibi tarafından yıllar sûren bir çaba sonucu onanldı ve ne hoş bir rastlanö la 'Bach Yıh' olan 2000'de Bacb'ın sımgesı olan bu çalgı kuilanı- ma hazır hale getinldi. 1980'li yıllarda tdfl Biret tarafindan seçilerek satın alınan Steinvvay marka kuyruklu konserpiyanosuyla, Turkcell ve Tekofaks'ın işbirliği ile düzenlenen ses donanım sistemi ve özgün şeklini koruyarak yinelenen konser salonu ve konuk ağırlama fuayesi ile Albert Long Hall, yalnız Boğaziçi Üniversitesi 'nin değil, Istanbul'un da yeni bir kültür merkezi olmaya hazır. Bu yeni onanm projesine en büyük katkı, tstanbul Menkul Kıymetler Bor- sası ve Boğaziçi Üniversitesi Vakfi ta- rafından yapıldı ve Rektör Prof. Dr. Üs- • 1980'li yıllarda îdil Biret tarafindan seçilerek satın alınan Steinvvay marka kuyruklu konser piyanosuyla, Turkcell ve Tekofaks'ın işbirliğiyle düzenlenen ses donanım sistemi ve özgün şekliğini koruyarak yinelenen konser salonu ve konuk ağırlama fiıayesi ile Albert Long Hall, yalnız Boğaziçi Üniversitesi'nin değil, Istanbul'un da yeni bir kültür merkezi olmaya hazır. Albert Long Hall'un açılış gecesinde okulun fahri doktora unvanını taşıyan piyanist Hüseyin Sermet bir resital verdi. tön Ergüder'in öncülüğünde yaşama kavuşturuldu. Açılış gecesinde okulun fahri dokto- ra unvanını taşıyan piyanist Hüseyin Sermet bir resital verdi. Bu kış Ser- met'in adına tstanbul'da ne orkestralar eşliğinde ne de resital programlannda rastladığımızdan. kısa da olsa onu bu bağlamda dınleyebılmek sevındiricıy- di. Geleneğe bağlı yorum anlayışmdan hiçbir zaman ödün vermeyen sanatçı- nın yepyenı ıkı CD'sine bir sonraki ya- zımda yer vereceğim. Boğaziçi Üni- versitesi'ndeki resitalinde özellikle Mussorgsky'nin Bir Sergiden Tablo- lar'ını piyanonun derinindeki ünıyı du- yurma ustalığı üe pınl puıl seslendir- dı. Açılış gecesinin bir başka sürprizi daha vardı. Tenor Mehmet Dirisu'nun çalışnrdığı Boğaziçi Ünıversıtesı Kla- sik Müzik Korosu'nun Rönesans'tan Saygun'a uzanan dinletisi. A Cappella topluluğunun her ezgiyi kendi biçemi- ne bağlı, renkli nüanslar yaratarak ses- lendirmesi coşkulu alkışlarla karşılan- dı. Tıpkı 16. yüzyıl başlannın Avrupa- sı'ndaki üniversite törenleri gibi, bir madrigal korosunun konseri bu gece- ye çok yakışmıştı. GençBk için mûziğe çağn Özel KaJarruş Lisesi, tstanbul'un kök- lü eğıtım kurumlanndanbirisi olarak bi- linegelmiştir. Kültür derslerine ne ya- zık ki hiçbir lisede gereken önem ve- nlmediğini gözleyen MemctDuru,ço- cuklara alımlı gelecek, onlan coştura- cak bir konser yaparak müzik sanatuıa davet etmeyi düsünmüs. Bir bando oluş- turmuş. Hem de öyle amatörlerden de- ğil, çoğunluğu ÎDSO'nun üyesi, çalgı- sının uzmanı kişilerden. Şef Memet Duru yönetimindeki toplulukta Sada- koÖzfctek, Ahmet Kara,ŞenovaÜlker, Levent Çoker, Nüvit Has, Ekrem Pak- kaya, Yöcel Berrakgıbı Devlet Senfo- ni'nin üyeleri yer almışö. Ve ne kadar önemli bir görevdi yen- ne getırdikleri. Programa 20. yüzyıhn klasikleşmiş türlerinden rock'nrollte- melinde ezgilerin çalgısal uyarlamala- n alınmıştı. Örneğin "George of the Jnngte" gibi. Hem de notalannı Amerika'dan ge- tirterek. Daha önemlisi konser boyun- ca çocuklara bandonun ne demek oldu- ğu, çalgıların kımlıkleri ve müzik gibi sanat dallannm toplumsal ve kişisel düzendeki önemi anlatıldı. Her çalgı- cı çalgısmı tanıttı ve öğrencileri sahne- ye çağırarak çalgıların sesini denettiler. Bulunmaz bir şölendi bence. Sonra da okulda kurulacak bir bando oluşması için bu çocuklan müzik dünyasına da- vet ettiler. Dansı diğer liselerimizin ba- şına. e-mail: evinifa boun.edu.tr Acid Trippin (yanda) bu gece, Liquid Soul (ahta)28ve29 Ocakta, tstanbul Komedram Oyunculan yarm, Tony Allen 'Afrobeat2000'fle21 ve22Ocak'ta,'17 Ağustos'u Haürlayalım" konserieri çerçevesinde ise piyanist Nüüfer Verdi'nin konseri 25 Ocakta gerçekleşecek. Babylon'da 4 Kara Afrika TIUI mı Kültür Servisi - Baby- lon'un ocak ayı etkinlikle- rinde yine ünlü gruplar yer alıyor. Babylon'da bu ge- ce saat 21.30'da, 1995'te Afi Perret tarafından ku- rulan modem caz ve tek- nolojinin olanaklannı kul- landıklanfiınk,soul, rock, r-b gibi üsluplanyla tanı- nan 'Add Trippin' müzık- severlerin karşısına çıka- cak. Yann gece tstanbul Ko- medram Oyunculan 'El- ler Yukan Bu Bir Oyun- dur' oyununu saat 19.00'da sahneleyecek. Topluluğun ikincı gösterisi olan 'EDer Yukan Bu Bir Oyundnr', 'AdamYiyenAdamlar' ile Tasta ve Tdaş' adlı iki kı- sa oyundan oluşuyor. AB Atay, Berknn Oya, Durul Bazan ve Enis Uçar'ın rol aldıklan oyunun metni ve rejısi Berkun Oya'ya ait. 21 ve 22 Ocak gecesı sa- at 22.30'da Nijeryalı da- vulcu, kompozitör ve şar- kı yazan Tony Allen 'Af- robeat 2000' ile Baby- lon'un konuğu olacak. Al- len, Fela Knti'yle birlikte tohumlanm atöğı Afrobe- at'uı en dinamik üstatla- rtndan biri... AJlen, yıllar sonra çıkardığı 'Black Vo- ices' albümüyle, yem la- kabı 'Afrobeat'e beat'i ge- tiren adam' olarak nitele- niyor. 1960'larm ortalannda Fela Kuti ve Tony Allen günümüz voodoo'sunu, yepyenibir funky sound'u, Afrobeat'i yarattılar. 1969'da keşfettikleri Ja- mes Bıwn'a kadar uygu- ladıklan caz soslu highli- fe'a, juju'ya eklenen bu Afrika işi funk, en radikal siyah manifestolardan bi- ri oldu. Fela Kuti & Afri- ca 70's grubunun hem da- vulcusu, hem kompozitö- rü ve müzik direktörü olan Tony Allen, 1977'degru- bu bıraktı. Amacı Avru- pa'daki yeni müzikal eğı- limleri keşfetmekti. Avru- pa yıllannda Roy Ayers, Ray Lema, Manu EHban- go gibi isımlerle çalışan Allen, deneysel ve ilerle- meci ruhunu hiç yitirme- di. Genç ve yetenekli mü- zisyenlerle kotardığı son albümü 'Black Voices' ile Allen, ba yandan müzikal tanhçesini en başından özetlerken, bir yandan da en iyiritimleri,en modern sesleri müziğine katarak dinamizmini, gençliğini kanıthyor. Allen'uı müziği, Afri- kalılann dünü, bugünü ve yannı olarak tanunlanıyor. Tony Allen Kara Afri- ka'nm funk'uu Parisli hip hop yapımcısı DJ Doctor L'in yüzyıl sonu ritimle- riyle buluşturacak. 25 Ocak saat 21.30'da 17 Ağustos'u Hatuiayahm Konserlen çerçevesinde piyanist NOöfer Verdi'nuı konseri gerçekleşecek. Sa- natçıya vokalde Nükhet Ruacan, davulda Volkan Öktem, basta MahmutYa- lay eşlik edecek. 26 ve 27 Ocak saat 21.30'da, Doğu ile Batı- 'mn ortasmda, hem akus- tik hem elektromk endüst- riyel ve canlı olarak nite- Iendirilen Nekropsi grubu ile bohem, caz ve Avrupa folkunu temel alan LesEo- fants des Aotres'in Ami- ens- Istanbul Exchange projesi çerçevesinde Baby- lon'da olacak. Konserde, Nekropsi'nin efekth, hız- h ve aksak ntimli doğaç- lamalannı EDAnın akustık seslennden oluşan melodik üslubu tamamlayacak. 28 ve 29 Ocak saat 22.30'da ise Lkjuid Soul'un konseri yer alacak Baby- lon'da. Hard-bop'tan hip- hop'a kadar her türlü üslu- bu kendı soundlannda bir- leştiren Liquid Soul, böy- lece caz ile kentin dans müzığının kanşımı olarak tanımlanabilecek müzik- leriyle 'acid-jazz' terimi- ni aşarak, dinleyicileriyle olacak. Liquid Soul solistleri, sert ritimleri kolayca yer- leştirmesi ve hip hop çeşit- liliği ile ateşli bir kanşım olarak nitelendinliyor. Liguid Soul,Geleneksel- den klasik bestelere, Orne^ te Coteman'dan Mfles Da- vis'e uzanan repertuvarla- nyla çıktıklan yolculuğu günümüzün ritimleri ve çılgın sample'lan ile süs- lüyor. İzmir Devlet Opera ve Balesi'nde başanyla sahneienen Donizetti'nin yaprtnu Önder Gökseven yönetti. Izmir^de 4 Aşk Disîri^ gündemde ÖNDER KÜTAHYAU Ünlübesteci GaetanoDoonEöi (1797- 1848), lasa sayılan yaşamına 65 tane ope- ra sığdırdı. Sa>inın 75 olduğunu söyle- yenler de var. "Aşk Iksiri'', dinleyene mutluluk veren halk ezgıleriyle, gü- dümlü konusuyla onun en sevilen ope- ralanndan biridir. Içinde bulunduğu- muz sanatmevsiminın başında İZDOB, yapıtı bir kez daha gündeme getirdi. Operayı Önder Gökseven sahneye koydu. Orkestrayı Aleıandnı Samoila yönetiyor. DekorTaynmÇebi'nin, kos- tümler Semiramiz Tuğfanoğhı'nundur. Koro şefı Caner Ruhsetaıan, koreog- raf ise Nesiihan Öztiirk. Rolleri paylaşan ıki ekıpten tenor Aydın Uştuk, bariton Haklun Özörten ve soprano MeldaAygündışında kalan bütün sanatçılan dinleme firsatını bul- dum. Bunlardan Nemoruıo rolünü oy- nayan tenor Levent Gündüz, konser- vatuvan yeni bıtirmiş bir sanatçı. Sesı dolgun ve yumuşak. Etkileyici ve coş- turucu biryorum tarzı var. Aynı rolü Ay- dın Uştuk da söylüyor. Adina rolünde- ki soprano Birgül Su Ariç için ya uzun paragraflar yazmalıyım, ya da her şe- yi "kusursuz" nitemiyle özetlemeli- yim. Kendisini dinlerken büyük heye- can duydum ve böylesine güzel bır sop- ranonun Izmir'den çıkmış olmasıyla gururlandım. Aynı rolü Birgül üe pay- laşan LJnetŞauİ,son derece temiz söy- lüyor; fakat sesi biraz madeni tınhyor. Bu yetenekli sanatçının zaman ıçinde daha yumuşak söyleme alışkanhğjnı kazanacağuu sanıyorum. Çavuş Belcore'de bariton Altuğ Dil- maç ve Cengâ Saym,başanh roller ser- gilemektedk. Güç bır parti olan Gı- anetta'da genç sanatçı Ozlem Çabuk da rolünün kısahğuıa karşın dıkkatı çe- kiyor. Operada anlatılan öykünün ıl- ginç bır karakteri olan sahtekâr fakat sevimli doktor Dulcamara'da bas Er- dem Tûrkbay, yıllann verdiğı dene- yimle çalgısal nitelikler taşıyan bu güç rolün başanyla altmdan kalkıyor ve çok temiz söylüyor. Aynı roldeki Tev- fik Rodos da keyıfle dinleniyor. Yeri geunişken, orkestranın iyi çaldığnıı, koronun datemiz ve etküi olduğunube- ürtmelıyim. SözünlasasL "Aşkİksiri'' IZDOB'nin büyük ilgi gören yapımı durumunda; bütün temsiller dolu. Böyle ohnasuıa karşın yönetimin her ay sadece bır tem- sil programlamış bulunması, sanatse- verlerce eleştirümektedir. Geçen hafta İZDSO'nun duıletisin- de, yeni bir çalgıyı tanıdık. Rusya'nın ünlü sanatçısı ve öğretmenı Friedrich lips, Sergei Berinsky'nın 'bayan' ve orkestra için 3. senfonisınde çaldı. Ba- yan, Rusya'nın bir halk çalgısıdır ve Ar- jantin tangolanndaki bandoneona ben- zemektedir. Her ikisi de akordeonun akrabasıdır. Bana verilen bilgiye göre bayanın bandoneondan farklı yanlan varmış; ama sesinin tonu ve tatlüığı bakımından anılan çalgıya iyice yakm kalıyor. Böyle olunca, program met- ninde ondan "akordeon" olarak söz edilmesini bir türlü anlayamadım. İlk kez dınledığımız çağdaş besteci S. Berinsky, kıyamet gününü betimle- diğı senfonisınde bayanı korkutucu renkler veren bir araç olarak kullanıyor. Yapıtta, kıyametin ürküntüsü, kroma- tık seslerle ve dörtlü arahklanyla ve- rilmiş; fakat besteci bu iki buluşu faz- la uzatarak yapıtının tnandıncı nitelik- lenni zayıflatmaktadır. Senfoni başany- la seslendirildı. Lips teşekkür olarak çaldığı "Sevfl Berberi"nden ünlü Fi- garo aryanın uyarlamasında, çalgısı- nnı gerçek bir virtüözü olduğunu ka- nıtladı ve alkış topladı. Bu dinletide genç bir Türk piyanist ve orkestra şefiyle tanışmış ohnanın mutluluğunuyaşadık: Atpaslan Ertün- gealp. Müziğe eski Jstanbul Belediye Konservatuvan'nda Özen Vieziroğhı'nun piyano öğrencisı olarak başlayan sa- natçı, 1987'degirdiğıBudapeşteFranz Liszt Müzik Akademısf nde Jenö Jan- do, Tamas Vasary ve Andras SchirTıle çahşü. Kariyeıüun ilk yıllanndakı et- kinlıklerini de piyanist olarak yapü. 1995'te orkestra şefliği eğitinüne baş- ladı ve 1998'de Budapeşte'de Macar televizyonunun düzenlediği yanşmada, 1999'da da St. Petersburg'da yapdan uluslararası S. Prokofyef Orkestra Şef- liği yanşmasında üçüncülük ödülleri aldı. Sanatçı Franz Lıszt Akademisi'nin orkestra şefliği bölümünü yeni bitir- miş bulunuyor. Ertüngealp, dinletinin ilk yansında C. R Rey'in "Enstantaneter"inı. ikin- ci yanda da A. Dvorak'ın Op. 95 No. 9 mi minör senfonisini (Yeni Dûnya- dan) seslendirdi. Her iki yapıtta da ser- gilediği yorum, genç sanatçüara özgü nitelikler taşıyordu; devingen, coşku- lu ve belki biraz sabırsız. Öyle sanıyo- rum ki orkestramızın sanatçılan çok iyi bildikleri Dvorak senfonide şefin buyruklanna uymak için fazla hevesli değillerdı; zaman zaman sallanülar ol- du. Sözgelimi birinci bölümün girişin- de, üfleme çalgüarda üç sesli bir ako- nın başlangıcuıda nofalan tek tek du- yarak >ararh bır koi'-L eğitimi yapük. Müz* Festivali'ııin yeni yönetmeni Ahmet Erenli • Kültür Servisi - tstanbul Müzik Festivali'nın yönetmenliğıne Ahmet Erenli getinldi. Tam 25 yıldır tstanbullu müzıkseverleri klasik müzik dünyasuıın yıldızlanyla buluşturan Uluslararası Istanbul Müzik Festrv'ali'nin yönetmeni Cevza Aktüze 1 Ocak 2000 tanhinden itibaren '"emekli" oldu. Istanbul festivallerinin "anüral gemısi" Istanbul Müzik Festrvali'nin yeni yönetmeni, 6 yıldır Cevza Aktüze nin yarduncılıgı görevını başanyla yürüten Ahmet Erenli. Cevza Aktüze'nin engüı deneyüninin Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı açısından öneminin vurgulandığı açıklamada Cevza Aktüze'mn bundan böyle Istanbul Müzik Fesnvali'nın danışmanlan arasında yer alacağı belırtildi. 1 Ocak 2000'den itibaren ktanbul Kültür ve Sanat Vakfi tarafindan düzenlenen Uluslararası tstanbul Müzik Festivali Yönetmeni olarak atanan Ahmet Erenli 1961 'de Istanbul'da doğdu. 1990 vıhndan beri tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nda görev yapan Ahmet Erenli, 1994 yılından bu yana Uluslaıarası tstanbul Müzık Festivali Yönetmen Yarduncılıgı görevinı sürdürüyordu. Prens Charles, Dome için israf abidesnteıi • LONDRA (AFP) - The Sunday Tünes gazetesinde yer alan bır habere göre, sözünü sakınmamasıyla tanuıan Prens Charles, tngıltere'de mılyonlarca pound harcanarak açılan Millennium Dome (Bin>ıl Kubbesi) için "muazzam bir pelte" ve "ahmakça yapılan israfin abidesi" dedi. Konu hakkında resmı bir açıklama yapmayan Charles'ın, görüşlerinin arkadaşlanndan ögrenıldiği belirtılıyor BIT arkadaşı gazeteye, Ingiltere tahtınuı vânsının, "kayda değer olmayan Dome'a çok fazla para ahnldığını" söyledığuıi haber verdi. Prensin danışmanı Sunday Times'ın haberini, anonım kaynaklara dayalı uydurma bir açıklama olarak değerlendmyor. 758 mılyon pound'a mal olan Dome, 365 metreük devasa, teflon bır yapı. 14 sergı salonunun yer aldığı Dome, tngıltere'dekı yeni yıl kutlamalannın merkezıydı. Mmet Yardmcj'nm heykel sergisi • Kültür S*nisi - Heykelnraş Nımet Yardımcı'nın ilk kışısel sergısı 29 Ocak'U BEKSAV Bılım Eğitim Estetik Kültür Sanat Araştırmalan Vakfrnın Kadıköy'deb merkezinde açılacak ve 18 Şubat tarihine dek devam edecek.Sanatçı, çızgi fıhn yapımcılıgı ve satranç alanlannda çalışmalar yapn. Sanatçının heykellerinde hayata, ınsana ve insanın bıreyselleşme sürecıne farich bır açıdan bakışı dikkat çekıyor ve bu konuyla ilgılı olarak "tnsanın birey olma sürecinin sancılı ve gercekten zor bir mücadele gerektirdığuıı düşünüyoıum. Bu mücadele topluma, toplumun yükledıği sıradanlaştırma dayatmalanna hatta uısantn doğrudan kendisme karşı yürüttüğü bir mücadeledir" diyor. McCartney, Küba'yı ziyaret etti • KûJtür.Servisi- Efsanevı Beatles grubunun eski üyelennden Paul McCartney ülkenın geleneksel müziğini incelemek amacıyla Küba'nm ikinci büyük şehn Santiago'yu ziyaret etti. Paul McCartney, Beatles grubunun adayı ziyaret eden ilk elemanı Özel uçağıvla cuma güjıû Küba'ya giden müzisyen, ^ _ _ _ _ MatamoTos. Sindo Garay, Mana Teresa Ver ve Compay Segundo gibi üikenin önemli müzısyenlerinin müzıklennı araştırdı '36. Sait Faik Hikaye Apmaganı' • Kûltür Servisi - Darü5şafaka Cemıyeti'nin Sait Faık Abasıvanık anısına 1964 yıhndan bu yana duzenledığı Sait Faık Hikâye Armağanı'ıun 36 ncısı gerçekleşecek. Tüm yazarlarm kanlabüeceği yanşmaya 1999^ b a s ü , yayunlannuş hikâye k^lm M ^ ^ ^ daha once -Saıt Faık H ^ Arma|am'nı ya da yanşma>-a kaülacağı kıtapia herhang, bu- ödülü almış olanlar yanşmaya başvnnmıayacaklar. Fethi Naci Prof. Dr. Şara Saym^hai Yavıız, Tank Dursun K., Fusun Akatlı, Fent E^Qv e ^ S e b a h a t t m fi , ^ yer aldığı Seçıcı Kurul^ delerleDdınnelerinm ardından sonuçlar May*2 0 0 0 tarihinde açıklanacak Yanşmaya katılmak ı ^ ^ y m ı l m R ^ ^ ^ ^ 17. 30 a kadar yapıtlaruujan on beş adedi 'Darüşşafaka Cemiyaı Bayar Caddesi, Eliaçüc şham, No^4-2( 8109QKozyatagj-Kadıköy/ Istanbul adresıne tesbm e t m e ı e r i ge r ki BUGLN yonettığu ' ve 18.30'da Terry Gilliam'ın ' (Balıkçılar Kralı) adlı ıse Mr.(25235 .""'n'DûslerKentiVfenedik'ad- h saydam gostensı gûrülehhr ı • BORUSAN"~"~" Beyer ın vonetüğı 'M T29 20 09) 'nde,18.00'de,Frank j ' adlı filı " n s e n v e r e c e k - < 23154 98 > 1Kje 19.00da, BüfcntAydmlı'nm 'Saz DınJeası ızlenesd,./5y7 , T K J l ™ u m • AM 6JJJÜR NOUİZİ nde L 20 00de fc san'
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear